Catalog

Cumhuriyel İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel V'dvın Yonetmenı Orhan Erinç# Genel Ya\ın Koordınatorıı HiUmet Çetinkaya • Yazıı^Ierı Mudurlerı Ibrahim Vıldız. Dinç Ta^anc (Sorumlu) 0 Haber Merke/ı Muduru. Hakan Kara 0 Görsel Vönetmen Fikret Eser Dı^ Maberlcr Ergun Balcı# (-.tıhbdrjt Cengiz Yıldırım 0 Ekonomı Bülent kı/anfık 0 Kultur Handan Şenköken 0 Spor Abdülkndir > ütelman 0 MAalcler Sami Karaören 0 Duzeltme Abdullah Vazıcı 0 Kotoğrat Erdogan Köseoğln • Bılgı-Belge Edibe Buğra 0 V urt Hjberlen \fehmet Faraç YayınKurulu ilhanSdvtıkıB^kunı. Orhan Erinç. Okta> Kurtböke. Hikmet Çetinka> a. Şükran .Soner. Ergıın BalcL Din< Ta\aırç. tbrahinı > ıldı/. Orhan Bursalı. Mustafa Balbaı. Hakan Kara. AnkaraTemsılc^ı Yiustafa Balba\ 0 Haber Mudunı Doğan Akın AldturkBuKjn No I^^-.KJI 4. Bakanlıklar-AnkaraTel 41')>t)2(> (7 hdt). ^Jk•. 4NİU2" • (zmır TcınsılciM Serdar Kızık. H Zı>d Bl\ 1352 S 2 3 Tcl 441 1220. Fdks 44191 17 41 Adana Temsılcısı Çetin > iğenoğlu. InonuCd I N S No I KM I.Tel 3522550. Faks 3522570 Muduru Erol Erkut 0 Koordınator Ahmet Korulsan 0 Muha^ebe Bûlent \ ener 0 Idare Hüse>in Gürer 0 Uk-mıe Önder Çelik 0 Bılgı-lslenv Nail Ina! 0 Bılgı-*a\<jr Sıstem Mürtnet Çiler MED\A C: • Yoneıım Kurulu Bajkanı - (ıcncl Mudur Cülbin Erduran # Koordınaıor Reha Işıtnun 0 Cıtfnel Mudur > ardımcM Mine -Vkdag Td 514 (P 51 - lv» 511X466 \n>ımLı^an \e Basan: Turkouuı Lad ii 4! (.a enı Gun Haber \uı^ı. Basın vc ^ auiK jioglu 34334 l>l PK 246 Islanbul f d ) 212ı ^ i ; ü < O?ı2»haıp haks (0212151 I2MAYIS 1996 Imsak-3.58 Güne^ 5.42 Öğle 13.08 Ikindi: 17.00 Akşanr2OI9 Yatsr2156 Cannes Film Festivalî • Haber Merkezi - Fran>a'nın Cannes kentinde her v ıl duzenienen Cannes Film Fc>>tı\alı iürüvor. 22 filmın Altın Palmıye ıçin yarı^tığı testi\al Mrasında Cannes sokaklan ve kunisalları da duzenienen gösterılerle \ıne renklendı. Une kav usnıak ısteyen kadınların kanıeralara cürretlı pozlar \erdığı kum>allarda. ünlüleri de görmek mümkün Dünyanın sayılı "top nıodel"lennden E\a Hcrzıgova. dün derı gıysilerı \e kırbacışla kumsalda küçük bır gösteri yaptı Körler yeni yasa istiyor • İstanbul Haber Servisi - Korler Federdsvoııu'nun "Sakatlar Haftasi" nedenıyle diizenledigi topiantıdj. toplumun tüm keMmlerıne taııınan hakların özürlülere de taıi'nması ıçin yenı bır •'özurlulor >asdsı"nın çıkarılmaM istendi. Körler Federasyonu Baijkanı Ahmet Cantürk. federa>\on olarak 1996>ılı Sakatlar Hafta.si kapsamında derneklerın kendi gerçekleştireeeği etkinlikler dışında halka açık bir •"özürlülcr \JNJM ımza kampanyası" da ba>laraciiklanııı belirtti. Alman vatandaşı Türkler • HA\,\O\ER(AA)- Almanya'da \a>a\an Türk \atandaşlarından Alman \atandas,lığına geçenlerin saytsinm mderek arttıeı bildinldı İ991 \ı!ında Almanvd düzevınde 3 bin 529 Türkun \lman \atanda;>lıgına geçtığı, geçen yıl ise sadece Aşagı Saksoma eşaletinde 3 bin Türkün Alman \atandaşı olduûu öârenildi. Varoşlar... Bu sözcüğü önümüzdeki zaman ıçınde daha sık duyacağız... Ben doğduğum yıl İstanbul'un nüfusu dokuz yüz elli bınmiş. Ellilı yıllarda Adnan Menderes ıle başlayan büyük kentlere kırsal kesımın davetı, öncelerı salt oy avcılığı amacı ile yapıldı. Kımse. sonucun nerelere varacağını hıç düşunmeden oy peşine düştü. Radyolardan her gün ölüsüyle dirisiyle, doğmamış çocuğuyla "Vatan Cephesi"ne katılanların adlarını söylemekten spikerlerin dili aşınırdı. O vatan cephesi iltıhakları, aslında büyük şehıre göç anlamında ıdı. Hâlâ kulaklanmdadır o anonslar. Bugün durum o günkü gibı değil. Varoşlarda yaşayan 15-20 yaş grubu gençler, aileye ekonomik katkı zorunluluğu ıçerısinde çahşıyorlar. Bunlar genelükle zor ışlerde görev yapıyor. Kazandıkları para ne bir kıtap almaya, ne bir tıyatroya gitmeye, ne sinemada film izlemeye ne de doğru dürüst beslenmeye yetiyor... Peki bu gençler ne olacak?.. Bunları vaktıyle siyasal amaçlarla buralara davet ettiniz. Tamam. Yaşamlan için nasıl bir güvence verdıniz bu insanlara?.. Çok yakında bu VAROŞLAR sözcüğünü daha sık duyarsanız sakın bundan rahatsız olmayın... Ya sahıp çıkacaksınız, ya olacaklara katlanacaksınız. Kutlamalar ve etkinlikler birbirinden çok farklı, ancak hepsinin teması ortak... Sevgiııin adı: Anne• Bugün tüm dünyada, insanlar Anneler Günü'nü kutlayacak. Türkiye'de Anneler Günü nedeniyle partiler, kitle örgütleri, vakıflar ve şirketler çeşitli kutlama etkinlikleri düzenlerken Halkın Demokrasi Partisi, Başbakan'a, "Annelerin barış mesajı"nı gönderecek. İstanbul Haber Ser\ isi - Bugün anneleri "hatırlatma" günü. 365 günlük yıl dilimınde bır gün de anneler için ayrılmıs,. Yıllarca. öpücükleriyle uyandığınız günleri unuttuysanız. bugün annelerinizı hatırlamak için kaçırılmaz fırsat. Cennetı ayaklarına serdığımız annelerımize bugün kimimız sadece sevgimizi. kimimız hediyelerinıizi veriyoruz... Ankara'va mesaj Günlük anne hatırlatmasını. çeşıtlı kıtle örgütleri. partıler. vakıflar. şirketler düzenledikleri etkinliklerle kutluyor. ABD Başkanı BillClinton da ıkı \ıl önce ka>bettıgı annesı için ABD'de yayımlanan bır gazetede köı>e \azısı bıle yazmii». DSP ıl örgütü Bakırköv Huzure\ ı'nı zıvaret ederek huzurevi sakınlerinın Anneler Gününü kutlayacak. Halkın Demokrasi Partisi Taksim Meydanf nında bir basın toplantısı yaparak Ba^bakan'a verilmek üzere hazırlanan "Annelerin banş mesajını" Ankara'va uğurlayacak. Karadenız V'akfı. Anneler Günü nedeniyle hazırladığı "şehit anneleri" fidanlığımn açılışını yapacak. Bahçelıevler Belediyesı. huzurevi ziyaretinde bulunacak. Özel İstanbul llkokulu ögrencılerı "Anaja Saygı™ adlı oyunu sahneye koyacak. Özel Marmara llkokulu öğrencıleri bır yıldır çalışmalarını yaptıklan resımlerı kolej konferans salonunda sergileyecekler. Çağdaş Yaşamı Deştekleme Dernegi Beşıktaş Şubesı İTÜ Maslak tesislerinde "Ikinci Çocuk ŞenHğj" düzenleyecek. Gözaltında kaybolanların \e mahkûmlann annelen, Anadolu Halk Kültür ve Sanat Merkezi'nde "Anneler Günü'nü" çocuklanyla kutlayacak. Güneydogu'da şehıt olan dokuz şehit annesine Zeytınburnu Beledıye Başkanı Adil Emecan tarafından binlerce karanfıl verılecek. Cem V'akfı. Anneler Günü'nde sevgi ve hoşgörünün eşını az rastlanır örneğını sergileyen ikı kadını vakfın anneîeri olarak seçti. Vakıf. Dilek \e N'igâr Akdenizadlı iki kadını neden vakfın annesı seçtiğinı ise şöyle açıkladı: "...Dilek Akdeniz Sünni, Öğrencilik döneminde âşık olduğu Engin Akdeniz Ale\ivdi. Se\danın tohumları yüreklerinde bo\ atıp serpilince doğal olarak ha\atlarını birleştirmek istedi iki genç. Ancak sevginin öniinde >ü/yılların \anlış bilgilenmelerinin körüklediği Ale\i-Sünni düşmanlığı bir dınar gibi yukseldi. Dilek'in babası şiddetle karşı çıktı e\lenmelerine. Kızını Alevi bir gence vermenıekte direndi. Sevginin giicü Gençler çareyi gizlice e\ lenmekte buldu. Sevgne, hoşgörüve. toplumsai banşa duyduklan inanç nedeniyle babası> la aralannı bulacağını so\le\en Dilek'in ağabeyininyemek teklifini kabul ettiler. Vemekte, ağabeyi. eniştesini ve kız kardeşini vurdu. Dilek felç oldu, üstelik hamileydi. Engin'in annesi sahip çıktı Dilek'e. işte bu nedenle. öliimü göze alıp bebeği doğuran Dilek ve ona bakan Nigâr adlı anneler \akıf tarafından vılın annesi seçildi..." tovşan Çocuk se\inçli. Büyük kentin befon çöiünde küçücük vahalar oluşturan ha\\an \e çiçek satan merkezlerden birinde. doğal yaşamı tanımava, vavru tâvşanın yumuşacık tüylerinde doğayı yakalamaya çalışıyor. Yüzündeki ifadeye bakılırsa, **Aman ne tatiı şe> " diyerek, tavşanı oksama derdinde... Ta\şan tedirgin. Doğup da büyüvemedigi doğal ortamın özkmi içindc, bir kuru sepette teşhir edilmenin sıkıntısını yaşıyor. Üstelik her geçenin mutlaka gelip sırtına dokunmasına da bir anlam veremiyor. İlerleyen zamanla bu dokunmalann bir azap haline geleceginin bilinciyle bezgin, bir an önce akşamın olmasmı bekliyor. (Fotoöraf: KUBİLÂYTÜNTÜL) SAK ÜSTÜNDE MÜJDATGEZEN Bilmediğimiz sporlar Gittikçe Belki de benim gibi siz de sık sık Eurosport programını izlıyorsunuz. Belki de ızlemiyorsunuz. Olsun. Ben bilmediğım bir yığın sporla burada karşılaştım. Sıze de anlatayım. Bir tane yenı spor var Buz pısti yerıne aynı danslan ve hareketleri parke pıst üzennde yapıyorlar. llk defa gördüm. Araba devirme diye bir sporlan var. Otolan birbirterine çarparak takla attırıyorlar, son kalan ve en iyi dereceyı yapan bınncı oluyor. Dağdan koşarak inme var. izleyıcisi çok az tabii... Kızak sporu da bızde karla kapalı dağ köylerinin dışında pek bilinmez... Onlar zevk için yapıyorlar. Polo da bizde yok, onlarda var. Su balesi de öyle. Senkronize yapıyorlar hani... Evet, bu spoıiar bızde yok... Bir zamanlar Çetin Attan yazardı. bız de gülerdık; "Ne zaman ki köylerde tenis oynanacak, o zaman işler lyidir" dıye. Bız bu sporlan yaptığımız gün, ışler iyi mi kötü mü orasını bılemem. Ama hiçbırinı henüz tanımıyoruz bile. Tıpkı demokrasiyi tam tanıyamadığımız gibi. Yaz geldi TV programları gittikçe terbıyesiz, medya gittikçe sevgisiz, bunlara kapılanlar da acaip bir hal almaya başladı. Biz neden böyle olduk? Kimsenın kimseye sevgisi, saygısı yok gibi. Gibı diyorum, çünkü bir iki ayakta kalabilen, kendini koruyup kendine saygısını yıtirmeyen, bu arada güme gitmeden 'gibi'yi tümcenın sonuna koymama neden olabiliyorlar. Ben de onlara o denli saygı duyuyorum ki anlatamam. 'Pazar'lık ve duvarlık sözler. tstanbul'un baharı kısadır. Oysa benım en sevdiğim mevsim bahar. Gelmesiyle gitmesi bır oluyor. Bırden havalar ısınıyor ve nemli bir istanbul, insanın sinirlerini bozuyor... Ama boylesıne güzel bır pazar gününde siz sınırlı olmayın. En ekonomik taşıt aracını, varsa kendi özel aracınızı, aracı yaparak kırlara atın kendinızi. Orada rahatlayacaksınız. Ben öyle yapıyorum. Hepinizi Kilyos yolu üzerinde MSM Yaz Kampı'nı ziyarete beklerim. Ücretsiz çayımızı içer, temız hava alırsınız. Ben öyle yapıyorum... Türkler ve konuşma Bilmediğin şeyi sor. Bildiğini de sor. belki bilmediğin bir yanıt alırsın. ANAYASA - Madde 17: Kimseye işkence ve eziyet yapılamaz, kimse insan haysiyetiyle bagdaşmayan bir cezaya veya muameleye tabi tutulamaz. (HE Bîldirgesi - Madde 26: Herkes eğitim hakkına sahiptir. Eğitim en azından, ilk ve temel eğitim aşamasında parasızdır. MSM'nın ilk mezunlarından Sevtap Çapan ilk ödülünü aldı. Onu kutluyorum. T a m a m a r t ı k s i g a r a i ç m i y o r s u n u z ŞEY sözcüğü, bildiğiniz gibı 'EŞYA'nın tekılidır. Ama pek çok şeye yarar... Tıpkı şu andaki 'pek çok şey'e yaradığı gibı. Şu sözü seviyorum (Çünkü ben buldum): Kendınle yanş, birinci gelirsin. -YAZISIZ- Türkler konuşmayı bilmiyorlar. Bakın TV programlarına. Önce sunucu ve spikerlere bakın. Sonra yanşma programlarına çıkanlara. Sonra sokak röportajlarına. Sonra bazı programlardaki telefon bağlantılarına. Bakın sağınıza solunuza. Politikacılarımıza. Çevremize. Bakkala, kasaba, bındığiniz dolmuşun şoförüne ve yakın dostlarınıza... Türkler konuşmayı bilmiyor. Yani Türkçe konuşmayı bilmıyor. BirTürk'ün Ispanyolcayı iyi bilmesı beklenemez, ama kendi dilini iyi konuşuyor olması görevidır. Şu dedığıme bi kulak verin ve bundan sonra öyle izleyin televizyon programlannı... Bana hak vereceksiniz... Siz benım köşemi okuyorsunuz. Ben sızi kastetmedım. Lütfen. Dostum ol... Dostum ol yüreğımde damarımda kan gibı Dostum ol ta içımde sanki benden can gibi Ben gerçekten yanar da için için gidersem Sen sakın bana yanma. ama biraz yan gibi. Okuyun: Böyle ölünmez. Celal Kabadayı (şıirler). izleyin: Ince Ince Yasemince. Sevin: ilhan Abi. Beni güldürenler... Dönüp dolaşıp eski ustalarımı anıyorsam, bu demek değil ki artık sözlü mizah üretenler çıkmıyor. Ama ben onlan anmak ıstiyorum. Muzaffer Hepgüler, bu hafta gene anılacak. Ayakkabısına sinirlenıp küfür etmeye başlamış bir gün: - Kalleş ayakkabı, kalleş ayakkabı. "Neden kalleş" diye sormuşlar... Yanıt vermiş: - Kalleş, çünkü arkadan vuruyor. Yaşanmış bir fıkra: Cimriliğı ıle ünlü Iskoç'a sormuşlar: - Dana etı yiyor musun? - En çok bu ara yıyorum. - Neden? - Çünkü yarı yarıya ucuzladı. Hafta sorunlarla başlıyor Hemşireler, iyi eğitim istiyor SAADET USLU Sağlık hizmetlerinin \az- geçilmez unsurlanndan bi- ri olan hemşireler. bugün başlayan "Hemşireler Haf- taHw na yine sorunlarla gı- riyor. "Beyaz melek, kutsal meslek sahibi insanlar" gi- bı yakıştırmalardan artık bıktıklannı söyleyen hem- şireler. en büyük sorunlan- nın **eğitifnyetersEİiği''ol- duğunu belirttiler. Sağlık Bakanlığı ıstatı.ş- tıklerine göre sayıları yak- la^ık 70 bine ulaşan hemşi- relerin toplumdakı imajla- nndan eğitim yetersizliğıne. doktorlann kendilerine bav kı uygulamasından yasada yapılması gereken degışık- İiklere kadar çok çeşitli so- runlan bulunuyor. Floren- ce Nightıngale Hemşirelik Yüksekokulu Mezunlan \e Diyabet Hemşireligi Der- neklerı Başkanı Prof. Dr SevgiOktay, hemşirelik ya- sa tasansının bır an önce kabul edılmesini ve yeni sağlık meslek liselerinin açılmamasını istiyor. Prof. Oktay -Sağhk Bakanlığı sa- dece sağlık liselerinden me- zun olan hemşireleri atıvor. Vüksek okul mezunlarını kabuletmiyor v> dedi. İstan- bul Ünıversitesi Hemşirelik Hızmetlerı Müdürü Ayto- ian Vıldırım da yıllardır me\cut sorunlannın çözüm- lenmediğine dikkat çekti. 30yıldan fazladırkutladık- lan -Hemşirelik Haftaa'nda kutlama yapmak yerine so- runlannı anlatmak zorun- da kaldıklannı belirten Yıl- dınm. "•Toplumlareğersağ- lıklı bir toplum oluşturmak istiyorlarsa en etkin sağlık gücündenyararlanmalıdır " dedi. Bırçok sorunlan ara- sında kendilerı açısından iyi bir haben de müjdeleyen Aytolan Yıldırım şunları söyledi: "Bugenişsektörün çalısanlannın üni\ersiteme- zunu olması gerekir. Ama y ıllardır hemşireler Ifce me- zunu olarak hizmet \eriyor. Ancak \ iiksek Sağlık Şû- rası'nın bu yıi aldığı karar- la önümüzdeki y ıldan itiba- ren hemşirelik sağlık meslek liselerineöğrenci alınmaya- cak. Bundan böyle YÖK bünyesinde y üksek okullar kurulacak. Bunun yanında haien me\ cut bulunan okul- lann kapasiteleri arttınla- cak." •Fakir mesle0 değil^ Sağlık meslek liselerinin kapatılmasının toplumun yararına bırkararolduğuna dikkat çeken Yıldırım. bu- nun toplum tarafından yan- lış anlaşıldıgmı belirterek şu açıklamada bulundu: "Birhanun 'lıselen kapat- mayın. Fakir fukara nasıl ünıversitede okusun' diye sitem ediyor. Biz artık fa- kir-njkara mesleğiolmak ts- temiyoruz. Kamuoyu bu- nun kendi \aranna olduğu- nu bilmeli.lvi eğitilmiş hem- şirelerdaha i> i hizmet \ ere- ceklerdir. Politikacılar da kendi çıkaıian için y üksek okulian engellemeye çalış- mamaİL Nepolitik nede ka- muoyu baskısı istivoruz." Hemşirelenn bır önemlı sorunu da artık günümüz şartlanna nymayan yasala- n. Hemşireler. yeni bir ya- sanın düzenlenmesini ve hemşirelenn hangi alanda hizmet vereceğı konusunda belli bir politıkanın belır- lenmesini istiyorlar "Artık iğne yapan insan olarak gö- rülmek istemiyoruz" dıyen Aytolan Yıldınm. "Bu imaj toplumda o kadar yerleş- miş ki halk hemşireden ne isteyeceğini bilmiyor. Oysa teda\ide doktor ne kadar önemliyse bakımda da hem- şire o derece önemlidir" de- dı. Nasrettin Hoca Yılı Hep andığımız hocayı, bu yıl yasal olarak anıyoruz. Sevdiğim bir fıkrasını ileteyim: Hoca, berberde sakalını düzelttiriyor. Berberler konuşkan olur ya: "Hoca, bak bir tepsi baklava gidiyor" diyor Hoca'ya- Hoca, "Banane?" diye yanıtlayınca, berben "Ama sizın eve gidiyor." "O zaman da sana ne." Öyle olsaydı Metin Demirtaş, bu hafta da "Şiirimsi Hoca Nasrettin Öyküleri" kitabından seçtiğim güzelliği ile konuğum: Arkadaşları Hoca'ya: "Hoca Efendi, senin hanımın hiç işi gücü yok mu allasen?" "Hayrola?" "Dur durak demeden, dolaştyor kapı kapı." "Dedikodudur, inanmam." "Biz gördüğümüzü söylüyoruz ınan." Hoca kuşkulu tedirgin: "Kapı kapı ha?.. Sanmam. Dediğiniz doğru olsaydı Bir kere de bizim kapıya uğrardı." Sevgi, biraz sevgi, bir çiçeği sevmek gibi, birbirimizi... Okur mektupları - İÇEL Mezildi'den Saim Dalak: Esprili mektubuna teşekkür ediyorum. Şiirini yayımlayamıyorum, nedenini anlarsın. Tekrardan üstümüze sıçratmayalım. Tamam mı? - AYDIN'dan emekli öğretmen Nimet Enginsoy: llginize sonsuz teşekkür ediyorum. Mektubunuz beni ne kadar mutlu etti. Sağolun. - İZMİR Karşıyaka'dan Mustafa Gökhan Ayelli: Sanıyorum önceki hafta okumuşsunuzdur konuyu. Teşekkür ediyorum. - İSTANBUL Göztepe'den yazan okurum. Adını soyadını yazmamışsın. Sen de dalgınlardansın anlaşılan. Ama ben buraya ne yazacağım? Hiçbır şey yazmasam "Mektup attım cevap vermedi" diyeceksin. Cevap veriyorum: Bir dahaki mektubuna ismini soyadını yazmayı unutma lütfen.