Catalog

1 MART 1998 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul PB 14 Sinop PB 11 Edirne PB 16 Samsun B 12 Kocaelı PB 15 Trabzon B 11 Çanakkale PB 13 Giresun B 12 Izmir  18 Ankara A 13 Manisa A 17 Eskışehır 11 Aydın Denizli A 20 Konya 12 17 Sıvas Zonguldak Y 10 Antalya Adana Içel Diyarbakır Şanlıurfa Mardın Sıirt Hakkâri Van A A A A A A B B 23 20 15 18 14 14 7 3 20 Kars Bütün bölgelerimiz az bulutlu ve açık geçecek. Marmara ileyurdunıçvedo- Helsinkı AVRUPA K 1 Berlin PB 7 ğu kesimlerinde stockholm sabah saatiennde Londra _K 3 Budapeşte PB 9 K 4 Madrid PB 13 sis görülecek. Ha- Amsterdam va sıcaklığı arta- Baıksel cak. Rüzgâr değı- Parıs şik yönlerden hafif Bonn olarak esecek. 8 Viyana PB 7 Y Y 8 Belgrad PB 13 8 Sofya Y 14 Y Roma ~Y 8 Atına Y 15 PB 17 Münıh Y 7 Zurıh PB 8 ûTaşkent •Tahran ASYA Moskova Aşkabat Akmola Taşkent Bakû Bişkek Tifiıs Kahire K B B B PB B PB B 3 2 3 3 4 3 5 17 Şam B 16 Parçalı bulutlu Sıslı ^ Çok bulutlu ğmudu Kartı Sulukar t Gok gurultulu G U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada Hayirefendim. Bin kerre hayır. Yanıldınız! Kırkyıl düşünseniz bulamazsınız: RP'yi sayıp dök- tüğü ana sorunlarda tövbekâr yapan Allah'ın bir ku- lu: Şaibe Hanım! "Büyükgazete" Hürriyet. elbette hikmeti sorulmaz, Şaibe Hantm'a bir itibar, ama görkemli denilecek cinsten öyle bir itibar göstermeye başladı ki... Şaibe Hanım'a sevgi yüklü satırlar yazan bir gaze- teci kardeşimizin röportajına aylar sonra geniş yer verdi. Sağ olsunlar! Böylece, Şaibe Hanım'ın kimierden aparttığını bilemediğimiz, ama söylene söylene çü- rümüş sakıza dönüşen rejim masallarını bir kez da- ha dinledik. Hele şu soru yok mu? "Sizi son kez gördüğümde 'Kavgamı sürdüreyim mi' diye sormuştunuz. 'Sürdürün' demiştım" diye başlayan soru. Çağrışımlar yapıyor insanda. Örneğin, Türk siya- sal yaşamına Şaibe Hanım'ı bela edenlerin başında Cumhurbaşkanı Demirel ın geldiğini sanıyorduk. Gü- nahına giriyormuşuz. Meğer moral veren, Şaibe'yi kavgaya özendirip "bugünlere gelmesını sağlayan" yavuz bir gazeteci kardeşimiz imiş. Her neyse; bu noktayı geçelim. Ama yeri gelmiş- ken; ikide bir ortaya sıktığı bir palavradaki gerçeği ya Şaibe ya da hayranı olan yazar çizerlerden biri açık- lasın da doğruyu eğnyi öğrenelım. Şaibe Hanım, yavuz gazeteciye "28 Şubat süre- cinde bana ıktidar teklıfi geldı. Kapalı kapılar arkasın- da da geldi, açık olarak da geldi. Ben hayır dedim" diyor. Doğru mu acaba? Kuşkulu. Zaten, o tarihlerdeki olaylar Şaibe'yi ya- lanlayacak nitelikte. Mirasa bakın Şaibe Hanım, allem etmiş kallem etmiş, Takkeli'yi başbakanlığı devralmaya kandırmıştı. Takkelı ise o sı- ra hem iktidarı bırakmak istemiyor hem de derdest edilmekten fena halde korkuyor. Cebinde Şaibe Hanım'ın kuracağı hükümete RP'nin tam destek verdiğını kanıtlayan bir belgeyle Çankaya'yaçıkıyor, istifasını veriyor. 18 Haziran 1997. Destek kâğıdını Demirel'e uzatıyor ve beklemediği bir yanıtla karşılaşıyor... Cumhurbaşkanı, kimı görevlendireceğinin yetkı ve takdirinin kendisine ait olduğunu söyleyerek Şa- ibe'nin Başbakanlık umut ve beklentilerinı karartıyor. Tarihsel öykü bu. Ya masal: Şaibe Hanım'ın klasik yutturmacası. Ne isim var ortada ne de tarih. 28 Şu- bat dediği uzun mesafeli süreçte başta Çankaya, hiç- bir kurumun aklından Şaibe Hanım'ı tekrar Başba- kardJk'ta görmek geçmiyor. Böyte bir olasılığa yanrt- 'ti lar:|i/laazallah! üstüne üstlük Türk demokrasisini esenhğe çıkara- bilmek için Takkeli ıle Şaibe ikılisıni sıyasal yaşamdan bir an önce uzaklaştırmanın "sayısızyararlannı" ön- gören yargı dün de bugun de hemen her çevreye egemen. Bırakalım ardtndaki rejimsel-toplumsal pek çok so- runu... Köktendincilerin istanbul Üniversitesi'ndekigöste- rileri kışkırtan yayınlara bir göz atmak, Şaibe Hanım'a devleti ve yönetimi emanet etmenin ne denli sakın- calı olduğunu kavramaya yetiyor. Adamlar -Akit- "28 Şubat karanlığı" diye manşet atıyor. 28 Şubat süreci bir karanhksa yaratanı kim? Şaibe desteğinde Takkeli Erbakan! öğrencileri kışkırtan ses aynı ses. Faziletli RP or- ganı MıHİ Gazete: "Susma, sustukça sıra sana gelecek!" Beyazıt Meydanı'nda türban, kara çarşafa dönüş- müş. ANAP'taki aklıevveller hâlâ türbana "masum öğrenci giysisi" gözüyle bakmayı sürdürüyor. THK uçakları, Beyazıt Meydanı'na, Time dergisin- deki ankete Atatürk içın katılmayı dileyen pusulalar atıyor. Ekrandaki örtünmüş kız, kâğıdı yerden alıyor, okuyor, Mustafa Kemal adını görünce kin ve nefret- le buruşturup yere atıyor. Iktidar sahipleri hâlâ, ogrencilerin masum istekle- •rinı karşılayacağız diye siyasal Islamın kavga simge- si türbanı, neredeyse çarşafı da serbest giysıler ara- sına koyma çabasında. Büyük basın mı? Şaibe'ye iade-i itibar hazıriığında. iyi mi? TESK'ten Baykal'a rapor ANKARA (ANKA) - Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu (TESK), CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'a, "özel bir rapor" hazırlayarak hükümetten ne beİdediklerini tek tek sıraladı. Rapor, CHP liderinin isteği üzerine hazırlandı. Küçük esnafın desteklenip desteklenmeyeceğinin sorun olmaktan çıktığı, esnaflara karşı özel bir politika belirlenmesı gerektıği vurgulanan raporda, konfederasyonun ülke genelinde yaptığı çalışmalar anlatıldı. TÜBİTAK'tan TSK'ye destek • A.\KARA(ANKA)-TLBİTAK, TSK ve savunma sanayii kuruluşlanna araştırma desteğı verecek. TÜBÎTAK, ulusal bir savunma sanayii oluşturulmasına yönelik çalışmalar yapmak ve TSK'nm \Tirtdisindan alacağı malzemelerle ilgıli problemlenn çözümüne destek olmak üzere "Savunma Sanayii Araştırma ve Geliştirme Enstıtüsü" kurdu. Bakanlar makam zengini • ANKARA (TJBA)- Her dönemde seçmenlerinın isteklen ve zıyaretleri nedeniyle iş yapamamaktan yakınan devlet bakanlan. çareyi Başbakanlık Merkez Bınası'ndakı makam odalannda çalışmamakta buldu. Halen işbaşında bulunan 55. hükümetin 19 bakanının tam 38 makam odası var Hükümetin birkaç devlet bakanının dışında, bütün devlet bakanlannın kendilenne bağlı kurumlarda birer tane daha makam odası bulunuyor. Park projesine protesto I tstanbul Haber Servisi - Bakırköy Si\ il Toplum Orgütleri Platformu, Ayamama Vadısı'nde yapılması planlanan EGS Business Park projesini protesto etti. Projenin dûn düzenlenen temel atma törenıne katılan Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'i de protesto eden Platform, Demirel'ın gelecek kuşaklar ye tarih önünde sorumlu olacağını savundu. Bakırköy Özgürlük Meydanı'nda bir açıklama >apan Mimarlar Odası Bakırköy fîaşkanı Mehmet Bozkurt, proje hakkında dava açtıklannı anımsartı. Bakû-Ceyhan lobisi• Baştarafı 1. Sayfada konu olduğunu ve zengin yataklann işletilme- siyle ilintili olmadığı için havzanın tartışmalı statüsüne karşın boru hattınm Kepez sorunu- nun çözümüyle yapılabileceğini savunuyor. Transkafkasya hatb sorunu Türkiye tstanbul toplantısında. Azerbaycan ve Türkrnenistan arasındaki Kepez sorununu çözerek Türkmen doğalgazının Kazak ve daha sonra Azerbaycan petrolünü de alıp Ceyhan"a uzanacak paralel bir hat ile Hazar'ın altından Ceyhan'a ulaşmasını hızlandıracak fizibılite ça- lışmasının hemen başlamasmı hesaplıyor. Başbakan Mesut Yılmaz'ın geçen yıl sonla- nna doğru Türkmenistan'a yaptığı ziyaret sıra- sında, Shell fırmasının Türkmen gazının Iran üzerinden Türkıye'ye ve buradan da Avrupa'ya ulaşmasına yönelik fizibılite çahşmasınm baş- latılması kararlaştınlmıştı. Shell bu çalışması- nı eylül ayı sonunda bitirecek. Ancak Türkme- nistan, Yılmaz'ın Türkmen gazının Hazar üze- nnden Ceyhan'a getirilmesi için imzaladığı mu- tabakat metninde, bu hat için Fizibılite çalışma- sını Kepez sorununun çözümü şartma bağladı. Bu nedenle Ankara. Istanbul toplantısında bu iki ülke arasındaki sorunun çözülüp, fizibilite çalışmasına hemen başlanması için bir karar çıkmasmı ve böylece ABD'nin ısrarlı olduğu Transkafkasya güzergâhının da kısa sürede ger- çekleştırilmesini umuyor. Türkiye toplantıda, Dünya Bankası'nın fi- nansmanı ile Alman PLE firmasma yaptırttığı ve mart ayı ıçinde teshm alacağı Ceyhan'ın fi- zibilite raporunda ortaya çıkan çalışmalar hak- kında bilgi verecek. PLE firmasının çalışması. Kazak ve Azen petrollerinin Gürcistan ve Er- menistan üzennden Ceyhan'a indirilmesini içe- nyor. PLE firması çalışmasında, boru hattını Tiflis yönetimine ca2İp kılmak için Gürcıstan'ın sorunlu özerk cumhuriyetlerini güzergâh seçi- minde by-pass etmeye özen gösterdi. PLE firmasının çalışmasında Azen erken üre- tim perrollerini işleten Azerbaycan Uluslarara- sı Işletme Şırketi'nın (AIOC) saptamalannın tersine Ceyhan hattı. 200 kilometre kısalıyor ve böylece daha ucuza mal oluyor. AlOC'nın kur- duğu DEVCO firması. 1998'ın Ekim ayında ana üretim petrolünün geçeceği ve aralannda Ceyhan'ın da bulunduğu üç seçenek arasından bir karar verecek. AIOC, Bakû-Novorossisk, Bakû-Supsa (Gür- cistan) ve Ceyhan olmak üzere ana petrol için üç seçenek ortaya attı ve Ceyhan'ı en pahalı gü- zergâh olarak gösterdi. PLE firmasının çalışması, Kazak ve Azeri petrollerinin Gürcistan üzerinden Ceyhan'a in- dirilmesini içeriyor. Yine aynı çalışmada, Er- menistan güzergâhının teknik nedenlerle boru hattının geçmesinde pek elverişli olmadığı or- taya çıktı. Katılımcı ülkelere boğaz turu yaptıracak olan Türkiye, boğazlardan geçişlere ilişkin 1994 ta- rihlı tüzüğü de yeniden yazdı. Yeni tüzükte. 1936 Montrö Sözleşmesi'ne aykın düşen bazı maddeler değiştirilirken sigorta sistemi ve çev- re anlaşmalan esas ahnıyor. Bunlardan en önemlisi uluslararası sigorta sıstemı ve çevre anlaşmalanna boğazlardan ge- çen ülkelerin uyma zorunluluğu. Türkiye bu amaçla boğazlardan geçecek ge- mılerin kaza riskini yüzde 100 karşılayacaklan uluslararası sigorta sistemine dahil olmak isti- yor. Yeni düzenlemenin yürürlüğe girmesi ile öngörülen kurallara uymaması durumunda bo- ğazlardan geçiş öncesi bir geminin iki gün bek- lemesi söz konusu. Iran gaa pahalıya gelecek Önce DYP Genel Başkanı Tansu Çiller''in baş- bakan iken sonra da yine DYP'nin ortaklığında kapatılan Refah Partisi'nin eski Genel Başkanı Necmettin Erbakan'ın başbakanlığında iki kez imzalanan Türkiye-lran doğalgaz anlaşması ha- talı siyasi yaklaşımlar sonucu Ankara'ya paha- lıya geliyor. O dönem yapılan anlaşma yüzünden Türki- ye, doğalgazı Türkmenistan'dan alıp Iran'a tran- sit ücreti ödemek yerine Iran gazmı daha paha- lıya satın alacak. Türkiye, güvencesini yerine getirmemesi durumunda para ödemek zorunda olduğu için ABD'nin itirazına karşın 1999 yılı başında Iran'dan doğalgaz alacak. Canve Kaya anıldı Cumartesi Anneleri'nin 146. oturma e\ leminde bir arava gelen ka\ıp \akınlan ile rutuklu ve riükümlü aileleri, Elazığ'da 21 Şubat 1993 günü Yeşil kod adlı Mahmut Yıldınm tarafindan kaçınlarak katledilen tHD Elaağ Şube Başkanı A\nkat Metin Can ve Dr. Hasan Kaya'vı andı. Cumartesi Anneleri yetkilileri göreve çağırarak ka> ıplann bulunmasuu ve suçlulann cezalandırdmasını istediler. (Fotoğraf: ALPER TURGUT) Ortaklar 6 seçim mi, devam mı' I Baştarafı 1. Sayfada \oruz. Muhaiefetten de destek bekii- yoruz" açıkJamasraın yapılabıleceğı kulıslerde dile getirildi. 55. hüküme- tin 8 aylık ömrü boyunca çeşitli bu- nalımlaryaşandı. Bu sıkıntılar özetle şu konularda odaklandı: Atama gerginükleri: Başbakan Mesut Yılmaz'ın THY yönetimine akraba ve yakmlannı ataması ve es- ki ANAP milletvekilleri ya da aday- lannın atamalan hükümetin DTP ka- nadında tepkiyle karşılandı. Başbakan Yardımcısı Bülent Ece- vit'ın arabuluculuğu ve hükümet içinde atamalarla ilgili bir komısyon oluşturulması ile sorun aşıldı. ANAP'lı eskı Kültür Bakanı ,\gâh Oktay Güner de, DSP'li yeni bakan İsternihan lalay'ın kadrolaşmasını 5 hedef alan sert açıklamalar yaptı. gazetelerden izlediğimiz gibi bir du- Dışişleri Komisyonu başkanlığı: Hükümetin büyük ortağı ANAP ile CHP'nin Dışişleri Komisyonu Baş- kanlığı'nın CHP'ye verilmesi konu- sunda anlaşmasına DSP tarafı önce dırendı. Ancak Başbakan Mesut Yü- mazın de\reve girmesi üzerine an- laşma sağlandı. AN'AP'lı Kâmran İnan'ın bu göre\e seçılmesı hükü- meti zorladı. CHP ısrarlı olunca. Kâmran lnan "hükümet bunalınuna yol açmamak için" ıstıfa etti. komis- yon başkanı CHPIi Murat Karayal- çın oldu. Güneş Taner'in politikası: De\let Bakanı Güneş Taner'ın zaman za- man yaptığı açıklamalar borsayı ol- duğu kadar. hükümet ortaklan ara- smdaki ilişkilerı de etkiledi. Başba- kan Yardımcısı Ece\it de. "Ekotıomi konusunda bazen biziın de ola\lan rum doğuyor. Bundan rahatstam" benzeri açıklamalar > aptı. DTP lıde- ri Cındoruk, Taner'in istifasını iste- di. Cindoruk, "Eğer nisanda enflas- >on düşme eğilimi göstermezse şap- kamızı önümüze ko>ar. yeniden dü- şünürüz"dedı. Özelleşrirme: DSP Zonguldak Mılletvekılı Mümtaz So>sal"ın bir grup toplantısında santral ıhaleleri konusunu gündeme getirip. "Koalis- yon ortağı olmak bazı şe> lerden \az- geçme> i gercktirebilir ama uzlaşma- lar parth'e zarar \ermemefl" sözle- nne. Ecevit'in "ÖzeUeştirmeleri as- laya aldık" karşılığını \ermesı bor- sayı kanştırdı. Ecevit. "Bakanlar Kurulu içinde bir komisyon oluştur- duk. Bütün sektöıierie ilgili asıl uygu- lama ve yöntemi inceli\oruz. O za- mana kadar da işlemleri durdurduk. DYP: Seçim hükümeti gözüktü ANKAR4 (Cumhuriyet Bûrosu) - DYP, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'm •'hükümetten umudunu kes- tiğÜB" belirtmesiyle iktidar beklentısine girdi. DYP Genel Başkan Yardımcısı Hayri Kozakçroglu. liderler turunda Baykal'ın bir adım daha ileri gittiğini belirte- rek "Seçim'hükümeti gözüktû" dedi. DYP lideri Tan- su ÇSDer'in, yan başkanlık sistemi konusunda önerile- rini almak üzere Cumhurbaşkanı Süleyman Dt'mireTı ziyaret etmeyı planladığı ögrenildi. Çiller, "Yakmda önünüze sandığı getiriyoruz" dedi. Tansu Çiller, önceki gün Küçükköy'de teröristierin si- lahh saldınsı sonucu yaralanan jandarma erlerini. te- davı edildikleri Kasımpaşa Askeri Deniz Hastanesi'nde ziyaret ettikten sonra Bay- rampaşa'da halka konuştu. Demokrasi mücadelesi ver- diğini savunan Çiller, halk için sistemi ve düzeni değiş- tireceğini söyledi. Hüküme- tin enflasyonun sorumlulu- ğunu Baykal'a yüklemeye çalıştığını savunan Çiller, asıî sorumlunun enflasyonu yüz- de 70'lerden alıp yüzde 100'lerin üzenne çıkaran "atannuş başbakan'' olduğu- nu söyledi. DYP Genel Başkan Yar- dımcısı Hasan Ekinci. hükü- metin vergi reformu ve eko- nomide sıkışıp kaldığmı kay- dederek "Seçim atmosferine de. seçim hükümeti bekk'ntisine de girildi" dedi. Hayri Kozakçıoğlu da. turlardan çıkan en net sonu- cun Baykal'ın tutumu olduğunu belirterek "BaykaLbu- günekadar atnğı heradımın önünegeçti" dedi. Kozak- çıoğlu, "Türkiye sadece Mesut Yılmaz klasigi seyredi- yor. Hükümete devam derken alttan alta baskın bir se- çim peşinde koşuyor.O da ohnayınca,'Ben böylebir şey demedim' diyor. Vergi reformu geçse bile kuş gibi <ka- cak. Bakın. polislerin askeıiikle ilgili tasansınm ancak maddderirtegeçiIdi.Ekonomiukandr dedi. HayTİ Ko- zakçıoğlu. TSK'nin de bu hükümetten memnun olma- dığım ileri sürdü. Başbakan Mesut Yılmaz 'Bankalann endişesigiderildi' tstanbul Haber Servisi - Başba- kan Mesut Yılmaz. özel bankala- nn. vergi reformu yasa tasansın- dan kaynaklanan endişelerinin gi- derildiğini söyledi. Yılmaz. De\let Bakanı Güneş Taner ve Mahye Bakanı Zekeriya Temizel'le birlikte dün akşam Svvissotel'de. özel banka temsılci- leriyle 1.5 saat süren bir toplantı yaptı. Başbakan Yılmaz. Svvisso- tel'den aynlışı sırasında gazetecı- lerin toplantıyla ilgili sorularmı ya- nıtlarken özel bankalann yeni ver- gi reformu yasa tasansıyla ilgili ba- zı endışelerini dile getırmek için bir toplantı talebmde bulundukları- nı kayderti. Yılmaz şunları söyledi: "Mali- ye Bakanı ile banka ve Hazine'den sorumlu De\let Bakanı'nı çağır- dım. Kendileri>legörüştük. Endışe- lerini giderecek hanrlıklanmızın oJ- duğunu gördüler. Özel bankalann, vergi kanunu tasansından kaynak- lanan endişeleri giderilmiştir." tnceleme sonunda bazuannı özelles- tirmek uygun olma>abilir görüşü de ortaya çıkabilir. Komis\onun çalış- malannın sonuçlanması gecikmez" dedi. Açıklamanın ardından hükü- metin ANAP kanadından ve ekono- mı bürokrasısınden arka arkaya ya- lanlama açıklamalan gelirken, Ece- vıt de yaptığı yazılı açıklamayla "yanlış anlaşddıgı"nı bildirdı. Ara- dan uzun süre geçmesine karşın Ece- vıt'insözettiğikomisyondan ses çıkmadı. Erken genelseçim, ara seçim: Baş- bakan Mesut Yılmaz'ın hazırandan sonra erken genel. verel seçimler ile ara seçimlerin birlikte yapılması is- teğıne Ecevıt'ten sert yanıt geldi. Ül- kenın çeşitli sorunlan \arken bu ko- nunun gündeme getırilmesini "taBb- sizlik" olarak niteleyen Ecevit, zo- runlu olursa erken genel seçimlenn yapılabileceğini bildirdı. Vergi reformu tasansı: DSP'li Ma- lıye Bakanı Zekeriya Temizel'in ha- zırladığı vergi reformu tasansının yasalaşmasının zora girmesi DSP'li- len rahatsız etti. Başbakan Yılmaz'ın tasannın geri çekılebıleceğı, yürür- lük tarihinin ertelenebileceği açıkla- malanna da DSP'den tepki geldi. Türban ve Kuran kurslan: DSP'li Mılli Eğıtim Bakanı Hikmet Uluğ- ba>'ın kıhk kıyafet yönetmeliğini ödünsüz uygulaması üzerine ANAP- DSP arasında gergınlık yaşandı. ANAP genelge yerine bir yasa çıka- rılması için hazırlık başlatırken: Da- nıştay tarafindan yürürlüğü durduru- lan Kuran Kurslan Yönetmeliği doğ- rultusunda da yasa önerisi verdı. DSP'nin itırazlan nedeniyle bu ko- nular yasa tasansı olarak TBMM'ye getirilemedi. TBMM yolsuzluğu araştırması: ANAP'lı esîci TBMM Başkanı Mus- tafa Kalemli'nın odağında yer aldığı TBMM Genel Kurul Salonu yolsuz- luğu hükümet ortaklannı karşı kar- şıya getirdi. Dış politika: Hükümet ortaklarının uyum içinde göründüğü dış politika konusunda da zaman zaman rahat- sızlıklar yaşandı. Körfez bunalımı sı- rasında Dışişleri Bakanı Ismail Cem'in banşçı çözüm için Irak'a yaptığı gezi sırasında Başbakan Yıl- maz'ın "Irak'ın elinde 40 bin ton kûn>asal silah var. Irak'ın elindeki si- lahlann mtnzili Konya, Kayseri'ye kadar uzanryor" sözlerine Ecevit tepki gösterdi. G U N D E M MUSTAFA BALBAY H Baştarafı 1. Sayfada sada, utançta, her zaman ve her yerde yardımcısı Tansu Çiller, onun yardımcısı Meral Akşener bu- gün çok farklı yerterde. Erbakan yasaklı... Çiller içi boş paketlerle kendini gezdiriyor. 28 Şubat toplantısından çıkan bildirinin, arkasın- dan gelen öneriler paketinin ve onu izleyen brifing- lerin çizdiği tablo şuydu: - Irtica Türkiye için birinci tehdit haline gelmiştir. - Iç tehdit dış tehdidin önüne geçmiştir. - Laiklik tehdit altındadır. Atatürk devrimleri unut- turulmak istenmekte, siyasal Islam anlayışı yeniden şekillendirilmektedir. - REFAHYOL hükümetinin uygulamaları irticayı cesaretlendirmiştir. 28 Şubat sürecinde bu noktalann altı çizildikten sonra yapılması gerekenler de şöyle sıralanmıştı: - 8 yıllık temel eğitim hemen yaşama geçirilmeli- dir. - Eğitimin biıiiğı ilkesi yeniden sağlanmalıdır. - Imam-hatip okulları gerçek meslek okulu kimli- ğine kavuşturulmah, bu okullara gereksinim kadar öğrenci alınmalıdır. - Devlet içindeki şeriatçı kadrolaşma tasfiye edil- melidir. - Din sömürüsüne izin verilmemeli, tarikatlann devlet içindeki uzantıları temiztenmelidir. - Mevcut ekonomik sisteme rakip olarak halkın din duygulannı kullanarak ayrı bir ekonomik sistem ya- şama geçirilmek istenmekte. Buna izin verilmeme- lidir. - Diyanet Işleri Başkanlığı yeniden düzenlenmeli- dir. - Kendi sistemini Türkiye'ye ihraç etmek isteyen Iran'la ilişkiler olabilecek en alt düzeye getirilmelidir. Tarafsız bir gözle baktığımızda yukarıdaki madde- lerin tümünün hâlâ gündemde olduğunu görüyo- ruz. Sıyasiler bu süreçten ders aldı mı? Üzülerek vurgulayalım ki, buna olumlu yanrt ver- mek çok zor. Dönemin Içişleri Bakanı Meral Akşe- ner, gazetecilere 28 Şubat 1997'yi değerlendirirken şunları söylüyor: "Kamuoyu faka bastınldı. Gerilim teorisinin altın- da yatan 54. hükümeti yıkmakmış. Toplantı öylesi- ne gergindi ki ertesi gün mide kanaması geçirdim." Öyle anlaşılıyor ki toplantıdan Meral Hanım'ın sa- dece midesi etkilenmiş. Mesut Bey gölge değil, değnek istryor Peki Başbakan Mesut Yılmaz geçen biryılın ayır- dında mı? .. Bu soruya da evet karşılığını vermek çok zor. »" ANAP'ırr laMk konusunda izledlği politika de- nizanasını anımsatıyor. Nasıl tutarsanız öyle şekille- niyor. Mesut Bey REFAHYOL'a karşı oluşan kitle orgüt- leri muhalefetini unutmuş görünüyor. Tarihimizde ender biçimde işçi, ışveren, esnaf, sanayici orgüt- leri bir araya geldi. Yılmaz'ı iktidar yapan unsurlar- dan biri de buydu. Bu kesim gidişteki olumsuzluk- lan dile getirdiğinde Mesut Bey'in yanrtı şu oluyor: - Gölge etmeyin, başka ihsan istemez. Başbakan' ın bu tutumuna şöyle bir benzetme ya- pabiliriz: Birkaç kişi her iki tarafindan desteklemiş, Mesut Bey'i ayaktatutuyor. Bıraksalardüşecek. Me- sut Bey onlara, "Gölge etmeyin" diyor. Olur, gölge etmesinler, koltuk değneği olsunlar. A- ma unutmayın ki halk değneği destek için de kulla- nır, köstek için de. Son MGK'den çıkan haber o ki, Mesut Bey irtica konusunda bir rapor hazırlatacakmış. Anlaşıldı, bu konumuz da raporlu hale gelecek. Yeri gelmişken vurgulayalım, Genelkurmay'ın irti- ca ile mücadele planı en az 5 yıllık. Bunun birinci aşa- ması REFAHYOL'un düşürülmesiydi. Öteki aşama- lar da adım adım gerçekleşiyor. 28 Şubat'ın yıldönümünde kadere bakın ki gözler yine MGK'de. Şubat toplantısında gündeme gelen irtica, mart toplantısında daha yoğun biçimde tartı- şılacak. Dün sabah yazıya ilişkin notlar tutmak üzere ka- lemı elime aldığımda ilk aklıma gelen şu oldu: Bugün 28 Şubat, Milli Güvenlik Kurulu iyi günler diler. Mesut Yılmaz Tuzla'da maz, Tuzla Tersanesi'nde bir Hollanda firması için >apn lan "Emilia Theresa" adlı kirmevi madde tankerinin de- nizeindirilmesi ve "Bitten Theresa" adlı tankerin de omur- gasının lazağa konulması nedeniyle dün Tuzla'da düzen- lenen törene katudı. Yılmaz, Türkiye'de gemi inşa sana- viinin.çok büyük kapasiteye sahipolmasınakarşın bunım ancak yüzde 5'ini kullanabUen atıl sana\i durumunda bu- lunduğunu helirtti. Yılmaz, oğlu Hasan ve tankerin sahi- bi Hollandalı işadamının kızı Emilia'yla birttkte tankeri denize indirdi. ^Fotoğraf: KAAN SAGANAK)