25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SfcYFA CUMHURİYET 14OCAK1997SALI L2 KULTUR SAHNEDEN AYŞEGÜLYÜKSEL Çağdaş meddah öyküleri: Inadına YaşamakAnkara Sanat Tı\atrosu >apımı olarak geçen \ az sahnelenen ve hem yerleşık sah- nede hem detumeler y oluy la Anadolu du- zevınde sergılenen "İnadına Vaşamak", Tırk tıy atro y a^amına nıcedır egemen olan te\ kışılık gostenler zıncınnın bır halka- snı oluşturuvor Dario Fo - \Aı Nesin - Ferhan Şensoj tu- n.gulmeeeuretımlenndenherbırınıns.ah- nede vansıyan ozgul bıçemınden yeryer ız<er taşıyan ama hıçbırmın dumen su- yundagıtmeyen kendı ozgul veozgunan- İaMmını oluşturmuş bır sahne ola\ ı var kar- şmızda •*İnadına Yaşamak". delıkanlılıklaorta vc$ arasındaolduklan bır noktada bınkım- le-ını.ener]ilenm veheveslerınıbuluştur- rruş tıyatroodullerınegençyaş.lardaulaş- m ş dorl u okullu~sanatçının urunu Yazar veyonetmen VletinBala>,oyunuı. vonet- men yazar. uyarlamacı olarak sjhne olay- la-ına heralanda katkıda bulunagelmiş bır tnatro akademısyenı \ltan Erkekli ıse l*7 fl'lı yılların ıktncı yarisindan bu yana (De\let Tıvatroları'ndâ çalıştığı vıllardı- şında) AST ı -sıyasi \e ekonomık koşul- lann amansız baskisina karşın- vaşatmak adına sahne ustunde ve arkasinda. Rutkay Aziz'le bırlıkte en çok emek \ ermiş. bu do- nem ıçınde Ankara sahnelennde hıç tartiş masız en çok ba^role çıkmıs. çah>kan du- yarlı. tıtız \e ^oluklu bır oyuncu Balay-Erkekli eksenınde olu^an çalıs- manın sahne tasarımını. son vılların en uretken sanatçılarından Hakan Dundar. muzığını ıse 1944-95 donemı Sanat kuru- mu En Iyı Tı\atro Muzığı Odulu'nun sa- hıbı KemalGıinüçvapmış Balay ııımetnı beşoykudenoluşuvor Bu beş oykuden her bırı gerçekten ya^anmi:} olay lara ya da gerçek \a^antılann kurma- ca bır duzk-mde buluştarulduğu olgulara davanı>or Bırbırınden çok farklı oykuler bunlar Ama ortak yanları daha belırleyı- cı Turkıye'de toplumsal siyasa! ekono- mık koşullann mm engelleyıcılığıne kar şın "inadına vaşama"nın toplum duze- >ınde ne denlı yavgm bır alışkanlık oldu- ğunu gosterıy orbeşo>ku de O>ku kişile- rının yaşantılarına kendınızınkılerı de ka- tabıhr, kışısel "inadınayaşama" pratığını- zı gozden geçırebılır ınsanı desteklemek- Metın Balay ve Altan Erkekli ekseninde oluşan "'İnadına Yaşamak", beş öyküyle Türkıye cie, toplumsal siyasal ' eİconomik koşulların tüm engelleyiciliğine karşın. "inadına yaşama"nın toplum düzeyınde ne denli yaygın bır alışkanlık olduğunu gösteriyor. ozgünlüğü \e çağdaş oyunculara meddah becerilenni sınama yolunda hoş bir olanak tanıdığı için kutlanmaya değer bir çalışma. Dahası. Anadolu'dakı seyirciye tıyatroyu sevdirebilecek bir çağdaş yaklaşımı muştuluyor. ten çok kostekleme amaeına hıznıet eder gorunen yalap^ap toplum duzenıne karşın ne denlı dırençlı olabıldığınızı gozlemle- yıp yişabılırsinız Sahnede \er alan oy- kuv le sızın ov kunuz ara«ındakı tek avrım. oyku kahramanlarının "uç" konumda bu- lunmasi. dolav isiy la da daha "\ urucu" ol- masidır "Defibrilator Ne İşe Yarar?", gosterı- nın ılk \e en vuruuı ovkusunu oluşturu- >or Bılınenzor koşullannvaşandığıbırhas- tanede karşisına çıkanlan tum engellere kar- şi gelerek hast3sını kunarmava çabalavan bır doktorla. başına mm gelenlere karşın sa^amakta ınat eden bır hastanın seruve- nı dılegelıyor Altan Eıkeklı bcnlecesah- ne\e adım atar atmaz doruklarda dola^- majaba^luor Se\ırcı\ı bır anda ısındırı- \en\or ^ahncdekı tek ba^ınalığına Çun- kuhızlaçoğalıyor sahnede Bırçırpıdaon- larca tıpı canlandırdığı gıbı ola> ların "saç- ma~Mnı \esınce-Şenso\ea bır hınzırlıkla ka^la goz arasında traııkomıkle^tıren ~na- ıf" anlatıu ı^levını ııstalıkla venııe gct\n- \or ^eşıaı kazanılmı^ \e sahncdckı ola- >a bağlanmı^tırartık I>tc bu noktada "\raba Se\dalısı Dur- sun"age*,ıldığmde sahne tartımındadu^u^ ba^lıvor In^anlanngetırdığıdu^kınklığı- nı otomobıllere duvduğu rutkunlukla onar- ma\a t,alı>an Dur^un'un gulduruyle bu- ruk'luğun n, iı,e ge<,t\ğı >a>antiM sahneye çıkanhrken "edebiyat'" ılew ti>atn)" arasın- da bocalanmaya başlandığıgonılu\or A.kıl dengesı ku^ku \ encı duze> de olan o> ku kı- sisi\ le -ınsanca du\ gular one çıkarak- mut- hıs bır sempatı ılıı>kisi kuruluyor Bu ılıs- kı Mtan Erkeklı'nın vorumunu da etkılı- \or. keskın eızgılerı \umu^atı\or \ urucu zıtlıkları torpulusor Kısacası dranıatık \ uruculuğunu vıtırmı^ bır sahne ortamın- da bır oncekı o> kude gonlunuzu çalmı^ olan o\uncıı\aolan bağlılığınızla ızlıvorsunuz ıkıncı oykusu Bır de bır sonrakı oykude tartımın venıden \ukselecegı beklentısı ıçındesinız Bu nedenlede sabnnız ve ho^- gorunuz Dıırsun" un -gereğınden uzun- o\ - kıisu boyunea da suru\or "NaprakSarmasjnaÖzguriük" oykusun- de Brccht'ın-SosjalistGerçekçilikveTop- lum"kıtabını okuduğu ıçın başı polisle der- de gıren \e şakalandığı sirada elınde tas,ı- makta oldugu \aprak sarmalan gozaltına alınan genı; adamın seru\enı gerçekten de unıut verıcı Ne kı Ba!a>. bır bolumunu gerçekten de yaşamış olduğu olavın sah- ne uitunde çok da \ urucu olmayan tatlı a\ - nntılanndan kendısını kurtaramasarak Er- keklı'nın o\ uncu enerjısını gereksızce uzun bır soylem ıçınde tutukluyor Bu bolumde tartım bır \ uk;>elıp bır alçalıyor Ancak Er- kekh'nın duzeylı o\unculuğunun surme- sıne kar^ın. ılk o%kudekı doruklara ulaşı- lamıvor "İsterİnan İsterİnanma"başlıklı oyku- de ıse farklı uzam \e zamanlarda ver al- mıs ıkı gerçek gre\ ola>ı ıç ıçegeçınlmiş Anlatıcının vaptığı gınşten sonra ıkı kı^ı- nın farklı ^ıvelerle olusturduğu uzun bır ko- nu^ma surecıne gtrılıyor Kuçuk \a da bu- >uk çapta hıçbır dramatık çatışmanın \er almadığı bu uzun oykuvu ızlerken. Frkek- Ifnın enerjısının bosa gıttığını. gösterının vuruculuktan ıvıceuzaklaştığınıduymava bash\or>unuz Fınalı "Kuşadalı Halil DayT kurtanyor Tartımlı bır anlatım duzlemı olus,turduğu ıçın değıl. Turk-\unan gergınlığının yok edemedığı kıyı denız ada komşuluğu- nu. vasjamasevıncını.sınırtanımazsevgı- vı. dostluğu ve barış ozlemını odak nok- tası vaptığı ıçın Bır Sail Faikoykusunde- v ız sankı. çatismav ı değıl. uzla^mav ı v ur- gulayan Uzla^madan ^ıırçıkabılıvor.ede- bı betımlemeler çıkabılıyor da tışatro va da meddah oykusu çıkamıyor Bu bolum- de sahne duzenı de durağanla^nor Halıl Davı'nın kan kardeşlerı \orgo ve Barba ıle yaşadığı kıskanılası dostluk vureklere seslenıvor. ama sahnedekı ola> Erkeklı'nın ba^anlı şıve taklıtlerı dısında tıyatrodan gıtgıde uzakla^arak edebıvatla^ıvor '"İnadınaNaşamak". ozgunluğuve çağ- daş oyunculara meddah becerılerını sına- ma yolunda hos, bır olanak tanıdığı ıçın kutlanmaya değer bır çalışma Dahası. Anadoludakı seyırcıye tıyatroyu sevdıre- bılecek bır çağda? yaklaşımı muştuluyor Metın Bala\ çokguzelbırTurkçevleolu^- turduğu metınlerınde ozgun bır gulmcce oruntusuvakalıvor -\ncak. tıyatronun her alamnda yeteneğını kanıtlamı^ olan yaza- rın gelecektekı meddah metınlerını dra- matık çatı^ma anlarına kolayca -kisa yol- dan- ulasabılecek malzemedcn olus,turma- si kısa oy ku \ azma kuralınca. ^a^ırtıcı bır bıçımde olu>u\eren. surprızlı "son"lara dayaması. yazma eylemını anlatıdan çok *hareket*e dav anan bır "otaj" duzeneğı kur- ma çabası ustunde odakla^tırmasi gerek- tığıne ınanıyorum \azılı^bn,ımmden kaynaklandığmı san- dığım sorunların ustesınden soluklu ve ke- yıflı bır ovunculukla gelen Altan Erkeklı -sahnedehıç vansıtma^ada- çok yorucubır ışe soyunmuş kanımca. daha kısa veçar- pıcı olabılen daha çok savıda oykuyle da- ha azyorularak ba^edebılırdı. ustelık oy un- cu kışı hunerlerını daha zengın bır çe>ıtlı- lık ıçınde sunabılırdı > ıne de seyırcisiy- leçok guvenlı bır ıletı^ım kuruyor Tek kı- şılık oyunlarda. cn dene\ımh oyuncularm bıle kendılenne tam olarak guvcnemedık- len anları yakalavabılırsınız Pek çok un- lu ovuncu. dekordan. gıvMİerden başka oyunculardan destek almaksızın sahneye çıkmayacesaretedemezken. Altan Erkek- li bu a^amay a y ureklılıkle v e başany la ula- şıyor -İnadına Yaşamak" sahne duzenı. oy un- culuk. çevre tasarımı muzık \e işik kulla- nımının yalın bır uvum olu^turduğu. hıç- bır engele takılmadan akıp gıden sev ımlı ve duzeylı bır \apim Tıvatrova saygıyla yeteneğınba^anlı bırduzeyeulaştırdığı ız- lenmesı gereklı bır çalışma Sanata yineRP darbesi HÜLYA KARABAĞLI \\K_\RA - RP h kultur Bakanı Ismail Kahraman ın damgasinı vurduğu kadro- laşma opera.bale tıyatrove orkestra temsillennın deva- mınıtehlıkevesoktu Kahra- man'ın. bızzat onay ı olmadan yabanu sanatçı çalıştınla- mayacağına ılışkın talımatı sanat kurumlannda rahatsız- lık yaratırken. yıllardır pek çok yapıta ımzasinı atan va- bancı sanatçılann temsillen bırakma eğılımınde olduk- lan belırtıldı Hukumetın RP'lı Bakanı Ismail Kahraman, vavımla- dığı bır genelge\ le bakanlı- ğa bağlı sanat kurumlannda bundan bo\ le onay ı alınma- dan yabancı sanatçı çaliştı- nlamayaı-ağınıbıldırdı Ge- çıcı sozle^melen askıva alı- nan yabancı sanatçılann be- lırsızlık nedenıvle zor gun- ler geçırdıklen oğrenıldı Sanatçılann malı yonden de guçlukler ıçınde olduğu- na^lıkkat çeken ust duzev bır \etkili. "Sayın Kahra- man. geçen yıl tenımuz a>ın- da sozleşmelilere yapılması öngörülen arüşa da onay ver- medi" dedı Nabancı sanat- çılann. aylık ucretlennın 45- 50 mılyon arasinda değıştı- ğı bıldınldı 'Temsillere darbe* Sanat kurumlannın yone- tıcıiennın uvgulama ıçın ba- kan K.ahraman'a ıtıraza ha- zırlandıklan.bırbolumunun de xxa \uze eoru^mek ıçın randevu îbtemınde bulunduk- lankaydedıldı Kah'raman'ın talımatında ısrar etmesı durumunda ba- kanlığa bağlı yurt genelın- dekı tum sanat kurumlann- da opera, bale orkestra ve tıyatro dallannda sergılenen eserlenn onemlı bırbolumu- nun repertuv ardan kaldınla- cağma dıkkat çekıldı Dev- let Opera ve Balesi Genel Mudurluğu nun (DOB) bu- vük beğenı kazananu Othel- lo, Me>-simler \eTosca"yapıt- lannın sahnelenmesının de tehlıke sıny allen v erdıgı be- lırtıldı Uygulamanın venı temsıl- len de etkıleyeceğıne kay- deden vetkıhİer. "Sayın ba- kan. bu kurumlann bağım- si7yasası olduğunu biliyor. Y abancı sanatçıçahştınp ça- hştmlmaması bu kurumlann kendi icındeki sanat kunılla- rının karanyla olur. Yoksa Bakan, onay10e dep. Vmaç çajdaş \ef\ rensd sanata dar- b«>urmaktır" dedıler Solıst. orkestra şet'ı, sa- na;ı dırektorolarak temsıl- lerde gorev yapan yabancı- lann Turkıye'den aynlmak y ada başka bır y erde ı$ bul- rnj. ıçın harekete geçtıklen bıdınldı Argun Okumuşoğlu, sergisinde her izleyicinin farklı algıladığı bir masal anlatıyor Hayata dairherşey var bu resimlerde!ESRAALİÇ\\IŞOĞLL " kimi > azar.ressam^ardır, alır kendi dun- yasına «otürurbizi. Ya\as ya\ aşonun dilini oğ- renir. duşleriy le sarmas dolaş olur. korkulan- nı aşklannı y aşarsını/. \rçıın ise taa u/aklar- dan bir yerierden. başka lamanlardan tanı- dıklanmla tıaş başa bırakıyor benı \e bi/e hı- rakıyor kendı dillerimi/le gördüklerimizeye- nidenbakmayı"dıverek tanınılıvorGundüz Vassaf. \rgunOkumuşoğlu'nu Onun resınılerınde hemen her şev var. ta- vuskuşlan, futbol topları çoraplar vapurlar arabalar Bırbınyle ılıntısi olmayan nesne- len ay nı tm alde gorunce once şaşırıy orsunuz ama kısa zamanda bu duny anın ıçıne gınvor- sunuz sız de Okumuşoğlu her ızlevıcınııı tarkh algıladığı bır masal anlatıvor Tuvaller- deoylehıkayelervarkı Duşlemesı serbest Bu masallaronun dunvasının bırparçası ol- duğu kadar gerçekte hcpımızın dunyasinın tuvale yansımı^ halı Sanatçı. başlıksız ve isımsiz resımlenv le 1 n ocak tanhıne kadar Lrart Sanat Galerisrnde ızley enlere bamba^ka duny alann kapılannı açı- yor Okumuşoğlu herturlusanatakımınasıcak bakıvor Kavranisal sanata ıse bıraz kuşkııv- layaklaşivor "Bi/debanşeylersaltvapılmış olsun diye y apılıyor. Bu yu/den de y crinı bul- mu\or"derken bazı sanatçıların hem eıista- lasyon hem de tuval resmı yapmalannı hoş karşılamadığını da avrıca belırtıyor Sanatçı. ızlevıcılerden aldığı tepkılerdenoldukçahoş- nut "Begeniyorlaryadabeğenmiyorlar. \ma ben en çok beğenmeyenlerı ciddiyealıyonım" dıyor Çunku beğenmeyenlenn daha durust %e namuslu olduğu kanisinda Aynca goru^- lenne saygı duyduğu kı^ılenn beğenılennı belırtmesı onun vaptığı îşedahasıkı sanlma- sını da sağlıyor Sanatçmın misyonunundaçok zor olduğu- nu vurguluyor "Sanatçının,toplumdan ikı uç adım onde v urumesi lazını ki toplum onu ta- kip etsin. Bu çok/or bir misyon. biryerde top- lumu biçimlendiriyor. kendinize doğru ccki- \orsunu/.~ \tolycdeçalişivor Ancaksonzamanlarda vapmayabaşladığı heykeller ıçın dahageniş mekânlar seçıvor Heykellerını resınılenyle bırlıkte uç bovutlu kullanmayı duşunuyor Boy lece resimler \e hevkeller bır butunluk ıçın veralmış olacak - Sergideki yapıtlardan soz eder misiniz? OKl Ml ŞÖGLl - Sergıdekı resımlenn bırtanesı hanç. hepsı 96yılınaaıt Resımle- nmıkonıpozisyonakapılmadan.şekılsel ola- rak oluştumıay a çalışıvorum Çoğunda ıllust- ratıt parçalar var Bu ıllustrasyonlan çok ye- teneklı bır sanatçı arkadaş yaptı. boylece bır anlamda kolaı çalışması oldu Sapıtlanmm du- rağaıı olmasından hoşlanmıyorum Çalişma- lanmın önunun ve arkasının ıyıce belırgın olmasını ıstıyorum, bana gore resım gıdıp gelmelı - Resimlerin içeriğini neler oluşturuvor? OKLMLŞOGLL -Gunduz. yazısına "Bir \armış bir yokmuş' dıyeba^lıyorOnundaya- kaladığı gıbı konuya ve olaya spontan yak'la- şiyorum Resimler. ımgelenntuNaleyansimıs, halı Resımlenmın ıçenğını oluşturan fıgur- ler y a da konular y aşantımın her donemınj kap- sıyor Ozellıkle. gundelık hayata aıt goruntu- lenn butunu y a da bır kısmı tuvale gınyor Bu- y uk ustalann y apıtlarının ay nntılarını da kul- İanıyorum Hayatadaırnevarsa bunlann hep- sı resme gırebılıyor Maizemeyı dekonuyla alakalıgormuyorum Renkseçımımdedera- hathareketedıyorum Onceden boy anın otur- masını ıstıyordum. şimdıyse en doğai halt neyse onu vermeye çalışıyorum - Sanatçılar tara&ndan tartışılan konulann başında mesaj \erme sonınu geliyor. Sizın me- saj verme gibi bir kaygınız \ar mı? OKIMLŞOGLL - Resım \aparken $unu şoyle ya da bunıı bovle yapayım dıye bır an- layışuişimıyorurn Bubağlamda.ızleyıcıyeme- saj verme gıbı bır kaygım da yok Sanatçı işı- nı vapargenM ızleyıcıye kalır Mesaj \erece- ğım dıyerek bır ışe başlanabıleceğını duşun- muyorum Oflemlı olan îsteyenın ıstedığı me- sajı alması Tek mesaj değıl, bırçok mesajın venlmesındenyanayım Yapıthakkındakonuş- makçokkolav ve anlamsizgelıyorbana Re- sım y apıldıktan sonra sanatçıdan çıkıyor ve ız- ley ıcıyle resım arabindakı ıletışımbaşlamışolu- vor Bu yuzden v apıtlara başlık v a da ısım v e- nparaya gırmek ıstemıyonım Ortadaolan re- sımdır. kım. ne zaman yapmiş bunun onemlı olduâunu sanmıvorum kapsamlı Corot sergisi OZGEN AC\R Corot'un 'Banvoyapan Dıana'ya sürpriz' adlı vapıtı izleyicileri buvülüvor. NEV\ YORK - "Doğanın şiirsel ressamr denılen Fransız Jean-Bap- riste-CamiUe-Corot'un 200 doğum yılı nedenıvle duzenlenen en kap- samlı sergıyı Metropolıtan Sanat Muzesfnde (MET). son gunlenn- de de olsa gormek gerçekten bır şanş, oldu Corot'nun genye donuk bu ozel sergisi ıçın, duny anın çeşıtlı yore- lerındekı 67 değışık muze. ıkı kılı- se ve 15 ozei koleksıyondan 150 eser bu yuzyılda ılk ve son kez bır araya getınlmıştı 12 ocakta kapa- nan sergıde ressamın yanm yuzyı- lıaşan sanat yaşamının unluyapıt- lannı bır daha boylece topluca gor- me olanağı yoktu Corot, ne bır 18 yv'ın gelenek- sel ressamı ve ne de bır empresyo- nıst ressamdı Eleştırmenlere gore Corot. unlu ressamlar Delacroix, Monet, Renoir. Degas v e Pkasso'\ u etkılemış bır usta oncuydu Delacroı\. ustası Corot hakkın- da "Ender \e istisnai bir dâhi ve mo- dern doğaresminin babası" demı^- tı Bu tanımlamadan sonra ressa- mın adı "Corot Baba"ya çıkacak- tı Monet ıse "Burada sadece bir usta var- O da Corot'dur. Kendinıi- /.i onunla kıy asladığımı/da biz bir hi- çiz. kesinlikk' hiçbirşev değiliz" dı- vecektı 1796'da Pans'te doğan Corot. ba- basının kumaştuccarıolması ıstek- lennıbıryanaıterek 1822'deressam olmayı yeğledı Uk sergibinı Bruk- sel'de açtı Daha sonralan Fran- sa'nın kuzey kıyılannda ya^adı 1825'te İtalya'ya uç uzun surelı yolculuğunda Roma'yı kendısıne us yaptı Kışlan Roma'da, yazlan otekı kentlerde dolaştı Arazıde y ap- tığı hızlı çızımlen daha sonra stud- yosunda boy adı Bu arada deften- ne çızi!}tırdıgı bazı portre tasarım- lannı da ılenkı y ıllarda tuv ale dok- tu MET'dekı Sergı Corot'nun bır ressam olarak ortaya çıkişı. Italya gunlenndekı ılk çızımlen veşohre- teulaştığı son yıllanve bu arada Pa- ns'te "Salon" ıçın vaptığı başya- pıtları kapsıyor MET'ın Muduru Philippe de Montebello. u Bu sergi. mıizemiz ko- leksiyonunda geniş ver rutan Co- rot'ya bir anlamda Evme hoşgel- dın' demek içindir" dıyor Sergıdekı eserlerın başında Ital- ya gunlennden "Farnese Bahçele- rinde Sabah GöninümıT adlı tab- lo ve aynntılardakı tıtızlığı ıle one çıkan "Banyo Yapan Diana'ya Sürp- riz" adlaba^yapıt gorenlen gerçek- ten buvuluyor Corot'nun otekı başyaptılan ara- Mndasayılanvelmparator3 Napol- yon'un satın aldığı "Mortefontaine \nısı" adlı resım. sanatçının doğa dennlığı ıle ılgılı gucunuortayako- yuyor Ressamın doğayı tumuyle yansitabılmek ve şiirsel bır denn- Ukvermek amacıylakullandığı renk- len ozenle yarattığını anlamak ıçın resım eleştırmenı olmaya gerek yok Daha sonrakı y ılların urunu olan porîrelerden "Mavili Kadın" ve "İn- eili Kadın" tablolan da ressamın en baş.arılı essrlen arasındayeralıyor 1828'de yenıden donduğu sanat duny asının başkentı olan baba oca- ğı Parıs'e. Italya'nın ışığını ve do- ğasını resımlen ıletaşıdığı YIET'te- kı sergıde bıle açıkça gozlenıyor Bu arada bır fabnkatorun stpanşı uzenne vaptığı *Ba> Henrv'ninFab- rikası ve Evi" tablosundakı ı^ıklar bu donemın ızlennı taşıyor olmalı Salon grubundan "ikinci sınıf ma- daha" ıle odullendırılen Corot 1834"te yenıden Italya'ya dondü 1855 Duny a Fuan nedenıvle Pa- rıs'te bazı resımlerını sergıledı 1858'de "İncili kadın~la ortay a çık- nıakla kalmadı. doğa resmı ıle us- talığını sanat dunyasına kesin kez kabulettırdı 1875"teolenCorot'ya "doğanın şiirsel ressamradı takıl- dı \İET.çeşıtlı sanattanhçı veeleş- tırmenlerınden yararlanarak 479 sayfalık Corot kataloğunu da bu sergı nedenıvle kıtaplıklara kazan- dırdı Sergı daha once Pans'te Grand Palaıs'de ve Kanada Ottovva'da Llu- sal Galen de açılmıştı YAZIODASI SELİM İLERİ Yarın Gece Berîı Dinleyin Kadıköyu ndekı evde, doğduğum evde 'radyo' benım ıçın bır bılmeceydı Nasıl olup bır tuhaf ku- tunun ıçınden muzıkler ınsan seslerı çıkar, kestıre- mez. çozemezdım Sonra gunun bırınde daha tuhaf bır şey olmuş; evımıze gelen yaşlı başlı konuğun meğerse radyo- dakı bır 'ses' olduğunu oğrenmıştım Kımdı'' Ne- reden tanıyorduk'? Sılınıp gıtnnış yalnız konuğumu- zun Istanbul Radyosu'nda program hazırladığı ak- lımdan çıkmamış Şoylesı bır duyguydu Kutudan gelen ses, ışte ete kemığe burunmuş Gerçı babam radyo mucızesını kavrayabılmem ıçın çok uğraştı Sanırım ılkokul kıtabımızda -artık hangısındeyse - radyodan soz açılıyordu Ortaokul- da fızık dersınde radyonun nasıl yapıldığını kendı çabalarımızla ogrendık fılan da ben hıçbır zaman ışın ıçınden çıkamadım bugun de sorsanız, ıkı söz- cuğu yan yana getıremem Radyo benım ıçın her zaman buyuleyıcı kaldı Şimdıyse 102 2 FM bandından yayın yapan Ya- pı Radyo'da bır program hazırlıyorum haftalardır, her çarşamba gecesı saat yırmı ıkıde Itıraf ede- yım kt çok tat alıyorum Zaten bu yuzden 'Yarın gece benı dinleyin' dı- yorum Studyoya gınp kulaklıkları taktıktan sonra bam- başka bır âlemın kışısı olup çıkıyorsunuz Artık bır saat boyunca canlı yayında sesler dunyasına sızın de sesınız tahakkum edecek Evet, tahakkum Ben Istanbul'dan soz açıyorum Programın adı "Istanbul Dosyası Bır semtı anlatıyorum, yarın gece sozgelımı Çapa yı anlatacağım Bır Istanbul sanatçısını dıle getırmeye çalışıyorum Istanbul'u ese- rındeyaşatmışşaırler hıkâyecıler ressamlar Son- ra istanbul Dosyası'na katılma ıncelığını gosteren seçkın konuklarımla soyleşıyorum Bu soyleşıler de bambaşka Baglantı telefonla ku- ruluyor Telefonun otekı ucunda dostlarım, ılk haf- tadan başlayarak Çolpan ilhan, Arsen Gürzap, Engin Gürmen, Duygu Asena, Doğan Hızlan, Filiz AJı, Necef Uğurlu, Ahmet Oktay, Tiıncay Özi- nel, Ahmet Cemal ve Nedret Güvenç... Belkı her zaman goruşuyoruz ama, Yapı Radyo dakıler hıç tanımadığımız evlere ulaşıyor Kendımı Kadıko- yu'ndekı evımıze gelen o yaşlı, durmuş oturmuş rad- yocu konuk gıbı hıssedıyorum Istanbul Dosyası nda bazen eskı tıyatroları anlat- maya çalışıyorum eskı sınema salonlarını anlata- cağım Bazen yemek tarıflerı bıle verıyorum Uzun uzaaıya kızılcık reçelını anlattım Tarıflerı geçmışın yemek kıtaplarından aşırıyorum tabıı Yapı Radyo, kulture ağırlık vermeyı yeğlıyor Ke- mal Kuçuk her sabah 'Medyatık"te başında yer alan haberlerı yorumlarıdınleyıcıyeaktaracak Mu- ammer Ketencioğlu, "Yeryuzunun Yed/flengı"nde dunyanın her koşesınden halk muzıklerını ornek- lendırıyor İlkay Kurdak, ' Suare"de fılm muzıkle- rını, muzıkallen "Pıyanıssımo 'da klasık muzığın unutulmaz bestelerını Önder Focan'ın "Kınetık''\ ıse dınleyıcılere caz muzığını bır coşkuyla paylaş- tınyor Alin Taşçıyan Bazılan Sınema Sever" dı- yor Tarık Dursun K. "Kıtaplar ve Kıtaplar"da sevgı- lı kıtapları dıle getırmeye başladı "Bılımın Işığında," Yapı Radyo'yla Tubıtak Bılım ve Teknık dergısının bırlıkte hazırladıkları bır program Sönmez Targan, "Yapı Dunyası nda kentın sorunlarını uzman kışı- lerın katıldığı canlı açıkoturumlarıda açımlıyor Şu- le Tankut, şansor sevenlere seslenıyor Ozel radyoların sayısı yuze yaklaşmış Yapı Rad- yo andığım ve anamadıgım programlarıyla bu ge- nış yelpazede duzeyı ve nıtelığı tecımsellığe tercıh edecek sanırım Bana gelınce oylesıne tadını aldım kı radyonun, Istanbul Dosyası na sımsıkı sarılıyorum Gayet modern studyoya her gırışımde babamın anlattığı bır anı Galatasaray Postanest'nın ustun- dekı katta sayısız olanaksızhk ortasında ılk radyo- evı Adı hep geçen MesutCemil Bey Evımıze ge- len konuk yoksa o muydu?ı Kımıleyın de Sn Afife Ediboğlu'nun anıları Afı- fe Hanım ı bırkaç yıl once bır televızyon ızlencesı- ne çağırmıştım Istanbul Radyosu'nu. Baki Süha Ediboğlu nu Harbıye de radyoevıne bakan evle- rını anlatmıştı Televızyonda bır radyo coşkusu ya- şatmıştı Haklı bır ovunçle "Bızler radyo sanatkâ- rıydık" dıyordu Kulaklanmda istanbul Radyosu'nun "Radyo 77- yatrosu", Ankara Radyosu'nun "Çocuk Saatı"1 ll- kı perşembe gecelerı tam yırmı bırde, ıkınctsı cu- martesı gunlerı tam on yedıde Yıllardan 1955'ler, 1960'lar Post' son kez sahnede • \NK\RA(A\K\)- Ankara Devlet Opera ve Balesı Modern Dan> Topluluğu. yoğun ıstek uzenne buyük başan elde eden Post'u son olarak 25 ocak sunu sahnelevecek MEHMET GÜLERYÜZR E S S E R G İ S İ 1 4 O C A K 6 Ş U B A T 1 9 9 7 V U I KR ED I SAN^TG^LERISI ' Dr s Şeh tle- ladces MJ3 SokaK 46 ^ sancak 35Z20 Izm T» »f r 3232 46" 55 28 YAPIMTKREDi
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear