Catalog

30 KASIM 1998 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Dr. Füsun Sayek tarafından yapılan araştırmaya göre sağlık hizmetlerinin özelleştirilmesi sorunlan büyütüyor Bıılaşıeı lıastahkkr yaygmlaşıyor EBRUTOKTAR ANKARA-Türk Tabipler Birliği Mer- kez Konseyi Başkanı Dr. Füsun Sayek ta- rafından yapılan araştırmada, ülkedekı dü- şük gelir dağılımının erken yaşta ölüm oranını arttırdıği ve bulaşıcı hastalıkla- nn da yaygınlaşmasına yol açtığı sap- tandı. Saglık ocaklannın yüzde 92.4'ün- de diş hekimi, yüzde 4.4'ünde pratisyen hekim bulunmadığı belirlenen araştır- mada, ülkedeki beslenme sorunlanna da işaret edildi. Araştırmada, her yıl 1.500 kadının doğum sırasında öldüğü ortaya konularak "Bu da saglık hizmederinde- ki örgütienmemian bovutunu göstermek- tedir" denildi. Türkiye Bilimler Akademesi'nin "Tür- Idye'de Buoalım ve Demokratik Çıkış Yoflan" projesi kapsamında "Türkhe'nin Sağuğı" başhklı raporu hazırlayan Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi Başka- nı Dr. Füsun Sayek, ülkedeki ışsizlik, bozuk gelir dağılımı ve düşük eğıtim dü- /Vraştırma raporunda, Türkiye'de kentlerdeki işsizliğin yüzde 9.2, taşrada yüzde 3.2 olduğu belirtilirken "îşsizlikte dikkati çeken, son yıllarda eğitimli genç nüfusta işsizlik oranının yüzde 26'dan yüzde 30'a çıkmasıdır. işsizliğin ise ölüm oranlannı arttırma etkisi vardır" denildi. zeyinin ülke sağlığında yarattığı etkile- ri araştırdı. Araştırma raporunda, Türki- ye'de kentlerdeki işsizliğin yüzde 9.2. taşrada yüzde 3.2 olduğuna dikkat çekı- lerek "tşsizlikte dikkati çeken, son yıllar- da eğitimli genç nüfusta işsizlik oranının yüzde 26'dan yüzde 30'a çıkmasıdır. İş- sizliğin ise ölüm oranlannı arttırma etki- si vardır" denildi. Türkiye'de kışi başına düşen gayri sa- fi milli hasılanın 2.641 dolar, Bingöl'de 691 dolar olduğuna işaret edilen rapor- da. gelirler arasındaki uçurum açısından Türkiye "nin Meksika'nın ardmdan dün- yanın en adaletsiz ülkeler sınıflamasın- da beşınci sırada yer aldığı vurgulandı. Raporda. "Yoksulluk, düşük gelir, kötüya- şam koşullaru konutsuzluk, eğitimsizliği de beraberinde getirir. Kişileri sosyai ya- şamdan uzaklaştınp kendilerine güven- lerini azalür" değerlendirmesi yapıldı. Türkiye'de kadınlardaki okuma yazma oranının yüzde 72 olduğu, bunun doğru- dan bebek ölümlerini etkilediği kayde- dildi. Türkiye'nin dünyadaki 189 ülke içinde 5 yas altı çocuk ölümlen sırala- masında en köfü 82. sırada yer aldığı be- lirtildi. Ülkede iyotlu tuz tüketen haneyüz- desinin 18 olduğu vurgulanan raporda, toplumda beslenme ile ilgili önemli so- runlar bulunduğu belirtilerek "Hayvan- cılığın gerilemesi ile de beslenmede pro- tein ağırhğı azalmaktadır" denildi. Raporda, Türkiye'de 65 bin 832 he- kim, 27 bin 564 uzman, 38 bin 268 pra- tisyen, 11 bin 457 diş hekimi, 18 bin 366 eczacı, 30 bin 811 sağlık memuru, 35 bin 604 ebe, 56 bin 280 hemşire bulunduğu bildirildi. Yılda 3.500 hekim yetiştirme hedefinin Türkiye koşulianna uygun ol- madığı anlatılan raporda, özellikle yerel baskılar sonucu olanaklan kısıtlı yerler- de açılan tıp fakültesi ile vakıf tıp fakül- telennin tıp eğitimine zarar verdiği vur- gulandı. Raporda, özelikle 300 puanla öğrenci alan tıp fakültelerinin eşitlik duy- gulannı yaraladığı belirtildi. Şusaptama- larayerverildi: • 338 sağlık ocağının yüzde 4.4'ünde pratisyen hekim. yüzde 92.4'ünde diş he- kimi. yüzde J6.6'sında hemşire, yüzde 7.4'ünde ebe \ok. • Türkiye'de sağlık personelinin haf- talık çalışmasüresi 45 saat. Kamuda ça- Sanlıurfa DSP'li bakandan kültüre imam ataması • DSP'li Kültür Bakanı Istemihan Talay'ın onayıyla Sanlıurfa Kültür Müdür Yardımcılığı'na atanan Nasıh Barlak'ın imam olduğu ortaya çıktı. ÖZCANGÜNEŞ SANLIURFA - DSP lı Kültür Bakanı Jstemihan TaJay, imam kökenlı Na§ı'fl Barlak'ı ll Kültür Mudur YardımcılıgYna atadı. Kadınlarla el sıkışmadıgı ve konuşurken yüzlerine bakmadığı öne sürülen Barlak'ın atanması. Il Müdürü'nün kadın olduğu kurumda tepkiyle karşılandı. Gensoruyla düşürülen 55. hükümetin DSP'li Kültür Bakanı Istemihan Talay, bakanlığındaki gerici örgütlenmeye katkısını giderayak sürdürdü. Talay'ın onayıyla Sanlıurfa Kültür Müdür Yardımcılığı'na atanan Nasıh Barlak'ın imam olduğu ortaya çıktı. Imam-hatip lisesinden mezun olduktan sonra Sanlıurfa'da imam olarak göreve başlayan Barlak, iki yıllık meslek yüksek okulunu bitirmesınin ardından tl Halk Kütüphanesi'nde memurluğa başladı. Burada bir süre görev yaptıktan sonra Siverek Halk Kütüphanesi'ne müdür olarak atanan Barlak, DSP'li Bakan tarafindan II Kültür Müdür Yardımcılığı'na getirildi. "Günahür" gerekçesi> le kadınlarla konuşurken yüzlerine bakmadığı ve el sıkışmadıgı ileri sürülen Barlak'ın atanması, tl Müdürü'nün kadın olduğu kurumda endişe yarattı. Barlak'ın gerici davranışlanyla kurum içinde şimdiden huzursuzluğa yol açtığını, bu koşullarda II Müdürü Ülkü Okutan'la çalışmasının mümkün olmayacağını belirten Kültür Müdürlüğü çalışanlan, şunian söylediler: "DSP'li bakan tarafindan bir imamın Kültür Müdürlüğü'ne yönetici olarak atanması bizleri şaşırtrı. Günah olduğu için kadmiarla konuşmaktan bile kaçman kişiyle nasıl çalışacağız? Bakanlık bu kişiyi atarken dosyasından imam olduğunu aniamadı mı? Ne yapacağımızı bilmi> r oruz," DSP'li Bakan Talay'ın imam Nasıh Barlak'ı yöneticiliğe getirdiği Kültür Müdürlüf ü'nde daha önceki hükümetler tarafindan atanmış beş ayn imamın daha olduğu öğrenildi. Belediye, FlotyaAtatürk Ormanı y nı Idraya veriyor Florya Atatürk Ormanı'nın, hayvanat bah- çesi, ça> bahçeleri ve büfe yapılmak üzere ts- tanbul Büvüksehir Belediyesi tarafindan ki- raya verilmesi çevrede oruran yurttaşlann tepkisini çekti. İstanbul'un yerieşim aJanlan içinde kalmış ender yeşil aianlanndan biri olan Atatürk Ormanı' nın bu şekilde yok edil- mesinin engellenmesini isteyen çevre sakinJe- ri, "Özellikle kent dışına çıkma olanağı olma- yan dargelirülerin yeşili görebildikleri bu son er de tahrip edilmesin. Burada faiç bir yapı- laşmaya izin verilmemeli" diyor. Ender Gü- nay adh yurttaş ise ormanm halkın elinden alınmak istendiğini savunarak. tek bir fîr- manın katıldıgı bir ihaley le ormanm hayva- nat bahçesi. ça> bahçeteri ve büfeler >apılmak üzere kiraya verildiğini iddia etti. Her gün yaklaşık 400 kişinin \ ürüyüş yaptığı ormanuı çevredeki dargelirü insanlann tek piknik ala-| nı olduğunu belirten Günay, ~Arazi vflla yı pılmak üzere parsellenemedigi için kiraya \ rildi" dedi. (Fotograf:KAAN SAĞANAKÎ lışan 230 bin sağlık personelinin ücret ar- tışı, enflasyonun altında seyrediyor (Pra- tisyen hekimin aylık maaşı 500 dolar). • 14trilyon 793 milyar ürahk 1998 büt- çesinden sağhğaaynlân pay yüzde 2.6. Ay- nı oran 1997 bütçesinde yüzde 3.2'ydi (Savunma bütçesine ayrılan pay yüzde U). • Sağlık Bakanlığı bütçesinden temel sağhğa aynlan pay yüzde 1.3. Devletin hizmet sunumundaİci bu eksikliği, ku- ralsız çalışan özel sektör tarafindan gi- derilmeye çalışılıyor. • Sağhk ocaklannın yüzde 54.6'sının binası yok. Sağlık ocaklannın büyük ço- ğunluğu da apartman dairelerine sığın- mışdurumda. • Ülkede toplam 1.076 hastane var. Hastanelerin konumu yanlış ve mimari açıdan yanlış yetersizlikleri bulunuyor. Hastanelerin yetersizliği, hastalan özel sağlık sektörüne bağımlı hale getirdi. Halk özel sağlık sektörüne 27 milyar do- larlık sağlık harcaması yaptı. • Sağhk harcamalannın yüzde40'ı ilaçlara aknor. Ki- şi başına düşen ifaç rüketimi 27 dolar. En fazla tüketilen ilaç antibivotik. 16 bin 317 eczanenin dağüımı eşitsiz. • Türk ınsanının ortala- ma yaşam süresi 66 yıl. Er- keklerde ortalama yaşam sü- resi 63. kadınlarda 67 yıl. Yunanistan'da ortalama ya- şam süresi ise 78, Italya'da 77 yıl. • Türkiye'de çocuk ölüm hızı binde 50. Avrupa'da bu oran binde 5. • Türkiye, 121 ülke için- de sağlık performansında 97. sırada. • Halkın yüzde 50'si. he- kimlerin yüzde 6O'ı sigara içiyor. 1995-1992 yılları ara- sında kişi başına yıltık siga- ratüketimi 1850'den 26O0'ye çıkmıştır. Aynı \illarda akci- ğer kanseri ölüm yüzdesi er- keklerde yüzde 25'ten yüzde 40'a, kadınlarda yüzde 11'den viizde 16'ya çıkmtştır. • Taşrada kadmlann yüz- de 52.6 sı, kentlerde yüzde 26. 5'i doğum öncesi hiz- meti alamıyor. Her yıl 1500 kadın doğum sırasında yaşa- mını yitiriyor. • Doğu'daçoculdannyüz-. de 20'sinde kiloya bagh be»- . ienme sorunlan var. " - - AYDINLANMA EMRE KONGAR Yazarımız Emre Kongar yurtdışında olduğundan bu haftaki yazısını yayımlayamıyoruz. Dil yanlışları gittikçe artıyor kurtarmantn TpnutmgegyorANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Türk Hava Kurumu (THK) Başkan Danışmanı Jülide Güli- zar, "bazı radyo ve tete- vizyon \wnlannda özen- siz biçimde kullanılan Türkçe'yi kurtarma za- manının geçtiğj" uyansuı- da bulunurken, herkesi bu konuda sorumluluğa ça- ğırdı. THK'nin Basın Yayın ve Halkla Ilişkiler Müdür- lüğü görevini de yürüten Jülide Gülizar, TRT'nın düzenlediği **Radj'oTele- \izyon Yayınlannda Türk Dilinin Kullanımı" konu- lu geçici danışma kurulu toplantısma sunduğu bii- diride, Türkçe'nin özensiz kullanımıyla ilgili olarak şuörnekleri verdi: • Bu meslekte çok ye- niyim, bazı hatalanm ola- bilir. Ama "tecrübelene- ceğhn" zaman bunlar ol- mayacaktır. • Bakın sevgıli izleyici- ler gördüğunüz gibi "mü- zelenecek" değerde tablo- lar bunlar. "Hamaratlı (doğrusu hamarat)" elle- rin yarattığı... Bu güzel ser- giyi gezenlerressamın kür- süye koyduğu deftere bir şeyler yazmışlar ve "rnem- nuniyetliklerini (doğrusu memnunntetierini)" bildır- mişler. • Attınız ama iyi tuttu. Gerçekten bilerek mi söy- lediniz? Hah hah haa... Bence bilmiyordunuz ve .attınız. Neyse ki ruttu. • Şimdi "Ifitfen" soru- yorum. Yanıtınız "kesin- likle" doğru. • Birtelevizyon sunucu- su konuğunu uyanyor: Bu günler hasta olmak açısın- dan "sondereceşansügûn- lerdir" aman dikkat edin. • Dünya diktatörlerin- den biri üzerine spiker şöy- le soruyor: Kendilerine "muhalefet olanlan (doğ- rusu muhakfetedenleriya damuhalifolanlan" affet- medi değıl mı? • Dinleyicilerime teşek- kürlerin "en" sonsuzunu sunuyorum. • Sağlıklı olun, mutlu olun ve öööylece kalın. • TV sunucusu Bulga- nstan'daki muhabirine so- ruyor: Son günlerde bir müdahaleden bahsediliyor. Nasıl, ordunun böyle bir niyetı, böyle bir hazırhğı var mı? Yanıt: "Evet_" (ve devam ediyor) Ordunun olaylara müdahale gibi bir niyeti, bir hazırlığı yok. • Dün akşam Ankara'da 3.7 şiddetinde bir deprem oldu. Bildiğiniz gibi dep- rem daha önce de 2 kez "tekrarlanmıştı (Bir şey önce olur, sonra tekrarla- mr)." • Türk milleti bu iğrenç davTanışı "haketmemiştL" • Örtülü ödeneğin "mahkemesi bitti. davası sürüyor." • İ 5 kişinin "boğuhna- sıyla gerçekleşen" bu sel felaketinde... • Rio Karnavalı 'nda bu yılki ölüm sayısı "275 ola- rak gerçekfeşti (Acaba he- def olarak saptanan sayı kaçü?).'' Birleşik Taşımacılık Çalışanlan Sendikası raporunda Demiryollan'na ait çok sayıda birimin kapatılmak istendiği belirtildi ' Yapılandırma' adıyla Demiryollan çökertildiİstanbulHaberSenisi-TCDD'deuygulan- maya çalışılan "Yeniden Yapılandırma Pro- jesi" ile egıtim merkezlerinin ve hastaneler- le Demiryollan'na ait çok sayıda birimin ka- patılmak istendiği belirtilerek amacın TCDD'nın yağmalanması olduğu savunul- du. Birleşik Taşımacılık Çalışanlan Sendikası (BTS) Istanbul 1 No'lu Şube Eğitim Komis- yonu tarafindan hazırlanan raporda, özelleş- tirme uygulamalannı durdurmanın tek çözü- münün çalışanlann ortak mücadelesi olduğu vurgulandı. Raporda. "TCDD'nin yeniden yapılandınl- ması" adı altında mesleki ve idari konularda eğitim veren Haydarpaşa ve Adapazan eği- tim merkezlerinin kapatılacağı. diğerlerinin de işlevsizleştirileceği belirtildi. Çalışanla- nn çocuklannın geleceği için güvence oluş- turan Eskişehir TCDD Meslek Lisesi'nin de kapatılacağı ifade edilen raporda, "Eğhimsiz- ligin sonucu olarak görevinin ne olduğunu da- hi bümeyen, bu yüzden ne görev verflirse onu yapan,işten hiç anlamav an personel sayısı git- tikçe artıyor. Aynı zamanda deneme vanılma yöntemi yüzünden üretimin düze>i de düşü- yor, kazalann sayısı artıvor" denildi. Demiryollan'nın hemen herbiriminde mes- lek kaynaklı romatizma, siyatik. göz bozuk- luğu, \erem, hemoroid. sinüzit, stres. ortope- dik rahatsızlıklar ve soba tozundan kaynak- lanan zehirlenmeler görüldüğü ifada edilen ra- porda, TCDD'nin Sıvas hastanesinin kapatıl- ması, Yakacık hastanesinin satılmasının gün- demde olduğu, Ankara hastanesi personeli- nin sürekli azaldığı, Adana'daki poliklinikte ise sadece bir doktorun görev yaptığı vurgu- landı. Personele baskı Çalışanlara yoğun baskı uygulandığı öne sü- rülen raporda şu iddialara yer verildi. 1 # Makinistkr tren şefi, tren şefleri bagaj kondüktörü yapıhyor; makasçdara tuvalet te- mizttği yapnnlrvor. # Trenlerde tek makinist çalıştınlıyor. Ma- kinisrin rahatsızlanması durumunda trenler- de ciddi can güvenliği sorunu ortaya çıkacak. # Esnek çaiışma yanında fazla çahşma da- yanlıyor. A\lık çaiışma süresi 300 saati aşan arkadaşlanmızın sayısı az değil. # Bir yandan bütçede pay olmaması ge- rekçe gösterilerek personel alınmıyor, diğer yandan hiç ihtiyaç olmamasına rağmen gü- venlik görevlisi olarak 1600 kişi işe alımyor. 9 Mevcut baskılara ek olarak sorgusuz su- alsiz 2 skil amirinin gizli oiumsuz notu ile iş- ten çıkartma uygulaması devreye sokulmaya çalışılıyor. Raporda, TCDD'nin ortak kuruluşlann- dan TÜLOMSAŞ'uı yüzde 50'sinin atıl du- rumda olduğu, yılda 60 adet makine ve daha pek çok şey üretebilecek kapasiteye sahip fabrikanın çalıştınlmayarak dışandan 30 ya- şındamakineleralındığı önesürüldü. Devsa- nayi tesisi TÜVAŞ'ın 11 taşeron firma tara- findan yağmalandığı vurgulanan raporda, ya- pıldığı dönemde milyarlarca lira harcanarak yapılan TÜDEMSAŞ'ın da hiç işletilmeye- rek çürümeye terk edildiğı kaydedildi. Raporda projenin iptal edilerek özelleştir- me kararının geri alınması istenerek "TCDD'nin hizmet amaçlı bir kamu kurulu- şu olduğu ve öyle kahnası gerektiği" ifade edildi. Karikatürist Musa Kart KKTC'deki seçimlere cizgileriyle katıldı Seçim propagandasında çizgi film DEVTIİM SEVTMAY Karikatürist MusaKart sıyasi seçim kampanyalanndadahaönce kullanılma- mış biryöntem geliştırerek. "Çngi fihn- li kampanya"nın öncülüeünü yaptı. KKTC'de 6 Aralık'ta gerçekleştirile- cek genel seçımler için Cumhunyetçı Türk Partısi'nin (CTP) hazırladığı TV'deki propaganda kampanyasının yaklaşık yüzde 50'lik bölümünde "Bi- zim Ada" başlıklı çizgi filmleri göste- nlen Musa Kart, "Bugüne dek bizden Kuzev Kıbns'a şovenizm gitti. demok- rashi. banşı \e hoşgöriiyü dışlavan an- layışlar. politikalar gitti. Ama bugün ilk kez CTP"oin çağnsına uyarak çizgi fUmle gidivoruz Kıbns'a" dedi. Önümüzdeki Pazar günü yapılacak seçımlerin gündemin birinci maddesi olduğu KKTC'de seçımlerden sonra en çok konusulan konu ise Musa Kart'ın çizgi filmleri. CTP'nin "Güçlü sol" başlıklı propaganda kampanyası çer- çevesinde her akşam TV kanalllann- da yayımlanan çizgi film bölümleri "Acemi Sihirbaz: Sakuı kaçırnıayın. Bu akşam T\ kanallannda". "Derviş Ağa'nın sığınağı: Sakın kaçırmayın. Bu akşam T\ kanallannda" şeklin- deki ilanlarla her gün halka duyurulu- yor. Kart'ın çizgi filmlerinin yarattığı etkinin en önemli göstergesi ise ya- yımlandığı ilk gün yasaklanması ola- rak görülüyor. "Bizün Ada" önce Res- mi propagandanın başladığı 10 Ka- sım'da KKTC'nin resmi yayın organı olan Ba>Tak Radyo ve Televizyon Ku- rumu (BRT-TV) tarafından yasaklanı- yor. Bu olayın ertesi günü Yüksek Se- çim Kurulu BRT'nin böyle bir hakkı olmadıgmı belirterek. Bizim Ada'nın yayımianması talimatını veriyor. An- cak YSK aynı gün içinde ikinci bir ka- rar daha alarak Bizim Ada'da Cum- hurbaşkanı Rauf Denktaş'ın yer aldı- ğı bölümlerin yayınlanmaması yasağı- nı getıriyor. Söz konusu çizgi filmleri DP Genel Başkanı ve Başbakan Yar- dımcısı Serdar Denktaş'ın başvoırusu sonucu incelemeye aldığını belirten YSK yasaklama gerekçesini "Cum- hurbaşkanı Denktaş aday ohnadığıiçin propaganda aracı olarak kullanılması laralsızük ilkesinetersdüşer" dıye açık- lıyor.Ancak Cumhurbaşkanı Denktaş. çok geçmeden Musa Kart'ın hazırla- dığı çizgi filmler nedeniyle "Mecbur kaldım taraf oldum" yolunda bir açık- lama yapmak zorunda kalıyor. Gaze- temizde de "Çizmeden Yukan" adı al- tında karikatürler çızen Musa Kart ise gelişmeleri şöyle değerlendiriyor: "Sayın Rauf Denktaş'ın Bu çizgi filmler karşısında tarafsızlığımı daha fazla koruyamayacağnn, açık destegimi oğlumun partisi DP'den yana koyuyorum" demesiikişeyin net biçim- degörühnesini sağladı kanımca: Birin- cisi Kuze> kıbns'ın en büyük sol par- tisi CTP'nin öteden beri ifade etmeye çaüsöğı gibi bu topraklarda demokrasi henüz arzulanan düzeye ulaşabilmiş değil. İkincisi ise i>i tasarlanmıs. özen- le ha/ırlanmış bir çizgi filmin etki alanı çokgeniş \edeğişim süredne katkısı çok fazla olabih'yor." 'Çizginin gücüne inandık' Cumhuriyetçi Türk PaTtisi (CTP) Genel Başkanı MehmetAliTalat se- çim kampanyasında çizgi film kul- lanma fikrinin asık suratlı görünen siyaseti ve ülke sorunlannı yumu- şatmak hedefînden doğduğunu be- lirterek "Bunda da amacımı/a ulaş- ük. Kampam amıza çokolıuniu tep- kiter alıyoruz" dedi. CHP'nin siya- si ve iletişün propaganda kampan- yalanm sürdüren Boğaziçi tletişim Grobu'nun Yönetim Kurulu Baş- kanı EroIÖzkoray ise Musa Kart'ın üetişim propagandasında bir öncü- lük yaptığını belirterek "Benimbil- digimkadanylaseçimlerdedahaöo- <f çfagi fiim kullanılminİL Diinyada bunun bir başka örneği olduğunu duymadım" diye konuştu. CTP Genel Başkanı Talat böyle birkampanyayla değişikliği. siyase- ti daha güleryuzlü hale gerirmeyi ve olaylan çarpıcı olarak ortaya koy- mayı planladıklannı vurguladı. Ka- muoyundan çok olumlu tepkiler al- dıklanru belirten Talat, parti miting- lerinde de sinevizyon gösterileri ya- parak halka ulaştıklan her yerde "Bizim Ada"yı sundukJannı anlat- ü. Talat, Cumhurbaşkanı RaufDenk- taş'ın tepkisini ise kampanyanın "başana" olarak değerlendirerek u Bizçizginin gücüneinandık. Musa Kart da bizi yanıltnıadı"' dedi. Oğretmenler korosu büyük beğeni topladı "Cumhuriyetin 75. yıh" ve "24IKaam Öğreünenler Gü- nü" nedeniyle Istanbul'daki ü ve ilçe ilköğretim okul- lan arasında düzenlenen resim. şiir, kompozisyon ve atlerizm varışmalannda dereceve girenJere ödülleri önceki gün Özel Atacan Koleji'nde düzenlenen tören- de verildi. Milli Eğitim Bakanı Hikmet Uluğbav 'ın eşi Nedret Uluğbav, II Milli Eğitim Müdürii Ömer Bah- bey ile Cumhuriyet döneminin ilk kadın öğretmelerin- den Refet Angın'ın da kaüldığı törende, Adile Sultan Kasn ve Kültür Merkezi Çoksesli Korosu, şef Ahmet Öncül yönetiminde bir konser verdi. Tümüyle öğret- menlerden oluşan koro büyük beğeni kazandı ve da- verliler tarafindan dakikalarca alkışlandı. tstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü tarafindan 24 Kasım Oğret- menler Günü kutlamalan çerçevesinde düzenlenen "Başöğrefmen Atatürk Koşusu" da dün gerçekleşü- rildi VaüdebağAdile Sultan Konısu'ndagerçekkşarflen koşu\B kanlan öğrenci,öğretmen \e vehTerden2 kflomet- refik parkuru tamamlavanlara birer kaühm belgesi verfl- di (Fotograf:TURGUT ÖĞRETEN)