Catalog

."9OCAK1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI lanıştay'dan bedelsize vize • ANKARA (AA) - ianıştay I0. Dairesi, tedelsiz otomobil ithaline danak tanıyan lararnamenın •yürütmesinin nırdurulması" istemini Eddetti. 10. Daıre, Türk Metal Sendikası. TOFAŞ, lekersan Jant Sanayii, v aysan Teknik Yay Sanayii, Otomotıv Sanayii Derneği, Taysad Taşıt Araçlan Yan Sanayii Dernegı ıle Birinci Otomotıv Sanayii ve Tic. AŞ.'nin. "Bazı Ticari ve Şahsi Mahıyette Eşyanın Bedelsiz İthaline Ilişkin Ek Bakanlar Kurulu Karan"nın 'iptali" \e "yürütmenın durdurulması" ıçın açtığı davada. "yürütmenin durdurulması" istemini reddetti. KOBİ-ihracat danışma hattı • ANKARA (AA)- Küçük ve Orta Boy Işletmelerin (KOBİ) ihracat faaliyetlerine yardımcı olmak amacıyla. thracatı Geliştirme Etüt Merkezı (İGEME)tarafından "İhracat Danışma Hattı" kuruldu. Dış Ticaret Müsteşan Osman Dogangün, Türkiye'de KOBt'lerin en büyük eksıkliklerinın başında bilgi eksikliğinin geldiğini, dolayısıyla ihracat işlemlerinın daha başanlı şekilde yürütülebilmesi için, Danışma Hattının kurulmasını uygun gördüklerini bildirdi. Sraaften hayvancılığa kredi •ANKARA (AA) - Hükümetın. hayvancılık sektörüne dövız üzennden kullandınlacağını açıkladığı 46 tnlyon liralık kredınin kaynağı belli oldu. Zıraat Bankası Genel Müdür Vekili Salih Şevki Doruk. kredinin tamamen banka kaynaklanndan kullandınlacağını söyledi. Doruk. 400 milyon dolar tutanndaki kredinin. Ziraat Bankası'nın kendı döviz kaynaklanndan sağlanacagına veya fon durumuna göre. uluslararası piyasalardan uzun vadelı. düşük faizlı kredi bulunması yoluna gidileceğini kaydetti. Vergi kaçakları • ANKARA (AA) - Maiiye Bakanı Abdüllatif Şener. Türkiye'de vergi kayıp-kaçağının ulaştığı boyutlan vurgularken, incelenen her mükellefte vergı-matrah farkı bulunduğunu ve çeşitli cezalara çarptınldığını belırttı. Bakan Şener. "Her mükellefte matrah farkı bulunuyorsa, bu vergı sıstemınde de bır hata olduğu anlamına gelir" dedi. Şener, kendilennin düzenlı olarak vergisini ödeyen. "alnım açık" diyen mükellefler görmek ıstediklenm kaydetti. KB İstanbul'da start alıyor • ANKARA (ANKA) - Karadeniz Ekonomik Işbirliği (KEİ) Uluslararası Daımi Sekretaryası'nın yeni bınası Mısır Fuat Paşa Yalısı, 7 şubatta düzenlenecek bir törenle Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller tarafından resmen açılacak. 'KEİ Özel Dışişlen Bakanlan Toplantısı' da aynı gün Istanbul'da gerçekJeşecek. Doğu Holding şirket kuruyor • İSTANBUL (ANKA) - Doğu Holding ve lstanbul Ticaret Odası(ıTO) Yönetım Kurulu Başkanı Mehmet Yıldınm, Diyarbakır. Urfa ve Adıyaman'da arsa satın alınarak Doğu Holding şirketlennın kuruluş çalışmalannı başlattıklannı kaydetti. Yıldınm, "Doğulu ve Güneydoğulu vatandaşlanmız bu şırketlere 5 ila 10 milyon lira karşılığında ortak edılecektir" dedi. TÜSİAD raporuna ATO eleştirisi • ADANA (Cumhuriyet Giiney İlleri Bürosu) - TÜSlAD'ın son raporunu "alan dışında" diye değerlendıren Adana Ticaret Odası Başkanı Fethı Kamışlı. "Özel sektör kuruluşlanndan oluşan bu grup, görüşlerinı ekonomi ağırlıklı sunmalıydı" dedi. Çukurova Gazeteciler Cemiyeti'nin yeni yönetımini kutlamak için ziyarette bulunan Kamışlı, "Biz devlet güvenlik mahkemelerine kadar uzanan bu raporu doğru bulmuyoruz" diye konuştu. En başanlı özelleştirme olacağı iddiasıyla ihaleye çıkanlan Erdemir'de SPK devreye girdi Erdemir'e talip çıkmadıESRA YENER ANKARA-Hükümetin uluslara- rası yatınmcılara açık en başanlı özelleştirmelerden biri olacağı id- diasıyla ihaleye çıkarttığı Ereğli Demİr-Çelik Fabnkasi A.Ş (Erde- mir) için yalnızca Uzanlar'a ait olan Rumeli Metal Sanayi ile çalışanlar ve dökümhane sahiplerinın kurduk- lan ortak gırişim grubundan teklif geldi. Sermaye Piyasası Kurulu'nun Erdemır'in ihaleye çıkanlmasının hemen ardından yayımladığı. "haJ- ka açıkşirkederin yönetim değişik- liklerinde ortaklannın tüıtı hissele- ri toplamayı garanti etmesi" yönün- deki tebliğinin, fabnkaya talıp ola- cağı önceden belirlenen Uzanlar'a yönelik bir önlem olduğu öğrenil- di._ Özelleştirme Idaresi Başkanlı- ğı'ndan dün yapılan açıklamada, Erdemır için açılan ihaleye yalnız- ca Rumeli Metal Sanayi ile kurum- da çalışan işçiler ve dökümhane sa- hiplerinin kurduklan ortak gırişim grubunun teklif verdiği öğrenildı. Hükümet, büyük holdmgler ve ulus- lararası yatınmcılann da teklif ve- receği yönünde beklentiye gırdiği Erdemir'in özelleşrirmesinden yük- sek mıktarda gelır bekliyordu. ANKA'nın haberine göre ortak Erdemir hem çok büyük bir işletme hem de hisseleri İMKB'de tokomotif görevi yapan bir kurum. girişım grubunu RP'yeyakınlığıy- la bilinen ışadamlannın kurduğu Zonguldak Yatınm, Makine, Ma- dencilik, Enerji Hizmetler Sanayii ve Karadeniz Ereğli Yatınmcılar Grubu oluşturuyor. SPK'nın, Erdemir'in ihaleye çı- kanlmasının hemen ardından ge- çen ay yayımladığı. "halkaaçıkşir- ketterin vönetim değişikliklerinde, kurumu alan kişilerin gerektiğinde piyasadaki hLssclerin tümiınü top- layabilecek doğrultuda teminat ge- tirmeleri ve garanti vermeteri'* yö- nündekı tebliğinin de Uzanlar'a yö- nelık olduğu öğrenildi. SPK'nin Çukurova Elektrik A.Ş'de büyük sorun yaşadığı Uzan- lar'ın Erdemir için şartname alma- sı üzerine tebliği acil olarak günde- me geatırdiği kaydedildi. SPK ay- nca, Erdemir'in özelleştirilmesin- de kurum yatınm ve borçlannda devlete onay yetkisi verecek altın hissenin de yönetimi üstleneceği bildınldı. SPK Başkanı Aliİhsan Karacan tebliğ konusunda yaptığı degerlen- dırmede, uygulamanın tüm Avru- pa ve ABD para pıyasalannda sür- düğünü. küçük yatınmcının korun- ması için özelleştirme çerçevesin- de zorunlu bir düzenleme olduğu- nu söyledi. Tebliğin uluslararası piyasalar- daki benzerlerine göre hazırlandı- ğını kaydeden Karacan. Erdemir'in. hem çok büyük bır işletme hem de hisselen borsada lokomotıf görevi yapan bir kurum olduğuna dikkat çektı. SPK ıle Uzanlararasında Çu- kurova Elektrik AŞ'de (ÇEAŞ) so- run çıkmıştı. SPK. Uzanlar'm ÇEAŞ'ın 7 tril- yon liralık kıymetlennı usulsüzola- rak kendi ıştıraklenne aktardığının ortaya çıkması üzenne 1995 yılı kasım ayında şirket yönetimıne el koymuş. yargı yoluna gitmış. ancak görevlennı belırleyen Sermaye Pi- yasası Yasası'nı oluşturan kararna- menın ıptal edılmesı üzenne huku- ki işlemlere devam edememıştı. Yargı yolunu tıkanması üzenne. ÇEAŞ'tan Uzanlar'm diğer şirket- lerine aktanlan kaynaklar gen alı- namamıştı. Türk-İş Başkanı Meral, özelleştirmeyle devlet tekellerinin özel tekele dönüşeceği uyansını yaptı 4 Bu, sat-kapat-kurtul politikası' Ekonomi Servisi - TES- tŞ tarafından düzenlenen "enerji sektöriinde özelleş- tirmenin olumsuzluklan" konulu panelde, devlet te- kellerinin özelleştirilmesi- nin "özel tekeT oluşmasına neden olacağı vurgulandı. Mecidiyeköy Kültür Mer- kezı'nde dün gerçekJeşen pa- nelin açılış konuşmasını ya- pan Türk-lş Genel Başkanı Bayram Meral,özelleştirme ile işçilerin taşeron mafy ası- nın kucağına itildiğini söy- ledi. Bugüne kadar hükümet- lerin özelleştirme konusun- da "Sat, kapat, kurtuT po- litikası ıle hareket ettiğıni belirten Meral, "Hükûmeti uyarmak hepimizin göre\L- Özelleştirilecek kuruluşlann zarar etmesi için her şey ya- pridığı halde bu kuruluşlarza- rar etmiyor. Fakat zararda gösterip bu kuruluşlar yok pahasına elden çıkarümak isteniyor. Özelleştirmenin iş- siziiğe neden olmayacağı söy- lenmesine karşuı, bugüne ka- dar nerede özelleştirmeyapu- mışsa binlerce insan kapının önüne konulmuştur" diye konuştu. Devlet elindeki enerji ya- tınmlannın özelleştirilme- sinin yanlış olduğunu söy- leyen TİSK Genel Başkanı Refik Baydur, bunun tekel- leşmeye neden olacağıru vur- guladı. Baydur, şöyle konuş- tu: - Enerji sektöriindeorta ve uzun vadeli planlar yapılmalı. 20 OECD ülkesi içinde elektrik enerjisini en pahalı kullanan >*e elektrik üzerin- den en çok vergi veren ülke biziz. Özelleştirme gelirleri kesinnkJe büt- Termik santraUarda örgütlii olan Tes-İş Sendikası tarafından yapı- lan araşürmada, V'atağan, \enikö> ve Kemerköy ile biriikte özelleş- tirilmesi düşiinülen 12 termik sanrralın. ülkemizin en kâıiı ve stra- tejik öneme sahip işletmeleri olduğuna işaret edildi. Söz konusu 12 termik sanrralın 20 yıllığına 1.6 mihar dolara "kiralanmasının" ön- görüldüğü ifade edilen araştırmada. bu santrallerin bugünkü inşa- at maliyetinin 8.5 mihar dolan bulduğu, aynca bu işletmelerin ödemesi gereken dış borcun da 2.2 mihar dolar olduğu kaydedildi. GÜNEYDOĞU Ozelleştirmeye ortak cephe DİYARBAKIR(Cumhuriyet) -Gü- neydoğu'da. özellikle enerji alanında yapılacak özelleştiımelerin bölgenin ıçınde bulunduğu siyasi \ e ekonomik olumsuzluğu daha da arttıracaâı vur- gulandı. Diyarbakır'da ANAP7DYP. RP. CHP. DSP. HADEP ve DBP il başkanlanyla bazı sendika ve oda tem- silcilerinin katılımıyla imzalanan dek- larasyonda. bölgelerarası dengesizli- ğe dikkat çekilerek. Güneydoğu'nun son on yıldıryaşanan savaş yüzünden sosyal ve ekonomik yönlerden gen kaldığı ve milyonlarca insanın yerle- nnden edilerek bütün dayanaklannın çökertildiği belirtıldı. Güneydoğu'ıuın açlar ve toklar di- ye ıkıye aynldığı belirtilen deklaras- yonda, bu olumsuz gelişmelerin böl- gede uygulanan yanlış siyasi, sosyal ve ekonomik politikalann sonucu ol- duğu vurgulanarak bu yanlışlardan binnin de özelleştirme politıkalan ol- duğu savunuldu. Deklarasyonda, böl- genin içinde bulunduğu özel koşullar dıkkate alınmadan yapılacak birözel- leştirmenin olumsuz sonuçlar doğu- racağı anımsatılarak ihale safhasına ge- lınmiş olan 9 ildeki TEDAŞ Dağıtım Müesseseleri'nin satışlannın durdu- rulması istendi. Deklarasyonda ne deniyor? • Bölgede yoğunlaşmış bir ser- maye birikimi hemen hemen hiç yoktur. Bu durumda bölgede ka- muya ait tesislerin özelleştirilmesi halinde daha verimli ve daha ran- tabl bir biçimde işletilmesinin müm- kün olmavacağı açıktır. • Özelleştirme bölgede zaten yük- sek düzeyde varolan işsizliğe ivme ka- zandıracak. Bu da bölgedekı olumsuz- luğu arttıracak • Özel sektörün me\ cut koşullar- dan ötürü yatınm yapmadığı ve var olan sermayenin batıya aktığı günü- müzde, devlet eliyle kurulan ve iş- letilen kamu iktisadi kurumlarının satılması bölgede sosyal adaleti ve ekonomik dengeleri tehdit eden te- kelleşmeye neden olacaktır. • Dev let böyle bır ortamda en azın- dan bölgelerarası dengesizliği giderin- ceye kadar mevcut kamu işletmelerin- den el çekmemelıdır • Stratejik önemi olan enerji sek- töründeki sorunlar çözülmeden özelleştirmeye gitmek sorunların daha da artmasına neden olacaktır. • Bu alandaki özelleştirmeyle, zo- runlu ihtiyaç olan enerjinin halka yük- sek bir fiyatla yansıması kaçınılmaz olacaktır. • Özelleştirme kapsamında iha- le safhasına gelen Diyarbakır. Mar-' din, Şırnak, Batman, Siirt, Bitlis, Muş, Van \e Hakkâri TEDAŞ Da- ğıtım Müesseseleri'nin satışlannın durdurulması gerekmektedir. çeye gelir olarak aktanlmamalı- dıf." Özellikle Güneydoğu'daki şe- beke kaçaklannın yüzde 30'lara ulaştığını belirten Elektrik Mü- hendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı HüseyinYeşil,Türkiye'nin "ya özelleştirme, ya karanlık, ya nükleersantral"üçgeni arasına sı- kıştınlmak istendiğini söyledi. Ye- şil, "Ozelleştirmeye zemin haar- laınakamacıvla elektrik kesintile- riyapılıyor.Özelleştirmede Aktaş örneği önümüzde duruvor. Aktaş, bugüne kadar şebekelerine 1 ku- ruş yatınm yapmadı. Sadece para topluyor" dedi. ' lstanbul Teknik Üniversitesi iş- letme Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Lerzan Ozkale, özelleştirme ile özel tekelleryaratılacağını be- lirtti. Enerji sektöründeki özelleştir- me ile 10 bin çalışanın işsız kal- masının beklendiğini açıklayan Özkale, bu kuruluşlann stratejik durumlannın çok daha önemli ol- duğunu söyledi. Kanun değişikliğiyle satılabileceği duyurulan oteller, otelcilerin iştahını kabartıyor Gözler Emekli Sandığı oteflerinde HAVTdYE MENGÜÇ Emekli Sandığı Kanunu'nda ya- pılan değişiklikJe kurumun her çe- şit malının satılabilmesini öngören yasa tasansının TBMM Genel Ku- rulu'nda kabul edilmesinin ardın- dan otelcilerin dikkatleri, Emekli Sandığı'nın otellerine çevrildi. Ara- lannda Büyük Efes. Büyük Tarab- ya, Büyük Ankara, Çelik Palas, Maçka, Hilton ve Stad Oteli'ın bu- lunduğu Emekli Sandığı'nın malı olanotellerinsatışı, hazırlacak eks- pertız raporundan sonra gerçekle- şecek. tzmır'de bulunan bin yataklı Efes Otelı için Bayındır ve Koç Gru- bu'nun çekişeceği belirtiliyor. Baş- kentin merkezi Çankaya'da bulunan Büyûk Ankara Oteli için ise Ba- yındır ve Koç Grubu'nun yanı sı- ra Dedeman Grubu arasında büyük bir çekişme yaşanması beklenıyor. Otelcılertarafindan "Idasikşehirote- li" olarak tanımlanan Maçka Ote- li'ne ıse Taksim Otelcılik talıp ol- maya hazırlanıyor. İstanbul Boğa- zı'na hâkım muhteşem manzara- sıyla bütün dikkatlen üzennde top- layan Büyük Tarabya Otelı için ise özellikle Turizm Yatınmcılan Der- neği'nin yaklaşık 50 üyesinin bü- yük bir araştırma ıçine girdiğı be- lirtiliyor. Bu arada otellere Shera- ton, Mövenpıck gibi yabancı otel gruplannındaılgi göstermesi bek- lenıyor. Emekli Sandığı'nın satışaçıkar- maya hazırlandığı otellere talıp olup olmayacaklan konusunda açıkla- ma yapmayan Dedeman Oteller Genel Müdürü ÜnsalŞanık,gayri- menkullerinin satışa çılcanldığı ko- nusunda herhangi bir resmi açıkla- ma gelmediğinı belirtti. "Bu iş he- sap kitap işidir. Eğer uygun bulur- sak gerekli girişimlerde bulunuruz" diyen Şanık. Emekli Sandığı"na ait otellerin ıki yıl önce kiraya çıkanl- dığını ve bir yazıyla kiralamak is- tediklerini, fakat daha sonra Emek- li Sandığı'nın kiralamayı ıptal et- mesi nedenıyle bunun gerçekleşe- mediğinı söyledi. Enternasyonal talip değil Yapı Kredi Bankasf na ait olan Enternasyonal Turizm Yatınm Yö- netim Kurulu Üyesı ve Genel Mü- dürü Ta\it Köletavitoğlu ise. Emek- li Sandığı'nın satışaçıkarmayaha- zırlandığı otellerle kesinlikle ilgi- lenmediklerini söyledi. "Bizken- di projelelerimizle ilgüenmeyi ter- cüi ediyoruz" diye konuşan Köle- tavitoğlu. Istanbul'daki Sultanahmet Cezaev i 'ni turizme kazandırdıktan sonra şımdi de Göcek'teki otel. ma- rina ve tatilköyü projeleriyle ilgi- lendiklerini belirtti. Taksim Otelcılik Yönetım Ku- rulu üyesı ve Genel Müdürü Fik- ret Erkılınç "Maçka Oteli'yleyakın- dan ilgileniyoruz" derken Eresin Hotel Yönetım Kurulu Başkanı Bir- can Eresinise Emekli Sandığı otel- len ile ılgilenmedıklerini söyledi. EmekliSandığı'nınotelleri: Hil- ton (Istanbul), Büyük Efes (tzmır). Buyük Tarabya Otelı (lstanbul). Buyuk Ankara Otelı (Ankara), Çe- lik Palas Otelı (Bursa), Maçka Hotel (İstanbul), Stad Hotelı (Ankara) Aralannda Hilton'un da bulunduğu Emekli Sandığının malı olan otellerin satışı, ekspertiz raporundan sonra gerçekleşecek. BENCE IZZETTIN ONDER Anayasa Mahkemesi Anayasa Mahkemesinin geçen hafta topluma vermiş olduğu mesaj fevkalade hayal kırıcı olmuş- tur. Umarım, Anayasa Mahkemesi, bu kararı ile aç- mış olduğu yolun ortaya koyacağı sonuçları kamu- oyuna anlatabilir. Özelleştirme; siyasal amaçlarla ekonomik araç- lann ele geçirilme aracıdır! Özelleştiımeyi teknik bir olgu olarak görmek ve böyle bir yaklaşımla pozitif hukuk açısından ele almak fevkalade büyük bir ha- ta olur. Anayasanın başlangıç bölümünün ilk cüm- lesinde, "Türk vatandaşı ve milletinin ebedi varlı- ğını ve yüce Türk devleîınin bölünmez bütünlüğü- nü belirleyen..." diye devam eden ifadeleri karşı- sında, hangi gerekçe ile devleti ekonomiden kazı- maya yeltenebıliriz? Marmara Bölgesi ulusal gelir- den yüzde 38.6, buna karşın Doğu Anadolu Böl- gesi sadece yüzde 5.7, Güneydoğu Anadolu Böl- gesi ıse 4.5 oranında pay alırken bölgesel farklılığı gidermede hangi güce dayanabiliriz? Güneydoğu Anadolu sorunu, bır dizi başka neden yanında, te- melde elvenşsiz ekonomik ortamda yükselip yeşer- mektedir. Doğu Anadolu Bölgesi'nde ekonomik kötüleşme sürdüğü sürece terörün yayılması nasıl önlenecektır. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölge- lerıne yapılacak olan yatınmlar ekonomik olarak kâriı değıldir, fakat bu yatınmlar ekonomik kârdan çok daha değerli olan sosyal yarar oluştururlar. Böyle bir sosyal yararı ekonomik kâra yeğlemeyen miyonik lider ve toplumlar, aynı bedeli ya da daha fazlasını ıç çatışma ıle ödemek zorunda kalırlar. Iş- te bunun için devlet işletmeciliği ortadan kaldırıla- maz; ekonomi devletten arındınlamaz! Özelleştirme; yanlış ve kasıtlı politikalarta ağır ka- mu açıkları verdirılen bir devletin borçlarını tsmiz- leme aracı gıbı göstenlerek, büyük özverilı vatan- daşlann katkıları ile oluşturulmuş bulunan malvar- lıklanna el koyma aracıdır! 1950'den berı sürege- len, 1980 hesapsız kıtapsız dönemi ile şaha kalk- mış olan yanlış ve kasıtlı vergı-teşvik-kredi politi- kalan Türkıye'yi bugünkü açmaza sokmuş bulun- maktadır. Bu yükün en makul gidenlme yöntemi, söz konusu politikalardan yararlananların sisteme ve ulusa olan borçlarını ödetme biçiminde olabilir. Ancak bugün, tam ters bır yöntemle milletın birıki- mı, bu gruplara altın tepsi içinide sunulmaktadır. He- sapsız ve kitapsız gidişin sonunda gelinmiş olan hüs- ran noktasının, bu şekilde aşılmaya çalışılmasını, anayasanın "... Nimet ve külfetlerde ve millet ha- yatının her türlü tecellisinde ortak olduğu, birbiri- nin hak ve hürriyetlerine kesın saygı..." biçiminde- ki ifadesi karşısında hangi mantıkla halkımıza an- latabiliriz! Özelleştirme: yanlış ve kasıtlı politikalarta ağır borç- lu konuma itilmiş olan bır devletin bınkimine ulus- lararası sermaye tarafından el koyma aracıdır. Dün- ya Bankası "borç/özsermaye" projeleri geliştirip özelleştirme dayatmalarını sürdürürken, Latin Ame- rika örnekleri ortada iken, ozelleştirmeye teknik bir olgu olarak bakmak, kasıtlı değilse, ınanılmaz bir basiretsizliktir. Dünya enerji kaynakları sıkışırken linyitlerımızi yabancılara pazarlamak; potansiyel enerji kaynaklanmızın henüz 1/3'ünü tüketmişken, dünyadakı durgunluğu aşmak için bize dayatılan nük- leer enerji projesıne boyun eğmek; önünde çok büyük bir potansiyel gelişme alanı bulunan enerji sektörüne yabancıları sokmak hem stratejik hem de ekonomik açılardan fevkalade büyük hatalardır. Bu politikalar sonucunda ne bağımsızlık, ne milli ira- de, hatta ne de milli sermaye gücü kalır. Böyle bir gidişl ulusa nasıl anlatabilihz! Özelleştirme; faktör ve mal piyasalarından dev- leti sökerek, örgütsüz birtoplum yapısı üzennde mut- lak bir sermaye hâkimiyeti kurma aracıdır! Kaba- ca, üretimın yüzde 75'ini özel kesim gerçekleştir- diği halde, emeğin örgütlenmesi açısından durum bunun tam tersidir. Toplumda çevreyi ve tüketiciyi korumaya yönelik hemen hiçbir önlem bulunma- maktadır. Emeğin örgütlenmesine, anti-tröst yasa- ların çıkartılmasına, etkili vergi ve denetim yasala- nnın gerçekleştirilmesine karşı olan, dünya güçle- rine göre periferık konumda bulunan oligopolistik yapıdaki sermaye grubunun eline nasıl bütün birtop- lumun kalkınma, teknolojik atılım yapma, gelir da- ğılımını düzeltme. coğrafi dengesizlıklerı giderme sonjnlarını çözme işlemini havaleedebiliriz. Serma- ye oligarşısi yükseldıkçe, devletin görelı bağımlılı- ğı artarken demokratik, çağcıl, hakka ve hukukasay- gılı bir toplumu nasıl yaratabiliriz? Eğer böyle bir top- lum yaratamaz isek tüm bu politikalan halkımıza na- sıl anlatırız! Anayasa Mahkemesi'nın ve onun saygıdeğer üyelerinin salt bır pozitif yasa uygulayıcısı olmadık- larına ve olmayacaklarına inanıyorum! KARABUK MODELİ ORNEK AUNACAK Tarsus Boya Fabrikası'nı Tayvanlılar istiyor HACER GEMİCİ ÖZDEN ADAINA - Tarsus Boya Fabrikası'na "Karabük modeü" özelleştirme teklıfi. Sümer Holding'e ait Tarsus Mensucat ve Boya Fabrikası'na kendilenne Karabük'teki özelleştirmeyi örnek alan bir grup yatınmcı talip. Önümüzdeki ay Özelleştirme Idaresi tarafından ihaleye çıkanlması beklenen Tarsus Mensucat ve Boya Fabrikasfnın "yabancıya girmesini istemeyen" Tarsuslu bir Tarsus Mensucat ve Boya Fabrikası Faaliyet alanı: Azot, kükürtve mensucat boyalan Toplam personeli: 153 kişi (Kasım 1996) Arsa alanı: 334.310 m2 Faaliyet kârı 1996: 13.867 milyon TL Faaüyet kârı 1995: 16.250 milyon TL Dönem zararı 1996: 72.267 milyon TL Dönem zaran 1995: 68.104 milyon TL Üretim kapasitesi Azot boya: 600 ton Kükürt boya: 1.050 ton grup yatınmcı, tesisle ilgili geniş bir rapor hazırladı. Tarsus ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı'nda ihaleye girmeye hazırlanan grup bır yandan da yabancı ortak bulmaya çalışıyor. Tesisin makine parkının oldukça eski olduğunu kaydeden Tarsus Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Teoman Sungur, bu nedenle yabancı ortakla daha güçlü bir şekilde ihaleye girmek ıstediklenni söyledi. Sungur. Tayvanlı bır şirketle görüşmelennın sürdüğünü de kaydederek "Bir haftaya kadar bir sonuca ulaşmayı bekliyoruz'"dedı. Hükümetin bir haftada üç kamu bankasını 342 milyon dolara satması ve Telekom'un özelleştirilmesi için Anayasa Mahkemesinin yolu açması ile Türkiye'yi saran özelleştirme rüzgânna Tarsuslular da katılmak istiyor. Ancak bugüne kadar yapılan her özelleştırmenın ardından gelen kötü kokulan göz önüne alan Tarsuslular, Karabük modeline sıcak bakıyorlar. Bölgelenndeki kamu kuruluşlannın "yabancıya 0tmesini" istemeyen Tarsuslular ihale için ilgili ön görüşmelere başladılarbıle. Henüz grupta lOkişinin bulunduğunu ve gerçek duyurunun yabancı ortakla anlaşmaya vanldıktan sonra yapılacağını belirten Oda Başkanı Teoman Sungur. bu nedenle bugüne kadar çalışmalannı gizlı tutmayı tercih ettiklenni söyledi. Öte yandan Tarsuslulann almak istediği Sümer Holding'in boya fabrikası bilançosu zarar da gözükse de aslında kârlı bir kuruluş. 1996 yılında dönem zaran 72.2 milyar lira olan tesisin aynı dönemde faaliyet kânnın 13.8 milyar lira olması. aslında tesisin kârlı işletilebileceğinin işaretini veriyor. Halen 150'yi aşkın kişınin çalıştığı tesis azot, kükürt ve rcaktıf mensucat boya üretiyor. L