Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
9 OCAK 1998 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Asya krizinin
etkileri
• Ekonomi Servisi -
Istanbul Ticaret Odası (ITO)
Meclis toplantısı dün
yapıldı. Toplantıda Asya
krizinden etkilenen
ülkelerin, özellikle Avrupa
pazannda ucuz mal satarak,
Türkiye ile rekabete gireceği
endışesi dile getirildi. İTO
Başkanı Mehmet Yıldınm
ıse bu endişeler karşısmda,
AvTupa Birliği'nin üçûncü
ülkelere kota uyguladığını
hatırlattı.
IMF göpüşmelepi
ertelendi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Uiuslararası Para
Fonu'nun (IMF) Türkiye
ziyareti 19 Ocak'a ertelendi.
IMF Türkiye Masası Şefı
Martin Hardy
başkanlığındaki 6 kişilik
teknik heyetın, aralık ayında
yapılan görüşmelerin
devamı nıteliğindeki
ziyaretinin 1 hafta
ertelendiği kaydedildi.
ABD'den firkateyn
transferi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - ABD'den transfer
edılen 3 adet Perry sınıfi
firkateynin işlemleri
tamamlandı. Genelkurmay
Başkanlığı Genel
Sekreterliği'nden yapılan
açıklamada, Charleston-
South Carolina'da bulunan
Detyens tersanesinde 12
Ocak Pazartesi günü
düzenlenecek törenle,
gemilere Türk Bayrağı
çekileceğı bildirildi.
Kazan patladı:
2 ölü, 8 yaralı
• AYDEV (AA) - Aydın
Sanayi Ticaret Merkezi'nde
(ASTİM) Ani Ünal'a ait
Unallar Hidrolik Makina
Sanayii'nde dün saat 16.15
sıralannda, işçilerin kaynak
için kullandığı karpit kazanı
patladı. Patlamada, Taner
Kakıç ve soyadı
belirlenemeyen Dinçer adlı
işçiler yaşamını yitirirken
6'sı ağır, 8 kişi yaralandı.
• Başbakan Mesut
Yılmaz'm aleyhine,
Jandarma Genel Komutanı
Orgeneral Eşref Bitlis'i
taşıyan uçakta yaşamını
yitiren Yüzbaşı Tuğrul
Sezginler'in vârislerine
konut satın alınmaması
işleminin iptali istemiyle
açılan davada. mahkeme
karanna uymadığı
Srekçesıyle dava açıldı.
Emniyet Genel
Müdürlüğii'nde boş
bulunan Terörie Mücadeie
Daire Başkankm'na İnterpol
Daire Başkanı Ihsan
Ydmaztürk getirilirkeo,
İnterpol Daire Başkanhğı'na
Dış İlişkiler Daire Başkanı
Yalçuı Çakıa atandı.
• Sea Hawk
helikopterlerinin nışancı
sıstemlerinin üretimi
konusunda Savunma Sanayi
Müsteşarhğı iie ASELSAN
arasında protokol imzalandı.
• SiKvri Bekdiyesi, Halk
Ekmek Fabrikası'nda her
gün 225 gram ekmeği 25 bin
liradan yurttaşlann
tüketimine sunuyor.
9 İstanbul Valisı Kutlu
Aktaş, 500 kişilik mülteci
misafirhanesi yapacaklannı
söyledı.
• ÇYDD ve Beyazıt Rotary
Kulübü'nce, Şehremini
Atatürk Çağdaş Yaşam
Usesi'ne ortaklaşa yaptınlan
bflgisayar destekti muhasebe
sınıfi törenle açıldı.
Düzeltme
2Ocakl998tarihli
gazetemizde "Talim
Terbıye'de operasyon.
Tepkiler sonucu kadrolar
dağıtılıyor" başlıklı
haberdeki tümcelerde
yapılan bir kısaltma
yanlışlığa neden olmuştur.
Eski Milli Egitim Bakanı
HasanÂli Yücel'in
b^kanlıkça anılmasmda
büyük katkılan olan ve
Atatürkçü kımliğiyle bilinen
Talim Terbiye Kurulu üyesi
Necdet Sakaoğlu'nun adı,
"MHP'ye yakınlığı ile
tanınan" şeklindeki
tümceyle birleşmiştir.
Sakaoğlu'nun MHP'Ii
ojduğu şeklinde yansıyan
yanlışhğı düzeltir, özür
dileriz.
Düzeltme
Gazetemizde dün
"Sayıştay'ın hasıraltı edilen
ilk raporu" başlığıyla
yayımlanan haberde son
tümce düşmüştür.
Eksik bölüm, "Bu kapsamda
söz konusu bedelin rayice
uygunluğunun ticaret
ve/veya sanayi odalanna
sorulması, bedelin
sağlıklı oluşmasım
sağlayacak bir uygulama
olacaktır" şeklindedir.
50. gününü dolduran açlık grevinde 7 tutuklunun durumu çok ağır
6 tutukhı öKiııriiıı pençesmde
RECEPKAPUCU
ERZURUM - Erzurum özel tip ve E tipi
cezaevlerinde 170 tutuklu ve hükümlünün
sürdürdüğü açlık grevi 50. gününü doldu-
rurken, 6 tutuklunun ölümle pençeleştiği, 7
tutuklunun ise durumunun ağrrlaştığı bildi-
rildi. TBMM tnsan Haklan Komisyonu, Er-
zurum Cezaevi'nde inceleme yapmayı ka-
rarlaştrrdı.
Adalet Bakanlığı'ndan gelen faks emriy-
le yeniden heyetler ve cezaevı yönetimı ara-
sındaki görüşmeler başlarken grevcilere
müdahalenin gündeme gelmesiyle birlikte
cezaevı çevTesindeki güvenlik önlemleri ar-
ttınldı. ÎHD Erzurum Şube Başkanı Abdur-
rahim Fırat, cezaevlerinde 13 eylemcinin
tehlike sınınna girdiğini. bunlardan 6'sının
durumunun çok ağır olduğunu belirterek şu
bilgileri verdi:
"1. grupta açhk grevine başlayan 13 Itişi-
nin durumu ağır, 6'sı sıvı gıda alamamaya
başladL Bunlarda hayati tehlike başladı. 2.
grupta bulunan 10 kişinin de durumlan ya-
vaş yavaş ağuiaşıyor. 3. grupta bulunan 10
kişinin ise şu anda sağlıklan iyi sayıhr. Ceza-
evine müdahale hazıriıklan yapıbyor. Bizce
bu çözûm değUdir. Bizûn amacımız ölüm ol-
madan sorunu çözüme kavuşturmaktır."
Cezaevı yönetimi ile tutuklu ve hüküm-
lülerin anlaşmaya varmamaları halinde
ölümlerin olabileceğini de ifade eden Fırat.
tüm güçleriyle grevi sona erdirmeye çalış-
tıklarmı belirterek şöyle devam ettı:
"Yaklaşık üç gündür heyetler arasındagö-
rüşmeler sürüyor. Sah günü cezaevi yöneti-
mi görüşmeleri kesti. Çarşamba günü Ada-
letBakanhğı'ndan gelen faksemriyleyeniden
görüşmelere başlandı. Toplumsal Ölavlan
Araşnnna Hukuk Vakfi, IHD, SES, ODP,
HADEP ve ÇHD heyetleri eezaevi yönetimi
ik açlıkgrevinde bulunan tutuklu ve hüküm-
lüler arasında arabuhıculuk yapryor. Bugü-
ne kadar tutuklu ve hükümlülerin talepleri-
nin büyük çoğunluğu kabul edildi. Sadece 4
maddedeanlaşmayavanlamryor. Bu madde-
lerşunlar: Özelu'pcezaevindekiAveBblok-
lannın birleştirümesi. Koğuş sorumlulan nın
bir araya gelerek görüşmesL Koğuş misafir-
liğinin sağlanmast. Açhk grevi süresince ahn-
mayan iaşelerin toplu olarak verihnesi Bu
maddeler de kabul edilirse açhk grevi sona
erecek, aksi takdirde ölümler olacak."
Öte yandan Adalet Bakanı Oltan Sungur-
lu'nun önceki gün yaptığı, "Gerekirse mü-
dahaie ederek açhk grevini sona erdirece-
ğjz" açıklamasından sonra Erzurum'dakı ı-
ki cezaevinin çevresindeki güvenlık önlem-
leri de arttınldı. Cezaevi çevresinde ambu-
lanslann bekletilmesı dikkat çekerken. Er-
zurum'a çok sayıda tutuklu ve hükümlü ai-
lesi gelmeye başladı.
ÖDP Genel Başkan Yardımcısı Yüdınm
Kaya Ankara'da parti genel merkezinde dü-
zenlediği basın toplantısında. Erzurum'da-
ki cezae\ lerinde 20 kişinin ölüm sınınnda
olduğunu söyledi. Kaya, açlık grevinin de-
vam etmesinin tek sorumlusunun cezaevi
müdürü ve Erzurum Cumhuriyet Başsavcı-
sı olduğunu söyledi.
tHD, ÇHD ve SES üyelerinden bir grup
da dün Ankara Merkez Kapalı Cezaevi
önünde bir protesto gösterisi yaptı. ÇHD
Ankara Şube Başkanı Kazım Genç. Anka-
ra Merkez Kapalı Cezaevi'nde son iki yıl
içinde 5 kişinin tedavi edılmediği ıçin öldü-
ğünü, şu anda da 40 kişinin acil tedaviye ge-
reksinimi olduğunu bildirdi. Genç, Erzu-
rum Cezaevi'ndeki eylemin sona erdirilme-
sini ıstedi. Cezaevı önüne boş ilaç şişeleri
bırakan grup olaysız dağıldı.
Aydın E Tipi Cezaevi'nde 2 hükümlünün
başlattığı açlık grevi de 35. gününü doldu-
rurken eyleme destek vermek için 70 hü-
kümlünün daha açlık grevine başladığı bil-
dirildi. 35 gün önce greve başlayan Kemal
Keskin ve Yasin Çetin'in sağlık duru-
mlannın iyi olduğu belirtildi.
Malkoc: Karar 11-0 lehimize olur
Refah davasmda
karar haftaya kaldı
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Anayasa Mahke-
mesi heyeti, RP'nin kapa-
tılması istemiyle açılan da-
vayı görüşmeye devam ettı.
Başkanvekili Gfiven Din-
çer, görüşmelere bugün de
devam edileceğini belirte-
rek "Davanın bu hafta için-
de sonuçlanması mümkün
değirdedi.
Anayasa Mahkemesi 'nin
yeni başkanı Ahmet Necdet
Sezer, toplantıya dün ilk kez
başkanlık etti. Anayasa
Mahkemesi heyeti, davayı
görüşmek üzere dün saat
10.00'da toplandı. İki saat
süren öğleden önceki top-
lantının ardından heyet, sa-
at 14. OO'te yeniden bir ara-
ya geldi. Saat 17.30'dasona
eren toplantıdan sonra açık-
lama yapan Başkanvekili
Dinçer, dava dosyasına ge-
len her şeyi incelediklerini
veya bilgi sahibi olduklan-
nı belirtti. Dinçer, "Usul,e-
sas hepsi birlikte yürüyor.
Şu anda kaset dinleme yok.
Son verilen ek savunmadan
da bilgi sahibiyiz. Pazartesi
günü de çahşmalanmıza de-
vam edeceğiz" dıye konuş-
tu.
Dinçer. "RP'nin ek sa-
vunmalan devam edersesa-
vunma hakkının kötüye
knllanıMığı düşünükbilir
mi?" sorusuna, "Bu, heye-
tin iç çahşma sorunudur"
yanıtını verdi. Dinçer. bir
başka soru üzerine de, tanık
dinlenip dinlenilmeyeceği-
nin henüz belli olmadığını
kaydetti.
RP Trabzon Milletvekili
ve partinin hukuk komisyo-
nu üyesi Şeref Malkoç, TB-
MM'de dün gazetecilere
yaptığı açıklamada. Anaya-
sa Mahkemesi'ne, RP'nin
kapatılma davasıyla ilgili
önceki gün ek savunma ver-
diklerini bildirerek, "Karar,
11-0 lehimize olur" dedı.
Malkoç, Ahmet Necdet
Sezer'in uzun yıllar Yargı-
tay'da, ülkeye yararlı hiz-
metler verdiğini, bu göre-
vinde de yararlı hizmetler
vereceğine inandığım söy-
Tedi. RP'nin, mahkemeye
bugün 'iftar kararnamesi ve
baa gazete haberlerine kar-
şı açılan davalann sonuçla-
nna' ılışkın ek belgeler su-
nacağı belirtildi.
ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART
«t>
CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Topuz, her devlet ihalesinden kuşku duyulduğunu söyledi
6
Yolsuzhıklar Ozal'ın ürünü'
Komisyon DYP ve
RP'lilere dokundu
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Ana-
yasaAdalet Karma Komisyonu; Rize Bağımsız Mil-
letvekili Şevld Yılmaz, RP Van Milletvekili Musta-
fa Bayram, RP Gaziantep Milletvekili Kahraman
Emmioğlu, DYP Isparta Milletvekili Ömer Bilgin
ve DYP Denizli Milletvekili Kemal Aykurt'un do-
kunulmazlığmm kaldınlmasını kararlaştırdı.
RP'li üyeler, hazırhk komisyonu raporlannın ta-
raflı olduğu gerekçesiyle tarüşma çıkararak karma
komisyon toplantısını, bir daha katılmamak üzere
terkettiler. Şevki Yılmaz'ın 1993 yıhnda Edirne'de
yaptığı konuşmada "hükümetin manevi şahsryetini
ve TBMM'yi aknen tahkir ve tezyiP ettiği savıyla
düzeıüenen dosyanın oylanması sırasında, RP ve
DYPTilerle birlikte ANÂP'tan Erkan Mumcu, Yük-
sel Yalova ve Naim Geylani'nin dokunulmazlığın
kaldınbnaması yönündeoy kullanmalan dikkatçek-
ti.
İstanbul Haber Servisi - CHP Genel
Başkan Yardımcısı ve İstanbul Millet-
vekili Ali Topuz Türkiye'deki her dev-
let ihalesinde yolsuzluk şüphesi bulun-
duğunu belirterek "Bu yolsuzluklar,
1980 ihtilatinin, ANAP'm, Turgut
Özal'ın ve onun yamaklannın ürünü-
dür" dedi. Hükümeti de eleştiren To-
puz, "CHP'nin beklemeye daha fazla
tahammülü ohnayabüir" diye konuşru.
Topuz, CHP istanbul ll Merkezi'nde
düzenlediği basın toplantısında TB-
MM inşaatındaki yolsuzluklan ve es-
ki TBMM Başkanı Mustafa Kalem-
li'yı eleştirdi.
Devlet yapısı içindeki en önemli o-
dak olan TBMM'de ortaya çıkan ihale
yolsuzluğunun. Meclis'in manevi -• ah-
siyetine ve milletvekillerine bü\-ük za-
rar verdiğini belirten Ali Topuz, döne-
min TBMM Başkanı Mustafa Kalem-
li ve bazı TBMM yöneticilerinin şüp-
heli ilişkilere girdiklerini ve kamu vic-
danında mahkûm olduklannı savundu.
Topuz, 1.500 dolara malolabilecek
koltuklann 4800-5000 dolara maledil-
diğine ve işin ihale ediliş biçiminde
büyük usulsüzlükler olduğuna dikkat
çekerek, "Türldye'de böyle yüz binler-
ce örnek var. Bu anlayış 1980 sonrasın-
da Turgut OzaL, onun yamaklan ve
ANAP'la başladı. Mesut Yılmaz da
sürdürüyor'" diye konuştu.
Otoyol ihalesi
Topuz, 13 firmaya ihale edilen Ka-
radeniz Otoyolu Projesi "nde de benzer
bir yolsuzluğun yapıldığını öne sürdü.
Otoyoldaki birim fiyatlann dolara en-
deksli olarak her gün arttığını ve dev-
letin sürekli zarar ettiğini vurgulayan
Topuz, CHP'li bakanlar döneminde
ihalesi yapılan Cumhurbaşkanlığı Sen-
foni Orkestrası KonserSalonu'nun çok
daha hassas ve teknik bir yapı olması-
na karşın Devlet thale Kanunu'na gö-
re yapıldığını ve ıhalede yüzde 35 ora-
nında da ındınm yapıldığını kaydetti.
Otoyol ihalesindeki 13 firmanın TB-
MM ihalesinde de olmasının dikkat çe-
kıci olduğunu savunan Topuz, Türki-
ye'nin içinde bulunduğu soygun düze-
ninin çok vahim ve iğrenç boyutlara u-
laştığını öne sürdü.
Türkiye Mühendis Mimar Odalan
Birliği ve Müteahhitler Odası'nın da
olayla ilgili tavır almalannı isteyen To-
puz şöyle konuştu:
"Hayali ihracatı körükleyenler, eş
dost müteahhitlere iş verenler, İLK-
SAN yolsuzluğundan sonra devletin
hortumlanan paralan için 'Verdimse
ben verdim, neolmuş yani" diyenlerbu
düzeni değiştiremezler. Türkiye'de bir
zihniyet değişimi şart Bunu da yalnız-
ca CHP yapabilir. Hükümet 6 ayda,
CHP'nin çabasıyla çıkan 8 >ilhk eği-
tûnden başka bir şe> yapamadı. CHP
sorumluluk anlayışı, ilkeli, tutarlı ve öz-
verili > aklaşımlanyla yükselirken buna
Bülent Ecevıt'ûı tepki göstermesini an-
lavamrvoruz."
IRMIKI AYDIN ENGİN
Çok azdılar. Neredeyse bir
avuç. Çoğu da genç. Istan-
bul'un göbeğinde Cağaloğ-
lu'ndatrafiği felç ettiler. Yeşildi-
rek trikotaj atölyelerinden mal
sevk eden minibüsler filan tı-
kanıp kaldılar. Mübarek rama-
zan günü kız oğlan, kadın erkek
toplanmışlar haykınyorlardı:
Inadına hepimiz, birer Me-
tin'iz!"
Anladınız. Eyüp Spor Salo-
nu'nda duvardan düşerek mi,
kafasını duvara vurarak mı, ya
da -bir iddiaya göre- polisler
tarafından dövülerek mi öldü-
ğü pek anlaşılmayan şu Metin
Göktepe'yi anıyoriar.
Meğer ölümünün 730. gü-
nüymüş. İki yıl önce dün, 8 O-
cak 1996'da, ölmüş(müş).
Bir süre bağırıp çağırdılar,
sloganlar attılar. Sonra da vila-
yete doğru yürüdüler. Tabii tra-
fik gene felç. izinli olup olmadı-
ğı bilinmeyen bu gösteri yürü-
yüşüne katılan, gazeteci olduk-
lannı iddia eden kızlı oğlanlı kü-
çük kalabalığın olası zorbalı-
ğından haklı olarak çekinen sü-
rücüler arabalannın içinde sa-
bırla beklemek zorunda kaldı-
Akıllı, Dengeli, Ilımlı Bir Yazı
lar. Hatta kimileri, hazır bekler-
ken aralannda teravih namazı-
nın farz mı, sünnet mi olduğu-
na ve kaç rekât kılınmasının
münasip olduğuna ilişkin "ilmi"
tartışmalar bile yaptılar.
Aslında bu Metin Göktepe
sorununun şu ya da bu biçim-
de sonuçlandınlması gerektiği
açık. Ülkede gerilim yaratan
konular arasında yerini aldı ve
koruyor. Toplumsal banşa her
günkünden daha çok gereksi-
nim duyduğumuz bugünlerde,
hertürlü gerginlikyaratıcı etke-
nin yumuşatılması bir zorunlu-
luk.
Kuşkusuz gerginliğin, Metin
Göktepe sorununu ha bire ka-
şıyan bir avuç sözüm ona ga-
zeteciden çıktığı biliniyor. Bura-
daki "sözüm ona gazeteci" de-
yimini yadırgamamanız gerek.
Her alanda olduğu gibi bu alan-
da da tam bir kargaşa yaşanı-
yor. Nitekim dünkü Metin Gök-
tepe eylemi sırasında, eylemci-
ler arasında yaşını başını almı-
şa benzeyen birzat, ki Cumhu-
riyet'te çalıştığı biliniyor, slogan
atanlara bakıp bakıp, "Medya
baronlarının hiçbiriburada de-
ğil. Buradaki kameraman ve
foto muhabirlerinin çektikleri-
nin birbölümü ise kim bilirhan-
gi medya prensinin çöp sepe-
tine inecek..." gibisinden güya
iğneli laflaretti.
"Medya baronlan " niteleme-
si dikkatinizden kaçmamıştır.
Refah Partisi yöneticilerinin de
benzer bir deyimi kullandıklan-
nı ise biz hatırtatalım.
Laikliğe, Batılı yaşam biçimi-
mize karşı bir tehdit oluşturan
Refah kanadının, gerçek gaze-
tecileri "birkısım medya" diye
niteleyerek yaptığı haksız ay-
nmcılık hâlâ belleklerde. Şimdi
de "medya baronlan, medya
prensleri" teriminde ifadesini
bulan bir başka aynmcı yakla-
şıma, bu kez aşın sol kanattan
tanık oluyoruz. Hem de kendi-
lerine ısraria "gazeteci" den-
mesini isteyen bir kesimden.
Kamuoyunu bulandırma ça-
balan bazen o kadar insaf ölçü-
lerini zorluyor ki saygı duymak
mümkün değil. Örneğin Metin
Göktepe adına afiş büyüklü-
ğünde bir san basın kartı dü-
zenlemişler. Böylece Eyüp S-
por Salonu'nda hayatını yitiren
gencin gazeteci olduğunu vur-
gulamaya çalışıyorlar.
Bu mesleğin bir mensubu
olarak elbet biz de gazetecile-
rin can ve mal güvenliklerinin
devlet güvencesine alınmasın-
dan yanayız. Özgürlükçü par-
lamenter düzene içtenlikle
bağlı, serbest pazar ekonomi-
sinin eksiksiz işletilmesinde ıs-
rarlı bir meslek mensubu olarak
bunun tersini savunmamız dü-
şünülemez. Ancak herkesin de
gazetecilik denen bu kutsal
mesleğin koruyucu zırhının ar-
dına sığınarak kendine birtakım
ayncalıklar sağlamak isteme-
sine hoşgörüyle bakamayız.
San basın kartı küçümsene-
mez. "Gazeteyi san basın kar-
tı mı çıkarıyor, gazeteci mi?"
sorusu banal bir demagojiden
ibarettir. San basın kartı bir ya-
nıyla da mesleğin zorluklannı
adım adım aşan, ülke sorunla-
nna sorumlu bir gözle eğilme-
yi ilke bellemiş, aşın uçlara sav-
rulmayacak kadar dengeli ola-
bilen gazetecilerle, henüz bu
noktaya erişemeyenleri ayıran
bir göstergedir. Nitekim Eyüp
Spor Salonu'nda sarı basın
kartı taşımadığı, ama ısrarta ga-
zeteci olduğunu iddia ettiği için
Metin Göktepe belki de polis
memurlan tarafından maksadı
aşan bir hırpalanmaya maruz
kaldı.
Sonuç olarak güvenlik ge-
rekçesiyle Afyon'a gönderilme-
si zorunluluğu doğan dava
dosyası bir an önce sonuçlan-
dınlmalı, böylece gerginlik tır-
mandıncı eylemler için her ay
Afyon yollanna düşen san ba-
sın kartsız ve nasılsa sarı basın
kartı almış bir kısım medya
mensubunun gerginlik yaratıcı
etkinlikleri boşa çıkanlmalıdır.
Unutulmasın ki ülkenin ger-
ginliğe değil, istikrara ihtiyacı
var.
POLİTtKA GU1NLUGU
HİKMET ÇETİNKAYA
'Nükleer Çöplük../
Devletin güvenlik güçleri hukukun üstünlüğü ilke-
sini hiçe sayarak Bergama'nın Ovacık köylülerinin
karşısına dikilip 'altıncı şirketin' bekçiliğini yaparsa
ne olur?
O ülkede hukukun üstünlüğü ilkesi, devletin ku-
rumları zedelenir...
Bugün Türkiye'de yaşananlar gerçekten yüz kızar-
tıcıdır...
Bergama'nın Ovacık köylüleri yıllardır bir 'hukuk
savaşımı' veriyor. Ama, Eurogold Madencilik Ano-
nim Şirketi yasaları ve Türkiye Cumhuriyeti Anaya-
sası'nı çiğniyor...
Dün sabah başta Cumhuriyet olmak üzere kimi
gazetelerde 'Türkiye Altın Çağına Giriyor' başlıklı
ilanlan okuyunca şaşırmadım değil...
Birkaç gündür İstanbul dışındayım ve yazılanmı
oradan yazıyorum.
Telefonla arayan, faks geçen okurtann ilana tepki
gösterdiklerini öğrendim...
Avukat Noyan Özkan'ın tepkisi şöyle:
"Dünyada her şey para demek değildir. Paranın
satın alamayacağı manevi değerier ve temel ilkeler
vardır ve var olmaya devam edecektir.
Türkiye'de Danıştay'ın ve Izmir 1. Idare Mahke-
mesi karartannı alenen çiğneyen ve bakanlıklarda-
ki işbihikçilehyle, yöre köylülerinin 8yıldır süren hak-
lı ve onuhu direnişini kırmaya çalışan, emperyalist
birpolitikayla amaca ulaşmakiçin her türtü aracı de-
neyen Eurogold Şirketi'nin ilanı Cumhuriyet gaze-
tesinin onurlu sayfalannı kirietmiştir..."
Bu açıklamadan sonra biz de bilinen görüşümü-
zü yineleyelim:
"Cumhuriyet gazetesi yayın ilkelerinden dün ol-
duğu gibi bugün de ödün vermeyecektir. Sanınm
Cumhuriyet'in ilan şirteti Medya-C de bundan son-
ra paranın satın alamayacağı manevi değeher ve
temel ilkeleri gözardı etmeyecektir..."
•••
Isterseniz biraz geriye dönelim...
Nükleer santral kurmak için Akkuyu'nun seçimiy-
le ilgili en önemli faktör insan yoğunluğuna uzak ol-
ması. Bazı hükümet yetkililerinin yöreyi nükleer atık
çöplüğüne dönüştürmek için çalışmalar yaptığı 1997
yılı içinde ortaya çıktı...
Nükleer lobinin yayın organı olarak bilinen Nucle-
er Fuel dergisinin 25 Ağustos 1997 tarihli sayisında
konunun uzmanı Mark Hibbs, bu yaklaşımlan doğ-
rulayan görüşlere yer veriyordu:
"Türkiye, Bulgaristan ve Macaristan ile Akkuyu
için kullanılmış yakıt konusunda bir anlaşma tasar-
lıyor. Türkiye yetkili makamlanndan alınan bilgiye
göre nükleer yakıtlann muhafazası ve kullanılmış
nükleeratıklann depolanması konusunda Bulgaris-
tan ve Macaristan ile bir işbihiğinin yararlan üzerin-
de uzmanlar ça/ış/yor.
Uluslararası kullanılmış yakıt depolaması planı yü-
rürlüğe girerse Türkiye'de az nüfus yoğunluğuna
sahip uzak bir bölge olan Akkuyu, Bulgaristan ve
Macaristan 'daki reaktörlerden gelen kullanılmış ya-
kıtı ilk depolama tesisi veya potansiyel depolama
alanı olarak hizmet görebilecektir. Bulgaristan ve
Macaristan Urajlar'daki kullanılmış yakıt ve yeniden
işleme tesislerihi terk edeçekler."
Nükleer karşıtlan, yıllardır üzerinde duyarlılıkla dur-
duklan konuda tahminlerin doğru çıktığını beliıtirler-
ken olay, "dehşet verici" olarak yorumlanıyordu.
Türkiye'de 700'ü aşkın bölgede siyanürle attın ara-
mak için izin alan yabancı şirketlerin nükleer lobiyle
"sarmaş dolaş" ilişki içinde oldukları çeşitli kaynak-
larca kanıtlanmıştı.
Siyanürle altın çıkarmak için 700 ayn yerde açıla-
cak galerilerin ileride nükleer atık deposu olarak kul-
lanılacağı yaklaşımlan Türkiye gündemine bomba gi-
bi düştü. Bergama Belediye Başkanı Sefa Taşkın
başta olmak üzere tüm çevreciler ve nükleer karşıt-
lan, yetkililere, Türkrye'nin nükleer çöplük olup olma-
yacağını, 700 yerde açılacak galerilerin ne amaçla
açılacağını sordular ama tek yantt alamadılar.
Bergama'nın Ovacık köyünde altın madeni açma-
nın amacı belki de şuydu:
"Türkiye'nin 700 bölgesinde de toprağın altına
uzun galerileraçmak ve ileride buralan Batı 'nın nük-
leer çöplüğüne dönüştürmek."
• • •
Bergama'nın Ovacık köyündeki 'altıncı şirket' ne
yasa tanıyor ne de hukukun üstünlüğü ilkesini...
'Altıncı şirket' gazetelere ilan vererek "Türkiye al-
tın çağına giriyor" deyip hukuku çiğniyor...
Eurogold Şirketi, yasama ve yürutme organlany-
la mahkeme kararlanna uymak zorundadır...
Bakın Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 2. mad-
desinde ne yazıyor:
"Hiçbir kişiye, aileye, zümreye ve sınıfa imtiyaz ta-
nınmaz. Devlet organlan ve idari makamlar bütün
işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun
hareket etmek zorundadır."
Unutmadan ekleyelim:
Cumhuriyet gazetesi hukukun üstünlüğü ilkesine
inanır.
Bizler, Cumhuriyet gazetesi yöneticileri ve reklam
sorumluları olarak çevreci kuruluşlann, demokratik
kitle örgütlerinin ve Bergamalılann haklı tepkisinden
ders çıkarıp daha dikkatli olmak zorundayız...
Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Danış-
tay 6. Ceza Dairesi ve sonrasında Izmir 1. Idare Mah-
kemesi, Bergama Ovacık'taki attın işletilmesiyle il-
gili işlemde anayasanın 56. maddesi ve Çevre Ya-
sası'nın ilgili hükümlerince kamu yaran görmeyerek
'Yürütmeyi durdurma kararı' vermiştir...
Yeni sömürgeci çokuluslu attın tekellerine karşı
şöyle bağıralım:
"Türkiye sömürge değildir!.."
E. Posta: Hikmet.Cetinkaya (o raksnet.com
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Fasistler saldırdı
Oruç terörü hortladı
MALATYA (Cumhuri-
yet) - Malatya tnönü Üni-
versitesi'nde bir haftadu"
yaşanan oruç gerginliği
önceki gün iki sol görüşlü
öğrencinin bıçaklanma-
sıyla doruğa ulaştı. Oto-
büs duragında sigara içtik-
leri gerekçesiyle bıçaklan-
dıklan öne sürülen öğren-
cilerden biri yaşam savaşı
veriyor. Saldınyı ülkücü-
lerin gerçekleştirdiği be-
lirtildi.
Önceki akşam Turgut
Temelli Caddesi'nde oto-
büsten inen ve bir banka
şubesinden para çekmeye
giden öğrenciler Rıza Ao-
payan ile Ümit Cihat Tar-
ho, dört veya beş kişi ol-
duklan bildirilen bir gru-
bun bıçaklı saldınsına uğ-
radı. Saldınnın sol görüş-
lü iki öğrencinin durakta
sigara içmesinden kay-
naklandığı öne sürüldü.
Olayda yaralanan Rıza
Acıpayan, Malatya Devlet
Hastanesf nde ayakta te-
davi edilirken ağır yara-
lanan Ümit Cihat Tarho,
Turgut Özal Tıp Merke-
zi'nde yoğun bakıma aün-
dı. Tarho'nun yaşam fonk-
siyonunu yitırdiği ve solu-
num cihazına bağlandığı
belirtildi.