Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
7 MAYIS 1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Türkiye'de
yolcu uçağı
üretimi
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Türkiye'de ortak üretim
yoluyla yolcu uçağı
yapımı konusunda
öneride bulunan Boeing,
Airbus ve McDonnald
Douglas fırmalanna
kesin yanıtın, bu ayın
ortalannda verileceği
bildirildi. Başbakan
Necmettın Erbakan'm
.girişimiyle oluşturulan
D-8 ülkelennm de
Türkiye ile birlikte ortak
uçak ûretimi projesine
katılmak istedikleri
belirtildi.
Kazan yerel
gazeteyte
mahkemelik
• İZMİR(Cumhuriyet
Ege Bürosu) - Hükümet-
medya sertleşmesi
sûrerken, Adalet Bakanı
Şevket Kazan da yerel bir
gazeteyle mahkemelik
oldu. Çeşme'de
yayımlanan yerel Yeni
Çeşme gazetesi sahibi ve
yazıişleri müdürü Aydın
Korkmaz ile gazetede
."Kızılcık Yorum" adlı
köşeyi hazırlayan Şükrü
jCızılcık aleyhine bu
lcöşede Şevket Kazan
Aleyhine yapılan yorum
mahkemelik oldu. Kazan,
kendi aleyhine yapılan
yorum üzerine ceza
davası açtı.
AKKA•• •• •••• -
yupurlukte
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Bakanlar Kurulu'nda 27
Kasım 1996 tarihinde
onaylanan Avrupa'da
Konvansiyonel Silahlı
Kuvvetler Antlaşması
(AKKA), Resmi
Gazete'de dün
yayımlanarak yürürlüğe
girdi. Antlaşmada Rusya
Federasyonu'nun 31
Mayıs 1999 itibanyla
"uyması gereken silah
tavanlanna yer verilirken,
Türkiye'yi de tehdit
edebilecek güney kanat
bölgesinin bir bölümünün
genel ülke tavanı
kapsamma alındığı
kaydedildi.
Budak: Irticanm
tıedefl turizm
• ANTALYA
(Cumhuriyet) - Dedeman
Oteller Zinciri (Dedeman
Otelcilik AŞ) ile DtSK'e
bağlı Oleyis Sendikası
arasında, 5 ay önce
başlatılan toplu iş
sözleşmesi görûşmeleri
anlaşmayla sonuçlandı.
Antalya'daki toplu iş
«özleşmesi imza törenine
•katılan DİSK Genel
-Başkanı Rıdvan Budak,
Türkiye'nin sıkıştığı
siyasal sürecin ülkeyi
çağdaş dünyadan
uzaklaştıracağını ve
özellikle turizmin baş
hedef haline geleceğini
söyledi. Budak, "Ne
darbe olmuş ülkeye ne de
irtica hâkim olmuş
ülkeye turist gelmez"
di
hükümethı 'yap-
tetet
1
ıspanı
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Enerji Bakanı Recaı
Kutan, yap-işlet
-modelinin gelecek
günlerde RP-DYP
gnıplannın ortak yasa
önerisi olarak Meclis'e
sunulacağını bildirdi.
"Kamu ihalelerinin "yap-
'işlet" modeliyle
'yapılmasma ilişkin
yasanın "imtiyaz
•sozleşmesiyle ilgili"
lnaddesi daha önce
Anayasa Mahkemesi'nce
'iptal edılmişti.
İHD forumuna
yasaklama
U ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
"tnsan Haklan Derneği
(IHD) Ankara Şubesi'nin
dün düzenlemeyi
'planladığı "İdam Cezası
•Ve Yaşam Hakkı" konulu
Torumun Ankara Valiliği
tarafından yasaklandığı
'bildirildi. Valiliğin
yasaklamaya gerekçe
olarak 6 mayısın "THKO
'adlı terör örgütünün
'kuruculanndan Deniz
X}ezmiş, Yusuf Aslan ve
"Hüseyin Inan'm ölüm
"yıldönümü olduğu"
görüşünü bildirdiği
•belirtildi. İHD Ankara
Şube Başkanı Yıldız
Temürtürkan uygulamayı
'protesto etti.
Uğur Mumcu Komisyonu, Erdal înönü ile sürpriz tanık Ayhan Aydın'ı dinledi
'Çeteler akluıııza gelmedfANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ga-
zetemiz yazan Uğur Mumcu'nun bomba-
lı suikast sonucu öldüriilmesi olayının
sürpriz tanığı Ayhan Aydın, TBMM Araş-
tırma Komisyonu'na verdıği ıfadede. "Ya-
lancı tanıklıktan beraat ettiğûn halde, hiç-
bir savcı beni dinlemedi" dedi. Dönemin
Başbakan Yardımcısı Erdal Înönü, olaya
çeteler açısından yaklaşılmadığını belir-
terek "Bbdm zamanuıuzda bu tür şeyler
gündemde değildi, hiç akhmıza geunedi, o
gözle bakmadık. Ama bugün sizûı işin o ta-
ralina da bakmanız lazım" görüşünü dile
getirdi.
Ateş Hattı programına çıktıktan sonra
yalancı tanıklıkla suçlanan, ancak daha
sonra yargılanarak beraat eden Ayhan Ay-
dın, dün Mumcu Komisyonu'na bilgi ve-
rirken daha önce yaptığı açıklamalan yi-
neledi. Aydın, Mumcu'nun arabasma
bomba yerleştiren 3 kişiyi bir gece önce ve
• Dönemin Başbakan Yardımcısı Erdal înönü, o günlerde Mumcu
cinayetinin faillerinin Iran'da eğitilen kişiler olabileceğinin
söylendiğini belirterek olaya çeteler açısından yaklaşılmadığını
söyledi.
suikastm gerçekleştırildiği gün gördüğü-
nü, bu konudaki ifadelerinde ısrarlı oldu-
ğunu bildirdi. Daha sonra teşhis ettigi söz
konusu üç kişiyi, kendisiyle birlikte; kö-
şedeki taksi durağının gece çaycısı, Tunus
Elçiliği'nde o gece görevli polis, yanında-
ki restoranm Vanlı sakallı sahibi ile resto-
rana girmekte olan bir grup müşterinin de
gördüğünü kaydeden Ayhan, "O çaycı ve
polisler bugün kayıp, ortada yoidar. Biri-
Dİn Adana'ya kaçtıgını duydum" dedı.
Yalancı tanıkhktan beraat ettiği halde,
dönemin DGM Başsavcısı Nusret Demi-
ral dahil hiçbir savcının ifadesine başvur-
madığını belirten Aydın, aynca yalancı ta-
nıklıktan sorgulandığı sırada Mehmet
Ağar'ın üzerine yürüdüğünü söyledi.
Aydın, kendisinin para karşılığı Ateş
Hattı programına çıktığını ileri süren Te-
rörle Mücadele Şube Müdürü Mehmet
Karataş ıçin, "Yalan söyleyen kendisi.
Çünkü, beni programa götüren odur" de-
di.
Komisyona bilgi veren tnönü, çıkışta
gazetecilerin sorulannı yanıtladı. İnönü.
-Çalışmalar yeterli otmadı. Yeterfi olsaydı
katüleryakalanınu. KatiUerin vakalanma-
ması, hiç yakaianmavacağı anlamına gel-
mez" dedi. Gazetecilerin "namus borcu"
sözlerini anımsatması üzerine tnönü, "Na-
mus borcu, demiştim. Şimdi yine aynı şeyi
söyhıyonım. Herkes üzerinedüşeni yapar-
sa bu, katflkrin yakalanması sonucnnu do-
ğurur"dedi
" Başbakan vekflKğj yapoğuuz dönemde,
MİT'ten bilgi almadınız mı" sorusuna
"Öyle bir talebim olmadı. onlar da bu ko-
nuda bir şey getirmedi. Ben hep hiyerarşik
yapı içinde götürdüm. İçişJeri Bakanı ile
muhatap oldum. O günlerde olayın profes-
yonelce olduğu.faflkrin İran'da eğitilen ki-
şiler olabileceği söylendj" yanıtını verdi.
Komisyonda daha sonra, soruşturmayı
yürüten ilk savcı olan Ülkü Coşkun'un
Güldal Mumcu'ya "Bu işi devlet vapmış-
ur, siyasal iktidar isterse çözülür" sözleri
üzerine Adalet Bakanhğı'nca açılan so-
ruşturmayı yürüten, dönemin Adalet Ba-
kanlığı Başmüfettişi Muharrem Coşkun
dinlendi. Coşkun'un hazırladıklan rapor-
da, Ülkü Coşkun'un görevi savsakladığı
kanısına vararak disiplin cezası tayini is-
tediklerini aktardığı öğrenildi.
Ünlü sanatçı son yolculuğuna arkadaşlarının alkışlarıyla uğurlandı
Kültür Servisi - Besteleri, tangolan ve
filrn müzikleriyle yaşamı boyunca üretken
bir sanatçı olan Esin Engin son yolculuğu-
na, müzik direktörlüğünü üstlendıği Şehir
Tiyatrolan'ndan, sanatçı dostlannın alkışla-
n ve gözyaşlan eşliğinde uğurlandı.
Kan kanserine yenik düşerek önceki gün
yaşamını yitiren besteci Esin Engin dün Şe-
hir Tiyatrolan Harbiye Muhsin Ertuğrul
Sahnesi'nde düzenlenen tören ve Teşvildye
Camii'nde kılınan öğle namazından sonra
toprağa verildf.
Şehir Tiyatrtflan'ridakî törene aralannda
Bora Ayanoğlu, Kerem Yümazer, Osman
Dinçmen,Ali Poyrazoğiu,Zihni Göktay, Fer-
di Ozbeğen, Rıza Silahhpoda, Önder Bali,
Füsun Önal Kerim Afşar, Suna PekuysaL
Suna Keskin, Işık Yenersu, Göksel kortay,
Alev Gürzap ve Esin Afşar'ın da bulundu-
ğu müzik ve tiyatro dünyasından çok sayı-
da sanatçı katıjdı.
30 yıllık rmyik yaşamında çeşitli tango-
lar, film ve oyWmüzikleri ve şarkı sözle-
riyle çok sayıda esere imza atan Esin Engin,
Şehir Tiyatrolan'nda 13 yıldır sahnelenen
'Lüküs Hayat'ın müziklerinin düzenlemesi-
ni yeniden yapmıştı. Son olarak 'Maviydi
Bisikletim' adlı oyunun müziklerine imza
atan sanatçının 20"den fazla uzunçalan,
30'dan fazla 45'liği ve 15 CD'si bulunuyor.
Hükümetteki kargaşa nedeniyle atamalar iki aşamada yapılacak
Büyükelçilik kararnamesi bekletiliyor
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Başbakan Necmertin Erba-
kan ile Dışişleri Bakanı TansuÇil-
ler'in Dışişleri Bakanlığfna dışa-
ndan atama yapma istemleri ba-
kanlıkta huzursuzluğa yol açtı.
Çiller'e yakınlığı ile bilinen Dı-
şişleri Bakanlığı Müsteşan Büyü-
kelçi Onur Öymen'in Büyükelçi
Nüzhet Kandemir'in yerine
ABD'ye gitme istemi ise yeni bir
büyükelçiler karamamesini çık-
masını önlüyor.
Öymen'in ABD'ye büyükelçi
olarak atanma istemi, Cumhur-
başkanı Süleyman Demirel'e ya-
kmlığı ile bilinen Kandemir'in
tepkisini çekerken Çiller ve Erba-
kan'ın büyükelçi paylaşımı ikinci
bir büyükelçiler krizine yol açı-
yor. Çiller, DYP-CHP koalisyon
hükümetinin başbakanlığını yap-
tığı sırada dönemin Dışişleri Ba-
kanı HikmetÇetin'in muhalefeti-
ne karşın şimdi Türkiye'nin Bonn
• Hükümet içindeki anlaşmazlık nedeniyle bakanhğın
'dar kapsamh' bir kararname hazırlama yoluna gittiği,
Erbakan'ın da bunu imzaladığı kaydedildi. Demirerin de
bu atama karamamesini Yalgın'ın Ottawa'ya
atanmasından dolayı beklettiği öğrenildi.
Büyükelçisi olan Vblkan Viıral'ı
müsteşarlık görevine atamak iste-
mişti. Vural'ın müsteşarlık göre-
vine Çetin'in itirazı, Türkiye tari-
hinde ilk kez büyükelçiler kara-
namesinin yaklaşık 1.5 yıl gecik-
meyle çıkmasına neden olmuştu.
Hükümetin içinde bulunduğu
kargaşa nedeniyle bu yıl büyükel-
çi atamalannın iki aşamada yapıl-
ması da kesinleşti. Hükümet ara-
sındaki anlaşmazlık nedeniyle ba-
kanhğın "dar kapsamh'' bir ka-
rarname hazırlama yoluna gittiği,
Başbakan Erbakan'ın dabunu im-
zaladığı kaydedildi. Ancak Cum-
hurbaşkanı Demirel'in bu atama
karamamesini beklettiği öğrenil-
di.
Cumhurbaşkanlığı'nın bu ta-
sarrufunun, Protokol Genel Mü-
dür Yardımcısı Ataman Yalgın'ın
Kanada'nın başkenti Ottavva'ya
atanmasından kaynaklandığı id-
diaedildi. Demirel'in, büyükelçi-
lik için öngörülen süreyi doldur-
madan ve aynca önünde sırada
bekleyen daha 17 diplomat bulun-
masına karşın, Yalgın'ın büyükel-
çi yapılarak Ottavva'ya atanması-
na karşı çıktığı bildirildi.
Genellikle kıdemli diplomatla-
nn gönderildiği Ottavva'daki Bü-
yükelçi Ömer Ersun'un ise Çiller
tarafından Şam'a gönderilmek is-
tendiği belirtildi. Büyükelçi Er-
sun, Ottavva'ya atanmadan önce
Türk dış politikasında önemli yer
tutan Bosna ve Azerbaycan-Er-
menistan sorunlanndan sorumlu
genel müdür idi.
Söz konusu dar kapsamh karar-
namede süresi dolan büyükelçiler
Uğur Ziyal Sam ve Figen Ok'un
ise Vıyana'daki Birleşmiş Millet-
ler Temsılcıliği'nden Ankara'ya
dönmeleri öngörüldü. Ok'un yeri-
ne atanacak olan Yaşar Yaluş'ın
boşaltacağı Kahire'ye ise Müste-
şar Yardımcısı Büyükelçi Murat
Sungar'ın gönderilmesi bekleni-
yor.
Bu arada, "Sincan olayla-
n"ndan sonra Ankara'ya "daıuş-
ma" için çağnlan Büyükelçi Os-
man Korotürk'ün, MGK'nin İran
ile ilişkilere yönelik önerileri doğ-
rultusunda Tahran'a geri gönderil-
meyeceği öğrenildi. Türkiye'nin
Tahran'a bir süre daha yeni birbü-
yükelçi göndermeyerek Iran'da
"maslahatgüzar" düzeyinde tem-
sil edilmesi kararlaştınldı.
Barmen
cinayetinde
medyaya
suçlama
İstanbul Haber Servisi
- lletışım uzmanlan, Be-
şiktaş She Bar da çalışan
ve vücuduna Arapça "Al-
lah" yazdırdığı için T-
GRT televızyonu tarafın-
dan eleştirilen. daha son-
ra da öldürülen Oğuz
Atak konusunda med^'ayı
suçladı. Galatasaray Uni-
versitesi lletişim Fakülte-
si Dekanı Prof. Dr. Niya-
zi Öktem, Türkiye'de hiç
kimsenin etik kurallanna
uymadığını belirtirken
Marmara Üniversitesi lle-
tişim Fakültesı öğretim
üyesı Dr. Selma Uhıs ise
bu olayın basının demok-
rasi sınavını geçemediği-
nin göstergesi olduğunu
söyledi.
Niyaziöktem, medya-
nın insanlann özel yaşa-
mını böylesine deşmesi-
ne ve hedef göstermesine
kesinlilde karşı olduğunu,
fakat insanlann inançla-
nyla da bu şekilde alay et-
memekgerektiğini söyle-
di._
Öktem, "Bu son olayda
televizyonun veriş şekli de
barmenin vücuduna yap-
ünfağı dövmeleri böylesi-
ne sergOemesi de ga^etele-
rin takındığı ta\ır da etik
açıdan uygun değil. Fakat
cinayet kesinlikle tasvip
edilemez ve vahşice bir
yöntem. Ne yaak ki Tür-
kiye'de hiç kimse etik ku-
rallara uymuyor" diye
konuştu.
Selma Ulus ise son ola-
yın Türkiye'de şeriat yan-
lısı güçlerin ne kadar güç-
lü ve örgütlü olduğunu
gösterdiğini söyledi. U-
lus, "tnsanlan hedef gös-
teren bir habercilik rürü
çoğuku ve ahlaklı haber-
cilikk kesinlikle bağdaş-
mıyor. Basın bu hauyle de-
mokrasi sınavından geçe-
mez" dedi. Medyanın hiç
kimsenin özel yaşamını
deşifre etmeye ve hedef
göstermeye hakkı olma-
dığını savundu.
SedatPeker'in adamla-
n olduğu ve Atak'ı öldür-
dükleri ileri sürülen katil
zanlılan Metin Polat ve
Hüseyin Ulaş'a tatbikat
yaptınldı. TGRT'den ya-
pılan yazılı açıklamada
ise Atak'ın öldürülmesi
kınanarak "Sorumlu ha-
berciligin, laşkırtıcı ha-
berciükle farkını bilen ku-
ruluşun haber dairesi o-
larak üzüntümüzü tek-
rarlıyoruz'' denildı.
Ö^Cj/ÜMİTZİLELİ
istanbul'un nüfusu 800 bini aşan Bağ-
cılar ilçesiyle ilgili haberleri okuyor musu-
nuz? Refahlı Belediye Başkanı'nın hima-
yesinde, özlediklerı şeriat düzenini adım
adım oluşturuyorlar. Bir gazetede yayım-
lanan fotograf çarpcıydı; Bağcılar'ın mer-
kezmde, yobazın biri, Türk bayrağının ya-
nıbaşına şeriat bayrağı çekerken görün-
tülenmiş. llçedeyaşayan halk "RPTıolan-
lar-olmayanlar" diye ikiye aynlıyor. Re-
fahlı olmayan muhtarlar da tamamıyla
dışlanmış. Yardım, maddi destek ve iha-
leler Refahlılara kaydınlıyor. Bir de kolluk
kuvveti oluşturmuşlar. Bölgede faaliyet
gösteren dinci dövüş kurslannın talebe-
len, Bağcılar'da kafalarına göre 'adalet'
dagrtıyoriar! Diğer bir anlatımla, 'vurucu
tim' gibı çalışan bu gençler, kurulacağını
hayal ettiklen dıncı devletın müstakbel
'inzibat gücü' olarak görev yapıyorlar.
Tıpkı Iran'da, şeriat rejiminin kurallannı
sokakta uygulayan 'Devrim Muhafızlan'
gibi!..
•••
Ömek bir tane değil. İstanbul'un Sul-
tanbeyli ılçesı, Fatih Çarşamba. Fatih Çu-
Işte Şeriat!..
kurbostan semtleri, adeta birer küçük
İran ya da Suudi ArabistanL Aslında Re-
fahlı belediye başkanlannın görevde ol-
duğu birçok yerde aynı yönde adımlar
atılıyor. Sistemli bir şekilde şeriat odak-
ları yaratılıyor. Konya'da, Urfa'da, Kayse-
ri'de, Ankara'nın çeşitli ilçe ve semtlerin-
de baskı, yasak ve sindırme politikalan
açık açık uygulanıyor. içki yasağı ile baş-
lıyor, piyango yasağı, dini kitap dışında ki-
tap satma yasağı ile aşama aşama de-
vam edıyor. Ardından zoria, baskıyla ör-
tünme geliyori Çocuklannı tarikatlann dü-
zenlediği Kuran kurslanna gönderme-
yenlerdışlanryor. Karşı koyanlar, sonun-
da ya teslım oluyor, ya sinıyor ya da pılı-
sını pırtısını toplayıp başka diyariara göç
ediyoıi..
• • •
Bunlann ağababalan da var güçleri ile
kadrolaşma, devletin tüm bırimlerinde
kontrol mekanizmalannı ele geçirme gay-
reti içinde. Siz bakmayın Erbakan ile kur-
maylarının görüş aynlığına düştüğü gö-
rüntülerine. Yok efendım, Erbakan
MGK'de 8 yıllık kesintisiz eğitirne 'Evet'
demiş de kumnaytan, "Vay efendim, Er-
bakan bunu nasıl söyler. Meclis'ten ge-
çirmeyiz" diye ayağa kalkmışlar da...
Hepsi palavra, hepsi takıyye!.. İmamet
politikasının geçerii olduğu RP'de tüm
yapılanlar, partinin mutlak hâkımi Erba-
kan ve kurmaylannın tasarladığı siyasi
manevralann gerekleridir. Refah Partisi,
hükümette birazcık daha kalabılmek için
bütün gücünü sarf ediyor. Devletin için-
de olabildiğınce yuvalanmak için her yo-
lu denıyor. Amaç her bakımdan kuvvet-
tenmek, iyice kuvvetlenmek. Şeriat bay-
rağının açılacağı güne dek olabildığince
palazlanmak. Bugün Bağcılar'da Türk
bayrağının yanına dikilen şeriat bayrağı,
yakında geleceğini umduklan 'ogünlerin'
provası. Yukarıda anlattığımız goruntü-
ler, kurmayı düşledikleri din devletinin kü-
çük örnekleri. Cezayir'de aşın dinci fa-
natikler, tüm dünyanın gözleri önünde
halka yönelik katliamlarını acımasızca
sürdürüyor. Dinci Akrt gazetesinde 25 nı-
san cuma günü şöyle bir haber çıktı: 'Ce-
zayir'de halk, askeri cuntayı cezalandın-
yor." Habere göre, "Cunta yönetimine
karşı eylem başlatan silahlı Islami güçler
ve onlara desteğıni arttıran halk, 42 cun-
ta ajanını öldürmüştü. Bugara 'da salı gü-
nü meydana gelen halk baskınında da
93 cunta yandaşı öldürülmüştü."
Evet, haber aynen böyleydi. Müslüman
kanı döken, katliam yapan fanatik katil-
ler, 'halk' olarak tanrtılmaya çalışılıyordu.
Ancak yalanlan ayaklarına dolandı. Aynı
gazetenin yazan Abdurrahman Dilipak,
yazısında bu katliamlan 'devlet güçleri-
nin' yaptığını yazınca foyalan ortaya çık-
tı. Gazetenin haber merkeziyle gazetenin
yazan, 'söylediklehyalan' konusundaan-
laşamamışlardı! Dinci katılleri koruyahm
derken gerçek yüzlerı ortaya çıkmıştı. A-
ma ne gam! Şenat devleti yolunda her
türlü yalan dolan mübahtır!..
Yetkililer teshis edemedi
Flash TV
baskını için
beş gözaltıİstanbui Haber Servisi -
Flash TV'nın Istanbul'da-
ki stüdyolanna geçen haf-
ta düzenlenen silahlı saldı-
n olayına kanştığı belirti-
len 5 kişi gözaltına alındı.
İstanbul Emniyet Müdürü
Ramazan Er, Flash TV
çalışanlanndan bir bölü-
münün yüzleştirme sonu-
cu zanlılan teşhis ettiğini
söylerken, televizyon yet-
kililen ise gözaltına alı-
nanlan teşhis etmedikleri-
ni belirterek Er'i yalanla-
dılar. Er, gözaltına alınan
kişilerin DYP ile ilişkileri-
nin bulunmadığını söyle-
di.
Zanlılar, Mecit Ergenç
(Mercedes otomobilin sa-
hibi) ile arkadaşlan Meh-
met Tunçdemir (31), Er-
dal Coşkun (25), Hacı Çıt-
rak (37) ve Erkan Ulaş
(18) dün İstanbul Asayiş
Şube Mûdürlüğü'nün
Gayrettepe'deki binasında
yüzleri duvara dönük ola-
rak basına gösterildi. İs-
tanbul Emniyet Müdürü
Ramazan Er yaptığı açık-
lamada, olay gecesi saldı-
ndakullanılan34BUU15
plakalı Mercedes otomo-
bilin sahibi Mecit Er-
genç'in Ümraniye Atatürk
Mahallesi'ndeki evinde ve
çevresinde tertibat aldık-
lannı söyledi.
Ergenç'in dün gece sa-
at 01.00 sıralannda gelip
teslim olduğunu anlatan
Emniyet Müdürü Rama-
zan Er; bu kişinin, ifade-
sinde, "2 mayısta kendi
adına ruhsatiı otomobilinL
çocukluk arkadaşı Meh-
met Tunçdemir'e (ne ya-
pacaklannı bflmeden) ver-
diğini" söylediğıni belirt-
ti. Ergenç'in, "Şile'de bir
köye girtigini ve önceki gün
Ümraniye'ye döndüğünü"
anlattığını kaydeden Er,
Ergenç'in. daha sonra
Tunçdemir'e "Arabayla
ne yapanız,diye sorduğun-
da akhgı yanıtia olayı öğ-
rendiğini söyiediginr ifa-
de etti. Ramazan Er, Er-
genç'in polise başvurma-
sı üzerine, Esentepe'deki
Dedeman Oteli'nin yakı-
nında Mehmet Tunçdemir,
Erdal Coşkun, Hacı Çıtrak
ve Erkan Ulaş'ın, biri 9
mm. diğeri 7.65 mm ça-
pında 2 tabancayla dün sa-
bah saatlerinde gözaltına
ahndığını açıkladı.
Ramazan Er, saldın gü-
nü stüdyolarda görevli
Flash TV çalışanlanndan
sekizinin teşhise geldiğini
ve bir bölümünün, saldın-
ya katılan 4 kişiyi teşhis
ettiğini bildirdi.
Sanıklarla yüzleştirilen
Flash TV Haber Koordi-
natörü Yalçuı Çakır ise bu
kışıleri kendisi ve arkadaş-
lannın teşhis edemediği-
ni, ancak olaya kanşmış
olabileceklenni söyledi.
Çakır şöyle devam etti:
"Açıkça söyleyeyim, Ra-
mazan Er'in açıklamaia-
nndan tatmin olmadım.
Olayın organize olarak ve
birilerinin talimatıvta yap-
ünldığını düşünüvorum."
Olayla ilgıli olarak ba-
sın mensuplannın sorula-
nnı yanıtlayan Ramazan
Er, yakalanan 5 kişinin
DYP ile bağlantısınm ka-
nıtlanamadığını, sabıkala-
n bulunmadığını, ele geçi-
rilen 2 tabancanın da daha
önce başka bır olayda kul-
lanılmadığının anlaşıldı-
ğını ifade etti. Er, Mehmet
Tunçdemir ve 3 arkadaşı-
nın birkahvehanede konu-
şarak Flash TV" nin yayın-
lannı beğenmedikleri için
silahlı saldın eylemini
"korkutmak" amacıyla
gerçekleştirdıklerinin öğ-
renildiğini belirtti.
Beyoğlu Cumhunyet
Başsavcılığf nca, konuyla
ilgili soruşturmanın sür-
dürüldüğünü de kaydeden
Ramazan Er. sanıklann
henüz yakalandıklan için
bu aşamada bu kadar bil-
gi verebildiklerinı, geliş-
me^ medyayla paylaşmak
istediklerinı söyledi. Er,
saldın olayında kullanılan
bir minibüsün aranmasına
devam edjldığini, elde edi-
İen 40,boş kpvandan, olay-
da 5 tabanca kullanıldığı-
nın anlaşıldığını ifade etti.
Başbakan Yardımcısı
Tansu Çiller'in Sultan-
beyli'deki açılış törenle-
nne katılan DYP İstanbul
ll Başkanı Celal Adan'ın
bir ara gazetecilerden bi-
rinı yanına çağırarak sal-
dınyı yapanlann yaka-
landıklannı "haber ver-
mesi" dikkat çekti.
Adan'ın, Flash TV'ye ya-
pılan saldınyı organize
, ettiği ileri sürülmüştü.
Türk Ticaret Bankası
Öngen umudunu
Çakıcı'ya bağladı
İstanbul Haber Servisi -
tMKB Başkan Danışmanı
Adfl Öngen. Türk Ticaret
Bankası'nın satışmın ar-
dında bir kısım şahıslann
usulsüz krediler yoluyla
bankayı soymak istemesi-
nin yattığını bildirdi. Ön-
gen, Alaattin Çakıcının
yanlış bilgilendirildiğini
öne sürerek "Ümidim, ta-
nıdığım Alaattin Çalo-
cı'nın en lasa zamanda
gerceği araşünp, olavın as-
hnı ortava çıkaracağKhr"
dedi.
Öngen, Türk Ticaret
Bankası'nın satışı konu-
sunda yaptığı yazılı açık-
lamada, "Bazı Idşilerce
maksatlı olarak olayın fa-
ilkrinden biri olarak gös-
terilmemdeki sebep, birkı-
sım yürekli Türk Ticaret
Bankası yöneticisi ile bir-
likte, astronomik rüşvet
tekhfleri ve ağu- tehditJere
rağmen, bugüne kadar bu
soyguna karşı çıkmam-
dır" dedi. Öngen. olayın
ardında bir banka satışı ve-
ya satışın önlenmesinin
değil, bir kısım şahıslann
usulsüz krediler yoluyla
bir bankayı soymak iste-
mesinin yattığını kaydetti.
Türk Ticaret Bankası'nda
yapılmak istenenin çok
daha büyük boyutlusunun,
İş Bankası'ndatezgâhlan-
dığı ve halen devam ettiği-
ni öne süren Öngen, açık-
lamasında şu görüşlere y-
er verdi:
"Öncelikk TürkTıcaret
Bankası'nda saüşa karar
verecek j etkili merci v üz-
de 83 hissesi olan Banka
çauşanlan Emekli Sandığı
Vakfi'dır. Zaten özel mül-
kiyete konu bir bankaıun
devlet veya siyasi iktidar
tarafından özelleştirilece-
ği, saülacağıyla ilgili haber
doğru değUdir.Aynca, ben
bugüne kadar. basında
isimleri açıklanmış veya
açıklanmamış hiçbir kişi
veya kuruluşla, hiçbir or-
tamda. bankanın alım-sa-
bm hususunda bir görüş-
me vapmış değilim. Hiçbir
zaman da bö> le bir sıfat ve
yetkiyede sahipolmadım."
Alaattin Çakıcı'nın da
olayda, menfaati olan ba-
zı kişi ve çevreler tarafın-
dan şahsıyla ilgili yanlış
bilgilendirildiğini, yanıl-
tıldığını ifade ederken,
"Ümidinu tanıdığım Ala-
attin Çakıcı'nın en kısa za-
manda gerçeği araşürıp,
olaym aslını ürtava çıkara-
cağMhr"dedi.
Bu arada Türk Ticaret
Bankası AŞ Yönetim Ku-
rulu Başkanlığı, yaptığı
yazılı açıklamada, banka
ile ilgili haberleri yalanla-
dı. Türk Ticaret Banka-
sı'nın Eze Grubu'na satı-
Iışı ile ilgili haberlerin de
gerçeği yansıtmadığı kay-
dedilen açıklamada. "Ön-
ceki dönemde kullandığı
faiz ve taksitlcrini ödeve-
mediği krediler için hak-
kında banka tarafından
idari ve krai takipte bulu-
nuian Eze Grubu'na ban-
kanın satılışı\la ilgili ha-
beıier, gerçeği yansıtmadı-
ğı gibi, hukuki ve mantıki
bir tenuii de bulunma-
maktadır" denildı.