Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
25HAZİRAN 1998 PERŞEMBE • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERİN DEVAMI 17
G.Saray, Brezilyalı kaleciyi renklerine bağladı
Taffarel iıııza attıSpor Servisi - Galatasa-
rav kaleci sorununu Brezil-
yalı Cladio Taffarel'le çö-
.zümledi. San-Kırmızılı
ekibin sportif ışler direktö-
rü Mete Razıkh ıle Brezil-
ya'nm kamp yaptığı Fran-
sa'nm başkenti Paris'te bir
araya gelen 32 yaşındaki fi-
le bekçisi 2 yıllık sözleşme
îmzaladı. Brezilya Milli
Takımrnın 1. kalecisi olan
Cladio Taffarel'e. 100 bin
dolan peşin. geri kalanı
maç başına bölünerek 1 yıl
içinde toplam 600 bin dolar
ödenecek. Bu transfer Ga-
latasaray'a toplam 2.1 mil-
yon dolara malolacak.
latil bitti
Galatasaray"da 1998-99
sezonu bugün açılıyor. Öğ-
leden sonra tesislerde bir
araya gelecek olan futbol-
cular daha sonra San-Kır-
mızılı kulüple sponsorluk
anlaşması yapanColinsJe-
ans'ın düzenlediği açılışa
katılacakJar. Futbolcular
saat 18.00'de Florya'da bir
araya gelecekler.
Babaeski G.Saraylılar
Cemiyeti'nin açılış töreni-
ne katılan yönetici Musta-
fa Sangül^tribünlere dost-
luk çağnsmda bulundu.
Mustafa Sangül, "Seyir-
ci her şeyitniz, ancak taraf-
tanmız rakip taraftariarla
dostça ilişkiler kurmalı. Biz
herkesi sevi\oruz" dedi.
Sınırlamanın kaldırılması için federasyona basvuracaklar
Kulüplerden 4+2 harekâtı
ARİFKIZILYALES
Kulüpler, yabancı sınırlamasının 4 * 2
şeklinde yeniden düzenlenmesi için Futbol
Federasyonu'na resmi başvuruda bulun-
maya hazırlanıyor. Özellıkle Avrupa kupa-
lannda mücadele eden Galatasaray, Fener-
Besiktas
Mrmiç'e teklif
Spor Servfci- Beşiktaş'ın 750 mil-
yar İiraya satış listesine koyduğu Hır-
vat kaleci Marijan Mrmiç'e. Ispan-
ya'nın Real Betis takımının talip ol-
duğu bildirildi.
Mrmiç'in menajeri Azem, Hırvat
kaleciye bazı Ispanyol kulüplerinden
teklif geldiğini belirterck "AncakM-
rmiç'İD bonservis bedeii çok yüksek.
Beşiktaşlı yöneticilerden indirimde
buhınnuüannı istc>
ı
ecegim*'dedi. Dün
Akaretler'deki kulüp binasına gelen
Azem, Başkan SüIeymanSeba''nınye-
rinde olmaması nedenıyle görüşeme-
diğini, ancak bugün tekrar gelerek
başkandan indirim isteyeceğini kay-
detti.
bahçe, Beşiktaş, Trabzonspor ve lstanbuls-
por'unönderliğindeki 1. lig kulüpleri, önü-
mûzdeki günlerde yapacaklan toplantı son-
rası, yabancı sınırlaması ile ilgili alacakla-
n prensip karannı federasyona iletecekler.
Geçen sezon sonunda yabancı sınırla-
masının olduğu gibi kaldınlması için kam-
panya başlatan, ancak federasyondan
olumlu yanıt alamayan Galatasaray, bu kez
4 ->- 2 için harekete geçti. Galatasaraylı yö-
netici MehmetCansun. yabancı sınırlama-
sının kaldınlması ıle Türk futbolunun ye-
ni bir soluk alacağmı söylerken medyaya
yaptığı açıklamada, "Avropa kulüpleriyle
aynı arenaya çıkıyonız, ancak onlar stnırsız
yabancı oynanrken biz3-4 yabancı ileoynu-
yoruz. Bize de firsat eşitliği tanınmah" de-
di. Galatasaray'ın bu girişimine Fenerbah-
çe de tam destek verirken San-Lacivertli
kulübün Genel Sekreteri Köksal Özbek, 4
+ 2 kuralının kabul edilmesi halinde UE-
FA Kupası'nda oynatmak için 2 yabancı
daha aîabileceklerini söyledi. Özbek, bu
kuralın transfer ücretlerini de frenleyeceği-
ni sözlerine ekledi.
