Catalog

Cumhuriyetİmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı Orhan Erinç# Genel Yavın fCoordınatörü. Hikmet ÇetinkavaO Yazıışlerı Müdurlerı Ibrahim Yıldız. Dinç Tayanç (Sorumlu) # Haber Merkezı Müdüriı Hakan Kara 0 Görsel Yonetmen Fikret Eser Dış Haberler Ergun Balcı • lstıhbarat Ysdçın Çakır • Ekonomı Bülent KızanJık • kültür Handan Şenköken • Spor AbdülkadirYücelman •Makaleler Sami Karaören • Çevın Seyfettin Turhan • DOzeltme' Abdullab Yazıcı# Bılgı-Belge Edibe Buğra • Fotoğraf Erdoğan Köseoğlıı Yayın Kurulu İlhan Selçuk (Başkan), Orhan Erinç, Oktay Kurtböke, Özgen Acar. Hikmet Çetinka}». Şükran Soner. Ergun BakL Düıç Ta> anç. İbrahim Y ıkiız. Orhan Bursalı, Mustafa Balbav. Ankara Temsılcısı. Mustafa Balbav • Haber Müduru. Doğan AkınAtatürkBulvanNo: 125.Kat:4,Bakanlık]ar-AnkaraTel. 4195020 (7 hat). Faks-4195027 •lzmırTemsılcısı Serdar Kıak,H Zı>aBK 1352 S 2-3 Tel 4411220. Faks: 4419117 # AdanaTemsılcısrÇetinYiğenoğhıJnönüCd. 119S No 1 Katl.Tel 3522550. Faks 3522570 Müessese Mudürü Erol Erkut # Koorduıatör Ahmet Konıkan # Muhasebe: Bülent \ ener # tdare HüseyinGürer#l:)letme Önder Çeük • Bılgı-lşlem Nafltnal* BUgısayar Sıstem: Mûrûvet Çiler MEDYA C: • Yöoetun Kuralu Başkanı-Genel Mudür Gilbin Er- duran # Koordjnaıör Reha Işıt- man • Genel Mudür Yardımcısı Mine Akdağ • Halkla İlışkıler Müdürü >111011 Berksoy Ya)TOİayaa \t Basao: Yenı Gun Haber Ajansı, Basın ve Yayıncılık A Ş Turkocajıcad 39 4! Cağaloğlu 34334 tst PK 246 Istanbu! Tel ı0 212) 512 05 05 (20 hat) Faks (O212I513S5 95 24TEMMUZ1995 Imsak: 3.56 Güneş: 5.45 Öğle: 13.18 lkindi: 17.12 Akşam20.36 Yatsı:22.17 MEDYACTei 5140751 -5139580-5138460-61,Faks 5U&466 Btsikletçinin otomobili • KAYSERİ(AA)- Kaysen'de bır bisiklet tamircisi, motosiklet motoru ve hurda saclar kullanarak minik bır otomobil yaptı. Asıl meslegi bisiklet tamircisi olan Hayri Yoncacı, evden işe gıdip gelebileceği bir otomobil yapmak için bir yıl uğraştığını belırterek, "Minık otomobili eski bir motosiklet motoruyla hurda saclardan yaptım. Üç vitesli olan otomobil, saatte 60 kilometre hız yapabiliyor. Otomobilin frenı, debnyajı, amortisörleri, koması ve fan, diğer otomobiller gibi çalışıyor" dedi. 90lık niie dil öğretiyor • AKÇAKOCA (AA)- Bolu'nun Akçakoca ilçesinde, Kızılay'a ait huzurevınde kalan 90 yaşındaki Fatma Akmuza, buradaki diğer yaşlılara yabancı dıl kursu veriyor. Polonya'da 1905 yılında dünyaya gelen ve 1938 yılında Türkıye'ye yerleşen Fatma Akmuza, 22 yıl Milli tstıhbarat Teşkilatı'nda çalıştıktan sonra 1975 yılında emeklı oldu. Rusça, Lehçe. Latince, Almanca, Fransızca ve Ingilizce bilen Fatma Akmuza, bir süre tercüme bürosunda çalıştıktan sonra, kendi isteğiyle bır yıldır Akçakoca Huzurevı'nde kalıyor. Güppınar şenlendi • VAN (AA) - Doğu Anadolu Turizm ve Folklor Şenliklen devam ediyor. Şenliklerin ikınci gûnünde, Gürpınar ilçesinde düzenlenen etkinlikler coşkuyla kutlandı. Ilçenin Cumhunyet meydanında düzenlenen folklor gösterilennde misafır ekipler ve Gürpınarlılar el ele vererek halay çektıler. Folklor göstenlerinde halay çeken Vali Mahmut Yılbaş da büyük alkış aldı. Vali Mahmut Yılbaş, yaptığı konuşmada, şenlığin amacının doğudan batıya köprü kuımak olduğunu belirtti. Türkiye'nin yeri • ANKARA (AA) - Çevre Koruma ve Ambalaj Atıklan Değerlendirme Vakfı (ÇEVKO) Genel Sekreteri Bora Gönenç, ambalaj ve katı atıklann geri toplanarak yenıden kullanılır hale getirilmesinde. Türkiye'nin 1994 yıhnda plastik atıkta yüzde 45 ile birinci sırada yeraldığını bildirdi. ÇEVKO üyelerince 1992- 1994 yıllan arasında toplanan ve Çevre Bakanlığı'nca belgelenen ambalaj atıklann, camda toplam 157bin200ton, metalde toplam 11 bin ton ve plastikte toplam 27 bin 750 ton olduğunu bildiren Bora Gönenç. toplanan ambalaj atığı karşılığında ekonomıye 12 mılyon ABD Dolan kazandınldığını kaydetti. Genişleyen telekomünikasyon • İSTANBUL(AA)- Türkiye; haberleşme uydusu, artan televizyon kanallan, Orta Asya ile Avrupa'ya yönelik yayınlan ve haberleşme sistemlenndeki gelişmelerle telekomünikasyon alanında dünyada önde gelen ülkeler arasında yer alıyor. Ülkede bugün otomatik telefon santral sayısı 7 bin 632'yi bulurken, GSM sisteminde abone sayısı 112 bin 153'e, çağn cihazı sahibi abone sayısı da 117 bin 787'ye yükseldi. Pazar keyfl • İZ.VÜR(AA)-Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu lzmir Huzurevi'nde, keyifli bir pazar günü yaşandı. Atakent Lions Kulübü tarafından organize edilen etkinlikler kapsamında, huzurevi sakinleri önce kuaför koltuklanna oturdular. Yaşlılann saçlan kesilip düzeltilirken, bu arada bazılan "perma isterim", bazılan da "bir model bile getirmemişler" diye yakındılar. Emniyet Genel Müdürlüğü, alınacak önlemler konusunda broşür hazırladı Polisten ailelere cinsel tacîz uyarısı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Emniyet Genel Müdürlüğü. aileleri, çocuklann küçük yaşlarda karşılaştık- lan en önemli tehlikelerden biri olan "cinsel taciz" konusunda uyardı. Cin- sel tacize karşı alınacak önlemler ko- nusunda broşür hazırlayan Emniyet Genel Müdürlüğü Araştirma. Planla- ma ve Koordinasyon (APK) Daire Başkanı Dr. Nihat Dündar. çocuklara karşı cinsel tacizın, polise yapılan baş- vurulardan çok daha fazla olduğunu bildirdi. ' Dr. Nihat Dündar tarafından hazır- lanan cinsel tacize karşı önlemler bro- şüründe, şu uyanda bulunuldu: "Çocuklar utancından veya korku- lanndan başlanndan geçeni ailelerine anlatamryorlar. Böyle olunca tacizin faiü, yaptığı eylemi tekrar ediyor ve ya- kalanıp diğer suçlann önlenmesi sağ- lanamıyor. Bu açıdan aileler, çocuklanyla i>i ve- ya kötü her şeyin kendileriyle komışul- ması konusunda güven ortamı sagla- maiıdır. Eğer bunu başaramazlarsa çocuk, yaşadığı her kötü olayı anne ve baba- sına açamaz, bu da çocuğun içindeki haskıyı arttırarak onu ruhen daha sa- kıncab durumlara götürür." Anne ve babalara öneriler "Çocuklann Cinsel Amaçlı Kötüye Kullamlmalan Konusunda Anne ve Babalara Öğütler" adlı broşür, emni- yet örgütü aracılığıyla yurt çapında da- ğıtılmaya başlandı. Broşürde, ailelere, çocuklannın her EMNİYETTEN ÇOCUKLARA UYARILAR: - Tanımadığınız kişilere dikkat edin. Para ve hediye almayın. - Telefonda yabancılara bilgi vermeyin. - Toplu oynadığınız gruplardan aynlmaym. - Tehlike anında, ıssız yerlere değil, kalabalığa doğru kaçın. Bağınn, kendinizi koruyun. konuda güvenlerinı almalan ve onlar- la sürekli dıyalog halınde olmalan öneriliyor. Anne ve babalann çevrede- ki yabancılara karşı çocuklannı daha dikkatli olmalan konusunda uyarma- lan istenen broşürde. aynca çocukla- nn arkadaş çevresinı çok iyi tanıma- lan ve nerede bulunduklannı sürekli kontrol etmeleri öğütleniyor. Broşürde, anne ve babalara şu öne- nlerde bulunuluyor: - Polis kayıtlannda tecrfibe ile sabit- tir ki çocuklann cinsel tacize maruz kabnalarmm önlenmesi, ancak onlara bu konuda öğüt verilmesi ve bazı pren- siplerin kazandırüması ile mümkün- dür. - Çocuklann düzenlı olarak takıbı, onlara dikkat edilmesi ve onlarla be- raberolunması da cinsel tacizi önlevi- ci unsurlar arasındadır. - Çocukiarta sürekli konuşarak bu tehlike hakkında onlan uyarmamz so- nucunda, daha duyarh olmalannı ve kendi kendilcrini kontrol etmelerini sağlayacaksınız. Çocuklara uyanlar Broşürün "Çocuklara Uyanlar'' başlıklı bölümünde de şu uyanlar sı- ralanıyor: - Tanımadığınızşahıslardan para ve hediye almayın. - Yabancı şahıslarla herhangi bir ye- re gitmeyin, yardım talebinde bulunan yabancılara dikkat edin. - Kesinlikle yabancüann arabalan- na binmeyin. - Yalnız kaldığınızda yabancılara kapıyı açmayın. telefonda yabancıla- ra bilgi vermeyin. - Issız parklar, yollar ve yerlerden uzakdurun. - Toplu olarak oynayan çocuk gru- bundan aynlıp tek başınıza oynama- yın. - Takip edildiğiniz hissine kapıkhğı- mzda, büyüklerden yardım isteyin. Bu gibi durumlarda ıssız yerlere doğru de- ğfl, kalabahğın bulunduğu yerlere doğ- ru jürüyün. - Tehİıke anında bağınn, kaçın ve kendinizi koruyun. - Size zarar vermek isteyen şahısla- ra iyi bakıp teşhis edin, araçlan \-arsa plakalannı alın. - Sıze veya arkadaşlannıza bir şey yapılmışsa hemen ailenize veya polise bildirin. îlk bilirkişi çevreye zarar vereceğini belirtmişti, ikincisi tam tersini savunuyor w Siyanürlü altın'a zıt görüşler YÖRÜKHAN ÜNAL İZMİR - Bergama Ovacık'ta siyanürle altın işletmecıliğı konusunda açılan dava- da Eurogold'un itirazı üzenne oluşturulan ikınci bılırkışi heyeti, "madenin çevTeye ve zeytin ağaçlanna zarar vermeyeceği" görü- şünü sa\undu. Konunun uzmanlarından oluşan ılk bilirkişi heyeti ıse ışletmenın ın- san sağlığına olumsuz etkılennin yanında çevreye zarar vereceğini belirtmiş, maden yüzünden bölgedeki zeytin ağaçlannın za- rar göreceğini vurgulamıştı. Ovacık'ta altın madenı ışletmek isteyen çokuluslu Eurogold şırketiyle yöre halkı arasındaki dava, asliye hukuk mahkemesı- ne verilen ikinci bir bilirkişi raporuyla il- ginç bir sürece girdi. Yöre halkı adına Ber- gama Beledıye Başkanı SefaTaşkuı'ın Ber- gama Sulh Hukuk Hâkımlığfnde açtığı da- vada ilk bilirkişi heyeti, siyanürle altın iş- letmeciliğınin insan sağlığına olumsuz et- kilerinı vurgularken bölgedeki zeytin ağaç- lanna da önemli zararlar vereceğini belirt- mıştı. Eurogold'un itirazı nederuyle farklı bilirkişilerce hazırlanan raporda ise bu kez 'madenin zeytin ağaçlan üzerinde olumsuz etkiler yaratmayacağı' savlandı. Karşıt görüşteki bilirkişi raporlannın ha- zırlanmasına neden olan tartışma, zeytin alanlanna ilişkin yasanın 20. maddesinde yer alan "ZeytinUk sahalan icinde ve bu sa- halara en az 3 km mesafede zeytin>ağı fab- rikası hariç, zeytinliklerin vegetatif ve gene- ratif gelişmesine mani olacak kim\e\i atık bırakan. toz ve duman çıkaran tesis yapıla- maz ve işletilemez" şeklındekı hükme da- yanıyor. Mahkemece oluşturulan ilk bilirkişi he- yetinde Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü'nden Prof. Dr. Ka- dir Mendikioğlu. Toprak Bölümü'nden Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Tuncav ve Bitki K.o- ruma Bölümü'nden Prof. Dr. Ersin Onoğur yer aldı Bölgede incelemelerde bulunan heyet. mahkemeye sunduklan raporlannda ^madenin zeytin ağaçlanna ve yetistiricUiği- ne zarar vereceğini' belirtmiş, şu görüşlen dıle getınmiştı "~Özelikle işletme sahasındaki toprağın bitki örtüsü kaldınlıp altın cevheri içeren toprak ve kaya materv alinin dinamitlenme- si, taşınmasu öğütüuriesi sırasında ortaya çı- kacak gürültü v e toz kirtiliğinin çevresei za- rarlan ve özellikle zeytin ağaçlan üzerinde- ki etkileri, çok önemli geuşme ve ürün ka- yıplan meydana getirecektir_." Konunun uzmanlan bu değerlendirmede bulunurken Eurogold yetkilileri, geçen ay düzenledikleri Ispanya ve Fransa gezilenn- de "Bu bilinı adamlannın görüşlen yanlış, duygusal davranılmış. Üstelik. istersck biz de başka bilinı adamlanna, kendi göriişü- mûzü haklı çıkaracak raporlar hazuiatabi- Kriz"demişlerdi. Bu aşamada yeni tartış- malara yol açan yenı bır rapor ortaya çıktı. Eurogold'un mahkemeye itirazı sonucu oluşturulan ikınci bilirkişi heyeti, madenin zeytin ürününe herhangi bır zarar vermeye- ceğıni belirtti. DEÜ Maden Mühendisliği Bölümü'nden Doç. Dr. Hasan Mordoğan. aynı ünıversitenin Çevre Mühendisliği Bö- lümü'nden Doç. Dr. Hikmet Toprak ve Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bitki- leri Bölümü'nden Doç. Dr. Esen Çelen'in mahkemeye sunduklan raporda şu görüş- ler dile getinldi: "_ Eurogold'un Çevre BakanuğTna sun- duğu taahhütname ve bu kapsamda kuru- lacak izieme-deneueme kurulunun etkin de- netimi çerçevesinde vapılacak altın cevheri çıkarma ve işletmesinin çevreye ve zeytin ağaçlanna zarar vermeveceği kanaatine va- nlmıştır." TÜBİTAK ödülleri acıklandı Kimya olimpiyatmda ekibimize 4 madalya ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Türkiye Bılimsel ve Teknik Araştırmalar Kurumu (TÜBlTAK) Baş- kanı Prof. Dr. TosunTerzi- oğlu, Uluslararası Kimya Olimpıyatı'na katı1an dört kişilik Türk ekibinin bır gümüş ve 3 bronz madalya kazandığını bildirdi. Tosun Terzioğlu, dün düzenlediği basın toplantı- sında, 12-21 temmuz gün- leri arasında Çin'de düzen- lenen 27. Uluslararası Kimya Olimpiyatı'na katı- lan Ankara Gazı Anadolu Lisesi'nden Rahmi İlkı- bç'ın gümüş, Ankara Fen Lisesi'nden Bengü Sezen, Izmir Özel Yamanlar Lise- si'nden Salih Özçubukçu ve Van Özel Serhat Erkek Fen Lisesi'nden Mustafa Demirplak ın da bronz madalya kazandıklannı açıkladı. Terzioğlu, 1995 yıh bi- lım, hızmet ve teşvik ödül- lerini de açıkladı. Buna gö- re. ödül alan bilim adamla- n şöyle: Bilim ödülfi: Prof._Aziz Sancar ve Prof. Ali Ülger (Temel bihmler), Prof. Çiğdem Mtay ve Prof. Fa- tıh Uçkun (Sağlıkbilimle- ri) TÜBİTAK-TWAS ödü- hl: Prof. tvet Bahar. Hizmetödülü: Dr. Hüse- yin Demir. Prof. Şükrü Kaymakçalan. Prof. Nur- han Avman. Teşvik ödülleri: Doç Alp Eklen (Temel bilımler). Doç. Halis Şimşek, Doç Oğuz Güç, Doç. Ongun Onaran. Doç. Banu Anlar ve Doç.Kayıhan tngin (Sağlık bılımlen), Doç. Le- vent Yıbnaz, Doç. Levent Onural, Doç. Yustıf Lebte- bict, Doç. Rana Aülgan ve Doç. Cevdet Avkanat(Mü- hendislik bılımlen). Caretta Carettalar için eğitim kursu ANKARA (AA)-Çevre Bakanlığı ile Tunus'ta bu- lunan Özel Koruma Alan- lan Bölgesel Faaliyet Mer- kezi RAC-SPA'nın bırlıkte düzenlediği "Deniz Kap- lumbağlannm Korunma- sı" konulu eğıtim kursu bugün Köyceğiz-Dal- yan'da başlıyor. Çevre Bakanlığı 'ndan yapılan açıklamaya göre, kursa yurtiçinden kamu kurum ve kuruluşlannın, ünıversitelerin ve gönüllü kuruluşlann konuyla ilgıli temsilcileri katılacak. 29 temmuza kadar sürecek olan kursa, Türkiye'nin yanısıra Lübnan, Cezayır, Mısır, Malta, Tunus, Libya Slovenya. Hırvatistan ve Italya'dan da uzmanlar ka- tılacak. Çevre Bakanlı- ğı'ndan yapılan açıklama- da, "CarettaCaretta"lann dünyada en fazla hırpala- nan türlerden bin olduğu- na dikkat çekılerek, birgı- da ve süs eşyası olarak kul- lanılmalan, balıkçı ağlan- na takılıp boğulmalan, ba- hkçılar tarafından telef edilmeleri ve en önemli üreme alanlan olan plajla- nn turizm amaçlı kullanıl- malannın Caretta Caretta- lann geleceğinı büyük öl- çüde tehlikeye soktugu vurgulandı. UÜNYADAN însanlardan kule Ispanv a'nuı Katalonya bölgesmdeki tarihi \ ıllafranca del Penedes kasabası halkı, 105 yıldır vapmayı başaramadıklan insandan kulenin tamamlanmasını bir kez daha heyecanla bekliyorlar. Katalonva geleneklerine göre her >ıl 22 temmuz tarihinde yerel akrobatJar birbirlerinin üzerine örmanarak bir kule oluşturmava çahşıyoıiar. Ancak 105 yıldır başlannda dolaşan uğursuzluk bir kez daha etkisini gösterdi ve kule tamamlanmasına çok az kala yine yıkakü. (Fotograf: REUTER) Yeni iddia: Sutyen kanser yapıyor STOCKHOLM (Cumhuriyet) - Ameri- kalı iki araştırmacı, günde 12 saatten uzun süre sutyen kullanan kadınlann gögüs kan- serine yakalanma riskinin, sutyen kullan- mayanlannkinin 21 katı yüksek olduğunu ileri sürüyor. Tıp antropolojisi uzmanı ve Havvaii'deki Kültür-Kalıtım Araştırmalan Enstitüsü Başkanı Sydney Ross ile yardım- cısı Soma Grismijer, iki yıl süreyie 2 bin 65'i göğüs kanserine yakalanmış olan 4 bin 730 kadmı kapsayan araştırmalannm so- nuçlannı, şu sıralar yayırolanan "Dressed to Kill" adlı kitapta açıklıyor. Sydney Ross, giyiniş alışkanlıklanmn her devirde insan sağlığını etkilemiş olduğunu belirterek ba- sına şu açıklamayı yaptı: "Eskiden daracık korse kullanan kadın- lar hastalanırdL '70'li yıllarda bedene sıkı sıkıya yapışan bludn gjyen genç kızlar sağ- hk sorunlanyla karşılaştılar. Aynı olgu, uzun süre sutyen kullananlar için de geçer- B. özellikle göğüsleri şekillendiren ve yuka- n kaldıran sutyenler kanser riskini büyük öfcüde artünyör." İki araştırmacı, bu savlannın nedenini şöyle açıklıyor: "Sutyen bedenin lenf sistemini etkürvor. Lenfbezleri. bedenin bagışıkhkve sav unma sisteminin önemli bir parçasıdır. Görevi be- deni zehirli maddelerden temizlemek, onla- nn oluşumunu önlemektir. Bu süreç, bü- yük bölümü vağ bezlerinden oluşan meme- ler için çok büvük önem taşır; çünkü vağ bezleri, zehir birikimi için gayet eiverişlklu-. Sıkışan göğüslerde kan dolaşımı engellen- diğiiçin lenfbezkrinin zehiriatması da güç- leşiyor. Kaduı ne denli uzun süre sutyen ta- karsa. zehirdegögüslerinde o denli uzun sü- re kahyor." Ross ile Grismaijer, gereksiz yere kan- ser riski göze almak istemeyen kadınlara şu önerileri getıriyor: - Göğüsleri dik tutan, yukan Hen sutyen- leri kullanmayın. - Mümkün olduğunca az süre sutyen ta- kın, eve gelince derhal çıkann. - Geceleri sutyensiz uyuyun, böylelikk göğüsler ferahlama olanağı elde ederter; - Omuz askısı olmayan sutyen kullanın, askı lenf bezlerinin sıkışmasını arttınr. - Uygun ölçüde sutyen kullanın, sutyen bedende iz yapıvorsa dar demekrir. Aynca göğüslerinizin âdet periyodunuza göre bü- yüyüp küçüldüğünügöz önünealarak fark- h ölçülerde sutyen kullanın. - Sutyeni çıkardığınız zaman göğüsleri- nize masaj yaparak kan dolaşımınm art- masına yardımcı olun. ABD'nin beş büyük kentinde yaşayan 4 bin 730 kadınla yapılan araştırmalar, 24 saat sutyen takanlann kansere yakalanma riskinin tam 125 kez arttığı sonucunu ver- di. Sutyeni 12 saatten fazla kullananlann kansere yakalanma riski 12 saatten az ya da hiç kullanmayanlannkinin 21 katı. Göğüs kanserine yakalanmış kadınlann %99'u, günde 12 saatten fazla sutyen kul- lanıyorlardı. Bu oran, kansere yakalan- mamış kadınlarda %80. Kanserli gruptaki kadınlann %18'i geceleri sutyenle uyuyor- du, oysa sağlıklı kadınlardan yalnızca %3'ü aynı şeyı yapıyordu. ABD'deki aç çocuklar Çeviri Servisi - Refah bakımından dünyanın başta gelen ülkelennden biri olan Amerika'da her üç çocuktan birinin aç olduğu saptandı. Yaşlan 12'nin altındaolan çocuklar arasındaki yapılan araştırmaya göre bunlann sayısı 4 milyonu buluyor ve aynca 9.6 milyon çocuk da açlık tehlikesiyle karşı karşıya bulunuyor. Araştırmanın ortaya çıkardığı bir başka gerçek de aç ya da açlık tehlikesiyle karşı karşıya olan çocuklann öğrenimlen de aksıyor. Bunlar, varlıklı ailelenn çocuklanna kıyasla okulu daha çok ihmal ediyor. Öte yandan bu dramattk tablonun olumlu yönde değiştirilmesi için bir şeyler düşünülmediği gibi halen kongreden geçmiş ve senatoda oylanması beklenen bır tasanyla durumun daha da kötüleştirileceği anlaşılıyor. Zira söz konusu yasayla beslenme yardımı ve çocuklann beslenmesine aynlan fonlarda önemli kısıntılara gidilmesi öngörülüyor. Tasannın yasalaşıp uygulamaya konmasıyla söz konusu fonlarda beş yıllık dönemde 23 milyar dolar indirim yapılacak. Böyle bir uygulama dar gelirli aılelerin beslenme konusuna ayırabilecekleri parayı azaltacağı gibi, tüm harcamalanna da yenı birtakım kısmtılar getirecek. Cinsel hastalıkların bazılan bilinmiyor Çeviri Servisi - Amerikan Toplumsal Sağlık Örgütü tarafından gerçekleştirilen bır araştırma sonucunda, ABD ve Avrupalı erişkinlerin cinsel ilişki yoluyla geçen hastalıklarla ilgili pek fazla bir bilgiye sahip olmadıklan ortaya çıktı. ABD, Fransa, ltalya, Ispanya, îsveç ve lngıltere'den yaklaşık 1500deneğınkatıldığı araştırmada, deneklenn üçte birinin A1DS ya da HIV dışında cinsel kökenli bir hastalık adı veremediklen görüldü. Kâr amacı gütmeyen, yalnızca cinsel ilişki yoluyla geçen hastalıklann önüne geçilmesmi hedefleyen örgütün araştırma sonuçlan, 19. Uluslararası Kemoterapi Kongresi'nde kamuya sunuldu. Örgüt Başkanı BeggyClarke, araştırmanın dünya çapında giderek cıddı boyutlara ulaşan cinsel kökenli hastalıklar konusunda gerek Amerikalılann, gerekse Avrupalılann bilgi düzeyinin çok düşük olmasmın, bu tür bulaşıcı hastalıklar karşısında toplumsal bilincın gelişmedığinin bır göstergesi olduğunu dile getirdi. Araştırma, sorgulanan deneklenn yaklaşık üçte binnın cinsel ilişki yoluyla geçen hastalıklar hakkında öncelikle televizyon aracılığıyla bilgi edındiklerinı. ikincil olarak da kitap ve dergi gibi kaynaklardan yararlandıklannı ortaya koydu. Deneklenn yandan çoğu, sağlık hizmetleri veren uzmanlann bireylerle bu tür tartışmalara yer vermediklerinden yakındı. Clarke, AIDS ve HIV konusunda giderek artan kamu bilincine karşın, çoğu ınsanlann henüz aile bıreyleri ve uzmanlarla bu konuda rahatça tartışabılecekleri bir aşamaya gelemediğine paımak basarak bu durum karşısında çekingen bir tavır takınıldığına değindi. ABD'de yaklaşık 55 milyon kişinin cinsel kökenli bir hastalığı olduğu ve bu sayıya her yıl 12 milyon hastanın eklendiği bildiriliyor. Halk arasında gerçekte sağaltımı olmayan bu hastalıklann iyıleşme olasılığı bulunduğu sanısı oldukça yaygın. Araştırmada AIDS ve HIV dışında cinsel ilişki yoluyla geçen başka hastalıklann adını verebılen deneklenn, öncelikle frengi ve belsoğukluğu gibi geleneksel cinsel kökenli hastalıklan saydıklan, cinsel organlardaki herpes gibi hastalıklara ise ancak birkaç denek tarafından değinildiği görüldü. Alkolik kadınlann kalbi Çeviri Servisi - Yeni bir araştırmaya göre aşın içki içen kadınlarda tedavisi olanaksız bir tür kalp hastalığına yakalanma riskinin, aynı oranda, hatta daha da fazla içkiye düşkün erkeklere kıyasla daha fazla olduğu bildiriliyor. Araştırmadaki deneklenn alkol tüketim oranlan erkeklerden yüzde 40 daha az olmakla birlikte, "kardiyomiyopati" adı verilen ve halk arasında "kalp yetmezliğT olarak bilinen hastalığa yakalanma oranının her ikisinde de eşit olduğu görüldü. Alkol tüketim oranlannın kadın ve erkeğin boyut farkına göre bir ayarlamaya tabi tutulduğu araştırmaya göre, 20 yıl boyunca günde bir litre şarap içen 55 kiloluk bir kadının sözü edilen kalp hastalığına yakalanma tehlikesiyle karşı karşıya olduğu bildiriliyor. Uzmanlar, içki tüketiminde aşmya kaçmayanlar için bir tehlikenin söz konusu olmadığını, günde bir kadeh içkinin normal sayıldığına parmak basıyor. Kalp kaslannın gücûnü yitirmesi biçiminde ortaya çıkan kardiyomiyopati, kalbe kan taşıyan damarlan etkileyen koroner yetersizlikten farklı bir kalp hastalığı olarak biliniyor. ABD'de 1991 yılında 24.000 kişinin bu nastalıktan yaşamını yitirdiği, yaklaşık yüzde 30'unda hastahğın alkol bağımhlığından kaynaklandığı belirtiliyor.