Catalog

19 NİSAN 1996 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI tzmipvergi pekorunu kaptımh • tZMİR (Cumhuriyet Cge Bürosu)- tzmır, 4 yıldır sürdürdüğü Türkiye vergi binnciliğinı bu yıl îstanbul'a kaptırdı. Geçen yılın birincisi Hendrik Dutilh 94 milyar lirayla yeniden İzmir birincisi olurken, Karel Dutilh 62 milyarla ikinci, Nesim Varon 26 milyar lirayla üçüncü oldu. I995'in genel tahakkuk tutannı 23 tnryon 609 milyar 705 miryon lira olarak açıklayan tzmir Defterdan Kemal Sağ, bugüne kadar bunun 13 trilyon 226 milyar 331 milyon lırasının toplandığını söyledi. Ford'dan yenî urtın • İstanbul Haber Servisi - Otosan'ın ürettiği 9 kişilık araç "'Ford Maksi". basına tanıtıldı. Özellikle kalabahk ailelerin ulaşım sorunu düşünülerek hazırlanan Ford Maksi'nın tanıtımı, dün Hilton Conventıon Center'da gerçekleşti. "Çok amaçh otomobil" kategorisine yanıt vermek ıçin böyle bır araç yaptıklannı söyleyen Otosan Pazarlama AŞ Genel Müdürü Macit Akman, satışlanmn bini aşacağını umut ettiğini belirrti. Ford Maksi'nin özelliklerinin basına tanıtılmasının ardtndan Türkiye Güzeli Dernet Şener, Arzum Onan ve Özlem K.aymaz'ın katildığı kısa bir şov gerçekleştirildi. Beylikdüzü kooperatif alanmda 1500 konutluk izin 5 yılda 10870 konuta çıktı Toplıı konutta rant oyraıuAHMETÇELtK Beylikdüzü'nde tnryonluk rant oyunu oynandıği öne sü- rülüyor. Gürpınar Belediyesi Pınar Kule Yapı K.ooperati- fler Birligi ve Yeşilkent Yapı KooperatifleT Birliği çatısın- daki kooperatiflerin faaliyet gösterdiği Beylikdüzü'ndeki 252 bin 830 metrekarelik arazınin imar planlannı iki kez yasaya ay- kın olarak de- ğiştirerek tril- yonluk haksız rant yaratmak- la suçlanıyor. Gürpınar Be- lediye Meclis Üyesi Hurşit Şahin, Zafer Senol ve Fah- tnettin Yılmaz tarafından îs- tanbul 4. Idare Mahkeme- si'ne açılan davada, Bele- diye'nin, 7 Ekim 1994 ta- rihli meclis - — > ^ ^ — toplantısında aldığı kararla i- mar planlan üzerinde yasaya ve imar plan yönetmeliğine aykın değişiklikler yapıldığı iddiaedildi. Beledıye tarafın- dan imar planlannda yapılan değişiklikle bölgede 1500 konut yapılması öngörülür- ken bu sayının 5 yıl içinde 10 bin 870"e cıkanldığı ileri sü- rülüyor. Iddialar arasında bölgenin kaygan arazi yapısı nedeniyle bu kadar konutu taşıyamayacağı yer alırken, Mimarlar Odası lstanbul Şu- besi de davaya müdahıl ola- rak katılmaya hazırlanıyor. 1989 yılındadönemin SHP'li belediyesi 2404, 2871, 2880,2844, 2441 ve 240 no- lu parsellerin bulunduğu böl- ge için imar pianı hazırlattı. Plan bölgenin jeoloji yapısı gözönünde bulundurularak 1800 konut yapımına gö- re yapıldı. Plan 1990 yı- lınm başında Bayındırlık Bakanhğı ta- rafından onaylandı. Beledıye Baş- kanı Mustafa Göçküncü Arsa OFısi'ne basvurarak yerin hazine- den almtp be- lediyeyesatıl- rnasını istedi. Arsa Ofisi de 1 sözlü önenyı kabul etti. Halen Gürpınar Belediye Meclis Üyesi Hur- şit Şahin'e göre bölgedeki büyük rantı farkeden beledi- ye 1500 konut yapımını içe- ren planı değiştirerek konut sayısını 8 bin 500'e çıkardı. Ancak yeni planlar bakanlık ve il idare meclisi tarafından onaylanmadığından hayata geçirilemedi. 27 martta yapı- lan yerel seçımlerden sonra Gürpınar Belediyesi'nin Beylikdüzü'nde yasaya aykın yaptığı plan değişiklikleriyle trilyonluk rant yarattığı iddia ediliyor. Heyelan bölgesi olan alanda büimsel raporlardaki uyanlara rağmen 3-4 kathk inşaatlann 16 kata kadar yükseltilmesine olanak tanıyan plan değişiklikleri mahkemelik oldu. E-5 karayolu Gürpınar Belediyesi'nin Beylikdüzü'ndeki 1200 dönümlük arazisi seçımı kazanan ANAP'lı Be- lediye Başkanı Vetittin Kü- çükbelediye meclisi karany- la planı iptal ederek yerine 10870 konutu içeren yeni bır planı meclisten geçirdi. Hur- şit Şahin'e göre imar planla- nna ve 3194 sayılı yasanın 5 ve 8. maddelerine aykın ya- pıldı. Imar planlannda değişik- likler yapıldığnı ileri süren Belediye Meclis Üyesi Zafer Şenol da alınan meclis kara- nnın yasaya aykın olduğunu söyledi. Planlarda yapılan değişikliğin l/25OOO'lik planlara aykın olduğunu di- îe getiren Zafer Şenol, mah- kemeye başvurduklannı be- lirrti. Belediye meclısinin 7 Ekim 1994 tarihli imar plan tadilinin iptali istemiyle açı- lan davada iddialar şöyle: *Belediye tarafından yapı- lan plan değişikliğinde ilk ön- ce 1/5000'lik plan tadfl edil- miş ancak sadece 1/1000'Uk planlar değiştirilmemiştir. Daha sonra bu imar planlan tekrar tadil edilmiş bu kez de 1/5000'lik planlar da 1/1000'tik planlaria birtikte tadil edilmistir. Fakat vönet- meliğe göre, 1/SOOO'lik plan- lar tünı bölge planlan iîe be- raber tadil edilmesi gerekir- ken sadece 1200 dönümlük Hazine arazisi üzerinde tadi- lat yapünuşbrr lddıalarla il- gılı olarak mahkemenın bi- lirkişi tayin ettiğini belirten Şenol, davanın sonuç aşama- sına geldığini dile getirdi. Arsa Ofısi tstanbul 1. Böl- ge Müdürlüğü de geçen yıl plan tadilatıyla ilgıli olarak Arsa Ofısi Genel Müdürlü- ğû'nü uyardı. 30 Mayıs 1994 tarihinde genel müdürlüğe 2441 ve 2880 nolu parseller- le ilgili gönderilen yazıda da şu görüşlere yer verildi: "Hazine'den devir alına- cak 2441 nolu parselde konut başına düşen toprak tutan 200 miKon lira olacağuıdan konunun bir kez daha ince- tenmesininve varsa 25 Kasıtn 1993 gün ve 1206 sa>üı bele- diyeencümen karannda bah- sedilen Arsa Ofısi Ue Beledi- ye arasındaki karşılıklı anlaş- nıa sağlanarak yürürlüfe konmuş 1/1000 ö'lçekli bir planın, 3194 sayılı tnıar Ka- nunu'nun 5. maddesi gereği 1/5000 nazım imar planı ka- rarian değişmeden bu plan esaslanna uygun olmayan hcrhangi bir planın. meclis karan olsa dahi hukuken ge- çersiz olacağı göz önûne ab- narak belediyeden resmen 1/5000 ve bunlara uygun 1/100 ölcekli planlara meclis kararlan teminedilmeden iş- lem yapdmasının sakıncalı olacağı arz oHinur." Gürpınar Belediyesi İmar Müdürü Saüh Karan. planla- nn kendilerinden önceki be- lediye tarafından yapıldığını belırterek, kendilerinin sade- ce 1 '5000'lik planlan 1/25000'lik planlardoğrultu- sunda düzenledıklerini \e 1/1000'liklerle birlikte mec- listen geçirdiklerini söyledi. K.anşıkhgm SHP'h bele- diye zamanında başladığını belirten Mimarlar Odası ls- tanbul Şube Başkanı Oktay Ekinci, yerel seçımlerden sonra imara açılan yerlerin çoğaldığını söyledi. Yapılan- lan spekülasyon olarak nite- lendiren Ekinci, müdahil ola- rak katılacaklannı kaydetti. Pınar Kule Yapı Koopera- tiflen Birliği Başkanı Omer Soydan ise. 3 Aralık |994'te Gürpınar Belediyesi ile pro- tokol imzaladıklannı belirte- rek. "Biz« 5160 konuttuk yer tahsis edildL Protokol gereği çalışmalara do'am ediyoruz. Ancak mahkeme eski plana geri dönülmesi yönünde bir karar alırsa biz de buna uya- rak üyekrimizin paralannı geri iade ederiz" dedı. İthiüat şubatta yeniden arnş eğOimine girdi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Geçici verilere gö- re bu yıl şubat aymda, 1 mil- yar 550.9 milyon dolarlık ih- racat, 2 milyar 285.3 milyon dolarlık da ithalat yapıldı. Devlet lstatistik Enstıtü- sü'rtden (DİE) yaptlan açık- lamaya göre geçen yılın şu- bat ayına göre bu yıl şubatta ihracat yüzde 29.9 oranında. ithalat ise yüzde 30.4 oranın- da arrtı. Geçen yılın şubat aymda, 1 milyar 193.5 milyar dolarlık ihracat, 1 milyar 751.8 milyon dolarlık ithalat yapılnuştı. Verilere göre geçen yılın ocak ayından sonra ithalat ilk • DÎE'ye göre geçen yılın şubat ayına göre bu yıl şubatta ihracat yüzde 29.9 oranında, ithalat ise yüzde 30.4 oranvnda arttı. Şubatta 1.5 milyon dolar ihracat, 2.2 milyon dolar ithalat gerçekleştirildi. Dış tîcaret rakamları (milyon dolar) Şubat 1994 1995 arhş (yüzde) ocak-şubat 1994 1995 artış (yüzde) İhracat hhalat Dış tic. aç. 1.1835 1.751.8 -558.3 1.550.9 2.285.3 -734.3 29.9 30.4 31.5 2.506.2 2.905.6 1.399.3 3.100.6 4.382.4 1.281.7 23.7 12.2 -8.4 Karş. oranı 68.1 67.9 64.2 70.8 kez şubat ayında artış trendi- ne gırdi. Geçen yılın şubat ayından itibaren ithalat, her ay bir önceki yılın aynı ayına göre daha dûşük olmuştu. DtE'nin verilerine göre geçen yılın şubat ayında 558.3 milyon dolar olan dış ticaret açığı, bu yıl şubatta. yüzde 31.5 oranında artarak 734.3 milyon dolara yüksel- di. lthalattaki artıya paralel olarak geçen yıl şubat ayında yüzde 68.1 olan ıhracatın k- halatı karşılama oranı da bu yıl şubatta yüzde 67.9'a ge- riledi. DtE'nin verilerine göre bu yılın ocak-şubat döneminde de 3 milyar 100.6 milyon do- larlık ihracat, 4 milyar 382.4 milyon dolarlık ithalat yapıl- dı.' Geçen yılın ilk ıki ayında, 2 milyar 506.2 milyon dolar- lık ihracat, 3 milyar 905.6 milyon dolarlık da ithalat ya- pılmıştı. Geçen yılın ocak- şubat dönemine göre bu yılın ilk iki ayında ihracat yüzde 23.7, ithalat yüzde 12.2 ora- nında arttı. Şubatta ithalatın artması- na karşın, ocak-şubat dönemi itibanyla dış ticaret açıgı, ge- çen yıla göre yüzde 8.4 ora- nında azalarak 1 milyar 399.3 milyon dolardan 1 milyar 281.7 milyon dolara genledi. Ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 64.2'den yüzde 70.8"e yükseldi. Bu yılın ocak-şubat döne- minde aynca, 86.4 milyon dolarlık da finansal kiralama yoluyla ithalat yapıldı. BENCE ÎZZETTİN ÖNDER Demokpasî Udersizdir Bir yönetici düşünelim ki "hayır" sözcüğünü duy- maktan nefret etsin. Yıne bir yönetici düşünelim ki "ever" demekten 1a2la hoşlanmasın. Böyle bir kişiliğin, demokratik olarak nitelendirilemeyeceği ortadadır. Böyle bir kişilik, çok çeşrtli nedenlere bağlı olarak bel- ki de genetik yapılarla ilgili olarak ortaya çıkmış olabi- lir. Bu konular benim alanım dışında kaldığı için ben davranışı veri olarak günümüzTürkiye'sinde, hatta ben- zer diğer ülkelerde bu tür davranışın yeri ve işlevini tar- tışrnaya çalışacağım. Türkiye'de, 1980'lerden itibaren hızlanarak oluşage- len sosyo-ekonomik devinim, toplumsal katmanlar ara- sındaki çatışmalan gıderek derinleştirmekte ve keskin- leştirmektedir. Bu çatışma emek ile sermaye, kırsal gruplaria kentsel gruplar, işçi ile memur, işçi ile esnaf, iş bulan emekçi ile işsiz, hatta çeşitli sermaye grupla- n arasında sürüp gitmektedir. Kısacası, kaynaklar üze- rindeki mücadele keskinleşerek süregeldiği gibi orta dönemde belirli bir rahatlarna da gözlenmemektedir. Işte böyle bir ortamda, dil ucunda uzlaşma ve de- mokrasi sözcükleri kullanılır, ama asıl davranış despo- tik olur. Zira despotik davranış sergileyen siyasal lider, bu davranışı ile bir yarvdan sosyal tabantna güven ve- rirken diğer yandan da karşrt güçlen sindirir. Böyle bir ekonomik ortamda, ezilen gruplara, despotik Iiderce yapılan bir "özveri gösferisı"nin (!) değeri ve etkisi ay- nı politikayı çok samimi olarak ye devamlı olarak ger- çekleştiren demokrat bir yöneticinin davranışından da- ha yüksek olur. Zira insanlar, mutlak olgulan değil, lark- lılığı algılar. Yağmurtu bir havada denizin sıcak olarak algılanması gıbi despot bir IkJerin ufacık bir jesti, de- mokrat bir yöneticinin her zamanki davranışından çok daha güçlü algılanır. Onun için zayıf karakterli, "ben- merkezli" insanlar, ufak davranışlannı çok yüksek de- ğerlere dönüştürebilmek için genelde despot olurlar. Bu patolojideki bireylerin arada bir gösterdikleri sevimli davranışlar, onlar hakkında çevreye olumlu bir kanı ya- yarak asıl çıkar çatışmalanndaki despotik ve yırtıcı dav- ranışlannı gizler. Çatışmalı ortamlarda kendini lider his- sedenlerin despot olmasının ikinci nedeni ise hak ara- ma durumunda olan kitleleri uzak tutarak sistemi gö- turebılmektir. Boyte insanların düşüncesinde demok- ratik olmak gibi bir lüks olamaz. Zira bu insanlar, de- mokrasi ile bugünkü güçlü gruplann sahip olduklan kaynaklar ye haklar üzerinde ciddi tehlikeler oluşabile- ceğini çok iyi bilmekteler. Bu insanlar, fazla farkında ol- masalar bile, yine bilmekteler ki aslında kendileri top- lumda çıkartannı koruduklan sınıfın lideri değil "bekçi- s/"dirier. Bireysel olarak sözde lideriik patolojisine sahip olan bir kimsenin, siyasal karar süreçlerinin başına getirH- mesi, işte o kişinin özde bekçilik ruhuna sahip olma- sından kaynaklanmaktadır. Bekçi, kimın çıkarını koru- yorsa onun tarafından atanır. Böylece özünde bekçilik rolü topluma lideriik, atama ise seçim olarak algılatılır. Bu senaryoda uygulanan politikalar da toplumun bir kesimine dayatılır. Dayatma sözcüğü çirkin oldugu için buna da toplumsal uyum ya da konsensüs adı verilir. 1994 başlannda yaşanan krizin yorumu, topluma su- numu ve çözümleri, dayatmanın hangı süreçlerle uyu- ma dönüştürüldüğünü çok iyi göstermektedir. Bu kriz sonucunda binlerce insan işsiz kaldı, buna karşılık, hol- dinglerin kârtan katlandı. İşte, farklı gruplann krize uyu- mu! Halkımızın artık çok iyi düşünmesi ve karannı ona gö- re vermesi gerekmektedir. Hiçbir demokratik toplum, lider peşinde koşmaz! Hiçbir demokratik toplum, de- mokrasi sürecinin binleri tarafından başlatılmasını bek- lemez! Panasonic'iniz taklît olursa P anasonic 4000 telefonumun digital tuşlanndan birkaç tanesinin bozulması üzerine, arkadaşımın da tavsiyesiyle Ankara'daki yetkili servis ile irtibata geçtim. Servisin olumlu cevap vermesiyle, 8 yıldır kullanmakta olduğum telefonu Diyarbakır'dan Ankara'ya gönderdim. Aradan üç ay geçmesine karşın servisten hiç olumlu bir yanıt alamadım. Bunun üzerine telefonumun hemen yollanrnası konusunda ısrar etmeye başladım. Uzun süren Y etkili servisin gerekii özeni göstermedigi <; düşüncesiyle, Panasonic'i ithal eden Modern Elektronik - Tekno San AŞ ile görüştük. Diyarbakırlı okurumuz Hasan Törün'ün başından geçen olaytan ithalatçı firmaya aktardığımızda, ilginç bir durumla karşılaştık. 4000 Panasonic telefonlann kaçak olduğunu hatıriatan yetkililer, ithalatçı fııma olarak almış olduklan karariar doğrultusunda yetkili servislerin kaçak telefonları tamir etmediklerini bildirerek "Aksi halde kaçak telefonu desteklemiş olunız" dediler. Panasonic'in telsiz telefon olarak "KXT 9000 Panasonic TK" modeli bulunduğunu söyleyen yetkililer, diğer modellerin Singapur ve Amerika'dan getirildiğine dikkat çektiler. Modern Elektronik tarafından ithal edilen telsiz telefonun 900 mHz gücünde olduğuna değinen yetkililer, kaçak telefonlann 46-49 mHz gücünde olduğunu vurguladılar. Kaçak telefonlarda yedek parça sıkıntısı çekildiğini hatıriatan yetkililer, Türkçe kılavuzu ve servis kitapçıklannın da bulunmadığını bildirdiler. 900 mHz gücündeki telefonlann hattına girmenin mümkün olmadığını anımsatan yetkililer, 46-49 mHz görüşmeler ardında adresime gönderilen telefon parçalanmış bir haldeydi. Adaptörü ve pili yoktu. Yetkili servisi aradığımda telefonun onarılmaz hale getirikJiğini, adaptörünün eksik olduğunu söyledim. Beni dinlemek istemeyen yetkililer, telefonumun tamiri ile uğraşan elemanlarının işten aynldığını ve sorumluluk kabul edemeyeceklerini söylediler. Hasan Törün/DİYARBAKIR gücündeki telefonlarda bu olayla sıklıkla karşılaşıldığını açıkladılar. Türkiye'de konutlann yakın olduğunu hatıriatarak "Şu durumda telsiz telefonunu alan herhangi bir kişi, hatlara kolayca girebilir. Kanal değiştirmek ve şifre uygulamak mümkün değildir" diye konuştular. Bu telefonlann yasaklandıgını söyleyen Modern Elektronik Tekno San yetkilileri, "Panasonic'in kullanılmış dûşûk kalite telsiz telefonlan, Amenka'da yeniden bakıma alınıyor. Makinenin üzerindeki 2. kalite etiketleh değiştiriliyor. Makinenin seri numarası çiziliyor. Bakımdan çıkan telefonlar Türkiye'ye getirilip, yeni telefon gibi satılıyor" dediler. Okurumuzun başvurduğu Ankara'daki telefon tamircisi Halit Gümüş'ü aradık. Törün'e "Telefonu mutlaka tamir ederim diye söz vermedim" diyen Gümüş, hiçbir zaman Panasonic'in yetkili servisi olduğunu söylemediğini vurguladı. Telefonun tamir edilemeyeceğine karar verdiği için geri gönderdiğini bildiren Gümüş, "Telefonu teslim aldığımda adaptörü yoktu" diye konuştu. Piyasadaki kaçak ve taklit telefonlara karşı tüketicileri uyarmak için köşemizde bu yazıya yer verdik. • Cum/iunyet Turko<;ağ' Cad 39/4.1 CaûaIaö* u>'iS TA/VS UL. TEL. 512 OS OS FAX- 514 OT 51 Telsiz telefonunuzu dikkatli seçin B azı uyanıklann hattınıza girerek size şişkin faturalar ödetmesine izin vermek istemiyorsanız satın aldığınız telsiz telefonlann onay belgesi, onay numarası ve üretim tarihinin bulunmasına dikkat edin. Türkiye'de Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ile PTT tarafından onaylanan tek telsiz telefonun Panosoniç KXT 9000 TK olduğunu unutmayın. Ambalajı açilmış, poşetler içinde satılan ve Türkçe kullanma kılavuzu bulunmayan makineleri kesinlikle satın almayın. Kaçak telefonlarda yedek parça sıkınttsı çekildiğini, yetkili servislerinin bulunmadığını unutmayın. Küçük bir anza sonrasında telefonlannızı atmak zorunda kalabilirsiniz. Piyasada bulunan kaçak telefonlann fiyatı 2.5 milyon lira ile 8 milyon lira arasında değişiyor. Modern Elektronik tarafından ithal edilen 9000 TK model Panosonic'in fiyatı 350 dolar. Bu arada kaçak telefonlann yanı sıra Uzakdoğu ülkelerinden taklrt telsiz telefonlar geldiğini de unutmamak gerekiyor. • Limon, gömleği değiştirdi 1 993 yılının sonunda Limon Company'nin Capttol'daki mağazasından çok begenerek bir gömlek aldım. Yaklaşık bir yıl sonra gömlegin sol kol manşetinde yırtılma ve erimeler oluştu. Gömleği alıp satın aldığım mağazaya gittim. Bir form doldurup, gömleği bıraktım. Daha sonra Limon Company Müşteri İlişkîleri Müdürü beni arayarak gömlekteki sorunun kol saatimden kaynaklandığını söyledi. Yıllardır gömlek ve saat kullanmama karşın başıma böyle bir şey gelmediğini söylemem ise fayda etmedi. Suhat Duru/İSTANBUL O kurumuzun şikâyetini ilettiğimiz Limon Müşteri ilişkileri Müdürü Fıliz Kimyacı söz konusu olayı hatırladığını söyleyerek "Gömleği titizlikle inceledik. Üretimden kaynaklanan bir problem yoktu" dedi. Kendi ürünlerinin kalıtesinden emin olduklarını söyleyen Filiz Hanım, gömlegin çok hassas bir kumaştan dikilmış olduğunu hatırlattı. Buna karşın okurumuzla konuşmak isteyen Filiz Hanım, daha sonra bizi arayarak ümon'un sürekli müşterileri arasında bulunan Suhat Bey'i memnun etmek için gömleği değiştirmeye karar verdiklerini söyledi. • KÜÇÜK İKİZLER Dünyanın en kuçuk, kullanımı en kolay cep telefonlan, GH 337 ve GF 337 kapakh, özel pilleri sayesinde size bütün gün kullanım avantajı sağlıyor. 337'lerdeki metal çerçeve. telefonu darbelere karşı koruyor. CEP TELEFONUNOA E r i c s s o n ' l a r y ü k s e k seviyede sinyal alabilen küçük, sabıt anteni, uzak mesafeden bile ınsan sesine duyarlı mikrofonu, saat göstergesi, çalar saati, yazılı/sesli mesajlan alma gibi yaşamı kolaylaştıracak datıa birçok özelhğe sahip. ERICSSON Ertcsson Yetkili İlhılalçıUrı: Tel: (0216) 410 85 00 (6 hat) ] Genel Pazariama I i ve Ticaret A Ş Tel: (0212) 287 17 17 (10 hat)