Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 21 AĞUSTOS 1997 PERŞEMBE
HABERLER
Göktepe cinayetinin üzerinden 20 ay geçmesine karşın ilk kez bugün, 11 sanık polisten 9'u yargılanacak
Saruk polisler lıâkim karşısında
MELTEM FIRATLI
Gazetecı MetinGöktepe cınayeti da-
vası 'nihayet başladı.' Göktepe"nin öl-
dûriilmesinm üzerinden 20 ay geçme-
sine rağmeailk kez bugün. sanık 11 po-
listen 9'u mahkeme önüne çıkacak ve
'kasten adam öldürmek' suçundan yar-
gılanacak.
Afyon Ağır Ceza Mahkemesi'nde
görülen davanın 7. oturumunda, Metin
Göktepe'yı döverek öldürdüğü iddia
edilen 11 polisten 9"u hazır bulunacak.
Haklannda giyabi tutuklama karan ol-
masına rağmen aylardır teslim olma-
makta direnen Emniyet Amiri Seydi
Battal Köse ile polis memurlan Şua>ip
Mutluer, Fedai Korkmaz, Murat Poİat,
Burhan Koç, İhsan Sanoğlu, Selçuk
Bayraktar, Metin Kuşat, Saffet Hızarcı.
Başbakan Mesut Yılmaz'ın da talima-
tına uymayarak geçen oturuma katıl-
mamışlardı. Teslim olmamalarını 'gü-
• Afyon Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın 7. oturumunda nihayet 11 sanık polisten 9'u
hazır bulunacak. Haklannda gıyabi tutuklama karan olmasına rağmen aylardır teslim olmamakta
direnen Emniyet Amiri Seydi Battal Köse ile polis memurlan Şuayip Mutluer, Fedai Korkmaz,
Murat Polat, Burhan Koç, thsan Sanoğlu, Selçuk Bayraktar, Metin Kuşat. Saffet Hızarcı,
Başbakan Mesut Yılmaz'ın talimatına da uymayarak geçen oturuma katılmamışlardı.
venliklerinin sağlanamayacağr gerek-
çesine dayandıran sanık polislerden 6'sı
28 temmuzda, 3 "ü de 2 ağustosta teslim
oldular.
Afyon Cezaevi'nde yatmakta olan
polislerin bugün saat 10.00'da başlaya-
cak olan 7. oturuma katılmalan gereki-
yor. Diğer sanık 2 polis Tuncay Uzun ile
Fikret Kayacan'ın ise bu oturuma katıl-
mamalan halinde haklannda gıyabi tu-
tukJama karan çıkanlması bekleniyor.
Metin Göktepe'nin öldürülmesinden
sonra başlayan soruşturma sırasmda ve
davanın açılmasından sonra müdahıl
avukatlar sık sık sanık polislerin tutuk-
lanmasını istemişlerdi. Müdahil avu-
katlaren son tutukJama istemini Afyon
Ağır Ceza Mahkemesi'nde 28 Mayıs
1997 tarihinde yapılan oturumda dile
getirmişlerdi. Avukatlar, mahkemeye
verdikleri dilekçede polislerin tutuklan-
ması istemini şu gerekçelere dayandır-
mışlardı:
"Davamız sanıklaruıdan Fedai Kork-
maz, gözaltına alınanlan dövmek için
özel olarak hazuiandığı ve saıuklar ta-
rafından ' Haydar' olarak isimlendiren
sopayı kendisi ile birtikte Murat Polat ve
Metin Kuşat tarafindan da kullanıkiığı-
nı; Şuayip Muüuer. Metin Göktepe'nin
Metin Kuşat ve Saffet Hızarcı tarafin-
dan dövüldüğünü; Fikret Kayacan ve
Tuncay Uzun, Metin Göktepe'nin ba-
şucunda Seydi Battal Köse'yi gördüğü-
iıü; Metin Kuşat, Metin'i Şuayip Mut-
luer'in zıplayarak tekmelediğini söyle-
miş ve bu saıuklar amirleri durumunda
bulunan Seydi Battal Köse'nin olayı
kinıseye anlatmamalannı tembih ettiğj-
ni beürtmişler. Seydi Battal Köse ise Me-
tin Kuşat ve Şuayip Mutluer'in Metin'i
tekmelediğini. Burhan Koç'un da döv-
diiğünü sö> lemiştir. Sanık Yalçın Akde-
niz ise Saffet Hızarcı, Fedai Korkmaz,
Murat Polat ve Şuayip Mutluer'i suçla-
nııştır. Dosyamıza ifade veren pek çok
tanıkda sanıklann Metin Göktepe'yi iş-
kence ve ezivet ederek öldürdüklerini
söylemişlerdir. L'stelik bu sanıklann o-
lay gün ve mahallinde görevli olduklan
ve olay günü birçok insanla büiikte Me-
tin Göktepe'yi de gözaltına aldıklan.
Metin Göktepe'nin emniyet güçlerinin
karakol gibi kullandıklan tamamen
kontrolünde bulunan bir mekânda öl-
dürüldüğü bellidir. Tanık Deniz Özcan
mahkemenizde dinlenmiştir. Hem bu ta-
nığın anlatımı ve hem de diğer tanık Ali
Ekber Palabıyık'uı anlatımları; yaşa-
nan olayın boyutlannı bir kez daha ka-
mtiamış ve tüm dosya kapsamı ile bir-
likte sanıklara isnat edilen suçun ağır
cezalık bir suç olduğunu bir kez daha
göstermiştir."
Müdahil avukatlann tutuklama is-
temlerini kabul eden mahkeme, aynı
oturumda 5 sanık polis hakkında tutuk-
lama karan vermişti. Afyon Ceza Mah-
kemesi 24 temmuz günkü oturumda da
4 sanık polis hakkında tutuklama karan
vermişti.
Oltan Sungurlu
'Savcılara
yetki
verilmeli'
EVİN GÖKTAŞ
AJVKARA - Adalet Bakanı Oltan
Sungurlu. mılletvekjlleri
hakkındakı yolsuzluk ıddıalan
karşısında yargıya engel
oluşturan dokunulmazlık zırhının
parlamentoya "itibar
kaybettirdiğini" söyledı.
Türkıye'deki savcılara da
ltalya'dakıne benzer yetki ler
tanınmasını isteyen Sungurlu.
" Milletvekilleri ve bakanlann
dokunulmazlıkları yüzünden
parlamento kendûıi müdafaa
edemez hale geldi" dedi.
Sungurlu, "Gerekli kanunlar
çıkanlıp yeterli yetkiler verilmesi
halinde, bizim savcılarımız
İtalya'daki savcılara pabucu ters
gjydirirler" dedı. Son
zamanlarda sık sık meydana
gelen yolsuzluk olaylan
nedenıyle TBMM'nin büyük
iribar kaybına uğradığını
kaydeden Sungurlu. önceki gün
siyasi partilerin grup
başkanvekıllerine gönderdigi
yasa tasansıyla ağır cezayı
gerektiren suçlarla ilgıli
başbakan, bakan ve
milletvekilleri hakkında hiçbir
izne tabi olmadan soruşturma
yapma yetkisi verileceğini
bildirdi.
Yargıtay yargüayacak
Sungurlu, anayasa değişikliğinin
sağlanması durumunda
milletvekillennın. anayasanın 83.
maddesınde yapılacak değişiklık
kapsamında. Yargıtay'da
yargılanacaklannı belirttı.
Sungurlu, şunlan söyledi: "Biz
diyoruz ki bu ülkede
milletvekillerinin. bakanlann,
hâkimlerin, yüksek mahkeme
üyelerinin dokunulmazüklan var.
Y'ani bunlann yargılanmalarında
bir dizi problem var.
Yargılanmalannda problem
olmayan birileri varsa o da köyiü,
çiftçi ve esnaf. Parlamenterlerin
dokunulmazlıkları yüzünden,
parlamento kendini yeterince
müdafaa edemiyor. Bunun içüı de
önce milli iradenin güçlenmesi
gerekir. Milli iradenin güçlenmesi
de paıiamentonun güçlenmesine
bağudır. Bu itibaria
parlamentoyu güçlendirmek,
onlann üzerindeki şaibeyi
kaldırmak ve yargılanma
imkânını getirmek lazını. Bu
hazuiıklan, toplumdaki
yolsuzluk ve hırsızhk
söylentilerinin azalması içüı
yapök. Daha önemlisi de temiz
toplum özlemi içüı vaptık."
Dışişleri Bakanlığı, Brüksel-Diyarbakır Banş Treni projesine tepki gösterdi
4
Banş değfl, terör trenTANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Dı-
şişleri Bakanlığı. Kürt sorununun ba-
nşçı yöntemlerle çözülmesine ilişkin
olarak bir Alman sivil toplum örgütü ta-
rafindan gündeme getirilen "Brüksel-
Diyarbakır Banş Treni" projesinin, P-
KK bağlantılı bir propaganda olduğunu
belırterek büyük tepki gösterdi. Brük-
sel'den 26 ağustosta hareket edeceği
kaydedilen rrenin, Türkiye'ye sokulma-
ması bekleniyor.
Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcı-
sı Sermet Atacanlı. dün düzenlediği ba-
sın toplantısında "Banş Treni" ile ilgı-
li bir soru üzenne,u
Biz bunun terör ör-
gütü bağlanülı bir propaganda guişimi
olduğunu düşünüyoruz " yanıtını ver-
dı. Atacanlı, bu girişimle ilgili gerekJi
önlemlerin ahnmasının da doğal olaca-
ğtnı kaydetti.
İP Genel Sekreteri Mehmet Bedri
Gühekin de dün düzenlediği basın top-
lantısında, "Banş Treni" girişimini,
"mandacı ve emperyalist güçlerin çö-
züm getirmeyecek bir başka müdahale-
si" olarak değerlendirdi. Hiçbir soru-
nun Batı'nın müdahalesiyle çözümle-
nemeyeceğini, bunun banş olan yerle-
re bile savaş getireceğinı kaydeden Gül-
tekin, "Emperyalistlerin desteğindeki
sözde banş gü-işünleri, ancak yeni
Sevr'lere giden yolun açılmasına hizmet
eder"dedi. Gültekin, Banş Treni girişi-
mini destekleyen ÖDP. IHD ve HADEP
gibi kuruluşlann da emperyalist güç-
lenn amaçlanna alet olduklannı ıddıa
etti.
Gebze'de CHP, HADEP, ÖDP, EMEP.
Kiistal-Iş, Eğit-Sen ve Tabip Odasf nın
katılırruyla oluşturulan Demokrasi Plat-
formu. Güneydoğu'da yaşanan sorun-
lann demokratik çözümü için Musa An-
ter Banş Treni projesini destekledik-
lerini belirttiler.
Cumhurbaskanı Demirel
'Halk sorumlularla
sorumsuzlan ayırdı'
MERlH AK
DemireL, Kale Grubu'nca organize sanayi böigesinde yapılacak Kalekün fabrikasuun temelini atö.
ISPARTA - Cumhurbaş-
kanı Süleyman Demirel.
Türkiye'de yurttaşlann hür
ve serbest düşünceye sahip
olduğunu belırterek, "Be-
nün yurttaşım önüne çıkan
yanlışlıklan elinin tersiyle
iter. Hür ve serbest düşün-
celi bu ülkede sorumsuzla-
n ve sorumlulan ayırt etti"
dedi.
Demirel memleketi Is-
parta'da bir dizi temel atma
törenlerine ve açılışlara ka-
tıldı Demirel berabennde
getirdıği çok sayıda sanayi-
ciyi de kente yatınma ça-
ğırdı.
Cumhurbaskanı Demi-
rel daha sonra kardeşi Şev-
ket Demirel'in de ortağı ol-
duğu Göltaş Çimento'nun
ek tesisinin temelini atar-
ken Elca Salça Fabrikası'nı
da hizmete soktu.
Demirel'in gezisinde
Bayındırhk ve tskân Baka-
nı Yaşar Topçu ile Turizm
Bakanı İbrahimGürdalda
yer aldı.
ÇİLLER'E İZMİR'DE İLGİ GÖSTERİLMEDİ
'Hükümet talimatla çalışıyor'
ASUMAN ABACIOĞLU
HAKAN DİRİK
İZMİR- DYP Genel Başkanı Tansu
ÇUler. 8 yıllık zorunlu temel eğıtimin
çağdaş bir eğitim olmadığını belirterek,
"Türkiye'yi çağdışı bir eğitime yönlen-
dirmek, oba olsa talimatla olur" dedı.
Çiller. kendisını "demokrasi âşığı'" ola-
rak nitelendirerek. talimatla ıcraat yap-
madıklannı söyledi.
Tansu Çiller. dört günlük Ege gezi-
sine dün başladı. Partisinin bütün lzmir
milletvekilleri ıstifa eden Çiller'i gezi-
sinde, diğer ıllerden kalabalık bir mıl-
letvekili grubu >alnız bırakmadı. Ad-
nan Menderes Havaalanı'ndan Gazi-
emir'e geçerek bir okulun açıhşını ya-
pan Çiller'e yurttaşlar ilgi göstermedı.
Okul açılış töreninde bir konuşma
yapan Çiller, 8 yıllık eğıtımı eleştirerek,
halkın yüzde 88'ınin zaten sekiz yıllık
eğitimini tamamladığını, yeni yasayla
yüzde 12'nin de buna dahil edildiğini
söyledi. Sekiz yıllık kesintisiz eğitimin
çağdaş bir eğitim olmayacağını kavde-
den Çiller, çağdaş bir eğitimde beş yıl-
dan sonra mesleğe yönlendırme oldu-
ğunu savundu. Yeni yasanın yabancı
dilde eğitim yapan okullan, meslek
okullannı ve özel okullan olumsuz et-
kileyeceğinı öne süren Çiller, "Bu ya-
sa, imam-hatipler için çıkaniıyorsa, i-
mam-hatiplerdeki vanlışlıklar düzelti-
lebilirdL Türkiye'yi çağdışı bir eğitime
yönlendirmek, olsa olsa talimatla olur"
diye konuştu.
Buca'da Balık Hali'nin açıhşını ya-
pan Çiller, şöyle konuştu: "Burada söy-
lenilen anlaşılır. Milli irade demek ne
demek,demokrasidemeknedemek,de-
mokrasi ile hizmet neden bağdaşır, öy-
ledemokrasi olmazsa halka inen hizmet
neden ohnaz, nhe sadece zamlar yapı-
lır, niye o zamlar sadece rantiye kesimi-
ne aktanlır. onlan buralan çok rvi an-
lar. onun için aranızdayım zaten"
Karşıyaka'da Büyük Kanal Projesı
çerçevesinde pompa istasyonunun açı-
lışına katılan Çiller, burada vaptığı ko-
nuşmada da yeni bir seçim öncesi he-
sap verecekleri anda başlannın her açı-
dan dik olacağını vurguladı. Çiller. da-
ha sonra Çiğli, KoyTindere. Menemen,
Aliağa \e Foça'ya giderek inceleme-
lerde bulundu.
Başbakan Yılmaz, RP'yi eleştirdi
'Din üzerinden siyasete izin yok'
EMtNE KAPLAN
DtNAR - Başbakan Me-
sut Yılmaz, 8 yıllık kesinti-
siz eğitime *"Din eğitimi en-
geüeniyor" diyerek karşı çı-
kan RP'nın asıl amacınm
kendisine militan yetıştir-
mek olduğunu viirgulaya-
rak, sıyasetçilerin kutsal de-
ğerler üzenne siyaset vap-
malanna izin vermevecek-
lenni belirttı. Yılmaz. "Din
benim dinimdir. Bana oy
wnneyen gâvurdur, diyen-
lercezayi milletten görecek"
dedı.
Başbakan Yılmaz. dün
Cumhurbaskanı Süleyman
Demirel ile Dınar'da bazı
açılış törenlerine katıldı.
Törenlerin öncesinde halka
hitap eden Yılmaz, deprem-
den zarar gören Dinar'ın
yaralannın sanlmasında
devletin İ>T bir görev yaptı-
ğını belirttı. Geçen süre
içinde 2 bin 500 yeni konut,
20Oişyeri\e 1500ahırya-
pıldığını belirtti. Ezan
okunması nedeniyle konuş-
masına bir süre ara veren
Yılmaz. "Hiçkimseninşüp-
hesi olmasın ki, ezan hiçbir
zaman susmayacak, bayTak
üımeyecek. bu memleket
bölünmevecek. Siyasetçiler
arnk kutsal değerler üzeri-
ne siyaset yapamayacaklar-
dır. Din benim dinimdir. Ba-
na oy vermeyen gavurdur,
diyenlercezayı milletten gö-
recektir" dedi.
Afet konutlannın temel-
lerini kendılerinın attığını.
organize sanayi bölgesinin
de temelini atacaklannı be-
lirten Yıhnaz, önemli bır
kavşak olan Dinar'a yeni
fabrikalar kurulacağını, iş-
yerleri açılacağını belirtti. Il
olmak için tezahüratta bulu-
nan Dinarlılara il yapma
yetkisinin kendisinde olma-
dığını, bunun Meclıs'ın ışi
olduğunu, diğer partileri
bunun için ıkna ermeye ça-
lışacaklannı söyleyen Yıl-
maz. çiftçinın geçen yıl
borçlarının enelendiğini,
tanm kredilennde çıkan so-
runlann da çözüleceğini be-
lirtti. Yılmaz, hükümet
programında ılk hedefin
eğitim reformu olduğunu
belırterek. şöyle dedi:
"Erbakan vapamazsınız.
dedi yapök. Hükümeti ku-
ramazsınız. dedi kurduk. 8
vih geçiremezsiniz, dedi ge-
çirdik. Ben onun yerindeol-
savdım agzımı bile açmaz-
dım. Şimdi ifüra abyorlar. 8
yıllık eğitimde dinin engel-
lendiğini sö>1üyorlar. 8 yda
rağmen S. sınıfı bitiren ço-
cuklann Kuran kurslarma
gitmesine ilişkin 4. madde
geçmedL Niye? RP oy vçr-
mediği için geçmedi. Bu
maddeyi reddettiler. Arzu-
lannda saminüdeğiller. On-
lann amacı kendilerine RP
militanı yetiştirmek."
İIFîA NOKTASII ORAL ÇALIŞLAR
ANASOL-D Hükümeti işbaşına
geldiği günden beri zam yapıyor. RE-
FAHYOL Hükümetı'nin ekonomiyi
mahvettiğini söyleyen Ekonomiden
Sorumlu Devlet Bakanı Güneş Ta-
ner, bu ışın düzeltilmesıni de sıradan
yurttaşın sırtına yıkmış durumda. 8
yıllık eğitime para mı lazım, yap te-
mel ihtiyaç maddelerine bir zam, so-
run çözülsün. Hazine'de para mı kal-
madı, yurttaşın cebine bir kürekle
uzan.
Güneş Taner, hükümetin daha iki
ayı dolmadan petrol ürünlerine arka
arkaya yüzde elli civarında zam yap-
tı. Petrol ürünlerine zam yapmak de-
mek, her şeye zam yapmak demek.
Ulaşımdan, birçok alandaki üretimin
temel girdisi petrol. Zamlar yapılın-
ca devletin kasasına para giriyor,
böylece kaynakları istediklerı gibi
kullanma olanağı doğuyor.
Temel maddelere zam yaparak va-
Zam Yoluyla Ekonomi...
tandaşın elindeki üç kuruşa ortak ol-
mak yoluyla ekonomiye çözüm bul-
mak, dünyanın en kolay yolu. Taner,
Turgırt Özal'ın yetiştirmesi. O da
Özal gibi fukaranın tepesine binerek
sorunları çözmeyi marifet sanıyor.
Türkıye, zaten bir eşıtsizlikler ül-
kesi. Ücretler, gelirler arasında uçu-
rumlar oluşmuş durumda. Özal dö-
nemi, dengesizliğin aşırı ölçülere u-
laşmasının başlangıcı sayılabilir.
Dünyanın gelişmiş ülkelerinin en te-
mel niteliklerinden birisi, ücretler ara-
sındaki makasın fazla açılmaması.
Örneğin Almanya'da nüfusun yüzde
doksanından fazlasının aylık geliri i-
ki bin ile dört bin Alman Markı ara-
sında değişir. Fark en çok bire ikidir.
Bizde ise bir kurumun içinde bire yüz
farklılıklara rastlayabilirsiniz.
Böyle bir ülkede, fukaranın cebin-
deki son kuruşa göz dikerek ekono-
miyi halletmeye kalkmak en hafrfin-
den acımasızlık. Bunu sokaktaki
Mehmet Efendi de yapabilir. Ekono-
mi politikaları bir tercih sorunu. Pa-
rayı nereden elde edeceksiniz? Ver-
gi vermeyen, vergi kaçıran zengin-
den, işadamından, vergi almak isti-
yor musunuz? Buna niyetiniz var mı?
Türkiye'de gelişmiş ülkelerden
farklı olarak büyük bir vergi adalet-
sizliği yaşanıyor. Sabit gelirliden ver-
gi almak dünyanın en kolay işi. Cum-
huriyet gazetesindeki bir bölüm yö-
neticisinin ne kadar vergi verdiğini
sizlere aktararak sabit gelirliden ne
kadar insafsız bir tahsilat yaptığını
göstermek istiyorum. Bu arkadaşı-
mızın brüt maaşı 197 milyon 175 bin-
Türk lirası. Bu paranın 63 milyon 746
lirası gelır vergısi olarak kesiliyor. Si-
gorta, damga vergisi. zorunlu tasar-
ruf fonuyla birlikte ayda toplam 74
milyon 642 bin lira devlet tarafindan
alınıyor. Bu durumda 120 milyon lira
maaş alan bir Cumhuriyet çalışanı
senede 900 milyon lira vergi ödüyor.
83 milyon lira maaş alan bir arkada-
şırnız ise ayda 51 milyon lira vergi
veriyor.
Ekonomiden Sorumlu Devlet Ba-
kanı Güneş Taner Beyefendi, çözüm
olarak zaten maaşının yarısına yakı-
nını vergi olarak geri aldığı yurttaşa
ek zamlar bindirerek bır çözüm üret-
tiğini sanıyor. KasılakasıîaTVekran-
larında boy göstererek ne büyük iş-
ler yaptığını anlatıyor. Gelişmiş ülke-
lerin bir başka özelliği çok kazanan-
dan çok vergi alması.. Az kazananla-
n ise sosyal yardımlar yoluyla takvi-
ye etmesi.
Güneş Taner benzine zam yapar-
ken Türkiye'de diğer ülkelere göre
benzinin çok ucuz olduğunu iddia
ediyor. Onlara yetişmek için böyle
bir yola başvurduklarını söylüyor.
Doğru değil. Şu anda benzinin dün-
yada en pahalı olduğu ülkelerden bi-
risi Türkiye. Avrupa ülkelerinin yap-
tıklanna o kadar meraklıysanız, adil
bir vergilendirme sistemi geliştirin.
Yüz milyarlık düğünler yapan görgü-
süzlerden vergi alın. Gecekondu ma-
hallesindeki Ayşe teyzenin ununu,
şekerini pahalandırarak ekonomiyi
çözmeye kalkışmayın.
Her yeni zam, ülkedeki dengesiz-
liği daha da arttınyor ve iç çelişme-
leri kızıştıracak bir eylem haline ge-
liyor. Yeter artık. Bu anlayışı değiş-
tirin.
PERŞEMBE
ORHAN BURSALI
İstanbul ve Ani Çöküş
"Binalannızın hepsi kaçak, hiçbirinin izni yok;
biz insanlık yapalım diye size göz yumuyoruz, siz
de kalkmış bize saldtnyorsunuz..."
Bu sözler, İstanbul kentinin aslında nasıl ve ni-
çin çoktan yitirilmiş olduğunun kanıtıydı. Özellik-
le Alibeyköy'ü dereler götürdükten sonra, bele-
diye başkanı, kendisini yeterli önlem almamakla
suçlayan kazazedelere TV'de böyle diyordu.
Ayazağa'da ise, aralarında yapı malzemeleri
de üreten ünlü bir holdingimizin fabrikasının da
bulunduğu çok sayıda fabrika seller altında kal-
dı.
Evet kent, biraz düzenli yağan yağmura her
zaman teslim oluyor.
Aslında, İstanbul sadece yağmurun değil, sık
sık susuzluğun, pısliğin, elektrik kesilmelerinin,
ulaşım imkânsızlıklarının da, bazen hepsinin bir-
den denetimi altına girmektedir.
Doğan Kuban'a göre ise Istanbul'u aslında
teslim alan cehaleüir kültürsüzlüktür; veya kırsal
kültürdür. Kuban, "Collapse= Ani Çöküş" kura-
mında (Cumhuriyet Bilim Teknik, 1994; sayı
390), Istanbul'un bu yönetilemezliğinin nedenle-
rıni anlatmaktadır.
"Ani Çöküş" kuramına göre, kenti oluşturan
nüfus artışı, suç, su kıtlığı, kötü eğitim, devlet ve
mahalli idare kontrolünün ortadan kalkması, ya-
şam kalitesinın bozulmasının doğurduğu beyin
göçü vb gibi sayısal ve niteliksel özelliklerin,
kentin sosyal ve fiziksel sınırlarının ötesine taş-
masıyla kaos sürecı başlar. Aslında bu sürecı
başlatan etken, kentin kültürel yetmezliğidir. Ya-
nı kentte yaşayanların kültürel ortalaması bu ka-
osun üzerinden gelebilecek durumda değildir;
göç vb gibi nedenlerle bu kültürel ortalama dü-
zeyı düştükçe de, kent, karmaşayı, kaotik du-
rum ve davranışları denetleyebilecek yetenekten
giderek uzaklaşır. Kentte çeşitli süreçler, denet-
lenemez hale gelır. Yer yer mini ve maksi çöküş-
ler yaşanır. Işin acı yönü, bu çöküşlerin asla sır
olmaması, hepsini önceden bilmenin mümkün
olması ve herkesin bilgisi dahilinde cereyan et-
mesidir. ,- !
• • •
Küçük bir kuraklık. kenti hemen susuz bırak-
makta, küçük bir yağmur insanlara hayatı ce-
hennem etmektedir.
Yarın ise bunlann büyüklerini, örneğin büyük
bir kuraklığı ve büyük bir depremi yaşamaya
başladığımızda, istanbul'da bütün alanlarda bir-
den ani çöküş kaçınılmaz olacaktır.
Ancak, bu gidişle, söz konusu büyük felaket-
lere bile gerek kalmadan, yaşamın normal akışı
içinde bile büyük çoğunluk için hayat giderek
daha alt düzeylere inmektedir.
İstanbul sınırsız büyüyen bir kenttir. Bu kentte
sınırsız büyüyen sadece nüfus değildir. Kentin'
hemen hemen bütün özellikleridir ve "Doğa'da
sınırsız büyüme olayı yoktur. Doğa sınırsız büyü-
meyi ölümle sonuçlandınr".
Bu sınırsız büyümeyle uygun adım gitmesi ge-
reken, bu sınırsız büyümeyı denetim attında tu-
tabilecek özellikjerin/etkenlerin ise hiçbiri büyü-
memektedir; tersine varlıklan etkileri küçülmek-
tedir. Kent kültürünün ortalaması düşmektedir;
kentlilik bilinci, bilinçli bir kent politikasından söz
etmek mümkün değildir. Bunları seferber ede-
cek, geliştirecek ve kent yönetimine egemen kı-
lacak bir politik irade de ufukta görülmemekte-
dir.
•••
Öyle görülüyor ki kent, "Binalannızın hepsi ka-
çak, hiçbirinin izni yok; biz insanlık yapalım diye
size göz yumuyoruz, siz de kalkmış bize saldın-
yorsunuz.." diyen kırsal görüşün; daha önce de,
bırkaç bin oy hesabına gecekonduya kenti peş-
keş çeken sözde kentlı görüşün yönetimleri ara-
sında el değiştirecek duracaktır.
İstanbul da çöküşü sanki yazgısıymış gibi ya-
şayacak ve daha büyük çöküşleri bekleyıp du-
racaktır.
Ta ki hesapta olmayan bir mucize gerçekleş-
sin.
obursali ' prizma.net.tr
Huzur operasyonlanı süniyor
• İstanbul Haber Servisi -İstanbul Emniyet Müdürü
Hasan Özdemir'ın göreve başlamasıyla denetimlerini
yoğunlaştıran İstanbul polisi. dün gece 02.00"de
Vatan Çaddesi'nde bulunan Hislon Oteli ile
Eminönü'nde bulunan Anzade Hotel'e baskın
düzenledi. Asayiş Şube Müdürü Bünyamin Tark'ın
yönettiği. Fatih Emniyet Müdürü Ahrnet Pek'ın de
katıldığı operasyonda 34"ü kadm 68 kişi "fuhuş ;
yaptıklan" gerekçesiyle gözaltına alındı.
Silah satışına baskın • :
• İstanbul Haber Servisi - Düzce'de ürettiği
"köstebek" olarak adlandınlan kısa namlulu silahlan
istanbul'da pazarladığı öne sürülen Hüsamettin
Kuşçuoğlu ile silahlan satın aldığı savlanan 64 kişi, .
116 adet kısa namlulu sılahla birlikte Üsküdar
Emniyet Müdürlüğü Asayiş Bürosu ekiplennce
gözaltına alındı. ,
İBDA-C davası
• İstanbul Haber Servisi - İBDA-C örgütüne üye
olduklan ve bu örgüt adına, aralarında kiliselerin de j
bulunduğu çok sayıda yeri bombaladıklan ve 2 :
kişinin ölümüne neden olduklan iddia edilen 9'u
tutuklu 20 kişinin yargılanmasına İstanbul 4 No'lu
DGM'de devam edildi. Mahkeme heyeti dosyanın
esas hakkmdaki göriişünü açıklaması için DGM
Cumhuriyet Savcısı'na verilmesini öngörerek
dunışmayı erteledi.
Uyuşturucu kaçakçisı yakalandı
• İstanbul Haber Servisi - ltalya'ya gitmek üzere
Atatürk Havalimam'na gelen Alman uyruklu ve
koltuk değnekli bir kişinin kamera çantasında, 2 kilo
250 gram eroin ele geçirildi.