25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET 7EYLÜL 1996CUMARTESİ 12 DIZIYAZI Enneni terörünün ilk adı Yunan intikam tannçası 'Nemesis'Sunıış Türk kcrnuoyu nerede ise yirndyıldır gündemdeki yeriıti koruyarak yanıtı ararıan hir sortmun peşinden gitmektedir. Ermni îeröriinün, 60 yıî'.ır, uykusundan, Kıöns Barış Hûrekân 'ndan hemen sonnt uyanması yalmzca bir rastlantı mıdır ve fdtnler, niçin aktive etmiştir Ermeni terönmü? Son ydlarda yazılı ve görsel basında, Ermeni militanların, PKK li teröristlerin yanında eylemlere katıldıkîanna, hatta bımlardan bazılarının Kuzey Irak 'ta ölü olarak ele geçirildiklerine ilişkin olarak yeralan kimi haberler, bu soruya bir yenisini daha eklemiştir. Gerçekten PKK ile Ermeni teröristler arasında organik bir ilişki ve işbirliği var mıdır? Komşulanmız Yunanistan ve Suriye, Türkiye 'nin bölünmesine yönelik bu eylemlerin nereye kadar içindedirler? Anılan sorulara, belgelere dayalı yanıtlar getirilmeye çahşılacak bu yazı dizisi, yurtdışındaki görevlerim sırasında birlikte çalışmakla onuriandığım ve devlete en yararlı olabilecekleri çağlarda yaşamîannı Ermeni teröristler ve işbirlikçilerinin saldırılarında yitiren Türk diplomatlan ve memurlarının aziz amlarına adanmıştır. ATİNA-ŞAM EKSENİNDE PKK ve ASALA ER 22 Ocak 1973, Santa Barbara, Los Angeles... Los Angeles Başkonsolosumuz Mehmet Baydar ve yardımcısı Bahadır Demir, Kourken Yanikian adlı bir Ermeni'nin Biltmore Oteli'ndeki yemek çağnsına katılmak üzere yola çıktıklannda, Türkiye'yı yıllar boyu sarsacak bir terör eyleminin ilk kurbanları olacaklarını kuşkusuz bilmiyorlardı. Yanikian, 73 yaşında, uzun yıllar Rusya ve İran"da yaşaüktan sonra Amerika'ya göç ederek Kaliforniya'ya yerleşmiş. Türkler tarafından öldürüldüğünü ileri sürdüğü kardeşinın acısını kin tohumlan ıle besleyerek büyüten ve intikam almayı yaşamının tek amacına dönüştürmüş, kalp hastası bir Ermeni'dir. Telefon ederek yemeğe çağırdığı Baydar'a, Türkiye'yı ne denli sevdiğini ve elindeki çok degerli bir tabloyu, bu sevginin bir anısı olarak armağan etmek istediğini söyler... Baydar ve Demir. Biltmore Oteli'ne geldiklerinde, armağanları. Yanikian'ın tabancasmdan çıkan \e yaşamlarına son \eren kurşunlardır... Yaşlı bir Ermeni'nin, intikam amaçlı bireysel eylemi. eski Dahiliye Nazın (eskı Içişleri Bakanı)falatPaşa'nın. 15 Mart 1921'de Berlin'de Soghomon Tehlirian. eskı Haricıye Nazın (eski Dişışlerı Bakanıı Said Halim Paşa'nın 5 Aralık 1921 de Roma'da. Arşavir Şriakin adlı Ermenilerce öldürülmesinden sonra. ellı yıldır uyumakta olan Ermeni terör örgütü "NEMESİS"i yetmişli yıllara taşıyacak süreci başlatmıştır. NEMESİS, Ermeni Taşnak Partisı'ne bağlı bir alt örgüt olarak 1920'lerde kurulan, adını ise her nedense Yunan mitolojisindeki "Adalet ve İntikam Tannçası"ndan alan ilk gizli Ermeni terör örgütüdür. NEMESİS'in kuruluş amacı Osmanlı Imparatorluğu döneminde Dogu Anadolu'da yerleşik, ancak Osmanlı-Rus savaşı sırasında, cephe gerisindeki yıkıcı ve bölücü faaliyetleri nedeni ile 1915 yılında zorunlu göçe (tehcire) tabi tutulan Osmanlı uyruklu Ermenilerin intikamını almaktır. Osmanlı ordulan, Doğu cephesinde Ruslarla sava^ırlarken, kendi yurttaşlan olan, ancak aynlıkçı ve kışkırtılmış Ermenı çetelerinin saldınlanna uğrayarak arkadan vurulmakta, ikmal yolları kesilmekte. eli sılah tutan tüm erkeklerini askere vermiş savunmasız köy ve kasabalar yakılmakta, kadın ve çocuklar acımasızca öldürülmekte, yörede yaşayan Türkler, Ermeni çetelerce göçe zorlanmaktadır. Osmanlı hükümeti. cephe gerisini emniyete almak ve savunmasız yurttaşlannı koruyabilmenin tek çözümünü. yörede yaşayan Ermenileri. o dönemde Osmanlı sınırlan içinde bulunan Suriye'ye toplu göç ettırmekte bulur. Bir ülkenin, toprak bütünlüğüne yönelik tehdidi ortadan kaldırmak içın başvurduğu, haklılıgı tartışılmaz ve üstelik o günün koşullan içinde uygar ASALA'nın doğumu 1973'te Başkonsolos Mehmet Bavdar ve yardımcısı Bahadır Demir'in öldüriilüşü Türkiye'yi yıllarca sarsacak Ermeni terörünün başlangıcı oldu. 1973 yılında Los Angeles't A. bireysel bir eylemde sıkılan kurşunlar. bazı odaklarda, 1920/lenn NEMESlS'ini akla getirir. Iki yıllık bir örgütlenme ve suskunluktan sonra, Türk diplomatlarının on yılı aşkın bir süre devam edecek kanlı serüveni 22 ekim 1975 günü Avusturya, Viyana'da başlar. Tiirkiye'nin Avusturya nezdindeki Büyükelçisi Daniş Tunalıgil, Viyana'da Ermeni teröristlerce vurularak öldürülür. Türkiye, ilk kez büyükelçi düzeyindeki bir devlet görevlisini, hem de kuşaklar boyu birlikte yaşamayı sürdürdüğü bir Ermeni'nin kurşunlan ile yitirmenin nedenlerine varamamanın sancılı şaşkınlığım yaşarken yalnızca iki gün sonra. 24 Ekım 1975'te Fransa'dan gelen bir başka darbe ile sarsılır. Pans Büyükelçimiz İsmail Erez \e makam şoforü Talip Yener Ermeni teröristlerce öldürülmüşlerdir... Eylemleri üstlenen. Türk diplomat ve hedeflerine yönelik yaklaşık on yıl sürecek bir şiddet ve terör hareketinin aktörü ASALA (Ermenistan'ın Kurtuluşu tçin Gizli Ermeni Ordusu) iplerinin ucunu karanlıkta bırakarak sahnedeki yerini almıştır... olarak nitelenebılecek bu uygulama, yazık ki. 80 yıldır, Türkiye'nın gerçekleri anlatma ve karşı propaganda konulanndakı ınanılmaz ılkesızlik ve aymazlığından da genış ölçüde yararlanarak dünya kamuoyunda "20. yüzyılın ilksoykınnu"' olarak taraftar bulmayı hâlâ sürdüımektedir. 1915te Osmanlf nın başvurduğu zorunlu göç olayının bir başka örneğini 194O'lı yıllarda. 2. Dünya Savaşı'nda. Pasifik kıyılannda yaşayan Japon kökenli tüm yurttaşlannı, savaşta olduğu Japonya'ya yardım edebilecekleri varsayım ve kuşkusu ile toplayarak, yaklaşık üç yıl süre ile Örta Amerika'da kurulan kamplarda zorunlu ikamete tabi tutan Amerika Birleşik Devletlen de vermiştir. Hem de yalnızca olası gördüğü sabotaj ya da casusluk faaliyetlerini engelleme gerekçesı ıle ve Japon kökenli Amerikan yurttaşlarından oluşturulan özel taburlar. Pasifik cephesinde kendi ırktaşlarına karşı Amerikan bayrağı altında savaşırlarken.. Ermeniler. kendilennce soykınm olarak niteledikleri zorunlu göç (Ermeniler: göç sırasında kafilelerin geçtiği ve özellikle Osmanlı otontesinin zayıf olduğu yörelerle, savaşın sürdüğü yerlerde yadsımamak gerekir ki bazı acı olaylarla karşılaştılar. "Tehdr" sırasında, yakın geçmişin ve yaşanan günlerin acılarından kaynaklanan birtakım üzücü ve herhalde istenmeyen olaylann varlıgını elbette kabul etmek gerekir. Ancak genelde bireysel reaksiyonlara ve bir bölümü ile de yazık ki çapulculuğa dayalı bu davranışlan, organize bir hükümet uygulaması, dahası bir devlet polıtikası olarak görmek yanlış olur. Nitekim Osmanlı hükümeti, Ermeni kafilelerine yapılan saldmlan engellemede kusurlu gördüğü 62 kolluk görevlisini idam etmiş, 1300'ü aşkın görevliyi çeşitli cezalara çarptırmıştır.) kararından sorumlu tuttuklan Talat Cemal ve Said Halim Paşa'larla. Jön Türklerden Bahattin Şakir ve Cemal Azmi Beyleri öldürme karan alırlar ve NEMESİS kurulur. Yunan mitolojisindeki tannça NEMESİS, Enneni militanların elinden adalet dağıtacaktır... Talat ve Said Halim Paşa'dan sonra Cemal Pttşa da Tiflis'te (Gürcıstaa) üstelik Çarlık Rus Gizli Polisi CHEKA karargâhının kapısı önünde iki NEMESİS militanınca vurularak öldürülür. Bahattin Şakir ve Cemal Azmi Bey'ler de 17 Nisan 1922'de Berlin'de Aram Yergenian adlı bir başka NEMESİS mılitanının kurşunlarına hedef olarak yaşamîannı yitirirler. Yarın ASALA ve Filistin Kurtuluş Örgütü Kendi deyimiyle 'YaşlıBuda' olume yurudu F eniçağda hiçbir hükümrana ona biat edenlerin sayısınca biat edilmedi. Mao Zedung, taşradan bir çiftçi oğlu, tıpkı Çin'in ilk efsanevi imparatoru Shi Huangdi gibi. halkını hem kurtarmış hem de esir etmişti... 'Kızıl Güneş' dediler ona ardından gidenler. Ancak o son zamanlannda komünist devletini hasta yatağından yönetti. Ölüm eşiğinde ortaya çıkan kriz, bir devlet kriziydi. Kulislerde acımasız bir miras kavgası güdülüyordu. Siyasi erkin halefleri belirlenemiyordu. Yasak kent Beijıng'in en gizemli yerlerinden biridir Zhongnanhai. içinde iki küçük göl. çok şık dizayn edilmış bir park. ikliminin tüm bitki ve egzotik çiçekleri \e imparatorluk zamanından kalma geleneksel ahşap yapılarla süslü bu bölge eskiden imparatorun bahçesiydi. Yüksek, kırmızı tuğla bir duvar. bu bahçeyı meraklı gözlerden saklıyor; kapılarda imparatorluk alayından heykel gibi askerler bekliyordu. Yan yollara güvenlik tedbiri nedenıyle asker yığılmıştı. Işte burada dünyanın o en güçİü adamı, yaklaşık 1 milyar kişinin hükümranı ve milyonlann ıdolü Mao Zedung yaşıyordu. Ve çok uzun zamandır Zhongnanhai'ın güzelhklerini soluyamıyordu. Hasta bedeni artık kendini besleyebilecek ve konuşacak güce bile sahip değıldi. Mao'nun 9 Eylül 1976'da ölümüyle Çin biiyük bir devlet kriziyle karşı karşıya kaldı. 8 Eylül 1976, Çarşamba Yazdan kalma çok sıcak bir gün olmuştu Beijing'de. Şimdi, gece yansına az kala serinlemişti hava biraz. Başhekim Dr. Li ZhisuL, Mao'nun yanına çağnlmıştı. O gelmeden önce, Mao'nun vanında sürekli kalan heyet toplanmış, tüm çabalanna ragmen hastanın tansiyon ve nabzını denetim altına alamamışlardı. Odayı soluk alma aygıtının mekanik gürültüsü kaplamış, Mao'nun solgun yüzü oksijen maskesi ardında belirginliğinden sıynlmıştı. Yatağın yanında doktor ve hemşirelerin yanı sıra partinin üst kademelerinde görevli birkaç kişi de sıralanmıştı. Biri doktora. "Bir şeyler daha yapamaz mısınız" diye sordu. Uzun bir suskunluk sardı odayı. ardından, "Elimizden geleni yaptık" fısıltısı duyuldu doktorun. 'Ölüm' sözcüğü telafFuz edilmemeliydi. O da biliyordu ki, Mao Zedung'un olsa olsa birkaç dakikası kalmıştı. Ondan sonrasında doktorlara. parti üst düzey yöneticılerine. ımparatorluğa. halka nelerolacağı belirsizdi. Oysa 76 yılının başlangıcından itibaren Çin'in üzerine sinmışti ölümün kara gölgesi. Çünkü 8 ay öncesinde yaşanan bir başka ölüm. Çin'in tarihsel dönüm noktasını oluşturmuştu. 8 Ocak 1976. Perşembe . K.aranlık ve az döşenmiş bir suitte iki yıldır yatıyordu bu yorgun ve yaşlı adam. Sık ve simsiyah saçlannın perçem perçern ağarmış olduğu görüldü o gün. Mide. bağırsak ve akciğer kanserine karşı verilmiş uzun ve zahmetli savaş sona ermiş. Çin 26 yıllık başbakanı Zhou EnlaTı kaybetmişti. Zhou, entelektüel Çin'in ideal portresine o kadar uygun ve oturmuş bir ısımdı ki, Batı onu dogmatik komünistlerden biri olarak görmemişti geçen yıllar içinde. Batı'da eğitim almış ve Batı düşüncesiyle yoğrulmuş bu politikacı, uzun yıllar Çin'i dış dünya ile bağlantı içinde tutmuşru. Enlaı, son yıllannın yorgunluğu içinde olaylara artık istediğince müdahale edemez oiduysa da Çin'in en saygıyla anılan ismi olmaya devam etmişti. Çünkü Enlaı aynı zamanda, Mao'nun tüm radikal ütopik fikirlerini pratiğe oturtarak \ürürlüğe sokacak ve halkına da sevdirecek kadar politik bir zekâya sahipti. Onun ölümü Çin'i de Batı'yı da korkutmuştu. 15 Ocak 1976. Perşembe Onu yüz binlerce kişi uğurladı. Yüreklerdeki acı yüzlerden okunuyordu. Zhou'nun son isteği açıklandığında acılar katlandı. Küllennın bir müzede saklanmasını ıstememişti başbakan. Onun külleri Çin topraklarının üzenne serpılecekti. Zhou'nun ölümüyle başka güç zıncırlen çözülmüştü Modern diktatörlüklerde devlet cenaze törenlen çok önemlıydi \e onlan organize edenler... Cenazede kimın konuştuğu bıle polıtık anlamda doneler verirdı. Ve Enlai'nin cenazesinde onun korumasi altındaki en hırslı ve yetenekli adam, birden tek adam olarak gün ışığına çıkıverdi: Deng Xiaoping. 72 yaşındaki bu ufak tefek adam, 1956 vılında Komünist Partısi'nın genel sekreterı olmadan önce 28 milyon üyeli partinin personel daıresı başkanlığını yürüriivordu. Çok güçlü bir pozisyondu bu. Mao da o zamanlar öyle düşünüyordu. Mao. üç yıl boyunca milyonlarca öğrenci ve genci radikal bir komünızme eğıttirdiği "Büyük Proleter Devrim" sürecınde K.P içindekı parti bürokrasiM gücünü törpülemeve, hatta kırnıaya çalışmış ve bu gücü kendi üzerinde toplamıştı. Bitmek tükenmek bilmeven gösteriler. sınırsız tutuklamalar, gizli celseler, iftıralar ve yıkım 1966 sonrasında Çin üzerinde hâkim oldu. Ve bu eşi görülmememiş ideolojık *iç savaş'ta milyonlarca Çinli vaşamını yitirdi. Deng. devrimın daha başlangıç aşamasında görevinden alınmış ve güç çemberinın dı^ına ıtılmıştı. Ancak sabır ve sebat onun en güçlü özelliğiydi. Bir de ilişkileri... Dönüşü uzun zaman almadı. 1973 yılında Zhou'nun yoğun çabalan sayesinde Deng ve arkadaşlan tekrar siyasal yaşamın içinde yer almaya başlamıştı. 1976'da ise geçmiş yıllarda partideki üst düzey görevlerinden aynlanlann neredey se dörtte üçü tekrar eski koltuklanna oturmuşlardı. Terör yöntemleri KP'nin istenilen formasyonu almasını sağlayamamıştı. Ve Deng Xiaoping, daha Zhou'nun cenaze merasimi konuşmasını yaparken Çin halkı da Batılı katılımcılar da Mao'nun halefini dinlediklerine inanmışlardı. Ancak Mao yaşıyordu henüz. Ve o da aynı kanaate kaptlmıştı. 21 Ocak 1976. Çarşamba Politbüro büyük toplantı salonunda bir araya gelmişti. Salona son derece gergin güvensizlik gösteren ve saldırgan bir atmosfer hâkımdi. Zhou'dan sonra başbakan olacak kişı gelecekte, yani Mao'dan sonra, ımparatorluğa da egemen olabilırdi. Kım bilir?... Zor bir gündü. zor bir karar alınacaktı. Bugün hata yapanın politik kariyeri ve belkı de her şeyı sönecekti! Konuşmalar çaresiz sürerken Mao'nun bir notu iletildi salona. Olaya bızzat el atmıştı, adayı Hua Guofeng'di. 50'h yaşlann ortasında. 38 kuşağına ait bir isimdi Hua. Daha o yıllarda Japon yatınmcılanna karşı çıkarak devrim içinde, alacagı yeri bellı etmişti. 73 yılında politbüroya katılmış. iki yıl sonra ise güvenlik güçlerinden sorumlu bakan olarak polis teşkilatının başına oturmuştu. Herkes şaşkındı. Mao, neden bu ismi seçmişti'1 Sürecek POLİTİKA VE ÖTESt MEHMED KEMAL Herkesin Partisi Var... Tarikat ehlinin gücüne dayanarak bir parti daha ku- ruldu. Tam yapısıyla ortaya çıkmadı, ama verilen bil- gilere göre eli kulağında, her türtü hazırlığı tamam. Bil- diriler dağıtıldı, toplantılar yapıldı, gösteriler düzen- lendi. Adını soracak olursanız şöyle: "Demokratik Banş Hareketi." ! Şölenle ortaya çıkıyor. Kuruluş şöleni, 31 ağustosta Ankara'da 19 Mayıs Stadyumu'nda verildi. Aman ne şölen, ne gösteri.. Ta- dına doyulmaz... Demokratik Barış Hareketi, öncelikle birtarikat ha- reketi oluyor. Bunun saklısı gizlisi yok. Siyasetinin kö- kü Aleviliğe dayanıyor. "Gelin dostlar bir olalım." Aleviliğin şian bu değil mi? Bu toplantı ve gösteriye en az 60 bin kişinin katı- lacağı bekleniyordu. Takke düşüp kel görününce 30 bin kişinin toplandığı söyleniyor. Toplantı yemeli iç- meli bir şölen olduğuna göre az gelen olmuş. Demokratik Barış Hareketi (Geçici Yürütme Kuru- lu) Başkanı Ali Haydar Veziroğlu toplantıya beni de çağırmış, teşekkürler ederim, gidemedim. Oysa çok- tandır Ankara gözümde tütüyordu. Geçici başkan Çağrısında. partileşmekte olan barış hareketine, 79 ilimizden 50 bini aşkın kişinin katılmasını bekliyor. Bir parti kuruluyor. Kurulur... Ama bu parti tarikat ilkesine göre kuruluyor, bu ilkeyi de gizlemiyor. Siya- sal tarıhimızde tarikat ilkesine dayanarak çok parti ku- ruldu. İlk ortaya çıkıp da "Aleviyim" diyen sanıyorum Mustafa Timisi oldu. MustafaTimisi'ye sade içinden değil, dışından da (babalar, dedeler) karşı çıkanlar ol- du, tekerine taş koydular. Adını soicuya, komüniste çıkardılar. Timisi dayandı. Kimi seçimlerde birkaç, kimi seçimlerde 5-10 mil- letvekili çıkardı. Partiler arasında ilk seçim ittifakını ya- pan da odur. Atatürkçü, demokratik partilerle seçim ittifakına girme, ortak parti olma, tek parti olma denemeleri, bu evrelerin çoğundan geçildi. Bu ittifakların acısını çeken Timisi'dir. Şimdi gene de partilerin sol kana- dında savaşımını veriyor. Çağımız, alışılmışın dışında çok değişik örneklerin aynası oluyor. Sovyet sosyalizmi yıkıldıktan sonra sı- nıf partilerinde kuşkular başladı. Hatta sınrf ilkesine dayanan partiler kurulmaz oldu. Kurulu, adını degiş- tiren komünist partileri bir kıyıya çekilir oldu. Kimi se- çimlerde komünist partileri gizlendiler, kimi yerlerde öne geçtıler. Yeniden duraklama, emekleme dönem- leri geçirdiler. Milliyetçi partiler doğdu. Yeraltına çekilen partiler fırsat buldukça yerüstüne çıktılar... Kürtçülük ilkesine dayanan partiler fışkırdı. Barzani'nin, Talabani'nin partileri, aynlan bölgeler- de aşiretten millete doğru tırmanıyorlar. Amerikan oyununa alet olmaktan öte geçemiyor- lar. İlk tartışmada oyun seziliyor. Amerika, Irak üstünde uçaklanyla bir kükredi, bir coştu, bundan sonra ne yapacak? Bir mektup dolaşıyor ortada: "Siz kuvvete başvuracağınıza kendi Kürtlerinizle' diyaloğa geçin!" ' I Güneydoğu'da herkesin bir Kürt'ü var. BULMACA SEDAT YAŞAYA1V SOLDAıN SAĞA: 1/Geleneksel Türk evlennde, arka bahçeye uzanan ve yazın oturulan bö- lüm. 2/ Bir toplu- 3 luğu oluşturan bi- reylerden her bi- ri... Çağn. 3/Ses, 5 ahenk, nağme... Güney Ameri- ka'nınçölbölgele- rinde yaşayan ve Patagonya ta>şanı 8 da denilen hay\an. g 4/ Futbol ve bas- ketbolda top sürme eyle- mine venlen ad. 5/ Ger- çek... Terbiyesız kunse. 6/ Birnota... Lantan elemen- tinin sımgesı... Üstün bir 3 yetkının gücünü sımgele- 4 yen değnek. 7/ Bir göster- me sıfatı... Yapmacıklı davranış. 8/izmir'inbiril- ° çesi... Ördek. 9/Bırürünün halka tanıtılması amacıyla g ücretsız dağıtılan küçük g mıktar. YUKAR1DANAŞAĞIYA: 1/Dokusunda altın, gümüş tellerın de bulunduğu ipekli bir î kumaş... Bir cetvel türü. 2/ Bınek hayvanlannın sırtındaki; oturmahk... Türk tuluat tıyatrosunda baş komık görevınde- ki uşak tiplemesi. 3/ Okul. kışla gibi yerlerde hastalar içın • aynlmış bölüm... Sınır nişanı. 4/ Bnçte. atılan bir kâğıtla eşine oynamasını istediğı kâğıdı belirtme... Hayvanlara vu- rulan damga. 5^llkel benlik... Shakespeare'in bahtsız bir kra- lı. 6/ Elınde bulunduran, üzerinde taşıyan... Asya'da bir ır- mak. 7/Moğollar'da vergı toplamakla görevli devlet memu-'. ru... Kalabalık. 8/ "Gül hasretınle yollara tutsun kulağını /; gibi kıyamete dek çeksin ıntizar" (Necati)... Bir nota. • 9/Tantal elementinın simgesı... Hüsevin Cahit Yalçın tara-! fından yayımlanmış bir gazete. \ İSKE?«)ERirN 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN GAYRİMENKUL KIYMET TAKDİRİ Sa>ı 1994 2580 Alacakiı. Gübretaş Gübre Pazarlama \e Tennınalcilik AŞ vek. A\. Yılmaz Kendi - Iskenderun Borçlu: A. Turgut Öztaş- Gübre fabrikası karşısı. Sansekı - Iskenderun Borç mıktarı: 1.3O9.75O.OOO - lira Borçlunun yukanda yazılı borcundan do- layı dosyamızdan hacız konulan a^agıda kayıtlan vazılı taşın- maziann mahallınde yapıian kivmet takdırlen şu şekildedır Borçlunun Adıyaman ili Besni ilçesı Kürtler Bağı mevkıinde- ki 591 parsel sayılı taşınmazı 31.940.279- lıra. Yıne Adıyaman ili Besni ilçesı Kürtler Bağı mevkıinde 629 parselde kayıtlı ta- şınmazı. 183.610.139- lîra. Yine Adıvaman ili Besni ilçesı Çekçevır mevkıı 228 ada. 31 parsefde kayıtlı taşınmazı: 164.625.000.- lira. Borçlunun yine Gazıantep ili Onaldı Mahal- lesı'nde kavıllı taşjnmazlan: 3835 ada ' 1 parsel 300.300.000 - lıra 3835 2 parsel 272.000.000 -lıra 3835 3 parsel 272.000.000-lira 3835 4 parsel 264 000.000 - lira 3835 5 parsel 291.000.000-lıra 3835 6 parsel 323.000.000.- lıra 3835 7parsel 272.000.000-lira 3835 8 parsel 272.000.000.- lira 3835 9parsel 361 900.000-lira 3836ada 1 parsel 287.100.000-lira 3836 ada 2 parsel 282.000.000.- lira 3836 3 parsel 282 000.000.- lira 3836 4 parsel 282.000.000 - lıra 3836 5 parsel 282.000.000- lira 3836 16parsel 282.000.000-lira 3836 17 parsel 282.000.000-lıra 3836 18 parsel 282 000.000 - lıra 3836 19 parsel 282.000.000 - lıra 3836 20 parsel 368 500.000.- lira Borçlu A. Turgut Oztaş'ın tasınmazlarının mahallınde yapı- lan bılırkı^ı marıfetıyle kıvmet takdırlen yukanda yazılı oldu- ğu sekılde olup ılane'n tebliğ olunur 14 08 1996 Basın: 104853
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear