Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
f
SAYFA CUMHURİYET 10 NİSAN 1995 PAZARTESİ
OLAYLAR VE GORUŞLER
Irak harekâtı ve bölge banşı
Hıçbır devlet, sınır otesınde yerleşmış, kımsenın denetleyemedı-
ğı sılahlı gruplann ülkeye gınp ınsanlannı katletmesıne ızen ve-
remez, venrse artık devlet olamaz
Prof. Dr. TUNCER GÜVENÇ
T
urkıye 1992'den sonra ye-
nıden Kuzey Irak'a, bu kez
çok daha onemlı bır guçle
gırdı Belırtılen amaç, bu-
rada gerçek bır vonetım
boşluğunda Turkıye'ye
karşı yuvalanan terorun yerleşım, eğıtım
uslennı ortadan kaldırmak ve bır daha
kendı aleyhıne kullanılmamasını sağla-
maktır Harekât alaru 36 enlemın (para-
lelın) kuzeyındekı bölgenın yaklaşık uç-
te bınnı kapsaması, bu gınşımın amaç-
lannın öncekılerden faıidı olmasını ge-
rektırmektedır
Bunlann dışında ongorûlen bır başka
amaç da, bağımsız ya da federe, bolge dı-
şı güçlenn oyuncaği ve Irak'ın kabul et-
meyeceğı bır yonetımın kurulamayaca-
ğını. bölgede Türkıye'nın mutlaka dıkka-
te alınrnası gereken tek güç olduğunu
göstermektır
Türkıve hem ıçende ve hem de bölge-
de banşın sağlanması ıçın gerekenı yap-
mak zorundadır Aptalca savaşlarla sade-
ce bolge ulkelen ve halklan sefalete
mahkûm edılmekte, öburlen ıse yaptık-
lan savaşın faturasını başkalanna odete-
rek tanhın en büyük ficretli askertiğini
v apmakta, onanm konfratlannı savaş bıt-
meden elde ederek kazanç ustune kazanç
sağlamaktadırlar
ABD'nın amacı Ortadoğu'da petrole
hâkim olmak ıçın kendıne bağımlı rejım-
lenn kurulması ve bu pazann elınde tu-
tulmasıdır İngıltere ve Fransa ıçın de du-
rum aynıdır Onlann bölgede demokra-
sı, ınsan ve azınlık haklan ıle bır ılgısı
yoktur Bugun tran, Irak, Sunye ya da
başka bır bölge ulkesı ABD'ye uyumlu
şenat duzerune gırse ABD ıçın sorun kal-
maz Amaç petrolü ve pazan elınde tut-
maktır Bunun ıçın kürt devletı kurmav ı
veya oy le gorûnerek yöre halkJanru kul-
lanmay ı daıma dener Körfez Sav aşı son-
rası hıçbır hukuksal dayanağı olmayan
36 ve 32 enlem yasaklan ıle Irak'ın bu-
ralarda egemenlığıne son verenler, mıl-
lıleştınlen eskı Irak Petrol Şırketı'nın
(IPC'nın) ortaklan ABD İngıltere ve
Fransa'dır ve onlann eskı petrol sahalan
bu bölge ıçındedır Kuzeyde ABD, Çekıç
Guç (Provide Comfort!) şemsıvesı al-
tında bır Kürt dev letı, parlamentosu ve
hukumetı kurmuştur Bu düzen çalışma-
mış, ABD ve tngıltere desteklı ıkı aşıret
reısı haraç alma savaşına gırmışlerdır
Eskı petrol şırketı ortaklanrun ve özellık-
le ABD'nın polıtıkası ıflasetmıştır Fark-
lı bır polıtıka da henuz oluşturulmamış-
tır
Son ^BDçabalanyla şubatayındaŞıı
başkan Caber'ın ABD-Talabani sılah ve
lojıstık desteğı ıle çıkarttıklan ısyan,
Saddam'ı devırmek ıçın kullandıklan
General Samaray'ın darbe gınştmı, Irak
ordusundan aynlan Kürt kokenlı asker-
len 36 enlemın guneyınde Irak ordusu-
na karşı surmek çabalan boşa gırmış, yı-
ne yore ınsanlan yabancılann amaçlan
uğruna harcanmıştır
Çekıç Guç korumasında ortaya çıkan
bu kargaşada, PKJC boşaltılan sınır böl-
gesıne yerleşmış, bölgede egemenJık
kurmuş aşiretreisleri'nıntabanınıepey-
ce oymuş, ABD ve aşıret reıslen ıçın de
tehlıkelı olmaya başlamıştır Bu durum
da ABD tngıltere ve Fransa ıçın yenı
yontem gerekmektedır
Almanya 1920"lerde, Irak Petrol Şırke-
tı'ndekı Öeutsche Bankhısselennı zorla
Fransa ya vermıştı Şımdı Almanya, en
zayıf olduğu petrol konusunda eskı hıs-
selenmı kurulacak yenı duzende nasıl
alabılınm, olmazsa kıme sılah ve malze-
me satabılınm hesaplan ıçmde kamuoy u
oluşturmaktadır Elde edılen sonuç ne
kadar saklanırsa saklansın Turkıye'de
Çekıç Güç'ûn varlığına ve ışlevıne tep-
kıler artmıştır ve artık bu ışlevıne ızın
venlmesıne olanak kalmamıştır
Tûrkıve nın ıçende terore son vermek
ve sınır otesınde egemenlığı kımsenın
kullanamadığı bölgede kendı alevhıne
bır daha kullanılamayacak koşullan sağ-
laması da zorunludur Hıçbır devlet sı-
nır otesınde yerleşmış kımsenın denet-
leyemedığı sılahlı gruplann ülkeye gınp
ınsanlannı katletmesıne ızen veremez,
venrse artık devlet olamaz
Irak'ın bölgede egemenlık haklan Çe-
kıç Guç'le ortadan kaldınldığı ıçın kım-
se bunu ılen süremez Bunu ülkesınde
güvenlıgı sağlayamadığı ıçın Bağdat da
ılen suremez
Insan haklan, demokrası ve azınlık
haklan savlanna gelınce ABD ve Batı
ülkelen bunlan ışlenne geldığınde sılah
olarak kullanmaktadırlar Amenka'da mı
msan haklanna uyulmaktadır9
CIA'ın ra-
porlan ne dıyor9
Kuveyt ve Suudı Ara-
bıstan'da Batı. demokrası ıçın ne çaba ve
ılgı göstermıştır9
Almanya Danımarkah
(Schlesvvıg Holstem) ve Sloven (Brande-
burg) kökenlılere ya da Fransa Korsıka-
lılara, Alsaslılara, Bretonlara, Basklara,
Araplara. tskandınav ülkelen Laponlara
hangı azınlık haklannı tanımıştır9
Batı
neden Irak'ta üç milyondan fazla
Türkmen'in varlığına hiç değinmiyor?
Türkıye. şımdılık ıç polıtıkaya donuk ve
harekât surdukçe artacak olan Batı'nın
tepkısıne kendı sılahlan ıle yanıt verebı-
lır ve bunlar önemlt değıldır
Ortada bazı gerçekler vardır
Artık Ortadoğu'da Irak bunalınu sü-
remez. Sınınn ıkı tarahnda vaşayan ın-
sanlar, yabancı devletler, başkanlar (re-
ısler) ne duşunurse duşünsun kardeştır-
ler, bırhkte banş ve huzur ıçmde, ışbır-
lığı ıçınde yaşama haklan vardır ve bu-
na zorunludurlar ve bunun koşullan bır
an once sağlanmalıdır
Bölgede banş ve huzur Bağdat'ın iste-
ği ve katkısı olrnadan sağlanamaz. Son
dort yıl bunu fazlasıvla kanıtlamıştır
Bölgede banş, Turkiye'siz ya da Tür-
khe'yc karşın sağlanamaz.
Bölgede banş bölge dışı gtıçlerie de
sağianamaz. Ozellıkle Irak petrol şırke-
tının eskı ortaklannın fîılı ve asken kat-
kısı ıle oluşturulacak duzen yenı ve da-
ha buyuk kargaşa ve savaşlara neden ola-
caktır Çekıç Güç'un sonucu Turkıye ve
yore halklan ıçın ortadır Irak'ta Ârap,
Kürt, Türkmen, Sünni. Şii ve Hıristiyan-
lar sefalet içinde, acı içindedır.
Bölgede banşın kurulmasında tran'ı
saf dışı bırakamazsınız. Bu, gerçeklen
gormemek olur Bölge banşı burada ya-
şayan halklann huzuru sağlanmadan, is-
teklerinden gerçekçi olanlar karşılanma-
dan da sağianamaz.
Bu koşullarda taraflan temsıl edenle-
re güvenılebılınırmı ve geçmışte PKK ve
Saddam'ı kım desteklemıştırsorulan ak-
la gelmektedır Bunun yenne kımler
PKK'yı ya da Saddam'ı, aşıretlen sılah-
landırmamıştır ve desteklememıştır so-
rusunu sormak gerekır Elı temız kaç ül-
ke, kaç reıs vardır9
Saddam mı, Talaba-
ni mi, Barzani mi, Caber mi ya da Sama-
ray mı daha gıivenilirdir? Geçmışlennde
güvenılırlık bakımından ne fark vardır9
Son dört yıl, bu konuda herkesı değış-
tırmıştır ve herkes değişmek, gerçeklen
görmek zorundadır. Bu durumda Turki-
yesınırötesı ışlevı ılebırlıkteherşeyden
once taraflan yaklaştırmak ve Irak da
butunlüğu ıçın oradakı tum halklann hu-
zurunu saglayacak koşullan yaratacak
goruşmelen başlatmalıdır Saddam, Bar-
zani, Talabanı herzamananlaşabılırlerve
bunun ömeklen çoktur Artık bugun an-
laşma kaçınılmazdır ve başka olasılık
kalmamıştır BugınşımlereTahran'ında
katkısı sağlanmalıdır Bu, hem bölge ba-
nşının kurulması ve hem de Bağdat ve
Tahran'ın uluslar topluluğunda yerlennı
almasını sağlayacak ve rejımlen yumu-
şatacaktır
Uluslararası bir guce başvurmak, ama-
ca ters duşecek yoDardır. BM, AGÎK, NA-
TO Bosna'da, Azerbay can 'da ve öbur ul-
kelerde arizdir, oy uncakür. seyircidir ve
sabıkabdır. Irak da sabıkalıdır, ılkelenne
ters duşen sonuçlar almayı gorevı say-
maktadır Bır Batı gûcü için de durum
aynıdır. Devletler hukukuna aykın
Irak'ın egemenlığını ortadan kaldıran
keyfı Çekıç Güç'un yarattığı durum or-
tadır Zaten Irak'ın kabul etmeyeceği bir
gücü oraya yeıieştirmek daha vahım so-
nuçlar ortaya çıkaracağı gıbı, Irak'a sa-
vaş açmak anlamına geiir. Buna Turkı-
ye'yı katmak ya da desteğını almak ola-
naksızdır
Turkıye, komşulan ıle banş ve dostluk
ıçınde yaşamayı ılke edınmıştır Turkıye
bölgede banş gınşımlennı başlatmalı ve
belırlı bır aşamaya gelınmeden çekılme-
melıdır Türkıye'nınBatılımüttefiklen-
ne ve taraflara gerçeklen anlatacak gücu
ve kullanacak kozlan vardır
Turkiye, ya kısa bir sürede geri çekiKp
bu ortamın surmesini, başka bir deyimle
teror vehuzursuzluk.ekonomik vesosyal
bunahmlar içinde vaşamavu BM \e IPC
ülkelerinin polıtikalan v uzunden surekli
terorle yaşamayi, y ılda mılyariarca dolar
kayba uğramayı, ekonomik ve sosyal ya-
ptsuıın sürekli bozubnasını kabul cdecek,
ya da bölgede düzenin sağlanması için bir
sûre kalıp Bağdat ve Tahran ile bisbirliği
içinde bölge halklanna »e bu ulkelere ba-
nş ve huzuru getırecek gırışımleri başla-
tacaktır. Böylecc herkesın çıkan için böl-
gede oluşturulacak banş ve huzur ve gi-
rişimler hem Bağdat ve hem de Tahran
rejimlerini daha demokrarjk ve insancıl
olmaya zorlayacak, dunya ile işbüiiğine
götûrecektir.
ARADABIR
Prof. Dr. TÜRKAN SAYLAN
Çağdaş Yaşamı Destekleme Der Gen Başk.
10 Nisan 19281 Anarken:
Turkıye Cumhunyetı'nın kuruluş oykusunde bellı
kılometre taşları vardır Bunlar Turk Aydınlanma Dev-
nmının yolunu ışıtan tarıhsel donum noktalandır ve
bırbırlerıyle bırleşıp butunleşerek "Çağdaş ve laık
Turkıye"yı oluştururiar
Bu donum noktalarına hıç de kolay ulaşılmamış,
devnmın anlam ve onemının kavranması, bırbın ar-
dına yapılması onerılen yasaların oluşturulması ın-
sanlara anlatılıp onaylatılması buyuk çaba gerektır-
mıştır "Ummet" topluluğundan "ulus'a, "kul"dar\
"bırey"? donuşumun olağanustuluğu dıkkate alınır-
sa venlen uğraşın değennı anlamak olasıdır
3 Mart 1924 gunü ardı ardına çıkanlan uç yasa var-
dır "Şer'ıyeveEvkafVekâletı'nınkaldırılmasr, "oğ-
retım bııiığının sağlanması" ve "halıfelığın kaldınlma-
sı" Genç Türkıye'nın laık bır yaşama geçışının, dın
ve devlet ışlennın ayrılışının temelını bu uç yasa oluş-
turmaktadır Bundan boyle ulus, halkın seçtığı vekıl-
len aracılığıyla, TBMM'ce yapılan dunyasal yasalar-
la yonetılecek, ıbadetle ılgılı dın hızmetlerı ıse oluş-
turulacak bır Dıyanet Işlen Başkanlığı'nca gerçekleş-
tırılecektır
17 Şubat 1926'da kabul edılen Yurttaşlar Yasa-
sı'nın (Medenı Kanun'un) ozu, ınsanların ve cınslenn
yasalar onunde eşıt olduğu goruşunu sımgeleyen,
donemıne gore en uygar duzenlemelerı ıçeımekte-
dır Yargı onunde kadınla erkeğın eşıtlığı, tekeşlılık,
medenı nıkâh mırasın eşıt paylaşımı gıbı "laık" du-
zenlemeler aılenın ve dolayısıyla toplumun çağdaş-
laşması yolunu açmıştır
10 Nısan 1928'de ıse 1924 Anayasası'ndakı "Tür-
kıye Devletı'nın dını Islamdır" ve "şer'ı hukümlenn
yenne getınlmesı" hukumlerı kaldırılmış, cumhur-
başkanı ve mılletvekılı yemınlerındekı "vallahı" soz-
cuğu yenne "Namusum ve şerefim uzenne yemın
edenm" hukmu getınlmış, boylece dın ve devlet ış-
lenntn aynlmasr somutlaşmış, devletın yurttaşlar kar-
şısında yansız olması sağlanmıştır
TBMM'ce aşama aşama gelıştınlen çağdaş laık
duzen, 5 Şubat 1937'de anayasaya "Cumhunyetçı-
lık", "Mıllıyetçıhk", "Halkçılık", "Devletçılık", "Inkı-
lapçılık" ıle bırlıkte "Laıklık" ılkesının de konmasıyla
evrımını tamamlamış ve genç Turkıye Cumhunyetı,
aşıret duzenınden, tarıkat ve dın kavgalarından bu-
gun bıle kurtulamayan 3 Dunya ve Doğu ulkelerının,
benzemeyı duşledığı, gelışmış Batı'nın da hayranlık
ve şaşkınlıkla karşıladığı bır konuma ulaşmıştır
Turkıye'de yaşayan ve bu ulkenın yurttaşı olan her
bıreyın, uzerınde doğup buyuduğu coğrafyayı ve en
azından yakın geçmıştekı uygarlık savaşımını çok lyı
bılmesı aydınlanmanın temel ılkelerını "o gunler"
bağlamında değerlendırerek kendı ozguriuğune yol
açan bu olağanustu devrımı anlaması, koruması, ge-
lıştırmesı ve gelecek kuşaklara, dunden de bugun-
den de daha uygar, daha çağdaş bır ulke bırakmak-
ta kendıne duşen sorumluluğun bılıncınde olması
gerekmektedır
• • • •
Ozet'in Ozeti...
Av. HULUSİ METİN
B
ağımsızlıksavaşınınyapıldığı 1919-
1922 dönemı, Türk kımlığının, ulu-
sal bılınç ve bırlığının uyandınldığı
ve pekıştınldığı yıllardır Cumhun-
yetın, asker ve burokrat kokenlı
yurtseverlenn oncüluğunde kurul-
muş olması, kımı gunümüz aydınlannın ılen sur-
duklen gıbı, bugünku sonınlanmızın nedenı ve
bundan sonra yapılabıleceklenn engelı değıldır
1945 yılına kadar Atatürk ve yakın arkadas,-
lan tarafından saptanan ulusal polıtıkalar, öyle-
sıne ısabetlı ve kokludur kı tum yıpratma eylem-
lerine karşın, bugun de öz olarak yaşamaktadır.
Laıklık ve çağdaşlaşma karşıtlan, Ataturk ve
fsmet İnönü dönemlenndesındınlmıstır Venlen
ödünler yûzünden gunümüzde etkınlığı ve ey-
lemlen artan laıklık düşmanlığının tohumlan, Tı-
canılık ve Nakşıbendılık gıbı tankatlann 1945 'ten
sonra canlanmaya başlamasıyla ekılmıştır Tek
partı dönemmde (1923-1945) bastınlmış olan
Ataturk düşmanlığı ve dınsel fanatızm, çok par-
tılı y aşama geçı lmesıyIe yeşermeye başlamış DP
de bunu oya çev ırmekte hıçbır sakınca gormemış-
tır 1946 seçımlennın kırgını, '50 seçımlennın
gahbı DP'nın vaatlenyle, Ataturk devnm ve ıl-
kelennden venlen odunlenn başında, 'laiklik' ıl-
kesı yeralmıştır
14 May ıs 1950 seçımlennın DP'ye ıktıdan sun-
muş olmasıyla açılan demokrası perdesı, toplu-
mun "Demokratlar" ve "Halkçılar" olarak,
duşmanca ıkıye aynlmasına kadar sürmüş ve so-
nuçta 27 Mayıs 1960 devnmıyle kapanmıştır
"•Sağd-solcu" kutuplaşmasmın faturası, 1961
Anayasası'na çıkanlmıştır 12 Mart 1971 ve 12
Eylül 1980, demokratıkleşmeyolundakısancıla-
n, toplumu duşünce yonunden bıtkısel yaşama
sokarak dmdırmıştır
12 Eylül'un topluma en büyük kotülüğü, "la-
ik-iMüslüman" ayınmı olmuştur "Tarikat-si-
yaset-ticaret" üçgenı, bu dönemde devletın gü-
cü ve olanaklanyla oluşturulmuştur (Işkence, ay-
n bır konu)
24 Ocak Kararlan, 12 Eylül'ün kazandırdı-
ğı ivme ile gündmu/c değin yaşatılabılmiş ve
nihayct başansı (...), geçen yılın (1994'ün) 5 Ni-
san Kararlan ile tescil edilmiştir. 1980-1994
donemı, bu ulke ınsanına. yaşadığına değıl, an-
latılana ınanması gerektığını, "açık seçik" kanıt-
lamıştır
Baştan aşağı ekonomı kesılen toplumun bu dö-
nemde 'yüksclen değerler'ı ( ), dıkıh ağacı ol-
mayan nıcelennı onnan sahıbı, nıce gelışmış be-
yınlen dışsatımcı, nıce "düş gezginleri'"nı prens
ve papatya yapabılmıştır Yıne bu donemde "bü-
yük duşunmek", her kafada ayn şekıllenmış
yasalan, hatta anayasayı bır kez çığnemek. ufku
genışleyen ( ) ınsanın hakkı olarak kabul edıl-
mıştır
Hukuk dev letı özlemınde, demokrasının çarpık
bır yorumunun sergılendığı, uzak komşulardan
duyulan alkışlann sonradan çekıç olduğu, ulke ve
ulus uzennde kumar oynanabıldıgı bır donemın
ıflasınm tescri ve ılan edıldığı tanh olmuştur 5
Nısan
Sılık bır muhalefef karsrs/nda almabılmış olan
5 Nısan Kararlan'nın, özgürlukten yoksun bıror-
tamın ürünu olan 24 Ocak Kararlan'ndan, öz
olarak, hıçbır farkı olmadığı da ardaşılmıştır ar-
tık Sergılenen, oyunculan değışrmş olsa da, ay-
nı oyunun kötü bır kopyası olmuştur yalnızca
Kemahzmın çağdışılığından, Ataturk duşman-
lığına kadar, yenı dunya duzenıne uygun moda
akımlar karşısında, gelın ölümsuz Ata'yı an-
lamaya çalışalım
TARTIŞMA
Futbol yöneticileri
ÜMİT KAFTANCIOĞLU'NU
ANMA TOPLANTISI
Faşıst canılerce katledılışının 15 yılında Umıt
Kaftancıoğlu'nu kabn başında ve TYS Genel
Merkezı'nde anıyonız Kabn başındakı anma ıçın
buluşma tanh ve yen 11 Nisan Sah Saat 11.00,
ZindrlikuYu Mezarfığı. Anma toplantısı ıçın tanh ve
yer 12Nisanarşamba, Saat 18.00 TYS Genel
Merkezi, Kabataş, Setustü, İnebolu Sok. No: 67/2.
Konuşmacılar Behzat \y, Mehmet Başaran, Lutfı
Kalelı. Osman Şahın, Ergun Ozer Yavuz Top dinletisi
ve İsa Çdik Dia gösterisi.
Gırtş serbesttır
TÜRKİYT YAZARLAR SENDİKASI
S
on zamanlarda
şıddet, kufur gıbı
ılkellıklenn
futbol alanlannda
belırgın bır artış
gosterdıklennı
gozlemlemekteyız Temel
amacı msanlar arasmda
sevgı, banş, dostluk,
kardeşlık bağlan
oluşturmak ve bu bağlan
pekıştırmek olan spor
kavramınuı (anlayışının) bu
denlı yıpratıldığına.
yozlaştınldığına tanık
olmak gerçekten çok acı
Bu durumu oluşturan
sosyo-ekonomık ve
psıkolojık kaynaklı
nedenlen ön plana çıkanp
olaym kulturel boyutuna
gereken ılgı ve onemı
gostermemek doğru tanı
koyma ve bu tanıya uygun
çozum üretme çabalannın
da gecıkmesıne yol açıyor
Bu bağlamda kültürel
boyutu, yonetıcılık
kurumunun şahsına
ındırgeyıp ırdelemek,
konuya sağlıklı yaklaşımın
ılk aşaması olarak
düşunulebılır
Bugun kuluplerde futbol
yonetıcılığı yaptığını sanan
kışılenn sergıledıklen
tutum ve davranışlar, futbol
camıasında yetkılı, ılgılı,
sorumlu konumda bulunan
pek çok kışının ıvedı olarak
eğıtılme (bılgı, görgu ve
kulturlennın gelıştınlmesı)
gereksınımı ıle karşı
karşıyabulunduğu
gerçeğını gözler önüne
senyor
Yonetıcılenn gündemın ön
sıralannda yer almak
beklentısı ıçınde yaptıklan
ve hemen her gun bır
yenısıne tanık olduğumuz
banş. dostluk. kardeşlık
gıbı spor felsefesmın temel
ılkelenne tumuyle ters
duşen son derece düzeysız
konuşmalan, bır yandan
bağnaz (fanatık) taraftar
denen cğıtımsız, kışılıksız
yığınlann dığer takımlan
tutanlan yok edılmelen
gereken dûşman olarak
algılamalanna neden
olurken, dığer yandan da
futbola olan yoğun ılgıyı
turlü yöntemlerle sömürüp
maddı kazanca dönüştürme
peşınde koşan sözde spor
gazetelenne malzeme
üretmekten başka hıçbır ışe
yaramıyor
Gelelım yonetıcılıkten çok
amıgoluğa yakışan bu
kışılenn tıpık
özellıklenne
0 Sporda amaçlananın
başan değıl banş, dostluk,
kardeşlık bağlan
oluşturmak olduğunu,
başannın bu yolda bır araç
olduğunu bılmeyecek kadar
spor felsefesınden yoksun
olan bu kışıler hıçbır
bılımse! gerçeğı dıkkate
almadan, kesınlıkle kendı
takımlannın şampıyon
olacağını soylerler Oysa
sporun evrensel felsefesı
başanyı, şampıyonluğu
mutlak amaç olarak
gormemeyı gerektınr
Sporda önemlı olan
başanya ulaşma
çabalannın onurlu olması
v e bu çabalann doğruluk,
durustluk gıbı erdemlerle
bezenmesıdır
0 Tum spor dallannın
olduğu gıbı futbolun da
teknık, taktık, fızık ve
psıkolojık açıdan bılım ve
bılımsel gelışmışlık düzeyı
ıle çok yakından ılıntılı
olduğu gerçeğını gozardı
ederek, futbol hakkı nda
herkesın kolayca duşünce
uretebıleceğını sanırlar Hıç
bılmedıklen, anlamadıklan
konularda konuşma
meraklan yüzunden de sık
sık gulunç duruma
düşerler
0 Takımlannın yengısı
sonrası tum oyunculann
çok ıyı oynadığını ve
takımdakı herkesın
kendısıne venlen gorevı en
ıyı bıçımde yenne
getırdığını söyleyen bu
kışıler, yenılgı sonrasında
ıse yenılgının nedenlennı,
yapılan hatalan, yanlışlan
araştınp bulmak yenne
şans, kader, kısmet ya da
hakemın kotu yonetımı gıbı
kanıksanmış gerekçelenn
ardına sığınarak akıllannca
ıdeal bır yonetıcılık orneğı
sergıledıİdennı sanırlar
Nedense de hıçbır yengıyı
şansla, kaderle,
kısmetle ya da hakemın ıyı
yönetımıyle
ıhşkılendırmezler
Mehmet Öz\ azanlar
Hoşgörü
ATİLUV COŞKUN
UGUR MUMCU CİNAYETİ
Uğur Mumcu'yu kım ya da kımler oldurdu
9
180.000 TL. / 3. BASKI
ödemetı gönderetmyonız Lutfen eden kadar posta pulu gönöenmz
Kuçukparmakkapı Ipek Sokagı No 11, 80060 Taksım Ist
Tel 2430550 2432033• Faks 244 1533
m m oşgorü, her
I I *e
y anlayışla
^ ^ — J İcarşılamak
I I mıdır, yoksa
M * zararlı
sonuçlara yol açacak
şeylen onceden onleme
yöntemı mıdır
Hoşgorünün sozluk anlamı,
normal karşılanmaması
gereken davranışlann
anlayışla karşılanması
demektır Yanı, ortada
anormal bırdavranış vardır
vebuanormallığı
ustunkoru geçıştırme
Oysa gunumuzde şıddetın,
saldırganlığın,
sorumsuzluğun bu kadar
yaygmlaştığı bır ortamda,
'hoşgöru anlay ışrnın
kabataslak olarak empoze
edılmeye çalışılması,
büyuk bır çelışme ve
aldatmacadır Senat, ıktıdar
olmak ıçın şıddete
başvuracak, mıllıyetçıhk
hareketlen nedenıyle
masum ınsanIar
oldürulecek, faılı meçhul
cınayetler gun geçtıkçe
artacak, devletın kasası bır
avuç zumreye peşkeş
çekılecek ve sonra da
kabaca anlamıyla'Hoşgöru
Yıh' ılan edılecek Aksıne,
kınama, tepkı, eleştın
olması gerekırken
Hoşgorunun karşılıklı
olması gerekır yoksa tek
tarafli hoşgorunun
aymazlık demektır Tek
taraflı hoşgoru, bır
anlamda tepkısızlığı,
duyarsızlığı da
çagnştınnaktadır Ortada
yanlış bır duşünce varsa,
bu düşunceyı hoşgormek
yenne, onun yanlış olduğu
sureklı vurgulanmalı,
açıklanmalı. tepkıde
bulunulması gerekır
Çunkû, yanlış duşünceler
yanlış davranışlara
yol açar kı, bu da, hoşgoru
duygusuna sığınan
ınsanlann yakasına
yapışacağı bıranı
oluşturur
Insanlar, yanlış bılınçlenme
sonucu yanlış
düşunebılırler, bu
hoşgorülebılır. ama sadece
bununla yetınılırse, yanı
eleştın ve tavır
gelıştınlemezse, onu doğru
yone çekmek ıçın aktıf bır
mucadele venlmezse,
yanlışlıklar karşısında
yalnız kalan hoşgoru,
doğrulann da boğulup
gıtmesıne yardımcı
olacaktır Bız, hoşgoruyu
yalnız bırakmayalım, onu,
doğru fıkırlenn anlatılması
gereğı ıle destekleyeyım
Parola, sadece 'hoşgörü'
değıl, 'karşıhklı hoşgörü'
olmalıdır
Bu nedenle, ılk etapta,
hoşgoru ıle bırlıkte,
doğnılan ve gerçeklen
gostermek açısından
harekete geçmek gerekır
Yanı, hoşgörü, ılışkı
kurulmasının yumuşak bır
adımıdırve bu adım
eleştın tartışma ve
doğrulara yonlendırme
eylemlenyle
desteklenmelıdır
Hoşgoru, yanlış sonuçlar
doğuracak duşünce ve
davranışlan anlayışla
karşılayıp ızın vermek
değıl, ılk etapta. bu tur
düşunce ve davranışlan
engellemenın yumuşak
havalı tartışma ortamının
sağlanması demek
olmalıdır Hoşgoru,
tartışmalann medem bır
şekılde yapılmasının
yöntemıdır ve sadece bu
sureç ıçensmde geçerlıdır,
ama bu tartışmalar olumlu
bır sonuç vermıyor ve
yanlış duşünceler yanlış
davranışlan sergılemeve
devam edıyorsa, demek kı,
ıçenkte, ekonomik ya da
herhangı bır çıkann her
şeye rağmen zafen
gıbı bır hoşgörüsuzluk
vardır kı, bunu da hoşgoru
ıle karşıiamak, aymazlık,
sorumsuzluk demektır
Hasan Yazar
Iktısatçı ve Teknıker
PENCERE
'Forrest Gumpın
Uyarlaması?..
Kımı zaman bır kıtabı okumakta ya da bır fılmı
gormekte gecıkırsen, sureklı suratına çarparlar
- Fonest Gump'ı gordun mü?
- Gormedım r ?
- Gor, gor>
Gormedım, ama, Forrest Gump uzenne yazılan-
ları okuyorum Neredeyse gormuş kadar oldum
En lyısı yazarımız Memet Baydur'un koşesınden
alıntılarla fılmı anlatmak
"Bu yıl 'En ıyı fılm Oscarf yeteneksızlığını hıç
değılse sanatsal açıdan defalarca kanıtlamış olan
Robert Zemeckis'/n 'Forrest Gump' adlı kotu fıl-
mıne venldı Bonluğun, zekâ yoksulu olmanın, ah-
maklığın yuceltıldığı, belkı Amenka'da gunumuze
egemen olan 'Yenı Sağ'fn ıdeolojık çerçevesının
tam ortasında yer alan, sıkıcı, yorucu bır fılm. ( )
Sureklı yeşıl salata yıyıp maden suyu ıçen, sabah-
lan beş, akşamlan altı kılometre koşan (joggıng),
sağlık durumlanna kafayı takmış, Oskar'ı alan For-
rest Gump'ın lyıtılm olduğuna ıman etmış (...) mıl-
yonlarca ınsanın yaşadığt bır ulke..."
Neresı orası?
Amenka1
Yeryuzunun en buyuk uretım gucu, başkanı 'Yenı
Dunya Duzenı'nm SezarY Amenka!
Duşunuyorum, Forrest Gump Turkıye'de çekılse,
nasıl uyarlanırdı'? Yerlı Forrest Gump fılmıne bula-
cağımız kahramanın akıl ve fikır boyutlan ne olur-
du'' Sıradan Amenkalının kahramanlaştığı filmın
Yeşılçam a donuk çevınsı ıçın kjmı seçerdık?
Bıyıkları duşuk bır ulkucu gencı mı?
Çember sakallı bır şeriatçıyı mı?
Pop kuşağından mavı cınlı bır delıkanlıyı mı?..
"Koyden geldım şehıre, şaşırdım bırden bıre"
dıyen yan koylu, yarı kentlı bır konduluyu mu?
Çok zengın çeşıtleme ıçınden seç seç al'
Amenka gıbı super endustn toplumlarında ınsan-
ların aynı tornadan geçırıldığı bır aşamaya ulaşıl-
mış ama, Turkıye'de oylesıne bır karmaşa yaşanı-
yor kı, genış kıtleyı sımgeleyecek bır seçım yap-
mak çok guç, belkı de olanaksız Sıradan ınsanı-
mızı seçmek ıçın sokaktan topladıklarımızı yan ya-
na dızsek, renk renk kımlıkler arasında apışıp kalı-
nz
Anadolu ınsanı 'tek tıp'e donuşturulemedı
•
En doğrusu, Forrest Gump'ı ulkemıze uyariamak
ıçın, gozlerımızı toplumsal katmanlarımızın en us-
tune doğru kaydırmaktır Seçkın kesımlerımızde
Amenka'nın sıradan adamına hayranlık, ayran bu-
dalalığına donuşmedı mı? Gıyım kuşam, koşma
moşma, oturup kalkma duşunup davranma uzen-
ne yaşam bıçımınden tutun, dunya goruşu bakı-
mından bızım seçkınımızın aptallığı kendınden kay-
naklanmıyor
Ithal malıdır bonluğumuz
Markasında ne yazıyor
Made ın USA'
Amerıkan gucune kım karşı çıkabılır? Bılımde
ve teknolojıdekı ustunluğunu kım yadsıyabılır? Bır
gerçek bu
1
Ancak madalyonun otekı yuzu de
var
1
. Eskı zamanlarda 'barbariar' Roma'nın ustun-
luğunu gordukçe, Sezar'ın karşısında ikı kat olu-
yorlardı. Barbar toplumların seçkınierı ıçın en güzel
yaşam, kendı ulkelerınde efendılerının komısyon-
culuğunu yapmaktan başka neydı?
Pax Amerıcana, hıç kuşkusuz Pax Romana'nın
çağımıza uyarlaması gıbıdır •*
•
'Eleştırel akıl' ınsan duşuncesınde ne zaman
devreye gırdı? Şunun şurasında ıkı yuzyılhk bır
olay
1
Adına 'Aydınlanma Devnmı' dıyorlar (Post-
modernızm de bu surecın urunudur) Pekı, 21'ıncı
yuzyıla 5 kala Turkıye'de seçkınlenn 'Yenı Dönya
Duzenı'ru eleştınsız benımsemelenne ne dersınız?.
Medyatık bır guçle topluma dayatılan bu göruş,
'yukselen değerler' adıyla baş tacı edılmedı mı?
Forrest Gump, Hollyvvood'da çevrıldı, Turkıye
uyarlamasında altı çızılmesı gereken gerçek şudur
Amenkalı sıradan adamın Turkıye'ye ıhracı, bızım
seçkınımızı oluşturuyor
HÎKMETÖZTURK
(Mulıtar Hikmet)
1933- lOlNisan
1993, Ergani
Geçıp gıden
zaman da tıpkı kavgamıza
benzıyor,
Arttınyor, yukseltıyor senı
ozleyışımızı
Senı ve senden
aldıklanmızı unutmayacağız.
Hafizo. \aşar, Songül,
Jale ve Ebru adına
İngdtere'den t ırat
tLAN
TÜRKtYE GIDA SA1MAYÖ İŞÇİLERİ
SENDtKASI GENEL BAŞKANLIĞI'NDAN
Sendıkamızın olağanustu genel kurulu aşağıdakı gundemı gonjş
mek uzere 24-25 Hazıran 1995 günlen istanbul Kartal Tekel Cadde-
sı ndekı SSK Kartal Eğıtım \e Dınlenme Tesıslen salonunda. saat
10 00'da toplanacaktır
Yukanda belırtılen gundc çogunluk sağlanamazsa, Genel Kurul
08-09 Temmuz 1995 günlen avnı ver ve saatte, aynı gündemle topla-
nacaktır
Ilgılılere ve delegelere duyunılur
GENEL VÖNETtM KURLLL
Genel Sekreter Genel Başkan
YURDAKUL GÖZDE MEHMET MUHLACI
GINDEM
1- Yoklama ve açılış
2- Cenel Başkan\ e konuk lann konuşması
3 Başkanlık Kurulu nun secımı
4 Saygı durusu
5 Komısyonlann seçımı
a) Hesap Tetkık Komısvonu seçımı ,
b) Gelecek Dönem Butçe Komısyonu seçımı
c) Tuzuk Komısyonu seçımı
d) Kararlar Komısyonu seçımı
6- Raporların okumnası *
a) Çalışma raporunun okunması
b) Hesap raporunun okunması
c) Hesap Tetkık Komısyonu raporunun okunması
d) Denetım Kurulu raporanun okunması
e) Gelecek Dönem Butçe Komısvonu raporunun okunması
7 Çalışma raporu uzerınde goruşme
8 Komısvon raporlannın goruşulmesı
a) Hesap Tetkık Komıs>onu raporunun goruşulmesı
b) Tuzuk Komısyonu raporunun goruşulmesı
c) Kararlar Komıs> onu raporunun goruşulmesı
9- Kurullann aklanması
10 Seçımler (genel başkan, genel sekreter, üç genel başkan
yardımcısı ve yedeklen genel denetımkurulu asıl ve yedeklen.genel
dısıplın kurulu asıl ve yedeklen DİSK Genel Kurul asıl ve yedek
delegelen)
11 Dılek vetemennıler
12 Kapanış