25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
OLAYLAR VE GORÜŞLER id-i Nursi'ninBüyük Âlimliği! MUTLU Emeklt Felsefe Öğretmem ıtlar kuşku \e \anilmaliinn ıdığı \erlerdır VOLTAJRE «p- enderes donemın- ^m den ben suregelen X B ovgu kervanına, f • TV kameralan w • onunde şakır şakır V ~JL~ tespıh çekerek ka- bakan Yardımcısı ve Dışışle- ı Tansu Çifler'ın de saygılan- ığu Said-i Nursi ıçın çok şey- dı \ncak çağdaş bılım adam- n yaymlan ve Ataturkçu go- ıma ahşkanhğı vavgmlaşma- dva goruntulen ıle yetınen ve lırılen toplumumuzda tarikat ın'nın, 'şeriat Rasputinleri'nın ını onlevemedı er>ahzmın kureseüeşmecı. ba- lık karşıtı '"Veni Dün\a Düzeni' ınna destek olan ıkıncı cumhu- kalpazan aydmlann Turk-lslam cılenyle kol kola. buyuk parasal ın yorungesme yerleşerek v urut- ı sa\a>, cumhunyetın Devnm ın'nı raftatutuvor :ak halkımız, yureklı, yurtsever. ncı av dınlanmızm onayakoydu- rçeklenn ışığında uvanmaya baş- Bu uyamşın en guçlu ve olumlu emeğe saygı ve laıklık temelın- gutlu vaygın tepkıye donuşmesı- kemızde çağdaş. ılencv sıvıl top- orgutlennm ılencı ışçı sendıkala- davanışma ıçınde olması. ulke so- anna stnıfsal açıdanbakmayabaş- ğının olumlu bir gostergesıdır Sıv ıl toplum orgutten, 'Atatürk Av- dııüanmacüığı'nınkarşıstna dıkılen şe- natçılann, kapıtahst guç odaklan ıle kol kola. uluslararası tekelcı kapıta- lızmle, yam emperyahzmle ne denlı çıkar ıhşkılen ıçınde olduklanmn bı- lıncıne ulaşırsa 'hobki dernek e>lem- ciKgi'nı aşarak 'dönuştürücü' nıtelığe kavuşabılır Dayantşmanın ve eylemın tek ama- cı. emekçı smıfınm (ışçı. koylu. me- mur. emekh, çağdaş bılım adatnlan ve aydınlann, esnafın, sanatkârlann, sa- natçılann. ışsızlenn, oğrencılenn) bır- leşerek ıktıdan, 'maf>acıglad\ocu,şe- riatç» faşisüerin' elınden almak olma- lıdır Olumsüz aydm Uğur Mumcu'nun \ ıllarca once anatomısını ve fızyolojı- sını ortav a kovduğu tarikat-siyaset-ti- caret' uçgenı. 12 Ev lul faşızmınm gub- relen ıçınde gunumuze kadarbeslene- rek Aydınhk dergısvnm de yıllardan ben ortaya koyduğu ve 'Susuriuk la- ğım patlaması' ıle doğrulanan 'mafya- deviet-şeriat' tnumvırasına donüştu Emperyahzmın dunya jandarması <\BD'nın ıhmlı lslam, yeşıl kusak ku- ramı (teonsı) hükümetm başma getı- nlen bır Amenkan vatandaşı ıle şen- atın kucaklaşarak "Atatürk De\rim Yasalan'na" meydan okumasmı sağla- dı Gunde 13 7 adet camınm hızmete açıldığı ulkemızde 'cami inşaat sektö- nt'; satılmama. elde kalma nskı olma- yan bır kazanç ve vurgun alanı olarak devletın ılkokul inşaat programlannı kat kat gende bırakmıştır Genelev ler- den alınan v ergıknn de katkısı ıle olu- şan Dıyanet tşlen butçesmden yılda 5000 camıyı hızmete sokmavı hedef- ledıklerını. Başkan ov unerek açıkla- maktadır Bugun camıler ve mescıtler yuce msan AtatürWu 'deccaT ılan eden tankatlann 'srvil toplum okullan* ışle- v ını yapmaktadtr Tankatlann bırbvrlerme rakıp çıkar odaklan nıtelığı taşımasına karşın. yu- ruttuklen şenat eğıtımının ortak temel kıtabı. Kuran'ın yerını almış olan Sa- ıd-ı Nursı'nın "Nur Risaleleri'dır Nurcu akımmyuzlerce okul mescıt, oğrencı yurtlannın sahıbı olan baron- lan. 'gâvur Amerika' ıle Suudı aıle- sınde olduğu gib\ kucak kucağa bır dostluk parasalortaklık ıhşkısı ıçınde- dır l$ın ıçınde parasal ve hele seksuel vurgunlar da olunca Nurcu akımlar, serbest *din pivasasf ıçınde çeşıtlen- mış dın tıcaretı ıle cın tıcaretı 'rakip tarikat Rasputinleri' uretmıştır Bu Rasputmler genç. bazılan çok zengın v e de çok guzel hanım muntle- nnı 'efaüne' gore değıl 'iğfaline gore değerlendırmekteler Sıyasalkepazelı- ğm 'Danse Macabre'ını besteleyenler 'ascetique'1 çırpınma. ballanma heze- yanlanyla renklenen tankat danslann- da en uygun ortaklannı buluyorlar 1946'dan bu yana oy potansıyelıne donuşturulen dın akımının 'buyûk âü- mi',padışahlık donemınde bıle cezaev - lennın ve akıl hastanelennın unlu ko- nuğu 'Said-i Nursi'dır Saıd-ı Nursı adı o denlı efsaneleştı- nlmıştır kı. onun peşınden gıdenlerın oylannın da destegı ıle devlet ıçındekı çeteler 'V uceDivan'dayargilanmaktan kurlanlabılmektedır Kuran'da îslamın son peygamben- nın bırtek mucızestnden bıle soz eden âyetyoktur \ma Saıd-ı \ursrnmmu- cızelenne ınanılmaktadır Hapıshanede ıken aynı anda dışan- dakı bır camıde namaz kılabıldığıne hıçbır şey yemeden va^ayabıldığıne. yuzy ıllar once yaşamış dm ululannın (HazretiAli ve AbdulkadirGev lani da- hıl) kendısıne seslendığme bu ulula- nn onun eserlennden soz ettığıne. ara- ba ıle dolaşırken 1 yaşında bebeklenn onun manevı varlığını hıssedıp koşa- rak ellennı opmeye geldıklenne ınanıl- maktadır {Saıd-ı Nursı Âsa-ı Musa 1949, Hanımlar Rehberı, s 51) Saıd-ı Nursı, (Lem'alar Rısalesı S 153'te) lsparta ıhnın Rısale-ı Nur sa- yesınde Şam-ı Şenf gıbı kutsallık ka- zandığını soylemıştır Isparta'nm dındarlığı ona gore butun v ılayetlenn uzenndedır Bunun ıçın ls- parta ılındekı butun dmsızler bıle Rı- sale-ı Nur'u savunmak zorundadır Saıd-ı Nursı'nın 31 Mart 1909 gen- cılık olayını Volkan gazetesı ıle nasıl korukledığı bılmmektedır Bu gazete 1946'dan sonra yenıden \a\ına başla- mıştt Saıd-ı Nursı'nın psışıkyapısı, yuka- ndakı bırkaç omekle anlaşılıyorsa bı- le asıl akıl dışı ornekler 'Sikkw Tav dik-i Ga>bi* adlı Nur Rısalesı'nde yer almaktadır Bu nsalede Kuran'dakı bır- çok ayetın Rısale-ı Nur'u haber verdı- ğı gıbı hezeyanlar, onunkronıkbır psı- koz olan 'paranoid' yapısını goster- mekle bırlıkte, savlannın "halüsinas- yon' ağırhklı olması v onunden 'paraf- renik' bır hasta olduğu anla^ılmaktadır Onun nasıl bır *buyükâlim" olduğu- nu anlamak ıçın radyo konusundakı bır ılmı (') mâkalesını okuyuculann dız- , gı basım yanlışı sanabıleceğı -o kusur- suz Turkçesı ıle- ozellıkle unıversıte v e yuksekokullanmızın elektronık bolu- mu oğretım u>elen ve oğrencılenne, fızık oğretmenlenmıze. aydmlanmı- za. radyo tekmsvenlerımıze ve ozel- lıkle sıvaset cambazlanmıza aktara- hm Rad\ o bılbedahe kudret-ı ılâhn e- nın bıı cıhesıdır le o cılvenın kurre- ı ha\a\a umumen iemsıl eden bu ge- leıı Hadîs-ı Şeııfın meâlı gosterı\or Şo\Ie kı Bn melaıke var, kıık bın ba- ŞÎ var her başında kırk bın dılxar her bu dılde kıık bm tesbıhat\apı\or alı- mışdorı ıııhon tesbıhaıı a\m anda so\lu\oı Demek kı kuııe-ı ha\a bu melaıke gıbıdır \am bu melaıkemn tesbıhatıadedınce herkelıme-ıtav\ı- be ha^a sahıfe'iinde \azı\or Kuneı ha\a dı\or kı bu hadıs benden \e\a bana zerârete me ur nıelekten haber \erıvor KuHı bır şuurla \apılan bu ış \alnız tek bırzerremn \azıfesı ne ba- na kurre-ı ha\a\a \e ne de butun es- baba \erme\ı hıç bır cıhet ımkam \ok Demek heı şe\de hazırnâzıı, ahadnet ahesı ıle \e ıçınde ıhatalı bır ırade muhıt bıı ıhm bulunan bır kudtet-ı ezelnemn eılveiıdıı Buna mıhonlar şuhıtlerden bırısı tadvodur (Saıd-ı Nursı, Rısale-ı Nur Gozu ıle Radyo Ihlas Dergısı, 10 Ocak 1964, No 9 Savta 3) Bu korkunç aymazlık ve sapkmlık- tan yuz bınlerce masum çocuğu, genç- lenmızı ve onlan şenatkaranlığına tes- lım eden bıhnçsız aılelerı ancak v e an- cak Ataturk"un k bilim \e akıl' kalıtına sahıp çıkan devnmcı çağdaş duşunce kurtaracaktır Coruma(cı) Bilinci LİKILIÇKAYA Arkeolog B ugun ulkemızdekı doğal kulturel ve ekoloıık çevre değerlennın korunmasına ıhşkın duşünce tam bır kaosa dönuşmuşiur Ulkemı- zın guzelhklen ve zengınhklen olan doğal, tanhsel, arkeolojık v e :ntsel StT alanlannın sınırlannı ve derecelerı- ı rantuğruna sık sık değıştınv oruz. tanm alan- ınnı betonlaşttnyoruz, kıyılan yağmahyoruz. u hav zalannı, ırmaklan, gollen v e denızlen kır- etıyoruz bu guzelhklen ve zengınhklen yok 'dıyoruz Kuşkusuz bıhnçsızlıkten ve çıkarcılık- an > apı>oruz Ulkemızın v e çocuklanmızın ge- leceğını karartıyor. vok edıyoruz Buna hıç mı hıç. kımsenm hakkı \oktur Kültür ve Tabıat Varhklannı Koruma Genel Mudurlüğu'nün korumacıhk konustındakı ta\ - nnı ıse basından ılgıyle ızlemekteyız Koruma- cı olması gereken genel mudurluğün, koruma- ya karşı bır tavır ızlenımı vermesı uzuntu ven- cıdır Basından ızlıyoruz 1996 vılı ıçınde Çeş- me Yanmadası'ndakı StT alanlanna ıhşkın ka- rann kaldınlması yonundekı Kultur ve Tabıat Varlıklannı Koruma Genel Mudurluğu'nun one- rısının Koruma Yuksek Kurulu'nda gundeme bıle ahnmadan 1 "e karşı 13 oyla reddedılmış ol- ması duşundurucudur Yme 1996 yılı ıçınde Kultûr v e Tabıat Varhk- lannı Koruma Genel Mudurluğu'nun, Koruma Yuksek Kurulu'nun gundemıne getırdığı pek çok ılke karannın kaldınlması vonundekı one- nsının -Koruma Yuksek Kurulu nda- kabul edıl- mesı. Turkıye genehnde rum doğal, arkeolojık ve kentsel SÎT alanlannın her turlu vapılaşma- va açılmasına olanak sağlamıştır Bu karann talana yonehk olduğunu ve SİT alanlannın tahnbaıına neden olacağını duşunen duyarlı çevrelenn yargıya başvurmalan sonu- cunda Danıştay'dan -ıptal yonunde- bırer bırer gen donduğunu, yme basına yansıyan haberler- den ogrenmektey ız Pekı, Kultur ve Tabıat Varhklarını Koruma Yuksek Kurulu. gundeme getınlen konulan çok yonlu ve geleceğe yonehk olarak aynntıh bı- çtmde ıncelemeden mı bu ılke ve tavsıye karar- lannı alıyor ve aldtğı bu ılke ve tavsıve kararla- nm nasıl oluyor da sonrakıtoplantılanndabuka- dar basıt. bır kalemde sıhp aüyor' 1 Bunu anla- makta guçluk çekıyoruz Bıhndığı gıbı, gunumuzdekı Kultûr ve Tabıat Varhklannı Koruma Yuksek Kurulu'nun göre- v ını geçmışte -1951 -1983 y ıllan arası- o zaman- dakı adıyla Gaynmenkul Eskı Eserler ve Anıt- lar Yuksek Kurulu yapmaktaydı Bu kurul. v ap- mış olduğu çok başanlı çahşmaları yanında, 1960Tı yıllarda aldığı kararlarla arkeoloıı ve do- ğa cennetı Pamukkate'nın ıçıne konaklama te- sıslennın yapümasma ızm verdı Boylece beyaz cennet Pamukkale'nın dunya- sı kararmaya başladı Buradakı ölu kent Hıera- pohs ıkıncı kez olüme mahkûm edıldı ve arke- olojı ve doğa hankası Pamukkale bugunku 'için- den çıkılmaz' duruma getmldı Pamukkale or- neğı bır ıbret belgesı olmalıdır Her Koruma Kurulu toplantısından önce Pa- mukkale gerçeğı anımsanıp, gerekh ılke, tavsı- ye ve koruma kararlan onun ışıgı altında ahn- mahdır Gerek Koruma Yuksek Kurulu gcrek Koruma Kurullan. Kultur Bakanhğı'na bağlı kuruluşlar olarak hızmet vermektedırler Bu kurullann her turlu etkıden uzak. rahat çahşabılmelen ıçın ozerk kuruluş olmaları kaçınılmazdır Koruma kurullannda, konulannda gerçekten uzman ve koruma bıhncıne sahıp kıs,ılere gorev venlmehdır Konu ıle ılgıh sıvıl toplum orgutlen kurul uye- M olmalı ve toplantılara katılmahdır Yerel vo- netımlenn toplantılara katılmaları mutlaka sağ- lanmahdır Kurullarda alınan tum kararlar mut- laka yayımlanmahdır Doğaya, tanhı çevreye, kultur varhklanmıza bıhnçh olarak sahtç çikâhm, hukukun ustunlü- ğüne uyalrm Çağdaş kalktnma anlayışmı ılke olarak gozar- dı etmeden, bu değerlen koruyarak. yaşatarak. geleceğe taşıv arak, bu değerlerden akılcı ve ger- çekçı bır bıçımde yararlanahm PENCERE KaraDüzen?.. Mevlana Celalettın'ın oğrencılen arasında Sür- yanos adlı bır Rum gencı varmış, sağda solda ılen gen konuşuyormuş Yobazlar delıkanlıyı şıkâyet et- mışler, Suryanos kadının huzuruna çıkanlmış Kadı sormuş - Sen Mevlana ya Tann dıyormuşsun Suryanos - Yalani - Pekı, ne dedın? - Ben Mevlana'ya Tann demedım, Tann'yı yara- tandır dedım Kadı, "Boyle konuştuğuna gore bu çocuk akıldan noksandır" gerekçesıyle sanığı salıvemnış Suryanos olayı Mevlana'ya anlatınca Celalettın Rumı oğrencısıne demış kı -Kadı'ya 'Yazıklarolsun sana deseydın, 'eğersen de Tann olamadıysan1 • Anadolu Muslumanlıgı aşkın bır hoşgorunun be- şığıdır Bu ortam nasıl bozulmuş'' Refahlı Şevki Yıl- maz gıbı bın, nasıl bu topraklardaboy venp once Rı- ze'ye beledıye başkanı sonra Meclıs'te mılletvekdı olabılmış'' Bu olumsuz değışım, dınm sıyasete alet edılmesınden kaynaklanıyor Suryanos un oykusunu Lutfi Kaleli'nın "Yunus, Nasrettın Hoca, Hacı Bektaş Velı Duşuncesınde Hoşgoru "adlı kıtapta çıkan ıncelemesınden aktar- dım, aynı kıtapta yazısı yayımlanan Mehmet Ay- dın'dan bır alıntı Unlu mutasawrf Sırrı Şevkatı - Bır kez 'Çok şukur Tannm' dedığım ıçın otuz yıt- dır Tann ya tovbe edıp benı bağışlamasını dılıyo- rum Merak edıp sormuşlar - Nasıl o/ur' Insan Aliah'a şukrettığı ıçın tovbe mı edermış^ Şevkatı açıklamış - Vaktıyle Bağdat çarşısında buyuk bıryangın çık- mıştı Herkes sokaklara fırtamış mal derdındeydı Ortalık ateş ve duman Bınsı bana, 'Mu|de, senın dukkân kurtuldu' dedı Ben de 'Oh, çok şukur Tan- nm' dedım Sevınmıştım Ancak bırazsonra kendım- den utandım Oylesıne bır ana-baba gununde baş- kalannın zararını duşunrneksızın yalnız kendımı du- şunerek 'Çok şukur Tannm dedığım ıçın otuz yıldır Tann'dan benı bağışlamasını dılıyorum Yunus Emre de Anadolu Muslumanlıgı doruğuna çıkıyor, ıncelıp suzgeçten geçıyor yobazlıktan tu- muyle artnıp ınancın erdemıne erışıyor Dıyor kı Yunus Emre .^ Bır kez gonul yıktın ıse - ?K Bu kıldığın namaz değıl Yetmış ıkı mıllet dahı Elın yuzun yumaz degıl Anadolu uygaıiığın beşığıdır, ortalığıkarakoncolos gıbı saran yobazlann ahırı değıl Anadolu'da bır taban olmasa Mustafa Kemal 'Aydınlanma Devnmı 'nı gerçekleştırıp 'laıklık' ılkesı- nı anayasaya geçıremezdı Bu ulkede Bektaşılık, Ale- vılık tasavvuf halkın ınancında ve kulturunde yuz- yıllar boyu kuşaktan kuşağa toplumu yoğurmuş Hıçbır devrım gokten yere zembılle ınmez, temet- lennı zaman ve uzamda atar Refah Partısı'yle sımgelenen dıncılık, çol şerıatınıı duzenınt Anadolu'da anayasaya donuşturmek ıstı yor kı, bu kadar 'kara duzen Osmanlı'nın bıle hıçb donemınde yok JohnnieW l ÜJohnnieWalker .J ÂctionTime Tam 30 Kişi Iskoçya Yoiunda! Jotinnie VVaiKer Action Time'97'ye katılma şansmı elöe etmei<. içm aşağtdal. kuponu do'dura^k 25.6.1997 tarihıne kadaı rvo'mai veya taalm-iüttü postayia .; gJK 6 Çeliktepe 80650 tstanbuj : 1* •' vara'ım.izca yapı:jcak on eiemenin hemen afdından, Johnnie Watker Adpf" Time il ılgü! Dı'igj ve katıitn', prfrJ.arı adresınıze postaiaascaMtr. 3-7 Eylüı 1997 lanhpn arasını iskoçya'dak! bu yart?a kat.'ac; 30 kişi İstanbul Pasta Beacr duzentenecek özel & e'ıeme ^ Ji^1 -^1 Ad Soyadı aycfîın hazır t * pJohnnte VValker, anavatanı lskoçya*nin o trah'ka feğismda Öambaşka bır heyecan ^ f aıatiyor sızm ıçın Johnnie WaiKer Âctıon Tınw' Bu muhteşem y^anşta beş gun boyunca tam 30 katılımcıya macera dolu bsr dünyamn kapılan arsJamyor Sarp kayaların arasındakı daracık yotlatda pedal çevınrkan kanoyla nehnn berrak sulannda ozgurluğun bır başka boyutuna yol alacak, dort tekerteklı rnotosıkletınızle a s l a e n 9 e l tanunayacaksınız Öze! yetıştınlır^ ldşjç fâylarıyla yarışacağınız etap, heyecanı daha da artıracak 4 tât • -4« , * Hıçbır şeyı ertelemeden ve icertdınızı aşla ^fetÖamadan hayatrfı tadını çıkarmaya hazır mısmız'' \1ı time DoguTi Tanhı / / Adres SemtŞehır Posla Koflu j 3 7 Eylul 1997 tanhlen arasıı yurtdısına seyaha" yapmaya I btr engelmız var mı' ? I Evet Hayır ~ ı Ingıiızce bılıyor musunuz'' | Evet ~ Hayır S yaş nöar k BRmSHAlR> Ounvanın gozde ha\a\
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear