Catalog

Cumhuriyet Genel Yayın Yonetmcnı OrhanErinç© Dı> Haberler F.rgun Balcı# Istıhbarat Cengiz Gcne! Yavın Koordınatoru Hikmet Yıldırım • Ekonomi Bülent Kızanlık Ç i k ' • Y l M f^Çetinkav'a • Yaztışlerı Mudurlerı b İ l d i T S ü " a n d a n Ş£ n J' 5 !' e l l İmtiyaz Sahibi: Berin Nadi 9 Haber Merkezı Muduru 0 Gorsel Yonetmen Fikret Eser Kara « Fotoeraf Erdoğan Köseoğlu • Bıleı-Belge Edibe fiugra • Yurt Haberlcn Mehmet Faraç Yayın KunJu İHun Setçuk (Başkan), Oriun Erinç, Okt»> Kurtböke. Hikmct Çetinkıt a, Şükran Soner. Erguıı Bakt, Dinç Tayınç. İbnhim Vıldız. Orhın Borsalı, MusUfj Balbay. Hakan Kara. Ankara Temsılcısı Mustafa Balbay 9 Haber Müdürü. Doğao Akıo Aîatürk Bulvan No 125, Kat4, Baka/ılıkJar- Ankara Tel. 4195020 (7 hat), Faks 4195027 • Izmır Temsılcısı Serdar Kıak, H. Zıya Blv 1352 S. 2/3 Tel 44H220,Faks-4419117»AdanaTeıre!i]cıaÇetinYigHio§lıı, lnönuCd II9S No I Kat l.Tel 3522550,Faks 3522570 Müessese Mudunı ErolErkut» MEDYAC:»Yönetım MEDYA G : • Koonlınaiör Ahmet KoruJsan # Kurulu Başkanı-Gencl > oncdm Kurulu Muhasebe Bülent Yeoer A ldare. Mûdür Gûlbin Erduran Başkanr - Genel HüseyinGûrerOIşletme Önder • Koordınator Reha Mudür Üstin Ç f ö k » Bılgı-lşlem Nail Inal • Ivtman•GenelMudur Akmen •Murahhas Bılgısayar Sıstem Mürüvet Çiler Yaıduncısı MineAkdağ üve Bora Göneırç layıraJa)aa *e Basan: ^ enı Gun H?ber Ajansı, Basın \e Vayıncıhk A $ Türlıocagı Cad V> 41 Ca£a1og!u 34334 lst PK 246 Istanbul Tel (0 212ı 512 05 05 (20 hal) hak» 21MART1996 Imsak: 4 34 Güneş: 5.59 Ögle- 12.18 tkindi: 15.41 Akşam 18.24 Yatsı: 19.44 MEDYACTel 514 07 53 - 513 95 80 - 513 <*4 60-61 Faks 5118466 Popçulara ödiil • Istanbul Haber Servisi - Alem FM tarafından Andromeda Disco'da dûzenlenen eğlenceyle 1995'inlIkJeriTeşvikve Başan ödüllen sahıplerini buldu. Alem FM'in ikincisini düzenlediği törende 11 pop müzik şarkıcısı ödül aldı. Geceye katılan yüzlerce davetli, Mirkelam, Ege, Rafet El Roman ve Candan Erçetin'in de aralannda bulunduğu şarkıcılan dinleme fırsatı buldular. Gençler, en çok ilgıyi Cartel müzik grubuna gösterdi. Ajıdromeda'daki eğlence tufanı sabaha kadar sürdü.( Fotoğraf: ALPER TURGUT) ÇYDD'ye saldınya kınama • İstanbul Haber Servisi- Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Güngören Şubesı'ne geçen cumartesi gûnü dûzenlenen bombalı saldın. demokratik kitle örgütlerince kınandı. ÇYDD Güngören Şubesi'nde dün dûzenlenen toplantıya katılan ÇYDD Fatih ve Bahçelievler şube temsılcileri ile lşçi Partisi (IP), Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve çeşitli sendika temsilcileri saldınyı kınadılar. Erdoğan'dan su açıklaması • Istanbul Haber Servisi- Istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, barajlarda halen 494 milyon metreküp su bulunduğunu belirterek, "Hıç yağmur yağmasa bıle 1 yıl yetecek kadar suyumuz var" dedi. Erdoğan aynca, doğalgaz kullanımının yaygınlaştın lmasiy la Istanbul'daki hava kirliliğinde geçen yıla göre yüzde 60 oranında bir azaima olduğunu vurguladı. bmir Körfezfrifte kaza • tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)- Izmir'de Taşkızak Firkateyni'nden 14 askeri personeli kıyıya taşıyan filika ters döndü. Dün akşam saat 17.30 sıralannda meydana gelen kazanın hemen ardından deniz polisine ait bot ve askeri liman görevlilerinin müdahalesi sonucu 14 askeri personel denizden çıkanldı. Denize düşen personelin Hava Hastanesi'ne gönderilip tedaviye alındığı bildirildi. Uydu ticareti • ANKARA (AA)-Uydu kanalı pazarlamak üzere Türk-Fransız ortaklığıyla kurulacak şirketle ilgili çalışmalann tamamlandıği bildirildi. Türk Telekomünikasyon A.Ş., Fransızlarla kurulacak ortakhk sayesinde, uzaya firlatılan uydulann kanallannı kiraya vererek, daha sonra satın alacağı uydulara fınansman sağlamayı hedeflıyor. Türk Telekom yetkililerinden alınan bilgiye göre, haziran 1996'da uzaya firlatılacak Türksat 1 -C kanallannın tamamına yakını, çeşitli şirketlerce rezerve edildi. Yurtiçi ve yurtdışından uydu kanalı için yoğun talep gelmesi dolayısıyla, Türksat 1 -C projesinın gerçekleştinldiğini kaydeden yetkıliler, Türk Telekom A.Ş.'nin, Türksat 1 -C'den sonra uzaya göndermeyı planladığı diğer uydulann maliyetinin çok üstünde gelir sağlamayı hedeflediğini ifade ettiler. 21 Mart hem Nevruz hem de Ormancılık ve Ağaçlandırma Bayramı: Ormanlarda coşku yc uzun var•Bahann ilk günü olan 21 Mart'la birlikte başlayan ağaçlandırma törenlerinde bu yıl ormancılann yüzü pek gülmüyor. Çünkü 30 Ekim 1995'te yürürlüğe giren 4127 sayılı yasa ile ülke düzeyinde yağmaya uğramış yaklaşık 4 milyon dekar ormanlık alanın 'işgalcilerin üzerlerine tapulanması" öngörülüyor. OKTAY EKtNCt Heryıl •"Ormancılık Bayranu" ola- rak kutladığımız 21 Mart'm aynı an- da "Nevruz Bayramı" olması hıç kuş- kusuz rastlantı değıl. Nev ruz, yanı "ye- ni gün", baharla birlikte başlayan ye- ni \ e umut dolu bır yılın "ilk günü" an- lamına geliyor. Bu anlamlı mevsım değişıkliğinde insanoğlunun doğaya sunduğu en güzel armağanı ise "sev- giyledikilenağaçlar''oluşruruyor Kış günlerinin artık sona erip bahar gün- lerinin başlamasıyla birlikte bahçele- re, parklara ve hatta ormanlara özen- le dikilen ağaçlar, ağaçlar... Aslına bakılırsa, yine her yıl 21 Mart'larda ve izleyen günlerde dûzen- lenen ağaçlandırma kampanyalan sa- dece doğaya bır armağan değil, doğ- rudan "insanoğluna bir nevruz arma- ğanı" da sayılabılır. Çünkü bundan amaçlanan, bahann coşkusunu "yasanılır bir dünya için" değerlendirmek. Gelın görün kı Tür- kiye'de hem ınsanlar hem de orman- lar bu yıl 21 Mart'ı deyım yerindeyse "bunık duygular" içensınde kutlu- yorlar. Son yıllarda ardı ardına yürür- lüğe sokulan kimı yasa değişıklıİdeny- le, ülkedekı orman alanlan değışik beklentıler için gözden çıkartılıyor Ormanların dağıjırnı I Yararları cok Doğal orman, 1990 Toplam alanlann yuzdesı B H 40veüstü | l 20 0-39.9 10 0-19 9 5 0-9 9 1.0-4.9 1 Oattı | | Yetersızvert • 1990 venlen yoktur 1980 venlen kullanılmıştif Kaynak. FAO, BM Avrupa Ekononvk Komısyonu Sağlıklı çevrenin vazgeçilmez örtüsü Çeviri Servisi - Bir zamanlar dünyamızın yansından çoğu ormanlarla örtülüydü. Oysa bugün dünyamızın yalnızca üçte biri, yani 3. 400 milyon hektan orman alanı. Toplam alanı kuzey ve Güney Amerika'nın kapsadığı alana eşıt olan ormanlar, zengın bır hammadde ve besın kaynağı oluşturuyor. Dünya ormanlan tanmsal verimlıliğin ve sağlıklı bir çevrenin de vazgeçilmez etkenı. Ormanlar suyun ve rüzgârlann neden olduğu erozyonu önlüyor. Oksijen üretip, küresel ısınmanın ana etkenı olan karbondıoksıti emıyor. Yağmur çeken agaçlar, yağmur sulannın yavasça toprağa, yüzey sulanna ve toprağın sutaşır katmanlanna kanşmasır.ı sağlıyor. Ağaç yapraklanndan çıkan su buhan ıklimleri etkiliyor. Gezegenımızin ormanlan ve ağaçlık alanlan bölgeden bölgeye farklılıklar gösteriyor. Tropikal bölgelerdekı yogun yağmur ormanlan, Doğu Afhka'dakı savanalar, mangrov ormanlan, karışık ılıman ıkhm genışyapraklılan ve kuzey ormanlan dünyamızın orman örtüsünü oluşturuyor. Ama denetımsız kesim, plansız tanm alanlan açılması ve çevTe kirlilığı dünya onnanlannı tehdıt ediyor. 1980'lerde, tanm alanlan açmak için tropikal ormanlann 15 milyon hektarlık bölümü yok edıldı. Yağmur ormanlannın yüzde altmışı kesıldi. Özel ormanlardaki denetimsiz imar haklan yüzünden sözcüğün tam anla- mıyla bır "doga yagnrasj" tüm özgür- lüğüyle sürerken. 30 Ekim 1995'te yü- rürlüğe gıren 4127sayılı y asa ile de or- manlann doğrudan "talancılara tapu- lanması" gibi akıl almaz bır aymazlık "orman köylülerinin kalkuıdınlmaa" (') adına devreye sokulmuş bulunu- yor Bu gelışmelerle birlikte 1980'li yıllardaki 5 kez gerçekleştinlen yasal düzenlemeler sonucunda ise orman arazıleri dışına-çıkartılan ormanlık alanlann toplamı, Orman Mühendıs- leri Odası'nın saptamalanna göre ül- ke düzeyinde "2 milyon 795 bin deka- n" buluyor. Istanbul 'un kuzeyındekı orman alan- lan arasındaki geçmişten gelen mül- kiyet ilişkileri nedenıyle "özel onnan" statüsü ıçerisinde bulunan arazılerde yo- ğun ve "yasal" (!) yapılaşma hızla yayginlaşıyor. Yüzde 6 imar hakkı Orman Yasası 'ndaki "yüzde 6 imar hakkını" kullanan lüks vılla şırketle- n. özellikle Beykoz bölgesindeki özel ormanlan adeta toplu konut alanına çevirdiler. Uygulamada "yüzde35'le- re" ulaşan arazi kullanım oranlanyla yatınmlannı yoğun yerleşme projele- rine dönüştüren bu villa pazarlamacı- lan, doğada yarattıklan büyük tahribat- lan "çevrecitanıtm broşürteriyte" ört- bas etmeye çalışıyorlar. Öte yandan ilgili belediyeler ise "kendDerineemanetedUen" doğayı ve ormanlan bu yağmaya karşı koruyan imar önlemleri almak yerine, bölgede- ki orman katliamını durdurmayı amaç- layan " doğal SİT" karanna karşı mah- kemede iptal davası açmayı yeğliyor- lar. 21 Mart'ın hem Nevruz hem de Onnancılık Bayramı olarak gerçekten coşkuyla kutlanabilmesi için, orman- larda izin venlen bu tür denetimsiz imar olanaidannın artık önüne geçil- mesi ve yasadaki yağmaya ortam ha- zırlayan duyarsız İcurallann daha faz- la gecikilmeden değiştirilmesi gere- kiyor. Istanbul'dakı özel orman uygu- laması, sadece doğaya karşı değil, top- luma ve kente karsı da açıkça "suç" oluşturan örnekler yaratıyor. Bu yıl 21 Mart'm buruk kutianmasının en önem- li nedeni ise hiç kuşkusuz 30 Ekim 1995'te "ajısmn" yürürlüğe sokulan 4127 sayılı yasa değışikliği. Benzer bir yasal düzenleme daha önce 30 Mart 1993'te Anayasa Mah- kemesi'nce ıptal edilmesıne rağmen, bu kez "daha da genişletilmiş haüyle" yenidenTBMM'den veCumhurbaşka- nı'nın onayından "hızla'' geçirildi. Evet. Bu yıl Nevmz ve Ormancılık Bayramı'nda artık sadece ağaç dik- mek ya da halay çekmek yeterli değil. Bu "değa ve yaşam bayranunı" ülke ve ulus olarak kutlamaya hak kazana- bilmemiz için, öncelıkle bütün bu "or- man düşmanı yasal düzenkmeleri" yürürlükten kaldırmaya söz vermelıyiz, Üstelik yannı da beklemeden ve hemen şimdi. Orman Mühendisleri Odası Genel Başkanı Sönmezışık, Türkiye'nin orman açısından çok fakir olduğunu söyledi Ze\tiıılik alatılara tatil köyü kıuidııyor CENGtZ YILDIRIM Dünyayı tüm canlılar içm yaşanabilır kılan ormanlann hızla tüketıldiğı ve dakika- da 50 dönüm ormanın yok edıldiğı belırlendi Son 50 yilda dünya ormanlannın yüzde 25'inın yok olduğu saptandı. Türkiye'de, hava ve çev- re kirliliğinin en yoğun ol- duğu Kocaelı, Balıkesır, An- talya, Sakarya \e lstanbul'un orman talanında en ön sıra- larda yer aldığı ortaya çık- tı. Orman Mühendisleri Odası Genel Başkanı Salih Sönmezışık, ülkemızın or- mansızlaşmasmda en büyük etkenin seçım dönemlenn- de yapılan yasal düzenle- meler olduğunu belirttı. Yangınlann etkisi Yangın, tarla açma ve benzeri nedenlerin orman- lann yok edilmesinde sa- nıldığından daha az etkisi- nin olduğunu savunan Sön- mezışık, Orman Genel Mü- dürlüğü'nün, özellikle 1983-1991 yıllan arasında Devlet Arsa Ofisi Genel Müdürlüğü gibi çalıştığına dikkat çekti. Dünya Ormancılık Haf- tası kapsamında Cumhuri- yet'e değerlendirme yapan Başkan Sönmezışık, ülke- mizde 1950-1991 yıllan ara- smda onnanlanmızin yüzde 27.2'sinın yangınlar, yüzde 7'sinin tarla açma, yüzde 1 'inin yerleşme, yüzde 8.8'inin başansız ormancı- lık çalışmalan, yüzde 56'sı- nın yasal düzenleme sonu- cu 26 milyon dekar azaldı- ğına dikkat çekti. Başkan Salih Sönmezı- şık, ülkemizde orman ka- dastro komisyonlannın sı- yasal baskı ve Onnan Yasa- sı'nda yapılan değişiklikJer Ulkemızde odun hammaddesinin arz-talep karşılaştırması Dünyadakj ormanlann hızla tükcrildiği, dakikada 50 dönüm orman alanının yok edüdiği belirtildi. Türkiye'de ta- landan en çok etkflenen iller Kocaeli, Bahkesir, Antalya, Sakarya ve İstanbul. Yıl Nüfus Talep Arz Fark (Milyon) (Milyon m 3 ) (Milyon m 3 ) (Milyon m 3 ) 1995 2000 2005» 2009 2015 2020 65.06 72.89 80.87 88.80 96.67 104.14 35.07 40.09 45.34 50.73 56.07 61.44 26.13 27.73 31.73* 33.75 35.87 38.12 -9 -12 -14 -17 -20 -23 •Enerjı ormanlan devreye gırecek. Doğal orman örtüsündeki değışım yuzdesı, 1980-1990 Geltşmekte olan ulketef -50 -40 -30 -20 -10 ff /Uankaybı bmhekiar Jamaka Bangiadeş Taytand KostaRıka Donnnık Cum Boradof Meksıka Myanmar Tanzanya Bodvya Sudan Endonezya Fıldışı K^sı Cum. 1193 Madagastaf 1346 Nijaya 1187 Hndıstan 3390 Brealya 36709 Zare 7322 268 376 5153 495 351 2380 6780 4006 4381 6247 4817 12120 nedeni ile "ormanlan da- raltan bir misyon yüklendi- ğüıi" vurguladı. Orman Mühendisleri Odası Genel Başkanı Sön- mezışık, 1937 yılında baş- layan kadastro çalışmalan- nın ancak yûzde 50'sinin ta- mamlanabildığme dikkat çe- kerek şöyle devam etti: "1994 yüı sonu itibanyla kadastro komis\onlan 4445 köye bir defa, 1234 köye iki defa, 528 köye 3 defa ve 212 köye 4 defa baskı ile gönde- rilmiş ve her seferinde daha önce orman sayılan alanlar, orman sınuian dışına çıka- nlmıştır. Kadastro komis- yonlanncabugünedeğin or- man sınuian dışına çıkan- lan alan 4 mihon dekarolup en fazla çıkarma işlcminin vapüdığı 5 il şöylece sıralan- maktadır: Kocaelı: 395 bin dekar, Balıkesir 300 bin dekar, An- talya: 280 bin dekar, Sakar- ya: 260 bin dekar, İstanbul: 170 bin dekar (15 bin deka- n Sultanbeyli'de)" Kadastro komisyonlan- nın sınırlamalarda, inisiya- tif sahibi olmayıp yasadaki orman tanımına göre orman sınırlan ile oynadıklannı an- latan Salih Sönmezışık, "3116 sayıh (1937 yılında) yasa ile öngöriilen sınırla- mada su ve toprak koruma özelliği dikkatealınmış, 1956 yılında çıkanlan 6831 sayıh yasa ile toprak muhafaza ka- rakteri göz önünde tutul- muş, 1973 yılında çıkanlan 1744 sayıhyasa ile bu ilkeler korunmuş, ancak halen ge- çeıii olan 1986 yılında çıka- nlan 3302 savılı yasa ile bu ilkeler terk edilmiştir* 1 de- di. Maki alanlannın durumu Ormanlarımızın içinde bulunan yabani zeytinlık- lerde 1528 ve 6777 sayılı yasalar ile "tatO köyierinin" yapıldığını anlatan Başkan Sönmezışık, Türkiye'nin maki alanlannın durumuna ilişkin de şu bilgileri verdi - "Akdeniz ve Ege'nin en değerli yerlerinde bulunan makilik alanlanmız 1950 y> lından bu yana orman sayıl- mamakta ve orman sınırla- masuun (tespitinin) dışmda turulmaktadır. Oysa bu sa- habnnuz,orman atuüanmı- zuı yüzde 8.4'üne tekabül et- mektedir. 10 yülık rotasyon sonucu, makiİiklerimizin 300 bin ton petrole eşdeğer enerji üret- tiği, birim alanda tahıl üre- timinden daha fazla, muz bahcesinceşdeğer ekonomik g^rdi sağladığı, Akdeniz Üni- versitesi öğretim üyelerin- den Doç.Dr. Tuncay Neyiş- çi'nin yapüğı bir araşürma ile saptanmışür." Başkan Salih Sönmezı- şık, ormanlanmızın kamu yaran gözetilmeden tatıl köyleri, villa yapımı amacı ile önce 49 yıllığına verildi- ğini, daha sonra da bu süre- nin 99 yıla uzanldığını anım- sattı. Yasa tartışılmadı 1995 yılında, kamuoyu- na "umut" gösterilen 4122 sayılı Milli Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Sefer- berlik Kanunu'nun çok önemli bir yasa olmasına karşın "ormancılık kamu- oynnda" bile tartışılmadı- ğını öne süren Salih Sön- mezışık, bu yasanın 2. mad- desi ile ormanlık alanlann, ağaçlandırma ve erozyon kontrolü çalışmalan yap- mak üzere gerçek ve tüzel ki- şilere izin verilmek suretiy- le süresiz devredildiğini kay- detti ve "Bu durum anaya- sanın 169. maddesindebeîir- tilen ilkelere doğrudan ay- kındjr" dedi. Ülkemizin orman açısın- dan çok fakir bir ülke oldu- ğunu anımsatan Orman Mü- hendisleri Odası Genel Baş- kanı Salih Sönmezışık, yü- zölçümümüzün yüzde 25.91'inin ormanlarla kap- lı olmasına karşın mevcut ormanlann ancak yüzde 43.85'inin verimli olduğu- nu, yüzde 11 'inin gerçek an- lamda orman olduğunu kay- detti. Oneriler Cezalar gülünç Orman Mühendisleri Odası'nın, orman yağma- sinın önlenmesi için çeşit- li yasalarda yapılmasını ıs- tedıği değışıklık önenlen özetle şöyle: - 6831 sayılı yasanın or- man suçlanna ait cezalar- la ilgili 91-111 maddeleri değiştirilmelı; - Ağaç kesmenın metre- küp başına 5 bin lira ile, ot- latmanın hayvan başına 100 bin lira ile cezalandınlma- sı günümüz koşullannda gülünçtür. Bu para cezala- n günûn koşullanna uygun hale getirilerek caydıncı ni- teliğe kavuşturulmalıdır. - 3402 sayılı Kadastro Yasası'nın orman kadast- rosu ile ilgili hükümleri ip- tal edılmelıdır. Çünkü bu yasaya göre ormanlann ka- dastrosu, ormancılık eğıtı- mi görmemiş tapu teknis- yenlerince yapılabilmekte- dir. - Orman Yasası'nın 16, 17, I8ve57.maddeienıle 2634 sayılı Turizmı Teşvık Yasası iptal edilmelıdir. - 3800 sayıh Orman Ba- kanlığı Kuruluş Yasası'na göre Türkiye'de Ağaçlan- dırma ve Erozyon Kontro- lü yapmak doğrudan Or- man Bakanlığı "nın yetki ve sorumluluğundadır. Ama Milli Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Sefer- berlik Kanunu (MASK) ile bu görev başka kişi ve ku- ruluşlara devredılmekte, or- mancılık bihminin gerekle- ri gözardı edilmektedir. - MASK'a göre verimsiz orman alanlannın ağaçlan- dırma yapmak amacıyla gerçek ve tüzel kişılere dev- redi1mesi, anayasanın 169. maddesine aykındır. Bu ne- denle MASK'ın buna iliş- kin maddelen yürürlükten kaidınlmalıdır. Küba'dan Türkiye'ye özel bir tatHaber Merkezi - Dünyanın en seçkin tütünlerinin vatanı Küba'dan Türkiye'ye yeni bir nefes geldi. 500 yılı aşkın geleneksel ustalıkla, hünerli ellerin sardığı Havana purolan Paris ve Mexico City'den sonra La Casa Del Habano aracılığıyla artık tstanbul'da da bulunabilecek. Meraklılanna göre Havana purosu dünyanın en iyi purosu olmasından öte bir gelenek, bir ayncalık. Üreticisiyle, sunucusuyla, içicisiyle özel bir dünyada yasadıklanna ınanıyor puroseverler. Winston Churchill'den top model Linda EvangeKsta'ya uzanan geniş bir çerçevede puro tutkunlan var dünyada. Evangelista "Puro beni rahatlaüyor. Hele arkadaşlanmla birlikteysem" derken Churcill de ölümünden yıllar önce, "tatlı mizaçlı ve hoş sohbet" oluşunu puroya olan düşkünlüğüne bağlamış. Firma yetkilileri de kulübüyle, özgün puro yayınlanyla, servisiyle ve zengin ürün çeşitleriyle gerçek puroyu Türk halkına tanıtmayı ve sevdirmeyi amaçladıklanm belirtiyorlar. Ucretsiz puro Aynca kulübe üye olanlann yılda iki kez yapılacak olan Purosever restoranlanndaki Smoker's Night'lara davetli olacaklannı, adreslerine ucretsiz puro gönderme servisinden yararlanacaklannı ve turizm şirketlerinin Küba'ya düzenleyeceği gezilerden, öncelikli ve indirimli olarak yararlanma olanağına sahip olacaklannı kaydediyorlar. Havana purolannın en seçkin tatlannının sunulacağı bu özel "ev"in Istanbul'daki açılışı ise önceki gün Divan Oteli'nde dûzenlenen "puro gecesi" ile gerçekleşti. Dünya puroseverleri arasındaki uluslararası bir geleneğin Türkiye'deki ilk uygulaması olan geceye iş ve sanat dünyasından pek çok ünlü isım katıldı. Özel Küba içkilerinin ve gerçek Havana purolannın tadıldığı gecenin çok özel mönüsü de Tuğrul Şavkay tarafından hazırlandı. fskoçya'nın Islay bölgesinin malt viskisinden Hawaii Kona filtre kahveye kadar nadide içkiler, özenle seçilerek sunulan özel yemekler eşliğinde davetlilere lezzet dünyasında küçük bir tur attırdı. Club Del Habano, çok değişik lezzetteki birçok puro cinsinden meraklılann seçimini kolaylaştırmak için de alternatifler sunuyor ve toplumda oluşan yaygın bır inanışı da düzeltiyor: "Büyük ve uzun purolar kısalara oranla daha güçlü ya da agır değillerdir. Tam tersi daha fazla hava aldıklan için aynı tütünden yapılan kısalara oranla içimleri daha kolaydır." Fidel Castro da puroseverlerden.