Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
21 « İ M 1998 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Enlak piyasasının da önde gelen ismi Korkmaz Yiğit, 'kaçak inşaat' yüzünden 3 ay hapis cezası aldı
Lııar sııçuyla yaratdan siteler
Mimarlar Odası Hukuk Müşaviri Parlak
' SİT kararını
siyasal baskıyla
durdurdular...'
tstanbul Haber Servia - CHP Genel Sekreteri
Adnan Keskin'in, DSP'li Kültür Bakanı tstemihan
Talay tarafmdan görevden alınan Koruma Kurulu
üyelerinin KorkmazYiğit'e ait arsalan SİT alanı içi-
ne soktuklan için kıyıma uğradıklan yönündeki id-
dialanyla başlayan tarüşma, Mimarlar Odası Hu-
kuk Müşaviri Av. Deniş Pariak'ın açıklamalanyla
yeni bir boyut kazandı.
Talay'ın görevden aldığı mimar Behruz ÇBB-
cPninde savunmanlığı yapan Av. Parlak'a göre Kül-
tür Bakanı'mn Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada-
ki bilgiler gerçeği ve yasal kurallan içermiyor. Ba-
kanlıgın kurullar tarafindan alınan SİT kararlannı
durdurmaya yasal yetkisinin bulunmadığmı belir-
ten Parlak, görevden alınan mimar Behruz Çini-
ci'nin, aslında yine Talay tarafindan görevlendiril-
diğine, ancak birkaç ay sonra SÎT kararlarında ıs-
rarh olması nedeniyle üyeliğine son verildiğine dik-
kat çekiyor... CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin,
DSP'li bir bakanm, Korkmaz Yiğit'e ait 28 bin ko-
nutluk proje arazisi üzerindeki 'imar sonınunu'
çözmek için, buna karşı çıkan bürokratlan görev-
den aldığını söylemiş ve kıyıma uğrayan bürokra-
tın büyük rüşvet tekliflerine karşın geri adım atma-
dığı için görevden uzaklaştınldığını belirtmişri.
Kültür Bakanı İstemihan Talay ise tarüşma ko-
nusu arazilerin Büyükçekmece ve Küçükçekmece
ilçe hudutlan içinde alınan ve daha sonra bakanlık-
çadurdurulan StT kararlan kapsammdakaldığı yö-
nündeki "spekülasyonJanı' yanıt vererek; bu StT
kararlannın iptal gerekçesi olarak şunlan belirt-
miştı: "Tespit«;alışmalannın>önetrneliklereuvgun
olarak yeniden vapümasına kadar, son alınan (SlT)
karannın Oaıunı durdurmak gereğini duvdum. (_)
Alo^ımu karar objektifuY,>asaveyönetmeüklerin
uygulanraasına \onetiktm.." (Cumhuriyet 19 Ekim
1998).
Talay'm, Keskin'in iddialannda isim verilmedi-
gi halde yapmış oldugu bu açıklamayla 'gerçdde-
ri ve yasai kurallan yansıtmayan bir çikış yapbğmı'
belirten Mimarlar Odası Huİcuk Müşaviri Av. Der-
viş Parlak, aralannda Korkmaz Yiğit'e ait arazile-
rin de bulunduğu belirtilen Büyükçekmece-Küçük-
çekmece bölgesindeki SİT karannı durdurmayaba-
kanm ve bakanlığın yasal yetkısuun bulunmadığı-
nı söyledi. Bu SIT karannın, İstanbul'un içmesu-
yu havzakınndaki tanm Ve orman alanlanyla bazı
*feıkec&jık önem taşiyan bölgelerin yapılaşma bas-
kısmdan kurtanlmak üzere alındığıîn belirten Par-
lak, müvekkili Beflru2 Çinici'nin kurul üyeüğinden
uzaklaştmlması hakkında da Cumhuriyet'e şu de-
ğerlendirmeyiyaptı:
u
Koruma kurullannınözerk-
Uği esasbr. Kültür Bakaıunın kendisini kurulun ye-
rine koyarak karariara nıüdahalesi mümkün değfl-
dir. Behru/ Çinici, İstanbul-Ortaköy vadisinde ken-
di çîzdiği Platin Konutiar Sitesi'ne ait projelere ay-
kın olarak kaçak katlar inşa ettiği için, iş\ ereni ko-
numundaki Korkmaz ^ iğit'i mahkemeye verecek
kadar meslek ahlakma \e mimarbğa baglı. dürüst
ve tamnnus bir mimardır. Büy ükcekmece-Küçük-
çekmece SİT karannı aJan Koruma Kurulu'ndaki
üyeBğindedea>nıdürüstlükveba0ıhkiçimkbuka-
ran savunmuştur. StT karannın kakunlması yö-
nündeki bakanhkça yapılan baskılara da göğüs ge-
rerek istifa etmemesi sonucunda görevden almrmş,
hemen ardından da SİT karan yasalara aykm ola-
rak bakan talimanyla durdurulmuştur._"
OKTAYEKtNCİ
Kamuoyunda "işadamı" olarak
tanınan Korkmaz Yîğft, aslında iş
alanı inşaat ve konut pazarlamacı-
lığı olan bir "mimar." Medya sek-
töründeki son atıhmlanndan önce
"emlak piyasasının" önde gelen
isimlerinden birisi olarak Istan-
bul'da ün yapmıştı ve bu piyasada-
ki en ünlü yatınmı da Ortaköy Va-
disi'ni kemiren lüks konut siteleri
arasındaki "Platin Konutiar" deni-
len gösterişli bloklardı...
Korkmaz Yiğit, kendisi de mi-
mar olmasına rağmen Platin Ko-
nutlar'ın tasanmı için Türkiye'nin
tanmmış mimarlanndan Behruz
Çinici ile anlaştı.
ODTÜ Kampusu'ndaki fen-ede-
biyat ve mimarhk fakülteleri gibi
binalann, yine Ankara'daki İran
Okulu'nun ve TBMM'deki Halkla
llişkiler Binası ile Meclis Cami-
si'nin yanı sıra Millervekili Loj-
manlan'nın da miman olan Behruz
Çinici, tstanbul'da da Göztepe'de-
ki Soyak Sitesi ve Naciye Sultan Si-
tesi gibi özgün toplu konut projele-
rineimzaatmıştı...
Çinici ile Korkmaz Yiğit arasın-
daki Platin Konutiar Sitesi'nin mi-
marhk hizmeti için başlayan işbir-
liği, başlangıçta bir mimar ile bir iş-
veren arasındaki "olması gereken"
ilişki anlayışı içinde yürüdü. Kork-
maz Yiğit, imar durumunun tanıdı-
ğı inşaat hakkı karşılığmda elde et-
mek istediği konut sayısı ve stan-
dartlannı bildirmekle yetiniyor, bi-
nalann kimlik ve karakteri, tasanm
ilkeleri ve arazi içindeki konum ve
ilişkilerinin belirlenmesi gibi temel
mimari kararlan ise "proje müeUi-
fi" olarak Çinici veriyordu...
Ne var ki taraflann birbirlerine
"hak ve yetküerine" saygı anlamı-
na gelen bu mimar-işveren diyalo-
ğu, inşaatlar başladıktan sonra
Korkmaz Yiğit'in "dahafazla kul-
lanım alanı elde etmeye" dönük
müdahaleleri yüzünden yerini ön-
ce gerilime, giderek de çatışma ve
anlaşmazlıklara bıraktı.
tmar planındaki yapılaşma alanı
hakkının zaten "yeterince" kulla-
nıldığı bir projeyi sadece mimari
dengeleri açısından değil. "yasa-
durdurularak ilk mühürlendiği ta-
rihl7Haziranl994.
tmar Yasası gereğince bu tarih-
ten itibaren inşaata devam edilme-
den binalan "projeye uygun duru-
ma" getirmek (yarü, fazla katlan ve
eklentileri yıkrnak) gerekirken, in-
şaat alanı kaçak olarak çoğalhlmış
Platin Konutiar'ın yapımı yine sü-
rüyor ve yaklaşık "bir yü" sonra,
yine Beşiktaş Belediyesi 5 Haziran
1995'de yeniden mühürlüyor.
Ne var ki artık Ortaköy Vadi-
si'ndeki süper lüks konutlar ta-
mamlanma aşamasına gelmiş ve
stanbul'daki lüks konut piyasasının en 'prestijli' ve
en pahalı daireleri arasında yer alan Ortaköy
Vadisi'ndeki Platin Konutlar Sitesi, Korkmaz Yiğit
tarafindan kaçak olarak genişletilerek ruhsatsız
inşaatlar olarak gerçekleştirildi ve belediyece
mühürlenip, yıkım karan bile verilmesine rağmen
daire başına 2 milyon dolarlık fiyatlarla pazarlandı.
lar" önünde de "zoriamak" ve hat-
ta u
hukuk dışı bir konuma itmek"
anlamına gelen bu müdahaleler,
söylemden çıkıp doğrudan "inşa-
ata da yansıolınca" Behruz Çinici
anlaşmayı bozarak "hukuk müca-
delesinT başlattı...
İnşaatlar mühürieniyor
Ortaköy'den Ulus semtine çıkan
"Portakal Yokuşu" üzerindeki 41
pafta, 4 parselde Korkmaz Yiğit'in
"projeye aykın" olarak "kaçak kat-
lar" ve "kaçak eklentilerle" ger-
çekleştirdiği Platin Konutlar Sitesi
inşaatının Beşiktaş Beiediyesi'nce
hatta her bir daire ortalama "2 mil-
yon dolara" pazarlanmaya başlan-
mıştır bile. Üstelik, 17 Ağustos
1994 tarihinde "yıkun karan" alın-
mış olan kaçak katiar eklentileriy-
le de birlikte "saüşa" sunularak...
Işte bu süreçte, Korkmaz Yiğit'in
"mühürfekld" suçuyla yargılandı-
ğı Istanbul 13. Asliye Ceza Mahke-
mesi'ndeki davada, mahkemenin
verdiği 30.6.1997 tarih ve 1997/716
sayılı karar, bu tür davalarda "en-
der" rastlanan bir özellik taşıyor.
Hukukçulara göre hâkimlerin
genellikle "paraya çevirdikleri" ve
hatta "erteledikleri" mühür fekki
Portakal Yokuşu'ndaki Platin Konutlar; hem 'mühürliT hem de 'yıkım kararlan' olmasına karşıntamam-
landı ve pazarlanıyor. (Fotoğraf: HATICE TUNCER)
Behruz Çinici: Bazı çevreler rahatsız oldu
BAHAR TAMHSEVER
ANKARA - Türkbank'ı almadan önce
Alaattin Çakıcı'dan yardım istediği orta-
ya çıkan işadamı Korkmaz Yiğit'in Istan-
bul'daki 28 bin konutluk projesini engel-
leyen StT karannm Kültür Bakanlığı'nca
durdurulması nedeniyle başlayan tartış-
mabüyüyor. Kültür Bakanı İstemihan Ta-
lay tstanbul 2 Nolu Kültür ve Tabiat Var-
Uklannı Koruma Kurulu karannın yasa
ve yönetmeliklere aykın olması nedeniy-
le yayımlanmadığım belirtti. tstanbul 2
Nclu Kültür ve Tabiat Varlıklannı Koru-
me Kurulu, 1995 yılında Küçükçekmece
Gclü ve Sazlıdere Barajı'nı kapsayan su
ha»zasımn doğal SİT alanı olarak belir-
lermesini kararlaştırmıştı. Karar, 1996
Mtrt ayında Kültür Bakanlığf na gönde-
rilnesine karşın "SİT alanı derecelendir-
melerininyapıhnadığı" gerekçesiyle iade
edildi. Derecelendirmenin yapılmasının
ardından onay için Mart 1998'de tekrar
Kültür Bakanlığı'na gönderildi. Bakan-
lık, Onnan ve Turizm bakanlıklan ile Özel
Çevre Koruma'nın görüşleri ahnmadığı
gerekçesiyle tespit çalışmalannın yeni-
den yapılmasına kadar karann ilanını dur-
durdu.
Bu gelişmelerin ardından Kurul Müdü-
rü Asıunan Çavuş ile kurul üyesi ve şehir-
cilik- mimarhk konulannda emekli Baş-
bakan Başdanışmanı Behruz Çinici gö-
Tevden almdı. Behruz Çinici, koruma ku-
rullannın bazı çevrelerin baskısı altında
olduğunu bildirdi. Çinici "Atandığun an-
da bu çevreler rahatsız oMu. Bakan üze-
rinde baskı kurmaya çahştılar" diye ko-
nuştu. Çinici, Kültür ve Tabiat Varlıklan-
nı Koruma Genel Müdürü Kemal Soyer'in
2 Nisan 1998 günü kendisini arayarak ka-
ran sorduğunu ve bakanlığın zor durum-
da kaldığını söylediğini kaydetti. Soyer'in
Kültür Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı
Tevfik Ketencioğlu ile birlikte Koruma
Kurulu'nun mayıs ayında yaptığı toplan-
tıya gelerek StT karannın gönderilmeme-
sini istediklerini belirten Çinici "Bubirbi-
lim kuruludur. O zaman siz çıkar çevrele-
rinin tapulanm, çaplannı gönderin de ona
göre çalışalım bari diye bir sitemde bulun-
dum" dedi.
Cumhurbaşkanı Demirel ile 17 Tem-
muz 1998'de görüşerek konuyu anlattığı-
nı belirten Çinici "Trakya bölgesinde 2
göl arasında vapılan rant kapıştırması
hakkında b«lgeleriyle açıklamalarda bu-
lundum" diye konuştu. Milli Güvenlik
Kurulu'na kadar ilgili tüm kunımlara baş-
vurduklanm belirten Çinici, şöyle dedi:
"Son kalan yeşil alanlardır bunlar arük
Trakya bölgesinde. Burada yat ümanlan,
lüks konutlar, tatil beldeleri kuruluyor, a-
ma gerisindeki sahne bir faciayı simgeler.
Yüksek katlı apartmanlann nasıl kaymğı-
nı geçen gün izledik. \asal olmayan inşa-
atlar pazarlanıyor. Bunlann faaliyet gös-
terdiği birçok şantiyede inşaatlann ruhsat
belgeleri olan inşaat levhaianna bile rast-
lanmay."
Kültür Bakanı İstemihan Talay, kurul
karannda bölgedeki yapılaşmalann dik-
kate alınmadığını belirtti. Kişilere dönük
hiçbir durumlan olmadığını kaydeden Ta-
lay. karann yasa ve yönetmeliklere aykı-
n olması nederuyle yayımlanmasını dur-
durduğunu vıırguladı. Talay, olayın. bazı
çevrelere çıkar sağlandığı yönünde sunul-
masının "tamamen maksattı ve politik ol-
duğunu" söyledi.
suçundan ötürü Korkmaz Yiğit'e
verilen "3ayhkhapis" cezası, mah-
keme tarafindan "kesin hükme"
bağlanmış durumda. "Samğm du-
rumuna ve suç işlemedeki eğilimle-
ri nazara ahnarak bir daha suç iş-
lemekten çekineceği hakkında
mahkemeye kanaat gelmemiştir"
denilen yargı karannda; "kitiesel
olarak yapılan inşaatta her btokta
ayn ayn ruhsata ayku-ı inşaat yapıl-
dığı" da vurgulanarak, bu nedenle
ertelenmeyen ve paraya çevrilme-
yen 3 aylık hapis cezasından "baş-
kaca bir indirime yer olmadığı" be-
lirtiliyor. Korkmaz Yiğit ise şimdi
bu karann "temyiz" aşamasını bek-
liyor...
TeniskorHan kaçak
Behruz Çinici'nin, Beşiktaş Be-
lediyesi aleyhine de "kaçak bina-
lan yıkmadığr ve "ruhsattaruu ip-
tal etmediği" için açrruş oldugu da-
vada yine Korkmaz Yiğit'in "yeni
imar suçlanyla" da ilgili ihbarlan
ve savlan var.
Çinici 'nin dava dilekçesine göre,
dairelerin saüş fiyatlannın "2 mfl-
yon dolan aşmasına" neden olan
yeni "tenis kortu" inşaatlan, imar
plarunda "yeşil alanda" kalan yer-
de ve eğimden ötürü de "betonar-
me istinat du varlanyla Ortaköy Va-
disi parçalanarak" yapılıyor. Ay-
nı zamanda "Boğaâçi SİT alanma"
giren bu yeşil yamaçlardaki kaçak
tenis kortlannm yıkımını talep e-
den Çinici, Platin Konutlan'na da
belediyenin durmadan mühürle-
mek ve beklemek yerine artık "mü-
dahale etmesini" bekliyor.
Çünkü dairelerin pazarlaması
sürdükçe, "obsı" yıkım uy-
gulaması başladığmda bu
yasa dışı siteden daire alan-
lann "mağdur" olacaklan-
nı anımsatıyor...
'Nova' Platin Sitesi
Korkmaz Yiğit'in benzer
bir girişimi de aynı bölgede,
bu kez 7 no.'lu parselde yi-
ne 2 yıl önce aynı Behruz
Çinici'ye hazırlattığı "Nova
Platin" adlı yeni lüks konut
sitesi yatınmı...
Bu projede de "deği^k-
Kk" yapılarak (yani, inşaat
alanlan çoğaltılarak) uygu-''
lamaya geçileceğinden
"endişe" duyan Çinici, he-
nüz ruhsat alınmadan adı-
nın inşaat tabelasına yazıl-
masına itiraz etmiş ve
1997'de Belediye ve Koru-
ma Kurulu'na da başvura-
rak "proje sorumluluğun-
dan çekildiğini" belirtmişti.
55. Hükümet döneminde
Kültür Bakanlığı tarafindan
tstanbul 2 Numarah Koru-
ma Kurulu'na da üye ola-
rak atanan, ancak Küçük-
çekmece SİT Karan'ndaki
"ısran" sonucunda geçen
aylarda bu görevinden geri
alman Çinici, Nova Platin
Sitesi'yle yaratılacak "tah-
ribab" da 3 Numaralı Ko-
ruma Kurulu'na özetle şöy-
le bildirmişti: "Bu site
önemti bir yeşil arteri işgal
edecek ve anıtsal ağaçian
olan askeri bir yeşil bölgey e
de girebUecektir. Bu neden-
le projesi Koruma Kuru-
lu'nca onanmadan inşaata
izin verilmemelidir_."
Işte, son zamanlarda ülke
gündeminde "medya iüşld-
Ieri7 içinde öne çıkan Kork-
maz Yiğit'in, herkesin me-
rak ettiği parasal zenginli-
ğinde en önemli girdiyi
oluşturan "imar-inşaat"
ilişkilerinden de bir kesit.
Her biri milyon dolarlarla
pazarlanan kaçak, mühürlü
ve "yıkun kararlı" dairele-
re karşı gösterilen "imar
hoşgörüsü" ise kaset tarüş-
malan içersinde kaynayıp
gidiyor...
îstanbul polisinin gerçekleştirdiği operasyonda değeri 10 trilyon lira olan 560 kilogram eroin ele geçirildi
Son 5 yılın en büyük uyuşturucu operasyonu
I STAN BUL
NARKOTİK ŞUBE
tstanbul Haber Servisi - tstanbul nar-
kotik polisi, son 5 yılın en büyük uyuş-
turucu operasyonunu gerçekleştırdi. Po-
lisin 5 gün önce düzenlediği operasyon-
da tran'dan Avrupa' ya gönderiknek üze-
re olan ve piyasa değeri 10 trilyon lirayı
bulan 560 kilogram eroin ele geçirildi.
Üzerinde Arapça yazılar ve mühürler bu-
lunan özel ambalajlarla paketlenen ero-
inin, 2 yıl önce cezaevine giren Mehmet
Kasar ile tran uynıklu Muhanımed Ra-
jit adlı kişilere ait oldugu belırlendi.
Operasyon sırasında yakalanan 560
kilo eroinin halen cezaevinde yatan iki
tutukluya ait olması ve cezaevinden
uyuşturucu kaçakçılığını yönetmeleri bir
kez daha uyuşturucu tacirlerinin, cezaev-
lerini otel gibi kullandıklannı, cep tele-
fonlanyla içeriden dışandaki trafiği ra-
hatlıkla yönlendirdiklerinı ispatladı.
tstanbul Emniyet Müdürlüğü Narko-
tik Şube ekiplerinin düzenlediği operas-
yon şöyle gerçekleştirildi:
tstanbul polisi 1998'in nisan ayından
bu yana yaptığı istihbari bilgiler doğrul-
tusunda tran'dan Avrupa'ya sevk edile-
cek yüklü eroinin Türkiye'den geçeceği-
ni öğrendi. Polisin 15 Ekım 1998 tarihin-
de başlattığı operasyonlarda, Mahmut-
bey gişelerinden çıkış yapmak üzere olan
bir TIR'da arama yapıldı. Polis, TIR'm
çeşhü yerlerine zulalanan 330 kilogram
eroini ele geçinldi. Buçalışmanın ardın-
dan İstanbul'un ceşitli semtlerinde ger-
çekleştirilen çalışmalarda bir depoda da
230 kilogram eroin ele geçirildi. Ope-
rasyonda toplam 560 kilogram eroin ile
birlikte ikisi tran uyruklu 15 kişi yaka-
landı. Aynca uyuşturucu sevkiyatında
kullanılmak üzere olan bir TIR, bir oto-
büs, bir kamyonet, iki cip, üç otomobil
ile bir ruhsatsız tabanca da ele geçirildi.
tstanbul Emniyet Müdürü Hasan Öz-
demir, dün yaptığı basın toplantısında,
operasyon için 6 aydır çalışmalann sür-
dürüldügünü söyledi. Özdemir, gerçek-
leştirilen operasyondaki uyuşturucu işi-
ni organize eden kişinın 2 yıl önce uyuş-
turucu kaçakçıuğından Kırklareli Ceza-
evi'nde bulunan Mehmet Kasar ve İran
uyruklu Muhammed Raşit olduğunu be-
lirterek şöyle konuştu:
"Türkiye'de elegeçirilen 560 kilogram
uyuşturucunun piyasa değeri 10 trilyon
lira. Avrupa'daki piyasa değeri ise 20 tril-
yon lira. Bir yıl içinde 4 ton 126 kilogram
uyuşturucu elegeçirdik. Bu çalışmalarda
ise 1800 kişi yakalandı. Uyuşturucu ka-
çakçılığını yapan çeteleri mutiaka engel-
leyeceğiz."
HAFTAYA BAKIŞ
AHMET TANER KIŞLALI
Düşünce Fırtınası mı,
Fırtına Düşiincesi mi?
Düşüncelerin çatışması iyidir; doğruya ulaşma-
nın kaçınılmaz bir aşamasıdır.
Ama düşünce kulüpçülüğü kötüdür. Doğruya u-
laşmayı kolaylaştırmaz, zorlaştınr...
Birincinin amacı, doğruyu yakalamaktır.
Ikincinin amacı ise "kendi doğrusu"r\u kabul
ettirmektir.
Birincisi, Batılılann "düşünce fırtınası" dedikle-
ri şeydir. Ve fırtına dindiğinde her şey daha ber-
raklaşır... Ikincisi ise "fırtma düşünces/"dir. Ve ber-
raklığı yaratmaz; bulanıklığı, katılaşmayı yaratır.
Durulmayı önler.
• • •
Bu köşede, belirli aralıklarla üç yazı yayımlan-
dı: Tayyip, Perinçek ve Çalışlar olaylan üzerine...
Sayın Tayyip Erdoğan beni mahkemeye verdi.
Sayın Doğu Perinçek yanlılan, beni Tayyip ve
Çalışlar'ı korumakla ve Perinçek düşmanlığı ile
suçladılar.
Sayın Oral Çalışlar ve sevenleri ise her üç ko-
nudaki tutumumun "kendi içinde tutariı" ve yan-
sız olduğunu söyledi.
Sayın Altemur Kılıç da, Türkiye gazetesindeki
koşesinde beni eleştirdi. Perinçek'in bugün Ke-
malist bir çizgide olduğunu yazdığım ve genelde
savunduğum için...
Acaba hangisi doğoı?
•••
Sayın Gürbüz Çuhadar bana soruyor:
"Cumhuhyetin düşmanlanna özgühük isteyen
yazılannızla birlikte, laikliği ve bağımsızlığı savu-
nanlara karşı düşmanlık da başladı. Tayyip Erdo-
ğan'ın siyasi yasaklı olmasına üzülüyorsunuz. Do-
ğu Perinçek'e niçin düşmansınız?"
Avukat Sayın Hasan Basri Özbey'in savı ise
başka:
"Sayın Perinçek, Sevr'i uygulayarak Türkiye'yi
bölmek ve birABD sömürgesi yapmak isteyen bir
şer cephesinin tertibi sonucu cezaevindedir. Ça-
lışlar'ın Cumhuriyet değeherini savunmadığı ise
ortadadır. Utangaç birneoliberali, bir Tayyip, tür-
ban ve RPavukatını, Türidyeci bir devrimci ile ay-
nı kabda değeriendirmek insafa sığmamaktadır."
Ve sırada Bilim ve Ütopya Dergisi Yaytn Yönet-
meni Sayın Ender Helvacıoğlu var:
"Bir Işçi Partili ve Cumhuriyet devriminin ta-
mamlanması için mücadele eden bir kişi olarak,
Doğu Perinçek'in komplo sonucu tutuklanması-
na karşı protestonuzu kutlanm. Buna karşın ya-
zınızdaki Perinçek'e ilişkin bazı nitelemeleriniz,
sanınm bilgi ve analiz eksikliğinden kaynaklanı-
yor. Sayın Perinçek ve partili arkadaşlan.. Tam da
Mao Zedung'un katkılannı savunan birer bilim-
sel sosyalist olduklan için; Atatürk'ü, Cumhuri-
yet devrimlerini, Yeni Dünya Düzeni'nin saldırıla-
nna karşı savunmakta ve atılımını tamamlaması
geraktiğine işaret etmektedirler." -ı • <« • <'"
Üç Işçi Partili!.. Üç ayn görüş!.. " •
i J Acaba hangisi haklı?
örneğin benim Perinçek düşmanı olduğum
mu? Yoksa Perinçek'i savunduğum mu?.. Cum-
huriyet düşmanları için özgürtük istediğım, laiklik
ve bağımsızlık isteyenlere karşı düşmanlık güttü-
ğüm mü? Yoksa "Cumhuriyet Devrimi" için sava-
şım verenlere arka çıktığım mı?..
•••
Bu köşede hep aydınlık savunulur.. Aydınlığın
yanında olanlar savunulur..
Ama aydınlığı savunanlann yanlışları varsa, o da
vurgulanır. Vurgulanır ki, karanlığa karşı savaşım
daha da etkili olsun! Vurgulanır, çünkü hastalıkla-
nndan anndınlmayan bir yapının, gücünün azal-
dığına inanılır!
Perinçek'i genelde savunuyorum.. Çünkü o da,
karanlığa karşı aydınlığı savunuyor. Çünkü o da,
genelde Kemalizmi savunuyor.
Perinçek'in Güneydoğu'ya yaklaşımındaki ba-
zı noktalar ile "Atatürk ve din" konusuna yaklaşı-
mını ise savunmuyorum.. Çünkü o yaklaşımlann
doğru olduğuna inanmıyorum.
Ve düşünce fırtınasından hoşlanıyorum.. Ama
fırtına düşüncesinden hoşlanmıyorum..
Hele hele, tıpatıp aynı şeyleri söylemiyoruz di-
ye, yazdıklanmı tersyüz edecek kadar kulüpçüleş-
miş olanlan çok yadırgıyorum!
Personel sistemine elestiri
Koruma kurulları
tehlike altında I
ASUMAN
ABAOOCLU
İZMİR - Kültür Ba-
kanlığı'nca koruma ku-
rullanna yapılan üye ata-
malannnı, kurullann öz-
erk ve bihmsel yapısını
bozduğu bildirildi. Üçü
bakanlık, ikisi de YÖK
tarafindan atanan koru-
ma kurullan üyelüderi-
ne, son zamanlarda ko-
nunun uzmaru bilim ada-
mı yerine bakanlığın per-
soneli olan memurlann
atanması tepki çekti.
Yurt genelinde kurul
üyeliklerinde bulunan bi-
lim adamlannın tasfıye
edilerek yerlerine, çoğu-
nun uzmanlığı dahi ol-
mayan bakanlık memur-
lannın atandığı bildirildi.
Bu durumun, koruma
kurullannın bilimsel ve
özerk niteligini ortadan
kaldırmaya yönelik ve
sistemli bir şekilde yürü-
tülen art niyetli politika-
nın ürünü oldugu savu-
nuldu.
Izmir Çevre Hareketi
Avukatlan'ndan Rıfat
Bozkurt, tzmir 1 No'lu
Kültür ve Tabiat Varlık-
lannı Koruma (KTVK)
Kurulu'na üye olarak tz-
mir Kültüı Müdürlü-
gü'nde görevli Ferudun
Çopuroglu \ e Fatnıa Se-
des'in, tzmir 2 No'lu K-
TVK Kurulu'na ise Es-
kişehir KTVK Kurulu
Şube Müdürü Hiirya Ço-
puroglu ve Ankara K-
TVK Kurulu'nda rapor-
tör olarak çalışan Şükran
ŞenyoDu'nun atandıklan-
na dikkat çekti. 2863 sa-
yılı KTVK Kanunu'nun
koruma kurullannın ça-
lışma şeklini düzenleyen
51. maddesinin, "Yurt
içinde bulunan ve bu ka-
nun kapsamına giren ko-
nınması gerekli taşınmaz
kültür ve tabiat varhkla>
n ile Ugili hizmetierin b»v
limsel esaslara göre yürfr.
tülmesini sağlamak üzere,
KTVTC kurullan kuru>
lur" hükmünü getirdiğic;
ni vurgulayan Avukat
Bozkurt, Kültür Bakarir
İstemihan Talay'a gön>
derdiği yazıda, "Bu u j ^
gulama, bu kanun hük^
müne açıkça ay kırıdır ve
bakanlığın koruma ku-
rullan üzerinde vesayeti-
nin ortaya çıkmasına ne-
den otacak sonuçlar do-
ğuracaknr" dedi.