01 Mayıs 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 20 MAYIS 1997 SALI OLAYLAR VE GORUŞLER 'Çağdaş Eğitim'e Yobaz Ayaklanması... Prof. Dr. CEYAT GERAYMersın Umversıtesı Öğretım üyesı T emelde eğıtbılımcılerce lık temel eğıtımden sonrakı ortaoğre- a>dınlığa kavuşturulmuş teknık bır uzmanhk ko- nusu olmakla bırhkte. se- kız yıllık zorunlu temel eğıtım konusu ıse sı>asal bır bovut kazandınldığı ıçın gıderek uzayan bır yılan oykusune dönuştu Eğıtım ve bılım çe\relennde uzun yıl- lartartışıldıktan sonra. Mıllı Eğıtım Şû- râlannca once beş yıllık zorunlu ılkoğ- retımın yedı yıllık zorunlu temel eğıtı- me donuşturulmesı kararlaştınldı Beş yıllık kalkınma planlannda da ongoru- len bu önlem, 1973'te çık'anlan 1739 sayılı Mıllı Eğıtım Temel Yasası ıle te- mel eğıtım, 7 ve 14 yaşlan arasındakı çocuklann eğıtımı olarak tanımlanmış- tır llkoğretım okullannı bıtırenlere or- taokul dıplomasına eşdeğer bır dıploma venlecek olan ılkoğretım okullannın amacı, çocuğu ıyı bır yurttaş olarak y e- tıştırmek onu bır ust oğretıme (y anı, lı- seye) hazırlamaktır Bu hazırlık, çocu- ğun hangı lıseye orneğın ımam-hatıp lısesıne gıdeceğıne çocuğun \e ana-ba- banın bılınçle karar \ erebılmesı ıçın bır tur aydınlanma ya da yol gosterme nı- telığındedır Yoksa, çocuğun yonelece- ğı lısenın gerektırdığı mesleksel ve tek- nık bır oğretımın yapılmasını gerektır- memektedır Başka bır anlatımla, bu hazırlık, te- mel eğıtımde ımam-hatıp ya da benze- n bır meslek ortaokulunun kurulması- nı, kurulmuşsa \arlığını surdurmesını gerektırmemektedır Soz konusu yasa gereğınce butun meslek lıselennın or- taokullan kapatılmıştır Buna karşın, ımam-hatıp ortaokullannın \arlığını surdurmelen sağlanmış, yenılennın hızla kurulması yoluna gıdılmış olma- sı duşundurucudur Bu tutum, yasaja aykındır Mıllı Eğıtım Temel Yasası, sekız yıl- tım ıçın çeşıtlı ızlenceler (genel, tek- nık ve mesleksel programJar) uygula- yacak olan lıselenn, gençlen hem ya- şama ve mesleğe hem de yuksekoğre- tıme hazırlamasını ongormektedır \y- nı yasanın "Yükseköğrenime geçiş" başlığını taşıyan maddesınde, oğrencı- lenn lısede oğrenım görduğü ızlencey- le ılgılı bır yuksekoğretım kurumuna gırmesı koşulu ongorulmuştür Bu da ımam-hatıp hselennın unıversıtenın her fakulte > a da yuksekokuluna gıremeye- ceğı anlamına gelmektedır Yasada açıkça belırtıldığı gıbı, ımam-hatıp lı- selennın amacı dın hızmetlennde çalı- şacak gorevlılen yetıştırmektır Oysa ımam-hatıp lıselennı bıtırenlerden en çok yuzde 15'ının dın hızmetlennde. gende kalan buyuk çoğunlugun ımam- hatıplılde ılgılı olmayan ozel ve kamu- sal ışyerlennde çalıştığı yapılan araştır- malardan anlaşılmaktadır Bu lıselen bıtırenlenn yükseköğrenime geçışte, yetışme alanlanna en uygun yuksekoğ- retım kurumlanna (orneğın, ılahıyat fa- kultesme) gırmesı yasa gereğıdır YOK ve 12 Eylul asken yonetımı, ımam-hatıplen genel lıselerle eşdeğer- lı tutarak, Mıllı Eğıtım Temel Yasa- sı"nın değındığımız kuralına aykın bır tutumla, bu lıselen bıtırenlenn dıledık- len yuksekoğretım kurumlanna gırme- lenne olanak sağlamıştır Bugün de ünıversıteye gınşte. bu ayncalık sur- mektedır lmam-hatıplılann harp okullarına alınmalannaılışkınyasaonensınınve- nlmış olduğunu anımsıyoruz Bır baş- ka onen de Kuran kurslanna ortaokul dıploması venlmesıne ılışkındı Bunla- nn Oğretım Bırlığı Yasası'nın amaçla- nna ne denlı aykın olduğu açıktır Yuksekoğrenım gordukten sonra ımam-hatıplılenn kaymakamlık, yar- gıçlık gıbı mesleklere gınşte yeğlen- dıklennı gozlemlıyoruz Bugun kay- makamlann >aklaşık yansının ımam- hatıp kokenlı >a da aynı kafaya sahıp olduğu bılınmektedır Hacca ve umre- ye gıden hacı valıler (Konya omeğınde olduğu gıbı) laık ve demokratık cum- hunyetı, ıllennde tems,ıl etmektedırler Tıp fakultesını bıtınp de erkek hastası- na bakmayan turbanlı bayan doktorla- nn varlığı yadsınamaz Aksı de goz- lemlenmektedır Bavan hastalan mu- ayene etmeyen erkek doktorlar da var- dır Bu v e benzen ornekler çoğaltılabı- lır Onemlı olan. artık ımam-hatıp lıse- lennın, genel ve laık oğretım yapan lı- selenn yennı almalan eğılımı ozendı- nlmektedır Bırgun. l *negerek\r ar"dı- yerek genel lıselen kaldırıp yenne ımam-hatıp lıselennı koymak amacı gudülduğu gozden kaçınlmamalıdır Sekız > ıllık kesmtısız laık eğıtıme kar- şı çıkılmasınrn da gensınde aynı amaç yatmaktadır KJZ oğrencılenn de ımam-hatıp okul- lanna alınması, bunlann bırer meslek okulu olmaktan çıkmış olduğunu gos- teren bır başka kanıttır Bılındığı gıbı. tslamda bır ruhban sınıfı bulunmadığı gıbı. kadınlann dın hızmetlennde çalış- tınlması da olanaksızdır Kızlann da ımam-hatıp lıselenne almmasının tek nedenı. onlara dıne dayalı eğıtım ver- mek. boylece genel ve laık eğıtımden yoksun bırakmaktır Meslek ortaokullannın, bu arada ımam-hatıp ortaokullannın da kaldınl- ması sonucunu doğurduğundan. Refah Partısı. Temel Eğıtım Yasası'nın sekız yıllık temel oğretıme ılışkm maddele- nnı uygulamaktan kaçınmaktadır Bu ortaokullar kapanırsa. lıseye gırecek duruma gelmış, aynca kışılığı gelışmış, usu başında, ozgurce meslek seçebıle- cek duze>e gelmış çocuklann ımam- hatıplık mesleğıne yonelme, bu lısele- re gıtme ıstemlennın azalacağından en- dışe edıldığı anlaşılıyor Boylece, par- tısını destekleyecek şenatçı-fslamcı ku- şaklar yetışmesının onu kesılmış ola-» caktır Bu nedeledır kı temel eğıtımı beş ve uç ) ıllık ıkı a>n basamağa ayı- rarak uç yıllık ıkıncı donemde dıne da- yalı eğıtım venlmesını onermektedır- İer Bu. ımam-hatıp ortaokullannın ış- lev mı obur okullara da > aygınlaştırmak sakıncasını taşımaktadır Boylece te- mel eğıtım beş v ıllık zorunlu eğıtıme ındırgenmış olacaktır Ovsa. bırkaç ul- ke> le bırhkte Turkıye, zorunlu eğıtımı- nı 9 v e daha çok yıllara çıkarmayan ul- kelerden bındır Hukumetın DYP kanadı, kesıntısız sekız vıllık temel eğıtımden odun ve- nlmeyeceğını açıklamaktaysa da erte- sı gun tersını söv leyebılmekte Ote yan- dan başbakan ve RP sözculen. ımam- hatıp mezunlan dernek ve vakıflannın orgutluluğunde oğrencılenn, mezunla- nn sokağa dokulmelennı sağlamakta- dır Halen kışkırtıcı demeçlersurdurül- mekte Kesıntısız temel eğıtımın tam olarak uygulanmasıyla kendı su kay- naklannın kesıleceğınden endışe duy- duklan açıkça gorülmektedır Dın derslennın erken yaşlarda venl- mesının gerekçesı olarak on bır. on ıkı yaşlannı geçtıkten sonra Kuran'ı oğ- renmenın zorlaştığı ılen surulmektedır Hatta aynı gerekçe ıle kuçük vaşlarda- kı çocuklar ıçın ongörulen 2 yıllık okul oncesı eğıtımde de Kuran ve Arapça derslennın konulmasını onenyorlar Boylece. 2—5—3 duzenını ılen surmek- teler Ama oğrenmeyı zorlaştıran en onemlı etmenın. Kuran'ın çocuğun anadılınde yazılmamış olması olduğu- na hıç değınılmıyor Çok vecız ve ne- fıs bır \rapça dılle yazılmış olduğun- dan Kuran' ın Turkçeye çev nlemey ece- ğı savunulmaktadır 0>sa, Kuran tum Batı dıllenne çevnlmıştır Turkçe san- kı Arapça'dan daha az zengın, daha renksız. "şiiri>et r 'ı olmayan bır dıl 1 Ku- ran'ın Turkçeye çevnlmesını ıstemez bır tutum soz konusu' Çocukluğumuz- da ezanın Turkçe okunduğu. •'Tann Uludur!" sozcuklennın hıç de yadır- ganmadığı, ıçten duvgularla dınlendı- ğı gunlenmızı ozlemle anımsıyoruz Genç yaştakı çocuklara, oğrenım gormelen ıçın, çeşıtlı kaynaklardan oz- deksel (maddı) destek, olanak ve fırsat- lar sağlandığı bılınmektedır Vakıfla- rıvla derneklenyle. tankat yuvasına çevnlen yurtlanyla, RP'ye oy tabanı yaratıp, laık, çağdaş Turkıye'yı y ıkmak amaçlanmaktadır Dın hızmetlen ıçın meslek adamı ye- tıştırmek gerekçesıyle kurulan ımam- hatıp okullannın çoğalması eğıtım pjanlaması açısından da sakıncalıdır Ulkedekı nufus artışına, yerleşme du- zenıne ve gereksınım duyulan camı sa- >ısına bakarak kaç tane dın hızmetlısı- ne gereksınme duyulacağını kestırmek olanaklıdır En ıyımser kestınmle yıl- da uç bın kışının bu okullan bıtınnesı, bu gereksınmeyı karşılamaya yeter de artar bıle Denılecek kı başka alanlar- da boylesı bır eğıtım planlaması gudul- muyor, nıçın ımam-hatıpler ıçın yapıl- sın1 " Başka alanlarda yapılmaması, bu alanda yapılmasına gerekçe oluştur- mazsa da bu, eğıtım dızgemızın onem- lı bır açmazıdır Yuksekoğretımde de fakülte, yuksekokul, hatta unıvenste açarken de bu planlama yapılmıyor Eğıtım planlaması, ekonomık ve top- lumsal kalkınma açısından uyulacak ınsangucu gereksınmelen v e ışlendır- me (ıstıhdam) olanaklanvla eğıtım planlamasının kısa, orta ve uzun soluk- luereklereyoneltılmesınde eşgudume sokulmasında zorunluluk vardır Son soz. dının sıyasallaşması ya da sıyase- tın dıne dayandınlması eğılımı. ulke- mız açısından demokratık v e laık cum- hunyetı tehdıt edıcı boyutlar kazanmış- tır ARAjDABtR KAAN ÖĞÜT İTÜ Matematik Mühendıslıği Öğrencısı Genç Kuşak Kemalistler Kemalıstler, uzerlerındekı olu toprağını atıyor Ne zamandır değerlı hocalarımızın bıreysel çaba- larıyla ayakta kalmaya çalışan, ardından Muam- mer Aksoy, Uğur Mumcu gıbı kalpaksız Kuvayı Mıllıyecılerın kurduğu ADD ıle canlanan Kemalıst duşunce, artık gençlığı de kucaklıyor llımlı islamcısından mandacı lıberalıne, ıkıncı cumhurıyetçısınden kureselleşmecı sosyal de- mokratma, evrenselcı sosyalıstınekadar, pek çok kesımm ulusal devlet ve Kemalizmdiışmanlığtn- da bırleşerek emperyalızmın gonullu maşalığına soyundukları gunumuzde ışte bu genç kuşak Ke- malıstler, ulusal bağımsızlık bayrağını yenıden yuk- seltmeye başladılar bıle Yenı Kemalıstlerın kımı belırgın tavırlan var En onemlısı sömüren ve sömürülen uluslar arasın- dakı çelışkıyı temel alarak bakıyorlar dunyaya. Bu merkez-çevreci bakış açısı onlara 1930'laröakı Kadro hareketınden kalıt (mıras) Dunyanın ıçın- de bulunduğu ve kureselleşme dıye adlandırılan surecın emperyalizmin yenı bır aşaması olduğu- nun farkındalar Ama bu tavırlan, bılım ve tekno- lojıdekı gelışmelen anlayamadıklanndan da değıl; bu gençlerın onemlıce bır kısmı ulkemızın en ıyı unıversıtelerınde muhendıslık eğıtımı alıyorlar ve kımı lıberal koşe yazariarı gıbı bılgısayarlarını yal- nızca daktılo nıyetıne kullanmıyorlar. Onlar kure- selleşmenın yanı emperyalızmın asıl hedefının az- gelişmiş ulusal devletler olduğunu ve Anado- lu'nun bu hedefın merkezınde olduğunu bılıyor- lar Savaş stratejılennı, Anadolu uzerıne yapılan ye- nı Sevr planlannı bozmak uzere hazırlıyorlar. ABD (CIA) tarafından yurdumuza dayatılan ılımlı islam- cılık, bolgesel federasyon tezlerıne karşı ulusal devletı savunmaya kararlılar. Bunu sosyal adale- te dayanan, halkçı bır devletçılık modelının kuru- labılmesının de on koşulu olarak goruyorlar. Genç kuşak Kemalıstler, son tahlılde emperya- lızmı meşrulaştıran kapitalizm ve sosyalizm gı- bı evrensel ıdeolojılerın karşısma azgelışmış ulke- ler ıçın üçüncü ve ulusal karakterii bir seçenek- le çıkıyorlar Kemalıst ıdeolojının sömürülen çev- re ülkeleri ıçın bır üçüncü yol olduğu konusun- da odun vermez bır şekılde ısrarcılar Onlar, medyanın koşebaşlannı ele geçırmış soz- de aydınlarımızın "cahılltğınt"yuz\enne vurabıle- cek guçteler Neolıberal postmodernıst, bılım duş- manlarının canlarına okudukları gıbı dogmatık Marksıstlerın kuramlarını da gunumuzun doğa bı- lımlen ve bılım felsefesı anlayışını temel alarak yan- lışlıyorlar Genç Kemalıstler Nevvton mekanığının determınıst anlayışını kullanan Pozıtıvızm, Mark- sızm gıbı kuramları gunumuzun doğa bılımlenne; Einstein'ın Gorelılık kuramına Planck'la başlayan kuantum mekaniğine, Heisenberg ın belırsızlık ılkesıne dayanarak eleştınyoriar. Determınıstık ta- nh anlayışının, yanı bugune bakarak dunyanın ge- leceğının onceden belırlenebıleceğı duşuncesının ne yazık kı Manc'ı, Fukuyama ıle aynı çızgıye du- şurduğunu ve somuruyu meşrulaştırdığını duşu- nuyorlar Genç kuşak Kemalıstlerın en buyuk ıddıaları Mustafa Kemal'ın duşunce ve eylem yontemıne aracısız olarak ulaştıklarıdır Onlar Mustafa Ke- mal'ın, yaşadığı donemın dogmatık fıkırlerıne kar- şın, eleştirel akılcı bır bakış açısına sahıp oldu- ğunu gorebılıyorlar Kemalızmın ıddıa edıldığı gıbı pozitivist bır yaklaşıma sahıp olmadığını, bunun olsa olsa Ziya Gökalp'ın Auguste Comte'a da- yanan toplum yapısı ve sınıflar uzerıne duşunce- lerınden geldığını, oysa Mustafa Kemal'ın duşun- ce sıstematığının tarihsel materyalizmden de pozitivist bılım anlayışından da çok ılerıde oldu- ğunu soyluyoriar Bu genç kuşak Kemalıstler şunu da ısrarla vur- guluyorlar "Kemalızm adına ılen surduğumuzdu- şunceler konusunda yalnızca Mustafa Kemal'ın kendısıne hesap venrız, başka hıç kımseye değıl" Cumhurıyet, ulusal devlet ve Ataturk duşmanlan, sıkı durun Çalışma Yaşı ve Sekiz Yıl Zorunlu Eğitim YASEMtN GÜNGÖR Esh I; Z orunlu temel eğıtımın sekız yıla çıkmasının çocuğa eğıtım açısın- dan sağlayacağı yararlar belırtı- lırken. dıkkate alınması gereklı onemlı başka bır ozellık de eğı- tım çağındakı çocuğu erken yaş- ta 'çalışma vaşamı'ndan uzak tutabılmektır Eğıtımı ıtıbany le meslek seçımınde sağhklı ka- rar verme yaşına gehnceye kadar, çocuğun eğı- tım çağında olduğu ve çalışma çağına gelme- dığı kabul edılmelıdır Bu açıdan zorunlu eğı- Orrun 8 y ıla çıkanlarak, çocuğun eğUım çağını 14-15 vaşına değın uzatmanın sağlayacağı olumlu katkrtargorulmelıdır Eğıtım suresının uzamasına koşut olarak. çocuğun çalışma yaşı da yukseltılmış olacaktır kı, bu, çocuğu, çalış- ma yaşamının oluşturacağı çeşıtlı fızyolojık ve psıkolojıkdokuncadan (zarardan, nskten) uzak tutabılmek anlamına da gelecektır Çocuklann erken yaşta çalışma yaşamına ka- tılmalan, ulkemızın onemlı bır sorunudur Baş- ta aılelenn yoksulluğu olmak uzere çeşıtlı ne- denlerle ulkemızde çocuklar. beş yıllık temel eğıtımın sonrasında çalışma yaşamınaatılmak- tadırlar Devlet lstatıstık Enstıtusu'nun Ekım 1994'te ılk kez gerçekleştırdığı Çocuk Istıhda- mı Anketı sonuçlanna göre Turkıye'de 6-14 yaş grubunda bulunan yaklaşık 12 mılyon ço- cuğun ıçınde çalışanlannoranı yuzde8 5"dır( 1 008 000) Tanm kesımınde çalışan 776 bın ço- cuk yanında, ımalat sanayunde 108 bın çocuk, tıcaret kesımınde 52 bın çocuk ve hızmet sek- toründe 72 bın çocuk çalıştınlmaktadır Çocuklann çalıştıklan ışler çoğu kez yaşla- nna uygun olmayan. ağır ve tehhkelı ışler ol- makta, bu nedenle çocuklar ış kazalan ve mes- lek hastalıklan açısından dokuncalı çalışma or- tamı ıçınde ve uzun çalışma saatlen, yetersız dınlenme gıbı zarararttıncıkoşullaraltında ça- lıştınlmaktadır Genellıkle ışyerlennde çocuk- lan bu tûr dokuncalardan koruyucu onlemler Yrd alınmamakta olup, çocuklann yaşlan ıtıbany- le bu dokuncalardan etkılenme oranlan da ye- tışkınlere gore bırkaç kat daha fazla olmakta- dır Çocuklan çahşma ortamının bu zararlann- dan, olumsuzluklanndan uzak tutabılmenm bır yolu da. çocuklann eğıtım surelennı uzatmak- tır Bu nedenle, zorunlu eğıtımın 8 yıla çıkanl- ması. bu açıdan da onem kazanmaktadır Turkıye'nın de geçen yıl ıçınde ona>ladığı BM Çocuk Haklanna Daır Sozleşme'ye gore bu belgeyı onaylayan ulkeler, çocuklan "Eko- nomik sömürüye ve her tiiflii tehlikeli işe va da eğitime zarar verecek >a da sağkğı j a da beden- sel, zihinsel, ruhsal, ahlaksal ya da toplumsalge- lişmesi için zararlı olabUecek nitelikte çalıştınl- masına karşı koruma"yükumluluğu altındadır Taraf devletler ozellıkle şu onlemlen alırlar - Işe kabul ıçın bır ya da bırden çok asgan yaş sının tespıt ederler - Çahşmanın saat olarak suresı ve koşullan- na ılışkın uygun duzenlemelen yaparlar - Bu maddenın etkılı bıçımde uygulanması- nı sağlarhak ıçın ceza ve başka uygun yaptınm- lar ongorurler Ulkemızde yururlükte bulunan 1475 sayılı lş Yasası kural olarak en az çalışma yaşını 15 ola- rak belırlemtş ve çocuğun sağlıklı gelışımını, okulunu. meslekı eğıtımını aksatmadığı du- rumlarda, kımı hafıf ışler ıçın çalışma yaşının 13'e ınebıleceğını de ıstısnaı olarak kabul et- mıştır Bu yasal duzenleme, Uluslararası Çahş- ma Örgutu'nun 138 sayılı Asgan Yaş Sozleş- mesı'ne de uygundur Ancak lş Kanunu kap- samı dışında kalan tanm ışlennde ve 507 sayı- lı Esnaf ve Kuçuk Sanatkârlar Kanunu'na tabı kuçuk ışyerlennde (uç ve daha az kışının çalış- tığı) çalıştınlan çocuklar ıçın en az çalışma ya- şı, Umumı Hıfzısıhha Kanunu gereğınce 12'dır 3308 sayılı Çıraklık ve Meslekı Eğıtım Kanu- nu ıse, çıraklığa başlama yaşını, "13 > r aşının doldurulmuşolmasrşeklınde belırlemıştır Her ne kadar çıraklar oğrencı statusunde kabul edıl- seler de. pratık eğıtımlennı ışyerlennde yaptık- lanndan. çalışma v aşı 13 'e ınmış bulunmakta- dır Ulkemızde çocuklann çalıştınldıklan sek- torlere ve ışlere bakıldığında, 15 yaşın altında- kı çocuklann yaşlanna uygun olmayan ağır ve tehhkelı ışlerde çalıştınldıklan gorülmektedır lş Kanunu'nun 13 yaşını doldurmuş çocuk- lann ancak u eğitiınlerine engel olmayacak" nı- tehktekı ışlerde çalıştınlabıleceğını ongormuş olması bu çocuklann bır yandan da eğıtımle- nne dcvam etmelen gereğının kabul edıldiği^ nı gostermek^edS ~^ Çocukîann eğıtımlen ıle bırhkte çalışmala- nnı surdurmeien olanağını sağlamak uzere, çı- raklık okullan bu alandakı boşluğu doldurma- ya çalı^maktadır Çıraklık ve Meslekı Eğıtım Kanunu kapsamındakı ıl ve meslek alanlann- da çırak. kuramsal eğıtımını çıraklık meslekı eğıtım merkezlennden almak bunun ıçın haf- tada 1 gun patronlan tarafından bu merkezle- re göndenlmek zorundadır Ancak bu kanunun kapsamı henuz fazla genışletılememış olup. ay- nca çeşıtlı nedenlerle uygulanamamaktadır Öte yandan Çıraklık ve Meslekı Eğıtım Kanu- nu, çıraklan "öğrenci" statusunde kabul etmek- le onu bır olçude korumak amacıyla hareket et- mış olsa da çocuğun ışvenndekı asıl kımlığı- n ın "öğrenmeamacı) la iş gösterilen" ol arak de- ğıl. ondan "iş, üretim yapması beklenen" kım- se olarak belırlenmesı gerçeğını değıştırme- mektedır Bu nedenle, oğrencı statusunde ve- nlen haklar, çocuğun çalıştınlmasından dola- vı maruz kaldığı olumsuz etkılen ortadan kal- dırmaya >etmemektedır Çocuğu çalışma ortamının yarattığı tehlıke- lerden en fazla etkılenmeye açık olduklan 12- 15 yaş donemınde korumanın en fazla sonuç alınabılır yolunun ıse, onlara bu yaş donemın- de 'eğitim hakkı' tanımak olduğu kuşkusuz- dur TARTIŞMA Türk Gencine Sesleniş 1 9 Mayıs Gençlık ve Spor Bayramı. Atatürk'un sana verdığı en buyuk armağandır Bunun değennı bıl. sana olan guvenını sarsma Ata'nın nutkunu, Inkılap Tanhı'nı, kafanı ve kalbını vererek oku O zaman Turk ulusunun onun onderlığınde neler başardığını. nerelerden nerelere gelındığını daha ıyı anlar. ona karşı sev gın ve saygın sınırsız olur Atamızın, en zor şartlar altında. ınancını kaybetmeyıp. ulusuna guvencının sonsuzluğu ıle kalbınde vatan aşkından başka duşunceye yer olmadığının bılıncıne var. onun amaçlannı. ılkelennı anla Turk gencı, senın vatanseverhğını damarlanndakı asıl kanı oven en değerlı yapıtı olan cumhunyeti sana emanet eden Ata'na layık ol onun yolunda, onun ızınde yuru, onun emellennı gerçekleştır O zaman sana, senın yeşerttığın guzel vatanına saygı, sevgı duyulur, ılen ufuklar açılır O buyuk ınsan sana ınanmıştı Elbet bızler de guvenıyor. ınanıyoruz Turk gencı sana ıyı bayramlar, guzel yannJar, sonsuz sevgıler Şevda Gürer İstanbul ILAN T.C. ANTALYA 2. SLXH HUKUK MAHKE>IESİ'NDEıN EsasNo 1996 171 Karar No 1997 731 Davacılar Ayşe Ender Mermercı vd vekılı Av Ay- doğan Semızer tarafından davalılar Akfıl Holdıng A Ş vd hakkında açılan ızale-ı şuyudavasınınyapı- lıp bıtınlen açık duruşması sonunda. Dava konusu Antalya Merkez Demırcıkara Mahal- lesı. 12078 ada. 3 parsel sayılı taşınmazın 4370 m2'lık hıssenın. taşınmazda hıssedar davalılardan Dınçer Gurakamuş'un adresı tespıt edılemedığınden ılanen teblığ edılmesıne mahkemece karar venlmış olup. mahkememızın 15 4 1997 tanh ve 1996171 esas 1997 731 karar sayılı karan ıle satış memurlu- ğunca açık arttırma suretıyle satılacağından adresle- n tespıt edılemeyen