22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet İmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmeni: Orhan Erinç 0 Genel Yayın Koordinatörü: Hikmet Yıldırım Çetinkaya 0 Yazıişleri Müdürlerr Dış Haberler. Frgun Balcı • İMıhbarat Cengu Yld • Ek Bûl Kızanuk 0 Ekonomı Bûlent 9 Kültür Handan Şenköken v Spor: f^*dta,% W(Sorumlu, ^^."^Ze^^^ S T Haber Merkezi Muduru: Hakan Kara « Fotoğraf Erdoğaii Köseoğlu • Bılgı-Bdge > Görsel Yönetmen: Fikret Eser Edibe Buğra • Yurt Haberlen Mehmet Faraç YaymKurulu. İBıanSelçuklBa^an), Orhan Erinç, Okta> Kurtböke, HUunttÇetinkaya,ŞûkranSoiKr, Ergun Bata, Dinç Tayanç, tbraMm Yıldız, Orhan Bursalı. Mustafa B ı i b » . Hakan Kara. Ankara Temsılcısı: Mnstafa Balbay 9 Haber Mudüni Doğan Akın Atatûrk Bulvan No: 125, Kal:4. Bakanhklar- Ankara Tel- 4195020 (7 hat), Faks: 4195027 • tzmır Temsılcısı Serdar Kıak, H. Zıya Blv. 1352 S. 2/3 Tel- 4411220, Faks. 4419117 •AdanaTemsılcısı. Çetio Yigeooğlu, InönüCA 119S.No! Kafcl, Tel- 3522550, Faks: 3522570 Müessese Müdürü Erol Erkut • Koordınalör Ahmet Konıkao S Muhasebe Büknt>ener#Idare. HibeyinGürer#!^letrne Önder Çelik • Bılgı-tşlem Nail lnal • Bilgisayar Sıstem MüriivetÇBcr MEDYAC:»Yöneum Kurulu Baskanı-Genel Müdür GâJbia Erduran • Koordınalör Reh» Ifıtman # Genel Müdür Yardımcısı MincAkdat MEDYA G : • Yönetım ICurulu Baskanı - Genel Müdür Üstân Akmen CMutahbas üye VtyımlayM ve B u » ; Yenı Gün Haber Ajansı, Basın ve Yayuıcılık A * TurkocağıCad 394! Cagaloglu 34334 !«. PK.246 Istanbul Tel (ft212) 512 05 05 (20 hal) Faks-(»212ı 513 85 95 20MART1996 İmsak: 4.36 Güneş. 6.01 Öğle: 12.19 tkindi: 15.41 Akşam 18.23 Yatsı: 19.42 MEDYAC Tel: 514 07 53 - 513 95 80 - 513 84 60-61, Faks-5118466 Ungaro'nun kaftanı • Haber Merkezi - Paris'te bir haftayı aşkın bir süredir devam eden moda eösterilerinde dün, sira Italyan modacı Emanuel Ungaro'nun koleksiyonundaydı. Tasarladığı giysiyi çok şık bir kaftanla tamamlayan Ungaro, 1996-97 sonbahar kjş sezonunda kadınlann tercih edeceği bir modacağı olacağını belli etti. Aile hekimliği uygulaması • Haber Merkezi -Özel bir sigorta şirketı "aile hekimliği" uygulaması başlatıyor. Istanbul, lzmir ve Ankara'da başlanacak uygulama, Şark Hayat Sigorta'nın öncülüğûnde gerçekleşecek. Bu modelde, bireylerin öncelikle aile hekimine başvurması, böylece hastanelerde oluşan yığılmanın önûne geçilmesi planlanıyor. Basm Konseyi kararı • tstanbul Haber Servisi - Basın Konseyi Yûksek Kurulu, işadamı tshak Alaton'un, Hürriyet gazetesinin 27 Ocak 1996 tarihli sayısında "Alaton Bunu Hep Yapıyor" başlığıyla yayımlanan Gülçin Telci imzalı yazı nedeniyle yaptığı başvuruyu yersiz buldu. Basın Konseyi tarafından yapılan yazılı açıklamada Ishak Alaton'un, başvurusunda, Telci tarafından kaleme alınan yazının tamamıyla gerçek dışı olduğunu ileri sürmesine karşılık, bu iddiasını destekleyecek herhangi bir veri veya bilgiyi ortaya koymadığı vurgulandı. S. Arabistan'daki lopuk' yasağı • İSTANBULÇAA)- lstanbul Müftüsü Selahattin Kaya, Suudi Arabistan'da kadınlann, "erkekleri tahrik ettiği ve cinsel çağnşımlar yaptığı" gerekçesiyle yüksek topuklu ayakkabı giymelerinin yasâklanması ve bu yasağa uymayanlann kırbaçla cezalandınlması konusunda, "Bu tamamen Suudilerin yorumu, ben bu yoruma katılmıyorum. Islamiyet, yüksek ya da alçak topuİc ile ilgilenmez" dedi. Özdemlr'den Buluta ziyaret • Istanbul Haber Servisi - Devlet Bakanı Ali Talıp Özdemir, Bahçeüevler Belediye Başkanı Saffet Bulut'u ziyaret etti ve Marmara ve Boğazlan Belediyeler Birliği Başkanlığı için kendisini desteklediğini açıkladı. Erdoğan'dan temel atma • İstanbul Haber Servisi - Kartal'dan Tuzla'ya kadar uzanacak olan sahil yolunun • temeli, tstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından atıldı. 1985yılında planlanan 11 kilometrelik sahil yolunun, denizi doldurarak yapılacağı belirtildi. Erdoğan, yolun 14 ayda tamamlanacagını söyledi. AkınUğur öki bulundu • ANKARA(AA)- Ankara Radyosu ses sanatçılanndan Akın Uğur, evinde ölü bulundu. Cebeci Yeni Ankara Sokak'ta oturan Uğur'un (53) evinde yapılan incelemede sanatçının mide kanaması sonucu öldüğü belirlendi. Bekâr olan Uğur'un birlikte kaldığı annesi Zehra Uğur'un, olay sırasında kızının evinde olduğu öğrenildi. Akkuyu Nükleer Santralı davasında karar sonraya kalırken çevreciler ilgilileri bir kez daha uyardı: ÇemobiPde ölen çoeııkları ııııutmaynı• Doğu Akdeniz'deki dört çevre örgütünün birlikte açtıklan ve dün Adana 1. Idare Mahkemesi'nde görülen "Akkuyu'da nükleer santral kurulmamasına yönelik davada" karar çıkmadı. Adana Tabip Odası'nın müdahil olarak katıldığı ve çeşitli parti, sendika ve kitle örgütlerinin davacılara destek verdiği duruşmaya yoğun ilgi gösterildi. ADANA (Cumhuriyet Güney tlkri Bürosu) - Içel'in Silifke ilçesi Akku- yu'da nükleer santral yapılmasına yö- nelik Başbakanlığın aldığı karann ip- tali amacıyla açılan da\ ada çevTeci ör- gütlerin avukatı Noyan Ozkan, santral yapılmasım devlet adına savunan yet- kılilere. "Çernobii'de ölen çocuklann fotoğraflanna bakın. Tüm dünya nük- leer sanrrallan terk ederken biz neden yapryoruz? Başka altcrnatifler var" di - ye seslendi. Duruşmada Başbakanlık adına konuşan Adana Valiliği Yazıiş- leri Müdürü Yak-ın Şendur'un "Doğa- yı konıyaniara saygun var. Bu tür sis- temlerin kunılmasma şahsen karşı- yım" demesi alkışlarla karşılandı. Antakya, lskenderun çevre koruma dernekleri ile Tarsus Çevre Sanat Mer- kezi (ÇEKSAM) ve Osmaniye Çevre Dostlan Dernegi'nin birlikte açtığı "Akkuyu'da nükleer santral kunırma- masına yönelik dava" dün Adana 1. Idare Mahkemesi'nde görüldü. Ada- na Tabip Odası'nın müdahil olarak ka- tıldığı, DlSK'e bağlı sendikalar ile ka- mu sendikalan, Adana'dan ÇETKO, TÜDOK, Yenice, Pozantı, Dörtyol, Pa- yas, Harbiye çevre koruma dernekle- ri, tMO, MO, ÇYDD, ADD, ÇHD, Peyzaj Mimarlan, Ankara Dünya Dost- lan Derneği, SOS Akdeniz adana, SOS Akdeniz Ankara örgütleri, AFAD, Öz- güıiük ve Dayanışma Partisi'nce de davacılara destek verilen duruşmaya yo- ğun ilgi gösterildi. tzmir'den sekiz avukat adına çevre- ci örgütlerin avukatlığını üstlenen No- yan Ozkan, enerjiye duyulan ihtiyacın giderilmesine karşı olduklan gibi bir izlenime kesinlikle karşı olduğunu, kendilerinin insana ve doğaya zarar vermeyen alternatif enerjiden yana ol- duklannı anlattı. 