Catalog

-îYA< SAYFA CUMHURİYET 10ŞUBAT1998SALI HABERLER Kavak'a hakaret davası • ANKARA (AA)-Akit Gazetesi Sorumlu Yazıişleri Müdürü Murat Balıbey'in, gazetede "AA'run başma eski TİKKO'cu" başhğıyla yayımlanan haberde, Devlet Bakanı Cavit Kavak'm kişilik haklanna hakaret edildiği gerekçesiyle, 4 aydan 16 aya kadar hapis cezası istemiyle yargılanmasına başlandı. Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın dünkü ilk duruşmasma. müşteki Cavit Kavak'ın avukatı Erden Ansoy katıldı. Avukat Ansoy, müvekkilinin suçtan zarar gördüğûnü belirterek davaya katılma isteğini taşıyan dilekçeyi mahkemeye sundu. Yargıç Hikmet Uyar, Devlet Bakanı Kavak'm davaya katılma isteğinin kabulüne, sanık Murat Ballıbey'in savunmasının alınması için Bakırköy Asliye Ceza Mahkemesi'ne yazılan talimatın beklenmesine karar vererek duruşmayı erteledi. Güneydoğu'da sağM kontrotii • DtYARBAKER (Cumhuriyet Bürosu) - Olağanüstü Hal Bölge Valisi Aydın Arslan, başta Diyarbakır olmak üzere Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yaşayan ve maddi durumu bozuk tûm vatandaşlann sağlık kontrolünden geçirileceğıni söyledi. Arslan, kontrolden geçirilenlerin tüm ilaç masraflannın OHAL Valiliği tarafindan karşılanacağını beürtti. Çahşmalara, 7. Kolordu- Komutanlığı ile Dicte Üniversitesi Rektörlüğü de personel katkısında bulunuyor. Danıştay'a yeni başkanI ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Danıştay Başkanı Firuzan Ikincioğullan'ıun, yaşhaddkıden emeklıye ayrilmasıyla boşalan başkanhk için seçimlere bugün devam edilecek. Danıştay Başkanhğı için 4. Daire Başkanı Erol Çırakman, 5. Daıre Başkanı Nuri Alan, 6. Daire Başkanı Gürbüz Önbilgin, 9. Daire Başkanı Uzdem Akyüz, 11. Daire Başkanı Bahir Oğuz Ayçin ve 12. Daire Başkanı Şükrü Özeren aday oldu. Bımiyet kemeri uyarısı • tstanbul Haber Servisi - Trafik kazalan sonucu felç olan ve ilk yardım konusunda eğitilen beş kişi, yann Florya Polis Okulu'nda öğrencilere ders verecek. tstanbul Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi'nden Doç Dr. Hürriyet Yılmaz ile Op. Dr. Cengiz Türkmen dûn yaptığı yazılı açıklamada, trafik kazalan ve ış kazalannın en büyük nedenının eğitimsizlik olduğuna dikkat çekerek iş kazalannda sakatlanan beş hastalannın ilk yardım konusunda eğitim görerek etkili birer öğretmen haline geldiğini belirttiler. DTP'de seçim • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Demokrat Türkıye Partisi'nde (DTP), Uruk Söylemez ve Gürcan Dağdaş'ın partiden, Turhan Annç'ın da görevinden istifası ile boşalan genel başkan yardımcılıklan için seçimler, HŞubat'ta toplanacak Temsilciler Meclisi'ndeyapılacak. 14- 15 Şubat günlerinde Ankara'daki Temsilciler Meclisi Toplantısı'nda, daha önce Antalya'da yapılan toplantıda oluşturulan çalışma gruplannın faaliyetleri de değerlendiri1ecek. Asayiş tazmmatı • ANKARA (AA) - Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Genel Kurulu, Jandarma Genel Komutanlığı mensubu olup da komutanlık kuruluş ve kadrolan dışmdaki görevlere atananlara bu görevlerinin devamı süresince 'asayiş tazminatT ödenrnemesine karar verdi. Genel kurul karannın gerekçesinde, kadrosuz memur istihdam edilemeyeceği, her kamu görevlisinin mutlaka bir kadrosunun bulunması gerektiğine dikkat çekildi. Karayalçın'ın atölyelerine katılan yaklaşık 2 bin kişi çalışmalarmı sürdürüyor Sosyal demokrat atölyeler TÜREYKÖSE ANKARA - CHP Samsun Milletvekili Murat Karayalçın, "sosyal demokrat düşünce atöl- yeJerTnde "sosyal demokrat Türldye" projesi oluşturma ça- lışmalannı sûrdürdüklerini söy- ledi . Karayalçın, 2 bin kişinin ka- tıldığı atölye çalışmalannın ta- mamlanmasının ardından, bu yıl içinde Tûrkiye Sosyal Demok- Gençlerin solda birlik harekâtı • CHP'li gençler, lidere bağh gençlik örgütlerine karşı alternatif bir hareket başlatarak Genç Sol Değişim Politika Derneği'ni kurdu. ANKARA (ANKA)-CHP'li gençler, genel merkez destek- li gençlik örgütlemesine karşı bütün sol partilerdeki gençleri biraraya toparlamak için Genç Sol Değişim Politika Derne- ği'ni kurdu. Dernek genel sek- reteri Uğur Gencer, CHP ve DSP'de gençlik kollannın, li- derlerin sözûnden dışan çık- madığını belirterek liderlik sultasmı yıkmak için yola çık- tıklannı bildirdi. CHP'de genel merkez des- tekli örgüt içinde kendilerine yer bulumayan gençler, yeni bir örgütlenmeye gidiyor. Genç Sol Değişim Politika Derneği adıyla yeni bir demek kuran eski SHP Gençlik Kol- lan Genel Sekreteri Uğur Gencer, "Sol partilerde genel merkezin adamıolmayan genç- lere hayat şansı tanınmadığı'' için yeni bir örgütlenme mo- delrne gittiklerini bildirdi. Ye- ni deraeğin de genel sekreteri olan Gencer, şunlan söyledi: "CHP ve DSP içinde genç- lik örgütlenmesini ve siyaset bi- çimini beğenmediğimiz için bir alternatif geliştirmek için >ola cıkük. Biz, genel merkezin ada- mı olma> ı içünize sindiremiyo- ruz. Gençlik hicbirzaman lide- rin ya da genel merkezin ada- mı olmaz, gençlik kendi kendi- nin adamıdır. CHP ve DSP'de gençliğin doğasına aykın bir si- yaset çizgisi izJeniyor. Gençler örgütte yer alabürnek için eleş- tirdikleri siyaset biçimini kulla- nıp, çamur politika yapmaya zorlaıuyor." • CHP Samsun Milletvekili Murat Karayalçın, 2 bin kişinin katıldığı atölye çalışmalannın ardından Türkiye Sosyal Demokratlar Konferansı'nın toplanacağını açıkladı. Atölyelerde proje üretildiğini, hizipçilik yapılmadığını söyleyen Karayalçın, 'Proje bitinceye kadar aday değilim' dedi. ratlar Konferansı'nın toplanaca- ğını belirterek "Sosyal demok- ratlann mevcut düzenin kurum- lanru koruyarak düzeni değişti- receklerini sandık. Oysa bu sü- reç, yeni kunımlan inşa etmeyi zorunhı kıtayor. Atöiyeİerde slo- mada? -1996 Ocak ayında sosyal de- mokrat Türkiye için kurumsal reformlar projesini ortaya attık. Parti yönetimi ve TÜSES'e baş- vurdum, Sosyal Demokratlar Konferansı'nın toplanmasım ö- leri kurduk. Toplam 100 atölye- miz var, Almanya ve Hollan- da'da da atölye kurduk. Yaklaşık 2 bin kişi sosyal demokrat Tür- kiye projesini bu atölyelerde ha- zırlıyor. - Amacınız ne? Bu atölyeçahş- Murat Karayalçın, "Bu proje bitene kadar genel başkanbğa aday değilim. Kunıltayta ilgüi ola- rak yapılan değerlendirnıelerin, kongrelerin içindedeğüiın. Arkadaşlanm kongrelerde genel mer- kez yönetimine karşı siyaset yapryorlar. Doğal ve hakh oiarak bunu yapryorlar" dedi gan yok, durum saptaması yok, yeni kurumiar oluşturma, sosyal demokrat Türkiye maketi elde etme çabası var" dedi. Çalışma- lannın "hizip, parti içi muhale- fet" olmadığının görüldüğünü vurgulayan Karayalçın, "Proje bitene kadar aday değilim. Yapı- lan ilçe kongrelerinin içindedeği- lim. Ancak arkadaşlanm doğal ve hakh olarak yönetime karşı si- yasetyapıyor" açıklamasını yap- tı. Karayalçın Cumhuriyet'in "sosyal demokrat Türkiye proje- si"ne dönük çalışmalan ile ılgili sorulannı yanıtladı. Karayal- çın'ın sorulara yanıtlan şöyle: - Sosyal demokrat düşünce atöheleri çalışmanız hangi aşa- nerdım. Ancak ses çıkmadı. Bu- nun üzerine 1996 ytlt Mayıs ayında Abant'ta 100 arkadaşla toplandık. Sonra Türkiye gene- linde geziye çıktım. Projeyi şe- killendirdik ve 1997'de uygula- maya başladık. Bunun ilk aşa- ması, sosyal demokrat düşünce atölyeleriydi. En az 10, en çok 30 kişiden oluşan atölyeler kurduk. Hukuktan yargıya, tanmın yeni- den yapılandınlmasına, inanç özgürlüğü ve Kürt sorununa dek 17 konu saptadık. Bunlar konu atölyelerindetartışıldı. ll atölye- lerinde sadece siyasetçiler yer al- dı, uzman olmadı. Merkez atöl- yelerde ise uzmanlar çalıştı. 17 konu için aynca merkez atölye- malan sonunda neyi hedeffiyor- sunuz? - Mevcut siyaset yapma biçi- mi değiştirilmelidir. Kişiler veya olaylardan medet umuluyor. Bu bizleri siyaset canavan yapıyor. İster istemez hizipçilik oluyor. tkı kez hükümete girdik. Sosyal demokratlann, mevcut düzenin kurumlannı koruyarak düzeni değiştireceklerini sandık. Oysa bu süreç, yeni kurumlan inşa et- meyi zorunlu kılıyor. Atölyeler- de slogan yok, durum saptama yok, yeni kurumiar oluşturma, sosyal demokrat Türkiye make- ti elde etme çabası var. Bu ma- keti elde edeceğiz ve sosyal de- mokrasiyi de yeniden tanımlaya- cağız. Bu ayın ortasında atölye- lerin çahşması bitecek. Sonra ön taslak hazırlayacağız ve bunu kuruluşlara sunup tartışmaya açacağız. Gelecek yanıtlara gö- re ikinci bir taslak oluşturacağız. Bu projenin son ayağında da Türkiye Sosyal Demokratlar Konferansı (SODEK) toplana- cak ve son taslak tartışılacak. - Partiniz CHP bu çahşmanın neresinde? - Partinin çahşması değil, hiç- bir reaksıyon alnuş değilim. - Bu çalışma modeünin başka örneğivarmı? - Bu modeli biz tartışarak ge- liştirdik. Türkiye'de ilk kez böy- le bir çalışma modeli geliştirdık. Sosyaldemokrat Hareket dergisi çevresinde örgütlendik. - Bu projenin nihai hedefı ne- dir? Sonuçta bu projeyle parti içinde iktidara talip olmayacak nusmız? - Bu projeyi uyguiamak isti- yoruz. 1998 Mayısı'nda konfe- ransı toplamayı düşünüyorduk. Biraz sarkabilir. CHP kurultayı ve seçim tarihi bu sarkma süre- sini belirler. Hizip, parti içi mu- halefet olmadığımız görüldü. Biz çalışmaya başlarken "SHP yeniden açıhyor" denmişti. "CHPtfe yeni hizipteşme" den- mişti. Gördüler ki bu hizip çahş- ması değil, SHP de açılmadı - CHP kurultayı bu yü yapıla- cak. Hazırladığınız programla kurultayda genel başkanlığa a- day olacak mısmız? - Bu proje bitene kadar aday değilim. Kurultayla ilgili olarak yapılan değerlendirmelerin, kongrelerin içinde değilim. Ar- kadaşlanm kongrelerde genel merkez yönetimine karşı siyaset yapıyorlar. Doğal ve hakh ola- rak bunu yapıyorlar. - CHP yönetimmin bu çahşma- nıza karşı tavn nasu oldu? - Genelgeler çıkmış "Atölye çahşmalanna kanlmayın" diye. Bana tepki gelmedi. Bu çalışma- lar partiye katkıda bulundu. Bu- nun sosyal demokrat sola çok büyük katkısı olacağını düşünü- yorum. Hem siyaset yapma tek- niklen, hem de hazırianan siya- si tnodel açısından. Türk insanı yaklaşık 10 yılda bir ortaya bir model konmasma alıştı. 1990'h yıllar bu anlamda kurak yıllar. Bu yokluk "adil düzen"in tartı- şılabilecek, benimsenebilecek bir model olarak görülmesine yol açtı. 1990'larda RP'nin böy- le bir sıçrama yapmasının arka- sında, merkez sağın, solun böy- le bir model ortaya koyamama- sının olduğunu düşünüyorum. - Bu çauşmalannız sırasmda kaynak sorununu nasıl çözdü- nüz? - Dergi aboneliği ile. Dağıtım harcamamız yok. Aynca arka- daşlann katkılan oluyor. Haldarı Bakanhğı'nı çeteler için kurduk 9 • Eski bakan Mehmet Kahraman, geçmişte çeteleri ortaya çıkarmak için Insan Haklan Bakanlığf nı kurduklannı belirterek "Ama o zaman 'Devleti yıpratıyorsunuz' diye üzerimize geldiler. Bakanlığa icracı bir bakanhk işlevi verilmediğinden istifa ettim" dedi. DİYARBAKIR (UBA) - CHP söyledi. Kahraman, DYP-SHP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Kahraman, çete olgusunun halen Doğu ve Güneydoğu'da devam ettiğini belirterek, iktidarlan döneminde olaylann üzerine gitmelerinden dolayı "devleti yıpratmakla" suçlandıklannı döneminde lnsan Haklan Bakanlığı'nın çetelen ortaya çıkarmak ve faili meçhul olaylan çözmek için kurulduğunu ancak başanh olamadığını ifade etti. Mehmet Kahraman, geçmişten beri kontrgerilla ve devlet yetkilerini kullanarak cinayet işleyen çetelerin üzerine gidilmesi gerektiğini vurguladıklannı belirterek şunlan söyledi: "Ama o dönemde herkes üzerimize gelerek, 'Devleti yıpratıyorsunuz, güvenlik güçlenni töhmet altında bırakıyorsunuz' diyerek bize baskı yapölar. Ispab da çok zor olduğu için ortaya konamıyordu. Şimdi ortaya çıkmasına rağmen tam oiarak çözülemiyor. tllegal oluşumdan haberimizin olması çok zordu. Ama cereyan eden olaylar ve faili meçhul cinayetler vardı. Bunlann ortaya çıkanlması için belli bir kurum ve kuruluşun olması gerekiyordu. Bu amaçla SHP iktidar ortağı iken tnsan Haklanndan Sorumlu Devlet Bakanhğı kunıldu." Bakanhk başanh olamadı Bakanhk ile ılgili yasanın 4 kez Meclis'e geldiğine dikkat çeken Kahraman. "Maalesef vasa RP, DYP ve ANAP'm oylanyla reddedUdi. Hiçbir icra işlevi olmayan bir bakanlıktan da çözüm beklenemezdi. Yetkisiz, kadrosuz bakanhk olamayacağuıı bildiğim için istifa ettim" dedi Mehmet Kahraman, devlet içindeki illegal örgütün Susurluk'ta uç verdiğini ifade ederek, faili meçhul cinayetlerin çözülmesi için sosyal demokratlann iktidara gelmesi gerektiğini söyledi. SIFIR NOKTASIIORAL ÇALIŞLAR oral.calislar(a raksnet.com Adı Nuh Mete Yüksel. An- kara Devlet Güvenlik Mahke- mesi Başsavcısı. 83 yaşındaki Mihri Belli'yi bir TV progra- mında izliyor. Programın yapıl- dığışehirlstanbul. Belli'ninAn- kara'daki bir konuşması nede- niyle hakkında soruşturma açılmış. Savcı Yüksel, Belli'yi TV'de görünce herhalde heye- canlanıyor ve hemen telefona sanlıp Istanbul polisini haber- dar ediyor ve yakalanmasını istiyor. Bir ihtimal bu. Bir diğer ihti- mal ise Nuh Mete Yüksel, Mih- ri BelliYıin yakatanıp getirilme- si için önceden Istanbul polisi- ne talimat göndermiş. Mihri Belli, 83 yaşında ve bir gün ön- ce Paris'ten Istanbul'a gelmiş. Hukuki deyişle, "kaçma şüp- hesi"nden söz edilemez. Tür- kiye sosyalist hareketinin sem- bol isimlerinden Belli, TV prog- ramından çıkar çıkmaz gözal- tına aiınıyor. Hakkında yakala- ma karannı çıkaran Ankara DGM Başsavcısı Nuh Mete Yüksel, "Yakalayın ve benim önüme getirin" talimatını tek- Mihri Belli'yi Yakalatan Savcı rariıyor. Belli, bir gecesini ne- zarette geçindikten sonra polis gözetiminde Ankara'ya götü- rülüyor, Yüksel tarafindan sor- gulanıyor ve "tutuklama iste- mi"y\e mahkemeye sevk edi- liyor. Bu ülkenin 'güvenliğini sağ- lamak amacıyla kurvlduğu" id- dia edilen DGM'nin Başsavcı- sı, 83 yaşındaki Belli'nin bir ko- nuşması nedeniyle cezaevine konulmasını istiyor. Tutuklama hangi halterde gereklidir? Kaç- ma şüphesi, delilleri yok etme ihtimali veya suçun vasıf ve mahiyeti. Bu hallerde tutuklama iste- nir. Yüksel, Belli'nin tutuklan- masını neden istemiş olabilir? Bu üç gerekçenin de öne sü- rülmesi mantığa aykın. Suçun vasıf ve mahiyeti, görüldüğü gibi bir "düşüncesuçu" olma- sı. Bir DGM Başsavcısı, sırf dü- şüncelerini söyleyen bir siya- setçi hakkında daha soruştur- manın ilk aşamasında neden tutukJama karan verilmesini is- ter? Bu Başsavcı, rahatça is- tediği zaman ifadesini alabile- ceği tanınmış bir insanı, apar topar neden gözaltına aldınr ve şehir şehir süründürür? Bir Başsavcı, Türkiye'de çeteler, DGM mahkemelerinde birer birer salınırken cinayetlere ka- nştığına ilişkin ciddi bulgular ortaya çıkan birçok ülkücü devlet görevlisi olarak ortalık- ta cirit atarken Mihri Belli'de acaba devlet güvenliği açısın- dan nasıl bir tehlike görür? Türkiye'de herkes emniyeti ve güvenlik güçlerini eleştiri- yor. Doğru, güvenlik güçleri içinde karanlık olaylara kanş- mış çok sayıda görevli olduğu görülüyor. Bu durum devlet ra- porlanna da yansıyor. Peki yar- gı kurumlanmız ne durumda? Bunu neden tartışmıyoruz? Örneğin bir DGM Başsavcı- sı'nın bir sosyalisti sırf düşün- celeri yüzünden, şehir şehir süründürmesini ve onu tutuk- latmak istemesini neden eleş- tirmiyoruz? Aslında Nuh Mete Yüksel, Türk devletinin yönetiminde ve bütün kurumlarında egemen olan bir anlayışı temsil ediyor. Bu anlayış, solu, solculan te- mel düşman olarak görüyor. Soldan gelen eleştirileri, dev- letin güvenliği açısından en büyük tehlike kabul ediyor. Solcular, her görüldüğü yerde ezilmeti ki son Türk devleti ra- hat etsin. Temel yaklaşım bu. Bu yaklaşım ülkemizin son 50 yılına yön verdi. Böyle oldu- ğu içindir ki Nuh Mete Yük- sel'den önceki DGM Başsav- cısı emekli olduktan sonra MHP üyesi oldu. Böyle olduğu içindir ki cinayet işleyen ülkü- cüler, adalet mekanizmasın- dan yakalannı kolayca sıyınp beraat ettiler. Ibrahim Çrftçi dosyasını inceleyin, Doğan Öz'ü kimin öldürdüğünü he- men anlarsınız. Çiftçi'nin ken- di rtiraflan bile yeterli. Gelin gö- rün ki birtakım hukuk oyunla- nyla Çrftçi, sonunda beraat et- ti ve MHP Genel Başkan ada- yı bile olabildi. Doğan Öz cinayeti tek ör- nek değil. Ülkücülerin kanştığı cinayet dosyalannı -eğer yok olmamışsa- inceleyin yargı alanındaki korumayı hemen göreceksiniz. Çünkü bu bir devlet tavrı. Mihri Belli'yi içeri atacaksın, ama iş ülkücü katil- lere gelince elin kolun bağ- lanacak. Dava dosyalannı göz- den geçirin, yargılama man- tığına bakın, bu konuda nasıl bir manzara çıktığını hemen anlarsınız. Nuh Mete Yüksel'in Mihri Belli'yi gözaltına aldırması, Cumhuriyet gazetesi dışında büyük basın için haber bile ol- madı. Belli'nin gözaltına alın- masındaki tutum, Türkiye'yi yönetenlerin Susuriuk'a uza- nan tercihlerini de gözler önüne seriyor. Bu kafa değiş- medikçe, bu tercihler değiş- medikçe, daha çok hukuk devleti aranz. Bilge, Sayıştay'a başvurdu Meclis'in bütün harcamaları incelensin • TBMM'nin DSP'li denetçisi Turan Bilge, Sayıştay Başkanı Vecdi Gönül'den Meclis'in bütün harcamalannı sürekli olarak inceleyecek üç denetçi görevlendirmesini istedi. ANKARA (ANKA) - Bs'te sadece bir büro veri- Meclis denetçisi DSP'li Turan Bilge Sayıştay Baş- kanı VecdiGönül'den Mec- lis'in bütün harcamalannı sürekli olarak incelemek üzere 3 Sayıştay elemanı- nı Meclis'te görevlendir- mesini istedi. Bilge. "Önü- me binlerce fatura beJge ge- Byor. Hcpsini inceleyemiyo- rum, incelesem de anlamı- yonım. tmzalıjorum ama içüne süımhor" dedi. TBMM Denetçisi DSP Konya Milletvekili Turan Bilge, Genel Kurul ınşa- atında ortaya çıkan yolsuz- luktan sonra Meclis harca- malanna ilişkin belgelere gönül rahatlığıyla ımza atamadığını bildirdi. Bilge, Genel Kurul ınşa- atıyla ilgili ıncelemeyı sür- dürdüğünü, ancak bu ara- da devam eden bütün har- camalann sağlıkh yapıla- bilmesi için de Sayış- tay'dan yardım ıstedığını bildirdi. Bilge. Sayıştay Başkanı Vecdı Gönül ile görüşerek Meclis'te sürek- li olarak bütün harcamala- n inceleyecek 3 eleman göndermesini ıstediğıni belirterek, "Bütün harca- malar Mectis'in muhasebe servisinden sonra bu ek- manlar tarafindan incele- nirse ben daha rahat ünza atanm" dedi. ^Izman değüiz' Denetçilerin malı konu- larda uzman olmadığını, uzman olsalar bile sağlık ya da inşaat harcamalanna ilişkin yeterli bilgiye sahip olamadıklannı bildiren Bilge, sözlerini şöyle sür- dürdü: "Önüme binlerce farura beige geiiyor. Mittetvekille- rinin, emekli milk-rvckilk'- rinin. personelin sağlık harcamaları var. Özel has- taneierden gelen faturalar var. Meclis'in aiımlan de- vam ediyor, inşaat işieri sü- rüyor. Hepsini inceleyemi- yorum, incelesem de anla- mıyoruın. İmzalryorum a- ma içüne sinnıiyor. Sa>iş- ta> eğer3 efcmanı Medis"te sürekli oiarak görevlendi- rirse iç rahatlığıyla ünza atabOiriın." Sayıştay Başkanı Vecdi Gönürün de önerisinı olumlu karşıladığını belir- ten denetçi Bilge, bu gö- revlilerin statüsüne ilişkin soruya karşılık da "Bu gö- reviueryine Sayışta> 'a bağ- h olarak çalışacak, Mec- lecek. Çalışmalarmı bura- da sürdürecekler" dedi. Meclis Başkanı Hikmet Çetin'in de kabul etmesi halinde uygulamaya önü- müzdekı günlerde başlaya- caklannı bildiren Turan Bilge. bu yöntemle savur- ganlığın ve sahtekârlığın da önleneceğine inandığı- nı ifade ettı. Kendısınin 1962 yılın- dan bu yana çeşitli kade- melerde yöneticilik yaptı- ğını söyleven Turan Bilge, "Para ile ilgili işlere imza anyorsanız, siz bulaşmasa- Turan Bilge \ecdi Gönül- iı.drcî nızbilesid pisliğebuteşör»»^ yortar" diye konuştu. Kon- ya Tanm II Müdürlüğü yaptığı dönemde kendisi- ne tahsıs edilen telefonun paralannı bile kendısınin ödedığmı ve makam aracı- nı özel işlerde kulianma- mak için özen gösterdiğini behrten Bilge, Meclis de- netçiliğini de bu anlayışla sürdürmeye çalıştığını ifa- de etti. Bilge, "Binlerce belgeye imza atarken de bu anlay> şımdan ödün vermemek için ince ele> ip sık dokuyo- rum. Aslında kişisel olmak- tan çok Meclis için ka> gıla- nıyorum. Amacım savur- ganlığı ve sahtekârfağı ön- lemek'dedı. Susurluk'la sansları acıldı Hidayet ailesi atağa kalktı • Mehmet Ali Yaprak'ın kaçınlmasıyla ilgili olarak Susurluk raporunda yer alan Hidayet ailesi, tekstil sektöründe 1.5 trilyonluk liralık bir şirket kurarken sahibi oldukİan taşımacılık şirketinin sermayesini 1 trilyona yiikseltti. ANKARA (ANKA) - Başbakanhk Teftiş Kuru- lu Başkanı Kutlu Sa- vaş'ın hazırladığı Susur- luk raporunun Mehmet Ali Yaprak'ın kaçınlma- sıyla ılgili bölümünde adı geçen Hidayet ailesi. iş dünyasında atağa kalk- tı. Tekstil sektörüne yö- nelik 1.5 trilyon liralık yeni bir şirket kuran aile, sahibi olduğu taşımacılık şirketinin sermayesini de 1 trilyon liraya yükseltti. lstanbul'da kurulan Hidayet Tekstil ve tnşaat Sanayi Ticaret AŞ'nın 1.5 trilyon liralık serma- yesinde Rasim Hidayet 675, Selvi Hidayet 225 milyar liralık pay alırken kalan hısseler Kâmuran, Yasemin, Mehmet ve Fatma Hidayet arasında paylaşıldı. Şirketin ku- maş üretimı ve tıcaretine yönelik faaliyet göstere- ceği bildirildi. Bu arada, ailenin bir başka şirketi olan ve mer- kezi Kilis'te bulunan Hi- dayet Seyahat Turizm Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.'nin sermayesi de 200 milyar Iiradan 1 trilyon liraya yükseltildi. Arttmmın tamamı na- • kit olarak karşılandı. Hi- dayet Turizm'ın 1 trilyon" liralık sermayesinde Ra- sim ve Selvi Hidayet _ 300'er, Yasemin, Fatma," Kâmuran ve Feridun Hİ- dayet 100'er milyar lira- j hkpaya sahip bulunuyor. • Ote \andan. Hidayet 7ı Turizm'de ikinci müdür , olarak görev yapan ve tek başına yetkili bulunan •• tbrahim Hidayet'in buv görevinden, görülen lü- " zumüzerine''azledildiği ' öğrenıldi. Aytaç Yatırım'da - IFC^nin payı azaldı' YtMPAŞ Holding ' bünyesindekı Aytaç Dış -> Ticaret Yatınm AŞ'de ya- "" bancı ortaklann payı ! azaldı. Şirketin 839.2 milyar lira olan sermaye- ^ si 10 tnlvon liraya yük-"! seltilirken arttınma yal- ) nızca YİMPAŞ Holding r AŞ katıldı. Böylece, YİMPAŞ Holding'inpa- , yı yüzde 95.09'dan yüz- de 98.62'ye gerilerken ' IFCJFUveAPVPasilac^ AŞ'den oluşan yabancı "" ortaklann toplam payı ^j yüzde 4.91 'den yüzde 1.38'egeriledi.