yukanda ısmı yazılı davalı Dın- çer Gurakamuş tarafından kanunı suresınde temyız edılmedığınden karann kesınleşeceğı davalıya ılanen teblığ yenne kaım olmak uzere ılan olunur 16 4 1997 Basın 21352 ILAN T.C. KÜÇÜKÇEKMECE 1. ASLÎYE HUKUK HÂKİMLİĞrNDEN Dos>aNo 1996 844 Davacı Safrve Poge tara- fından açılan gaıplık dava- sında 28 6 1995 tarıhınde Adnan Geyık Hu»ev m Aı - cı \e Muammer Bılbay ısımlı arkada^lar ıle bırhkte balık avlamak ıçın denıze açıldıklarını, davacının eşı Mumın Poge olumlenne mutlak gozle bakıldığından ve kendısının cesedı bulun- madığından Mumın Po- ge'nın havat \e mematla- nndan bılgılen olanların ış- bu ılan tanhınden ıtıbaren bır sene iı,erısınde mahke- memızın 1996 844 \a\ılı dava dosyasına bıldıımele n MK'nın 32 maddesı ge- reğınce ılan olunur 15 5 1997 Basm 21219 BODRUM TURGUTREİSTE DENİZ KENARI Ozel Plaj, Yarı Olımpık Havuz, Restaurant, Bar Market, Moblelı 4 KİŞİLİK APARTLAR Günlük: 3.3O0.000.- TL. ODAK TATİL KÖYÜ (0.212) 587 42 31 - 58744 39 KADIKOY 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosvaNo 1997 299 Vesayet Kadıköy, Selamıçeşme Guzel Sok No 2 D 5 İstan- bul adresınde ıkamet etmekte olan Fatma Yaşar Kaya mevcut rahatsızlığı nedenıyle M K 'nın 355 maddesı uyannca hacır altına alınarak yıne aynı adreste ıkamet etmekte olan kızlan Zeynep Sureyya Hıç ve Dılek Al- pav vası tavın edılmıştır Ilan olunur Basm 21173 PENCERE Genç Kuşaktaki İkilem... Osmanh'da devletın ve dınıp başı tektı, bırdı, aynıy- dı, padışah halıfeydı 1923'te cumhum/et kuruldu, padışahlık tanhe ka- nştı, 1924'te halıfelık kaldınldı 1925'te saat ve tak- vım uluslararası kurallara gore duzenlendı 1341 yı- lında yaşayan Turkıye kâğıt uzerınde 1925'e atladı Arada 584 yıl var Gutenberg'ın matbaasında ılk kıtap yuvarlak sa- yıyla 1450'de, yanı 15'ıncı yuzyılın tam ortasında ba- sıldı. Osmanh'da İlbrahim Muteferrika, ılk matbaayı kurduğu zaman takvım 1729'u gostenyordu ikısı arasında 2 79 yıl var Avrupa, dın dogmalannın ağır bastığı medrese oğ- retımınden, aklın egemenlığıne dayanan bılımsel oğ- retıme 15'ıncı yuzyılda yoneldı Turkıye, medrfise oğretımını 20'ncı yuzyılda cum- hunyetı ılan edene değın yapısında taşıdı Arada 500 yıl var • Osmanlı aydınlan, 19'uncu yuzyılda Avrupa ıle ta- nışmak olanağını buldular Aydınlanma yaşanıyordu Avrupa'da. Bu surecın Ronesans ve Reform'dan daha değışık bır nıtelığı vardı Ronesans ve Reform, Hınstıyanlık dunyasının ıç hesaplaşması gıbı gorunuyordu Ronesans res- samlan kılıselerın tavanlannı susluyor, Reform ıse Pa- pa'ya başkaldırryı ıçerıyor, her ıkı buyuk olgunun us- tunde kılısenın kubbesı yukselıyordu Oysa 'Aydınlanma Devrımı,' kılıse şenatına karşıy- dı Özgur ınsan doğuyordu Demokrasının doğuşu demektı bu1 Çunku ınsan kul olmaktan kurtuluyor, dının 'değış- mez' kurallanv^la yonetılen toplum, 'değışebılır' yasa- larla yenı bır duzen kuruyordu Osmanlı aydınlan, Av- rupa'da Jonturkleştıkçe, yurtlarında dışlanacaklar halkın gozunde yabancılaşacaklar, 'Con' dıye anıla- caklardı Avrupa'da 'yenı ınsan', sanayı devnmıyle altyapı- sını oluşturmuştu Turkıye'de bu altyapı yoktu Osmanlı, tanm toplumuydu, koyluydu çoğunluk, şenatçı kafa yapısıydı geçerlı olan Bu sorun nasıl çozulecektı'? * Cumhurıyet devnmının oğretmenlere dayanması, eğıtımı ongormesı, oğretım temelınde/Ayd/n/anma'yı yakalamayfiçalışması, bılınçlıbıratılımdır Bır yandan devletçılık yontemıyle fabnkalar açılırken ote yan- dan genç kuşaklar 'yenı ınsan' kımlığıyle yetışıyordu Atatürk'un "Büyuk Nutuk" sonunda cumhunyetı gençlığe emanet etmesı boşuna değıldı Koy Enstrtulen'nın açılışı 'yenı ınsan 'a yonelışın en onemlı aşcimalarından bındır Ne var kı sanayı burju- vazısı oluşmamış bır toplumda ılencı atılımlar, gencı toplumsal guçlenn elıyle battalanıyordu Ikıncı Dun- ya Savaşı'ndan sonra geçılen çokpartılı re|imde, fe- odal guçlen sımgeleyen 'ağa - mutegallıbe' ıkılısının 'ırtıca' ıle ışbırlığınde oğretmenlere sureklı saldınsı, Aydınlanma'yı durdurmak ıçındı • 2000'e yaklaşan Turkıye'de nufusun yaklaşık yan- sı tanm kesımındedır, koyluluk hızlı guçle kent varoş- lannayığıldı.ağalıkyadaaşıretçılıkDoğuAnadolu'da suregelıyor, sanayı burjuvazısı -oluştuğunca- laıktır; ama, bu sorun çozulmuş değıl, endustnleşme, top- tumsal stntflannı yetennce uretemedı Aydın'anma'nın eğıtım seferberlığıyle gerçekleştı- ğını çok ıyı aynmsayan Irtıca," oğretım terazisınlfı Re- felerını medreseye gore ayartadı; 'yenı ınsan' yenne 'eskı ınsan' genç kuşaklarda çoğahyor Ustel ık şenatçıhk ya da dıncılık demokrası adınaya- pılıyor Herkes bılmelıdır kı şerıatçılıkla demokrası bağdaşamaz, murtecı, elıne ılk fırsat geçtığınde, be- şıktekı demokrasıyı boğazlayacaktır Turkıye'nın bugun en buyuk guncel sorunu da -ne yazık kı- budur VEFAT Mustafa Lütfü Bey ve Sabıre Hanım'ın oğullan ve merhume Ruhsar Cıngı'nın eşı, 1930 mulkıye mezunu , Tıcaret Bakanlığı Emeklı Müşavır Müfettışı PERTEV CINGryı 18.05.1997 gunu kaybettık. Cenazesı 20 05 1997 Salı günü öğle namazından sonra Şışlı Camu'nden kaldınlarak Zıncırlıkuyu aıle kabnstanında toprağa venlecektır. AYDIN CINGI SİBEL CINGI PERTEV CINGI ADAISA ASLİYE 4. HUKUK MAHKEMESİ Sayı 1996 804 Esas 1997/336 KARAR Davacı Ibrahım Halıl Atsız vekılı Av Namık Tekın Aral tajafından davalı Aslı Atsız aleyhıne açılan boşanma da- vasının yapılan duruşmasında venlen karar geregınce Mahkememızce venlen 7 5 1997 tanh ve 1996 804 Lsas ve 1997 336 karar ıle davanm kabulune, Dıyarbaku ılı, Merkez ılçesi, Fatıhpaşa mahallesı nufusunun cılt 11 /03, sayfa 9 ve kutuk 246'da evlı olarak nüfusa kayıtlı dıvacı Mehmet Salıh ve Hatıce den olma 1972 doğumlu tbrahım Halıl Atsız ıle Davalı Cumalı ve Hacer Kızı 1975 do;|um- lu Aslı Atsız'ın Turk Medenı Yasasının 134 maddesme göre boşanmalanna Taraflann muşterek çocuklan 1994 Dlu Vfehmet Sa- lıh Atsız ın velayetımn ıstek veçhıle davacı babasına ve- nlmesıne Davacı babaya venlen çocuğun davalı anne- nın her dını bayramlann ılk gunlen ıle her şubat avının bınnden 15'ıne kadar. ayrıcahertemmuzayında30gün ıstek halınde çocuklannı yanına aldırtarak gormek sure- tıyle kışısel ılışkı kurmasına Dava tarıhınde >ururlukte bulunan avukatlık üt ret ta- nfesıne gore davacı vekılı ıçın takdır olunur 6 000 000 TL Maktu vekâlet ucretı ıle 1 050 000 TL vargı gıden- nın davalıdan alınarak davacıya venlmesıne daır davacı vekılının yuzune karşı davalının yoklugunda >asa yolla- n açık olmak uzere venlen karar davalı, Aslı \v- ız'a ka- rar yenne kaım olmak uzere ılanen teblığ olunur 14 5 1997 Basm 21068
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear