Catalog

KALtTE GÜVENCE BELGESİ Bahartemizliği... VERİN ESKİYİ, ALIN YENİYİÎ Markası ne olursa olsun eski şofben ya da termosifo- nunuzu getirin, tam emniyetli ve tasarruflu e m ı r d o k u m u n u z u g o t u r u n ! D e m i r d ö k ü m eski su ısıtıcınızı 1.000.000 TL'ya sayıyor. Sizi, uzun ömürlü teknolojisi yenilenmiş bir Demirdöküm sahibi yapıyor. ister şofben, ister termosifon! I U K U I C I 0 A N I S M A S E R V I S I | 0 900 211 4181 i 0 800 J11 4185 ' U C R E T S I Z O I R Demirdöküm Şofben'le sıcak su konforunuz tam emniyet altında: Su selektörtü, termostatik ya da hermetik, tüm modeller ideal emniyet sistemine sahip. Hepsi otomatik ateşlemeli, sıcak su ayarlı. Multisensor Sistemi ıle çekmeyen ba- caya ve bacasız kullanıma karşı önlemli! Demirdöküm Termosifon ıdeal bir su ısıtıcısı. Monoblok gövdeli. Mükemmel izo- lasyonu sayesinde % 50 enerji tasarrufu saglıyor. 4 ayrı emniyet sistemiyle tam güvenli... Bu fırsatı mutlaka değerlendirin. Demirdöküm'e gelin; hem benzersiz taksit avantajından, hem de ücret- siz montaj hizmetinden yararlanın! üDemirdöküm S U 1 S 1 T 1 C ÜRÜNLER 1 L PEŞİN FİYAT A R 1N DA HEMEN TESLİM 1 +6 PCŞİNAT TAKStT | TOPLAM F 1 RS A T T HEMEN TESLİM 1+9 KŞİMAT TAKStT TOPLAM A B L O S U ! HEMEN TESLİM 1 + 12 PCŞMAT TAKStT TOMJUM | ŞOFBENLER D 25C S SU SELEKTÛRLU D25OT TERMOSTATİK 2SN H HERMETİK DT 50 S (Standart 50 It) OT50L (Ledlı 50 It.) OT 55 S (Söndart 65 It) DT65L (Ledlı 6Slt) 0T65P <Programlı 65 It) DT80L (Ledlı 80 It) OT100S ıStandartiOOIt) 11.000.000 12.200.000 13.800 000 1.000 000 1.000 000 1000 000 1950000 2170000 2490 000 12 700 000 14 020 000 15 940000 1000 000 1000000 1 000000 1500000 1670000 1910000 14 500 000 16030 000 18190 000 ELEKTRİKLİ TERMOStFONLAR 8800 000 9300000 9 200 000 10500 000 12100 000 12000 000 12 300 000 1000000 1000000 1.000000 1 000000 1000000 1000000 1000 000 1520000 1620000 1600000 1850000 2150000 2140000 2190 000 10120 000 10 720 000 10 600 000 12100 000 13900 000 13840 000 14140 000 1000000 1.000000 1000000 1 000000 1000000 1000 000 1000000 1170 000 1 250.000 1230 000 1420 000 1650000 1650 000 1680000 11.530 000 12250000 12 070000 13 780 000 15850 000 15 850 000 16120 000 1000000 1000000 1000000 1 310.000 1450000 1660000 1000000 1000 000 1000000 1000 000 1000000 1 000 000 1000 000 1020000 1.090.000 1080.000 1240 000 1430000 1440000 1460000 1b/20.000 I 18 400.000 20920 000 13 240 000 14080 000 13960 000 15 880 000 18160 000 18 260 000 16 520 000 TÛRK DEMIR DOKÛM FAB A Ş Mû'Oasan aynen yaisıtıiacakv • 3 Hazuan 1995 la'ı Sokak Koza Iş Merkeü C Blw Kal 10-11-12 Baitnumcu'lstan&ui ıtınde sona efecek t>u kampanya T C Sanayı ve Tıcarel Bakaniıjı • Fıyaıiara KDV dahıidır • KDV veya dıfier vergt ofaniannda oiabıiecek deQış»kh« t ef t yatlara nın 25 0< 1994 tarıtılı 94/2-3 Nolu leblıQıne uysınduı • Ûrjrlerımız yetkıl sancı teslımıdır CUMHURİYET SAYFA EKONOMI Martta yüzde 25 yükseldi Dıracat^ ithalatLa birlikte artıyor • Mart ayında 1 milyar 660 milyon 154 bin dolarlık ihracat, 2 milyar 476 milyon 378 bin dolarlık ithalat yapıldı. Geçen yılın mart ayı ile karşılaştınldığında ise ihracatta yüzde 25.8, ithalatta ise yüzde 25'lik bir artış meydana geldi. Dış ticaret oranları (bin $) İhracat İthalat Dış tic. açığı Karşılama oranı (yüzde) Ocak- 1994 3.826.360 5.887.095 -2.060.735 Mart 1995 4.760.535 6.856.140 -2.095.605 65.0 Değ. % 24.4 16.5 1.7 69.4 ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Bu yılın mart âyında 1 milyar 660 milyon 154 bin dolarlık ihracat, 2 milyar 476 milyon 378 bin dolarlık ithalat yapıldı. Ge- çen yılın mart ayı ıle karşı- laştınldığında ise ihracatta yüzde 25.8. ithalatta ise yüz- de 25"lik bir artış meydana geldi. Devlet Ista- tistik Enstitüsü (DlE) Başkanlığı. Türkiye'nm 1995 Mart ayı geçici ih- racat ve ithalat ra- kamlannı açıkla- dı. Geçen yılın mart ayında 661 milyon 394 bin dolar olan Türkiye'nin dış ticaret açığı ise bu yılın mart ayında yüzde 23.4 oranında artarak 816 milyon 224 bin dolara yükseldi. Ihracatın ithalatı karşıla- ma oranı ise mart ayında yüzde 66.6'dan yüzde 67'ye çıktı. Bu yılın mart ayında, ge- çen yılın aynı ayına göre sa- nayi ürünleri ihracatı yüzde 37.6, madencilik ve taşo- cakçılığı ürünleri ihracatı yüzde 23.8 artarken, tanm ürünleri ihracatı ise yüzde 24.9 oranında azaldı. Hk üç ayda durum Yılın ilk üç ayında ise ih- racat, geçen yılın aynı döne- mine göre yüzde 24.4 oranında ar- tarak 4 milyar 760 milyon 535 bin dolara, ithalatın ise yüzde 16.5 oranında artarak 6 milyar 856 milyon 140 bin dolara u- laştı. DlE BaşkanlığYndan ya- pılan açıklamada, üç aylık dış ticaret açığının, 1994 yı- lmın aynı dönemine göre yüzde 1.7 oranında artarak 2 milyar 60 milyon 735 bin dolardan 2 milyar 95 milyon 605 bin dolara, ihracatın it- halatı karşılama oranının ise yüzde 65'ten yüzde 69.4'e yükseldiği belirtildi. IŞÇIMN EYRENINDEN ŞÜKRAN SONER Heyecanlı OluyorSaymaya çalıştım beceremedim. Koalisyon hükü- meti, son yılı bırakın, son aylarda acaba kaç kez da- ğılma noktasından döndü geldi? Bütün suç medya- da: Heyecanlı, kanlı canlı haber olsun diye, çok do- ğal, demokratik tartışmalan(!) toplumun ilgisini çek- mek iızere abartıh, "Koalisyonu sarsacak uyuşmaz- lık" türünden başlıklarla veriyorlar. Pariamenterierimizin, siz aksini söyleyip durmala- nna hiç aldanmayın, iktidan-muhalefeti ile hangi par- tiden oluriarsa olsunlar, seçimler erkene alınmak zo- runda kalınacak korkusu ile yürekleri ağızlanna geli- yor. Bu da bizim hüsnü kuruntumuz olabilir. Biz, yüz- lerce örneğini biie bile, her olayda, sonu ne olacak me- rakından kurtulamıyoruz. Belkı de onlar engin(!) poli- tık deneyimleri ile söylediklerinden, büyük iddialann- dan çark etmenin bir yolunu bulabileceklerinin gü- vencesinde, koalisyonun dağılmayacağının da. erken seçim olmayacağının da iç rahatlığı içindedirler. Gerçek şu ki, ilkesizlikten, politik ödünlerden, ucuz blöf ve manevralardan, düzeysiz polıtikadan. izleyen- ler olarak bizim midemiz bulanryor. Sayın Demirel in politikada "Dün dündü, bugün bugündür" felsefesi, en çirkin boyutlarda, başta kendisi, herkes tarafından bol bol kullanılryor. Bilgisayar ekranının karşısında bu yazryı yazarken, ne Demirel-Çiller görüşmesinin sonucu, ne cuma namazı yasası, ne de 8. madde, anayasa degişiklik- lerine ilişkin hafta başı gelişmeler belli olmamıştı. Si- ze bu yazı ulaşana kadar, büyük olasılıkla sizler, laik- liğin cuma namazı izni ile bir kez daha çok ciddi bo- yutta delinmiş olduğu haberini almış olacaksınız. 8. maddenin gelecegi netleşmemiş olsa da, kaldınlma- sı formülünde buluşulmayacağını, başka alternatifler yaratılacağını aşağı yukan biliyoruz. Tabii ki koalisyo- nun dağılrnaması uğruna yine birtakım gerekçeler, formüller uretilecek. Bu arada Demirel'ın "Çiller'i yeme" girişimı de, Cin- doruk un bu rolü üstlenmesı senaryolan da kimbilir kaçıncı kez gündeme getirilip, hızla eskitilmışe ben- ziyor. Çiller de CHP'ye altematrf koalisyon için yeter- h parlamenteri bulamadı. Yeniden ortaklan ile bir uz- laşma noktası, daha doğrusu onlan teselli edecek bir şeyler bulacak. CHP'liler de koalisyonda kalmanın bir yeni gerekçesini yaratacak. Alan memnun, satan memnun. Olan laikliğe, de- mokratıkleşme umutlanna oluyor. Ülkemiz insanının asla hak etmediği, hepimizin yaşamında olumsuz et- kileri fazlası ıle görülecek, çok önemli geri adımlar da- ha atılmış bulunuyor. Ortada birtakım degerieri, ilkeleri, haklan savuna- cak ne siyasal, ne sendikal, ne de demokratik etkili, güçlu bir örgütlenme bulunmadığı için, ayağa kalkıl- ması, yeryerinden oynaması gereken noktalarda kim- senin sesi soluğu çıkmıyor. Bize de olup biteni, tele- vizyon dizilerinde olup biter gibi, sonlannı, dönecek entrikaları bıle bile heyecanla izlemek kalıyor. Amerikan firmalan Türkiye'deki yatınmlanna hız verdiler ABD'nin gözü enerji ve Telecom'da Ekonomi Servisi - Tür- kiye'de enerji yatınmlanna hız veren ve bu alandaki ça- hşmalan yoğunlaştırmak için tstanbul'da bir konfe- rans düzenleyen ABD kuru- luşlan, PTT'nin T'si olarak bilinen Telecom'u da gün- demlerine aldılar. Enerji ve Tabiı KaynakJar Bakanı Vfe\-sel Atasoy, yap- işlet-devret (BOT) modeli sayesinde, yerli ve yabancı müteşebbislenn. büyük ya- tınm gerektiren enerji sek- töriine katılımlannın sağ- lanmaya başladığını bildir- di. ABD Ticaret ve Kalkın- ma Ajansı'nın (TDA), ener- ji sektöründe Amerikan- Türk ortaklığını teşvik et- mek amacıyla düzenlenen "Özel Sektör Enerji Cretimi Konferansrnda konuşan Atasoy, halen BOT kapsa- mında, 15 adet sözleşmenin parafe edildiğine ya da im- zalandığına, 6 projenin söz- leşme aşamasına geldiğine. 44 projenin fizibilıtelerinin değerlendirme aşamasında • Enerji ve Tabii Kaynaldar Bakanı Veysel Atasoy, yap- işlet-devret (BOT) modeli sayesinde, yerli ve yabancı müteşebbislenn, büyük yatınm gerektiren enerji sektörüne katılımlannın sağlanmaya başladığını bildirdi. olduğuna. 11 adet başvuru- nun da bakanlığa intikal et- tiğine dikkat çekti. Atasoy, BOT kapsamında Amerikan firmalarıyla Türk özel sek- törü arasında başlatılan or- tak girişimierin kapsamının giderek arttığını belirterek "Amerikan firmalannın konsorsiyum halinde veya tek başlanna baş\ uruda bu- lunduklan santraliardan 3 adedinin sözleşmeleri im/a- lanmış veya parafe edilmiş- tir" dıye konuştu. Veysel Atasoy. Işletme hakkının devri modeliyle de mevcut şebe- kelerin ve tesislerin özel sektöre işletme devrinın ya- pılabildiğini belirten Ata- soy, "Özel sektör dinamiz- mi ve yönetimi ile tesislerin daha verimli ve rasyonel is- letilmesinin sağlanması ge- rek rehabilitasyon gerek ye- ni yatınmlann devlete yük olmadan yapılması hedef- lenmektedir" dedi. TEAŞ'a bağh 9 termık santralı özelleştirilmesi için çalışmalann başlatıldığını söyleyen Atasoy, Türki- ye'nin giderek artan enerji talebi çerçevesinde 2000 yı- lına kadar yalnızca üretim tesislerine 1.5 - 2 milyar do- larlık yatınm yapılması ge- rektiğini dile getirdi. ABD için önemli ABD'nin Türkiye Büyü- kelçisı Marc Grossman da soğuk savaşın sona ermesi- nin Türkiye'nin ABD için öneminı kesinlikle azaltma- dığını vurguladığı konuş- masında, özellikle özelleş- tirme, gümrük birliği, tele- komünikasyon ve enerji sektörüne önem verdikleri- ni söyledı. Amerikalı yatınmcılar için Türkiye'deki enerji sek- töründe büyük imkânlar ol- duguna dikkat çeken Gross- man, yap-işlet- devret mo- delinde düzenlemelere gi- dilmesi gerektiğinı belirtti. Grossman, petrol boru hattı projesini hayata geçirmek için Türkiye ile birlikte ça- lışmak ıstediklerıni söyledi. Uygulamanın yararlı olup olmayacağı tartışılıyor Ingüizlerde asgari ücret ikileıııi Ekonomi Servisi - lngil- tere'de asgari ücret uygula- masının, yoksulluk ve eşit- sizliği körükleyip körükle- mediği tartışılıyor. Financıal Tımes'ın habe- rine göre, lşçi Partisi'nin as- gari ücret uygulamasının başlatılması yönündekı ça- balanna karşı çıkan kimi çevreler, asgari ücretin, yok- sulluğu gidermek şöyle dur- sun, aksine arttırdığım ileri sürüyor. Asgari ücret savunucula- nnın. uygulamanın hem yok- sulluğu azaltacağı hem de gelir dağılımındakı eşıtsizli- ğı gidereceğı şeklındekı ıddi- alanna karşılık. karşıtlannın, uygulamanın ışten çıkarma- lar, işsızlik ve yoksullukla • Asgari ücret savunuculannın, uygulamanın hem yoksulluğu azaltacağı hem de gelir dağılımındakı eşitsizliği gidereceği şeklindeki iddialanna karşılık, karşıtlannın, uygulamanın işten çıkarmalar, işsizlik ve yoksullukla sonuçlanacağmı savunduklan belirtiliyor. sonuçlanacağmı savunduk- lanna yer verilen haberde. son yapılan araştırmaların. asgari ücret sistemine karşı çıkanlann iddialadını çürüt- tüğü belirtiliyor. Haberde şu görüşlere yer veriliyor: "\akin zaman öncesine kadar. ekleki kanıtlar bu kor- kulan doğrular görünüyor- du. Özdlikle 1980li viüa'rda, Avnıpa ülkelerinin çoğunda, görece yüksek asgari ücret- lerie, giderek artan işsizlik oranı arasında bir ilişki oldu- ğu sanılıyordu. Ancak, asga- ri ücret yolu> la işçi ücretieri- nin >apa> olarak arttınldığı. böjiece talebin düştuğü ve iş- sizliğin ürmandığı iddialan- IU, Princeton Cniversite- si'nden iki ekonomistin yap- nğı araştırmalar dogrulamı- yor. ABD'de asgari ücretin saat başına 45 sent arrnıasH nın işsizlik üzerindeki etkisi- ni araştıran ekonomistter. üc- retlerin düşük tutulduğu, bu yüzden asgari ücret artışla- nndan en fada etkUenen sek- törlerde büe, asgari ücret ar- nşıyla istibdam oranı arasuı- da bir ilişki bulamadılar." Asgari ücretten daha çok gençler veya evli kadmlann yararlandığı, bu yüzden yok- sulluğa çözüm olmadığı id- dialannın da, özellikle ABD'de çüriitüldüğü belirti- len yazıda. ABD'de artan as- gari ücretten yararlananlann yüzde 60'tan fazlasının, yok- sul kesimden geldiğine dik- kat çekiliyor. Sigorta sektörü AB'ye hazır değîl ANKARA (ANKA) - Türk sigorta- cıhk sektörünün. gümrük birliğıne he- nüz hazır olmadığı bildinldi. Sektör temsılcileri, Türkiye'deki sı- gortacılık kesiminin hem mali yapı olarak Avrupa'nın çok gerisinde oldu- ğunu, hem de hukuki mevzuatta AB ile önemli farklılıklarbulunduğunu belir- terek gümrük birliğine geçilmesi duru- munda sektrün önemli sıkıntılarla kar- şı karşıya kalacağını ifade ediyorlar. Sıgortacılar, bunun ıçın öncelıkle Mec- lis'te bekleyen yenı sigorta ve murake- be kanununun bir an önce çıkanlması- nı istiyorlar.Türkiye de sigorta primle- ri taksitle alınırken, hasar bedellennin peşin ödenmesinin sigorta şirketleri • Sıgortacılar. Türkiye'deki sigortacılık kesiminin hem mali yapı olarak Avrupa'nın çok gerisinde olduğunu, hem de hukuki mevzuatta AB ile önemli farklılıklar bulunduğunu belirtiyorlar. açısından olumsuz bir durum yarattı- ğını belirten sektör temsilcileri, bunun yerine Avrupa'da olduğu gibi peşin tahsılatın getırilmesıni istiyorlar. Sigortacılar. "serbesttarife''uygula- masının da şirketlere zarar verdiği gö- rüşünde. Uygulamanın, zaten prim üretıminin son derece düşük olduğu bir ortamda, fıyat düşürme yoluyla kı- yasıya bir rekabete yol açtığı, bunun sonunda kâr marjlannın en aza indiği. böylece şırketlerin maii yapılarının önemli ölçüde zayıfladığı ifade edili- yor. Dünyadaki toplam prim üretiminde Türkiye'nin payı oldukça düşük bulu- nuyor. Dünya ülkelerinde toplam 1.5 trilyon dolar düzeyinde yıllık prim üre- timi gerçekleşirken, bu tutar Türki- ye'de 1 milyar dolara bile ulaşamıyor. 1993 yılı itibanyla ABD'de kişi başı- na prim üretimi 2 bin 67 dolar. lngil- tere'de 1.769 dolar olurken Türkiye'de yalnızca 16 dolar düzeyinde gerçek- leşti.