23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 1 ARAUK 1997 PAZARTESİ HABERLER Demirel'in yolculuklapı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in Umman ve Birleşik Aıap Emirlikleri'ne resmi ziyareti bugûn başlıyor. Demirel, Kuveyt ile başladığı gezilerde Tûrkiye ile Arap dünyası arasındaki soğukluğu gidermeye çalışacak, Demirel, gezisinin ilk ayağında Sultan Qaboos Bin Said'in davetlisi olarak Umman'a gidecek. Daha sonra Birleşik Arap Emirlikleri'ne geçerek Başkan Şeyh Zayed bin Sultan Al Nahayan ile bır araya gelecek. Çamlıca'ya anten kulesi • İstanbul Haber Servisi - Istanbul'un özellikle Çamlıca bölgesinde çarpık ve dûzensiz bir görünüme ve manyetik kirlenmeye neden olan antenler kaldınlacak. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, tüm televizyon ve radyolann yararlanabileceği 194metre yükseklikte dev bir anten kulesi inşa ettirmek için çalışmalara başladı. Üçüncüpist tehlikesi • İstanbul Haber Servisi - Atatürk Havalimanı'na yapılması planlanan üçüncü pistin, hava trafiğinin daha da ağırlaşması ve uçuş emniyetinin azalmasuıa neden olacağı ileri sûrûldü. Türkiye Havayolu Pilotlan Derneği Başkanı Kaptan Pilot Necmi Ekici, üçüncü pist projesinin çok iyi etüt edilmesi gerektigini belirtti. MHPde liderlik yarışı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 31 yıllık lıderi Alparslan Türkeş'in ölümünden sonra 6 ay içinde 3. kurultayını yapan MHP'de, genel başkanhk yanşını kaybeden Tuğrul Türkeş ve Ramiz Ongun'un bekleyişe geçerek uygun bir zamanda olaganüstü kongre isteyecekleri kaydedildi. Genel başkanhğa 6 temmuzda seçilmesine karşın parti yönetiminde ağırlığını yeni kurabilen Bahçeli'nin, ilk olarak Ülkü Ocaklan'na el atması bekleniyor. Sendikalar Birfigi • BURSA (AA) - Bursa'da. işçi ve memur sendikalan, ülkeae yaşanan sorun ve sıkıntılann aşılması amacıyla "Bursa Sendikalar Birliği" oluşturdu. Türk- İş e bağh Petrol-tş Sendikası Bursa Şube Başkanı İsmet Yigit, güçbirliği oluşturabilmek amacıyla işçi ve memur sendikalannın bir araya geldiğine dikkati çekerek Sendikalar Birliği'nin, özelleştirme, taşeronlaştırma, işten atılmalar, zorunlu tasarruflar, örgütlenme önündeki engellerin ortadan kaldınlması, emeklilik yaşı, sendika yasa tasansı, ekonomik sosyal konsey ve personel rejimi yasa tasansına karşı güçbirliği içinde demokratik eylemler yapacaklannı kaydetti. Tablo hırsızhgı • CENEVRE(AA)-Ünlü ressamlar Picasso ve Miro'nun tablolannın Cenevre'de bir evden çalındığı bildirildi. Polis yetkilileri, Cenevre'nin dış kesimindeki Celingy'de, adı açıklanmayan bir koleksiyoncuya ait tablolann cuma akşamı çalındığını belirttiler. Ev sahiplerinin tatilde olduğu sırada gerçekleştirlen soyguncia Picasso ve Miro'nun resimlerinin yam sıra ressamlan açıklanmayan iki tablonun da çalındığı bildirildi. !fİstanbul Haber Servisi - Iş ve İşçi Bulma Kurumu (İtBK.), işsizlerin umudu olmaya devam ediyor. Bu yılın lOaymdattBK İstanbul Bölge Müdürlüğü'ne iş bulmak için 33 bin 81 işsiz başvururken bunlardan 5 bin 395'i işe yerleştirildi. Geçen yıl kuruma başvuran işsizlerin yaklaşık dörtte biri ışe yerleştirilirken bu yıhn 10 ayında ise 6 kişiden biri iş sahibi olabildi. ANAP Grup Başkanvekili Oney: Gensoru ile ilgili hiçbir kaygı taşımıyoruz Hükümet gensoruda rahatANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Baymdırlık ve lskân Bakanı Yaşar Topçu hakkında venlen ikinci gensoru önergesinin öngörüşmeleri yann yapılacak. ANAP Grup Başkanvekili Metin Öney, gensoru ile ilgili hiçbir kaygı taşımadıklannı söylerken CHP'nın oylamaya katılmayarak önergenin gündeme alınmasma katkıda bulunabileceği belirtıldi. CHP'yle hükümetin ANAP kanadı arasında sorun olan Dışişleri Komisyon Başkanlığı seçimi de yann yapılacak. CHP yeni biroldu bittiyle karşılaşmamak için Kâmran tnan'ın istifasından sonra dığer komisyonu seçimlerini engellemişti. Dışişleri Komisyonu Başkanlığı'na yann Murat • Baymdırlık Bakanı Topçu hakkında verilen gensorunun ikinci görüşmesi yann yapılacak. Dışişleri Komisyonu Başkanlığı'nı alan CHP, gensoru oylamasına katılmayacak. CHP, 4 Aralık'ta yapılacak gensoru oylamasında ret oyu vererek hükümete desteğinin sürdüğü mesajını verecek. Karayalçın'ın seçilmesinden sonra diğer komisyonlarda da seçim gerçekleştirilecek. TBMM Danışma Kurulu'nun geçen hafta yaptığı toplantıda aldığı karara göre yann Baymdırlık ve lskân Bakanı Yaşar Topçu hakkında "Karadeniz sahil yolu" konusunda DYP milletvekilleri tarafindan verilen gensoru önergesinin öngörüşmeleri yapılacak. Başbakan Mesut Yümaz, gensorunun hedefmin kendisi olduğunu belirterek CHP'den önergeye destek vermemesini istemişti. CHP'nin ise gensoru önergesinin öngörüşmesi sonunda yapılacak oylamaya katılmayarak dolaylı olarak önergenin gündeme ahnmasına destek verebileceği kaydedildi. Gensoru önergesinin gündeme alınması durumunda önerge 4 Aralık perşembe günü görüşülecek. CHP'nin bu görüşmelerde ise önerinin reddi yönünde oy kullanarak hükümete desteğinin devam ettiği mesajı vereceği belirtildi. Topçu hakkında daha önce verilen İstanbul Büyükşehir Belediyesi smırlanndaki bir arazinin usulsüz olarak Bahçeköy Belediyesi'ne tahsis edilmesi iddialanyla ilgili gensoru önergesi de reddedilmişti. Öney de yann öngörüşmeleri yapılacak olan Baymdırlık ve lskân Bakanı Yaşar Topçu haklandaki gensoru ile ilgili hiçbir kaygı taşımadıklannı söyledi. Öney, önergeyi veren DYP'yi eleştirerek "Barajlar, yollar yapmakla haklı olarak övünen DYP'nin şimdi otoyoüara karşı tutum takınması misyonlariDdan ne kadar uzaklaşbktaruun deliMdir" diye konuştu. Öğretmenlere bir kez daha şükran sunuldu 53HSÎİKE2-£3S£ Cumhuriyeti'ni emanet ettiği çocuklan yetiştiren öğretmenlere şükranlannı sundular. Sabana Lisesi'ndegerçekJeştirilen top- lantıda "Âtatûrk ve Gençlik" konulu bir konuşma yapan Ord. Prof. Sulhi Dönmezer. Atatûrk'ün gençlere çok güvendiğini be- lirterek -Çiinkü gençlerin yarablnuş değerieri yoktur. Gençler, devrimleri daha kolay benimserier" dedi. Çetin Yddınmakın da "Başöğretmen Atatürk"ü anlatb.l932'de Atatûrk'ün Halkevieri'ni faaüvete geçirdiğini. btınlan toplumun merkezi olarak düşündüğünü söyledi. Atatûrk'ün, Halkevleri'ni her tabakadan gençleri birieştirecek ulusal bir güç olarak değeriendirdiğini kaydeden Yıldınmakm, Halkevieri'nin yeniden açüması gerektiğini söyledL 10 trilyonluk uyuşturucu yakalandı İstanbul Haber Ser\isi - İstanbul Emni- ,yel»Müdürlüğü'ne bağlı Narkotik Şube •Müdürlügü ekiplerinın önceki gece düzen-- ledıği operasyonda, piyasa değeri 10 tril- yon lira olan uyuşturucu ele geçirildi. Uyuşturucunun, Ataköy'de 1997 Ağustos ayında uğradığı sılahlı saldın sonucu baca- ğından yaralanan Hasan Erkuş'a ait oldu- ğu belirlendi. Emniyetyetkilileri, olayla il- gili 11 kişinın gözaltına alındığını bildirdi- ler. istanbul Narkotik Şube Müdürlügü ekip- leri. aldıklan bir ihban değerlendirerek Gü- neydoğu Anadolu'dan Avrupa'ya gönderi- lecek oten büyük miktarda uyiaşturucuyu taşıyan bir TIR -ve'kamyonu taktbe başla- dı. istanbul girişinde durdurulan araçlann gizli bölmelerinde yapılan aramalarda 1 ton esrar ve 200 kilo eroin ele geçirildi. Uyuşturucunun Ataköy C Motelleri ku- marhanesinin işletmecisi Hasan Erkuş'a ait olduğunu belirten yetkililer, operasyonlaT çerçevesinde gözaltına alınan 11 kişi ara- sında Erkuş'la uyuşturucunun bir bölümü- nün sahibi olduğu belirtilen Mehmet Seviş ve TIR sürücüsü Muhammet Üstündağ'ın da bulunduğunu bildirdiler. Erkuş'un, 9 Ağustos 1993 günü Ataköy;' Atrium'da-bulunan ve UluHyfırmasınm acenteliğini yaptığı "ReJeJ" adlı ışyerinde, uyuşturucu anlaşmazlığı nedeniyle Hasan Haynfa tarafindan bacağından vurulduğu- nu hatırlatan yetkililer, Erkuş'un aynca zor durumda olan bir gazeteye ortak olmak için de girişimde bulunduğunu kaydettiler. Ele geçirilen uyuşturucunun Hollanda'ya gö- türülmek istendiğini ifade eden yetkililer. olayla ilgili soruşturmanın sürdürüldüğünü bildirdiler. Moon tarikatı toplantısına katılmıştı BcıykaU RP'nin 'tarikat umudu' ANKARA (UBA) - RP. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın, aşın sağcı görüşlenyle tanınan Moon tarikatı lidcrı Rahip Sun Myung Moon'un davetlisi olarak tarikatın bir toplantısına katılmasından umutlandı. istanbul RP Milletvekili Bahri Zengin, Baykal'ın, Türkıye'deki tarikatlara karşı tutumunun bu ziyaretle yumuşayacağını umduğunu söyledi. Zengin, "Sayın Ba\kaLTürkiye'deki tarikatlara karşı olduğunu her vesileyle dile geririyor. BaykaL tarikatlann zararlı olduğuna inandığını belirtiyor. ABD'de, özü büinmeyen ve aşın sağcı olduğu iddia edilen bir tarikatın toplantısına katıiması çelişkidir. Ancak belki bu vesileyle Sayın BaykaL, Türkrye'deki tarikatlara karşı tutumunu da yumuşatır diye umuyonım" dedi. Tarikatlara karşı olmadığını belirten Zengin. şunlan söyledi: "Tarikadar da dini temel üzerine kurulmuş sivil toplum örgütieridir. Başkalaruun haklanna saygıh olduklan sürece, başkalanna baskı yapmadıklan sürece, kendi anlayışlaruıa uygun yaşam tarzuu benimsemeleri demokrasinin de gereğidir. ABD'debile dini temel üzerine kurulan tarikatlar, Deniz Baykal yasal olarak faahyederini sürdürüyor. Bu vesUeyle belki böyle bir gerçeğin, demokrasinin bü* gereğî olduğu ka\ ranabilir. Baykal'ın da böyle bir sonuçla dönmesini bekliyorum." Ankara DCM Partisi'nin gençlik örgütü9 ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara DGM Başsavcılığf nın, Mil- li Gençlik Vakfı (MGV) hakkında başlattığı soruşturma devam ediyor. Yurt çapında yapılan soruşturmayla, MGV'nin RP ve aşın dinci terör ör- gütleriyle bağlantılan araştınlıyor. Cumhuriyet'e bilgi veren başsav- cıhk yetkilileri, MGV'nin toplam 1600 şube ve temsilciliklerinde RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan ile eski RP milletvekiUeri Şevki Yıl- tnaz. Hasan Hüseyin Ceylan ve tbra- him Halil ÇeHk'e ait çok sayıda pro- paganda kasetleri ele geçirildiğini söyledi ler. Bu kasetlerin TRT Genel Müdürlüğü'nde deşifre edildiğini kaydeden yetkililer, kasetlerin deşif- re edilen bölümlerinde Atatürk ve la- ik düzen aleyhinde sözlerin tespit edildiğini belirttiler. Yetkililer, bu soruşturma sonucun- da MGV'nin. RP'nin gençlik örgütü olduğunun iyice kanıtlandığını kay- dederken vakfın 23 yıldır faaliyet gös- terdiğini ve yurt genelinde bulunan 1600 şubesinde 200 bin üyesinin bu- lunduğunu söylediler. MGV'nin, RP ve aşın dinci terör örgütleriyle ilişki- İ6rinin de"sbruşturulduğunu anlatan yetkililet, yasalara aykınlık saptanır- sa vakfin genel merkez ve tüm şube- lerinin kapatılması için dava açılaca- ğını bildirdiler. MGV'nm genel merkez ve şube- leri, geçen ağustos ayında Ankara 1 No'lu DGM'nin karan ile polis tara- fından aranmış ve ele geçirilen video kasetleri ile dokümanlara el konul- muştu. Başesgioğlu, terör alarmı verdi Güvenlikşirketlerinegözaltı ANKARA (ANKA) - İçişleri Bakanı Murat Başes0o0u. bazı güvenlik şirketlerinın sahıpleri arasında "devlet aleyhine suç işle.enlerin" bulunduğunu belirterek özel güvenlik şirketlerinın sıkı takip altına alınmasmı istedi. Bakan Başesgioğlu. güvenlik şirketlerinin yöneticilerinın kendi personelini illegal eylemlerde kullanabildığine dikkat çekerek İçişleri Bakanhğı'na güvenlik şirketleri ile ilgili çeşitli şikâyetler geldiğini, bunun üzerine bir araşnrma yaptıklannı bildirdi. "Yapnğmuz araşOrmalarda şirketler hakkında ilginç sonuçlara ulaşük" diyen Başesgioğlu, çok önemli birimlenn emanet edildiği güvenlik şirketlerinin, sahipleri ve yönetim kurulu üyeleri hakkında bile yeterli güvenlik araştırması yapılamadıgının ortaya çıktığını söyledi. Başesgioğlu, güvenlik şirketlerinin daha sıkı izlenebilmesi ve kontrol altında tutulabilmesi için bir yasa tasansı hazırladıklannı açıkladı. Hazırlanan yasa tasansıyla, daha önce kurulmuş bulunan şirketler hakkında da yeni güvenlik araştırmalannın yapılmasma yönelik düzenlemeleTe yer verildiğini vurgulayan Başesgioğlu, tasannın temelinı şu gerekçeye dayandırdı: "Bakanhğunıza yapılan müracaadardan. devietakyhine işlenen suçlar dahü çeşitli olayiara kanşnuş olan bazı özel güvenlik şirketi sahiplerinin. kuruluşlan bünyesinde kurulmasma izin verilen özel n . güvenlik Bakan Başesgıoğhı teşküatffida görevii personeli çeşitli illegal olâylarda kullanma ihtimallcri olduğu anlaşıhmşarf Bakan, güvenlik şirketlennın sahip ve yöneticileri hakkında yeniden güvenlik soruşturması yapılması gerektiğini kaydetti. Anayasa Mahkemesi'nin taraflara ilettiği, RP Genel Başkanı Erbakan'ın takıyye tutanaklan-2 'Ben kandan bahsettnedim, kan oıılamı sözü' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Anayasa Mahkemesi'nin. TBMM stenograflanna deşifre ettirdiği, RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan'ın sözlü açıklamalanndan bazı bölümler şöyle: Iftar mesaisi: Ramazan ayında mesai saatlerinin düzenlemesi sadece basit, doğal bır sosyal devlet olmanın tatbikinden ibaret. Bu konudaki teklif, müsteşarlıktan geldi. Kararnamede, ramazan. iftar gibi tek kelime voktur. Kararnamenin altında kimm ımzası var? Sayın Sülevman Demirel'in ve bütün bakanlann. Medenı bir davranışı devam ettirmek, bızden önce yapılmış işi devam ettirmek, eğer bir suç sayılacaksa önce Sayın Demirel'den hesap soralım: "Gelin bakalun bura>a. nasd böyle bir kararnamenin alona imza atarsımz?" Sonra DYP'den hesap soralım, bütün DYP'li bakanlann da imzası var... Milletvekilleri partiyi bağlamaz: Partililere ait 28 dosya var, bu kişilerden 23'ü ihraç edihniştir. thraç nedenlerinin laikliğe aykınlıkla uzaktan yakından ilgisi yoktur. RP'ye mensup birinin bir yerde yaptığı konuşma partiyle ilişkilendirilemez. Kandan söz etmedim: Yerel seçimlerde Meüh Gökçek'in, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na seçilmesinden sonra "Ankara Gökçek'e mezar olacak", "Kanımız pahasına da oba vermeyeceğiz'' şeklinde sloganlar atılarak yürüyüşler yapılmıştı. Gelin, yerel yönetimdeki iktıdar ile genel ıktıdar arasındaki dönemi banşçı, huzur içinde geçirelim. Bu dönem ne kadar olacak bclli değil. Bu dönem tatlı rm olacak, acı mı olacak? Söylenen şey bu. Kan sözü onlann sözü. Vay efendim. Bir kanlı mı kansız mı? Hayda... Ozden'den soru: Kanal 7 televizyonunun kuruluş yıldönümünde yaptığım konuşmayla ilgili bantta montaj yapılmış. Oradaki konuşmayı Afgan mücahitlerini ömek göstererek yaptım. Konuşma hakkında, tstanbul DGM Cumhuriyet Başsavcıhğı'nın verdiği takipsizlik karan var. Erbakan, Anayasa Mahkemesi Başkanı Vekta Güngör Özden'ın "Bu Kanal 7'nin yöneticileri ve sahipleri arasında partinizde miUetvekfli yönetki flyelerinden hiç kimse var mı" sorusunu, "Eskiden vardı. Birçok insanın iştiraki ile kunılmuştur, ama onlar milletvekili okhıktan sonra o görevterindenaynkhlar'' diye yanıtladı. Mahkemeye övgü: Yüksek tnahkemenin çağdaş Türkiye'ye, çağdaş dünyaya yakışan en güzel karan vererek Türkiye'nin üzerine geçici olarak düşürülmüş olan bu gölgeyi en kısa zamanda kaldıracağına kesinlikle Lnanıyoruz. Türfaan sorusu Anayasa Mahkemesi üyesi Yalcın Acargûn, Erbakan'a *Sizi ünhersiteve sokmayan rektörler türbana selam duracak buyuruyorsunuz iddiaya göre- Buna 'Meclis'te sarf edilen söz' deyip '83. madde himayesindedir' diyorsunuz. Bu sözü söytediniz mi" sorusunu yöneltti. Bu yönde bir söz söylemediğini savunan Erbakan, okul yöneticilerinin anlayışlı davranması gerektiğini belirttiğini kaydetti. Erbakan, MGK toplantısında, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Emekli Oramiral Güven Erkaya'nm, Erbakan'ın Çermik'te yaptığı konuşmayı okumasından sonra "inkâr ve Hirazda bulunmadığının" anımsatılması üzerine de MGK çalışmalannın gizli olduğunu belirtti. Erbakan, Erkaya'yı nezaketle dinledikten sonra şöyle yanıt verdiğini anlattı: "Bakınız Sa> ın Komutan. Sizin önünüze birtakun kağıtlar vermişler. BunJarı siz incelemeden burada gelip konuşuyorsunuz. Bu söylediğiniz şey baştan sona kadar uydunnadır. Bizûn 30 yılhk hayanmız bep bu uydunnalarla geçmiştir." BtZBÎZE ERDAL ATABEK Eğitimi Başarabilir miyiz?.. "Ezbersizeğitim", yeni bir eğitim yöntemi mi yok- sa bir toplum küttürü müdür? Bu soaınun yanıtı "se- kiz yıllık eğitim" konusunu da yakından ilgilendir- mektedir. Aradaki farklan iyi bilmek, "ezberci eği- tim"den büsbütün başka bir eğitim uygulamasına nasıl geçileceğini duşünmek, ülkenin geleceğini be- lirieyen boyutlardan birisidir. "Ezberci eğitim"; her şeyi öğretmenin bildiğine inanılaın, öğrencinin hiçbir şey bilmediğini kabul e- den, başvuru kaynağı olarak da ders kitaplanyla, onaylanan kaynaklan tanıyan bir eğitim sistemidir. Bu sistem, söylenenı yapan, isteneni uygulayan oğ- rencileri başanlı kılar, ödüllendirir, sisteme uymayan- lan ise dışlar, sistemin dışına iter. "Ezberci eğitim" çok iyi "uygulayıcılar" yetiştirir, bildikleriyle yetinen, öğrendıklerinden kuşku duymayan meslek eleman- larını eğitir. Bu sistem "öğretmen otoritesi" odaklı- dır. Öğretmen öğretir, eğitir, öğrencileri kendi istedi- ği yönlerde geliştirir, öğrettikleriyle sınav yapar, not verir, değeriendirir. Bu sistemde öğrencinin işlevi, söylenenleri yapmak, öğretilenleri öğrenmek, ders- lerine uygun biçimde çalışmaktır. "Ezbersiz eğitim" ise yeni, bambaşka bir sistem- dir. Bu sistemde her şeyi araştırıp bulması gereken "öğrencinin kendisi"dir. Öğrenci, sorulması gere- ken sorulan bulup soran odaktır. Bu soruların yanıt- lannı bulmak için hertürlü kaynağı başvuru için kul- lanabılir. Tabuları, dogmalan yoktur, araştırmasını özgürce yapacaktır. Öğretmen bu sistemde "koor- dinatör" (birlıkte çalışmayı düzenleyici), "katalizör" (hızlandıncı, harekete getirici) ve "yol göstehci"d\r. Öğretmen bu sistemde öğrencide istek ve merak uyandırma göreviyle yükümlüdür. Bu da öğretmenin yeni bir meslek rolü kazanmasını gerektirir. Yaklaşı- mı otortteye dayalı değil, paylaşımcı olacaktır. Öğ- retmen ve öğrenci iki ayn rolün değil, bilgiyi ortak üre- ten aynı rolün sahibidirter. "Ezbersiz eğitim" belleğe değil, muhakeme gücüne dayalı bir sistemdir ve her şeyin yanıtı "nedir, nedendir, nasıldır" sorulannın ya- nıtı olarak verilmelidir. Şimdi, 'ezbersiz eğitim' yeni bir eğitim yöntemi mi- dir.yoksa toplum kültürününbiryansıması mıdır so- rusu önem taşıyor. Çünkü, bütün toplum kültürü dogmalar, hiyerarşiler, dokunulmazlıklar, ayncalık- lar, ezberlenen ve itaat edilen şeylere dayalı ise 'ez- bersiz eğitim' nasıl olacaktır. Aile yapısında soru sor- ma ve tartışma ortamı bulunmayan bir toplumun okullannda "ezbersiz eğitim" yapılması nasıl karşı- lanacak, nasıl desteklenecektir? Toplumun çalışma hayatında, yaşama alanlannda, politik arenasında yaşanan suskunluk, duşündüğünü soylemekten ka- çınma, duygularını açamama, gizli kapaklılık sürüp giderken okullanmız 'ezbersiz eğitim'\ nasıl uygula- yacaktır. Açık bir gerçektir ki bu toplumun gelenek- sel kültürüne "ezbercı eğitim" çok uygun düşmek- te, herhangı bir sıkıntı çekilmemektedır. Sıkıntıyı çe- kenler, uygar dünyaya katılmamız gerektiğini, 21. yüzyılın böyle bir kavrayış eksikliğiyie yaşanamaya- cağını bilip düşünenlerdir. Şu "seicız yıllık eğitim" konusundaki "reformcu adımlar"a bakıtdığı zaman da ortada "ezbersiz eği- tim"le ilgili bir kaygı görülmemektedir. Peki, ne ya- palım? Böyte geldiği gibi gitmesini de eğitir haya- tımızın bir kazancı mı sayalım? ,J- Elbette ki hayır. Yapmamız gereken iş, ' Rujük adımlaria yetinmemektır". Türkiye, uygar dünyaya da 21. yüzyıla da sadece ve sadece "ezbersiz eği- timle geçebilecektir. Düşünmeye, tartışmaya, soru sorup yanıt aramaya dayalı bu eğitim sistemi, ülke- nin yaygın eğitim sistemi olmadan hiçbir alanda ge- lişme görülemeyecektir. Çünkü, 21. yüzyıl, uygula- yıcı insan değil, yaratıcı insana başan kapısını aça- caktır. Yapılacak işler, öncelikle aılelerin bu konuda eği- tilmeleridir. Aileler böyle bir eğitime gönülden istek- lidir ve sorulanna yanıt aramaktadır. Öğretmenlerin bu yeni sisteme göre yeniden eğitilmeleri gerekmek- tedir. Eğitim yöneticileri de yeniden eğ'rtılmek zorun- dadırlar. Toplum bütünüyle "düşünce ve ifade özgür- iüğü"ne kavuşturulmalı, gereken yasal düzenleme- ler yapılmalıdır. Ezbersiz eğitimin en büyük desteği "özgür düşünce ve ifade ortamı "dır. Bu ortamın ya- ratılması sadece eğitimin değil, ülkenin de geleceği için yaşamsal önemdedir. Biz "ezbersiz eğitim" kültürünün ülkemizde yay- gınlaşması için çalışmalıyız. Aksi halde sadece Av- rupa'nın kapısında değil, yeni bir yüzyılın kavşağın- da da bekleme salonundan kurtulamayacağız. Bucak'ın üyeliğine tepki ' Siyasetçiler çevreyi ciddiye almıyor' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO), çok kritik oylamalar dışında TBMM'ye uğramayan DYP Şanlıurfa Milletvekili SedatEdip Bucakın TBMM Çevre Komisyonu üyeliğine seçilmesine tepki gösterdı. Siyasileri çevreye duyarstzlılda suçlayan ÇMO Başkanı RıfatGöksu. ÇevTe Bakanlığı'nın. yerel mahkemenin Bergama için verdiği karan temyize götürmesinin de Eurogold'a zaman kazandırdığını söyledi. Danıştay'ın Eurogold aleyhine verdiği hükme yaptığı itirazı geri çeken Çevre BakanlığTnm, aynı hükme uyan yerel mahkemenin karannı temyize götürerek çelişkiye düşmesine ÇMO tepki gösterdi. Göksu. yerel mahkemenin karannı idarenin uygulaması için 1 aylık yasal sürenin dolmasına karşın Eurogold'un, siyanürleme yoluyla altın üretme çalışmalannı sürdürdüğünü anımsattı. Izmir 1. Idare Mahkemesi'nin. "herkesin sağhkb ve dengcli bir çevrede } r aşama hakkını koruyarak'' örnek bir karar aldığını belirten Göksu "Alun madeninin yaratacağı çevre ve halk sağhğuıa vönelik tehdit çok ciddi boyiıttadır ve doğanın geri dönülmez biçimde vok oluşu kaçımlmazdır" görüşünü dile getirdi. Göksu, "İzmirValihgi'nİ. ÇevreBakanlığı'nu Enerji Bakanlığı'nı göreve çağuTyoruz" dedi. Çevre Bakanlığı'nın, yerel mahkemenin karannı temyize götürmesinin "firmaya zaman kazandırdığuu" kaydeden Göksu, "Eurogold firmasının amacu madeni işletebilecek bir noktaya getirerek kafalarda soru işareneri olusturmak ve dönüşü olmavan bir durum yaratmakür'' diye konuştu.Göksu, Bergama için TBMM Çevre Komisyonu'nu duyarlı olmaya çağıracak bir açıklama yapmayı planlamalanna karşın. komisyona DYP'li Sedat Bucak'ın seçilmesinin ardından bu kararlanndan vazgeçtiklerini söyledi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear