Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
£7 ARALIK 1996 CUMA • * • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 19
TURlTmf
fstanbul
Edime
_K 2 Sinop Y 4 Adana Y 16
K -4 Samsun
Çanakkale K 3 Trabzon
Kocaeli
Izmır
K 2 Gıresun
Y 8 Ankara K 3
Manisa
Aydın
_Y 7 Konya
Denizli
Y 10 Eskişehır K 3
Y 8 Sıvas K
Zonguldak Y 5 Antalya Y 15 Kars
Mersın
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardin
Siirt
Hakkâri
Van
Y
Y
Y
Y
Y
B
B
15
10
12
9
10
1
8
K 3
Doğu Anadolu'nun
guneydoğusu dışın-
da tüm yurt yağışlı
geçecek. Yağışlar. Londra B 5 Atina 10
sağanak yağmur, Parıs
Marmara, lç Ege. Roma
B -3 Mılano
Batı Karadenız, lç Berlin
Anadolu'nun kuze-
yi, Orta Karadeniz'ın
B 5 Oslo
B -6 Helsınkı K -8
Amsterdam K 1 Stockholm K -7
ıç'kesimleriıleDoğu Madrıd B 5 Belgrad B -8
Anadolu'nun kuze- Sofya
yindeyağmurve kar Brüksel
şeklinde olacak.
K
2_ Vıyana B -8
2 Bonn B -3
Budapeşte B -6 Münih B -4 Kahire»
ASYA
Moskova
Aşkabat
Almatı
Taşkent
Bakü
Bişkek
Tiflis
Kahıre
ü
B
B
B
B
B
Y
B
-20
19
21
15
15
20
10
22
Şam B 19
0 Açık bolutlu
G U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK
fli Baştarafi 1. Sayfada
«iım'ı bir kez daha kurtaracağını öne sürüyor.
RP; bir yandan da Şaibe ve Milli Koca i\e ilgi/i
—tabii aleyhte- belgeleri dosyalıyor. Zamanı gelin-
c e kullanmak için.
Ortakların sorunu, ülkenin içinde bulunduğu aç-
mazlan çözmek mi? Hadi canım sen de. Ya da dü-
rüst soruşturmalarla skandalları ortaya çıkararak
toplum vicdanını rahatlatmak mı? Güldürmeyin in-
sanı!
Şimdılik tek sorunu var RP'nin; cumhuriyetin te-
rnel ilkelerini yıkmak için kadrofaşmak. DYP'ninki
iseŞaibeyecansimidiatan BayHoca'ylaiyigeçi-
nerek iktidarda kalmak.
TBMM'de kurulan araştırma komisyonu, doğru-
su, görevi üstlendiğinden beri hızlı çalışıyor. Bay
Hoca ve avanesi, kamuoyundaki gelişmelerden
öirden telaşlan/yor. Korkuyoriar; DYP hükümetle-
rinin kimi tanıklar ya da belgelerle mafya ile iç içe
olduğunu gösteren bir damga yiyeceğinden korku-
yorfar. Bu damganın kaçınamayacaklan bir olguyu,
hükümetin sonunu hazırlayacağından müthiş kay-
gılanıyorlar.
Günlerdir düşünüyorlar; "Bir şeyleryapmak ge-
rekiyor". Ama ne? Sonunda hükümeti ve tabii şa-
ibeliler takımını kurtaracak bir yöntem keşfediyor-
lar.
Hükümeti kurtaracak yolu yöntemi keşfedenin
adı Kazan Şevket.
Temiz toplumu siyasete kurban eden film, Anka-
ra Adalet Sarayı'nın merdivenlerinde başlıyor.
Bırincı bölüm: Kazan Şevket çevresini alan ga-
zetecilerin Susuriuk'a i/işkin sorularını yanıtlarken
gülümseyerek "Çok güzelgel/şmeler"üen sözedi-
yor.
Tabii, gelişi güzel söylendiği sanısıyla bu sözün
içeriğini kimse merak etmıyor.
TBMM'deki araştırma komisyonu olanca hızıyla
çalışırken Şevket Bey'in bakanlık kazanında baş-
ka çorbalar hazırlayarak kamuoyuna yutturmaya
çalıştığı az sonra ortaya çıkıyor.
"fstanbul, Ankara ve Sanyer savcılıkları ile DGM
başsavcılığı ve Başbakanlık'ta elde edilen bilgi ve
belgelerin derlenıp toparlanması" için bakanlıkta
-dün- bir toplantı yapılacağını müjdeliyor.
Temiz aile'
Derinden bir "inşallah" çekip cumaya açıklama
yapacağını bildiriyor.
"Ne var bunda?" Oysa "maşallah çok şey var"
bu açıklamanın arkasında.
Önce hükümeti, hükümetle birlikte Şaibe'yi kur-
tarmak var bu açıklamanın perde gerisinde.
Kısa biraradan sonra fîlmin ikinci bölümü başlı-
yor O akşam, "Alternatir ptogframf yapımcısı ga-
zeteci Sebahattin Önkibar, stüdyoya yürürken ek-
rana çıkaracağı Kazan Şevket kulağına egiliyor;
"Susurluk olayı ve bağlantılannda bir sürü isim ve
karanlık ilişkilerle yüzyüze geldik" diyor.
Aman, deme!
Amanı zamanı yok. Iktidar planını "deşifre eden
şok edici sahne" tam bu noktada izleniyor. Kazan
Şevket:
"Bu çirkin olaylann ve ilişkilerin hiçbir noktasın-
da Çiller ailesi yok. Bunu Adalet Bakanı olarak bi-
liyor ve söylüyorum" diyor.
Tam tamına böyle söylüyor Kazan.
Adalet Bakanı "ilk tahkikat" gizliymiş, umursamı-
yor. Yargı söylüyor. "Ifşaatta bulunuyor."
Mutlu bir bakan edasıyla gülümsüyor Kazan ve
yaşamsal son noktayı koyuyor:
'Bu şekilde koalisyon da kurtulmuş oldu" diye
övünüyor.
Böylece, asıl amaç ortaya çıkıyor: Hükümeti kur-
tarnak!
Medyası, siyasetçisi, gerçekleri bulmaya uğraş
venrken Hoca ile Şaibe, Kazan Şevket'in açtığı yol-
larda kuşkuların odak noktası Milli Koca ile kansı-
nı aklamayı tezgâhlıyorlar.
Şaibe'yi kurtardıktan sonra soruşturma, araştır-
ma.. Onlar kolay!
Kazan'ın cumagünü açıklayacağı "güzelşeyler"
ne>Tniş, kamuoyu bir gün önce Öğreniyor.
Filmin sonu mu?
Göreceğiz.
Arttıraıı:
Gelişmeler beni
haklı çıkardı
EVINGÖKTAŞ
AINKARA - Eski lçişleri
Balanı Mehmet Ağar
halunda hazırladığı
fezekenin Adalet
Balanlığı'nca iade
edimesi üzerine
sonşturmadan çekilen
Artara Cumhuriyet
Savısı Nihat Artöran,
ye» belgelere dikkat
çekrek "Gelişmeler beni
dr^TJadı" dedi. Arttıran,
yüJc-ek yargı organlanıun
aa^-an ve üyelerinin de
ırajnnda bulunduğu
5İrok kişi tarafindan
cutmdığını söyleyerek
•HJkınıız diirüst,
ıaruslu *e tarafsız insana
usaıış" görüşünü dile
;et:di. Savcı Nihat
U-Tran, ANAP Genel
Jasanı Mesut Yılmaz'ın,
'uLrhurbaşkaaı Süleyman
ksrirel ile TBMM '
usrluk Komisyonu'na
jruğu iki yeni sahte
elgninkendisini
o^uladığını söyledi.
a^tam zanlısı ülkücü
bMİlah Çatlıya Mehmet
Özbay adıyla verilen silah
ruhsatmda olduğu gibi, bu
belgelerde de Ağar'a ait
olduğu ileri süriilen
imzalann kriminal
laboratuvarda incelenmesi
gerektiğini vurgulayan
Arttıran, "Kanımca böyle
bir incelemeye gidilebüir"
dedı. Arttıran, Susurluk
olayı ile ilgili
sonışturmalann tek elde
toplanıp bu
değerlendirmeye göre dava
açılması gerektiğini
söyledi.
ANAP Genel Başkanı
Mesut Yılmaz'ın,
Demirel'e ve TBMM
Komisyonu'na verdiği 12
sayfalık dosyada, kaybolan
Tank Ümit ile sahte isim
olduğu belirlenen Yaşar
Öz adına yeşil pasaport ve
silah taşıma ruhsatı
verildiğini gösteren
belgeler bulunduğu
belirtilrnişti.
Yaşar Öz sahte kimliğini
kullanan kışinin, "mafya
babası" olarak anılan Fevzi
Öz olabileceği öne
sürülmüştü.
BüUtL t Çok bulutlu ı Yağmurlu
Erbakan MİT'e güvemniyor
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- Başbakan Necmettin Erbakan'ın,
Milli Istihbarat Teşkilatı'na (MfT)
güvensızliğini Çankaya Köşkü'nde-
ki liderler zirvesinde yinelediği or-
taya çıktı. DSP lideri Bülent Ecevit
partisinin dünkü grup toplantısında
Çankaya zirvesinı değerlendirirken,
Başbakan Erbakan'ın MlT'egüven-
sizliğini de aktardı. Ecevit, MlT'in
raponında koruculuk sisteminin
kalkmasını istediğini, Genelkur-
may'ın da benzer düşüncede oldu-
ğunu vurgulayarak "Başka konular-
da MİT'in, ucu ortağına dokunacak
vfrilerini bile kullanan Başbakan,
koruculuk sisteminin kalkması öne-
risiyle ilgili olarak "MİT'ın her de-
diğine bakılmaz' anlamında bir
cümle kullandı" dedi.
Erbakan, yoğun tartışmalara kar-
şın çıktığı Iran gezısinde, Türk istih-
barat birimlerinin raporfanna gü-
venmediğini belırtmişti. Erbakan,
fran heyetiyle yaptığı görüşmenin
ardından. Tahran'da Türk gazeteci-
lere >aptığı açıklamada, bu ülkenin
PKK terör örgürüne desteği konu-
sunda şunlan söylemişti:
"Doğrusu bizkcndü yetkililerimiz-
den bilgi aldığımızda şaşırmışızdjr.
Burada bu samimiyetin var olduğu-
nu bildiğimi/ için... Neşüphe ediyor-
sunuz .AJIah aşkına? \eden dolayı?
Belü ki propagandanuı etkisi altın-
da kalınmış..."
Erbakan'ın, İran Cumhurbaşkanı
Hajimi Rafsancani ile yine aynı zı-
yaretinde yaptığı görü^mede de
MlT'e güvensizliğini açıkladığı ge-
çen haftalarda basına yansıdı. Hür-
riyet gazetesı yazan Sedat Ergin'in
makalesinde yayımlanan tutanakla-
ra göre, görüşmenin bir bölümünde
Erbakan özetle şunlan söyledi.
"MİT, İran'ın Türldye'deki terör
faaliyerJerini desteklediğine inanıyor.
Ancak ben buna inanmıyorum.
Çünkü \IÎT; MOSSAD ve CIA ile
çalışır, ilişkileri vardır."
Tutanaklara göre, Erbakan, ABD
ve İsraıl gızli servislerinin "dezen-
formasyonu"ndan bahsederek "Ben
de bu nedenle MlT'e, 'îran, Türki-
ye de teröre kanşmaz' djyonım" de-
di.
Milli EJitim Bakanı Mehmet Sağlam, rektörlerle toplantı yaptı
4
YOK tasarısnula değişîklik yapılabilir
9
ANKARA/İSTAJVBUL
(Cumhuriyet) - Ünıversite
rektörlen, Milli Eğitim Ba-
kanı .Mehmet Sağlam'la
yaptıklan toplantıda, Yük-
sekÖğretim Kurumu'nun
(YÖK) mevcut yönetimini
tasflye etmeyi amaçlayan ve
"RP'nin intikam düzenle-
mesi" olarak nitelenen YÖK
Yasası'nda değişiklik öngö-
ren tasannın geri çekilmesı-
ni ıstediler. Milli Eğitim Ba-
kanı Mehmet Sağlam, tasa-
nda, rektörlerin önerileri
doğnıltusunda değişiklik
yapılabileceğini söyledi.
Sağlam, dün 61 üniversi-
tenin rektörü ile bakanlıkta
bir araya geldı. Yaklaşık 3
saat süren toplantı öncesin-
de gazetecilerin sorulannı
yanıtlayan Sağlam, "Rek-
törlerin önerileri doğrultu-
sunda. tasanda değişiklik
olabilir mi" sorusuna. "Ta-
bii kiolabilir''yaıııtını verdi.
Sağlam, TBMM Milli Eği-
tim Komisyonu'nda, tasan-
nm bir an önce yasalaşması
yönündeki ısrarlı tavnnın
anunsafılması üzerine. "Ha-
yır. Israrlı degilim. TB-
MM'de de burada da tasan
değiştirilebilir'' dedi.
Prof. Şenatalar, YÖK düzeninin daha da ağıriaşacağııu söyledi. (YUSUF ZİYA AY)
Alman bilgıye göre, top-
lantıda rektörler, tasanda
hükümetin YÖK'te çoğun-
lukla temsıl edilmesini ön-
gören maddesıne karşı çık-
tılar ve bu maddenin geri çe-
kılmesini istediler. Atama-
nın Cumhurbaşkanı tarafin-
dan değil de başbakan tara-
findan yapılması önensıne
karşı çıkan, rektörler, tasan-
nın, YÖK Başkanı'nı hükü-
metin atamasına ilişkin
maddeye de sert tepki gös-
terdiler.
Milli Eğitim Bakanı, top-
lantının ardından yaptığı
açıklamada, "1 yıldanbuya-
na ilk kez arkadaşlanmla
görüşme ünkânı bulabildim.
Universitelerin sorunlan ile
tasan konusunda düşünce-
lerini aldun. Ek önerileri
olursa onu da 15 gün içinde
faksla gönderecekler" diye
konuştu.
Toplantınm çok yararlı ol-
duğunu vurgulayan Sağlam,
YOK Yasası'nda değişiklik
öngören tasannın da değer-
lendirildiğini belirterek,
şöyledevametti:
"Mali konularia ilgili son
2 maddede rektörlerinıizle
ittifak içindeyiz. Yasa tasan-
sının YÖK üyelerinin olu-
şum şeklini düzenleyen I.
maddesiile ilgili 'Göoişlen-
miz alınsa daha iyi olurdu'
dediler. Doğrudur. Ama 10
yıldır Cumhurbaşkanı'na,
diğer yetkililere sunulan ra-
portarda bu görüşler vardı.
Ama karsılıklı konuşmanın
varan \ar. Bu konudaki gö-
rüşlerini ögrendim."
ŞenataJar'dan
eleştiri
Ünıversıte Öğretim Üye-
leri Derneği Başkanı Prof.
Dr. Burhan Şenatalar. RP ve
DYP grup başkan vekilleri-
nin parlamentoya sunduğu
ve YÖK Yasası'nın değışti-
rilmesıni öngören yasa fek-
lıfiyle universitelerin, aske-
ri dönemler dışında, bu ka-
dar büyük birtehlike ile kar-
şılaşmadığını söyledi. Prof.
Dr. Şenatalar, İTÜ Maçka
Sosyal Tesisleri 'nde dün du-
zenledıği toplantıda. univer-
sitelerin yıllardır haklı ola-
rak eleştırdiği YÖK düzeni-
nin daha da ağırlaştınlmak
istendiğini bildırdi.
Şenatalar. "Hükümetin
YÖK ile ilgili bu operasyon-
dan sonra, tüm universitele-
rin rektörlen ile ilgili ikinci
bir aşamaya geçmevi plan-
iadığı aniaşıünaktadır" de-
di.
Erbakan'ın korumasına
mafya suçlaması
• Baştarafi 1. Sayfada
nnı da kapsayan yakın dövüş tek-
nikJeri programının Gölbaşı'nda
yapıldığı kaydedildi. Marmara
Bölgesi'nde organize suç işlemek
amacıyla oluşturulduğu belirlenen
Hadi Ozcan çetesi, Kocaeli 'nde 13
haziranda ortaya çıkanldı. Yapılan
inceleme sonucu. 32 kişı gözaltı-
na alındı, bunlardan 28'i tutuklan-
dı. Çete üyesi olduklan belirlenen
1 polis memuru ve 1 emekli yüz-
başı hakkında adli işlem yapıldı.
Operasyonlar sonucu 3 Kalaşni-
kof tüfek, 8 tabanca, 2 pompalı tü-
fek, 2 el bombası, şarjör, mermi-
ler, 4 sahte sürücü belgesi ve nü-
fus cüzdanı, 4 adet cep telefonu, 1
çağn cihazı ve 3 otomobil ele ge-
çirildi. Cezaevinde bulunan ve tu-
tuklu olarak yargılanan Hadi Öz-
can'ın, emniyetteki ifadesinde,
Susurluk kazasında ölen "Mehmet
Özbay" sahte kimJikli katliam sa-
nığı ülkücü Abdullah Çatlı'nın
adını vermesine karşın soruştur-
manın Çatlı yönünde derinleştiril-
mediği öne sürülmüştü.
Görevden alınan özel rim görev-
lisi AlperTekdemir'in kardeşi Şa-
hin Tekdemir, davanın görüldüğü
Istanbul 3 No'lu DGM'deki ifade-
sindeÖzcan ile Ülkü Ocaklan 'nda
tanıştıklannı anlatırken özetle şun-
lan söyledi: "Gökuik'teki Istakoz
Restoran"daAbdullah Çatlu Alper
Tekdemir, Ahmet Baydar, Hadi
Özcan veTuran GedikJi ile buluş-
tum... Sultan Nakışisimlibirşahıs
Abdullah Çatlı görüşmek istediği-
ni söyleyerek aracüık etmemi iste-
dL Turan Gedikli, Çatlı ile aramız-
da aracıhk ediyordu."
Tekdemir'in ifadesinde Çatlı ile
tanışmak istediğini söyledıği Na-
kış, dava dosyasında >er alan ve
Kocaeli 2. Ağır Ceza Mahkeme-
si'ne sunulmak üzere el yazısıyla
kaleme aldığı dilekçesinde suçsuz
olduğunu savunurken, öldüriilece-
ğinden söz etti. Adını vermedıği
kişilerin kendisini nerede olursa
olsun bulacağını anlatan Nakış,
bazı cinayetlenn üzerine yüklen-
meye çalışıldığmı sa\xınurken. bu
cinayetleri işleyenleri asla açıkla-
mayacağını söyledi. Nakış. söz et-
tiği kişilenn polis ve jandarma ta-
rafindan çok iyi bilındiğini anlatır-
ken, kendisinin bilerek hedef hali-
ne getirildiğini savundu.
Alcşener. 5 aralıkta Ömer Lütfü
Topal cinayeti soruşturmasının gü-
venliği gerekçesine dayanarak. İs-
tanbul Emniyet Müdürü Kemal
Yazıcıoğiu ve soruşturmayı yürü-
ten asayişten sorumlu Istanbul
Emniyet Müdür Yardımcısı Bilgi
Ünal'ı. Topal cinayetinde suçlanan
Özel Harekât Dairesi Başkanveki-
li İbrahim Şahin ile DYP'lı Sedat
Bucak'mkorumalan ErcanErsoj,
C^uz Yorulmazve Ayhan Çarkın-
la birlikte görevden almıştı.
DSP istanbul Milletvekili Ziya Aktaş
'Basına baskı
demokrasi ayıbıdır'
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Cumhurbaşkanı Süleyman Demî-
rel'in yeniden görüşülmek üzere TB-
MM'ye gönderdiği ve kamuoyunda
"Promosyon Yasası" olarak bılinen
yasanın maddelerinin görüşülmesine
başlandı. DSP'lı Ziya Aktaş. iktıdar
partilerinin el ele vererek, basının se-
sini kısmayı amaçladıklarını savuna-
rak. " basına baskı uygulanmasının
bir demokrasi ayıbı olduğunu" söyle-
di.
Grup başkanvekili Yasin Hatipoğ-
lu başkanlığında yapılan görüşmeler-
de CHP grubu adına konuşan İstan-
bul Millervekıli Altan Öymen, mad-
dede teknik aksaklıklar bulunduğu-
nu, maddenin aynen kabul edilmesi
halinde, gazetelerin kültür hizmeti
amacıyla da promosyon yapamaya-
caklannı söyledi.
Maddenin oylamasına geçildiği sı-
rada CHP'li millervekilleri yoklama
talebinde bulundular. Yapılan o> lama
sonucunda salonda yeterli çoğunlu-
ğun bulunduğu görüldü ve binncı
madde oylanarak kabul edildi. Be-
nimsenen maddeye göre, süreli yayın
yapan gazete ve mecmuaiar, kültürel
ürünler dışında hiçbir mal ve hizme-
tin taahhüdü ve dağıtımını yapamaya-
caklar. Promosyonu yapılan kültürel
yayınlann piyasa değeri, kampanya
süresince süreli yayını almak için
ödenen toplam bedelin yüzde 50'sini
aşamayacak ve kampanya süresi 60
günü geçemevecek.
DEB kuruluyor
İstanbul Haber Servisi - HA-
DEP îstanbul ll Gençlik Koraisyo-
nu üyesi Erol YıJmaz, 7-8 araidc ta-
rihleri arasmda düzenlenen Demok-
ratik Eğitim Kurultayı 'nda,eğitinıin
deraokratik ve parasız bir nizmet
olarak sunultnası amactyia çahşa-
cak bir Demokratik Eğitim Biriîğî"
(DEB) oluşturülması karan alındı-
ğını açıkladı.
Oîuşturulacalc DEB'in, egitimm
yaıu sıra topîumsal sorunlarda da
tavır alacağmı beiirten Yılmaz,
"DEB. cof rafyamızda şovenizmi
kdrflkleyen kirli savaşa karşı mü-
cadele edecek, eğitim sorunlan-
nın hak aiıcı bir tarzda çdzûlebil-
mesi için midng. basııı açıktama-
sı. panel. imza kampanyası gibi
kampanyalar örgfltleyecekfir"
dedi.
cC23 Sulu kar t GoK gurultulij
59 kisîlik listede Fethullah Cülen de var
MlT raporundaki isimler belirlendi
Haber Merkezi - Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirerin Susurluk kazasından sonra ortaya
çıkan gelişmeler için topladığı liderler zin e-
sinde Başbakan Necmettin Erbakan'ın dile
getirdiği isimler belirlendi.
Listede basına daha önce yansıdığı gibi 58
değil 59 isim olduğu ortaya çıktı. Üzerinde
"Kazayla birlikte gündemegelen şahıslann lis-
tesi" yazan liste. Kanal D haber bülteninde
Tuncay Özkan'ın haberiyle kamuoyuna yan-
sıdı. Listedeki isimlerden 11 'nin emniyet gö-
revlisi olduğu dikkat çekti. Listede yer alan
Abdullah Çatlı, Hüseyin Kocadağ ve Gonca
Usdışındaki 10 kişinin de failieri henüz bulu-
namayan cinayetlerde öldürülen isimlerden
oluştuğu görüldü. Tansu ve Özer Çiller'in ya-
nı sıra yeraltı dünyası, siyasetçi. emniyet gö-
revlisi ve işdünyasından birçok ismin yer al-
dığı listede Fethullah Gülen'in de adının bu-
lunduğu görüldü. Susurluk kazasından sonra
kamuoyunda tartışılan isimler arasında Fet-
hullah Gülen'in adı ilk kez bu listeyle anıldı.
Erbakan, MlT'in ön raporunda adı geçen 59
isimden 29'u için acil soruşturma açılması ge-
rektığinı bildirmişti.
Listede adı geçen isimler şöyle: AyvazGök-
demir (DYP milletvekıli). Ayhan Âkça(polis
memuru), Ömer Kaplan (poîis memuru). Zi-
ya (soyadı belirlenemedi, polis), Semih (soya-
dı belirlenemedi, polis), Haluk (soyadı belir-
lenemedi). Alper (soyadı belirlenemedi), Hü-
seyin Pepekal (yüzbaşı, ordudan uzaklaştınl-
dı), Zeki (soyadı belirlenemedi), Mehmet(so-
yadı belirlenemedi), Mami (soyadı belirlene-
medi), Haluk Kıreı (Bahçelıev ler kafliamı
zanlısı), Abdıırrahman Buğda> ya da Bulda>.
Tansu Çiller, Özer Çiller, Mehmet Ağar, Meh-
met Eymür, Alaattin Çakıcu Abdullah Çatü,
Sedat EdipBucak,SamiHoşna\ (Arnavut Sa-
mi). SedatPeker, MehmetGözenl 12 eylül ön-
cesı önemli ülkücü liderlerinden binsi). AH
Yasak (Drej Ali), Korkut Eken (MlT Daıre
Başkan Yardımcıhğı. Botaş \e emniyette da-
nışmanlık yaptı, özel timin yetiştirilmesınden
sorumlu üst düzey yönetici), Ibrahim Şahin
(Özel Harekât Daire Başkanf ydı), Selim Gös-
terişü. Hüseyin Baybaşin (uyuşturucu kaçak-
çısı), Tank Ümit (öldürüldü), Savaş Buldan
(öldürüldü), Askar Simitko (öldürüldü). Ke-
mal Demiral. Rıd>an Kocaman, Uğur Baliç.
Mesut (soyadı yok), Gonca Us (Susurluk ka-
zasında öldü), ErcanErsoy (Bucak'm koruma-
sı), C^uz Yoruhnaz(Bucak'ın koruması), Ay-
han Çarkm(Bucak'ın koruması), SonerTepe-
kule, Şener (soyadı belirlenemedi), Hüseyin
DumaaJVIatild Manukyan. Yusuf Ekin, Hacı
Karay (öldürüldü), Adnan Yıldınm(öldürül-
dü). Medet Serhat (öldürüldü). Ömer Lütfü
Topal (öldürüldü), Fethullah Gülen, Bulent
Öztürkmen (MlT'de görev yapan yöneticiy-
di, DPT'de de çalıştı. HBB televizyonuyöne-
tim kurulu üyesi). Mehmet Urhan, Ahmet
Cem Ersever (binbaşı, JlTEM'in kurucusu,
öldürüldü). Mustafa Deniz (Ersever'in yar-
dımcısı. öldürüldü). Neval Boz (Ersever'in
sevgilisi. öldürüldü), Tevfik ,\ğansoy (öldü-
rüldü). Sedat Dentir. Hüseyin Kocadağ (Susur-
luk 'ta öldü), Lazını Esmaeüi, BehçetCantürk
(öldürüldü).
G U N D E M MLSTAFABALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
iktidarlar işine gelmeyen maddeleri değiştirdiler.
YÖK'ü madde bağımlısı yaptılar...
Şimdi yepyeni bir değişiklik gündemde...
10 aralık günü RP Grup Başkanvekili Salih Ka-
pusuz'la DYP Grup Başkanvekili Ali Rıza Gönül
yasanın üç maddesinin değiştirilmesi, iki de geçici
madde eklenmesi için önerge hazıriadı.
Bu önergenin hazırlandığı günün, yani 10 aralı-
ğın bir gün öncesinde, üniversite rektörieri bir ara-
ya gelmişti. Ortak bildiri hazırlayıp kamuoyuna sun-
muştu:
"Temiz toplum için gerekli olan adımlar hukuk
devleti kurallan çerçevesinde bir an önce atılmalı-
dır..."
Bu "adım atılmalıdır"a hükümetten hemen yanıt
geldi:
"Bu adamlar atılmalıdır..."
Sözünü ettiğimiz değişiklik önerisi önceki gün
TBMM Milli Eğitim Komisyonu'ndagörüşüldü. Ko-
nu alt komisyona havale edildi. A/t komisyon ge-
nellikle, "at komisyona" gibi algılanır, buraya dü-
şen öneri bir süre sonra sulanır...
Ama bu ötekilere benzemiyor...
Yasa değişikliği öyle bir biçimde hazırlanmış ki,
bir sopa bir havuç var.
Önce bir avuç havuç:
Üniversiteler döner sermaye gelirierini inşaat ve
onanm için harcayabilecekler.
Bu konu yıllardır üniversite yönetımierinin derdi-
dir. Üniversite gelir elde eder, bunu harcamak için
Ankara'dan izin ister.
Bunun kaldınlması planlanıyor. Yani, herrektörün,
dekanın, "Oh ne âlâ, bu değişikliği yapmadınız mı
hâlâ" diyeceği bir durum...
Sopa da şu:
24 kişilik Yüksek Öğretim Kurulu 15'e indirilecek.
Değişiklik yürürlüğe girdiğinde başkan dahil mev-
cut üyelerin görevi sona ermiş olacak. Yeni başka-
nın atanmasındadayetki Cumhurbaşkanı'ndan alı-
nıp hükümete verilecek.
Bunu birazaçalım...
24 kişinin, yedisini Cumhurbaşkanı, yedisini Üni-
versitelerarası Kurul, birini Genelkurmay, dokuzu-
nu da hükümet seçiyor.
Bu kurul 15 kişiye indirilirken seçecek kişi ve ku-
ruluşlann dağılımı da şöyle planlanıyor:
Üç Cumhurbaşkanı, üç Üniversitelerarası Kurul,
bir Genelkurmay, sekiz hükümet...
Hükümetin atayacağı kişilerin tek tip olacağı dü-
şünülürse önümüzdeki dönemin üniversite yöne-
tim sloganı şu olacak:
"En tepede hükümet... Istediğin gibihükmet..."
Başkan seçimi de hükümetin "müşterek karar-
namesi"ne bırakılıyor.
Gürüz pürüzü
Daha önce de sözünü etmiştik, anakent beledi-
yelerinin yetkilerinın arttınlmasını, ilçe belediyeleri-
nin şube durumuna düşürülmesini içeren değişik-
lik ve yukanda sözünü ettiğimiz çalışma, RP'nin
demokrasi anlayışını da ortaya koyuyor.
Işlerine gelmeyen kurum için hukuku, gelenekle-
ri bir kenara bırakıp en acımasız kararfan alabili-
yorlar.
YÖK Başkanı Prof. Kemal Gürüz, pürüzdür de-
ğildir, iyidir kötüdür ayn konu. Ama, Gürüz'ün baş-
kanlığında toplanan rektörlerin bildiri yayımlamasın-
dan bir gün sonra tüm kurulu ortadan kaldıracak
bir değişikliğin gündeme getirilmesinin hiçbir hak-
lı gerekçesi olamaz.
Gürüz'ün hükümette seveni yok. Mehmet Sağ-
lam YÖK Başkanlığı'ndan aynlırken Cumhurbaş-
kanı'na çıktı. Demirel'le, olası adaylar üzerinde gö-
rüş alışverişinde bulundular. Sağlam, Gürüz için
şöyle dedi:
"Sözünü ettiğiniz herkes olur, o olmaz. Sorun
yaratır... "
Bugün Gürüz YÖK Başkanı, Sağlam Milli Eğitim
Bakanı...
Sağlam'la dün konuştum. Kurulda hükümetin
ağırlığının azaltılmasını öneriyor, öteki değişik/ikle-
rin çoğunu destekliyor.
Gürüz ise şunu söylemekle yetindi:
"Karar yüce Meclis'indir. Bugünlerin yannları
var..."
YÖK değişikliği önümüzdeki dönem çok tartışı-
lacak. DRYP hükümeti bu tavnyla, bürokrat değil,
her isteğine evet diyecek, her şeye boyun eğecek
"dönekrat" aradığını ortaya koydu...
Zaten dönekrasiye de bürokrat değil, dönekrat
yakışır...
Arük belgeler konuşacak
• Baştarafi 1. Sayfada
Safter Gaydalı ve Istanbul ll
Başkanı Erdal Aksoyile bir-
likte saat 14.30'da gelen Me-
sut Yılmaz. Başsavcı Erdal
Gökçen'in odasına alındı.
Burada soruşturmayı yürü-
ten DGM savcılan Âykut
Cengiz Engin ve Ahmet
Gürses'e kendisındeki bilgi
ve belgeleri teslim eden Yıl-
maz, herhangi bir açıklama
yapmadan saat 16.00'da Is-
tanbul DGM'den aynlarak
kaldığı Svvissotel'egitfi.
ANAP Genel Başkan Yar-
dımcısı Yaşar Okuyan,
Cumhuriyet'e yaptığı açık-
lamada, Yılmaz'ın DGM'ye
verdiği belgelerin daha ön-
ce Cumhurbaşkanı Demi-
rel'e ve TBMM'nin Susur-
luk Araştırma Komisyo-
nu'na verilenlerin aynısı ol-
duğunu söyledi. Okuyan.
asıl önemli bilgılerin uyuş-
turucu kaçakçılığı savıyla
Hollanda'da tutuklu bulunan
Hüseyin Baybaşin'in verdi-
ği ıfadenin bantlannda oldu-
ğunu belirtti. Hüseyin Bay-
başin, Akdeniz'de eroin yü-
küyle yakalanan Lucky-S
adlı gemi ile bağlantısı ol-
duğu kuşkusuyla, 1995'in
aralık ayından beri Hoilan-
da'da tutuklu bulunuyor.
Baybaşin'in Türkiye'deki
bağlantılanyla ilgili önemli
ifadelerinin olduğunu kay-
deden Okuyan, "Sayın Yıl-
maz, Baybaşin'in söylediği
bflgilerin doğruluğunu kont-
rol ettirmek için konunun
uzmanianna bir çalışma
yaptınyor. Bu çahşmalar
muhtemelen önümüzdeki
hafta sonuçlanacak ve ka-
muoyuna açıklanacak"diye
konuştu.
Yaşar Okuyan, parti ola-
rak Susurluk skandahnı
gündemde tufmaya çalıştık-
lannı, ancak engelleyici ta-
vırlarla karşılaştıklannı be-
lirterek, "bu işin birkaç po-
lisin üzerine yıkılıp, asıl so-
rumlulann kurtulmasına
izin vermeyeceklerini" söz-
Ierine ekledi.