29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 25 MAYIS 1997 PAZAR HABERLERIN DEVAM BKİYÎ Istanbul PB 25 Sinop PB 23 Edirne PB 27 Samsun PB 22 Çanakkale PB 29 Trabzon PB 25 Kocaelı Y 26 Giresun PB 23 Izmir A 29 Ankara Y 26 Manisa Âydın A 291 Konya Y 10 Denizli _A 32 Eskişehir Y 24 Y 24Y 29 Sıvas Zonguldak Y 24 Antalya A 28 Kars Adana Mersin Dıyarbakır Şanlıurfa Mardın Siirt Hakkâri Van A A A A A A PB PB 28 26 27 32 25 25 20 18 PB 19 Marmara'nın doğu- su, Iç Ege, Iç Anado- lu, Batı ve Orta Kara- deniz'in iç kesimleri, göller bölgesi ile Ak- denız'in ıç kesimleri sağanak ve gökgü- rültülü sağanak ya- ğışlı, diğer yerler az bulutlu ve açık geçe- cek. Rüzgâr güney ve batı yönlerden hafif olarak esecek. AVRUPA Londra Paris Roma Beriin Amsterdam Madrid Sofya Brüksel HB PB PB PB PB Y PB PB 14 17 23 14 14 23 21 14 Budapeşte Y 20 Münih Atına Milano Oslo Helsinki Stockholm Belgrad Vıyana Bonn PB PB PB PB PB PB Y PB 24 25 10 10 8 20 16 16 16 ÂIYÂ Moskova Aşkabat Almatı Taşkent Bakü Bişkek Tiflis Kahire PB Y Y Y Y Y Y A 10 30 30 27 26 28 24 28 Şam 30 Parçaiı bulutlu Sısli Bukjtlu ^ Çok bututlu ı Yağmuriu G T J N C E L CÜNEYTARC4YÜREK • Baştarafı 1. Sayfada görüşmeye başlamadan önce. Takkeli'nin Genelkurmay Başkanı'nın önündeki bu ve benzeri suçlamalarının fazla kıymet-i harbi- yesi yok. Yok; çünkü Orgeneral Karadayı. örneğin "laik demokratik cumhuriyeti takkelilere karşı sa- vunan medyayı" kısa ve özlü biçimde övdü, övü- yor. Şimdi sormak gerekiyor: Takkeli efendi, iktidarı devraldıktan sonra Türkiye'yi ne hale getirdiğini acaba hiç düşündü mü, düşünüyor mu? Işte örnek: Bir Genelkurmay Başkanı'nın başba- kanı ziyarete gelmesi, kimi konularda hükümete bilgilervermesi, RP iktidara gelinceye dekyadırga- nıyor, kimi çağrışımlar yapıyor muydu? Doğal karşılanıyor ve devletin iki önemli kurumu arasındaki "normalgörüşmelerden" biri, hatta kla- sik adıyla "mutat birziyaret" diye nitelenip geçili- yordu. Ya bugün? Genelkurmay Başkanımızın görev ge- reği Başbakanlığa gelmesi "gizemli birolay'a do- nüşüyor. Kapının önünde gazeteci yığınağı. Kame- ralar, muhabirler. Takkeli benzeri bir giriş yaparak "Neyin anormal- liği Allahaşkına? Medyanın suni gündemi, uydur- ması" mı diyeceğiz dünkü ziyaret ve 2 saati aşan görüşmeye? Üstelik 26 mayısta olağanüstü YAŞ, 31 mayısta da MGK toplanıyor. Sağlam kaynaklı türlü çeşit bil- giler, irdelemeler alınıyor. Oysa gerçek Genelkurmay Başkanı Karadayı, yaşadığımız si- yasal, hatta rejimsel bunalımın "birtakım istekleri" körüklediğinin elbette bilincinde. Basının fazla he- yecana gelmesini önlemeye çalışıyor. Takkeli'ye ge- lişinin "doğalziyaretlerden birisi" olduğunu sözün başında söylüyor. Ammma... Takkeli Başbakan'ı "TSK'nin 'bazı problemleri' ve TSK'de 'cereyan eden olaylar hak- kında' bilgi vermek için" ziyaret ettiğini ön plana alı- yor ve bu iki "noktanın" altını çizıyor. Acaba hangi anlama geliyor; "YSK'de cereyan e- den olaylar" ifadesi? Nedir bunlar? Olağanüstü YAŞ'ta Takkeli'nin önüne konulacak ordudaki takkelilerle ilgili Başba- kan'ın imzalaması beklenen bir dizi dosya ve ka- rarlar. Yüze yakın. Tarikatlarla bağlantılı ya da bün- ye içinde dinsel söyiemleri olanlardan TSK'yi ann- dırmak mı acaba? Yoksa, bir yerde ve elbette, Takkeli iktidarının la- ik cumhuriyete karşı giriştiği ve açığa vurduğu sa- vaşım ile ortaya çıkan "gidişatın" TSK'nin alt kade- melerinde yarattığı rahatsızlığj Takkeli'ye duyurmak gereğini mi duydu Orgeneral Karadayı? Gündemin ikinci konusu; Takkeli'ye kendisinden "gizlenen" Kuzey Irak operasyonu üzerinde "daha geniş bilgiler verilmesi" olabilir. Manşetlere geçti. Biliyorsunuz artık: Genelkur- may, Takkeli'ye ve hükümete PKK'ye sızar kaygı- sıyla Kuzey Irak operasyonunu on iki saat gecik- meyle duyuruyor. Takkeli, çağdaş ülke ve çağdaş basın görmemiş ki... Adam, Tahran, Suudi Arabistan, Mısır ve Lib- ya'daki medya dışında ne çağdaş basını görmüş, ne tanışmış. Gazeteci ile gazeteyi düğmeye basın- ca ötmeye başlayan Arap'ın yaleli sanıyor. "Öteki?" Deliler gibi, postu kurtarmak için ora- dan oraya koşturup duruyor. Örneğin TOBB Genel Kurulu'nu onuriandınyor. Başk'an Fuat Miras, TOBB olarak daha on gün önce "bu hükümete dur" dediklerini, çekip gitme- sini istediklerini yineliyor. Tam karşısında oturan, onca hakareti duymazlık- tan gelen Şaibe'nin gözlerinin içine baka baka! Duyarlı TOBB delegelerinden yükselen yoğun "yuh" sesleri arasında Şaibe, apar topar toplantı- dan kaçıyor. Başbakanlık'ta Takkeli, Karadayı'ya ve TSK'ye övgüler yağdırıyor. Ama TOBB Genel Kurulu'nda okunan mesajı Takkeli'nin, yuhlarla karşılanıyor. Aynı gün ayn iki mekânda çekip gitmeyi akıllann- dan geçirmeyen bu iki insana hakaretler yağıyor: Artık yüzsüzlükte de yarışıyorlar! Van canavarı ortaya çıktı VAN (Cumhuriyet) - Kamuoyunu uzun süredir meşgul eden "Van Gölü canavan" önceki gün amatör bir kameraman tarafindan ilk kez görüntülendi. 1989 yılından bu yana Van Gölü'nde yaşadığına inanılan esrarengiz "canavar" (!) kamuoyunda uzun tartışmalara yol açmıştı. Van Gölü canavannın varlığını ilk kez dönemin Van Vali Yardımcısı Bestami Alkan açıkladı. Ancak canavann görüntüleri tüm uğraşlara karşın elde edilemedi. Van Gölü kjyısında nöbet tutan çok sayıda gazeteci de günlerce uğraşmasına karşın bir sonuç alamadı. 1995yıhndakentte yaşayan bir amatör kameramanın ilk kez çektiği görüntelerde ise göl üzerinde nedeni belirlenemeyen su püskürtmeleri saptanmıştı. Van 100. Yıl Üniversitesi'nde araştırma görevlisi olarak çalışan Ünal Kozak, bir yıldır peşinde olduğu canavan önceki gün görüntülemeyi başardı. Kozak" ın bir haberajansına sattığı görüntülerde başı boa yılanına, sırtı da deveye benzeyen bir yaratık görünüyor. 1 dakika kadar süren görüntülerin çekilmesinden sonra Van Gölü canavan yeniden gözden kayboldu. Ünal Kozak'ın Van Gölü canavanyla yakindan ilgilendiği ve bu konudaki tartışmalan içeren bir kilap yazdığı belirlendi. Van'ın Gevaş ilçesi yakınlanndaki Akdamar Adasf ndaki kilisenin duvarlannda bulunan figürlerde de bir canavar görüntüsü yer alıyor. Yöre sakinleri bu figürlerin Van Gölü canavannı anlattığına inanıyor. Karlı. Koalisyon içerden çöküyor ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)- Necmettin Cevheri'nın Genel Baş- kan Yardımcılığı, Şamil Aynm ve Hikmet Aydın'ın partiden istifasın- dan 1 gün sonra Ankara Milletveki- li İlhan Aküzüm ile Istanbul Millet- vekili Cefı Kamhi de DYP'den ayrıl- dı. Erez'e yakınlığı ile bilinen DYP Antalya Milletvekili Osman Berbe- roğhTnun da istifanın eşiğinde oldu- ğu kulislerde dile getirildi. lstifası bekJenen diğer isimler ile gensoru oylamasına katılmayan veya dcstek veren DYP ve RP'li REFAHYOL muhalifleri de dikkate alındığında, hükümetin parlamentodaki desteği- nin 270'in de altına düştüğüne dik- kat çekildi. Cevheri ile parti içi mu- halefetin başmı çeken Muğla Millet- vekili Yalım Erez'in, Çiller'in genel başkanlığım hedef alarak güçbirliği yapacaklanna işaret edildi. DYP li- derini hedef alan sert çıkjşlan sürdü- ren Erez, Çiller için, "Kafasını kont- rol ettirsin" dedi. DYP'de Cevheri'nın istifasıyla iv- me kazanan çözülmeyle Çiller'in ge- nel başkanlık koltuğu da sallanırken, hükümetin parlamentodaki desteği 270'in altına indi. DYP'den aynlan Aküzüm. dün TBMM Başkanlığı'na ilettiği istifa dilekçesinde. hükümetin giderek ağırlaşan ülke sorunlanna çare ol- maktan uzaklaştığını vurgulayarak, "Mevcut koalisyonun süreci ve şu günlerde ulaşbğı artan tereddüt ala- nında varabildiğim sentez. bu koalis- yondaki varkğunı ve desteğimi vio- danen ve manüken devam ertireme- yeceğim istikametindedir" görüşüne yer verdi. Yalım Erez'e son ana kadar destek vermesine karşın gensoru oylaması- na katılmayan Cefi Kamhi de dün istifasını TBMM Başkanlığı'na sun- du. Kamhi istifasına, Milli Güvenlik Kurulu (MGK) kararlannın uygu- lanmamasını gösterirken, REFAH- YOL'un sona ermesi durumunda partiye yeniden dönebileceği mesa- jı verdi. Kamhi istifa dilekçesinde şu görüşlere yer verdi: "Toplumumuzun giderek banş ve uzlaşma zemini yerine farklılıklann öne çıkanldığı bir zıtlaşma ortamına süriiklenmesinden dolayı ciddi kay- gı içindeyiın. Mevcut koalisyon üe Türkiye'mizin ekonomik, sosyal ve siyasal dinamiğine cevap verebilme- si,rejiminprensipleri doğrultusunda MGK kararlannın tam anlamıyla uygulanabilmesi umuduna yönelik son beklentilerimin de gerçekteşme- mesi nedenh le. bu süreç sona erdik- ten sonra yeniden değeriendirmek düşüncesrvte partimden istifa ediyo- rum." Çanakkale Milletvekili Hik- met Aydın'ın ardından, Iğdır Millet- vekili Şamil Aynm ve Genel Idare Kurulu üyesi (GİK) de olduğu DYP'den dün istifa eden İlhan Akü- züm'ün de gelecek hafta içinde ANAP'a katılacaklan, Kamhi'nin ise bir süre bağımsız kalacağı bildi- rildi. Ancak Çiller'in Aynm'ı parti- ye geri dönmeye ikna için kurmay- lannı devreye soktuğu öğnenıldi. DYP'de Aküzüm"den boşalan GtK üyeliğine yedek listede ilk sırada bu- lunan ve Çiller'e yakınlığıyla bili- nen Balıkesir Milletvekili Ahmet Bilgiç'ın getırileceği öğrenildi. 'Kafasıru kontrol ettirsin' DYP içindeki muhalefetin başını çeken eski Sanayi ve Ticaret Bakanı Yalım Erez, Türkiye Odalar ve Bor- salar Birliği'nin (TOBB) dün yapı- lan 52. genel kurul toplantısında Çil- ler'in konuşması sırasında tespih çekti ve yanında oturan ANAP'lılar- la sohbet etti. Aküzüm'ün istifasını bildiğini kaydeden Erez, "Arkadaş- lara avrılmamalan konusunda tel- kinde bulunuyorum, ama fıreler ön- leoenüyor" dedi. Çiller'in, konuş- masmda yeni hükümet seçenekleri- ni "kafadan bacakb formüHer" diye nitelendirmesine tepki gösteren Erez, "Çiller, Yılmaz'a kcndi başba- kanlığında hükümet önerisi ilettL O zaman kafadan bacaklı modellcr de- ğikli de şimdi mi ö> le oklu? Kafasını kontrol ettirsin" diye konuştu. Necmettin Cevheri'nin de Erez'le birlikte, üzerinde etkili olduğu bü- yük bölümü Güneydoğu kökenli 30'a yakın milletvekiliyle beraber Çiller'in genel başkanlığım hedef alacağı bildirildi. Cevheri'nin, önce- ki gün görüştüğü Deviet Bakanı Sa- Km Ensarioğlu'na "Bu partide bizim emeğimiz var. Aynlmam söz konusu olmaz. Bu partiden ancak ölüm ç> kar" diyerek, Çiller'le mücadele me- sajı verdiği bildirildi. Eski dostlara dönüş Çiller, yerine genel başkanlığaoy- nayan Yalım Erez'e ve muhalif ka- nada geçen Cevheri'ye karşı, yeni isimleri ön plana çıkarmaya başladı. Çiller, bunun gös.tergesi olarak da uzun bir süre uzak durduğu milliyet- çi muhafazakârkanattaki isimlerden Esat Kıratboğlu, Av^az Gökdemir, Mehmet Ağar gibi isimlere yaklaş- maya başladı. Başkanlık Divanı'nın ardından önceki akşam genel mer- kezden çıkışında Kıratlıoğlu'nu ara- basma alarak Türkiye Ziraat Odala- n Birliği'nin yemeğine katılan Çil- ler, TOBB'nin genel kurul toplantı- sına da Gökdemir, Ağar ve Erzurum Milletvekili Zeki Ertugay'la birlikte gitti. DYP'deki kopmalan değerlen- diren Gökdemir, "Hükümet dij'enle- rin Çiller'e karşı olduklan da görü>- dü. Bu doğru değiL Hükümet bitme- li diyoruz, gereken de yapdacak. De- mek ki sorun hükümet değilmiş" di- ye konuştu. Çiller, yanından uzaklaştırdığı E- sat Kıratlıoğlu'nun da gönlünü aldı. Son günlerde Çiller'in yanından ay- nlmayan Kıratlıoğlu, partiden isti- falan, "Giden kişilerin istifalannı bekliyorduk. ama bundan sonra DVP'den kopma olmaz" diye değer- lendirdi. Kıratlıoğlu, Çiller'e olan kırgınlığının da geçtiğini belirterek bundan sonra doğru olanın Çiller başbakanlığında seçime gitmek ol- duğunu söyledi. Aritmetik dalgalandı DYP'de art arda gelen istifalar par- lamento aritmetiğini dalgalandırdı. Aküzüm'ün istifasıyla DYP'nin TB- MM'deki sandalye sayısı 117'ye, REFAHYOL'unki TBMM'dekı üye tamsayısının salt çoğunluğu olan 276'ya düştü. Yıldınm Aktuna'nın istifa etmesi durumunda, hükümet ortaklannın parlamentodaki sandal- ye sayısı 275'e ineceği için REFAH- YOL, fiilen azınlığa düşecek. Nec- mettin Cevheri ile hükümet hakkın- daki gensoruya destek veren ya da oylamaya katılmayan Yalım Erez, Işday Saygm. Doğan Güreş, Mahmut Duyan, Osman Berberoğlu'nun da aralannda bulunduğu REFAHYOL karşıtlan hesaba katıldığında. koalis- yonun parlamentodaki desteğinin 270'in de altına düştüğüne işaret edildi. RP'de ise gensoru oylaması- na katılmayan Bursa Milletvekili Er- tuğnıl Yalçmbayır' m da hükümetten desteğini çektiği biliniyor. Hikmet Aydın'ın katılımıyla ANAP'ın mil- letvekili sayısı 129'a, bağımsızlann sayısı 13'yeyükseldi. Parlamentoda DSP'nin 67, CHP'nin 49, DTP'nin 7. BBP'nin 7 milletvekili var. Vefat- lar nedeniyle 2 üyelik de boş bulu- nuyor. Cindoruk'tan DYP'lilere çağrı 'Bizim çatımızda toplanın' ANKARA (CumhuriyetBürosu) - Demokrat Türkiye Partisi (DTP) Genel Başkanı Hüsamertin Cindo- ruk. ihraç edildiği DYP'deki "yol- suzluğa bulaşmanuş" milletvekil- lerine "Orada ümit yok, orada de- niz bittL, efsane>i bizim şemsiyemiz altında sürdürmeye getin" çağnsın- da bulundu. Cindoruk, bunalıma karşı RP'siz bir uzlaşma olamaya- cağmı savundu. Cindoruk, dün düzenlediği basın toplantısında. hükümet değil, siya- set bunalımı yaşanmasının "kendi kurduklan partinin shasi kimliğini yitirmesinden" kaynaklandığını söyledi. Cindoruk, "KLrafın eko- nomik efsanesinın çöktüğünü, "ya- saksız. konuşan Türidye" diyen Kı- rat'ın "televizvonlan kapatan. kur- şunlatan, özel sektörle kavgau, hır- çın. saklırgan bir kurta" dönüştüğü- nü savundu. DTP lideri, "lOrat ko- ca çınardL yapraklarını döktü. bu kuru gövde bir daha yeşeremezdi, yeşermedi" dedi. "Demokrasi eli- mizden kayıyor" uyansında bulu- nan Cindoruk, DYP'de "Hata yap- ük" diyen "kader arkadaşları? 'na. "Önemli olan yeni bir hata yapma- mak" diye seslendi. Cindoruk, rejim değişikliği da- yatmasının hükümet değişikliği ile düzeltilmesinin mümkün olup ol- madığını siyasetçiler kadar, sosyo- loglann da değerlendirmesi gereği- ne dikkat çekerken, DYP'deki "ar- kadaşlaruıa" şöyle seslendi: "DVT milletv^killeri, mensuplan artık bu ersanenin bittiğini kabul et- mektedirler. Halk bitmişbir efsane- nin peşinden gitmez. Son 4 yıldır ül- ke>i siyaset bunalımına sokanlar şimdi çare anjor. Çiller'i sandıkta boğacağını bana sov le>en lider, şim- di transferler gibi ucuz teşebbüsler- le çözüm anvor. Hükümet için de- ğiL demokrasi için parlamentoda uzlaşma teküf ediyorum. Böyle bir uzlaşma RP'siz olmaz. Bu uzlaşma, kendi hiikümetini ortaya çıkanr. Böyle bir hükümetle en aandan 4 yıllık bir süre içinde seçime gidilme- lkür. Bu Meclis 1999"u hedef alma- lıdır. 'Uzlaşamazsak karşımıza bir Danışma Meclisi çıkarmf sorusu- na bu Meclis ciddi olarak yanıt ara- malıdır.' RP'nin kapatılması için dava açılmasıyla ilgili olarak "Partileri millet kurar, miüet kapatır. Vargı karan ile bir deviet bir millet laik olamaz" görüşünü savunan Cindo- ruk, "Dünyanın öküzün boynuzun- da durduğunu söyleyenleri v«neme- vip bunu yargrya bırakmak bize ya- kjşmaz" dedi. DYP Muğla Milletvekili Yalım Erez ve arkadaşlan ile ilgili bir so- ru üzerine de Cindoruk, "Sayın Erez'i sh^sete taşıyan kişileriz. Söy- lediklerüıe tamamen katüıyoruz. Yalnız, DYP'nin bütünlüğii ile bu işin çözüleceği fikrine kahlmrvoruz. Orada ümit yok, orada deniz bittL 1983 partileriyle bu iş ohnaz" dedi. Erbakan, Karadayı ile gorustü 'Ordunun hizmetindeyiz' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Genelkurmay Başkanı Orgeneral tsmail Hakkı Karadayı, Başbakan Necmettin Erbakan ile yaptığı uzun görüşmede, Türk Silahlı Kuvvetle- ri'nde (TSK) "cereyan eden olay- lar'' hakkında uyanda bulundu. Erbakan'ın, 2 saat 15 dakika sü- ren görüşmeye girerken, hüküme- tin, kendisini defalarca protesto e- den ordunun "hizmetinde" olduğu- nu söylemesi dikkat çektı. Kara- dayı'nın çağnsı üzerine yann topla- nacak olağanüstü Yüksek Askeri Şûra (YAŞ) öncesi Erbakan, dün Karadayı ile bir araya geldi. Başbakanlık'ta gerçekleşen gö- rüşmenin, Erbakan'ın isteği üzerine yapıldığı öğrenildi. Saat 10.00'da Başbakanlığa giden Karadayı, Baş- bakanlık Müsteşar Vekili MesutKı- nata tarafından karşılandı. Baş başa görüşme öncesinde basına bir açık- lama yapan Orgeneral Karadayı, Er- bakanı, "TSK'nin bazı problemle- ri ve TSK'de cereyan eden olaylar hakkında bilgi vermek üzere" ziya- ret ettiğini söyledi. Karadayf nın, "TSK'de cereyan edenolaylardan". hükümetin uygu- lamalanndan cesaret alan şeriatçı gruplaşmalar ile REFAHYOL hü- kümetinin laiklik karşıtı bazı giri- şimlerinin ordunun alt ve orta kade- mesindeki subaylar arasında yarat- tığı "infıaB" kastettigi kaydedildi. Son dönemdeki hükümet uygula- malan ve özellikle Atatürk ilke ve devrimlerine yönelik saldırılann artmasının, Harp Akademileri öğ- rencileri ile subaylarda büyük ra- hatsızlık yarattığı öğrenildi. Bir askeri kaynak, komuta kade- mesinin, ordu tabanını yatıştırmak- ta zaman zaman zorlandığını ve özellikle genç subaylann, şeriatçı- lara cesaret veren hükümet uygula- malanna sert tepki gösterdiklerini bildirdi. Harp okuliannda da. bazı subaylar ile öğrencilerin, şeriatçı fa- aliyetlere kanşan öğrencilerle ilgili "isjeme" birimleri oluşturduklan ve hafta sonu ızinlerinde. çeşitli tarikat evlerine giden öğrencileri izleyerek raporlar hazırladıklan öğrenildi. YAŞ'ın yannki toplantısında, şe- riatçı faaliyetlere kanşan personelin orduyla ilişiğinin kesileceğinin de resmen açıklandığına dikkat çekil- di. Şûrada. 100 dolayında şeriatçı personelin dosyasının ele alınması- nın beklendiği, Karadayı'nın da bu personele ilişkin dosyalann. imza- laması için Erbakan'ın önüne ko- nulacağını kaydettiği bildirildi. Ka- radayı'nın, dün Erbakan'la yaptığı "en uzun" görüşmede, komuta ka- demesi ve altının, siyasi ölçütlerle bazı komutanlann emekli edilmesi planlanna izin vermeyeceğini vur- guladığı savunuldu. Erbakan. Ka- radayı ile yaptığı görüşmeden son- ra MÎT Müsteşan Sönmez Köksal'ı kabul etti. Yaklaşık 1.5 saat süren görüşmenin ardından Köksal her- hangi bir açıklama yapmadı. AVUKAT VELİ TORUN CİNAYETİ Yaprak, Nehir ve Aşkın tutuklandı GAZİANTEP (AA) - Gaziantep Barosu avukatlanndan. yerel Metro- pol Gazetesi Genel Koordinatörü Burhan V'eli Torun'un öldürülmesiy- le ilgili gözaltına alınan Yaprak TV sahibi Mehmet AM Yaprak ile işada- mı Hasan Nehir ve Nevzat Aşkm tu- tuklandı. Cinayette tetikçilik yaptığı iddia edilen Murat Çeldçkıran hakkında ise gıyabi tutukJama karan verildi. Yaprak ve Nehir'in poliste ifade vermedikleri öğrenilirken suçlamala- n kabul eden Aşkın ise işkence altın- da alındığını söylediği ifadesini sav- cılıkta reddetti. Gaziantep Emniyet Müdürü Hüse- yinÇapkın, düzenlediği basın toplan- tısında, Mehmet Ali Yaprak'ın bağe- vinde yapılan aramada ruhsatsız 14'lü tabanca yakalandığını ve cinayetin Murat Çelikkıran tarafından 20 bin mark karşılığında işlediğini açıkladı. Sanıklar savcılığa çıkanldıktan sonra mahkemeye sevk edildiler. Mahkeme. Ejder Taşkm'ı serbest bı- rakırken suçlamalan reddeden, komp- lo ile karşı karşıya olduklannı öne sü- ren Yaprak, Nehir ve Aşkın'ın taam- müden adam öldürme ve azmettirme suçlanndan tutuklanmasını DBH'li Inal: Politikapişkinlik döneminde ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Demokratik Banş Hareketi (DBH) Genel Başkanı Turgut Inal, yurttaşlann kapatma davasına konu olmuş bir partide bulunmak istemediklerini belirterek, politikada "pişkinlik" döneminin hüküm sürdüğünü söyledi. Turgut tnal, Anayasa Mahkemesi'nin DBH'nin kapatılmasına ilişkin davayı reddehnesini değeriendirmek üzerine düzenlediği basın toplantısında, kapatma davasının, parti programında yer alan Diyanet lşleri Başkanlığı'nın özerkleştirilmesiyle ilgili bölüme dayandınldığını anımsattı. Inal. "DBH, laiklik anlayışnu savunur. DBH, devletin tüm din gruplarından eşit uzakhkta durması için gerekli düzenlemeyi yapacaktır" dedi. Anayasa Mankemesi'nin kapatma istemini reddetmesinin olayın kapanması için yeterli olmadığını vurgulayan Inal. "Insanlar. kapatma davasına konu olan bir partide bulunmak istememektedir. Ülkenin her yurttaşından cesur olmasını bekleyemezsiniz. Onun için kapatma davalan partüere büyük zarar vermektedir" diye konuştu. yısta öldürülmüş, bir süre sonra da Yaprak TV'nin sa- hibi Mehmet Ali Yaprak, ci- nayete kanştığı iddiasıyla gözaltına almmıştı. Yap- rak'ın daha önce avıokatlığı- nı yapan Torun, ülkücü ke- sime yakınlığı ile tanınıyor- du. Torun'un ülkücü mafya ile Yaprak arasında bağlan- tı kurulmasında rol üstlendi- ği, ancak daha sonra arala- nnın açıldığı öne sürülmüş- tü. Sayısal Loto 6 bilen çıkmadı ANKARA (AA)-Milli Piyango tdaresi'nce düzenlenen Sayısal Loto'nun bu haftaki çekilişinde 6 bilen çıkmadı. 103 milyar 668 milyon 322 bin 500 lira haftaya devretti. Bu haftaki çekilişte şanslı numaralar 1,6,10,35,43 ve 49 olarak belirlendi. 5 bilen 187 kişi 517 milyon 710'ar bin lira, 4 bilen 12 bin 616 kişi 3 milyon 855'er bin lira, 3 bilen 292 bin 258 kişi 330'ar bin lira ikramiye almaya hak kazandı. Bu haftaki çekilişten 691 milyar 119 milyon 825 bin lira hasılat elde edildi. Sulukar , GOK gurjttuhj G U N D E M MUSTAFA BALBAY I Baştarafı 1. Sayfada risinedönüşür... Türkiye'deki tüm, ticaret, sanayi, deniz ticaret odaları ile ticaret borsalan bu kurumun üyesi. Şu- bat 1952'de kurulan TOBB hangi partiyi topa tu- tarsa, bilin ki o partinin işi çok zordur. Anadolu'da gelenektir, ölümlerin 52. gününde anma yapılır. TOBB'nin dün başlayan 52. genel ku- rulu, aynı zamanda hükümet için "anma" niteliğin- deydi. Erbakan, bir zamanlar genel sekreteriik koltu- ğundan polis zoruyla kaldırıldığı TOBB'nin genel kuruluna katılmadı. Çiller, Yılmaz, Baykal vardı. Çiller, başta "ar" sözcüğü olmak üzere pek çok 'kişi tanımlamasını' defterinden silmiş görünüyor- du. Yılmaz ise haklılığını bağırarak ifade eden, bu yüzden, "Bu adam ne diyor" değil de "Bu adam neden bağınyor" dedirten havadaydı... Baykal'ın da çok güzel Türkçesi vardı... Genel Başkan Fuat Miras'ın konuşması, Türki- ye'nin içinde bulunduğu durumun karamsartanım- lamasıydı. Miras, RP'yi şöyle tanımladı: "Düzenliyaşamak mı onlara zor geldi, yoksa dü- zenlilik içinde düzensizliklerine ortak mı aradılar, anlaşılamadı. Ama anlaşılan en önemli şey rejimin karşısındaydılar." Delegeler Miras'ı şu sloganla uğurladı: "Türkiye laiktir, laik kalacak..." Insanlar böyleydi, ya duvarlar? Duvar yazılannın yelpazesi geniştir. Duvar vardır davarlara göre, du- var vardır davalara göre... TOBB kongresinin yapıldığı MEB Şûra Salo- nu'nun duvarlannda yer alan sözlerden bazılannı aktaralım: "Efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cum- huriyeti şeyhler, dervişler, mühdler, meczuplar memleketi olamaz. En doğru ve gerçek tarikat me- deniyet tarikatıdır. Medeniyetin emir ve talep etti- ğini yapmak, insan olmak için kâtldir." "Artık Türkiye, din ve şeriat oyunlanna sahne ol- maktan çokyüksektir. Bu gibi oyuncular varsa ken- dilerine başka çevrelerde sahne arasınlar..." Bunlar, çağı yakalamış her insandan onay bula- cak sözler. Cumhuriyet çizgisi... Son dönemlerde, Cumhuriyet gazetesini "tem- sil' etmek üzere katıldığım kimi yerierde soruyoriar: "Ne o, şundan yana kesildiniz..." "Yaaa, siz şucu oldunuz..." TOBB'nin duvarlarına verdiğimiz destekten son- ra şu da denebilir: "TOBB'ci de olacaktınızt)a>.::* - "•>' <" * -• Hayır... Biz, onun peşinden gidiyor yadaşunon yaptıklannı destekliyor gibi bir noktada değiliz. Tam tersine, bulunduğumuz yerde sapasağlam duru- yoruz. Peki ne oluyor? Şu oluyor: Türkiye'de pek çok kesim, Cumhuriyet'in yıllaryıl- lar önce dikkat çektiği tehlikelerinayırdınavanyor... "Cumhuriyet'in çizgisine geliyohar" demek bize yakışmaz, çiğlik olur. Ama. sanırım, Cumhuriyet'in dikkat çektiği sorunlar artık onlan da kaygılandın- yor, demeye hakkımız var... Türkiye'nin görünümü ilk bakışta, karamsar yo- rumların tümüne malzeme veriyor. İkinci bakışta ise ayn bir tablo ortaya çıkıyor. Türkiye netleşiyor... Zaman zaman yapılan bir tanımlamadır Aspirinle kanser tedavisi olmaz... Ülkemizde bu da yapılmıyordu. Ateşimiz yükse- lince, "Hastayız"denmiyordu, "Vücudumuzsımsı- cak" deniyordu. Ya da kirli gömleğin yarattığı çir- kin görüntüden kurtulmak için, onun üzerine temiz gömlek giyip "Benden şıkı yok" diyen insanlar gi- biydik... Artık her şey netleşti. Kıratın "kırat"\ düştü. Adil düzenin "/"si düştü... Bütün bunların yanında, bir yıl önce TOBB'nin böyle bir kongre yapacağını düşünmek de düştü... Türkiye netleşiyor... Trafik kazalarında 24 kişiyaşamınıyitirdi • Malatya - Kayseri yolunda aynı yerde iki otobüs arka arkaya kaygan yoldan çıkarak şarampole yuvarlandı. Çoğu birliklerine giden askerler olmak üzere 7 kişi öldü, 55 kişi yaralandı. Yiırt Haberleri Servisi - Kayseri-Malatya karayo- lunda dün sabaih meydana gelen trafık kazasında 7 ki- şi öldü, çoğu asker 55 kişi yaralandı. Yurdun diğer yerlerinde meydana gelen , kazalarda ise 17 kişi öldü, 18 kişi de yaralandı. Kayseri "nin Pınarbaşı il- çesinin Pazarören beldesi yakınında, Cihan Ihk yö- netimindeki 44 DL 304 plakalı otobüs, yolun kay- gan olması nedeniyle şa- rampole devrildi. Bu stra- da Kayseri yönüne gel- mekte olan, Şakir Bakır' ın kullandığı Hazar Turizm fırmasına ait 23 DL 222 plakalı otobüs de aynı yer- de kayarak şarampole dev- rildi. Kazada, Yusuf Sa- bancı (27), Ruhi Ortaç (20), Remzi\ePariak(44), Cumali Parlak(45). AKTe- koğlu(60).Ab'Paıiak(20) ve kimliği henüz belirlene- meyen bir kişi hayatını kaybetti. Yaralanan 55 ki- şi, Pınarbaşı, Bünyan ve Kayseri'deki hastanelerde tedavi altına alındı. Ölü ve varalılann büvük bölümünün asker olduğu- nu belirten Emniyet Mü- dürlüğü yetkilileri, "As- kerierin tamamına yakın bölümü Malarva'ya gidi- yordu. Malatva'daki birlik- lerine durumu bildirdik" dedıler. Pamukova-Geyve kara- yolunda da hatalı sollama sonucu Kemakttin Esen yönetimindeki 11 AY 067 plakalı özel otomobil ile sürücüsü tespit edileme- yen 41 HZ 783 plakalı akaryakıt tankeri çarpıştı. Kazada, otomobilde bulu- nan Kemalettin Esen, tk- maniye Esen, Cemile Esen, Semra Esen ve Neşe Esen yaşamını yitirdi. Yurdun diğer yerlerinde meydana gelen trafik ka- zalannda ölenlerden kim- liği belirlenenler şunlar: Kocaeli'nde Sadettin Yu- muşak, Nazun Küçük ve Muzaffer Efe, Kârabük'te Musa Özmen, Izmir'de Douglas Tazoi. Niğde'de tbrahim Dörtdirekli, Kon- ya'da Aydın Deniz, Meh- met Cürel, Ankara'da Erol Çermen.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear