Catalog

14 AĞUSTOS 1997 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Eşelmobil oyatamasına tepki • AMCARA (CumJıuriyet Bürosu) - Türk-lş Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Sabri Özdeş, enflasyon oranında zam anlamına gelen \e REFAHYOL'un zorlamasıvla kamu kesimi toplusözleşmeleriyle uygulamava konulan "eşelmobil" sisteminin Ekonomik ve Sosyal ^.onsey'e havale edilmesinin çözümü geciktireceğini bildirdi. Ozdes.. dün yaptıgı yazıh açıklamada, 55. hükümetın verdiği sözleri bir an önce yenne getirmesini beklediklerini vurgulayarak aylık olarak getirilen eşelmobil sisteminin kaldınlarak 6 aylık enflasyon oranında zam uygulamasına geçilmesıni istedi. Refornt paketi fiyasko • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Universitelenn halk sağlığı bölümü öğretim üyeleri, ortak açıklama yaparak TBMM'ye "reform paketi" olarak getirilen sağlık düzenlemelerine tepki gösterdiler. Türk Tabıpleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi tarafından açıklanan du>uruda, üyeler, yeni tasanyla halkın ne kadar parası varsa o kadar sağlık hizmetı alacağını savundular. TBMM'de 'kütüp' tartışması • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - RP'den danışıklı olarak istifa ettirilen ve gazetecilere yönelik hakaretlen tepkilere yol açan Şanlıurfa Millervekıli tbrahim Halil Çelik, dün TBMM Genel Kurulu'nda gündem dışı soz alarak açıklama yapma gereği duydu. Çelik, 2 kadın gazeteciye k-ttfretmediğinı Savunurkert, bu komıda açıklamalar yapan Devlet Bakanı Işılay Saygın ile DTP Manisa Millervekili Ayseli Göksoy'a çattı. Çelik. "ilgili gazeteler ve iki parlamenter hakkında davaaçacağını" söyledi. Çelik" in konuşması üzerine, söz alan CHP Istanbul Milletvekili Ali Topuz ıse olaylann Çelik'in anlattığı gibi gerçekleşmedigini belirterek "Saldırgan tavnnı onaylamıyorum" dedi. Yılmaz'a öntülü ödenek sorusu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Mala'tya Millervekili Ayhan Fırat, Başbakan Mesut Yılmaz'ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, 54. hükümetin Başbakanı Necmettin Erbakan'ın örtülü ödenekten 1997 yılının ilk 6 ayında 6 trilyon lira kullandığı savlannı gündeme getirdı. Fırat, Yılmaz'a, "Başbakan'a tahsisli örtülü ödenekten ilk 6 ayda 6 tnlyon sarfedildiği doğru mudur? Erbakan'ın başbakanlığının son ayı olan haziran ayında da örtülü ödenekten 2 trilyon lira sarfettiği iddiasının doğruluk derecesi nedir?" sorusunu yöneltti. DYP'de ANAP'a katılım • tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - DYP'de Türkiye genelinde süren "taban erozyonu'nun en şıddetlisi İzmir'de yaşanıyor. Bu partiden aynlarak ANAP'a geçen Devlet Bakanı Işılay Saygın'ınbaşını çektiği yaklaşık 2 bin DYP'li. görkemli bir törenle ANAP'a katılıyor. Aralannda anakent, ilçe belediye. il genel meclisi ve parti yönetim kurulu üyelerinin de bulunduğu DYP'liler, 23 ağustosta fuar Menekşe Çay Bahçesi'nde düzenlenecek törenle ANAP saflanna katılacak. Istifalar siyası kulislerde "Işılay operasyonu" şeklınde nitelendırilıyor. Refah Partisi, yasa çıktığmda Anayasa Mahkemesi'ne başvuruda bulunacak 8 ydda söz TBMM'nînANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sekiz yıllık temel eğitim öngören yasa tasansı Plan ve Bütçe Komisyonu'ndaki 9 günlük maratondan sonra, bugün de TBMM Ge- nel Kurulu'nda görüşülmeye başlanacak. Iktıdarpartileri, RP'nin olası engellemele- nne karşı tasannın yasalaşabilmesi için gruplannı "ateumn a geçirdi. RP Genel Başkan Yardımcısı Abdullah Gül, tasannın yasalaşması durumunda tü- müyle iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvuruda bulunacaklannı açıkladı. CHP ise din eğitimiyle ilgili 4. maddeyi iptal istemiyle Anayasa Mahkemesi'ne gö- türmek amacıyla imza arayışına girdi. DSP tstanbul Milletvekili Cevdet Selvi, "Bakanlannuz bfle bu maddenin anayasa- ya aykın olduğunu söytemiştL İptal başvu- rusu için bizden de imza verüebifir" dedi. Temel eğıtimin sekiz yıl olması ve 5. sı- nıftan başlayarak Diyanet lşleri Başkanlı- ğı'nca tatıllerde açılacak kurslarda, isteğe bağlı olarak din eğitim ve öğretiminin ve- rilmesini öngören yasa tasansının TBMM Genel Kurulu maratonu bugün başlıyor. TBMM Danışma Kurulu'nun dünkü toplantısında RP. tasannın tümü ve madde- leri üzerindeki konuşma sürelerinin uzatıl- masını istedi, ancak iktidar gruplan bu öne- riye karşı çıktı. Danışma Kurulu'nda anlaşmaya vanla- maması üzerine. iktidar gruplan çalışma sürelerinin bugün saat 10.00'dan 24.00'e, yann da 14.00 ile 24.00 saatleri arasında uzatılmasıru öngören önerilerini Genel Ku- rul'a sundular. Sekiz yıllık temel eğitim yasa tasansı ile ilgili görüşmeler yann saat 24.00'e dekta- mamlanamazsa çalışmalann tamamlanma- sına dek süre uzatılacak. Anayasa Mahkemesi yolu Tasannın anayasaya aykın olduğunda ıs- rarlı olan RP, yasanın çıkması durumunda tümüyle iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvuruda bulunacak. RP Genel Başkan Yardımcısı Abdullah Gül dün parlamentoda düzenlediği basın toplantısında bir soru üzerine "TBMM Ge- nel Kurulu'nda kabul edilmemesi için eü- mizden geleni yapacağız. Ancak başarılı olamazsak hukuki yollan deneyeceğiz. Hu- kukçulanmızgerekli incdeıneyi yapacaklar ve Anayasa Mahkemesi'ne iptal başvuru- sunda bulunacağız" yanıtını verdi. Tasan- yı eleştirirken ANAP'm "sol işgal alünda olduğunu" öne süren Gül, "Mületin oyuv- la iktidara gelemeyenler, ANAP'ın içine Tnıva an gibi ginnişlerdir ve ANAP mfllet- vekilleri buna teslim olmuşlardır. Bu tasan Kuran öğretimini de zapturapt alnna al- maktadır" dıye konuştu. CHP ise 4. maddenin iptali için Anaya- sa Mahkemesi'ne başvuru hazırlıgına gi- rerken, gerekli imzalan toplamak için DYP ve DSP'ye umut bağladı. Başvuru için ge- rekli 110 imzaya DYP ve DSP'den gelecek imzalarla ulaşılabileceği hesaplanırken, DSP'den ilk sınyal geldi. 4. maddeyi eleş- tiren yazılar yazan DSP Zonguldak Millet- vekili Mümtaz Soysal'ın da iptal başvuru- su için imza verebileceği bıldinldi. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'dan, RP Genel Başkanı'nın 'çavuş' benzetmesine yanıt 'Erbakan gazı kaçmış gazoz'ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal. 8 yıllık kesintisiz eğıtime karşı oluşan tepkilerin. bu düzenlemenin ne kadar haklı ve gecikmiş olduğu- nu gösterdiğini söyledi. Tasannın 4. maddesine kesinlikle "hayır" diye- ceklerini belirten Baykal. "Ama pire için yorgan yak- mayacağız. Parlamentoda yasanın geçmesi için tüm gücümüzü kullanacağız" dedi. Baykal, "Onbaşı Mesut, Çavuş BaykaT niteleme- sinde bulunan RP Genel Başkanı Necmettin Erba- kan'a, "Kaddafı'ninordu- sunda komutan yardımcı- sı olmaktansa. Türk ordu- suna nefer olmaktan şeref duyanm. Anlaşdan Sayın Erbakan paşaJann sözün- den anhyor" yanıtını ver- di. Baykal, dün toplanan CHP Parti Meclisi'nde (PM) yaptığı konuşmada, toplumun bütün kesımle- rini belli bir düzeyin üs- tünde tutma gereksinimi- nin tartışılmaz bir noktaya geldiğini vurgulayarak "Türldye için 8 yılhk temel eğitim, uluslaşma projesi- nin önemli adımı olarak değer taşıyor. 8 yıl, çağdaş, demokratik bilince sahip yurttaşlar yetiştirme konu- sunda bir sıçrama olacak- ür" dedi. Deniz Baykal, 55. hükümetin ekonomi politikasım da eleştirdi. Türkiye gibi yüksek enflasyona sahip ülkelerde zamlann kaçımlmaz olduğunu söyleyen Baykal, "Ancak hükümet, zamlan ekonomik araç olarak kullanma kararhiığında görünüyor. Zam politikası bir finansman yöntemi olarak kuUanılryor" diye konuştu. Ülkenin, toplumsal ve etnik yapı bakımından ge- niş bir yelpazeyi yansıttı- ğını anımsatan Baykal, "Bu olağanüstü renkli mo- zaiği. ulusal bilinç nokta- suıda derleme ihtiyacı yad- sınamaz bir önem taşı- maktadır" dedi CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, RP Genel Başkanı Necmettin Erba- kan'ın, 'Onbaşı Mesut,ça- vuş Baykal'dan taiimat alı- yor' sözlerinı anımsatarak "Kaddafi'nin ordusunda komutan yardımcısı ol- maktansa, Türk ordusuna nefer ounaktan şeref duya- run" dedi. Erbakan'ın çavuş, onba- şı ve erlere önem vermedi- ğinin anlaşıldığını belirten Baykal, "Anlaşılan Sayın Erbakan, paşalann sözün- denanlıyor"dedi CHPli- deri Baykal. "Tüm bu ya- şananlar sonucunda. Er- bakan gazı kaçmış gazoza dönmeye başlamıştır. Bu dunım, Erbakan ve RP'nin Türkiye'de boru- sunu öttünneyi kaybet- mekte oluşunun bir ifade- sidir" görüşünü dile getir- di. Özer Çiller'in, terörzedelere verilmesi planlanan arazilerin parsel numaralannı istediği öğrenildi G.Doğıı ranbnda Çîfler partnağı Çiller'den yeni inciler ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Iktidardayken "refonn" diye açıkladığı 8 yıllık kesintisiz eğitimden çark eden DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, bu eğitim sisteminde yetişecek öğrenciler için "homo Sovyetikus, yani tek tip sovyet vatandaşı" sözlerini kullanarak siyasi literatüre yeni bir sözcük kattı. Çiller, "dayatma" diye tanımladığı 8 yıllık kesintisiz temel eğitim uğruna hükümetin yaptığını, dağjlan Sovyetler Biriiği'nde Stalin'in bile yapamadığını ileri sürdü. Çiller grup toplantısında yaptığı konuşmada, "Biz sahte demokrasinin daramlmış alanınuı lyekçiliğine talip değiliz. Lütfedflmiş bir saksıda çiçek oünaya da talip değiliz. Biz halkın göigesinde toplanacağı, ulu bir çmarounaya talip ohıruz" dedi. Çiller'ın tasanya ret oyu verilmesi önerisine Bursa Milletvekili Tıırnan Tayan, TBMM Başkanvekili Kamer Genç, Içel Milletvekili Ayfer Yılmaz ile Genel Başkan Yardımcısı Hayri Kozakçıoğlu karşı çıktı. ESRA YENER ANKARA - Toplu Konut Idaresi (TOKl) Başkanhğı tarafından, Gü- neydoğu'daki terörzedelere toprak dağıtımı için hazırlanan projeye, dö- nemin Başbakanı DYP Genel Başka- nı Tansu Çiller'in eşi Özer Uçuran Çiller tarafından el konduğu öğrenıl- di. Özer Çiller'in, halka dağıtılacak Hazine arazileri ile bölgedeki toprak sahıplerinden satın alınacak arazile- rin parsel numaralan ve imar çalış- malannı özel olarak istetip incele- meye aldığı bildirildi. Hükümetin, uygulamaya geçirile- ceğini açıkladığı, TOKt'nin, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerin- de terör nedeniyle göç edenlere top- rak ve konut verilmesini öngören projesi, 1994sonundatamamlanmış- tı. 'Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde Ver Değiştiren Nüfus İçin Kırsal Yerleşünler ve Kentsel Ko- nut Projesi" adını taşıyan çalışma- nın, 1995 'te Tansu Çiller'e sunuldu- ğu kaydedildi. Çiller'in önce proje- yi kamuoyuna açıkladığı, ancak da- ha sonra uygulanması konusunda bir taiimat vermediği öğrenildi. Yetkililerden alman bilgilere göre Çiller. çalışmavı yapan bürokratla- nn. "Projeyi hemen açıklama>'ahm. Önce,toprak sahiplerinden alınacak arazileri toplayalım. Fiyatlan yük- sehmeyelim" uyanlanna karşın pro- jeyi kamuoyuna açıkladı. Çiller'in açıklamasının hemen ar- dından. Özer Çiller' in projeyi ve tüm dokümanlan istediği öğrenildi. Özer Çiller'in Başbakanlık GAP Idaresi'nden de, özellikle istimlak edilmesi ve alınması planlanan ara- zilenn parsel numaralan ile arazile- rin sahiplerini içeren listelerin hazır- lanmasını istediği öğrenildi. Özellikle bölgedeki arazilerden rant kazanmak isteyen holdinglerce önemsenen ve gizli tutulması gere- ken listelerin Özer Çiller'e gönderil- diği, ancak daha sonra projenin baş- latılması için gereken taiimat ve ya- zılann yazılmadığı bildinldi. Yetkililer, projede, istimlak edile- cek veya isteğe bağlı olarak satılacak arazilerin tüm bedellerinin nakit ola- rak ve belırlenecek değerlerle satın alınmasının öngörüldüğüne de dik- kat çektiler. Yetkililer, projenin, gerekli tali- matlar verilmediği için 2 yıldır bek- letildiğini, bu arada, belirlenen ara- zi fiyatlannın "faniş" rakamlara u- laştığını, maliyetlerin çok yükseldi- ğini belirttiler. Proje kapsammda Adıyaman. Tunceli, Diyarbakır, Batman, Şırnak. Van ve Hakkâri illeri bulunuyor. IRMIKI AYDEV ENGİN e - mail: engin @ planet.com.tr (Belki siz de okudunuz. Ge- çen hafta Kempinsky Çırağan Oteli'nde, Istanbul'a konuk olan minik yaratık Sheeba ile bir minik röportaj yaptım. Ge- çen pazartesi Cumhuriyet'in ar- ka sayfasında yayımlandı). Eski kapı yoldaşımız Kemal Yurteri, Içişleri'nin eski ve ün- lü(!) bakanı Mehmet Ağar'la il- gili bir haber yaptı. Mehmet Ağar döneminde Hospro şirke- ti aracılığıyla Israil'den alman, hibe edildi dümeniyle çuval do- lusu para odenen silahlara iliş- kin soru ve yanıtlann yer aldığı bir haberdi ve bizim Sheeba rö- portajının çıktığı gün Yeni Yüz- yıl'da yayımlandı. (Sheeba röportajı yayımlan- dıktan sonra medya dünyasın- da küçük çaplı bir kıyamet kop- tu. TV kameramanlan, magazin ağırlıklı dergiler Kempinsky Oteli'ne üşüştü. Herkes She- eba'yı görüntülemek, bir röpor- taj da kendileri yapmak istiyor- du). Mehmet Ağar döneminde Hospro şirketinden alınan silah- lar, 15 Kasım 1994'te Emniyet Genel Müdürlüğü'ne bağlı Özel Harekât Dairesi Başkanlığı'na teslim edildi. Resmi envantere kaydedildi ve izleri o noktadan Sheeba'nm Sırrını Bir Açıklarsam... itibaren kayboldu. Kaybolan si- lahlar arasında gizli servislerin jargonunda "suikast silahı" ola- rak tanımlanan 22 kalibrelik A.92571 seri numaralı bir Baret- ta tabanca da vardı. Bu taban- ca Susurluk'ta kamyonun ha- camat ettiği Mercedes'te bu- lundu. Üstelik Mercedes'te bu- lunan susturuculardan biri bu silahın namlusuna takılmak üzere değiştirilmişti. Suikast si- lahı bir susturucuyla donatıl- mışt. (Kempinsky'de Sheeba'ya ulaşamayan haberciler, Cum- huriyet'in telefonlanna yöneldi- ler. Araya tanıdıklar sokularak Sheeba'nm izini bizim üstü- müzden bulmaya çabaladılar. Kimileri ise Kempnisky'nin Hal- kla ilişkiler Bölümü'nü, resepsi- yon görevlilerini topa tutmaya başladı. Sheeba neredeydi? Ni- çin Cumhuriyet'in haberi ol- muştu? Cumhuriyet'e tanınan bu öncelik niyeydi?) Devlet en- vanterine kayıtlı, bizlerin öde- dikleri vergilerle satın alınıp dev- letin güvenlikgüçlerineverilmiş bir silahın Balgat cankınmı sa- nığı, Ülkü Ocakları okulunda eğitimini tamamladıktan sonra devlet için kurşun atmaya baş- layan "vatanseverkatil" Abdul- lah Çatlı'nın eline nasıl geçtiği ciddi bir soruydu. Şimdi Topal cinayeti sanığı olarak hapiste olan İbrahim Şahin'in başında bulunduğu Içişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekât Dairesi'nin bir suikast silahına niçin gereksinim duy- duğu ve bu silaha niçin bir sus- turucu takıldığı da çok ciddi bir soruydu. Hele hele A. 92571 seri numaralı silahın namlusu- nun -herhalde epey kullanıldık- tan sonra- çıkanlıp yerine A. 06421 seri numaralı silahın namlusununtakılmasının nede- ni mutlaka yanrtlanması gere- ken çok çok çok ciddi bir soruy- du. (Sheeba röportajında birkaç minik ve masum meslek hilesi yapılmış, öteki gazetecilerin Sheeba'ya ulaşmasını önlemek amacıyla Sheeba'nm Türki- ye'den aynlış tarihleri üstünde oynanmıştı. Röportajda She- eba'nm nerede olduğu, ona na- sıl ulaşılacağı gibi bazı bilgiler değiştirilmişti. Çok önemli de- ğildi. Gazete yönetimi neyin ne olduğunu biliyordu. Bize de kımseye zarar vermeyecek bir "haber atlatma oyunu"nun ba- şanya ulaşmasının keyfiyle ga- zetede kıs kıs gülmek kalmıştı). Ağar. kayıp silahlara ilişkin sorulan yanrtlarken "kimseye zarar vermeyecek bir oyun" oy- namışçasına rahat ve pervasız, gazetecilere öğüt verdi: - Son derece yanlış işlerya- pıyorsunuz. Resmi makamlar neyin ne olduğunu biliyor. Tür- kiye 'ye zarar verir bu yaptığınız işler. Bunlar konuşulmaz. Ge- rekyok. Işlerin dibini, köşesini, kenannı bilmiyorsunuz. Yanm yamalak bir şeyler söylüyorlar size... Kaybolan fılan yok. 3-5 tane kayıp olan varsa vardır. Bunlann hepsinin kaydı fılan var. 3-5 tane olabilir. Çok önemli değil. Çıkmamıştır nak- liyede. Ama bunlann yüzde 99'unun kaydı var. Çocuk oyuncağı değil bunlar. Devletin ciddi işleri bunlar. Arka planla- n var. Konuşmamızson derece yanlış olur... (Ancak Sheeba konusunda iş birazçığınndan çıktı. Tırttuğunu koparmaya kararlı genç haber- ciler, Kempinsky'nin çalışanla- nna kök söktürüyorlar. Onları aynmcılıkla, bilgiyi bir gazete- cinin tekeline sokan, diğerlerini dışta bırakan birtutum izlemek- le suçluyorlar. Kempinskyciler zor durumda...) Ağar herkesin her şeyi bilemeyeceğini çok ve- ciz ve devlet adamına yaraşır bir ağırlıkta açıklıyor: - Ne çıkar bundan? Türkiye burası 50 bin tane örtülü, açık gizli iş olur... ••• Yıllardır karşı çıktığım, elim- den gelse ilertutaryanını bırak- mayacağım Mehmet Ağar'ı şimdi çok iyi anlıyorum. Haklı. Yerden göğe haklı. Herkes her şeyi bilmemeli. Bütün devlet büyüklerimiz bunu söylemiyor mu? Süleyman Demirel "Ben konuşursam kıyamet kopar" demedi mi? Yeşil "Konuşur- sam iç savaş çıkar" demedi mi? Tansu Çiller örtülü ödeneği ne- reye harcadığını açıklarsa "Sa- vaş çıkar" demedi mi? Meslektaşlar kusuruma bak- masın. Sheeba'nm yerini söyie- yemem. Ona nasıl ulaştığımı açıklayamam. Neme gerek, ba- karsınız açıklarsam savaş ma- vaş çıkar. lyisi mi... POIİTtKA GÜ1NLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Gerçek... Milliyet gazetesinden Abbas Güçlü'nün 'Diyalog' köşesinin dünkü başlığı şöyleydi: "Kim takiye yapıyor?" Güçlü, yazısında, "Fethullah Hoca nedendir, ni- yedir pek bilinmez; sık sık kamuoyunun gündemi- ne gelir" deyip ekliyordu: "Hoca Efendi'yi okuyan ve dinleyenler, özellikle bazıları, müthiş etkisinde kalıyor. Ama kendigrubu- na bağlı yayın organlan Hoca Efendi'yi tam olarak anlamış değiller. Hoca, hemen her gün doğruluk- tan, dürüstlükten, hoşgörüden, objektiflikten bah- sediyor. Yayın organlan ise hemen herkonuyu çar- pıttıkça çarpıtıyor..." Abbas Güçlü'nün yazısını okuduktan sonra Milli- yet'in 'Entellektüel Bakış' sayfasındaki Fethullah Gülen röportajına baktım... Neo-Nurcu hareketinin önderi Fethullah Hoca okullarını öve öve bitiremiyordu... Telefon çaldı, gazetemizin avukatı Fikret llkiz an- yordu... Dedi ki: "Fethullah Hoca, 'Okulum yok' diyordu, bugün kendisi okulunun olduğunu söylüyor..." Güldüm ve Kanal 7'nin ABD muhabiri (Fethullah Hoca'nın müridı) Hakan Yavuz'un röportajını oku- mayı sürdürdüm... Evet, şimdi biz de soralım: "Kim takıyye yapıyor?" Yanıtını da hemen verelim: "Hem Fethullah Gülen hem de Fethullahçılann gazeteleh, televizyonlan ve radyolan takıyye yapı- yor..." • • • Fethullahçılar "devlet ıçinde örgütlenmekle" ün- lüdürler. 28 Şubat MGK toplantısmdan sonra Fethullahçı- lann neler yaptıkları ortaya çıkmıştır... Şimdi Fethullah Gülen, askerlerie banştınlmak, bugüne dek yaptıklan da unutturulmak ısteniyor... Acaba bu oyun tutar mı ve askerler Fethullahçıla- nn tuzağına düşer mi? ABD'nin güdümünde siya- sal Islama karşı. Neo-Nurcu harekete askerler ödün verir mi? Hiç sanmıyoruz... Takıyye Fethullahçılann en büyük silahıdır... Haber Kuva-yi Medya'da çıktı. Zaman gazetesi- nin sahibi Alaaddin Kaya, Gaye AŞ'nin de başın- dadır. Bu şirket Ankara Büyükşehir Belediyesi'nden milyariarca liralık ihale almıştır... Elimızdeki Fethullahçılaria ilgili belgeler de onla- rın bugüne dek neler yaptıklarını çok açık biçimde ortaya koyuyor... Bakın, 1987 yılında Maltepe Askeri üsesi'nden atı- lan 1971 doğumlu Taner Dündar DGM'de nasıl ifa- de veriyor: "Rapor almak için Ankara 'dan Izmir'e geldik. Ha- tay'da ilahiyat fakûltesinin üst taraflannda bir eve yerieştik. Burada bir ay kaldık. Bu arada başka ev- lere gidip geliyorduk. Belimden rahatsız olduğum için benim yehme Necdet Durmaz adlı kişı askeri hastanede muayene oldu. Bu kolaylığı İbrahim Bel- ge yaptı. Aynca İbrahim Belge, evde bulunduğu sı- rada SakJ-i Nursi'n/n Risale-i Nuradlı kitabını oku- yarak bize açıklamalarda bulunuyordu. Sızıntı der- gtsi ve bazı kitaplan okuyordu. Bu düzenin iyi olma- dığını, Fethullah Hoca'nın sayesinde ileride bu düzenin değişerek yerine şeriat düzeninin gele- ceğini söylüyordu. Bu arada yanımda Murat Bulut, Necdet Durmaz, Murat Altın ve Polat Çiçek bulu- nuyordu..." TürkSilahlı Kuvvetleri bünyesindeki askeri okul- lara "Fethullahçıların pansiyonlannda" yetiştirilip sızdınlan 92 öğrencinin kaydı yine 1987 yılının Ha- ziran ayında silindi... ••• Fethullah Gülen, salt askerierle değil, devlet er- kini elinde tutan ANASOL-D hükümetiyle de iyi ge- çinmekistiyor... Özel okullar, yurtlar, dershaneler ve Kuran kursla- n, ticari işletmeler, finans kuruluşlan, gazete, radyo ve televizyonlarıyla 'Fethullahçılar' ağıriık kuruyor... Fethullahçılann arkasında hem ABD hem de Is- rail bulunuyor... Fethullahçı Zaman gazetesi, "Din elden gidiyor" diye yayın yaparken Fethullah Gülen, "demokrasi ve hoşgörü"den söz ediyor... Zaman gazetesi, Fethullah Gülen'den habersiz hiçbir şey yapamaz, bu böyte biline... Bugün Milli Eğitim Bakanlığı'nın Yurtdışı Öğretim Eğitim Genel Müdürü, Neo-Nurcu Fethullahçı Aysal Aytaç değil midir? Bu kişi halen görevi başındadır... Yine, Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı öğretmenler, geçici görevlerle Fethullahçılann okullarındadır... Unutmayın, Fethullahçılar en az siyasal islamcılar kadar tehlikelidir... Oyuna gelmeyelim!.. Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya (5. Planet.com. TR İZTOdan seferberlik 8 yıl kampanyası giderek büyüyor Haber Merkezi-8 yıllık kesintisiz zorunlu eğitimi desteklemek amacıyla başlatılan kampanyalar büyüyor. Devlet Bakanı Hikmet Sami Türk. DSP milletvekillennin 8 yıllık eğitim için 100'er milyon bağışlamasını önerirken, İzmir Ticaret Odası "8 Yıl- lık Eğitinu- Bir Aidatımla Kaülıyorum" kampanya- sı başlattı. Kampanya so- nunda 100 milyar liralık bağış toplanmasının he- deflendiği açıklandı. DTP'den Ayseli Gök- soj'un, 8 yıllık kesintisiz eğitıme, millervekillerinin bir aylık maaşlannı bağış- layarak katkıda bulunma- lanna yönelik çağrısına CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'dan sonra, DSP'li Devlet Dakanı Hikmet Sa- mi Türk de DSP milletve- killennin 8 yıllık eğitim için 1 OO'er milyon lira ba- ğışlamastnı önerdi. İzmir Ticaret Odası (İZ- TO) Başkanı Ekrem De- mirtaş, dün düzenlediği basın toplantısında, "8 Yü- hk Eğitiıne Bir Aidatımla Kanlıj'orum'' kampanya- sı başlattıklannı söyledi. IZTO'nun başlattığı kam- panyayla üyelerden topla- nacak aidat ve bağışlarla İZTO tlköğretim Okulu ve Güneydoğu"da izmir tl- köğretim Okulu inşa edi- lecek. Demirtaş ve yöne- tim kurulu üyelerinin ilk aidatlannı yatırarak baş- lattığı kampanya için Va- kıfbank tzmir Şubesi 2031221, Halk Bankası İzmir Şubesi 6413000 No'lu hesaplara ve tZTO veznesine para yatınlabi- leceğı bildirildi.