22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 14 AĞUSTOS 1997 PERŞEMBE OLAYLAR VE GORUŞLER Hâlâ Karanlık Eğitimi Savunuyorlar Dr. REŞİDE KABADAYI S on gunlerde sekız vüük kesintisizzorun- lu eğitim uzenne sıyasal çıkarlar uğruna v anlış değerlendırmeler ısrarla ve saldır- ganlıkla >apılmaktadır Bunlardan bın "dallara aynlma" anlamında kullanılan "jöneteie" tenmı uzennde yoğunlaşmak- tadır Bu goruşe gore eğıtımde dallara aynlma sure- cmın (yanı öğrencılenn ımam- hatıp, meslekı \e tek- nık okullara aynlmasını) sekız yıllık temel eğıtımden sonraya bırakılmasının geç olduğu gorüşudür Oysa, ılkokul sonrası yaş doneraı oğrencılenn ye- tenek ve ılgılennın henuz ortaya çıkmadığı bır donem- dır(Knzgun, 1981 s 147) Meslek seçme bır gelışım ıçınde nıtelık kazanan bır oluşum olup, bu oluşum gençhk yıllanna kadar devam etmektedır (Fıdan. 1977) Aynca eğıtımde dallara aynlma surecı ne ka- dar erken gerçekleşırse, sürece \e sosyo-ekonomık etmenlenn o kadar daha çok kanştığı çoktandır bılın- mektedır (Husen, 1978) Yanı, erken dallara aynlma sürecınde sosyo- ekonomık ya da kulturel bakımdan a\ antajsız ya da yoksul aıle koşullannda buyuyen ço- cuklar, akademık okullara yönelme yenne, daha çok mesleksel okullara yonelmekte ve böylece unıversı- teye gınşte daha avantajsız konuma gelmekte ve yuk- sekoğretımın kendılerıne getıreceğı firsat ve olanak- lardan vararlanamamaktadırlar Bo>lece temel tşlev- lerinden biri yukan doğru sosyal hareketlilık yaralmak olan eğitim sistemi. bu sosval ışlevıni gereğince verine genrememekte ve ışçinin, kovlunun çocuklan yine iş- çi ve köylü olarak kalmaktadırlar. Soruna "genel vetenek", "akademik vetenck" ya da "zekâ" kavramlan açısmdan bakıldığında benzer bır durum gözlenmektedır Çunku bu kavramlann ıçın- de hem genetıkten getınlenler hem de sonradan etkı- leşım ya da yaşantı yolu>la kazanılanlar bulunmak- tadır Eğitim sıstemının temel ışlevlennden bm de "yeteneklifcri" ortaya çıkanp otekılen elemek değıl, aynı zamanda "yetenek" gelıştmlmesıne de katkıda bulunmaktır Erken (ılkokul sonrası) dallara aynlma süresmde genel "yetenek" bakımından ya da kultûrel olanak, yoksul İcoşullarda buyüyen ve bu nedenle oncekı öğ- retım basamağında daha başansız gorunen oğrencı- ler, mesleksel okullara yönelmektedırler Boylece bu ögrencıler, kendılenne temel eğıtımm (genel eğıtı- mın) getıreceğı avantajlardan yararlanmamaktadırlar Sekız yıllık kesıntısız zonınlu eğıtımın ülkemıze ge- tıreceğı en onemlı katkı, bu çocuklann daha fazla ge- nel eğitim ve oğretımle kiütürel olanak a\antajsız du- nımlannı duzeltmek olacaktır Ülkemızde bırakmız "ortaoku!" duzeyını lıse (or- taoğreöm) duzeyındekı dallara aynlma sürecınde bı- le sosyo- ekonomık ve kulturel etmenler ışe kanş- maktadır (Kabadayı. 1992) Genel hselere >önelen ögrencıler, mesleksel ve teknık hselere yonelen öğ- rencılere gore sosyo-ekonomık olarak daha ust olarak nıtelenebılecek aılelenn çocuklandır Aynı zamanda bu oğrencılenn "geoel akademik vetenek"lennın mes- leksel ve teknık lıse oğrencılenne gore daha yuksek olduğunu, araştırmalar gostermektedır (Demirri, 1994) Bu nedenlerle sekız yıllık kesıntısız zorunlu eğıtı- mın "Anadolu çoeuklannın öniınü kestiğT ıddıası da doğru değıldır Tersıne sısteı.ı bugunku halıyle bu ço- cuklann onûnü kapatmaktadır Kaldı kı sekız > ıllık zo- runlu eğitim, ortaokul dûzeyınde bugun yuzde 65 olan okullaşma oranını (DPT, 1995) yuzde 100'e çıkara- rak bu basamakta henüz okullaşma olanağı bulama- yan çocuklara bunu sağlayarak önlennı açacaktır Zı- ra ılgılı çocuklann ülkenın daha az gelışmış yorele- nnde ya da buyuk şehırlenn uzak mahallelennde bu- lunan çocuklar olduklan bılınmektedır Bu açıklamalardan erken "dallara aynlmanifl- eği- timdefirsat•veolanakeşiüıği ılkesının gereklennın >e- nne getınlmesınde en onemlı engellerden bın oldu- ğu anlaşılmalıdır Erken dallara aynlma ıle avnı za- manda ulkede bulunan gızılguçler (potansıyel güçler) ortaya çıkanlıp gelıştınlemedığınden onlardan yete- nnce yararlanılamamaktadır Oysa gunumuzde ulke- lenn kalkınmasında en onemlı etmen. yeterti ve yetiş- miş insan gucû'dür Bu nedenle gerek Japonya'da ge- rekse Avrupa ulkelennde dallara aynlma surecını or- taoğretım (lıse) aşamasından bıle daha sonra ertele- me eğılımlen gözlenmektedır Gunumuzde mesleksel okullarla ılgılı bır başka ge- lışme de bu okullann gıderek kaldınlması eğıhmıdır Çunkü bılım ve teknolojıdekı hızlı değışmeler bugun- kü mesleklen gecersız İcılmakta \ e yenı mesleklen or- taya çıkarmaktadır Ömeğın, 20 Âralık 1986 tanhlı EkoDomıst dergısı, gelecek 5 yılda her beş kışıden dor- dunun halen yapmakta olduklan ışlen geçmıştekın- den başka bır yontem ve teknıkle yapacaklannı belırt- mektedır Bu nedenle Batı'da ış\erenler belırlı bır mesleksel eğitim ya da becen eğıtımı gormemış olduklan hal- de. daha uzun sure oğrenım gormuş bıreylen ıstıhdam etmektedırler Çunku bu bıreyler, daha fazla sorun çozucu olup, yenı koşullara kolayhkla uyum gostere- bılmekte ve daha başanlı olabılmektedırler (Kabada- yı, 1992) Ülkemızde DPT de bu durumu kabul et- mektedır Bır DPT aksıyon planı "Tûrkiye'de mesle- ki ve teknik eğitimin rolü değişiyor. Ekonomik vapida ve teknolojideki hızlı değişimler, bütün mesleklere da- ha çabuk ıntıhak edecek ve probtem çozmede beceriü işgücünügerekli kılmaktadır". (DPT. 1990, s 16) sap- tamasını yapmaktadır Gorulduğu gıbı sekız yıllık ke- sıntısız temel eğitim, vereceğı genel eğıtımle gunü- muz ıstıhdam koşullanna daha uygun eleman da ye- tıştırmış olacaktır Sekız yıllık kesıntısız zorunlu eğıtımle "tek t>p in- sanyetiştirileceğn ıddıası da doğru gorunmemektedır Ülkemızde ortaogretım duzeyıne gelındığınde yakla- şık 50 çeşıt lıse bulunmaktadır (Okçabol, 1996) Tek tıplılık bunun neresınde0 Ote yandan, temel eğıtımın en onemlı amacı. va- tandaşlık ve demokrası eğıtımıdır Her ülkenın de ken- dı vatandaşını yetıştırme>e hakkı vardır Kaldı kı de- mokrası eğıtımı ıle oğrencılenn çok yönlu duşûnme >eteneklen de gelıştınlebılecektır Çunku demokrası eğıtımı, aynı zamanda bılımsel duşunce efıtımı ıle benzer sureç ve kavTamlan ıçermektedır Temel eğıtımın "tektipinsan yetiştireceği" göruşü- nu savunanlar, eğıtımın sosyalleştırme ya da vatandaş vetıştırme ışlevı ıle bıreyı gelıştınne ışlevıni Aristo mantığı onıeğı bırbınnın karşısına koymakta ve bır- lıkte olmajacaklannı ıma ederek hıtap ettıklen kıtle- >ı seçme durumunda bırakmaktadırlar Oysa gelışı- mın en temel kuralı, çeşıtlı gelışımlenn bırbırlennden soyutlanamavacağı ve dolayısıyla bırbırlennı etkıle- dığı gerçeğıdır Oyle kı bırey sosyalleşırken bır yan- dan da zıhınsel gelışımı etkılenerek ılerleme sağlanır Bu bağlamda, temel eğıtımın obür onemlı amacı dıl (Turkçe) eğıtımıdır Dıl hem zıhınsel gçlışmede onemlı bır etmen hem de duşuncenın dıle getınlışın- de bır araçtır Temel eğıtımde oğrencılenn bırer bırey olarak dıl gelışımı ve zıhınsel gelışımı de hızlanacak- tır Bunun neresı tek tıplılıktır Temel eğıtımde farklı yeteneklere seslenebılme (hı- tap edebılme) sorununa gelınce. bunun en onemlı ara- cının zengın v c esnek^eçmelı dersler v e oğretımın bı- reyselleştınlmesıne elvenşlı öğretım yontemlen oldu- ğu bılınmektedır Oğretımın bırey selleştınlmesıne el- venşlı yöntemler (orneğın ışbırlıklı oğretme teknık- len) her oğrencıye kendı öğrenme, öğrenırken gerek- smım duyduğu an yardım ve dönut alma, oğrenme ek- sıklennı tamamlama vb firsatlar sunmaktadrr Bunun sonucunda butün ögrencıler, sınıftakı en ıyı oğrencv- lenn duzeyıne çıkabılmektedır Seçmelı dersler aracılığı ıle de ögrencıler bır yan- dan çeşıtlı alan \ e yaşantılarla tanışıp kendı ılgı ve ye- teneklennı keşfedıp gelıştınrken bır yandan da uzun bır sureç olan vönelme yolunda ılerlevebılmektedır- ler Bu arada muzık ve resım gıbı sanat alanlannda özel yeteneğı olanlann da gelışebıleceklen, oğrenıme kavuşacaklannı belırtmek >ararlı olacaktır Sonuç olarak eğer yeteneklılenn orta> a çıkanp ge- lıştınlmesıne katkıda bulunabılırse sekiz yıflık kesin- tisizzorunlu eğitim gerçekten cumhunyet tanhmın en onemlı duzeltımlennden (reformlanndan) bın ola- caktır Sekız yıllık kesıntısız zorunlu eğıtımın gerçekleş- tınlmesıyle a>TU zamanda eğıtımde firsat ve olanak eşıtlığı yonunde de onemlı bır adım atılmış olacaktır Bu bağlamda sekız yıllık zorunlu eğıtımın kesıntılı mı kesıntısız mı olacağını tartışmak yenne sekız yıllık sürenın nasıl kullanılacağmın tartışılmasmın daha ya- rarlı olacağı da anlaşılmaktadır KAYNAKLAR CERİ Equal Educatıonal OpportuDity; \ Statement ofthe problem »ıth, Specıal Reference to Recurrent Kdu- catıonParıs OECD 1976 Demırcı Sabnye Ortaogretım Oğrencılennm Genel Aka- demık Yetenek Düzeylen ve Yönelme" Sams'jn Ondokuz MavısÜnıversıtesı 1994 DPT Y edıocı Be$ \ ıllık Kalkınma Planı, 1996-200, An- kara DPT 1995 DPT Beşen Kaynaklar ve Istihdamı Geliştırme Sis- temlerı Polıtık ve Dokümanı. Stratejı Ve Aksıvon Planı, ^nkara 1990 Fıdan Nurettın Eğıtımde Yenı Kavramlar ve İlkeler, Ankara: Rehber Dağıtım 1977. Husen Torsten Socıal Backpround Edarstıonal Care- er.OFCD 1978 Kuzgun Yıldız "Temel Eğıtımde Öğrencılen Mesleğe V öneltme Sorunlan ve Rehberiık" "Temel Eğitim Sorun- ları, \nkara. TED, 1981 Kabadayı Reşıde Samsun'da ÇeşıtJı Lıselere Yönelme- de Rol Oyna> an_Sos> o Ekonomık v e Egıtsel Etmenler On- dokuz Mıvıs CniversıCesı Eğitim Fakültesi Dergısı. 6, 1992. Kabadayı Reşıde ' Teknolojı ıle Değışme Istıhdam Y e- nı İnsan NıtelıkJen ve Eğılım" \ enmlilik dergisıl 992/3 Okçabol Rıfat' Ortaogretım ye Onıversite" 2. Cnıversı- te Kurultayı lstanbul Öğretım Ovelen Demeğı, Sarmal Y a- vınevı, 1996 İzmir'in Chantal'ı... nu ılk kez televızyonda gördum Izmırlıymış Belkı de karşılaşmışızdır onunla Bılemı>orum Ancak bıldığım bır şey var kı o da onun goruntusünu tele\ ızyondan görduğûm zaman hafifbırtebessumle, 4ış,lenmı sıkarak gozlenmden bırkaç damla gozyaşının yanaklanmdan suzulup gıttığıdır Cumhunyetın başkentınde bınlerce yobazın ortalığı bırbınne kattığı. ortaçağ karanlığının goruntusunûn Anıtkabır'ın uzenne çoktuğu o lanet günde. bır guneş gıbı doğdu ıçımıze Tek başınaydı Ama mılyonlarca olduğunun da bılıncınde>dı Ata'nın o guzelım yuzunu be>ınlen ağ tutmuş kafalara savurduğunda. tanh boyunca karanlığın aydınlığı boğamadığını bılıyordu Çunku o bır Ataturk kızıydı Yuzundekı tatlı guluşle bırhkte yaptığı eylemle, yalnız bızlen temsıl etmedığının farkındaydı Chantal; Afgamstan'da, Sudan'da, lran'da ve daha bırçok ulkede şenat batağında çırpınan tum ınsanlann temsılcısıydı Ataturk'ün ışığına ne kadar muhtaç oldugumuzu şımdı daha ıyı anlamalıyız Bızlenn onursuz bır kulluktan, başı dık bır yurttaş olmasının >ollannı açan, vaptığı devTimlerle akıl ve bılım temellenne dayanan pınl pınl bır cumhunyetı bızlere armağan eden Atamızın yuzünü kara çıkarmayan bıreyler olmalıyız Yanm yuzyıldır cumhunyet ılkelennden venlen sapkınca odunler sonucunda bugun gelmış olduğumuz ağlama duvannın dıbınde ağlamak değıl, o duvan yıkmak zorundayız Varlığımızı devam ettırmek, takunya topuklannda ezılmek ıstemıyorsak başka çıkar >olumuz yok Bunun ıçın bır olmak, dın olmak, ın olmak zorundayız Bır bılgenın dedığı gıbı, ışığa verdığı aydınlık ıçın şukretmelı, ama bıtme>en bır sabırla karanlıkta durarak lambayı tutan elı unutmamalıyız Serkan Aksüyek / Izmir PENCERE Sınrfsal Açıdan?.. 'Sınıf kavramı Kari Marks'tan oncedevardı Nasıl ol- masın kı1 İnsan kor değıldı, koleyle efendının bır olma- dığını goruyordu Serf ıle senyoru aynı kefeye kım koya- bılırdı'? Sanayıleşme sürecınde bır sınrf daha guçlenıp toplumun sıyasal yazgısına ağırlığını koydu. Buyuk burjuva! Tanm toplumunda sanayı burjuvazısınden yoksunluk doğaldır Osmanlı'nın çozuluşunden sonraCumhunyet'ı kuran asker-sıvıl aydınlar ne yapacaklardı'' Devlet elr/le sanayı burjuvazısı yaratmak mı gerekıyor- d ^ Gazetelerde ılgınç haberler çıkıyor Ticaret ve sanayı odalarıyla borsalar, buyuk sermaye kuruluşlanyla el ele "8 yıl" ıçın parasal kaynak oluştunmaya çalışıyorlar, İTO (lstanbul Ticaret Odası) bır katnlyon hra sağlayacak ta- sanm hazırlıyor Anlamı ne bunun? Irtıca tehlıkesıne karşı laık cumhunyetı savunacak sa- nayı burjuvası oluştu mu'' Gostergeler ılgınçi Merkez sağdakı denn çatlamaya nasıl bır yorum ya- kışacak?. DYP'nın Refah'a kapılanması veANAP'ın bu- yuk sermayeden destek bulması, ırdelenmesı gereken bır olgu1 Turkıye'de cumhunyetle tohumlanan sanayı sermayesı uçuncu kuşağını mı yetıştırdı'' Nasıl bır ku- şak bu'' Iran'dakı gıbı molla sultasına evet dıyebılecek turden mı'' • 1923'ten sonra devletçılıkle sanayıleşmeye oncelık venldı, ama, "devletelıyle kışıyızengın etmek" yontem- len de uygulandı bugun de ozelleştırme furyasıyla dev- letın -dolayısıyla halkın- mallan yağmalanıyor BL, bırgerçek Ne var kı olumlu ya da olumsuz gelgıtlı sureçler sonu- cunda, laıklığı benımseyen burjuvazının tohumlandığı da ızlenıyor Yoksa istanbul'un buyuk sermayesı Refah'ın karşısında ve 8 yılın yanında vazıyet alamazdı Tanm toplumundakı koylu çoğunluğuyla demokrası yapmak ham hayaldır Tanhte ve gunumuzde tanmın ağır bastığı duzenlenn egemen ıdeolojısı dınsel ağıriıklıdır, laıklık benımsenmeden demokrasıye geçış olanaksız Bu açıdan bakıldığında buyuk sermayedekı donuşum onemlı bır gosterge sayılmalı • Ne var kı Refah'ın 1990'larda yukselışını de ozenle yo- rumlamak, yanılgıya duşmekten sakınmakla eşanlamlı- dır Bızde burjuvazının yukselışı ıç somuruye ve dış borç- lanmaya dayalı bır modelın uygulanmasıyla hc kazandı Bugunku duzende devlet varlıklıdan vergı toplavamıyor, yuksek faızle borç alıp kamu hızmetlennı gormeye ça- bahyor Iç goçle kentlere yığılan kırsal kesımın dınsel ınançlannı somuren şenatçı polıtıka seçım sandığında yukselış yonelımını koruyor, Refah'ın oy oranı şımdılık yuzde 20 Yarın ne olabılır? Partı kapatmak koklu çozum değıldır; dıncı mılıtan ye- tıştıren medrese yuvalannı kurutmak, yanna donuk etkı- lı bır onlemdır, ama, "rantıyecı" ve "antıdemokratık" du- zen surdukçe şenatçının ekmeğıne yağ sürulecek Salt laıklık savunmasıyla ulke sorunlan çozumlene- mez an ner O Akbank hîsse senedi alım-satımında 499 şubesiyle hizmetinizde! Her Akl^>:ınk suhcsi bir \; nıerkexiclir. Türkiyc'nin ncresindc olursanız olun, dilcdiğiniz zaman dilcdiginiz Akbank subesine gelin. hisse senedi alın. satın, paranızı değerlendirin. Siz de. dilediğiniz Akbank .subcsinde yatınnı besabı açtınn. Hisse senedi alım-satımında Akbank güvencesinden mııtlaka vararlanın. **ısse seneaı aıırn-satırnınaa Akbaıık'ııı sunduğu avantajlar: # Tünı Akhank .sLilvleriiide hıssc senedi alıp satabiJirsiniz. Hisse senedi alırken size özel en uygun sartlan Akhank Min.ır. Akbank'ta yasal olan en düsük komisyon ııygulanır. Akbank, hisse senetlerinizi sizin adınıza muhafaza eder. Dilerseniz. nıe\cut hisse senetlerinizin karşılığında hisse senedi kredisi verir. # Rüçhan hakkı kullanılmasını \e kâr paylannın lahsilini sizin admıza yapar. ' Akbank'ta loi altı hisse senedi alım-satımı da yapabilirsiniz. Hn gihenli. en hızlı hisse senedi alım-satımı Akbank'ta yapılır. AkİKink AKBANKHer A k b a n k ş u b e s ı D e ğ f r l e r \ t ı t e n t e s ı d ı r
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear