Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
14MART1995SALI CUMHURİYET SAYFA
EKONOMİ
(hale Hıritleri
arttınld
• ANKARA (ANKA)-
Devlet ıhalelenndekı parasal
limitler artnrlarak yeniden
belirlendi. Mılıye
Bakaniığı'nın bu yıl
yapılacak kamu ihalelerinde
uyulacak esaslan belırleyen
'Dev let İhaleleri Genelgesi'
Resmi Gazete'de yayımlandı.
Genelgeye göre devlete ait
ve deöerı I tnlvon liraya
kadar olan tasınmaz mallann
satışını Malive Bakanlığı,
değerî J trilyon lira iJe 3
trilyon lira arasında olanlann
satışını Bakanlar Kurulu
yapabilecek. Değeri 3 tnlyon
liranın üzerindeki tasınmaz
satışı ise ancak yasayla
yapılabilecek
Fransa'dan 300
milyon (rank kredi
• ANKARA(ANKA)-
Fransa, Türkiye'ye
kalkınmada önceliklı
projelerin finanstnanında
kullanılmak üzere 300
milyon franklık kredi
sağladı. Geçen aralık ayında
Fransa'da imzalanan
Türkiye-Fransa malı
protokolü, Resmı Gazete'de
yayımlandı. Protokol
uyannca kredi ile Fransa'dan
mal ve hizmetler satın
alınacak. 15 yılı ödemesiz,
35 yılı vadeli Fransız hazine
kredisi için Türkiye vüzde
0.2 yıllık faiz ödeyecek.
GAP'tan tekstil
ihracaü
• GAZİANTEP (AA) - GAP
Bölgesi illerinden yapılan
tekstil ürünleri ihracatı. yılın
ilk iki ayında, geçen yılın
aynı dönemıne göre yûzde 6
oranında azalarak 16 milyon
257 bin dolar düzeyinde
gerçekleşti. Geçen yılın aynı
ocak-şubat döneminde
bölgeden 17 milvon 382 bin
dolarlık tekstil ürünleri
ihracatı yapılmıştı.
Alüminyuma zam
• SEYDİŞEHİR(AA)-
Konya'nın Seydişehir
ilçesınde kurulu Etibank
Alümınyum Fabnkası'nda
üretilen külçe alüminyumun
fiyatına, Londra Metal
Borsası'nda meydana gelen
değişmeler nedeniyle zam
yapıldı. Dünden geçerli olan
yeni ayarlamayla küiçe T-
ingut alüminyumun ton fiyatı
88 milyon 327 bin liradan 90
milyon 240 bin liraya
yükseldi. Diğer alüminyum
ürünlerinin fiyatlannda bir
değisiklik olmadı.
Yabancı sermayede
şubat canbbğı
• ANKARA (ANKA)-
Yabancı sermayede canlanma
sürüyor. Ocakta oldukça
yüksek düzeyde gerçekleşen
yabancı sermaye izinleri
şubat ayında ise tüm yıllann
rekorunu kırdı. Şubat ayında
234.6 milyon dolarlık
yabancı sermayeye izın
venldi. Bunun. şubat aylan
itibanyla şu ana kadarki en
> üksek düzey olduğu
belirlendi.
Çimentoya zam
• AVKARA (Cumhuriytf
Bürosu) - Ankara
bölgesindekı özel sektöre aıt
bazı çımento fabrikalan,
ürettiklen torba ve dökme
çimentonun satış fiyatlannı
bugünden geçerli olmak
üzere yeniden belirledi.
Fransız firmalardan Ankara
Çimento Fabrikası ıle
Ankara Baştaş Çimento
Fabrikası. çimentonun
fabnka çıkış fiyatlanna
ortalama yüzde 18 ıle yüzde
75 zam yaptı.
Esbank'a satıldı
• KLTAHYA(AA)-
SSK'nın Kütahya'daki saglık
dispansen. Eskışehir
Bankası'na satıldı. Yetkililer,
SSK'nın borçlannın artması
üzenne dıspanserin borçlanna
karşılık önce Emlakbank'a
devredıldığını. Emlakbank
Genel Müdürlüğü'nün de 5
katlı 50 odalı dispansen 26
milyar liraya Esbank'a
sattığını söyledıler.
İşstzlik 2000in
sorunu
• BLRSA(AA)-Türkiye
tş\eren Sendikalan
Konfederasyonu (TlSK)
tarafından yapılan bir
araştırmada, 2000'li yillarda
Türk çahşma hayatınm ğüncel
sorunlannın "işsizlik. işsizlik
sigortası. çarpık ücret. eğitim.
özelleslırme çalışmalan ve
işgünü kayıplan" olacağı
belırtıldi.TISK'ın
araştırmasında. işsizlik
sorununun dünyada olduğu
gibı Türkne'dede 2000'li
yıllarda en önenılı sorun
olmaya devam edeceğı
kavdedildı.
ÖYK, 1.5 aydır toplanamadığı için ne karar alınıyor ne de yeni işlem başlatılıyor
Ozeflestirmede belirsizlikANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Özelleştırme Yüksek Ku-
rulu'nun (ÖYK) Et Balık Kuru-
mu'nun satışını iptal karan aldı-
ğı 10 şubatın ardından geçen bir
ay lık sürede toplanmaması nede-
niyle, özelleştırme çalışmalan
belirsızlığe gırdi. Jhale süreçlen
tamamlanan Sümerbank ve HA-
VAŞ'ın satışı için kurul karan
beklenirken. yeni satışa çıkanla-
cak KlT'lerin özelleştirme çalış-
malan da başlatılamıyor.
ÖlB yetkılilen, EBK'nin satı-
şının iptal edılmesi ve kabinede
beklenen değisiklik nedeniyle
kuruldakı bakanlann hıçbır özel-
leştirme karannın aîtına ımza at-
mak ıstemedikleri belırtırken.
ıhale sürecine gırilen Ereğli De-
mır-Çelik Fabrikası (Erdemir)
için verilen teklıflerın değerlen-
dirme işlemınin de aynı nedenle
yavaşlatıldığını bildırdıler. Pet-
İas'ı alan Nadır Impex'in sahıbi
Muhtar Fencependur'un da, sa-
tış sözleşmesını ımzalamak ıçın,
satış karannın iptali ıçi Danış-
CHP'li bakanlann KIT tartışması
Mehmet Dönen.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Sanayi ve Ticaret Bakanı Mehmet Dö-
nen'ın, şeçen yıl kâra geçen bakanlığına
bağlı KÎT'ierin. en büyük zaran 1992-
1993 yıllannda yaptığı yolundakı açıkla-
malan üzerine, suçlanan dönemın bakanı
CHP Amasya Mılletvekili TahirKöse. ış-
letmelenn 3 yıldır görev ını başanyla sür-
düren bürokratların çalışmalarıyla kâra
geçirildiğını bildırdi. Köse, Dönen'ın,
1994 yılmın yalnızca son 4 aylık döne-
minde bakanlık görev inı yürüttüğüne dik-
kat çekerek, "Sayuı Dönen'in, böyle bir şey
söylediğini sannııyorum.Herhalde.SHP'li
bakanlığın ve bürokrasinin başansı ola-
rak sunmuştur" değerlendırmesıni yaptı.
Köse. "A\nı partinin sivasetçileri birbiri-
ne sahip çıktıkça. o parti yücelir" dedı.
Mehmet Dönen de, dün bakanlığına
baglı KlT'Ienn en büyük zarariannı 1992-
1993 yıllannda yaptıklan yönündekı söz-
lerinin eleştin nıtelığınde olmadığını bıl-
direrek. "Kfrierin bugün ulaştıklan kâr-
blık noktasına gelmesinde Savin Tahir Kö-
se"nin görev yaptığı dönemde alınan ön-
lemkrin de katkısı vardır" dedı. TahirKöse.
tay'a açılan davanın sonucunu
bekleyeceğinı bildirdiğı öğrenil-
dı.
Özelleştirmeden sorumlu Dev -
let Bakanı AUŞevki Erek'ın yılın
ılk 3 ayında özelleştırmeden 600
milyon dolar gelir elde edıleceğı
yönündekı açıklamalanna karşıa
EBK'nın Hak-Iş Konfederasyo-
nu'na satışının kamuoyundaki
tepkiler nedeniyle iptal edılme-
sıyle bütün çalışmalar durdurul-
dıî. ÖİB yetkilileri. ÖYK'nin ka-
muoyunda oluşan tepkılerın ar-
dından özelleştırme çalışmaları-
nı askıya aldığını belırtırken, ay-
nı nedenle idarenin de ıhale iş-
lemlerıni yavaşlattığını belirttiler.
ÖYK'nin oluşturulduğu 23
aralıktan bu yana geçen sürede.
Çanakkale Seramık'in yüzde
5.80. Pancar Motor'un yüzde 16.
Pan Tohum Islah'ın yüzde 43,
Aroma'nın yüzde 9.17. Fruko-
Tamek'ın yüzde 15.66. Tamek
Gıda'nın yüzde 5.54. Mekta Ti-
caret'ın yüzde 28 ile Konya Şe-
ker'in yüzde 24 oranındakı ka-
mu paylarının ve Kırıkkale ile
Hılvan yem fabrikalannın satışın-
dantoplam 19 milyon 665 bin do-
lar gelır elde edildı.
HAVAŞ ve Sümerbank ile
Nimsa, Köytaş ve Sundek'ın ka-
mu paylannın satış karan alına-
madı. ÖYK karan olmamasına
karşın, ÖlB kamuoyuna yaptığı
açıklamada. bu kurumlann satı-
şından 81 milyon dolar gelir elde
edıleceğını bıldirdı.
Başbakan ve ÖİB'nin görüşmeleri sonuçlanırsa tahvil satışından 2-3 milyon dolar gelir sağlanacak
Yabancı baııkalar T için devrede
ESRA YENER
ANKARA- Telekomünikas-
yon hızmetlerinın özelleştinlme-
sine ilişkin tasan yasalaşmadan,
hükümet PTT'nin T'sinin hıssele-
ri için görüşmelere başladı. Baş-
bakan TansuÇüJer'ın Japonya'da
gerçekleştırdiğı temaslann yanı-
sıra, Özelleştirme tdaresi Baş-
kanlığı (ÖlB) yetkililerinin de şu-
bat ayında yabancı bankalarla te-
lekomünikasyon hisseleri için
toplantı yaptığı öğrenildi.
Uluslararası piyasalardan
borçlanamayan hükümet. dış kre-
di için PTT'nin T'sinidevreyeso-
kuyor. T'nin özelleştirilmesıne
ilişkin yasa çıkmadan, hükümet,
telekomünikasyon hisseleri için
• Telekomünikasyon hizmetlerinin özelleştirilmesine ilişkin tasan
yasalaşmadığı halde, Başbakan Tansu Çiller'in Japonya'da
gerçekleştirdiği temaslann yanı sıra ÖlB yetkililerinin de şubat ayında
yabancı bankalarla telekomünikasyon hizmetlerinin hisseleri için
görüştükleri öğrenildi.
pazarlıklara başladı.
ÖtB yetkilileri, tasanda. tele-
komünikasyon hizmetlerinin
blok olarak satılması öngörülen
yüzde 34 oranındaki hissesinin
yüzde 15'lik bölümüne karşılık
tahvil çıkanlmasının düşünüldü-
ğünü bildirdiler. "T tahvili"ola-
rak adlandmlan kâğıtlar için ya-
bancı bankacılarlagörüştüklerini
bıldiren yetkililer. "Bankalar,
tahvflleri ancak ekim ayında his-
setere dönüştûrülıne garantisi al-
mak şartıyla kabu] ediyorlar"
açıklamasını yaptılar.
Alman-Franstz takvimi
1996 yılında Almanya'nın,
1997 yılında da Fransızlann tele-
komünikasyon hisselerinin dün-
ya piyasalannda satışa çıkanla-
cağını belirten uzmanlar da. Tür-
kiye'nın T hisselerini ancak,
1995 yılında pıyasaya çıkartma-
sı durumunda satabileceğine dik-
kat çektiler. Yetkililer, T tahvil-
lerinin satışından 2 ile 3 milyar
dolar arasında gelir beklendigini
vurgularken, tahvillerin satışı için
T'nin özelleştirilmesıne ilişkin
tasannın yasalaşması gerektiğini
bildirdiler.
Ulaştırma Bakanlığı ve PTT
yetkililerinin Japon telekomüni-
kasyon firması NTT ile T'nin
özeİleştirmesinde verilecek da-
nışmanlık hızmeti ve şirketin
blok olarak satılacak yüzde 34
oranındaki hissesi için görüştük-
leri öğrenildi. Ulaştırma Bakan-
lığı'nca telekomünikasyon hiz-
metlerinin özelleştırilmesini iliş-
kin hazırlanan yasa tasansında;
Türk Telekomünikasyon AŞ'nin
yüzde 34 oranındaki hissesinin
blok satılması, yüzde 15 oranın-
daki hissenin de çalışanlar, emek-
liler ve küçük tasarrufçu arasın-
da paylaştınlması öngörülüyor.
Hazine yetkilileri Türkiye'nın
kredi notunun hâlâ "yatınmv-apı-
labiür ülke" düzeyinin altında ol-
duğunu anımsatarak, "Tahvil ih-
racu ancak cazip bir karşılık ga-
rantisiyle gerçekleştirilebilir.
Türk tekkonıünikasvon hisseleri
de, hizmet verilen abone savisu
teknik donanınu açısında pivasa-
larda talep görüvor'" dıyor.
Türk Harb-İş Sendikası'nın araştırması, karamsar bir tablo ortaya koydu
Gümrük birliğiııin faturası işçiye çıkacak
GÜNEŞGÜRSON
ANKARA - Türkiye'nin gümrük bır-
liği yoluyla "Avrupa kapitalizmine en-
tegrasyonunun", ücretlerin aşagı çekil-
mesine ve sınıfsal ilişkilerdeki eşitsizli-
ğin emekçiler aleyhine artmasına yol
açacağı vurgulandı.
Yerli sanayınin Avrupa sanayisi kar-
şısında zorlanmasının "işgiicü piyasası-
nın esnekleştirilmesini" gerektıreceği.
bunun da "ücretlerin istenildiği gibi
belirlenmesi, işçi sayısının istenildi-
ği gibi değiştirilmesi ve emek süreci-
nin istenildiği gibi örgütlenebilmesP
sonuçlannı doğuracağına dikkat çe-
kildi.
Türk Harb-lş Sendikası tarafın-
dan hazırlanan "Gümrük birliği ve
sermaye sınıfının esnek işgücü piya-
sası talebi" konulu araştırmada, ocak
ayında yaşanan mali krizin ardından, üc-
retler ve işçi sayısında "fiili bir es-
nekleştirmesağlandığı" vurgulandı.
1994 yılında bölüşüm ılişkilerinin
işçı ve memurlar aleyhine
H
drama-
tik" şekilde değiştiğinin kaydedildi-
ği araştırmada. "tşçi suııfu 1995 >ı-
lında Türkiye ekonomisindeki krize
bağlı iç dinamik ile Türkiye ekono-
misinin Avrupa kapitalizmine enteg-
rasyonuna bağlı dış dinamiğin çakıştıgı
bir süreci yaşayacaktır. 1995 yılında fark-
Bülent Eczacıbaşı, eleştirenleri eleştirdi:
Antigümrük birliği lobisi yadjrganmah
ÖZCANÖZGÜR
MUĞLA - Gümrük birlığı ıle ilgili Muğla'da
açıklamaiarda bulunan işadamı Bülent
Eczacıbaşı, Türk sanayinin gümrük birliğıne
her alanda hazır olmadığını. ancak hazır
olmayı beklemenin de bir anlamı olmadığını
belirterek, "Sanıyorum gümrük birliğinden
orta vadede kârlı çıkacağız" dedi.
Rekabete dayananlann ayakta kalacağına.
dayanamayanlann de yok olacağına dikkati
çeken Bülent Eczacıbaşı. sanayicilerin bir
kesiminin gümrük birliğine karşı lobi
oluşturmalannın gerçekçi olmadığını, bazı
sanayicilerin pazarlık yapmalannın
yadırganmaması gerektiğini
söyledi.
Muğla Üniversitesi'nin davetlisı olarak
Muğla'da bulunan Bülent Eczacıbaşı,
üniversite öğrencilerinin gümrük birliği ıle
ilgili sorulannı yanıtlarken gümrük birliğini
siyasi yönden önemli bir adım olarak
değerlendirerek. "Gümrük birliğinin siyasi ve
ekonomik yönleri var. Siyasi planda
çok daha önde şu sıralar. Gümrük birliğinin
henıen ardından Av rupa Birliği beklentimiz
olmamalı. Turgut Özal'ın söv lediği gibi uzun,
ince bir yol bu. Gümrük birliğinin üzerinden 4-
5-10 sene geçince Türkiye'nin görüntüsü çok
başka olacak.
Avrupa Birliği'ni hayal gibi görenler;
Türkiye'ye hem içeridekiler, hem dışandakiler
başka gözle bakacaklar. Türkiye o zaman
Avrupa birliği üyesi olabilir" diye konuştu. Bülent Eczacıbaşı.
b nedenlere bağlı iki avn dinamiğin aynı
sonuçlan, yani işsizliği. düşük ücretleri
ve sendikasızlığı yaratmaya yöneleceği
söylenebilir'" denildi.
Sermaye sınıfının "esnek işgücü tale-
bine" mutlaka karşı çıkılması gerektiği-
nin vurgulandı ğı araştırmada, Türk mal-
lannın bundan sonra yabancı pıyasalar-
da rekabete dayanma şansının hemen he-
men hiç olmadığına dikkat çekılerek ser-
maye sınıfının "yaya kalma telaşıyla ken-
disini dolu bir otobüsün kapısı-
na sıkıştıran bir yolcu gibi dav-
randığı"' kaydedildi.
Sermaye sınıfının ülkeyi ve
emekçileri "beüa son anda bir
el uzatan olur" umuduyla, uçu-
ruma sürükledığinin ıleri sürül-
düğü araştırmada. yerlı şirket-
lerin çokuluslu şirketlerin böl-
gesel üslerine dönüşeceği teh-
likesine dikkat çekilerek "Tür-
kive'nin Avrupa kapitalizmine
gümrük birliği yoluyla enteg-
rasyonu. sendika aristokrasisi-
nin ümit erriği gibi, ücretlerin ve
kâıiann biriikte ve anında art-
masını değil, ücretlerin aşağı çe-
kilmesini getirecektir. Bir baş-
ka deyişle, sınıf mücadelesini hiç
degiLsc kısa \adedc v umuşatma-
yacak. aksine ücretler ile kârlar
arasındaki ters ilişkivi açığa ÇH
karacakor" görüşüne yerveril-
di.
Yeni bir hizmet birimi daha:
Başkent Şubesi
1 Açılış tarihi: :
İ4Mart 1995Salı
Bekliyoruz.
Demirbank'a gelin, kazanm!
DEMİRBANK
Atatflrk Bulvarı Sümer Apt. 167/A Kavaklıdere Ankara Tcl: (312) 419 02 90 Fax: (312) 419 02 91
İŞÇÎMN EVRENtNDEN
ŞUKRAN SONER
Bilincin Yok Olduğu An
Üzerine yerleştirildiği söylenen tüpgazla biriikte bir
bomba gibi patlayan ve etrafa alevler saçan arabayı ka-
ranlıktan izleyenlerin konuşmaları, tepkileri, televizyon
mikrofonlanna da yansıyor. Gol atan takımlanna sevin-
miş seyirci gibiler.
Sıvas'ta diri diri yakılanlara, toplumun duyarsızlığına
bir tür tepki, öç alma duygusu mu? Yıllann ezilmişliği,
horlanmışlığının çarpık bir yansıması mı?..
Aklın, bilincin yok olduğu anların yaşandığı kesin. Ko-
casından haksız dayak yemiş annenin bütün gücü ve öf-
kesi ile çocuğurıa vurmasına benzer sahneler yaşanıyor.
Bu iki-üç kişilik aile içinde yaşanan bir dram da değil.
Sorunlar yumağı ile karşı karşıya bulunan ülkemizde,
sınıfsal, temel çelişkilere dayanmayan, çok çirkin, o öl-
çüde akıl dışı, çözümsüz bir çatışma yaratılmış bulunu-
yor. Kesin olan şu ki ölenlerin, yaralananların, canlan ya-
nanların doğrudan hiçbir sorumluluğu, günah) yok.
Olayların nedenleri ve sonuçlan üzerinde, birbirine ya-
kın ve uzak, hepsi de akılcı olabilir, yüzlerce senaryo üre-
tebiliriz..
En son Sıvas'ta devlet adına yaşanan sorumsuzluklar,
bardağı taşıran damla oldu. Toplum olarak da seyirci ka-
lışımızla bu sorumsuzluğu paylaşıp, gereken dayanışma
ve duyarlılığı gösteremedik. Karşı tepki olarak Aleviler
içinde, sağduyudan uzak örgütlenmeler güç kazandı.
Gerginlik. kutuplaşma büyüdü. Dergâh kapatma, televiz-
yondaki hakaret, ansiklopedideki dil uzatma, yaraya tuz
biber ekti. Hindistan'daki büyük çatışma da yüzyılların
gerisinde kalmış, küllenmiş olması gereken bir yarayı
deşmiş, akılda yeri olmaması gereken ilkel bir kini besle-
mişti.
Ortada hükümet ve ondan da çok daha ö'nemlisi, dev-
let yönetıminın güvenılirliğine ilişkin bir boşluk vardı. Tam
da şu sıralar, Gümrük Birliği ile bağlantılı zoraki de olsa
ciddi bir demokratikleşme sürecine girilebilmesi söz ko-
nusu idi. Türkiye'de gelişmeye, demokratikleşmeye karşı
her türden güç ve provokasyon için zamanlama çok uy-
gundu.
Üst üste binen toplumsal olumsuzluklarla gelinen geri-
lim noktasında, özellikle de hızlı yoksullaşma ve kimlik
kaybının ardından, bir futbol karşılaşmasının ardından
taraftarlar arasında da çok çirkin, kanlı olayların yaşana-
bilmesi olasılığı çok yüksek. Bir-iki hafta önce üniversite-
lerimizde yaygınlaşma eğilimi çok yüksek çatışmalar
başgösterdi. Atatürkçü Düşünce Derneği binasına ko-
nulmak istenen bomba, İBDA-C militanının kendi elinde
patlayıp katliama dönüşemeyince, beklenen provokas-
yon da yaratılamamış oldu..
Büyük kentlerin gecekondu bölgeleri, her tür ayınmcı-
lığın çatışma alanı haline getirilebilecek bir gerilimin odak
noktaları konumunda. Doğrusu kendi adıma daha çok
Kürt-Türk, şeriatçı- Atatürkçü çatışmasına yönelik pro-
vokasyonlardan daha fazla kaygı duyuyordum. Alevi
yurttaşlarımızın dergâh ve kahvelerine yönelik insanlık
dışı saldırı, çatışmanın özünü değil, sadece taraflannı bir
ölçüde değiştirdi.
Aklın, bilincin değil, öfkenin, duygulann insan davra-
nışlannı bıçimlediğı ve de kitleleri yönlendirdıği çok tehli-
keli anları yaşıyoruz. En büyük tehlike de galiba, böyle
anlarda ınsanlar için tek tek geçerli olduğu gibi galeyana
gelmiş kitleler için de sözcüklerin bir anlam taşımaması.
Davranışları, içgüdülerin, tepkilerin yönlendirmesi.
Bu türden patlamalar. bazen toplumsal, sınıfsal çelişki-
ler üzerinde oturmuşsa, toplumlar için acı bedellerine
karşın çözümler üretici, önemli, yararlı işlevler de yapabi-
lir. Ancak insanın Alevi ya da Sünni doğma şansı olmadı-
ğı gibi çözüm üretilmesi söz konusu olamayacak, ayırım-
cılığa dayalı bu çatışmanın, acıdan başka bir sonucu
olamayacaktır.
Bilincin yok olduğu, aklın kullanılmadığı anlarda, akla,
bilınce dayalı davranışları beklemek çok zor olsa da için-
de bulunduğumuz kaostan çıkışın bir başka yolu da yok.
Devlet adına hareket edenlerden, halkta devlete karşı
yok olan güveni hızla yeniden yaratacak, Alevi ve Sünni
yurtaşlarımızdan da yıllardır söyledikleri üzere bu ülkeyi
çok seven ve sahibi olduklarını kanıtlayacak türden
sorumlu, sağduyulu, etkili davranışlar bekliyoruz.
Emlakbank skandalına da konu
olan tesise talip var
Nesde, Mis Süt'ü
satııı tılııyor
Ekonomi Servisi- Nestle
Mis Süt'e göz koydu. Oldukça
tartışmalı bir şekilde Tekfen'e
geçen Müs Süt'ün Nestle'ye sa-
tıldığı yönündeki dedikodulara
Mis Süt yetkilileri yanıt ver-
mekten çekinirken ünlü fsviçre-
li şirket Nestle Grubu ise ko-
nuyla ilgili görüşmelerin sürdü-
ğünü ve Mis Süt'ü almak iste-
diklerini bildirdi.
Amblajlı süt üretiminde sek-
törün ikinci büyük şirketi unva-
nını taşıyan
ancak bir türlü
istenilen kârlı-
lığa ulaşama-
yan Mis Süt'ü.
Tekfen Grubu
elden çıkar-
maya hazırla-
nıyor.
Bazı çevre-
ler gümrük
birliği sonra-
sında en çok
zorlanacak
sektörlerin ba-
şında gelen gı-
da sanay iin-
den Tekfen'in
bir an önce çe-
kilmek istedi-
ğinı belirterek
Nestle ıle pa-
zarlığınbırsü-
redir devam
ettigini belirti-
yorlar. tddila-
ra göre Mis Süt'ün yüzde 70'e
yakın hissesi çoktan Nestle
Grubu'na satılmış bıle.
Gıda alanında dünya de\ lerı
arasında kabul edilen Nest-
le'nın Türkıye'de bulunan şir-
ketin yetkililen de Mis Süt'le
ilgılendıklerini doğruluyor an-
cak kesin bir satış ışlemı olma-
dığını belirtiyorlar.
Gülümsüt'ün karmaşık ve id-
dalarla dolu yolculuğu Nest-
le'de mi bitecek0
Bilindiği gibı
I990'lı yıllann başında kredi
borcunu ödemediği için Emlak-
bank'a devir edilen Gülüm-
süt'ün yönetimıne YusufErgin
getirilmişti.
Emlakbank tarafından satışa
çıkanlan Gülümsüt'e talip olan
Tekfen Holding 2 bin 500 dö-
nümlük arazisi ile biriikte bu te-
sıslere 43
milyar lira
teklif ver-
mişti.
Rüşvet ve
yolsuzluk
suçlarından
halen içeride
bulunan En-
gin Civan o
günlerde bu
miktan ka-
bul ederek
Gülüm-
süt'ün Tek-
fen'e satıl-
masını
onayladı.
Ancak Gü-
lümsüt Ge-
nel Müdürü
Yusuf Ergin
tesisferın de-
ğerinin çok
daha yüksek
olduğu ve satışın usulsuz yapıl-
dığını ileri sürünce satış iptal
edildi.
Daha önce arazisi ıle biriikte
tesıslere 43 milyar lira veren
Tekfen ise bundan sonra arazi-
si hariç bu tesisleri 307 milar li-
raya alarak Mis Süt adında üre-
tıme devam etti.
• Mis Süt'ün tsviçreli
Nestle Grubu'na
satılacağı yönündeki
söylentileri şimdilik
cevapsız bırakmayı
tercih eden Mis Süt ve
Tekfen yetkililerine
karşı Nestle Grubu bu
tesisleri almak
konsundaki niyetlerini
açıkça dile getirdiler.