Yabancı arayışını sürdüren Beşiktaş ve
Trabzonspor da G. Saray ve Fenerbahçe ile
aynı görüşü paylaşıyor. Istanbulspor, Bur-
saspor. Altay, Sakaryaspor gibi ekipler de
yabancı kısıtlamasının 4+2 olmasını is-
tiyor.
TENÎSKULtS/izzKTZlYA
Türkıye'de, hiçbir
maddi çıkar bekleme-
den gerçek spora
"amatör spora" hiz-
met eden yüzlerce spor kulübü derneği
ve yöneticisi var. Ama yazılı, sözlü ve gö-
rüntülü basınımız için böyle bir insan türü
ve onların etkinliklen yok farz edilmekte-
dir. Cumhuriyet gazetesi spor sayfası, bu
yanlış tutumun içinde değildır. Hiçbir za-
man da olmadı. Ama biz bu konuda gere-
ği kadar duyatiı olamadığımızt kabul et-
mek zorundayız. Bu eksikliğı gıdermek için
bundan böyle bu konuya daha fazla eğıl-
mek istiyoruz. Bu kararı vermemızin ne-
denlennden biri de bu hafta bir turnuva
izlemek ve oynamak için İTK'ye (Istanbul
Tenis Kulübü) gıtmemız oldu.
1953 yılında kurulan İTK, bılindıği gibi
Bedrettin Dalan dönemınde Maçka'da-
ki tesıslerının yıkılmasından sonra çok
uzun bir süre bitkisel hayata girmiş, yok ol-
ma sınınna gelmiştı. Parlak günlerin ya-
şandığı günlerde çok şey yapacaklan sa-
nılan tipler, birden yok oluvermişlerdi. Yıl-
lar sonra biri çıktı ve İTK'yi komadan çıka-
np yeniden yaşama döndürdü. Bu Gök-
sel Arsoy'du. Türk sinemasının bir dö-
Arsoy ve Cemali
;- nemdeki ünlü jönte-
nnden o-lan Arsoy,
şimdi ilginç ve başa-
nlı bir spor kulübü
başkanı rolünü gerçek olarak oynuyor.
Geçen yıldan bu yana Göksel Arsoy ve
ekibi, bütün olanaklannı yine spor için kul-
lanmışlar. Üçüncü kort yapılıp kullanıma
açılmış. Tribünlü merkez kortun ve kondis-
yon merkezinin yapımı da hızla devam edi-
yor. "Aynası iştirkişinin lafa bakılmaz" de-
miş atasözümüz. Biz de "Işte Göksel Ar-
soy, işte yaptığı işler" diyor ve tenisimiz
adına teşekkür ediyoruz... Tenis dünyası-
nın yakından tanıdığı, kortlann renkli ismi
Haşim Cemali de bu kulübün simgelerin-
den bin, en başta gelenlerden biri.
Bugün İTK'de yapılan turnuvalara, te-
nisçıler elleri kanda olsa katılmaya çalışı-
yorlarsa, bunda en büyük etken Haşim
Cemali'nin yarattığı sempati ortamıdır. Ge-
cesini gündüzüne katan işini bile ihmal
edip kulübüne hizmet etmeye çalışan
müstesnabirtip...
Bilenler, onlan zaten seviyor ve takdir
ediyorlar. Bilmeyen sporseverler; siz de
onlar için sevgi dağarcığınızda bir yer aça-
bilirsiniz.
ABD, Azerbaycan'a ambargoyu yumuşattı
FUAT KOZLUKLU
W\SHINGTON-ABD Senatosu Dış tliş-
kiler Komısyonu, Azerbaycan'a uygulanan
yardımlar üzerindeki ambargoyu yumuşat-
mayı hedefleyen yasa tasansını 8'e karşı 10
oyla kabul etti. Yasa tasansının önceki gün
ABD Senatosu Dış llişkiler Komisyonu'nda
görüşüldüğü sırada sert tartışmalar yaşandı.
Yasa tasansının miman olan Cumhuriyetçi
Parti Kansas Eyaleti Senatörü Sam Bnmn-
back, komisyonda yaptığı konuşmada "Bu
tasan bölgenin tamamında refah ve istikran
güçlendirecek hatta Ermenistan'a da yarar
sağtayacakür" dedı.
Yasa tasansı Güney Kafkasya ve Orta As-
ya ülkeleriyle Batı dünyası arasındaki ilişki-
lerin güçlendirilmesini, bu ülkelerin Rusya
ve tran'ın etkisinden uzaklaştınlmasını ön-
görüyor.
Bir tek sekiz yıl
• Baştarafi 1. Sayfada
mıyla yakalanmadı ve fıyat artış oranı-
nın yüzde 93.4'e düşmesi başan olarak
kabul edildi.
Başbakan Mesut Yıbnaz. 4 Temmuz
günü düzenleyeceği basın toplantısıyla
hükûmetin 1 yılını değerlendirecek.
Yılmaz, bu süre içinde ülkenin siyasi
istikrara kavuşturulduğunu, Meclis'in
işlediğini, reform niteliğinde birçok ya-
sa tasansmın TBMM gündemine geti-
rildiğini, ekonomiye istikrar ve ivme ka-
zandınldığını anlatacak. Hükûmetin 1
yılı şöyle geçti:
GÜVENLtK: "Susurhık'u aydınlat*
mak için bütün yetkilerimi kuIİanntaz-
sam başbakanhk bana haram otsun" dı-
yen Yılmaz'ın tam yetkıyle donattığı
Başbakanhk Teftiş Kurulu Başkanveki-
li Kırtlu Sava$'ın hazırladığı Susurluk
raporu düş kınkhğı yarattı. Raporun ar-
dından oluşturulan 6 komisyonun ça-
lışmalan sürerken hükûmetin Susur-
luk'u aydmlatacağı yolundaki beklentj-
ler ortadan kalktı. Kutlu Savaş, bizzat
hazırladığı raporda Başbakan Yılmaz'a
Budapeşte'de saldıran Vtysel Ozer-
dem'in disketler dolusu konuşmalan-
nm belirlendiğini, bunun altından çok
önemli bilgilere ulaşılacağını kaydeder-
ken rapordan birkaç ay sonra Türki-
ye'ye getirilen Özerdem, Yılmaz'ın is-
teğiyle serbest bırakıldı.
Yılmaz'ın Alaattin Çakıa'nın yaka-
landığı yolundaki açıklaması ile Yeşil
kod adlı Mahmut Yddınm'ın öldüğü
yolundaki açıklamalan yanlış çıktı.
Dev let Bakanı Eyüp Aşık "Yeşfl kontro-
lümüz alünda" dedikten birkaç hafta
sonra, Silivn'de 10'dan fazla tetikçinin
yetiştirildiği kampın Yeşil'in kontrolü
altında olduğu anlaşıldı. Yeşil, tstan-
bul'da Aydınlık dergisine yaptığı açık-
lamalarda "Devlet isterse beni bemen
yakalar. DevfetöMürülmemi gerekli gör-
düğü zaman ortadan kakiınhnm" de-
di.
tRTİCA: MGK'nin irticayla müca-
delede vazgeçilmez koşul olarak belir-
ledıği kamudan irtica kadrolannın tas-
fıyesi konusunda Içişleri Bakanhğı ta-
rafindan olumlu bir adım atılmazken,
irticanm önlenmesine yönelik yasa ta-
sanlan yaşama geçirilemedi. MGK'nin
şubat ayı toplantısmda. askerler ile hü-
kümet arasındaki ilk gerginlik ortaya
çıktı. Başbakan Yılmaz, MGK toplan-
tısmda, askerlerin her isteğini yerme ge-
tiremeyeceğini, irticai faaliyetleri des-
tekleyen kişilerle ilgili yapılan işlemle-
rin yargıdan döndüğünü söyledi. Genel-
kurmay'ınkaralistesindeyeralanKom-
bassan'a teşvik verildi. Yılmaz, Rus-
ya'ya giderken uçakta gazetecilere TSK
içinde bazı generallerin irtica mücade-
lesini iktidar mücadelesine dönüştür-
dükleri iddiasını iletti. Rusya'da otel
odasına çağırdıgı bazı gazetecifere pan-
tomim yaparak Genelkurmay Ikinci
Başkanı Orgeneral Çevik Kr'in Genel-
laırmay Başkanı olmak istediği imasın-
da bulundu. 20 Mart'ta Genelkurmay
Karargâhı'nda toplanan kuvvet komu-
tanlan yayımladıklan sert bildiriyle Yıl-
maz'ı uyardılar.
EKONOMİ veÇAUŞMA YAŞAMI:
Hükümetm enflasyonla mücadelede or-
taya koyduğu 3 yıllık orta erimli istik-
rar paketi, 1999'da seçim karanna yöne-
lik protokol imzalanmasıyla boşluğa
düştü. Uluslararası Para Fonu'ndan bek-
lenen parasal kaynak sağlanamazken,
11 aylık görüşmelerin sonunda ulusla-
rarası kredibiliteyi arttırmaya yönelik
izleme anlaşması düzeyine gelindi.
55. hükümet işbaşına geldiğinde yüz-
de 80'lerde olan enflasyon. ocak ayın-
da yüzde 100 olan psikolojik sının aştı.
Dünya petrol fıyatlannda yaşanan dü-
şüş ve KİT ürünlerine 6 ay zam yapma-
ma karanna karşın hükûmetin ayhk enf-
lasyon hedefleri yakalanamazken enf-
lasyonun yüzde 93.4"e düşmüş olması
başan olarak sunuldu. Büyüme hedefı-
nin gerçekleştirilemeyeceğinin ortaya
çıkması, enflasyon hedefinin de tutturu-
lamayacağınm göstergesi olarak değer-
lendirildi.
Hükümet programında yer alan,
"ÖzeHeştirmesürecinehızverifirken or-
ta\3 çıkabilecek muhtemel olumsu/luk-
lan önlemek amacı> la özeilikle doğal te-
kel konumunda olan KİT'ler için kanu-
ni durentemeter yapilacakür" sözû ya-
şama geçirilmediği gibi, TEKEL gibi
kanıu iktisadi kuruluş statüsündeki ku-
rumlar bile yeni yasa yapılmaksızın Fı-
ili olarak özelleştırilme kapsamına alın-
dı. Hükümet, sivil toplum örgütlerinın
tepkilerini göz ardı ederek, yargı karar-
lannı uygulamayan özelleştinne politi-
kasını, enerjiden madenlere, petrol sek-
töründen telekomünikasyona uzanan
stratejik alanlara kaydırdı.
REFAHYOL döneminde TBMM Ge-
nel Kurulu'na indirilen ve emeklilik ya-
şmın 50-55'e yükseltilmesinı öngören
SSK tasansı IMF ve ANAP'ın tutumu
nedeniyle çıkanlamadı. Ulusal gelirin
yüzde 55'ini nüfusun yüzde 20'si alır-
ken, geri kalanının nüfusun yüzde 80'i
arasmda bölüşüldüğünü ortaya koyan
DİE 1994 verilerine karşın gelir dağılı-
mmda adaleti sağlamaya yönelik somut
adımlar hâlâ atılamadı. Gelir dağılımı-
nın düzeltilmesi ve kayıt dışı ekonomi,
yalnızca vergi reformtma bağlandı. Sos-
yal boyutunun yokluğuyla eleştirilen
vergi reformu da aylarca süren gecikme-
nin ardından görüşülmeye başlandı. Ka-
mu çalışanlannın anayasal hakkı olan
sendika yasası, grev ve toplusözleşme
öngörmemesi nedeniyle gördüğü tepki
üzerine TBMM'den çıkanlamadı.
DIŞ POLİTİKA: Bir yıllık dış politi-
ka icraatında REFAHYOL'un bozduğu
dengelerin onanlması yolunda önemli
adımlar atıldı. Türkiye'nin Batı kurum-
lan ile bütünleşmesini öngören politika-
lar yeniden ele alınırken, ağırlıklı olarak
Avrupa Birliği (AB) ile uğraşıldı.
AB'nin Lüksemburg zirvesinde Türki-
ye'ye aynmcılık uygulaması ve siyasi
önkoşullan gündeme getirmesi üzerine
birlikle siyasi konulann görüşülmeme-
si karan alındı. AB'nin Güney Kıbns ile
tam üyelik görüşmelerini başlatması da
Türkiye'nin KKTC ile bütünleşme yo-
lundaki adımlannı hızlandırmasına ne-
den oldu. Avrupa ile ikili ilişkiler bu dö-
nemde ekonomik olarak gelişirken ln-
giltere, Fransa ve Almanya ile birtakım
sorunlar yaşandı. Yılmaz'ın Alman-
ya'nm bugünkü politikalannı Hitterdö-
nemine benzetmesi, Fransa Ulusal Mec-
lisi'nin sözde Ermeni soykınmmı gün-
Çetenin tarikat ayağı
• Baştarafi 1. Sayfada
Büyükdağ'ın sorgusundan sonra Se-
mih Tufan Gülaltay'la da yüzleştirile-
ceğini beljrttiler. Halen Kastamonu Ce-
zaevi'nde tutuklu bulunan Gülaltay.
Ankara Emniyet Müdürlüğü TEM Şu-
besi'nde verdiği ifadede, ortağı olan
ülkücü Sedat Reker'in Fethuüah Gü-
len aracılığıy la kara para akladığını ile-
ri sürmüştü. lstanbul'da faaliyet göste-
ren TGS Basın-Yaym Ticaret ve Limi-
ted Şirketi adma ayda bir yayımlanan
"Strateji" dergisinin genel yayın mü-
dürü olan Büyükdağ'ın, DYP ve
DTP'li bazı milletvekilleri ile diyalo-
ğunun çok iyi olduğu, hatta bu millet-
vekillerinin Gülaltay ile tanışmasında
yardımcı olduğu bildirildi. Istihbarat
yetkilileri, Turgut Büyükdağ'ın iş orta-
ğı petrol kaçakçısı Fahrettin Turan ad-
lı kişinin de arandığmı kaydettiler. T-
GS Basın-Yaym Ticaret ve Limited Şir-
keti'nin geçmişte müdürlüğünü yaptı-
ğı saptanan Turan'ın, Turan ve Başak
deme getirmesi ve Ingiltere'nin Türki-
ye'nin doğu sınırlannı sorgulaması iliş-
kileri gerdi. ABD ile stratejik işbirliği
geliştirildi. Başbakan Yılmaz'ın
ABD'ye ziyaretı sırasmda başta enerji
olmak üzere birçok alanda işbirliği ola-
naklannın arttınlmasına karar verildi.
Hükümet, Türkiye'nin komşulan ile
arasındaki sorunlann çözülmesi ve böy-
lece bölge merkezli politikasını uygula-
mayı planladı. PKK'yi destekJediği so-
mut bulgularla belirlenen Suriye'ye bir
heyet gönderildi. Iran'la büyükelçiler
bunalımı atlatıldı. Türkiye; Irak ile ABD
arasındaki bunalımın banşçı yollarla çö-
zümlenmesi için aktif diplomasi yaptı.
Kafkasya'da banş ve istikrar ortamının
sağlanmasını Bakû-Ceyhan gibi önem-
li projelerin yaşama geçirilmesini
önemli gören Türkiye, bu bölgeye ba-
kan düzeyinde birçok gezi düzenledi.
Orta Asya cumhuriyetleri ile iyi olan
ilişkilerin geliştirilmesi, S-300 füzeleri
ve PKK nedeniyle gerilen Moskova-
Ankara ilişkilerinin güçlendirilmesi ça-
balan bu hükümet zamanında gerçök-
leştirildi.
EĞİTİM: Eğitime ilişkin program-
dan sadece 8 yıllık kesintisiz temel eği-
tim yaşama geçırilirken, kesintisiz eği-
tim Kuran kurslanyla dinsel kesintiye
uğratıldı. Danıştay'ın temel eğitim sıra-
sında Kuran kurslanna gidilmesıni ön-
gören Diyanet tşleri Başkanlığı yönet-
meliğini iptal etmesi üzerine bu yönde
genelge yayımlandı. Öğretmen açığının
kapatılması için öğretmenlik mesleğini
özendirmeyi öngören hükümet, bu çer-
çevede eğitim fakültelerinı yeniden ya-
pılandırdı.
"Açıköğretim ile örgön eğitim arasın-
da işievsd bağlana kurma}i" planlayan
hükûmetin bu vaadı ise tam bir fıyas-
koyla sonuçlandı. Memurlann maaş
yükseltmek için başvurduğu açıköğre-
tim, kontenjanlannı dolduramazken,
öğrenci kaçışı yaşandı. Üniversitelerin
özerkliğe kavuşturulmasını planlarken
yalnızca 15 üniversiteye torba bütçe ve-
rebilen iktidar, ünjversitelere bilimsel,
idari ve mali özerklik verilmesini öngö-
ren yasa tasansını ise yasalaştıramadı.
KÜLTÜR VETURIZM: Kültür Ba-
kanlığı'nın, kitababandrol zorunluluğu
getiren Fikir ve Sanat Eserlerinin Işaret-
lenmesine ilişkin Yönetmelik'i. "san-
sür" niteliği taşıdığı gerekçesiyle ya-
yıncılann büyük tepkisini çekti. Yerli
filmlere getirilen yüzde 10 Rüsum Ver-
gisi'nin Sinema Fonu'na aktanlması
amacını taşıyan bir yasa tasansı hazır-
landı. Turizm Bakanlığı'nca aralannda
StT alanlan ve yeşil alanlann da bulun-
duğu çok sayıda bölge turizm merkezi
ilan edildi. Gelen tepki üzerine bazı böl-
gelerin turizm merkezi ilanından geri
adım atıldı.
SAĞLJK: Sağhk personelinin özlük
haklannın iyileştirilmesi konusunda so-
mut biradım atılamadı. Sağlık alanının,
tamamen özelleştirmenin ilk aşaması
olan kişisel sağlık sigortası yasa tasan-
sı Bakanlar Kurulu'nda imzaya açıldı.
Hükümet programında, sağlık hizmet-
lerinin daha geniş yurttaş kitlesine
bedelsiz olarak ulaştınlacağının belir-
tilmesine karşın özelleştirmenin yolu
açıldı.
Petrol Nakliyat şirketlerinin sahibi ol-
duğu saptandı. Bu şirketler aracılığıy-
la mazot kaçakçılığı yaptığı belirlenen
Turan'ın, lstanbul'daki TEM katliamı
sanıklanndan olup halen aranmakta
olan Selahattin Büyüköztekin adlı ki-
şiye yataklık yaptığı da ileri sürüldü.
İuran hakkında, yataklık suçundan açı-
lan davaya lzmir 1. Ağır Ceza Mahke-
mesi'nde devam ediliyor. Emniyet Ge-
nel Müdürlüğü istihbarat uzmanları,
yoğun olarak Istanbul Halkah'da yaşa-
yan Caferilerin mercek altına
Yunus Nadi '98 ödül töreni bugün Ss£rSSEBntepit
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
Uzun süre başbakailık koltuğunda oturup Çan-
kaya Köşkü'ne çıkanlar, balayından sonra kös kös
oturup aşağı bakıyorlar:
"Köşk'e çıkmak hoş amma, yetkisi çok olaydı."
Ardından planlara gırişiyoriar. Bunu Ozal döne-
minde görmüştük. Demirel sürdürüyor. Demirel,
Köşk'e çıkışının daha birinci yılında yaptığı basm
toplantısmda bugünlerin ipucunu vermişti:
"Cumhurbaşkanı'nın Meclis'i yenileme hakkı ol-
malı."
Daha sonra bu düşüncesi adım adım gelişti. De-
mirel "başkanhksistemi" konusunda psikolojik ha-
rekât başlatmış görünüyor. Öne sürüyor, çekiyor,
kulağının üzerine yatıyor, ima ediyor, şiddetle öne
sürüyor, çekiyor, bir kısmını söylüyor, genişletiyor,
daraltıyor, bitiriyor, başlatıyor...
Son olarak yeni yönetim anlayışına ilişkin tüm
düşüncelerini A'dan Z'ye paket halinde kamuoyu-
naduyurdu. Demirel'in önerilerini kendi metninden,
hiç dokunmadan aktaralım:
- Cumhurbaşkanlığı beş yıllık süre için iki turlu
seçimle halk tarafından seçilmeltdir.
- Parlamentoyu fesih müessesesi işler hale ge-
tirilerek anayasal geleneğimize uygun bir şekilde
bu yetki cumhurbaşkanına verilmelidir.
- Yaşama denetiminin güçlendirilmesini ve ya-
samayla yürütmenin birbiriyle iç içe geçmesi du-
rumunun ortadan kaldınlmasını saglamak amacıy-
la bakan olanlann milletvekilliklerinin sona erece-
ği bir düzenlemeye gidilmelidir.
- Demokratik denetimin daha etkili hale getiril-
mesi ve yaşama faaliyetinin daha titiz bir incele-
meyetabi tutulabilmesı için anayasal deneyimimiz
içinde 20 yıl uygulanmış olan senato yeniden ih-
das edilmelidir.
- Yaşama organı seçimlerinde seçmen ve vekili
arasındaki bağı güçlendirecek iki turlu dar bölge
çoğunluk sistemine geçilmelidir. Seçmenin hangi
partilergrubunun ülkeyi yöneteceğini önceden bil-
mesini mümkün kılacak ittifak sistemiyle birlikte
li yapıya yeniden kavuşturabilecektir.
- Seçmenlerin ülke sorunlannın çözümünde
doğrudan görüşlerinı ortaya koyabilmeîerine imkân
tanıyacak şekilde referandum müessesesine iş-
leriik kazandırılmalıdır. Doğrudan halk tarafından
seçilen cumhurbaşkanına bu yetki şarta bağlı ol-
madan tanınmalıdır.
Tencere
Öneriler aynen böyle, şimdi düşüncelerimizi ak-
taralım:
- Bu öneriler koalisyon kokuyor. Yani, Çanka-
ya'dan esen yeller her kesime selam söyler. Demi-
rel, siyasilerin blok olarak karşı çıkmayacağı, "Şu
öneri güzel ama, ötekini konuşalım, şu şu olabilir
ancak, şuna şu eki yapalım" diyeceği bir paket ha-
zırlamış. Ama başta kendi istemi var.
Hani Cumhurbaşkanlığı Benfoni Orkestrası de-
sek yeridir.
- Demirel yeni sistem öneriyor ama, bu sistemi
oluşturacak insan malzemesinden hiç söz etmiyor.
Türkiye'nin bugün birinci sorunu siyasetin dine ve
yolsuzluklara alet edilmesi. Bu bağlamda, CHP
Genel Başkanı Deniz Baykal'ın değerlendirmele-
rinesonuna kadar katılıyoruz. Demirel'e birnot ile-
telim, Anadolu'nun bir kıyı kasabasında degil be-
lediye başkanlığı, belediye meclisi imar komisyo-
nu üyeliği, milletvekilliğine yeğleniyor! Acaba ne-
den?
- Toplumsal yapının parçalı görüntüsü bir anla-
yışm tüm yetkileri elinde bulundurmasını tehlikeli
kılıyor. Öneriyi atan Demirel sonrasında bütün yet-
kileri toplayacak kişi kim olur? Bu bağlamda da D-
SP Genel Başkanı Ecevit'in, "Demirel'in önen'si
kumardır" değerlendirmesi gediğe oturuyor.
- Demirel bu önerileri getirirken, "Acil olanı şim-
di yapanz, sonrakiler zamanla olur" diyor. Burada
şu soru akla geliyor; acaba Demirel salt başkanlık
deyince geri teptiği için bunu geniş bir yelpazenin
içine mi serpiştirdi? Gerçi Demirel'in böyle huyu
yoktur, kendisi için istiyorsa namerttir ama!
- Demirel'e bu önerileri getirten, siyasilerin gü-
ven vermemesi. Eğer siyasiler daha başarısız olur-
sa Demirel daha haklı olacak. Cumhurbaşkanı'nın
böyle bir duruma oynadığına asla ihtimal vermiyo-
ruz.
Bu tür öneriler bende şu çağnşımı uyandınr:
Yemeğin içinden çok, piştiği tencereyle ilgilen-
mek. Malzeme iyi olmadıktan sonra yemek çelik
tencerede pişse ne olur, bakır tencerede pişse ne
olur.
Üzülerek ekleyelim, ille de yeni tencere diye mev-
cut tencere tekmelenirse...
• Baştarafi 1. Sayfada
Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergj Sara-
yı'nda yapılacak törenle verilecek. Ünlü ti-
yatro sanatçısı Işık Yenersu'nun sunuculu-
ğunu yapacağı gecede Borusan Oda Or-
kestrası da bir konser verecek. Prof. Saim
Akçd'ın yöneteceği ve ünlü Rus viyolon-
selist Ivan Kducher'in de solist olarak yer
alacağı konserde Antonio VTvaJdi ve Wolf-
gangAmadeusMozart'ın yapıtlan seslen-
dirilecek.
Yunus Nadi anısına 52'ncisi düzenlenen
yanşmada, Afış dalında Yeşim Demir ve
Esen Karol. Karikatür dalında Yavuz Öz-
han Önür, Fotoğraf dalında Türker Cim-
coz ve Kemal Gök, Sosyal Bilimler Araş-
tırması dalında Turgut Ozakman. Uzun
Metrajlı Film Senaryosu dalında Serap Ge-
dik ve MehmetGökağaç, Şiir dalında Naz-
mi Ağd ve Mehmet Kâzım Kumpasoğlu,
Öykü dalında Gülseren Engin \e Osman
Şahin, Roman dalında Demir Özlü ve Ha-
kan Akdoğan'ın yapıtlan ödüle değer gö-
rüldü.
D
w ANA MUHALEFET DERGİSİ
ınozor25 Haziran 1998 Perşembe.Sayi: 48...Fiyatı: 100 bin lira
İYargıda dUdün »kandalı
Bodrum elden gidiyor
ÖZCANÖZGÜR
MUĞLA - Bodrum'un
belediye meclisinde tartış-
maya açılan imarplanı tep-
kilere neden oldu. Yeni pla-
nın yapılaşmayı yasallaş-
tırma gayreti içinde olduğu
ve onaylanması halinde
Bodrum'a 10 bin konut ve
10 bin işyeri daha eklenir-
ken 'Turizm Merkezi Bod-
rum'un Ticaret ve Sanayi
Merkezi Bodnım'a dönü-
şeceği ileri süriildü. 1/5000
ölçekli yeni imar planı ön-
ceki gün meclisten geçti.
Plan notlannın tartışıldı-
ğı meclis toplantısmda
kendilerine söz verilmeyen
çevTeciler ve meslek odala-
n temsilcileri, bu durumu
protesto ederek salonu terk
ettiler. Bodrumlular bir ay
askıda kalacak olan plana
itiraz edeceklerini açıkla-
dılar. önceki gün meclis
toplantısmda 2 ret 2 çekim-
ser oya karşılık 11 oy ile ge-
çen ve meslek odalan ile va-
tandaşlann tepkilerine neden
olan 1/5000 ölçekli yeni i-
mar planınm bir aylık askı-
dan sonra onaylanması ha-
Iınde Bodrum'a ek bir Bod-
rum daha geliyor.
Planla 1 milyon 600 bin
metrekare yeni alan imara
açılıyor. Planda, eğitime
yüzde 0.5, sağlığa yüzde
6.02, spora yüzde 0.6, kültü-
re yüzde 0.2, sosyal altyapı,
belediye ve diğer resmi ku-
rumlara yüzde 7 yapılaşma
alanı aynlırken geri kalan
bölüm ikinci konut ve ticaret,
ihtisas alanlan olarak aynl-
mış bulunuyor.
Plan olduğu gibi kabul
edilirse ortaya Torba kavşa-
ğından Ortakent kavşağma
kadar 20 kilometre uzunlu-
ğunda (Konacık yolunun sa-
ğı solu hangar ve çarşılarla
dolu) bir "şerit kent"çıkıyor
ve Bodrum'un mücavir ala-
nı Bitez'in zeytinlik ve na-
renciye bahçeleri ortadan
kalkıyor. Planın büyük bölü-
münü oluşturan ticaret ihti-
sas alanına her biri 500 met-
rekarelik 1000 hangar ya da
Bodrumlulann tepkilerine
rağmen açıhşını Başbakan
Mesut Yılmaz'ın yaptığı ve
halen içindeki işyerlerinin
yüzde 80'i boş duran Oasis
çarşısı büyüklüğünde 30 çar-
şı yapılabiliyor.
Acar, tepkilerin yersiz ol-
duğunu, biraylık askı sonun-
da ıtirazlann değerlendirile-
ceğini belirtti. Çevreciler ve
meslek odalan ise belediye
başkanını samimi bulmuyor-
lar. Başkanı "seçün yannmı"
yapmakla ve yasadışı yapı-
laşmayı yasallaştırma gayre-
ti içinde olmakla suçluyor-
lar. Planın Bodrum'a ikinci
bir Bodrum eklediğini ve il-
çeyi "Tfcaret-SanayiMerke-
a"ne dönüştüreceği iddi-
asında bulundular.