'Dünya vazgeçiyor' Bütün dünyanın nükleer enerjiden uzaklaşmaya başladığma dikkat çeken Avukat Ozkan, "Arök 1970'lerde de- ğfliz. Doğaya, çevreye saygılı bir geliş- me sö/ konusu. Arttk h ükümetler halk- lanna danışıyoriar. Artık si\ il örgütler var. Buniara ve santralı vapacağunız yö- renin insanlanna danışmadan Ben yaptım oldu' denUerck hareket ede- meyiz" diye konuştu. Çeşitli uluslara- rası sözleşmelerde çevreye ilişkin hü- lcümler, kısıtlamalar bulunduğunu da anlatan Noyan Özkan, idare mahkeme- si yargıçlan Mustafa Kökşen, Ali İh- san Terael ve Sebii Koca'ya da sesle- nerek şöyle devam etti: "Her şey oldubittiye getirilmek iste- nryor. Türkiye'yi teiafîsi ünkânsız, dö- nüşii güç bir noktaya götürmek ist>- yorlar. Ama bu basit bir çe\ rc davası değüdir, bir hukuk davasıdır." Biz y ap- tık oldu' züıniveti kabul edilmemelidir. Türkiye'nin yargıçlan vardır ve biz yargrya güveniyoruz." Duruşmada daha sonra sırasıyla da- valı Başbakanlığı temsilen Adana Va- liliği Yazıişleri Müdürü Yalçın Şen- dur, Enerji Bakanlığı'nın avukatı Se- vim Angm, TEAŞ'ın avukatı Zekeri- ya Göksendil, Nükleer Proje Müdür- îüğü Nükleer Güvenlik Çevre Güven- lıği Lisanslama ve Halkla IlişkilerŞu- be Müdür Yardımcısı Lütfi Sana ve Je- olog Muzaffer Genç konuştular. Avu- katlar ve uzmanlann "Dava reddedil- meüdir. çünkü süre geçmiştir", " Nük- leer enerji bir ihtiyaçür; diger enerji kaynaklan tüm iiyte kullanılsa bile yet- meyecektû-", "Nûkleer enerji aoklan sorun degüdir", "Nükleer santral ten- likesi sıfırdır. Nükleerenerji bem ucuz, hem pratik, hem çevre dostudur" bı- çimindeki görüşlerinin aksine Başba- kanlık adına görüş bildiren Yalçın Şen- dur, "çev recikre saygıfa olduğunu" be- lirten bir konuşma yaptı. Şendur'a alkış Başbakanlık adına hazırlanan dos- yalan mahkemeye sunmakla birlikte Şendur, "kişisel görüşü olduğunu" be- lirterek "Deniz olan yerlere bu tür sis- temlerin kurulmasına karşıyun. Tür- kiye'nin gerçekleri düşünülerek bilir- kişi incek'mesi yapürnasuıda \arar var- dır"deyince duruşmayı izleyenlerce alkışlandı. Enerji Bakanlığı ve TEAŞ adına tek- nik bilgiler de vererek görüş bildiren avukatlar ve uzmanlann ardından ikin- ci kez söz verilen çevrecilerin avuka- tı Noyan Özkan, Fransa'nın kötü bir ör- nek olduğunu belirtti ve şunlan söy- ledi: "Ben size Avusturya'yı örnek gösteriyonım. Santral için3 miryar do- lar harcadılar, anahtar teslimi olacak- n, halka sordular, halk 'hayır' deyince vazgeçtiler. İtalya 1992'de tüm santral- lannı kapattL Çernobü'den ders alan- lar var almayanlar var. Bu ihale yapı- ursa Türkiye'nin 5 mifyar dolan gkter. Bizgeç kalmadık. Lütfen sayın uzman- lar, avukatlar öğleden sonra Çerno- bfl'in öldürdüğü çocuklann fotoğraf- lanna bakın,sakat bıraktıklannı görün, sonra konuşun. Biz geç kalmadık, dö- Mg Avukat Noyan'ın konuşmasının ar- dından yargıç Mustafa Kökşen baş- kanlığındaki mahkeme heyeti dunış- manın sona erdiğini ve karann daha sonra verileceğini belirtti. Bilgisayar, kalemi öldürdü Güzel yazı tariholduÇeviri Servisi - tlkokul beşinci sınıf öğrencisi Dan Laufer. Amenka'da artık pek az kalmış olan güzel yazı öğretmenlerinden birinin oğlu. Dan, annesini mutlu etmek için yılda üç kez, ona vereceği doğum günü, Anneler Günü ve Sevgililer Günü kartlannı el yazısı ile yazıyor. O günlerin dışında ise her şeyi kitap harfleriyle yazıyor ya da bilgisayar kullanıyor. Dan, elyazısı ile yazmanın zor olduğunu düşünüyor. tlkokul üçüncü sınıftayken güzel yazı dersinde elyazısını öğrenmiş olan Dan, artık arkadaşlannın pek çoğu gibi elyazısı kullanmıyor. Baştansavmalığa iten tükenmez kalemler ve gelişen teknolojinin neredeyse her eve soktuğu daktilo ve bilgisayarlar, bir zamanlar zarif bir kişiliğin göstergesi olarak değerlendirilen elyazısını toplumun çöplüğüne gönderdi. ABD'nin pek çok bölgesinde, özellikle de bir bilgisayar cumhuriyeti olan Silikon Vadisi'nde el yazısının yerini kitap harfleriyle yazılan yazı alıyor. Yapılan bir araştırmaya göre postanelere gelen adresleri elle yazılmış mektuplann yalnızca yüzde on beşinde el yazısı kullanılmış. EIli sekiz deneğin yazılan üzerinde • Teknolojinin her eve soktuğu daktilo ve bilgisayarlar ile yazma işini baştansavmalığa iten tükenmez kalemler, bir zamanlar zarif bir kişiliğin göstergesi olarak değerlendirilen el yazısını toplumun çöplüğüne gönderdi. ABD'li yazıbilimciler, bu değişimi ulus olarak- özgecilikten kendini beğenmişliğe geçişin bir göstergesi olarak yorumluyorlar. yapılan bir inceleme de deneklerin yüzde onunun imzasında bile kitap harfleri kullandığını göstermiş. Bazı yazıbilimciler bu değişimin ulus olarak özgecilikten kendini beğenmişliğe geçişin bir göstergesi olarak yorumluyor. Birleşik elyazısının tersine ayn ayn yan yana getirilen ve dikey kalem darbelerinden oluşan kitap harfleri yazısı insanın kendi benliğine dönüşünü simgeliyor. Kitap harflerine dönüşûn bir başka nedeni de öğrencilerin üzerindeki zaman baskısı. Okullarda hâlâ güzel yazı dersi var, ama ders programlan aşın yüklü olduğu için eski günlerdeki gibi bol bol alıştırma yapacak zaman kalmıyor. Ülkede genel olarak gerek elyazısı gerek kitap harfleriyle yazı yazma oranı düştüğü gibi yazılann giderek okunaksız hale geldiği gözleniyor. Ulke genelinde, mektuplann elle yazılmış olan adreslerinin yüzde altmışını ne yazı uzmanlan ne de özel makineler çözebiliyor. Bu adreslerin belki de doktorlar tarafından yazılmış olabileceği söyleniyor. Çünkü, yapılan bir araştırma, doktorlann yüzde elli sekizinin yazısının çözülemez olduğunu ortaya koymuş bulunuyor. El yazısının açığa çıkardığı kişiselliği biraz olsun geri getirebilmek amacıyla artık birçok yazılım şirketi, kullanıcının yazı örneklerini temel alarak elyazısı modelleri yaı-atan yazılım programlan sunuyor. Laptop (dizüstü) bilgisayarlann artık okullarda bile yaygınlaşmasıyla kalemlerin de işlevi değişiyor. Artık kuyumcularda, kişisel bir aksesuvar olarak tasarlanmış yüzlerce dolar değerinde kalemlere rastlanıyor. tillZU tstanbul Haber Servisi- Vestino fırmasu 19% ilkbaharveyazkoleksiyonunuConradOtel'de önceki gece düzenlediği bir defileyle sunarken manken ablasıyla birlikte kıyafet tarutan minik bir mankenin sendeleyip >ere düşmesi defilenin en ilginç anı oldu. Defile gecesinde bu >ılın modası hakkında bilgi veren şirket yetkilileri, bayan giysilerinde bordo, mavi. bej, somon, turuncu, san. fuşya, yeşil renklerden oluşmuş ekose \e puan desenü emprimelerin gözde olacağını beiirttiler. Koreografısini Neşe Erberk'in >apDğı defılede ünlü mankenler çiçek bahçelerinde dolaştrkea, modaseveriere yaklaşan bahann müjdesini verdiler. Defılede minikler için hazuİananpop,sporveabi>t?kıyafederdeugiy1eüJendL (Fotoğraf: KAAN SAĞANAK) Komadaki kacbıı doğurdu Çeviri Servisi - On yıldır komada olan bir kadın, sağlıklı birerkek çocuk doğurdu. 19 yaşındayken geçirdiği bir trafik kazası so- nucu komaya giren genç kadın. New York- Brighton'daki bir bakımevinde yatıyordu. Kaldığı bakımevinde tecavüze uğrayan kadının gebeliği geçen aralık ayında fark edilmiş ve hasta Rochester Hastanesi'ne gönderilmişti. Olaya ilişkin olarak henüz kimsenin tu- tuklanmamasına karşın polis, daha önce ay- nı bakımevinde yatan bir kadın hastaya te- cavüz etmiş olan eski bir bakımevi çalışa- nından kuşkulanıyor. 1.2 kg ağırlığındaki bebek, dokuz hatta er- ken dünyaya geldi. Doktorlar komadaki ka- dının normal ve sorunsuz bir doğum yaptı- ğını belirtiyor. Kendi kendine soluk alabi- len bebek dört, beş hafta hastanede kala- cak. Çocuğun bakımını ise genç kadının anne babası üstlenmek istiyor. BİLİM ADAMLARINA TAZMİNAT ÖDEYECEK Eski TAEK Başkanı Ozemre'ye nıahkûnıiyet üMİTarAN İZM tR - Çernobil faciası sonrası radyas- yonlu çaylar konusunda kamuoyunu uyan- cı bir araştırma yapan Ortadoğu Teknik Üni- versiteli bilim adamlannı "Adi,pespaye,c«- hfl" olarak niteleyen ve "ODTU'de bann- malanndan üzüntü duyduğunu" açıklayan eski Tûrkiye Atom Enerjısı Kurumu Başka- nı Ahmet Yüksel Özemre mahkûm oldu. Mahkeme, Özemre'yi tazminat ödemeye mahkûm ederken davayı kazanan Prof. Dr. Inci Gökmen, Çernobil sonrası gelişmeler- den Ozemre'nin birinci derecede sorumlu ol- duğunu söyledi. Çernobil yıkımının ardından başta Kara- deniz bölgesi olmak üzere radyasyonun etkisi altında kalan yörelerle ilgili yerli ve yabancı kuruluşlann yap- tığı araştırmalarkamuoyun- dan gizlenirken zamanın TAEK Başkanı Ahmet Yük- sel Ozemre'nin, "Korkula- cak bir şey yok" demeçleri manşetleri süslüyordu Aynı günlerde ODTÜ Kimya Bö- lümü'nden Doç. Dr. Inci Gökmen, Doç. Dr. Olcay Birgül ve Doç. Dr. Aykut Gence çayla ilgili ölçümler yaparak araştırmanın sonuç- lannı dekanhğa iletiyorlar- dı. 16 Ocak 1987 tarihli ra- pora göre ölçümü yapılan çaylarda yüksek dozda rad- yasyona rastiandığı belirti- lip alınacak önlemlerie il- gili şöyle deniliyordu: "Rad- yasyon miktan ne kadar az olursa olsun mutlaka gene- tik bir tahribatı olacakür. Meydana gelecek gen mu- tasvonlan birçok kuşak bo- yunca toplumu etkileyecek- tir. Bu mutasyonlann top- hıma yükieyecegi maddi ve manevi yük, şu andaki eko- nomik endişelerie kıyaslan- mayacak bo>uttadır. Piya- sava daha fazla rad\oaktif • Çernobil faciası sonrası hazırladıklan raporlarla radyasyonlu çaylara dikkat çeken bilim adamlanna, "Adi, pespaye, cahil" suçlamasında bulunan Ahmet Yüksel Özemre tazminata mahkûm olurken davayı kazanan Prof. Dr. Inci Gökmen, Çernobil sonrası gelişmelerden Ozemre'nin birinci derecede sorumlu olduğunu söyledi. çav sürülnıcnıelidir. Radyoaktif çaylann rad- ynaLfifnlmgvanlarta harmanlanma<ı rtııırin- ruhnah, radyoaktif olanlar imha edümelidir. Pi) asaya dağrblan radyoaktif çaylar topiao- lıp imha edilmelidir." O günlerde bilim adamlannın radyasyon- la ilgili raporlanru açıklamalan yasaktı. Çün- kü Başbakanlık Radyasyon Güvenliği Ko- mitesi, YÖK aracılığıyla üniversitelere rad- yasyon ölçüm ve sonuçlannı açıklamasını ya- saklamıştı. Ancak rapor basının eline geçti ve "Başbakanlığın yasakladığı ODTÜ Rapo- ru'nu açıkkvoruz" başlığıyla 27 Ocak 1987'de kamuoyuna ulaştı. ODTÜ'lü bilim adamlannın kamuoyunu uyaran raporu Özemre'yi çileden çıkardı. Özemre aynı gün ODTU Rektörü Mehmet GönlûboTa "Zata mahsus" olarak yazdığı 0521-10-87 sayıh yazıda ODTÜ'lü bilim adamlannın araştırmasını "cahilane" ola- rak yorumladı. Araştırmayı yapanlan aşağı- layan tümcelerle dolu yazıda Özemre şu gö- rüşlereyerverdi: u _Çjryındoğrudantük«fleııbirgıd«m»d- desi gibi dikkate ahnması haksız ve cahilane birspekülasyon varatmaktanöteye gjtmemek- tedir. Biümselük Idsvesi altında. biHmi ka- muoyunu tedirgin etmeyealet etmek gibi adi ve pespaye bir gayeye vasıta kılmak gayret- kesjiği, hamik kaduıUrda panik yaratabOe- cekvepek çokbebeğin doğmadan katlineve- sfle teşkil edebüecekrir. ODTÜ gibi ülkenin irfanına hizmeteden bir müessesenin mane- vi itibannı zedeleyen bu kabil suiniyet sahi- bi kişilerin ODTt bünyesinde bannabilmiş ounasını derin bir üzüntü ile karşüamakta olduğumuza inanmanızı saygıUnmia tstirham ede- rim." Sonraki gelişmeler özemre'yi değil, bilim adamlannı dogruladı. Rad- yasyonlu çaylar toplatılıp depolara kapatıldı. lnsanlar önlem almaya çağnldı. Ancak Özemre bu mektubuyazmakla kalma- yıp aynı yaklaşımlannı 14.1.1993 'teTRTl'de ya- yımlanan "Ates. Ham" prog- ramında ve aynı yıl mayıs ayında yayımladığı "Türld- ye'nin Çernobü Çüesi"ki- tabında da sergiledi. ODTÜ 'lü bilim adamla- nna, mahkemeye başvurup Ozemre'nin cezalandınl- masını istemekten başka çare kalmadı. 10.1.1994'te Ankara 11. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde başlayan davada önce sözlerin haka- ret niteliği taşımadığına ka- rar veri Idi. Davacılar karan temyiz etti. Yargıtay 4. Hukuk Dai- resi mahkemeyle aynı gö- rüşü paylaşmadı. Yeniden yapılan yargıla- mada mahkeme bu kez, 'Davacılann kişilik hakla- nna saldında buhmuMuğu subuta entiğin- den, davacılardan her biri yaranna 20 mii- yon manevi tazminat takdiri ile 27.1.1987 ta- rihinden itibaren yüzde 30 yasal faizi ile bir- likte ödenmesüıe_" karar verdi. tnd Gökmen anlatıyor ODTÜ'de profesörlüğe yükselen Inci Gök- men önceleri davanın duyulmasını isteme- diğini, ancak kendilerine yapılan saldınnın aynı zamanda bilime de olduğunu vurgula- yıp şunlan söyledi: "BudavaylaÖzemrege- rekli yanıtı aldı. Çernobil ola>ı sonrası geüş- melerde bilhassa ça> ola>ında Özemre bi- rinci derecede sorumluvdu. Hem kamuoyu- nu hem yetkilileri sürekli olarak >anırtn. So- nuç bizim ve bttim adına sevindiî-icL." Çernobil'in üzerinden on yıl geçti. Ger- çeklerbirerbirerortayaçıktı. Ya^ananolay- lar hep gerçek bılım adamlannı dogruladı... Doruktakiler '95 ödülleri sahiplerini buldu Nokta dergisinjn geleneksei olarak düzenlediği Doruktakiler ödüUerini kazananlar toplu halde. (H ATİCE TUNCER) İstanbul Haber Servisi - Nokta Dergisi'nin geleneksei olarak her yıl düzenlediği ve 56 kişilik ön jüri ile dergi okurlannın seçtiği Doruktakiler '95 ödülleri önceki gün Maslak Princess Otel'de törenle sahiplerine verildi. Gazetemiz yazarlanndan Toktamış Ateş, bilim alanındaki çalışmalanndan dolayı Doruktakiler '95 ödülünü alırken, politika dahnda DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, edebiyat dalında da Yaşar Kemal ödüle layık görüldü. Ödül törenine katılmayan Çiller'in ödülünü eski bakanlardan Ali Şevki Erek, Yaşar Kemal'in ödülünü ise tnd Asena aldı. Özel ödüle layık görülen ve geçen ay hayatını kaybeden Vehbi Koç'un ödülünü ise torunu Mustafa Koç aldı. Doruktakiler '95 ödülünün diğer sahipleri şöyle: Çevre alanında Devlet Bakanı Ali Talip Özdemir, bankacılık alanında Vakıfbank Genel Müdürü Fehmi Gültekin. basın dalında Oktay Ekşi, çeviri dalında Gönül-Gülten Suveren kardeşler, iş dünyasında Kamuran Çörtfik, mizah dalında Yılmaz Erdoğan, müzikte Sertab Erener, plastik sanatlar dalında Mehmet Güleryüz, sinema dalında Hülya Avşar, spor dalında Fatih Terim, televizyon dalında Uğur Dündar, tiyatro_dalında Yasemin Yalçın, yılın bürokratı Onur Öymen, yılın yöneticısi Akın Öngör, demokratik kitle örgütü dalında Sokak Çocuklan Demeği adına Başkan Yusuf Ahmet Kulca, başanlı kurum dalında Jstanbul Menkul Kıymetler Borsası Başkanı Tuncay Artun. Gecede eski Emlakbank Genel Müdürü Aydın Ayaydın, gazeteci Yavuz Donat ve Onur Baytok'a da jüri özel ödülü verildi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear