Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
3KASIM1995CUMA CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 13
Clint Eastwood-Meryl Streep arasındaki erotik tansiyonuyla dikkati çeken bir melodram
4 giiııliik, önriir boyu aşk aglabyor
lova. 1965. Kocasıyla yeni yetme
çağlardaki ikı cocuğunu 4 günlüğüne
geleneksel bir hay vancılık panayınna
gönderen. saçım e\Iiliğıne 20 yıldır
süpürge etmış. ne \ar ki genç kızlık
ha\allennin karşıhğinı pek alamamış.
görunürde her işe yetişen. hamarat.
güçlu bıraıle kadını, kusursuz eş ve
se\ecen anne olan. İtalyan asıllı
Francesca Johnson'la (Meryl Streep
yöredeki köprülerın fotoğraflannı
çekmek üzere Medıson County-
loua'ya gelmiş. ünlü National
Geographic dergısınin yaşlı, aydın ve
olgun fotoğrafçısi Robert Kincaid
(Cüint F.asrv\oodı arasındaki 4 gün
süren, ama ikisinin de ömür boyu
yüreklerinde yaşattığı büyük ve yasak
gönül ilişkisi öykümüz. Robert James
VValler'in 1992"nın bestseller'i
romamndan. senarist Richard La
Graveneseelıvle uyarlanan "The
Bridges of Madison Countj". yol
>ormak amacıyla Iowalı. bezgın çiftçi
kadına yaklaşan. köprülerle ilgıli
yapacaği fotoröportajın hazırlık
telasındaki Kincaid'ın çıkagelişiyle
adeta birbirlerine doğru itıldiklen bir
ateşin çok geçmeden bacayı saracağı.
kısa ama tüm yaşamlannı etkıleyecek
cinsten yoğun, rutkulu aşklan,
tercıhleri \e bu tercihin kaçımlmaz
sonuçlannı hıkâye ediyor, duygusal
j
Yasak İlişki
(The Bridges of Madison
County) Yönetmen:
Clint Easrnood /
Senaryo Richard
LaGravenese, Robert
James NValler'ın
romamndan Kamera:
Jack IN. Green / Müzık:
Lennie Niehaus /
Oyuncular: Clint
Eastnood. Meryl Streep,
\nnie Corley, Mctor
Slezak. Jim Hay nie,
Michelle Benes 1995
ABD |\YB). Beyoğlu
Fınek. Çemberlitaş
Vıfak, Altunızade
ıpıtol. Etıler
^kmerkez. Erenkö>
Apollon. Fenerbahçe
Pyramıd. Bakırköy 74.
Kadıköy Kadıköy.
Ataköy Prestıj. A\eılar
Standart. Kadıköy
Broaduay. Ortaköy
Pnnce» »ınemalarında.
ifrazatı aşın kaçmış bir melodram
boyutlannda. Orta sınıftan Amerikalı
beğenisine uygun olarak. mendil
ıslatan cinsten. yetışkinlere göre
kotanlmış bu dokunaklı aşk hikâyesı.
(tabıı bıraz da. gerçek yaşamlannda da
bir süredir bu fildekmden hıç de aşağı
kalmayan. tutkulu bir beraberliğı
sürdüren Eastvvood-Streep çıftinden
kaynaklanan) gerçekçilığı. dozunda
bırakılmış erotik tansiyonu. duygu
gıcıklayan romantizmi. hanka
görüntülen \e aynntılarda dıkkatlı.
özenlı anlatımıyla seyredihyor baydira
baydıra. Sımdıvedek' vıllar yılı ->ert
kovboy. tum kötülerin eanına okuyan
amansız polıs \e süper kahranıan maço
rollennin ıcığını-cıcığını çıkarmı^j. bir
ara üstüne yapışan zamanımızın John
VVavne'ı etiketinden de. ondaıı
beklenmeyecek düzeydeki. usta
yönetmenlik çabalan sayesinde
kurtulmuş. ünlü aktör. yapımcı \e
yönetmen Clint East>\öod"un uzun
meslek yaşamında 180 derecelık bir
değışımle. bu kez kimseye değıl
yumruk-kurşun yağdırmak. ufak bir
fıske bıle \urmayan. ->e\gi dolu.
anlayışlı. çok duyarlı. romantik.
smlsiklam âşık binni canlandırarak. şu
Şahin-^üvercm
mücadelesi...
Haftanın bu kez denizde (daha doğrusu sualtında) geçen,
Anıenkan yapımı bir başka tantanalı actıon macera fılmı de.
eylüldekı Venedık Fılm Festı\alı'nın de (nasılsa) açılış fîlmı
seçılmış "Crimson Tide-Denizde ls\an"dan da nıhayet nasi-
bımızi aldık mecburen. Şarlatan Ruspolıtıkacı JirinovskTden
mulhem ate^lı bir Rus millıyetçısıyle, eskı So\yel ordusun-
dan artakalmı^ ası bir gnıbun nükleer bir fuze üssünü ele ge-
çırmesıy le patlak \eren bunalımın atom savaşı felaketiyle yüz-
yu7e getırdığı dünyayı kurtarmak üzere. Pasıfık Okyanu-
Mi'nun dennliklennden yöneldıği Kamçatka yöresındekı Rus
karasulannda Pentagonun emnyle de\nye gezmeye koyu-
lan. Hiroşıma'ya atılan bombanın 100 katı gücündeİcı nükle-
er fuzelerle donatılmış. insanoğlunun yaptığı "en korkunç
öliim makinesi' olan bir Amenkan denızaltısında geçıyor "De-
nizde İsyan". Mahşere neden olacak. ıleri teknolojının urünü.
son derece ölümçül, büyük bir silah nıtelıgındekı. Ajahama
adtı bu derriialtıvîîkomutaeden. kendilerini bütunüyiegörev-
lenne adamı». ama eğHımlen. dünya görüşlen. emir yorum-
layişlan. yapılan ve nesıllen bakımından bütünüyle farklı iki
denız subayının çatışması çe\Tesınde gelişen ve tabii bir kez
daha sonunda dünyanın kıyametın eşıginden dondüğü bir ma-
cerayı hıkâve ediyor, ışını bılır yönetmen Tom Scott. 30 yılı-
nı donanmaya veımış. deneyımlı. atak ve gözükara denızaltı
kaptanı Frank Ramsey'le ıbabayığıt Gene Hackman'ın agzı-
na asken jargon cuk oturmuş». külfürlü, aydın. genç ve banş-
çı ıkinci kaptan Ron Hunter'm (Denzel VVashington)emırle-
nn uygulanması konusundakı. emır-komuta zıncırinı altüst
eden çatışması aslmda tıpık bir alaylı-okullu ya da şahın-gü-
vercın çekişmesi. Mürettebatın da, iki arada bırderede kaldı-
ğı denızaltının kaptanlığı. farklı goriiştekı ikı komutanın ara-
••nıda pıng pong topu gibi gıdıp gelırken \e Rus denızaltısı-
nın salbdıf ı torpıller bir bir ıska geçerken. gezegenımızın so-
nunu getırecek nükleer bir dünya savaşınm karanlık gölgesı
altında en do|ru seçımi yapıp gereken karan \ermek de. ta-
hııkıfilmın ıyı\eesasoğlanı.gü\ercın Denzel Washıngton"a
vakışacaktır finalde
Denizde İsyan
(Crimson Tide) Yönetmen:
Tonv Scott / Senaryo: Michael
Schiffer. Richard P.Henrick / Ka-
mera Dariusz VV'olsky / Mü-
zik:Hans Zimmer / Oyuncu-
larGene Hackman. Denzel VVas-
hington. Matt Craven. George
Dzundza. Vlggo Mortensen. Ja-
mes Gandoffini/1995 ABD (UIP).
Beyoğlu Fitaş. Harbiye As. Kadı-
köy SüreyTa. Altunızade Capitol.
Bakırköy fncırlı. Teşv ıkıye AFM.
İstanbul Prenses. Aksaray Yıldız.
A\cılar Standart sınemalarında.
Ikinci bir emır onayı
beklemeksızın nükleer
tuzelen bıran önce fır-
latmak isteyen şahın
Gene Hackman'a kar-
şı banşçı. genç zencı
subaydan yana tavır
koyan. güncel dünya
politikasımn gerçekle-
rınden yararlanılarak
ve ikı zıt komutanın
ahlaki özellıklenne
odaklanarak yazılmış
senaryo, kesin sonucun
önceden tahmin edıle-
medıgı. felakete beş
kala sürecinin tedırgin-
lığinı yaşayan ınatçı.
dedigım dedikçi bu ikı
çatışan komutan karak-
tenni eksen alıyor alı-
şılmıştarafindan. Hun-
ter-Denzel Washıng-
ton'ın 'Nükleersavaşta
düşmanı yok edersen
kendindeyokolursun'.
'Gerçek düşman sa\a-
şın kendisidir" gıbisın-
den doğru saptamalan-
nın ya da Vbn Clause-
witz'ten "Savaş politi-
kanın devamıdır'ben-
zeri ahntılann da diya-
loglararasına sıkıştınl-
Bombalarm salonda
patladığı aksiyon...
Hollywood'a özgii, güriiltülü macerafilmi(action)
türiinün sürükleyici veyepyeni bir örneği
Pulp Fiction-Ucuz Roman'dan sonra şimdi gözü-
müze daha sempatik görünen Bruce VVillis'i. 6-7 yıl
önce sınemada üne ka\uşturan. John VIcTiernan'ın
"Die Hard-ZorÖlüm""ünün uçüncü de\ am fılmınde.
\e\\ York'lu kahraman dedektıfımiz John VlcCla-
ne"ın ikı saatlık. yıne patırtılı-gürültülü. acayıp şama-
talı yeni serüvenlerini soluk >oluğa seyrettık bırçır-
pıda Bu kez üstat. New York'un her köşesıne bom-
ba yerleştıren Doğu Almanlardan oluşmuş bir terö-
rist çetesine konıuîa eden. ılk fılmın sonunda kahra-
manımızın hakladığı kötü adam Gruber"ın karde^i
olan. intıkam peşindekı. bulnıaca sever manyak Sı-
mon'la (Jeremj' Irons) kapışıyor fena halde. Yine
Pulp Fiction'la yıldızı parlayan zencı aktör Samuel
L. Jackson da bu sürükley icı \e öliimcül kapışmada.
boynuna a>ılı "Zencilerden nefretedi-
yorum" pankartıyla Harlenı'ın göbe-
ğjnde kım vurduva gıtmeklen kurtar-
dığı ezgın. bezgın. bıtik \e pejnıürde
kahramanımıza yardım ediyor kor-
kunç zekı ve amansız Sımon'a karşı
dığı film. sürükleyici
aksiyon sahneleri kadar bu iki merkez karaktenn gergın ıliş-
kısine de dayanıyor. Genelde büyük aksiyon üstün yapımı,
teknik beceri. görsel ustahk kadar. yediden yetmişe. herkese
hitap eden malum bir ahlaki sorunu da içerir' formulüne bağ-
lı kalarak tezgâhlanmış. çaSdaş dünyanın ıstıkrarsızgidışinın
bir başka îümse! tezahürü olarak anında tükettığimız bu bey-
lık. ama yaman denizaltı muhabbetı. çocukluğumuzun adıy-
la unutulmazlaş.mış fılmlennden. tedirgin \e genlımlı bekle-
yışlerle süren. sualtmdakı gemıde habıre klark çeken Clark
Gable. henuz daha Visconti'nın elinedüşmemış.genç bir Burt
Lancastergıbı sıkı denızcılenn hırlaşıptakıştığı. 2. Dünya Sa-
\aşı"nda geçen, siyah-beyaz denizaltı dramını, Robert \\'i-
se'ın yönettıği. 1958 yapımı "Run Siknt Run Deep-Sessb ve
Derinden Gh"ı çagnştırdı bana. Doğrusu da, bir başka deni-
zaltı fiimı klasığının. Sidney Lumet'ın 1964 yapımı, Henry
Fonda-VValter Mathau'lu soğuk savaş çeşitlemesi "Fafl Sa-
fe"ının. günumüzun geçerlı actıon tarzıyla sanp sarmalanıp
cıLıl.ınarak >enıden çekilmış. 1990'lardaki \ersiyonu "Crim-
son Tide-Deni/deki İsyan" zaten. Son on yılın "Top Gun".
"Revenge-İntikam". "Day^OfThunder-YıldınmGünleri'" ve
senaryosıınu Quentin Tarantino'nun yazdı|ı "True Roman-
ce-Çılgın Romantik" gıbı çok para getıren göstenşlı fıimlen-
ııın tıcan başansıy la HolK"wood'un kurtlar sofrasmda yer kap-
nıış. gışe ile araM hep ıy ı olrmış Ingılız memııryönetmen Tony
Seort'ın (Ridley Scotfın kardeşı) ımzaladığı "Denizde lsyan"*ı
e>ki \e yeni kuşaktan iki usta oyuncu sürükluyor' Gene Hack-
man \e yakışıklı zenci tahtının Holywood"dakı yeni sahibı
Denzel VVashington
Çizgi roman başitliğinde
polısiye serüveni
Holly \vood sinemasının son dönenı-
de ıyıce borusu öten, geçerlı aksiyon
(actıon) türünün son derece hareketli.
yeni bir örneği niteliğındeki "Zor
Olünı3"'. yine kansının terk ettiği. al-
kolizmın eşigındekı, üstii başi dökülen,
kan içinde. yaralı. yorgun argın. bed-
bin. şapşal ve gömleksız dedektif
McClane rolündekı Bruce VVillis'ı
önümüze sürüyor. parodiyle kanşık,
patırtılı, şamatalı ve hayli cümbüşlü
bir hızlı macera filmi formatlannda.
Tanıtma yazılan olmaksızın. başlar
başlamaz ıçine daldığımız öyküde.
McTiernan'ın kurduğu sağlam gerilım
ve heyecan mekanizması tıkır tıkır ış-
lerken her seferinde. her çatışmadan
sağsalim çıkmayı başaran. Phil Mırlo-
\ve çizgisinde bir anti-kahraman port-
resi çizen kahramanımızı (sürekli kan
ter. kırpasiçındeki Bruce VVillis'ı) za-
man zaman çağdaş bir Robert Mıtchıım albenisinı
sergilerken buluyorokul. süpermarket ya da mctro-
daki korkunç patlama sahnelerinde de dijıtal ses
efektlennın neredeysf bıre bır. salonda bomba pat-
lamışçasına ürkünç ve boş bulıınmay a hıç gelemeyen
etkileriyie gürültü darbelerine manız kalıyorıız. İlk
yanda ürkütücü \ekorkutucu. en tehlıkelı durumlar-
la parodik. gülünçlü anlar arasinda gidıp gelen mü-
cadele entnkasını ustaca kurarak genilimi gitgıde
yükselten yönetmen McTiernan. Harlemlden Cent-
ral Park'a uzanan ınanılınaz bır ko\aldmacj teınpo-
suna oturttuğu. çızgı roman basıtlıgındekı bu poli.M-
ye-aksıyon serü\eninı allayıp pullayarak meraklısı-
nı koltuguna mıhlıyorresmen. her an patlak veren ye-
ni bırşenhkli-şamatalı sahneyle. McClane-VVıllis'le
Zor Öliim 3
(DieHardUith A
. Vengeance)
Yönetmen: John
McTiernan /
Senaryc Jonathan
Hensleight / Kamera
Peter Menzies /
Müzik: Michael
Kanıen / Oyuncular
Bruce \\ illis, Jerem>
Intns, Samuel L.
Jackson. Colleen
Camp. Grahanı
Greene. Larr>
Bnggman /1995
ABD(Ozcn Film)
Beyoğlu Sine-Pop.
Şişlı Kent. Kadıköy
Reks. Çemberlıta";
Şafak 1-3, Ataköy
Prestij sinemalarında.
cesur zencı arkadaşı Zeus - Samuel L. Jackson ikılı-
sının aksiyon fılmının arketıplen olarak haylı goz
doldurduğu fılmde. türün bey lık klışe ve kalıplany-
la bazı klasiklenn. klasikleşmış ünlü sahnelenne ya-
pılan göndermeler gırla giderken patlama. ölümüne
takıp. ko\alamaca. mermi yağmuru altında koştur-
maca \e \ew \'ork kazan. bızımkıler kepçe sahnele-
rinin de haddı hesabı yok. Baştan sona meraklısının.
cazibesinden uzak duramayacağı. tdm anlamıyla he-
yecan ve gerihmle orulü bır "aksiyon çorbası" ızle-
nimi \eren tılmdeki kahramanlarımızın. yüzyıhn al-
tın kulçe soygununu planlay ıp uygulay an terörıst Sı-
mon ve çetesiyle amansız mücadelesinde. seyircimn
bıran bile bo^ bırakıldığı tek birIboş) sahneyokde-
nılseyendırhani!
Seyırcıyi her an, hop oturtup hop
kaldırmak \e heyecana boğmak ma-
rıfetse eğer. bu dur durak tanımaz ac-
tion. türünün en okkalı gişe şampiyo-
nu fılmlerinden bin kuşkusuz. Ote
yandan yağ gibı kayan. bu acayip şen-
İiklı-şamataîı action serüveninın sü-
rükley ıc! temposuna kapılmamak da
pek elde değıl. yer yer mantığı fılan
boşlayarak. Perdedeki son derece
^pektakülerbır gerilım ağına iki saat-
lığıne takılmak. ınsana doğrusu sine-
ma sanatı açısından bir şey \ermese
de bayağı eğlencelı sonuçta. Bırbaraj
doiusu tonlarca suy un kovaladığı. ye-
raltından köstebekgıbi ha\alara uçan.
yükseklerden beton zemıne çakılan.
yığınla bubı tuzağından sıynlan Bru-
ce VVillıs. böy lesi gırgır-şamatanın ay-
y uka çıktığı. güriıltülü-patırtılı mace-
ra filmlennin inanılmazücretleröde-
nen vazgeçilmez stan olacak bu gidis-
le. Zamanımızın en ıvioyunculan ara-
Mnda ön saflarda yer aian Jeremy
lrons"ın da \aılığıyla çeşni kattıgı
"ZorÖliim3". yaklaşıksonon yıldır
bo\-office lıstelerının üst sıralanna
demir atan bazı actıon üstün yapım-
ı larının (Predator. Kızıl Ekım. The
Last Action Hero. \b gıbı) beceriklı
\e gedıklı yönetmenı John McTiernan'ın şanına şan
katacak cınsten bir genlım \e heyecan akrobasısi
özetle. Holly wood'a özgü. göz alıcı de\ boyutlarda
katıksız bır eğlenceiık. merakhsinın keyıfle tüket-
tneden (büyük olasılıkla, bır paket lıı^ır hısır patla-
mış mı.sır e^liğınde hem de) yapamayacağı. basit ama
parlak \e sürükleyici bir .seyırlik. Adeta NASA ko-
bayı birastronot gibi ınsan bedenı dayanıkhlığının üs-
tüııde sınandığı dangıl dungul. tıpsız. bir ganp polis
kahramanımızın. taksı. metro. asansör. bısiklet. mo-
tor. helikopter. vb gıbı genelde ulaşım ıçin kullanı-
lan araçlarla süregelen cümbü^lü kovalamacasının.
giderek yorucu oldıığu bıle ılerı sürülebilırse de her-
halde meraklisı yine de bu tipık Amerıkan eğlence-
lığinin tadına bakmadan edemeyecektirsanınz!
ileri yaşında. hayranlannın tepkisini
çekecek boyutta ımaj tazelediği melo
olarak anımsanacak herhalde "The
Bridgies of Madison County - Yasak
İlişki'". Bir de, umulmadık Eastvsood-
Streep ilişkisinin adeta her karede
yansıyıp belirlediği ve damgaladığı.
yetışkinlere göre, hayli dokunaklı bır
aşk filmi olarak.
Kısa ama tutkulu bir
beraberlik
2. Dünya Savaş,ı sonunda Italya'ya
çıkarma yapmış ABD ordusundaki
çıftçı çocuklanndan birine yamanıp
kapılanarak kapağı, "•müreffeh"
Amerika'ya atmış. ama bütün o genç
kızlık hayalleri fos çıkmış, biteviye
geçen evlılik yılları süresınce hanl
hanl yemek, bulaşık, çamaşır vb gibı
ev ışlenne çalışarak köylü kocasına
bakmış. biri erkek. bıri kız iki
çocuğunu yetıştırmiş, Barili İtalyan
kızı. kalbi soğumuş. hiçliğin
ortasındakı, mutsuz çiftçi kadın, tutucu
taşra atmosferi ve çevre baskısının
alttan alta duyumsandığı bir ortamda
değişip kendini tanıyamayacağı,
bambaşka biri oluyor, 1965 yazındaki
4 günlük kaçamak aşkı sırasında.
Hayatının aşkını yaşayan bu Francesca
giderek bütünüyle sıcak as.k ve şeh\et
rüzgârlanna açıyorbedenini, İtalyan
kökenli, basit bırev kadınından hiç de
beklenmeyecek tarzda, National
Geographic fotoğrafçısı âşıgıyla W.B.
Yeats'ten fılan şıırler okuyor. Aslında,
aşk filan aranmıyorlar başlangıçta.
Kadın erkeğe yardımcı oluyor. evine
buyuredip yediriyor, içiriyor.
gezdinyor. önce bayağı dost olarak
yakınlaşıyorlar, kafaca uyumu takip
eden kaçımlmaz bedensel birleşme,
yannı olmayan, kısa ama (4 günlük)
tutkulu bir beraberlığe götüruyor
çiftimizi derken. Kendiy le banşık.
dürüst. özgür ve yaratıcı fotoğrafçı
Rober Kincaid'in bir sahnede belirttiği
gibı. herkesin hayatında ancak bır kez
yaşayacagı türden, karşıt kutuplann
çekim alanına gırmiş ikı yetişkinin
arasındaki. gerçek uyumun yakalandığı,
ancak geleceği olmayan. büyük bir aşkı
ızlıyoruz giderek. Bunca sevgı. saygı
duygusallık \e sevecenliğin yürek
paraladığı bu aşka nostaljik ağıt düzen
fılmde. e\inı. ailesinı terk edip
hayatının aşkıyla çekıp gitmiyor
Francesca'cık; çünkü aşk yuvalannın
dişında. Robert'la delıce süregelen aşk
beraberlığının ıster ıstemez
degışeceğinın farkına varacak denli de
akıllıdır aynı zamanda. Bağrına taş
basıp aşkını günlüklenne gömüyor.
ailesinı yeğliyor. Ancak ölümünden ı t l
sonra müthiş sırrını açığa vurarak
mutsuz. sorunlu evlılikler sürdüren
çocuklarını da şaşırtıyor ve etkiliyor
son bir kez.
Dokunaklı aşk hikâyesi
Francesca'nın ölümünün ardından
bıraktığı miras belgeleri arasında ortaya
çıkan anılanyla önce şoke olan
çocukları bir hayli kızıp sayıp
döküyorlar. sonra da annelennin
durumunu anlayıp hak bile venyorlar
giderek. Francesca'nın yıllarca
kimselere söz etmedıği yasak aşkını
ıncı gıbı yazısıyia yazarak 3 cilt deftere
doldurduğu anılannı. sararmış solmuş.
eskı fotoğraflannı bulan iki çocuğunun
bu 'aile skandah" günlükleri okumasıyJa
izledığımiz fılmde. bu dokunaklı aşk
hikâyesi. bey lık geriye dönüşlerle
kurulu seyrediyor. İlk anlarda Anais
Nin'den hıç de gen kalmayan, cinsel
konularda uzman. erotik bir yazara
duyulan geleneksel tepkiyle
annelerinden hıcap duyan. ama
sonradan onun küllerini Rosertıan
köprüsünden. vasiyeti gereği havaya
savuran çocuklan. böylece iki
sevgilinın son arzusunu da yerine
getırmiş oluyorlar finalde. Tüm
hayatını ailesine vakfetmiş
Francesca'nın. hiç değilse ölümünden
sonra da olsa, bedenı artık ona aıttir:
hayatının aşkıyla birlikte küllerinin
köprülerden sa\rulması da. bu sadık.
güçlü, hamarat ve aşka hasret kadının
hakkjdır kuşkusuz! Hayret. kim derdi kı
ıçınde şiddetın. kaba gücün. itiş-kakışrn
yeralmadığı, alabildiğıne duygusal bir
filmde. kırk yılın maçosu. sert. sıkı
erkek. 65'lik Clint, yitik bir Iowa
çiftliğınin. çalışmakla yükümlü.
huzursuz kadını Meryl Streep'le
çılgınca bir aşka tutulacak? "Yasak
llişkrnin giderek yükselen'omurgastz
duygulanımlar' grafiğı. seyırcisinı.
mendil ıslatmasa da yer yer göz
pınarlannı faaliyete geçiren bir duygu
yoğunluğuna garkediyor baştan sona.
Duygusal ve domestık aynntılarda
dikkatli yönetmen Easrvvood'un bu ılk
aşk filmi denemesi. eski usul. bildik
klişeler üstüne yoğunlaşan. temiz \e
özenli bır melo. Kameranın önündeki
\e arkasındaki hazretin iç burkucu
romantizm tayfında, taşkın bir aşk \e
duygu selinin bütün renkleri mevcut!
Seyırcinin kolayca özdeşleşebileceği
rollerdekı Streep-EasUvood ikilısinin
performansı. sağlam senaryosu.
tıkınnda anlatımı. nefis görüntülen ve
cazımsı müziğiyle kolayca tüketilen
"Yasak İlişki" sonuçta epey yûrek
depreştiriyor. Hayatının aşkını yaşamış
ya da henuz daha yaşamamış her
cinsten seyirciye davetıye çıkaran bu
sıcak tarafından, 'nostaljik aşk
muhabbetı" filmini seyrettiğım
seanstaki seyircinin nerdeyse tamamı,
yaşlıca ve orta yaşlıca kesimdendi;
dikkat ettım pek genç yokru salonda,
sanırım yaşlı. pörsümüş, eprimış. kılı
ağarmış, ikı ünlü kart Hollyvvood
stannın buyük aşk hikâyesi. onlara pek
ilgınç gelmemışti herhalde Onlann
tercıhininönce VVHIis'li action filmi
oldu|una sonradan gittiğim başka bir
sinemada tanık oldum!
• • # <
KEDI GOZLI
VECDI SAYAR
Bitmeyen Yolculuk-2
Fransa dönüşü sıcak bır politik atmosferin göbe-
ğinde buluverdik kendimizi. Akdenız polıtikası, Bal-
kanlar'dabanşfalan derken yaşadığımızülkenin "se-
çim"\ gelip gündemın bırinci maddesıne yerleşiver-
di. Müsteşarlar. pohsler, emekli askerler Meclıs mer-
dıvenlerine doğru koşturadursun, kedıler olup bite-
ni şaşkınlıkla izliyor. Şu "iktidar" ne güçlü bir tutkuy-
muş.
Kedilerin politik yaratıklar olduğunu bilirsiniz. Ge-
ne de bu politika tutkusu onları hayretten hayrete dü-
şürüyor. Vatan kurtarmaya meraklı ne çok aslan var-
mış meğer!
Sakın, politıkayı küçümsedığım falan sanılmasın.
Olup bitenlere tepkisiz kalmaktan yana olmadığımı
bilirsiniz. Şimdi merak ettiğım konu şu: Bakalım han-
gi parti bir kedı kotası koyacak? Kedilerin aktif poli-
tikada yer almalannın zamanı geldı de geçıyor bile.
Sorunlarımızı bizden daha iyi anlayacak, çözüm ge-
tırebilecek kımsenin var olduğunu sanmıyorum.
Ne diyordu Angelopulos usta istanbul'da: "So-
runlanmıza kendimiz çözüm bulmalıyız. Dış güçle-
rin müdahalesi işleri kanştırmaktan öte bir işe yara-
çnaz."
Bu sözler bir başka sinemacmın bakışını çağrış-
tırdı bende. Geçenlerde "Ulke ve Özgürlük" (daha
doğru bir çevın ile: "Toprak ve Özgürlük") filmini iz-
lediğimiz Ingiliz yönetmen Ken Loach'ın Ispanyol iç
Savaşı'na ilişkın yorumunu. 1936 bahannda kendi
geleceklerinı kendi elleri ile kurmak isteyen Ispanyol
devrımcileri. karşılarında Stalin'ci parti yönetıcıleri-
ni bulmamışlar mıydı?
Ken Loach'ı da tıpkı Angelopoulos gibı yaşanma-
mış güzelliklerin nostaljisi ile dolu bjr sinemacı ola-
rak tanımlayabiliriz belkı de. Insanlar arası çıkar ıliş-
kilerinin egemen olduğu bir dünyada sürgün yaşa-
yan bir kedi için "ilaç" gibi bırfılmdi "Ülke ve Özgür-
lük". Ütopyalannı hâlâ yıtırmemiş ınsanların varlığı ile
avunmaktan başka ne gelir kedinin elınden?
Angelopoulos'un yolculuğu da Ken Loach'ın yol-
culuğundan farklı degil gibi geliyor bana. Angelopo-
ulos, ınsanlann etnık. dınsel ve kültüre! farklılıklanna
karşın, bir arada yaşamalannın mümkün olduğu dü-
şüncesıni savunuyor. Belki Ken Loach gibi "Bir gün
mutlaka" demiyor ama. bu özleminın bir turlü ger-
çekleşmemesinin verdiğı acıyla soruyor: "Nıçin?"
Bu nostaljiyi "Uiis'in Bakışrnı ızlediğinızde daha
iyi anlayacaksınız. Kuşkusuz. hazıryanıtlar bekleme-
den gıtmelisiniz Angelopoulos'un fılmıne. Ve yanıtı
kendintz bulmalısınız. Ustayı daha iyi anlayabilmek
için istanbul'da anlattığı bır oyküye kulak vermekte
yarar var:
"Saraybosna'ya biryabancı geiir. Kentın ortaye-
rinde ganp bir şey durmaktadır. Bır umumi hela! Ya-
bancı, bu garabeti inceleyedursun bir Sırp gelır. bu
şeyın önünde haç çıkanr. Az sonra bir Müsluman ge-
lir, o da secdeye kapanmasın mı? Yabancı, şaşkın-
lıkla bakarken, bu defa da bır Hırvat geiir, o da ken-
di inançlan uyarınca saygıyla eğilir bu ganp "ma-
bed "in önünde. Yabancı, önünden geçen birini ya-
kalar ve sorar bu işin nedenini. Aldığı cevap, sanki
yüzyıllardır yinelenen biryanlışın ifadesidir:
. "Buranın öyküsü çok ilginçtir. Eskiden katolik ki-
lisesi olarak yapılmış, sonra Müslümanlar gelmiş,
cami yapmışlar, ardından da Ortodoks kilisesine dö-
nüştürülmüş. DahasonraTitogelince, 'tuvalet'ola-
rak kullanılmaya başladı burası. Şimdi herkes ken-
di inancına göre selamlıyor bu yapıyı. Belki de her-
kes kendi kültürünü selamlıyor." Angelopoulos'un
nostaljisini anlıyorsunuz değil mi? Kımsenin kendi öz
kültüründen zorla kopartılmadığı, insanlann kendi
kültürlerınin gereğini özgürce gerçekleştırebildığı bir
toplum. Kuşkusuz, "bölücülük" değil savunduğu.
Tam tersıne sağlıklı bir bütünleşmenin gerçekleş-
mesi.
Kediler kışkırtmaya bayılır, bilirsiniz. "Ama Kustu-
rica, Tito dönemini -üstü kapalı da olsa- savunuyor.
Ülkenin parçalanmasına bu aynmcılık sebep oldu,
diyor" diye soruveriyorum.
"Anlatîığım fıkrayı anlamadın galıba" diyor. "Tito,
bütünleşmeyi demır yumruğu ile sağlayabileceğıni
sandığı için yanıldı. Şimdikı yanlışların kaynağı, 77-
to'nun yanlışı." Peki. çözüm? Çözüm, galiba sözü-
nü ettığim bu iki yönetmenin nostaljisinde yatıyor. In-
sanların birlikte yaşama ve birbirlerinin farklılıklannı
kabul etme bilincine kavuşmalan gerekiyor. Yani. te-
peden inme bir "bütün!aşme"ri\n sağlıklı sonuçlar
vermesi olası değil. Bu düşünce, kedi mantığına çok
uygun. insan kardeşlerimiz de gün gelir bu gerçeği
çok geç olmadan görürler umarım.
"Ülke ve Özgürlük" ile "Uiis'in Bakışı" sinema sa-
natının yüz akı ikı çalışma. Ikisi de Homeros'tan bu
yana hıç eskimeyen bir yolculuğu anlatıyor, "insanın
macerası"n\.
Bu "macera" sizi de yakından ılgılendirmiyor mu?
Sümeyra'mn anısına
Kültür Ser\isi - I9%'da yıtırdıgımiz halkezgileri
yorumcusu Sümeyra'mn Zıncirlıkuyu Mezarlığı'ndaki
gömütünün düzeplenmesi için İstanbul Mimarlar
Odası'nca açılan fıkirprojesı yanşmasında önen
projelerin teslim süresi 6 kasımda doluyor. Sümeyra
anısına düzenlenen "Fikir Projesi Yanşması". Mayıs
1996'dadoğumunun 50. yılı etkinlikleri çerçevesinde
düzenleniyor. "'Sümeyra'nın 50. yılı Etkinlikleri",
yurtiçi ve yurtdışında tanıtım toplantıları. özel
yayınlar. dinletıler gibi etkinlıkler içenyor "Fikir
Projesf'nın katılımcıları ve seçilen 6 önen. özel
"anmalık"larlaödüllendirilecekler. Yanşma sonuçlan
30 kasımda duyurulacak ve uygulama. Mayıs I996"da
sonuçlanacak.
GÖSTERİMOEKİ FİLMLERİN
DEĞERLENDİRİLMESİ
••
••
•
••
•••
••
•••
•
•••
*•••
Apollo 13
Yasak ilişki
Denizde isyan
Zor Öliim 3
Cesur Yürek
Dolores Claiborne
Full Metal Jacket
Ilk Şovalye
Ülke ve Özgürlük
Uiis'in Bakışı
(101 Dalmaçyalı, Parıs-Fransa. Ah Parıs, Casper
görülmedığınden değerlendırılmedı.)