Catalog

9 OCAK 1998 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Meslek odalannın genel kurullan, laikler ile siyasi îslamcılann çekişmesine sahne olacak Demokrat mühendislere çağrıİstanbul Haber Servisi - Meslek odalannın bu haf- ta sonu başlaya- cakolan genel ku- rullannın, laiklik yandaşlan ve laik- lik karşıtlannın yanşı şeklinde geçmesi bekleni- Ümit Ülgen yor. Makina Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi'nin şu anda yönetiminde bulunan- lar "Demokrat Makina Mühendisleri" listesiyle seçime girerken özellılde RP'li- lerin desteklediği «MeslekteBirliğeÇağ- n" gnıbu da çalışmalanna hız verdi. Meslekte Bırlığe Çağn grubunun liste- sinden aday olan İGDAŞ Genel Müdür Yardımcısı tbrahim Toprak. doğalgaz sektörûnde ve iGDAŞ'ta çalışan makine mühendislerine genel kuruldan bir gûn önce genel müdürlûk binasında iftar ye- meği veriyor. tki yıl önce yapılan meslek odası se- çimleri için RP'li istanbul Büyükşehir Belediye Başkam Tayyip Erdoğan, "Mes- lekte Birliğe Çağn" grubunu açıkça des- teklemiş, yönetimde bulunanlan "ketay- nak" olarak nitelemişti. Demokrat Ma- kina Mühendisleri'nin 23. dönem adayı ÜmitUlgen,Tayyip Erdoğan'ın gücünün, odalann siyasi Islamcılann eline geçme- sine yetmediğini belirterek şunlan söyle- di: "Şimdi siyasi lslamcılann başı bu işe soyuıımustur.RPGenel BaşkanıNecmet- tin Erbakan, 5 Ocak 1998 tarihinde An- kara'da.kendüeriyleaynıdüşûncedeTek- nik Elemanlar Derneği'nin iftar yemeği- ne katdarak secimleretaraf oMuğunu ima etmiş. Tayyip Erdoğan'm tavnıu sûrdüre- rek bu sefer bizleri Frankeştayn ilan etmiş- tir. Bu söz asknda Erbakan'ın siyasi dfi- şüncesindekikTe \aJaşır. BizFrankeştayn- lan Srvas'ta 37 aydmıyakarken gördük." 23. döneme ait çalışma programlannı hazırladıklannı belirten Ümit Ülgen, "Bizler üretûn alanlannda görevlendiri- Bp kalkmmaya katkıda bulunmak ama- ciyla eğhümiş insan gücü olarak ülkemi- zin bugünkü düzeye erişmesinde katk> nuz göz ardı edihneyecek kadar büyük- tûr" dedi. 23. dönemde de mesleki çahşmanm devam edeceğini belirten Ülgen, Türki- ye'nin gündemini oluşturan makine mü- hendisliği mesleği ile ilgili her konuda - demiryolu, boğazdan tanker geçişi gibi- düşünce üretip bunlan üyelerimizin kat- kılanyla eyleme dönüştüreceklerini an- lattı. Ülgen, antilaik kesimin, parti, bele- diye, dernek ve vakıflar aracılığıyla çok ciddi bir çalışma yürüttûgünü. onlann bu çahşmalan karşısında demokrat mühen- dislerin duyarlı davranarak seçimlere ka- tılıp demokrat adaylan desteklemesi ge- rektiği uyansında bulundu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin yan kuruluşu olan İGDAŞ Genel Müdür Yardımcısı îbrahim Toprak'ın, kurumun olanaklannı kendisinin de adayı olduğu •*Meslekte Birliğe Çağn" grubu için kul- landığını savunan Ülgen, İGDAŞ'ın se- çimler için istismar edildigini savundu. "İGDAŞGenelMüdürlüğü adma tbra- him Toprak Genel Müdür Yardımcısı'' imzasmı taşıyan davetiyede, "Doğalgaz sektörûnde ve şirketimizde çahşan maki- ne mühendisleri arasında dayaınşmayı artürmak için düzcnlediğimiz iftar yeme- ğine tesriflerinizi bekleriz'' deniyor. Tayyip Erdoğan'm çabalanna karşın Makina Mühendisleri Odası tstanbul Şu- besi Başkanlığı'na seçilen ve iki dönem bu görevini sürdüren Mustafa Aral ise i- ki yıllık oda çalışmalannı özetle şöyle değerlendirdi: "İGDAŞ'ın, mühendislik diplomasmı hiçe sayan uygulamasına karşın meslek- taşlanmızm haklannı savunduk. İGDAŞ ile is yapacak mübendislerden 10 bin do- larlık teminat mektubu istenmesine kar- şı çıkbk ve bu karann kaldmlmasmı iste- dik. Karann geri alınmaması üzerine de mahkemeye başvurduk, mahkeme de- vam ediyor. Makine mühendisliği ve eği- timi sempozyumunu gercekleştirdik. 1997 Haziran aymda Su Kongresi düzenledik. Burada. tstanbul'da su kalhesinin bozul- ması ve bunun nedenleri tarüşıkn. Bu ça- hşma ÎSKİ'ye görevlerini hatırlarü. Hava knüliğinin önlenmesine katkı sağlamak için Maltepe, Beşiktaş ve Bakırkö} 'de eg- zoz gazı öİçüm istasyonu kurduk. Bura- larda 40 bin aracui denetimi yapıkh. Yiırt- dışmda da bu çahşmamız ilgi gördü. Isviç- re'nin Lozan Kantonu 3 adet kükürtdiok- sitve bir adet karbonmonoksh ölçüm ale- tini odamıza hibe ettiler. Bu aletierle düzenli olarak öiçfim yapıhyor." Preveze denizaltısı, 4 aydır Hint Okyanusu 'ndaANKARA (Cumhurryet Bürosu)-Türk Deniz Kuvvetleri "nin en caydıncı denizal- tilanndan biri olan TCG-Preveze denizal- tısının, 24 Ekim'de Gölcük'ten başlarnğı Üzakdoğu yolculuğu; 15 bin deniz milini katettikten sonra şubat ayında sona ere- cek. Türk Harp Gemisi Inşa Sanayi'nin tanıtılması amacıyla Malezya'daki Lima- 97 Denizcilik ve Havacılık Fuan'na katı- lan Preveze denizartısı, geri dönerken Bir- leşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) düzen- lediği tatbikata da kahldı. Akdeniz'in bir Türk gölüne dönüşme- sini sağlayan deniz savaşının adı olan Pre- veze, şimdi de Türk harp gemisi sanayii- nin dünyada saygın bir yer aldığını göste- ren bir isim oldu. Türk mühendisi ve işçi- si taraftndan Gölcük tersanesinde inşa edi- len TCG-Preveze sayesinde Türkiye, ken- di denizaltısını üreten 15 ülke arasına gir- di. Türk denizciliğinin gururu olan Preve- ze, Türkiye'yi tanıtmak için Malezya'da- ki uluslararası fuara katılmak için demir aldığında tarih 24 Ekim 1997'yi gösteri- yordu. Preveze, o tarihten bu yana kâh de- niz altında kâh deniz üstünde Hint Okya- nusu'nda u tam yoF alıyor. Malezya'da büyük beğeni toplayan, Başbakan Mahattir Muhammed taraftn- dan gezilen son teknolojı ürünü Preveze, ziyaret akınına uğradı. Milli Savunma Ba- kanlığı Müsteşan Tuncer Kıhnç ve Tuğa- miral Savaş Onur'un da yer aldığı Türk he- yeti, Başbakan Muhammed'e denizaltı hakkında bilgi verdi. Gemi, demir aldıktan iki hafta sonra Preveze'nin 2. komutanının birçocuğu ol- duğuhaberi geldi. Komutan, çocuğunu en erken 4 aylık olduğunda görebilecek. |>YLIK FELSEFE-LOGOS PÎYASADA Seyrekde olsa biraz felsefe lütfen METÜSHAKYERİ ' Türkiye yenı yıla yeni bir felsefe dergisıyle girdi. Fel- aefe-Logos... Üç aylık dergi Türkiye'de hep yok sayılan yada önemsenmeyen felse- fenin yeniden dinamizm ka- ianmasına katkıda bulun- ıfrıayı amaçlıyor. Derginin taratıcılanndan Kocaeli Universitesi öğretim üyele- ıjnden Sinan Ozbek, Felse- fe-Logos'tan yola çıkarak felsefeye ilişkin sorunlan iceren sorulanmızı yanıtla- | - Felsefenüı çok da önem- aenmediği bir toplumda fel- sefe dergisi çıkarmak Don £işot'luk değil mi? • pZBEK-Olsun.Amasa- dece beni değil, bütün yayın lcurulumuzu ve özellikle ya- >Jıncımızı böyle değerlen- (jirmeniz gerekir. Onlann âdmabir şey söyleyemem a- ma beni böyle nitelemeniz- 4en hiç de rahatsızlık duy- rjıam. J Bakın bizde nedense fel- aefeci kendisinden bir şeyler ittensin diye bekler, kendisi rjek harekete geçmez. Hare- ljete geçene de çok büyük yardımlann yapıldığmı söy- lpmem pek mümkün değil. Şeni dergi çıkarma sürecin- cje en çok kızdıran, "Hele bir oksın görelim" tavn oldu. ı - Oysa bu anlamda bir ^latforma şiddetle gereksi- ıjim yok mu? j ÖZBEK- Hemen hemen bütün felsefecilerimiz, gö- ıjişlerini tartışacaklan doğ- ıjj düzgün bir platformun ol- ıpadığından dert yanarlar tek tek konuşursanız. Çünkü felsefecinin söyleyecek bir ş^yi olmalıdır. Şımdi burada ijir çelişki var, kimseyi kız- dırmak istemiyorum ama b*zde biraz tembellik var. Oaha kapsamlı, kitap gibi, ^JıJışmalar içinde olmak da behce bir bahane değil. Çünkü bir tartışmayı kitap düzeyınde sürdürmek ender IJr durumdur ve bizde bu- nun örneğini hatırlamıyo- rum. - Bu çerçeveden bakıklı- ğında dergi temel olarak ne- >i amaçhyor? ÖZBEK - Felsefeci, fel- sefenin tarihini bilir ama, felsefe kendi tarihinden da- ha fazla bir şeydir. Bununla ne demek istiyorum: Felse- fenin tarihini bihnek, gün- deki bir sorunu aydınlatma- da iş görüyorsa anlamlıdır. Sanılanın aksıne bütün filo- zoflar, içinde yaşadıklan toplumun ve kendi çağlan- nın soru/ sorunlanyla cebel- leştikleri ve bu soru/sorun- lara yanıt verdikleri için fi- lozofturlar. Gramsci, Gü- ney'deki su sorunundan ha- reketle görüşler üretir, Mak- yaveDi'nin bütün derdi Ital- ya'nm birliğidir, FDpper'ın Batı'daki hükümetlerce ho- ca olarak kabul edilmesi ne- densiz değildir. Uzattım galiba. Sunu ya- zısında da vurgulandığı gibi, sürmekte olan tartışmalara felsefe düzleminden kanlma bir amaç. Önemli olan gö- rüşlerini bir dergiyle ifade eden, buna gerek duyan bir çevTenin oluşması. Felsefe- Logos bunu kısmen yakala- mış durumda, umuyorum zamanla daha fazla sayıda değerli felsefecimiz Felse- fe Logos'u kendi dergisi olarak görecek ve yazacak. -Bu aynızamanda felsefe- cilerimiz için bir çağn mı? ÖZBEK- Evet. Tabii... Bu, aym zamanda bir çağn olarak anlaşılsın isterim. Sonra felsefe adına ortaya konulmuş eserleri dikkatle izleyen, bunlan eleştiren bir çevre olmak önemli. Ancak böylece felsefe için olmazsa olamaz olan eleştiri, olması gerektiği gi- bi, yani yazılı yapılabilir. Belki bir hayal, ama neden bizde de on yıllarca aralık- sız çıkan, yaym kurulunu, yazarlığını sonraki kuşakla- nn devraldığı dergiler ohna- sın? TEKEL'in Mecidiyeköy 'deki tesislerini Aydın Doğan, G.Saray ve Dim?a Bankası istiyor Likör fabrikasının talibi çok • Bülent Ecevit ve Hikmet Çetin'in Tek Gıda-îş Sendikası MarmaraBölge Başkanı Özcan Mete'ye gönderdikleri mektupta, "Aşık bizi yanılttı, TEKEL'in iflas ettiğini söyledi" diye yazdığı bildirildi. NURSEL KARSAVURAN Satışa çıkanlan Tekel Li- kör ve Kanyak Fabrikası, iştahkabarttyor. TEKEL'in parça parça yabancı serma- yeli şirketlere devri kapsa- yat biçilen Likör Fabrika- sı'na Galatasaray Spor Kulübü, Dünya Bankası, Aydın Doğan ve Şişli Belediyesi'nin talip olduğu belirtiliyor. Ote yandan, DSP lide- ri Bülent Ecevit ve TBMM Başka- nı Hikmet Çetin'in Tek Gıda-Iş Sendikası Marmara Bölge Başka- m Özcan Mete'ye gönderdikleri mektupta, "Eyûp Asıkbizi yanılt- tı, Tekel'in iflas ettiğini söyledi" diye yazdıklan bildirildi. TEKEL'in "yeniden yapılanma- sı kapsamında" satılığa çıkanlan TEKEL Likör ve Kanyak Fabrika- sı'na bir anda çok sayıda talipli çıktı. Mecidiyeköy'de Ali Sami Yen Stadyumu yanında bulunan TEKEL'"1 Meddiyeköy'deld Hkör fabrikasma 100 mflyon drfar fiyat biçfldL 26 dönüm arazi üzerindeki fabri- kaya 100 milyon dolar fıyat biçil- di. Ancak emlak uzmanlan yeri itibanyla fabrika arazisine paha biçilemeyeceğini belirttiler. Ayda 160-180 bin litre likör, 250-300 bin litre cin ve 50 bin litre vermut üretimi yapılan fabrika arazisini, Ali Sami Yen Stadyumu'nu yeni- den yapacak olan Galatasaray Ku- lübü istiyor. Doğan Medya Grubu'nun pat- ronu Aydın Doğan'ın satm almak istediği fabrikayı Şişli Belediye- si'nin de bahçesinde bulunan ağaçlan kesmeme garantisi vere- rek istediği öne sürülüyor. Yine Dünya Bankası 'nın da araziye ta- lip olduğu ve Türkiye Merkezi yapmak istediği de haber verili- yor. 'Aşık yalan söyledi' Tek Gıda-Iş Sendikası Marma- ra Bölge Başkanı Özcan Mete, D- SP lideri ve Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit ve TBMM Başkanı Hikmet Çetin'in kendisine gön- derdiği mektupta Devlet Bakanı Eyüp Aşık'm "TEKEL iflas etti" diyerek kendilerini yanıltüğını be- lirtriklerini söyledi. Mete; Ecevit ve Çetin'in konu ile ilgili araştır- ma yapmak için zaman istedikle- rini de kaydetti. Özcan Me- te, Ecevit'e gönderdiği mektupta 1989 yılında sen- dikanın genel kurulunda yaptığı konuşmada Ameri- ka'nın Boston kentinde ya- bancı sigara içtiği için uya- nldığını ve utandığını an- latüğını hatırlatmıştı. Mete, Başbakan Yardımcısmın "Aşık'm söyledikleri fle tat- min oldum" sözlerinin ga- zetede yer almasından son- ra büyük rahatsızlık duy- duğunu da kendisine iletti- ğini anlattı. İflas ettiriliyor Özcan Mete, TEKEL'in son 5 yıl içinde yapılan ba- zı yanlış uygulamalarla bi- linçli şekilde iflasa sürük- lendiğini söyledi. TEKEL'in ürettiği ûrünlere olan talebin arttığı dönemlerde o ürün- lerin üretiminin bilinçli olarak kı- sıldığmı iddia eden Özcan Mete, "Piyasada tutulan malın üretimi kısdryor. PnBsada,Tekel 2000 siga- rasım zor bulabilhorsunuz. Ciba- ü Fabrikası boş duruyor, kapatıldı da ne oldu. Likör Fabrikasrnın 41 dönüm arazisi bugün 26 dönüme indirildi. 1990 yılında yeniden sa- bşı gündeme gelen bu fabrikanın arazLsinin 1 metrekaresinin bir is- çinin emeklüik tazminatma denk geldiği hesaplanmışb. Şimdi bu araziye paha biçilemiyor" şeklin- de konuştu. CHP lideri, Başbakan ile görüştü 'Hükümetten öğretmene ekzam sözü aldık' ANKARA (Cumhurryet Büro- su) - CHP Genel Başkanı Deniz BaykaL dün Başbakan Mesut Yd- maz ile yaptığı görüşmede ANAP liderine, "öğretmene >'üzde 18'Bk ek zam taahhüdü yapddığuu, ge- ciktirmeyin, getirin, destekleje- Bm" dediğinivebuyöndesözal- dığım söyledi. Öğretmenin mad- di koşullannı iyileştirmek ama- cıyla hazırlanan, memura yapılan yüzde 30'luk zammın dışında, ek ders ücretleri, eğitim öğretim taz- minatlanyla birlikte yüzde 18'lik ek artış sağlayan tasan TBMM Eğitim Komisyonu'nda görüşül- dü. TBMM Eğitim Komisyo- nu'nda görüşülen tasannın kabul edilen maddelerine göre, öğret- menlere gündüz öğrenimi için 80, gece öğrenimi için 90 gösterge ra- kamlannın aylık katsayı ile çarpı- mı sonucu bulunacak miktar üze- rinden ek ders ücreti sağlanacak. Bu arada Milli Eğitim Bakanlıgı, 1998 yılının ilk öğretmen atama- lannı ocak ayının 3. haftasında gerçekleştirmeye hazırlanıyor. Yaklaşık 16 bin öğretmeni atama- sı beklenen bakanlık, öncelikle 1997 yılında başvuruda bulunan adaylan değerlendirecek. Uyusturucu ticaretiyle suçlanıyor Yaşar Öz'e 96yıla kadar luıpis cezası isteniyor tstanbul Haber Servisi - Susur- luk davasının da sanıklan arasın- da yer alan uluslararası uyuşturu- cu kaçakçısı Yaşar Öz hakkında açılan davanm iddianamesınde. sanığın ABD, Almanya ve Ingil- tere'ye eroin ihraç ettiği belirtil- di. Susurluk davasından tahliye olduktan sonra uyusturucu ka- çakçılığı suçundan dolayı tutuk- luluk süresinin dolmasına 12 gün kala hakkında dava açılan Yaşar Öz ile ilgili olarak istanbul DGM cumhuriyet savcılanndan Aykırt Cengiz Engin tarafindan 9 sayfa- lık iddianarne düzenlendi. lddi- anamede, Öz'ün, "Teşekküloluş- turmak suretiyle 3 kez yurtdışına eroin ihraç etmek" suçundan 48 ile 96 yıl, suç ortaklan Metin Do- kur ve Ahmet Terzi'nin de birer kez bu suça kanştıklan gerekçe- siyle 16 ile 32 yıl arasında ağır hapis cezasına çarptınlmalan is- teniyor. Halen Metris Cezaevi'nde tu- tuklu bulunan Yaşar Öz ile tutuk- suz sanıklar Metin Dokur ve Ah- met Terzi'nin yargılanmalanna, istanbul 4 No'lu DGM'de mart ayında başlanacak. HAFTAYA BAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI İktidap Olamadan Gitmek! Hükümet olmakla iktidar olmak arasındaki ay- nmı artık bilmeyen yok. Ama iyi bilinmesi gereken bir şey daha var. Eğer bu hükümet iktidar olamazsa, rejimi çok ciddi bir tehlike bekliyor demektir. Bu hükümetin iktidar olabilmesi ise, devleti "demokrasi karşıtı güçler"\n işgalinden kurtarmasına bağlıdır. Tersi durumda bir ikilemle karşı karşıya kalınır. Ya hükümet gider ve laik devleti kemiren kan- ser durduğu noktadan devam eder.. ya da buna izin veremeyecek olanlar, iktidarı doğrudan ele ge- çirmek zorunda kalırlar. Öncelikle ve ivedilikle kurtarılması gerekenlerin başında ise iki temel kurum bulunuyor: "Milli" Eği- tim ve Içişleri... Içişleri içinde de, özellikle "polis". • • • Bir polis düşünün... Gaziantep'te, görevü olarak gittiği RP toplantı- sında alkış tutuyor. Santk olarak çıktığı Göktepe davasında.. sila- hını göstererek tanığı ölümle tehdit ediyor. Demokratik haklarını kullanan kamu görevlileri- ni, işçileri,öğrencilericopluyor..Amayasalanaçık- tan çiğneyen şeriatçılara karşı saygılı, hoşgörülü... Tıpkı 12 Eylül öncesi gibi... Solcu öğrencilerin kaldığı yurtlar basılıp, içindekiler dövülüp kan re- van içinde bırakılırken seyrediyor. Karşıt gruplan ayırmaya getdiğinde yan tutuyor. Bir polis düşünün... Tanıklann "teşhis" edebilmeleri için mahkeme önüne bile getirilemiyor. iki adım ötedeki karakol- da otururken, mahkemeye "fotoğraflan" yollanı- yor. Böyle hukuk devleti olur mu?! Böyle devlet olur mu?! ••• Bir ulusal eğitim örgütü düşünün... Özellikle Anadolu'da... Büyük kentlerin dışın- da... ll Milli Eğitim müdürierinin çoğu, okul müdür- lerinin çoğu laikliğe karşı. Suudi Arabistan'da, Mısır'da eğitim görüp ge- lenler öğretmen olabiliyor. Erkek eli sıkmayanlar öğretmen olabiliyor. Ders kitaplan değiştirilmiş. Felsefe atılmış, "din- ci kafalann hoşgörmediği" hemen tüm çağdaş bilgiler ayıklanmış. Arap Islam kültürü sayfalara sinsice ya da açıkça yerleşmiş. Devrim Tarihi dersleri bile, Atatürk düşmanlann- ca verilebiliyor. Bir ulusal eğitim örgütü düşünün... Bu hükümet döneminde bile, derslere başörtü- sü ile giren "öğretmen" sayısı artmış. Malarya gi- bi kentlerde -ilk kez- okullarda iftar yemekleri ve- rilmeyebaşlanmış.. meydan okurcasına! Böyle laik devlet olur mu?! Demokratik bir devletin gereksinme duyduğu kuşaklar bu okullarda yetişebilir mi?! ••• Sekiz yıllık zorunlu temel eğitimin kabul edilmiş olması iyi bir şey! Ama asıl önemli olan, o okullarda dersleri kim- lerin vereceğidir... Derslerde neler anlatılacağıdır.. ve o okullan kimlerin yöneteceğidir. Hikmet Uluğbay'in girişimi ile ders kitaplannın yeniden çağdaşlaşması çalışmalarının başlaması iyi bir şey! Ama asıl önemli olan, o çabalan kalıcı kılacak bir yapının oluşturulmasıdır... Yarın herşeyin yeniden eskiye dönmesi yolunun kapatılmasıdtr. Bırakın hukuk devletini, devlet olmanın önkoşu- lu yasalan uygulamaktır, uygulatmaktır. Artık öğrencilerin başörtüsü sorunu unutulur ol- du. Çünkü öğretmenlerin, kamu görevlilerinin ba- şörtüsü sorunu başladı. Bu hükümet -eğer koşullann değiştiğini düşü- nüyorsa- yükseköğrenim gençliğinden başörtüsü yasağını kaldırmahdır. Ama -hiç değilse- "devlet memuhan"nm kılık kıyafetle ilgili hükümlere uyma- sını sağlamalıdır. Hiç değilse, verilen ödünlere artık bir sınır çek- melidir! ••• Eğer... Polis, laik demokratik devletin polisi olmazsa... Milli Eğitim, laik demokratik devletin eğitim ör- gütü olmazsa... Hâlâ bazı bakanlıklarda laik demokrat insanlar eziliyor, Türk-lslam sentezcileri egemenliklerini sürdürüyorlarsa... Anadolu bu ortamı hâlâ katla- narakyaşıyorsa... Ne bu hükümet iktidar olabilir.. ne de demokra- tik rejim esenliğe çıkabilir! Ve de yann "çok geç" olabilir! DEMOKRAT MAKİNA MÜHENDİSLERİ 23. DÖNEM GENEL KURULU YÖNETİM KURULU ADAYLARI Makina Mühendisleri Odası İstanbul Şube Danışma Kurulu'nda 23. Dönem adaylan belirlenmiştir. Genel Kurul'a gelerek laik, çağdaş ve demokratlan temsil eden listenin tekrar Oda yönetimirıe gelmesinı sağlayı- nız. ASİL 1. Ümit Ülgen 2. ErolAlgül 3. Bülent Bankan 4. ÜzeyırUludağ 5. Osman Serter 6. Zeki Arslan 7. OnurUysal YEDEK 1. Dr. Musufa Bilge 2. Mustafa Asar 3. Hüseyın Ok 4. Saim Gür 5. Sınan Tutal 6. Ze>Tiep Arslan 7. Mesut Ayabakan Laik, demokrat, yurtsever, katılımcı, üretim ve emekten yana bir Oda yapısını sürdürmek için "De- mokrat Makina Mühendisleri"ne oy veriniz. 1. GÜN: 10 Ocak 1998. GÖRÜŞMELER saat: 09.00-17.00. 2. GÜN: 11 Ocak 1998. SEÇİMLER saat: 08.00-17.00. YER: YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ ODİTORYUMU. VEFAT Baromuzun 2127 sicil sayısında kayıtlı AVUKAT # ORHAN FIRUZvefat etmıştir A717 meslektaşımızın cenazesi 09 01.1998 Cuma güoü (bugun), Teşvıkiye Camii'nde kılınacak öğle namazını müteakıp ebedi ıstırahatgâhına deftıedılecekür Merfıuma Tann'dan rahmet. kederlı aılesıne ve meslektaşlanmıza başsağhğı dılenz İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI