Catalog

12 AGUSTOS 1997 SALI CUMHURİYET SAYFA 13 Bakan ve hemşireler Sağlık Bakanı Dr. Halil Ibrahim Özsoy'un iki ge- nelgesi var... Bakırköy Sağlık Ocağı'nda, Çarşı Camisi'ne ve Kuran kur- su öğrencilerine yardım için Bakırköy Hizmet Vakfı'nın bağıştoplama- sı üzerine yayımladığı genelgede Bakan Özsoy "Bundan böyle vatanda- şın gönüllü bağışlan dı- şında herhangi bir isim attında ücret alınmama- sı ve konunun Sağlık Müdürlükleri ve Valilik- lerce bizzat takip edil- mesi hususunda gere- ğini önemle rica ederim" diyor. Ikinci genelgesin- de Bakan, hafta sonları hemşireler, sağlık tek- nisyenleri ve ebelerin nöbet hizmetJerini sağ- lık o-caklannda, doktor- lann ise evlerinde tele- fon başında tutmasını istiyor. Hemşireler de soruyor: "Yasa gereği yanlannda doktor ol- madıkça vakalara mü- dahale, iğne yapma yet- kisi bile olmayan hem- şireler acil bir vaka gel- diğinde ne yapacak? Büyük şehirierin ulaşım güçlüğü göz önüne aîın- dığında doktor nasıl ye- tişecek? Yoksa Sayın Bakan daha önce istanbul'da söy- lediği gibi hem- şirelerin 'fingir- j | deşmesini' engel- leyip mahallenin na- musunu mu korumaya çalışıyor?" intemet trttp: / / www.ptanetc<mtr/ Xn Etektrorrik posta: Deraz.Someplawtcom.tr Tefc 0.212.512 05 05 Fafcs: 0.21&512 44 97 - Hasan Celal Güzel'e kovboy filmi çevirmesi önerilmiş... "Filmin adı 'Atını Basan Kovbov' olmalı!" ekiz yıllık kesintisiz temel egitimâ karşı çı- kan yobaz sürüleri cami önlerinde toplanıp gösteri yapadursun, birkaç kişi Başba- kan'a pankart açsın, Refahlı rnilletvekilleri tasarıyı engellemek için çene yarıştırsın, hatta teh- dit savursun bunların hepsi lafta kalan şeyler... Klasik deyimle it ürür kervan yürür... Ancak, sekiz yıllık kesintisiz temel eğitim konu- sunda kervanın yolunun gerçekten kesildiği de olu- yor. Hem de devlet memurları eliyle... Olay, Zonguldak'ın Devrek ilçesinde geçiyor. Devrek'in üç köyü Adatepe, Yeşilada ve Yağmur- ca'da köylüler bir araya gelip sekiz yıllık kesintisiz eğitim verecek bir ilköğretim okulu yapmayı karar- laştınyor. Üç köyün tam ortasında yer bulunuyor. Inşaat için gerekli parayı da köylüler ve bu üç köy- den Almanya'ya çalışmaya giden gurbetçiler karşı- lamaya hazırlanıyor. llk aşamada yurtdışından üç Sekiz yıla köstekmilyar lira toplanıyor. Ancak hiç ummadıklan bir en- gel çıkıyor köylülerin karşısına... Devrek Imam Hatip Lisesi Müdür Yardımcısı Re- cep Gökyer, yaz tatili için gittiği Adatepe köyünde ilköğretim okulu yapılacağını öğrenince, köylülerin aklını çelmeye çalışıyor: "Kesintisiz eğitim sizler ve bizler için büyük teh- like. Çocuklanmız sekiz yıllık eğitimden sonra ne olacak? Bu okul için para verenler günah işliyor." Köylüler şöyle bir duralıyor. Girişim hız kaybediyor. Girişimci köylüler durumu Devrek Kaymakamı Is- mail Demirtıan'a iletiyor. Kaymakam elinden gele- ni yapsa da imam-hatipçi Recep Gökyer'in pisliği- ni temizlemek hemen mümkün olmuyor. SESStZSEDASlZ(î) NUSÎKURTCEBE f Adatepe Muhtan Recep Karacam Devrek'teki parti ilçe başkanlarını ziyaret edip, konudan Zon- guldak milletvekillerinin haberdar edilmesini istiyor; gerekirse bir heyetle Ankara'ya gideceklerini bildi- riyor. Partileri sekiz yıllık kesintisiz temel eğitime karşı çıkan DYP'li Ömer Barutçu ve RP'Iİ Necmettin Aydın ile daha yüksek politikalarla ilgilendiği için DSP'li Mümtaz Soysal dışında Zonguldak rnillet- vekilleri ANAP'lı Veysel Atasoy, DSP'li Tahsin Bo- ray Baycık ve Hasan Gemici'ye durum yansıtılıyor. Atasoy konuyla ilgileneceğini söylüyor. Sekiz yıllık eğitime geçmek isteyen Devrek'in Adatepe, Yeşilada ve Yağmurca köyleri Ankara'dan destek bekliyor... Bize göre destek yetmiyor... Köstek olanlar hak- kında da bazı işlemlerin yapılması gerekiyor. Başta imamcı müdür yardımcısı hakkında, ki sonrası için örnek olsun! •• _••• w •• Menzip'in durusUuğune inamyorlar Özelleştirme adı altında Posta Işlet- meleri'nin bir çok hizmeti taşeronlara verilmişti. Örneğin İstanbul'da mek- tuplann aynm ve dağrtım işini Ayça şir- keti yapıyor. Iddiaya göre Ayça Turizm Ltd. Şti.'ninortaklanndanbiri 150. Yıl Pos- ta Işleme Merkezi Müdürü Alaattin Güner ve Güner'in eski yardımcısı Hikmet Rodoplu... 560 kişi çalıştıran bu şirkete ilişkin bir başka iddia ise çok daha vahim: "Şirket personelinin sigorta primle- ri ve vergileri yatınlmıyor. Yatınlmayan prim ve vergilerin yerine sahte evrak düzenlenerek yatınlmış gibi Posta Iş- letmesi'nden istihkaklar alınıyor. 560 kişinin sigorta pirimi 4 milyar 600 mil- yon lira olması gerekirken Kadıköy SSK Müdürlüğü'ne yatınlan para sa- dece 300 milyon lira. Mayıs ayında 930 milyon liratutan verginin 130 mil- yon lirası yatınlıyor. Ayda 5 milyar lira cebe indiriliyor. Şikâyetçi olan işçi- ler işten atılıp olay örtbas ediliyor." Iddialar bitmiyor: "150. Yıl Anadolu Yakası Posta Işleme Merkezi'nin hekimi belli bir ücret karşılığı şirketin işçilerini mu- ayene ediyor. Yasak olduğu halde yapılan bu muayenelersonunda reçe- teler memurlann üzerine yazılıp sağlık giderleri devlete ödettiriliyor." Ayça işçileri, dürüstlüğüne inandık- lan Necdet Menzir'in Ulaştırma Baka- nı olarak yetkisini kullanıp soruşturma açtırmasını halinde "sahtekârtık çete- si"nin ortaya çıkacağına inamyorlar. PALAS PANDIRAS Artık kapalı dükkân camlanna "Cuma mitingindeyim. Gelicem" yazısı yapıştınlıyor! \MûmBozaa\ Anadolu lisesi kayıtlan 18 ağustosta • Anadolu liseleri sınavında asıl listeye girenlerin kayıtlan, 18 ağustosta başlayacak. Kayıtlar, 22 ağustos günü saat 17.30'a kadar sürecek. Kayıt Kabul Komisyonu'nca her bölümde açık kalan kontenjanlar belirlenerek okullarda ilan edilecek. tstanbul Haber Servisi - Anadolu liselerine asıl listeden girmeye hak kazanan adaylann kayıtlan, 18-22 Ağustos 1997 tarihleri arasında yapılacak. Ka- yıtlar sonunda açık kalan kon- tenjanlara 25-29 ağustos tarih- leri arasında ön kayıtla öğrenci alınacak. Ön kayıt listesine gi- renlerin kesın kayıtlan da 2-5 çylül günleri gerçekleştirilecek. Anadolu liseleri sınavında asıl listeye girenlerin kayıtlan, 1 8 ağustosta başlayacak. Kayıt- lar. 22 ağustos günü saat 17.30'a kadar sürecek. Kayıt Kabul Komisyonu'nca her bö- lümde açık kalan kontenjanlar belirlenerek okullarda ılan edi- lecek. Veliler, öğrenci sayılannın yanı sıra. en son kaydedilen öğ- rencinin puanının ve açık kon- tenjanlann yer alacağı bu liste- leri 23 ağustosta okullardan öğ- renerek çocuklannın durumu- nu izleyecekler. Çocuklannın durumunu izlemeyen veliler, daha sonra herhangi bir hak is- teminde bulunamayacak. Anadolu liselerinde kesin ka- yıtlann ardmdan açık kalan kontenjanlara. 25-29 ağustos ta- rihleri arasında ön kayıtla öğ- renci alınacak. Açık kalan kon- tenjanlara, tercih ettikleri okul- lardan birine kesin kayıt yaptır- ma hakkı kazandığı halde süre- si içinde kayıt yaptırmayan adaylar ile tercih ettikleri oku- lu kazanamayan öğrenciler (ter- cih listelerinde yer aldığı tak- dirde) kayıt yaptırabilecek. Ay- nca tercih ettikleri okula yaptır- dıklan kesin kaydı geri alan adaylar da diğer tercihlerinden birine ön kayıt yaptırabilecek. Ancak bu durumdaki adaylar. ön kayıt için başvurduklan oku- la puanı yeterli olmadığı için gi- remezse, daha önce kesin kay- dını geri aldıklan okula tekrar kayıt yaptıramayacaklar. Anadolu liselerinde ön kayıt- lann son günü olan 29 ağustos günü saat 17. 30'da açık kalan kontenjanlar, 1 eylül günü saat 17.30'da okullarda ilan edile- cek. Ön kayıt yaptıran öğrenci- lerin kesin kayıtlan, 2-5 eylül tarihleri arasında sıra atlamadan yapılacak. Bu tarihten sonra açık kontenjanı kalan okullara da 8-10 eylül tarihleri arasında ön kayıt listesinden sıra atlama- dan kesin kayıtla öğrenci alına- cak. Geçen haziran ayında yapı- lan Anadolu liseleri sınavına gi- ren 351 bin 846 adaydan 45 bin 928'i, asıl ve yedek listeden bir okula yerleştirilmişti. Kolejlerde ön kayıt yarışı başladı tstanbul Haber Servisi - Ço- cuğunu özel okullara kayıt etti- remeyen velilere bugün başla- yan ön kayıt dönemı ile yeni bir kayıt şansı doğdu. Veliler, 29 ağustosa dek her hafta salı gü- nü açıklanacak taban puanlan- nı izleyerek puan düşürecek okullara salı ve çarşamba gün- teri ön kayıt yaptırmak için ya- nşacak. Bu haftaki sıralamada Amerikan Robert Lisesi'nin er- fcek bölümü 662.111 puanla en yüksek taban puanla birinci sı- cada yer alırken bu okulu 656.011 puanla Alman Lise- si'nin erkek bölümü ve 654.466 puanla Amerikan Robert Lıse- si'nin kız bölümü izledi. Asıl ve yedek liste kayıtlan sonunda kontenjan açığı kalan okullar ile kontenjanını doldur- rnasma karşın sonradan konten- jan açığı doğan okullar, bugün- den başlayarak 29 ağustosa ka- dar her hafta salı günleri taban puan ilan edecekler. Bu okullar, bu tarihe dek salı ve çarşamba günleri ön kayıt, perşembe gün- leri saat 15.00'e kadar da kesin kayıt yapacaklar. Perşembe günleri bu saate kadar konten- janlannı dolduramayan okullar, "sıralama listesinde bulunan- lardan okulda bekkyen aday- ları" yeni bir listede sıralaya- cak. Puan sırasına göre kaydı yapılacak bu adaylarda okul ter- cihi koşulu aranmayacak. Özel okullara bugün başlaya- cak ön kayıt döneminde, bir okula yedek listeden kayıt yap- tınp kontenjan açığının altında kalan adaylara yeni bir kayıt şansı doğacağmdan, velilerin daha önce yaptırdıklan kaydı sildirmemeleri gerekiyor. Asil, yedek liste ve ön kayıt döne- minde bir okula kayıt yaptınp daha sonra kaydını geri alan adaylar, bu okula tekrar kayıt yaptıramayacak. ÇtZGİLÎK KİMİL MASARACI HARBİ SEMİH POROY MIRMIRLAR UĞUR DVRAK TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 12 Ağustos ANLÂŞILAMÂMIS BIR SANATÇ1.. 182fDe 8U&UH, UMLÛ t'HG'UZ ftESSÂM VE OZANr H/lLLIAtA 8LAKE(gl£YK) 7O YAÇ/A/OA ÖLOÜ. GOMA TIK SANATÇtLAR 4&*SfHÛA,ÇOK BASiMSlZ, GJ- Z£A4 OOUJ, INSAAİ &JHUMA SCSLEAJEN ÖZ.ELİJK- AyCt 8İK yS& VA&>/. BiAKJE, YAŞA- "S Ml 'A// P£STE*U£M>Ş, 6U ASA&A DO&AN/tJ 8O- VUNMUÇTU- £H A2/NOAM 8>G' 8ıL£, 18 TDPUJMU \A/fLUAM LA&/UI YOKSULLUK lÇıM>€ GESSAM V£ OZAH DAfJ ÖCJUOfTU-- Sayt/a^Oft/A ^ kadr>e*or ' adh yapth»<ian br aynmH.. Y/L- MANAVGAT ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN E: 1995/409 Davacı Orman Genel Müdürlüğü vekilı Av. Selma Ersoy ta- rafından davalılar Ahmet Coşkun ve Ramazan Demiröz aley- hıne açılan tazminat davasuıın yapılan açık yargılamasında ve- nlen ara karan uyannca; Davalılar Ahmet Coşkun ve Rama- zan Demiröz'ün tebligata yarar adreslenne davetiye çıkanlmış zabıtaca adres tahkikah yargılamasrnda verilen ara karan uya- nnca; Davalılar Ahmet Coşkun ve Ramazan Demiröz'ün teb- ligata yarar adreslenne davetiye çıkanlmış. zabıtaca adres tah- kikatı yapılmış, duruşmaya gelmedikleri anlaşılmış, Duruşma günü olan 4.11.1997 günü mahkememız duraşma salonunda hazır bulunmalan veya kendılerini bir vekille temsıl ettırmele- ri, aksı takdirde gıyaplannda yargılamalanmn yapılıp karar verileceği ilanen tebliğ olunur. 30.6.1997 Basın: 30724 KADIKÖY ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 1997/385 VasiTay. Mahkememizce vesayet altına alınan ve halen Rasimpaşa Mah. Yeşilay Sok. Hacı Bektas Apt. D: 9 Kadıköy'lstanbul ad- resinde ikamet eden mahcur Ahmet Küfeci'ye yine aynı adres- te ikamet eden oğlu Abdullah Küfeci vasi tayin edilmiştir. İlan olunur. 16.7.1997 Basın: 35792 T.C. AYDINTEPE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo: 1997/120 Davacı DSİ Genel Müdürlüğü vekili Av. Hikmet Bakar'ın da- valılar Reşat, Sebahat, Melahat Çolak, Nebahat Umutlu, Sadi, Ra- mazan, Güller, Fendun ve Ümit Malkoç aleyhine mahkememize açmış olduğu tescil davasının yapılan açık yargılaması sırasında verilen ara karan gereğince davalılar adına tebligatın ilanen ya- pılmasına karar verilmiş olmakla; Davacı vekilı 07.04.1997 tarihli dava dilekçesi ile Aydıntepe il- çesi Aşağı Kırzı köyünde kain 11450 m2 yüzölçümündeki 420 nolu parselin 2600 m2 lcısmı davacı kurum tarafindan kamulaştı- nldığını ve davalılara verilen süre içinde tapuda ferağ vermedık- leri için kamulaştınlan kısım davacı kunım adına tesciline karar verilmesıni dava ve talep etmiştir. Tüm aramalara rağmen bulunamayan Ankara Aydınlıkevler lr- fan Baştuğ Cad. 90/9"da ikamet eden davalılar Reşat Çolak, Se- bahat Çolak, Melahat Çolak, Nebahat Umutlu, Sadi Malkoç, Ra- mazan Malkoç, Güller Malkoç, Feridun Malkoç ve Omit Mal- koç'un duruşma günü olan 10.09.1997 günü saat 09.00'da duruş- mada hazır olmalan veya kendilerini bir vekille temsil ettirmele- ri, ettirmedikleri takdirde yargılamanın yokluklannda devam ede- ceğı ve karara bağlanacağı HUMK'un 213. ve devamı maddeleri gereğine 7201 sayilı tebligat kanununun ilgili maddelen gereğıne ilanen tebliğ olunur. Basın: 34519 BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLDAN SAĞA: 1/ Rus yazan Gonçarov'un, uyuşuk ve ira- 2 desizbirtoprak sahibinin port- 3 resini çizdığı ünlü romanı. 2/ Çeşitlı sporlar- da kullanılan, ölçüsüvedeğe- ri değişken bi- rim...Endonez- ya'yı oluşturan ° adalardan biri. Q 1 2 3 4 5 6 7 3/ Hayvanlarda semizlik... Yergi. 4/ Üst- ten sağa doğru eğik olan basım harfi... Tantal ele- mentınin sımgesı. 5/Pa- 2 muk kozası... "Dünya- 3 nin ufku gözlere gittik- 4 çe târ olur' Her gün sü- c rüklenip yaşamak ruha — olur" (Yahya Ke- 6 mal).6/Köpek...SoİTa- 7 da kullanılan sahan alt- 3 lığı. II Hayır için dağı- g tılan içme suyu... Bir so- ru eki. 8/ Bir tür yabanmersini... Çınkonun simgesi. 9/ Bir şeyin esas tutulan vüzü... Başıboş gezen hayvan. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Yelkencilik eğıtiminin başlangıç döneminde kullanılan küçük tekne. II Elekt- rik donatımında kullanılan ve bağlantılann yerleştınlme- sine yarayan yuva... Bircetvel türü. 3/ Pide şeklinde in- ce ekmek... Olta ya da tuzağa konulan yem. 4/ "Güzel- liğin —- par'etmez / Bu bendeki aşk olmasa" (Âşık Vey- sel)... Hücre çekirdeğinde bulunan ağ biçımındekı ıplık- sj yapı. 5/ Tıp dilinde frengiye venlen ad. 6/ Turgut Özakman'ın biroyunu... Eski Mısır'da güneş tannsi. II Saniyede birjüllük iş yapan bir motorun güç bınmi... Sa- zın en kalın telı. 8/ llke olarak hem ruhtan hem de orga- nizmadan ayn bir hayatı kabul eden ftzyolojık öğretı. 9/ Zımbabwe'nin başkentı... Olumsuzlukbelirten birönek. ERDİNÇ GÖNENÇ Ekmek Olayı Türkıye'de sadece Izmir'de ekmek fıyatı; gömlek fi- yatı, sebze-meyve fiyatı gibi serbesttir. Yani, Fınncılar Odası ekmek tarifesi düzenlememekte, bu işi her fınn, kendi maliyetine göre kendisi yapmaktadır. İki yıla ya- kın bir süredir uygulanan sistemin, iyi sonuç verdiğini söylemek yanlış olmaz. Çünkü; azami fiyatın yırmi beş bin lira olduğu yakın dönemde, özellikle de yoksul semtlerde ekmek, yirmi ve hatta on beş bin liradan sa- tılmıştır. Ekmeğin otuz bin liraya çıkanldığı şu son gün- lerde, rekabeti bozucu girişımler olduğu gözlenmekte ise de bu çabalann, aşağıda belirtilecek nedenlerle, uzun sürmeyeceğıne inanmaktayım. Çünkü; Izmır'de- ki ekmek üretim kapasitesi, gereksinimin beş katıdır. Yasal yetki kimin? 1) Türkiye'de, Fınncılar Odası dışında, hiçbir kişi ve kuruluşun, ekmek tarifesi belirieme yetkisı bulunma- maktadır. Tarife diyorum, çünkü; tüketici açısından ek- meğin maliyetini sadece fiyat değil, aynı zamanda gra- maj belirlemektedir. Fınncılar Odası bu yetkiyi, 507 sayılı Esnaf ve Sanat- kârlar Kanunu'ndan almaktadır. Yani, liberal ekonomi- nin 'bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler' mantığı ge- reğince hazırlanmış mevzuat, müdanaleci hükümet po- litikalarına elverişli değildir. Yani bugün, hükümetin, 'ekmek fiyatı yirmi bin-yirmi beş bin lira olacak' diyebil- mek için yasal yetkisi yoktur. Ekmek fiyatına müdaha- le edilecekse, yeni yasal düzenlemeye ihtiyaç vardır. 2) Mülki amiıierin ve belediye başkanlannın, ekmek tarifesi konusundaki tek yetkileri, Fınncılar Odası tari- fesine itjrazdan ibarettir. Bu yüzden, her ekmek zam- mında atılan, 'halkın ekmeği ile oynantyor, vali bey uyu- yormu?' türünden manşetlerie valilere haksızlık edil- mektedir. Itiraz mercii ise Sanayi veTicaret ll Müdürü Başkan- Itğı'ndaki üç kişilik, Tarife Itiraz Komisyonu'dur. Komis- yonun diğer üyeleri, Esnaf ve Sanatkâr Odaları Birliği ile Ticaret Odası temsilcileridir. Bu yapılanma bile itira- zın kabulünün ne kadar güç olduğunu göstermeye ye- ter. Kaldı ki itiraz kabul edilse bile, Fınnçılar Odası'nın mahkemeye itiraz hakkı vardır ve dava süresince zam- lı tarife uygulanır. Dava sonuçlandığında ise ekmek, iki-üç zam daha görmüştür bile... Sanayi ve Ticaret il Müdürieri'nin yetkisi de ancak iti- raz durumunda (resen değil) komisyon başkanlığı ya- pıp, tek oyunu kullanmaktan ibarettir. Izmir'de, gerek sayın valinin ve gerekse Sanayi ve Ticaret ll Müdürlü- ğü'nün, diyalog ve uzlaşma yoluyla, yasal yetkilerinin çok üstünde etkinlik sağlamış olduklannı belirtmek is- terim. Yasalar çelişiyor 1) Fıyat belirieme yetkisinin, sadece esnaf odasına verilmiş olması, günümüz gerçekleriyle çelişmektedir. Çünkü; fınncılann örjemli bölümü, esnaf olmaktan çık- mış; tüccar ve hatta sanayicı niteliğı kazanarak kendi odalannaüyeolmuştur. Bunlann Fınncılar Odası'ndan, tarife almak gibi bir hak veya ödevlen yoktur. Fırıncılar Odası'nın da öyle. Ticaret ve Sanayi Odalan'na veril- mek istenen yetki, Anayasa Mahkemesi'nce iptal edil- miştir. O halde, tüccar ve sanayici fınncının, ekmeği be- lirii birfiyattan satması için yasal zorunluluk yoktur. On- lar da normal ekmekte Fınncılar Odası tarifesine uy- makla beraber, francala, paketli ekmek, dilimli ekmek, katkılı ekmek adıyla, istedikleri fiyattan, ekmek sat- maktadır. 2) Ekmeğin, tüm girdilerinin fiyatı serbesttir ve de- vamlı artmaktadır. Mayada ise tekel oluşumuna dair ciddi iddialar vardır. Bu durumda, sadece ekmeğin fi- yatını sabit tutmaya çalışmak, Nasreddin Hoca türbe- sinin kapısına, kilit vurmaya benzemektedır. 3) Mal ve hizmet fiyatlannın, merkezi otoritejerce ta- rifelerle belirlenmesi, serbest piyasa ekonomisi kural- lanna ve dolayısıyla da Avrupa Birliği koşullanna uyma- maktadır. Kanımızca, ekmekte tarife hazırianması, 4054 sayılı rekabetin korunması hakkında kanunun 4. mad- desine açıkça aykındır. Aslında, çeşitli kuruluşlara, bağ- layıcı tarife hazıriama yetkisi veren tüm mevzuat, bu ka- nuna aykındır, ama yürüıiükten kaldırılmadıkları için geçerlilikleri de sürmektedir. Bu vesile ile mal ve hizmet tarifelerinin, tüketiciyi de- ğil, meslek mensuplannı ve de çoğu kez tüketici aley- hine, korumayı amaçladığını belirtmek isterim. Bence tarifeler, piyasa ekonomisinin değil, lonca sisteminin ar- gümanlandır... Ekmek konusundaki mevcut mevzuat, müdahaleci politikalara elverişli değildir. Müdahale edilecekse, yeni yasal düzenlemeye ge- rek vardır. Bunun için de öncelikle, rekabet kurulunun, ekmeği, piyasa ekonomisi dışında değeriendirdiğine dair karar alması, Avrupa Biriiği'ne uyum açısından ge- reklidir ve kurulun böyle bir yetkisi de vardır. Ancak, bu durumda da ekmeğin tüm girdi fiyatlan- nın serbest olduğu düşünülerek gerekli sübvansiyon ve sübvansiyonu denetleme mekanizmalan, yani yeni bir bürokrasi yaratılmalıdır. Kanımca bu uygulama, ucuzluktan çok, sübvansi- yon zenginleri yaratacaktır. Buvüzden: 1) özellikle kalite ve gramaj sorunlarının çözümü için ekmek mecburi standardının acilen yürüriüğe sokulma- sı, 2) 4054 sayılı kanuna ve rekabet kuruluna tam işler- lik kazandınlarak mafya bozuntuları ile mücadeleyi et- kinleştirerek tam rekabet koşullannın yaratılması ve fi- yat belirieme işlevinin serbest piyasaya bırakılması, gerektiğini düşünüyorum...