23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyel İmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmeni Orhan Erinç # Genel Yayın Koordinatoru; Hikmet Çetinkaya • Yazıışlen Müdürleri: tbrahim Yüdız - Dinç Tayanç # Sonımlu Müdür Fikret llkiz 9 Haber Merkezı Müdurü. Hakan Kara #001561 Yönetmea Fîkret Eser Dış Haberier Şinasi Danışoğlu t Istıhbarar Cengiz Yüdının 9 Ekonomı Mehmet Saraç • Kültûn Handan Şenköken # Spor Abdüikadir Yûcefaıuo • MakaJeterSamiKaraören9Duz£ttme AbduDah Yaacı#Fotoğraf Erdogan Köseoglu •BUgı-Belge. Edib« Buğra 9 Yurt Haberlen Mehmet Faraç YayınKımılu. İlhan Setçuk(Ba$kaıu Orban Erinç, Oktay Kurtböke. Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner, Ergun BaJa, Dtaç Tayanç, tbrahim Y lldii Orhan Bursalı, Mutafa Balbav, Hikan Kara. AnkaraTemsılcisi. Mustafa Balbay Atatürk Bulvan No: 125,Kat:4.Bakanhklar-AnkaraTel 4195020(7hat). Faks. 4195027 • Izmır Temsılcisı Serdar Kızık, H Zıya Blv. 1352S i3Tel 4411220. Faks:4419117• Adana Temsücisi: Çetin YiğeDoğtn, Inonü Cd 119 S. No: 1 Kat 1, Tel-363 12 11. Faks: 363 12 15 Muessese Müdurii Ûstfln \kmen 0 Koordınatör Ahmet Koruisan # Vfuhasebe Büfent \ eoer*ldare Hüseyin Gürer • Işletme Önder Çelik • Bılgı- tşlem. Nail İnal 0 Bıigısayar Sıstem: MOrfivet Çifer 0 Sadş Fazikt Kuza MEDYA C: 0 Yönetim Kurulu Başkanı • Genel Mûdür Gülbin Erduran 0 Koordınalör Reba Işıtmao 0 Genel Mudür Yardımcısr Mine Akdağ Tel 514 07 53 - 5139580-513&4OM1,Faks 5138463 Yayımlavan \e Basao: Yenı Gun Haber Ajansı. Basın ve YayıncıİLk A Ş TurkocağıCad 39 41 Cağaloglu 34334 tst'PK 246 tsıanbul Tel (0/212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0/212) 513 85 95 24EKİM1997 tmsak: 5.52 Güneş:7.18 Öğle: 12.56 Ikındi: 15.49 Akşam: 18.19 Yatsı: 19.40 Gökçek'e lukuruk' cezası • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara 6. Asliye Hukuk Mahkemesı, heykeltıraş Mehmet Aksoy'un Altmpark'ta bulunan "Penler Ülkesinde" adlı eserinı. "Böyle sanatın içine tüküreyim, ahlaksızlığın admı sanat koymuşlar" diyerek parçalatıp kaldırttığı ve sanatçının kişilik haklarına hakaret ettiğı gerekçesiyle Ankara Büyükşehır Belediye Başkanı Melih Gökçek ile Belediye Başkanhğı'nın tüzelkişiliğini 250'şer milyon lira tazminat ödemeye mahkûm etti. Şener Şen'e Valencia'da ödiü • Kültür Servisi - Ispanya'nın Valencia kentinde diizenlenen 'Akdeniz Film Festnalı'nde Yavuz Turgul'un yönettıği Eşkjya adlı fılmde rol alan Şener Şen En lyı Erkek Oyuncu seçildi. 18 yıldır diizenlenen festivalde bugün İstanbul ve Ankara'da gösterime gırecek olan 'Hamam' da 'En lyı Film' dalında 'Halk Ödülü'nü kazandı. Promosyon Yasası'na vize • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa Mahkemesi, Tiiketıcınin Korunmasına llışkin Yasa"nın, gazetelenn kültürel ürünler dışında armağan \ermeleri durumunda uygulanacak yaptınmlan öngören hükmünün ıptalı ısteminı reddetti. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in iptal ıstemıni dün görüşen üst mahkeme, yasa dışı kampanya düzenleyen siirelı yayın kuruluşlanna para cezası verilmesıni öngören hükmü anayasaya aykın bulmadı. Derishovv'dan yeni kitapçık • Haber Merkezi- Denshovv'un. sonbahar/kış '97-"98 tasanmlannı içeren moda kitapçığı, "Mimarca Baktık. Kalbimizle Gördük" başlığıyla çıktı. Firmanm dünyaya ve modaya bakışını içeren kitapçıkta, sinematografik bir yaklaşımla metropol msanının, mekân, zaman ve ınsan bağlamında moda ile ihşkisinin yansıtılması amaçlandı. Çevreciler, üretilen enerjinin iletim hatlan yüzünden yüzde 30'unun boşa gittiğine dikkat çekiyorlar Niildeer enerji için6 karanbk9 senaryo• Yatağan Termik Santralı'nın iki günlük kapatılmasında Ege'de hemen elektrik kesintilerine başlanmıştı. Akkuyu ile ilgili müşavirlik ihalesi yapılırken de, Gökova'nm devreye sokulup sokulmaması tartışmalan yapılırken de 'kesinti oyunu' gündemdeydi. ÜMİT OTAN e n e r J ' s m m büyükçe bölü- ; münü kaybeden bir ülke- İZMİR - "Şimdi çevre- nin rahatlayamayacağını yimevreyibirkenarabıra- belirtip şu görüşlere yer kıpbusantrallanmutlaka verdı: devreye sokmalıyız-." "Jik jş kayıplann önkn- Mesut Yılmaz, bir ön- mesidir. Bıina paralel ve- ceki başbakanlığı döne- rimHikvçtasamıfgünde- minde böyle diyordu. me gefirilmefi. Baü'da tüm Mesut Yılmaz bugün yı- beyazeşvalarRdnstaııdart- ne başbakan ve bu kez bir lar geliştiriliyor. Öyle Id saatle başlayıp dört saate ABD'de 1990'larda kuDa- kadarvarabilecek elektrik ıuian buzdoiaplan 19701er- kesintisiyle "korku salı- deldninüctebtrienerjikul- yor". Çevreciler. odalar. lanıyor Btzdeherkımuten bilim adamlan. nükleer çok kullandığı ampulünü karşıtlan böyle yorumlu- 'kompackt floresan' am- yorlar. Aynı senaryonun puDe değiştirse bir nükJe- yıllardır pişirilip pişinlip ersantrahnüreteceğiener- ortayakonulduğunubelir- jiyeeşdeğertasarrufsağtı- tip "Cretifen enerjinin fle- yor." J ^ S ^ Î Yanıtbekkyen M'uboşagıderkenbu- , J nu önleyecek >atırımlan S U I U U U önerecek bir tekyetkili yok mu" diye soruyorlar. Yörelenne nükleer sant- ral kurulması çalışmalan Yaşanan somut olaylar yapılan Doğu Akdeniz daçevrecılenn yaklaşımı- Çevre Dernekleri, vanlan nı doğruluyor. Yatağan Ter- noktayı "komik" olarak mik Santralı'nm iki günlük yorumlayıp hükümet yet- kapatılmasında Ege'de he- kililerinden şu sorulann men elektrik kesintilerine yanıtını bekJıyorlar: başlanmıştı. Akkuyu ile il- -Son 14 yıkla iktidarda gilı müşavirlik ihalesi ya- en çok kalan parti olarak pılırken de, Gökova'nın EgeVikunıtantermflisant- devTeye sokulup sokulma- raDanndesüifirizasyonüni- ması tartışmalan yapılır- telerini neden yaptirmadı- ken de "kesinti oyunu" nız? gündemdeydi -Enerji kayıplannın var- Almanya'nın bazı bölgelerinde enerji ihtiyacı yalnızca rüzgârdan yararlanılarak karşılaıuyor. Hava kirliliği dünyayı 'yeşil enerji' arayışma itti Umut rüzgâr ve güneş YaarunyapUnuyor Enerjiyeyönelik istatis- rarlanna karşın kaçak so- tikler ve araştırmalar gös- rununu halledeceğinize ne- teriyor ki her yıl 3.5 mil- den Gökova'ya bir termik yar dolar yatınm yapması santral yapma yoluna git- gereken Türkiye, son sekız tiniz. Gökova'ya bir za- yılda 1 milyar dolarla ye- manlar Turgut Özal kefıl tinmiş. Nükleer karşıtlan, olmuştu. Şimdi kim kefıl Akkuyu 'da ihale aşaması- olacak? na gelinirken hükümetin -Elektrik kesintisi kor- "gözdağı" vererek nükle- kuMiylakamuoyunuyanıl- er santralı yaşama geçir- tacağınıza enerji kaçağıy- meyeçalışacak]aruu,ancak la ilgili biryaarunınBolup buna izin vermeyecekleri- olmadığını açıklarmtanız? ni belirtıyorlar. Ortadoğu -Mahkemeler. ınsanın Teknik Universitesi Kim- doğalbirçe\Tedeyaşama- ya Bölümü'nden Prof. Dr. sına yönelik kararlar alı- lnci Gökmen de ne kadar yor. Bu kararlar Akkuyu santral yapıhrsa yapılsın için de geçerli midir? Çeviri Servisi -21. yüzy ıla girerken hava kirliliği ve küresel ısınmaya yol açan fosil yakıtlara alternatif oluştu- racak "yeşü enerji" arayışma giren ınsanoğlu. tüm umudunu rüzgâr ve gü- neş enerjisıne bağlamış durumda. Almanya'nm kuzeyindeki bereket- li topraklarda son beş yıldır yalnızca rüzgâr enerjisindenyararlanılarakta- nm yapılıyor. 30 metre uzunluğunda- ki bmlerce yeldeğirmeninin fıberglas- tan yapılan kanatlan en ufak biresin- tıyi bile enerji haline dönüştürüyor. Bu bölgede enerji ihtiyacı türeüyle rüz- gâr enerjısinden sağlanıyor. Endonez- ya'nın kırsal bölgelenndeki pek çok evde enerji ihtiyacı gümüş renklı gü- neş panellerinden sağlanıyor. Bu pa- nellerin üzerindeki güneş pilleri gü- neş ışıgını elektnk enerjisine dönüş- türüyor. Avrupa'da. Güneydoğu Asya'da ve arada kalan pek çok bölgede enerji ko- nusunda devrim nıteliği taşıyan bu değişiklıkler geleneksel enerji kay- naklarına olan bağımlılığı ortadan kaldınyor. Alternatif enerji teknolo- jileri artık deneysel evTeyi çoktan ge- ride bırakarak ticari kullanım alanla- • Alternatif enerji teknolojileri artık deneysel evreyi çoktan geride bırakarak ticari kullanım alanlannda kendini ispatlamış durumda. nnda kendini ispatlamış durumda. Bu gelişmeler daha köklü değışimlere gebe. Çok yakın bir gelecekte konut- lann ve sanayinin enerji gereksinı- mini şu kaynaklardan sağlayacağı tah- min ediliyor: Göneş ışınları: 1988 yılında toplam piyasa değen 340 milyon do- lan bulan güneş panelleri, 1996 yılın- da 900 milyon dolara ulaştı. Bugün en düşük maliyetli enerji kaynağı ola- rak özellikle kırsal alanlarda genış bir kullanım alanı bulan güneş enerjisı, yakın bir gelecekte kentsel alanlarda da tercih edilecek. Örneğın bugün Ja- ponya'da yeni konutlann damlan si- likon kiremitlerle kaplanıyor. Bu yol- la depolanan güneş enerjisi ailenin günlük enerji ihtiyacım karşılamaya yetiyor. Almanya'da ve tsviçre'de ıse yeni yapılan binalann guneye bakan yüzlerindeki pencerelere güneş pille- ri takılıyor. Rüzgâr gücü: Bugün 2 mil- yar dolarlık bir iş hacmine sahip olan küresel rüzgâr gücü sanayii her yıl yüzde 25"lik birhızlabüyüyor. 20 yıl- lık bir araştırmanın sonucunda geliş- tirilen modem rüzgâr türbinleri. rüz- gâra dayanıkh fiberglas kanatlan ve elektronik kontrolleri ile çok parlak bir gelecek vaat edıyor. Bu yolla el- de edilen elektrik enerjisinin maliye- ti, fosil yakıtla çalışan santrallann üretim maliyetine şimdilik eşit. Yakıt pilleri: Ballard Povver Systems adındaki Kanadalı küçükbir şirketin piyasaya çıkarttığı yakıt pili. hidrojen ve oksijeni birleştîrerek elekt- rik enerjisi sağlıyor. Bu işlemin sonu- cunda atık olarak yalnızca su gibi te- mız bir madde üreten yakıt pilleri, çevrecilerden geniş destek görüyor. Şimdilik ABD'nin uzay programlan çerçevesınde uzay mekıkJerinın ener- ji gereksimmıni karşılayan yakıt pil- lerinın, pek yakında evlerin bodrum katlannda sıcak su ve enerji kaynağı olarak kullanılacağına kesin gözüy- le bakılıyor. Cumhuriyetin kuruluşunun 74. yıldönümü kutlamyor Bayram etkinlikleıi başlıyor İstanbul Haber Servisi - Gumhuri- yetimızin kuruluşunun 74. yılı birçok etkinlikle kutlanacak. Bir hafta boyun- ca devam edecek etkinliklerkapsamın- da, açık hava tiyatrolan, konserler, söy- Ieşi ve paneller ile balolar gerçekleş- tırilecek. İstanbul Valiliği, Gumhuriyet'in 74. yıl kutlamalanna 28 Ekim günü baş- lıyor. 28 Ekim'de ilk tören saat 13.00'te Taksım'de yapılacak. 29 Ekim'de İstanbul Valiliği saat 09.30'da tebrikleri kabul edecek. Va- tan Gaddesi'ndeki tören saat 10.30'da başlayacak. Saat 15.00'ten iribaren ise Beşiktaş Barbaros Alanı, Beyazıt Ala- ru. Üsküdar Şemsipaşa Alanı. Kadıköy tskele Meydanı, Kartal tskele Alanı, Taksim Meydanı. Sultanahmet, Tuzla Atatürk Anıtı'nda konser, halk oyun- lan ve havai fışek gösterileri yapılacak. Kadıköy Belediyesı, 29 Ekim Gum- huriyet Bayramı kutlama'anna bugün başlıyor. Saat 14.00'te Iskele Meyda- nı 'ndameşaleyakmatöreni yapılacak. Yıne aynı gün saat 16.00'da Murat De- mircioğhı'nun vereceği "Cumhuriyet- ten günümüze Türkiye- Avrupa İlişki- leri" konulu konferans. Bahçe-Bahçe Kültür Evi'nde yapılacak. Haftanın dı- ğer etkinlikleri şöyle sıralanıyor: 25 Ekim; Şiirsel Resital-Mustafa Kemal Türküleri konulu etkınlık saat 15.00'te Kadıköy Belediyesı Kültür ve Sanat Merkezi'nde. Prof. Toktamış Ateş ve AdnanOzyalçuer'in katılaca- ğı "Cumhuriyet, Demokrasi ve Eği- tim" konulu söyleşi saat 18.30'da Ka- dıköy Evlendirme Dairesi'nde. 26 Ekim; "Nutuk 192Tden Türld- ye 1997'ye" paneli saat 17.30'da Ka- dıköy Evlendirme Dairesi'nde. 27 Ekim; "KuvaviMilliyeKadınla- n" adlı tiyatro gösterisi saat 20.00'de Kadıköy Evlendirme Dairesi'nde. 28 Ekim; Saat 20.00'de Kadıköy Evlendirme Dairesi'nde Cumhuriyet Balosu. 29 Ekim; Cumhuriyet Bayramı res- mi geçit töreni saat 10.00'da Bağdat Caddesi'nde. "Atatürk ve Cumhuri- yet" konulu panel saat 14.00'de Kadı- köy Belediyesi Kültür ve Sanat Mer- kezi'nde gerçekJeştirilecek. Prof. Ars- lanBaşerKafaoğhTnun katılacağı söy- leşi saat 15.00'te Bahçe-Bahçe Kültür Evi'nde. Greenpeace Henprotesto e-posta : tan (a prizma.net tr Dünyadakj iklim değişiküklerinin baş sorumlusunun ABD olduğunu öne süren Greenpeace eylemcüeri, diln istanbul'daJd ABD Başkonsolosluğu önünde protesto gösterisi yapü. Başkonsolosluğun önünde pankart açmak isteyen Greenpeace eylemcilerine polis izin vermedL Konsoloslıığun karşısında "Clinton, iklimi mahvetme" yazıh tngilizce ve Türkçe pankart açan eylemcfler adına konuşan Greenpeace Akdeniz Ofısi Enerji Kampanyası Sorumlusu Melda Keskin, iklim değişikliğine neden olan küresel karbondioksit emisyonlannın dörtte birini ABD'nin ürettiğini söyledL Greenpeace eylemcilerinin ÂBD Başkanı Clinıon'a iletilmek üzere ABD Başkonsolosu CaroKn Huggins'e vermek istedikleri mektup Konsolosluk tara&ndan kabul edilmedi fFotoğraf: İPEK YEZDANİ) EMO İstanbul Subesi Enerji krizi bahane...• İTÜ öğretim üyesi Prof. Dr. İlhan Avcı, "Gelişen çevre bilinci nükleer teknoloji için tehlike yaratıyor. Hidroelektrik santrallanna yatınm yapılması çok daha gerçekçi ve bize uygun" dedi. İstanbul Haber Servisi- ihalezarflannın açıküğı bu- Başbakan Mesut Ydmaz'ın, günlerde kriz başlangKinı kasım ve aralık ayında baş- açıkbyorlar.kesintilerinbaş- lanacak olan elektrik kesin- layacağmısö>1üyorlar..\nıaç tilerine Türkiye'deki ener- ihaleyi kamuoyuna benim- ji krizini gerekçe gösterme- setmektir. Neden budur. Da- si "gerçekçi" bulunmadı. ğrtım şebekesindeki ka>ıp- Elektrik Mühendisleri Oda- lann yüzde 30'lara vanüğı sı İstanbul Şube Başkanı bir ortamda, bunlan önle- Hüseyin VeşiL nükleer sant- mek için bir gbisimde bu- rallann ihalesinin yapıldığı lunmadan, böyle bir şeyin günlerde enerji knzinden gündemegetirilmesi başka söz etmenin, nükleer sant- türlü izah edUemez." rah kamuoyuna benimset- l T U ^ ^ Fakültesi Hid- mek olduğunu söyledi. rolik Anabilim Dalı öğretim İTÜ Inşaat Fakültesi Hid- ü v esi Prof. Dr. İlhan Avcı, rolik Anabüım Dalı öğretim s011 ^ ş yılda Atatürk Hid- üyesi Prof. Dr. İlhan Avcı, roelektrik Santralı dışında kendigücümüzledeğerlen- h 'Ç b i r c i d d i yatınmın ya- dırebıleceSimız doğal kay- pılmadığını ve başlatılan- naklarbulunduğunuvurgu- l a r ı n d a bitırilmediğini layarak, "Geüşen çevre bi- anımsatarak. bu alanda Tür- linci nükleer teknoloji için kiye'nin önemli bir potan- tehlikevarauyor. Hidroelekt- S| vele sahip olduğunu vur- rik santrallanna yatınm ya- guladı. pılması çok daha gerçekçi ve A v c l - Çonıh Nehri gibi bize uygun" dedı. hidroelektrik potansiyeli yüksek olan ve projeleri bi- le hazırlanan bir akarsuda bıle yatınmlara başlanma- Başbakan Yılmaz'ın, ka- û&nı belırterek, "Öncefik- sım ve arahk ayında enerji 'e değerlendirilmesi gere- krizı nedeniyle elektrik ke- ken yeıulenebUir(tükemne- sintisine gidileceğini açık- yen)kendiözenerjikaynak- laması tepkiyle karşılandı. lanmız v^rken,dışa bağun- Elektrik Mühendisleri Oda- h ve istikrarsz ülkelerin kay- sı İstanbul Şube Başkanı naklanna dayah enerji ya- Hüseyin Yeşil, İstanbul gi- tmmlannagirUmesinianla- bi büyük illerde elektrik ke- mak mümkün değüdir"de- sintisinin zaten olduğunu di. ancak bunun enerji krizin- İTÜ Elektrik Elektronik den değil. enerji şebekesın- Fakültesi öğretim üyesi Prof. deki yetersizlikten kaynak- Dr. İlhami Çetın de özel- landığını savunarak şunla- leştirme yapılacak diye n söyledi: mevcut santrallann bakımı- "Biz bunu yıDanür söy- nın iyi yapılmadığını ve bu lüyflruz. Enerji şebekesinin yüzden de sanrrallardan iyi yenilenmesiiçinhiçbiryatı- verim alınamadığını ileri nm yapılmadı. Ama şimdi sürdü. 'Enerji şebekesi yetersiz' SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN 'Hücre' Yalnızlığının 'Basıncı' (i şbu yazı, eski cezaevi halkının ürettiği, ünlü 'Ma- pusane çeşmesi yandan akıyoryandan / Ma- pusluk bir şey değil, hasretlik var bir yandan!' türküsünü, Ruhi Su'nun -sesi ve sazıyla- nasıl söy- lediği hatırlanarak okunacaktır). Eğer, çocuk yaşımdayken (16), 'kapatılmak' ger- çeğini yaşamamış olsaydım; Aıihur Koestler'in o müthiş romanı, beni öyle allak bullak eder miydi, bilemem: "Gün Ortasındaki Karanlık" ya da "Sı- fırVeSonsuz", 'tecrit'teki Rubaçof'un, 'kapatılmış- lığını' ve 'sorgulanışını' anlatır: o yıllarda Fransız- ca bilmediğim halde, Hachette Kitabevi'nden Fransızca çevirisini. görür görmez almış; su içer gi- bi okumuştum; o dili öğrendikten sonra, Paris'te bir keredaha okudum. işçi Üniversitesi'ndeki, 'di- ren/şç/'sendikalist 'camarade' Paul, Rubaçof'un gerçekte, Bukharin'in ta kendisi olduğunu söyle- mişti; yâni, Vladimir lliç'in 'Parti'nin Çocuğu' di- ye sevdiği, bolşevik lider! Bilirsiniz, Stalin'ci totaliterlik, o dramatik Mos- kova Davalan döneminde. Zinovyef, Kamenef, Ra- dek ve başkalannı nasıl ihanetle suçladıysa, aynı şeyi Bukharin için de yapmıştı; onu da bir 'hüc- reyekapatıp', amansızcasorguladıktan sonra, en- sesine bir kurşun sıkarak 'infaz ettiler'. 'Camara- de' Paul, Koestler'in, Bukharin'le Komirrtem'den 'arkadaş' olduğunu söylerdi. Rubaçofun hücre ya- şantısını, bütün safhalarıyla, ne kadar çarpıcı an- latmıştır! Başına gelen biliıi Tecrife alınmak 1 !... Otarihte, lisenin ilk sınıfından iki öğrenci, tutuk- lu ve elleri kelepçeli gelirse, hapishanede gi- decekleriyer, belliydi: 'SıbyanKoğuşu':çocukhü- kümlülerin, üst üste yattığı yer! Bize de öyle yap- mışlardı. Sabah, vaziyet vahamet kesbediyor: 141/142 'sanığı'm, öbürçocuklann yanına nasıl ko- yarsınız? 'Behemahal tecrit edilmeli', öyle de ya- pılıyor; eski Izmir Hapishanesi nin -sonradan nak- ledileceğimiz 2. Ferânesi'nde, iki kişilik 'odalar' vardıysa da, besbelli bu bizim için fazla 'lüks' sa- yıldı; Revir'in altındaki bodruma kapatılarak, 'tec- rit'e alındık! Parmaklıklı, camsız iki pencereden, şubat aya- zı iliklerimize kadar işlerdi. Genişçe bir yerdi ama, rutubetli, pis ve karanlık; kedi yavrusu iriliğindeki lağım fareleri, ayaklarımızın arasında dolaşıyor; ta- vandan üzerimize böcekler düşüyordu. Yatak di- ye, ortalık yere teneşire benzer bir tahta sedir koy- dular; yatağı yorganı kendimiz sağladık. Mapusâ- ne 'tayını'nöan başka yiyecek vermezlerdi; mapu- sâne 'bakkalından' helva ya da peynir aldırtabil- memiz, 'meydancıların' insafına kalmıştı. O kadar genç yânı tecrübesiz, dünyadan habersizdik ki, 'tecrit'e konulduğumuzu, 2. Ferâne'ye naklimizden sonra, '/(/dem/;'hükümlüler, söyleyince anlamıştık. Ünlü kabadayı Bayraklı'lı Fethi, simsiyah bıyıkla- rının altından bembeyaz dişleriyle gülerek, demiş- tı ki: "-...'siyasilerin' tecritte tutulması esastır." Bunlar 1941 Şubatı'ndan itibaren Konak'taki es- ki İzmir Hapishanesi nde yaşandı. Sansaryan Hanı'nda (istanbul), 'tabut'tan farksız hücreler- de, çok daha sunturlu 'tecrit'ler yaşanabileceğini henüz bilmiyordum. O 'kâbus' sarmalı... t A 0 Kuşağı'nın önemli bir kesimi, o hücreler- H" den geçmiştir. Ancak bir kerevetin sığabileceği daracık bir yer ki, ayakta zor durabilir, ancak yan yan yürüyebi- lirsin; çoğu penceresiz, kafesli tek ampulle aydın- latılmış; tuvalete çıkmak izne bağlı, sanığın adı hücresinin numarasından ibaret! Sizi kapatrve unu- turlardı. Sadece neden tutuklandığınızı bilmeyişi- niz bile, sorgunun başlamasına kadar geçen sü- rede -bazan bir hafta, bazan birkaç ay- sizi bir kâ- bus sarmalınadolaştırmaz mı? 'Işkence', oayn bir bahis; burada sözünü ettiğim, bir romanımda ('Bı- çağın Ucu') ruhsal 'tahribatını' ucundan kıyısın- dan anlatmaya çalıştığım, 'tecrit'in -bizatihi kapa- tılmış olmanın- hâlet-i ruhiye'yi nasıl darmadağın ettiğidir. Öyletutuklulargörülmüştürki, birkaç haftalık hüc- re 'yalnızlığının' basıncı, onu, kendi kendisinin 'müsveddesi' haline dönüştürür. Bazı geceler, kim olduğunu kestiremediğiniz birisinin -onbeş numa- ra mı, onaltı numara mı, hangisi?- gizli hıçkınkla- nnı duyardım. Bazı geceler de, bir başkası, hüc- resinin duvarlarını yumruklayıp, bağınrdı; "-Allah! Allahım!". Ben, kendi kendime konuşmak alış- kanlığını, orada edindim; çok bunalınca, ezberim- deki bütün şiirleri, duyabıleceğim bir sesle okur, sonra ağız dolusu atartutardım; kime? Şarkı söy- lediğim de olmuştur; "...kara deryalarda bir fe- nersin / yıldızımız yolumuzda parlar..." Nöbet- çi polıs, kapımı vurup fena halde paylar, beni sus- tururdu. 'Hücre'ye kapatılmış tecrittekj tutuklu, 'meç- hule' asılmış bir 'hiç'tir; eziyet, onun 'hiçliğine' boyun eğmesiyle, sona erecektir; bunu hepsi bilir, bilir de, sonraki ömründe aynalara nasıl baksın?.. http:// www. prizma.net tr/ AILHAN http://www.eda.tr/-bilgiyay/yazar/ailhan.htlm
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear