23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
> KASIM 1995 ÇARŞAMBA CUMHURlYET SAYFA EKONOMI [ürkîve-ABD KonseviKuruluvor lANKARA(AA)- Turkıye'yı "gelişmekteolan 10 pazardan bıri" olarak ihn eden ABD ile ihşkiierin daha hızh bir şekılde gelişûrilmesi amacıyla, her iki ülkenin resmi ve özel sektörlerinin birlikte yer alacağı "ABD-Türkıye Iş GelHtirme Konseyi" karuiacak ÇEAŞ işçisine memup zammı • ANKARA(Cumhurtyet Bürosu) - Enerji ve Tabiı Kaynaklar Bakam Şinasi Altiner. ÇEAŞ'ta çah^an işçilerİT) 9 aydır sonuvjlandınlamayan toplusözleşme gorüşrnelerinin anlas.mayla noktalanması için girişim başlattt. Enerjı \e Tabii Kaynaklar BakanhğYnın. yöneümıne ei koyduğu Çukurova Elektnk AS'de (ÇEAŞ) çalışan yaklaşık 800 işçinin ikretlerine memur maaşlanna yapılan ortalama yüzde 53 düzeyindeki artıs, oranında zam verilmesi önensinde bulunduğu ögrenildi. ÖİB: Tersanelerî devretmedik • EkonomiSenisi - ÖzeUeştinne Idaresi Başkanlığı (ÖİB). Haliç ve Camiaitı tersanelerinin işletme hakkın\ devralacak olan \e sendıka Önderliğinde kurulan Gestaş'ın bir pilot şirket olduğunu belirterek devir için önkoşul olan bes, yüz Hyeri çahşanının en az yüzde 51 hisseye sahip olması şanının gerçekleştnemesı halinde kira sözles.mesi ve devir teslim işleminin yapılmayacagını bildirdi. Vakıfbank - Sanvva aniaşması • İSTANBUL(AA)- \'akıfbank, Japon Sanvva Bank önderliğinde uluslararası lbbankanın oluşturdugu konsorsiyumdan 50 milyon dolarlık sendıkasyon kredisi sağladı. Krediye ilişkin anlaşma, Vakıfbank Genel Müdürü Fehmi Gültekin ile Sanvva Bank Genel Müdürü Yutaka Kitamura tarafından dün Istanbul'da imzalandı. ÎTO'da güçlü isimleri kendi adaylanymış gibi lanse etmelerine karşın 81 komiteden 1 Tini kazanabildiler MÜSİAD'ınkurnazhğıtutmadı BENCE İZZETTİN ÖNDER CANAiN SOYSAL Istanbul Ticaret Odası'nda önce- ki gün yapılan meslek komitesi se- çimlenni fıyasko bir sonuçla kaybe- den \e 81 komitenin yalnızca 11 ta- nesini kazanabilen Müstakil Sana- yici ve Işadamlan Derneği'nin (MÜSlAD). seçimden önce bazı firmalan haberbile vermeden aday gösterdiği belirlendi. MÜSİAD ta- rafından aralanndaTatko D15 Tica- ret AS ve Bahçıvan Gıda Sanayii gibi fırmalarla bıriikte Necat Yir- înibeşoğlu ve Refik Seven'in de bulunduğu isimlerin desteklendigi- nin açıklanması. bu kişi ve kuruluş- larda da şaşkınlık yaratlı. MÜSl- AD'ın. aday listelerinde bu isimle- reyer vermesi. "seçmeni etkileme c.abası"' olarak yorumlandı. Bahçıvan Gıda Sanayii AS Y6- netım K.urulu Baskanı ve Istanbul SanayiOdası (İSO) Yönetim Kuru- lu Başkan Yardımcısi Erdal Bahçı- van. 21 "inci meslek komitesı olan Ya|. Peynır ve Yoğurt'ta MÜSİ- AD" ın kendılenni desteklemelen- nin mümkün olmadığtnı söyledi. Bahçıvan. bunu ılk kez duydufunu dakaydederek. MÜSlAD ile arala- nnda bir ilişkmin söz konusu ola- mayacağınıbelirtti. Bu arada Tatko Yönetim Kurulu Başkanı Alp YalmaıT m tTO Yöne- tim K.urulu Başkanı Atalay Şahi- noğlu'nu telefonla arayarak. MÜ- SİAD'm desteğı konusunda haberi olmadığını ve bu gelışmeden son derece üzgün oldugunu bıldirdiği kaydedildi. Tatko Dıs. Ticaret A§'nin. 4"üncü meslek komitesi olan Sanayi Matnulleri Ihracatçüa- n Komitesi'nde MÜSÎAD tarafın- dan desteklendig,i, dernek tarafın- • MÜStAD tarafından Tatko Dış Ticaret AŞ ve Bahçıvan Gıda Sanayii gibi firmalarla birlikte Necat Yirmibeşoğlu ve Refik Seven"in de bulunduğu isimlenn desteklendiğinm açıklanması, bu kışi ve kuruluşlarda da şaşkınhk yarattı. MÜStAtKBaş- kan» Erol Yar&r. Istanbul Sanayi Odası 'nda Refah \n gölgesi yok AHMETCELÎK Istanbul Ticaret Odası (ÎTO) meslek komitesi se- çimlennde grup çalışmasıyla yönetimi ele geçirme- ye çalışan Müstakil Sanayici ve t^adamlan Derneği (MÜStAD) tstanbul SanayiOdası"ndaki(tSO) se çimlere örgütlü girmiyor. İTO meslek gruplan seçimlerinde grup çalış- ması \aptiklanni kabul eden MÜSlAD yetkili- leri bugün ba^layacak olan tSO meslek komite- si seçımleri konusunda herhangi bir çalıı,ma yap; madıklannıbelirttiler. Sözkonusu seçimlerde MÜSl- AD üyesi olan bazı gruplann kendi meslek komite- lerine seçilebilmek için çalışma yaptıklannı belirten yetkililer. buçalışmalann tamamendernekten bağım- sız olarak yapıldığını vurguladılar. İSO'daki meslek komitesi seçım çah^malannın daha çokyenilenmev- le ilgılı olduğunu belirten İSO Yönetim Kurulu Bas,- kan YardımciM Erdal Balrçtvan. ticaret odasında ya- $ananlannİSO'da olma>acağınadikkatçekti.lSOta- banının farklı oldugunu belirten Bahçıvan, sana- yi odasında böyleVvlere izin vermeveceklerini kaydetti. Ticaret odasına üye bazı işletmelerin sanayi odasına da üve olduğu belirtilirken, dolayısıyla MÜSlAD üyesî gruplann İSO'da da yer aldıgı. an- cak bunların etkın" olmadığı belirtiliyor. Bugün Is- tanbul Sanayi Odası'nın merkezbinasında gerçekles,- tirilecek olan meslek komitesi seçirnlerinde toplam 53 meslek komitesinin 321 üyesi belirlenecek. dan oda önünde olu^turulan danış- ma bürolanndaki aday listelerinde yer alıyordu. Aynca. Yumurtacılar Meslek Komitesi"nde Necat Yirmi- beşoğlu \e Refik Seven'in haberie- n olmadan MÜSİAD'ca desteklen- diklerinin lanse edilmelennden ra- hatsızlık duyduklan gözlendı. ITO çevTeleri. MÜSİAD'ın buhareketı- nın güçlü olan firmalan destekliyor gibi gözükerek, tarafsız firmalann oyunu almava çalışmak olarak yo- rumlanabileceğini belırtıyor. İTO BaşkantŞahinoğlu. sonuçlar bellı olduktan sonra \ aptığı açıkla- mada. MÜSİAD'ın kazandığı 11 komitev i "başan" olaraknitelendi- nrken. "Bcn 16 komitekazanacak- lannı bekiiyordum ve bunu ba§an olarak oörü>ordum. Ama Mİ'Sİ- AD buna ulaşamadı. Mne de ilk se- fer için, başan olarak nitetendirile- bitir" ^ektinde konus.w. Bu arada MÜStAD'in önceki günkü İTO meslek komitesi ve grup seçimleri- nın ıptali ıçın Yüksek Seçım Kuru- lu'na başvuracaeı belirtıldı. MÜSİAD Başkanı Erol Yarar. dün aks.am ılk sonuçlar alınmaya başlandığı sıradayapt\ğı açıklama- da. bu seçimleri kendilennin kazan- ması halinde bile ıttraz edecekleri- ni belinerek. seçımlere hile kanştı- ğını öne >ürdü. TOBByolugöztiktü Önceki gün geç saatlerde belli olan \e 81 meslek komitesinden b9"unu Şahinoğlu ve onu destekle- yen gruplannkazandığı seçımler so- nucunda 20 Kasım'da yapılacak olan meclis seçimlerinde Şahinoğ- lu'nu destekleyen üyelerin çoŞ.un- luğunun mech>e girrneleri hemen hemen kesinleştı. 24 kasımdaki ıe- çimlerde ise meclis ve yönetim ku- rulu başkanlığı seçımleriyle üyelık seçimleri gerçekle^tırilecek. Bu se- çimlerde Şahinoğlu'nun yenıden başkan seçılmesıne kesin gözüyle bakılıyor. $ahıno|lu. gazetecilerin TOBB seçımlerinde aday olup ol- mayacağı yolundaki bir soruyu ce- vaplandınrken de kendısıne bu ko- nuda arzular ulaştıiını belinti. Ancak TOBB ba^kanlıgına ÎTO Bas.kanı"nın seçılmesinın bir gele- nekolduğu \ e \alim Erer'in de ay- nı yolla bu göreve getirildiği hatır- latılarak. Erez'in milktvekılhği du- rumunda. Sahınoğlu'nun boşalan koltuğun en önemii adayy olacağı kavdedılı\or. Dünyadablok içi ve bloklar arası bir çekişmenin kaynağı olan sektör Türkiye'de ilgisizliğin kurbanı Türkiye tarnn yanşnnn dışinda kaldı OZGCRtLlSOY Tanm sektörü. dünyadaki ekonomik blok- lar arasında, hatta bloklar içinde ciddı sürtüş- melere neden olurken. Türkiye. gümrük bir- liğı sürecinde de tanmı göz ardı ediyor. Son olarak. Japonya'datoplanan APEC zir- vesı, tanmın serbest ticaret kapsamına alınıp alınmaması ile ılgili tartı^malar yüzünden. birligin geleceği açtsından tehhkelı günler yaşadı. Japonya'nm Osaka kentinde bir ara- ya gelen APEC (Asya Pasıfik Ekonomik iş- birliğı) üyesi ülkeler, geçen yıl yaptıklan an- laşmaçerçevesinde ticaret vey atınmların ser- bestle^tirilmesini öngörürken. Japonya. Çtn. Tayvan ve Güney Kore, tanmın "hassas sek- tör" kapsamındaele alınarak. anlaşmadı^ın- da bırakılmasım savunuyordu. Ba^ta ABD. • Japonya'da toplanan APEC zirvesi, tanmın serbest tıcaret kapsamına almıp alınmaması ile ilgili tartışmalar yüzünden birliğin geleceği açısından tehlikeli günler yaşadı. A\ustralya olmak üzere tanm sektöründe güçlü ülkeler ise. tanmda korumacılıgın ta- mamen kaldınlmasında ayak diredi. Sonuç- ta. "•üyeler arasındaki farkhhklarTgözeten. uçlan açık bir taslak çerçevesinde uzlaşma- ya vanlmak üzere olundugu bildirildi. Dünyada amk yalnızca "gıdavetannr sa- vaştnın belirleyici olduğunu sık stk surgula- yan SETBİR Yönetim Kurulu Başkanı Do- ğan Vardartı da tanmın gümrük biriiği kap- samı dışında tutulduğuna dikkat çekerek. "Bİ7 hem dışanda kakhk, hem fonlan nere- deyse sıfıriadık. gümrük biriiği kapsamına ahnsaydıli, hi{ ohnazsa c^it konıma olanak- lanndan yararlanabilecektik" dıye konu^tu 21-22. Kasım tarihlennde Dı^ Ticaret Müs- taşarltgı. Hazine Müsteşarlığı ve Tanm Ba- kanlığı'ndan yetkililerlerle dıs. ticaret reji- mindeki eşitsizliklerin giderilmesi konusun- da görüîjmelerde bulunacaklannı kaydeden Vardartı. dünyada tanmın yüzde 200-300 gi- bi oranlarlakorunduğunu ifade ettikten son- ra şöyle konuştu: "ĞATT çerçevesinde konıma oranlarmın zaten 10 yılda sıfırtanması gerekiyor. Diğer ülkeler de korumaktan bıkti. Ama Türki- ye'de. öteki ülkelerin 10 yilda sıfırla\acağ> oranlar şiındiden sıfıra indirildi." Bütün dünvada koruma sifırlanana kadar eşit olanaklarla mücadele etmek istedikleri- ni söyleyen Yardarlı. Türkiye'de büyük bir potansiyel oldugunu behrterek.e^itkorumay- la Türk üreticısınin kârlı çıkacağım savundu. Vardarlı. et ithalatma i?in verilmesi sonucu. üretıcinin üretimden vazgeçmeye bas.ladıgı- nı. gelecek yıl bir milyarfık et ve süt ithal et- mek zorunda kalmacaûını ifade ederek. "Özellikle hayvaneıhk sektöründe çahşanlar bir kez«öçettimu bir dahagerig^lmezkr,bas_- ka ülkeler bu kadar hassasdavıanmakta çok haklı. çünkü vıkılan yıkılır. Türkiye'de d« tanm ve ha\>^ncılıksektörü \ıkılı>or* dedı. Batı Demokrasisimn Olası Dönüşümü insanların olduğu gibi uluslann politikalan da ken- di çıkarları doğrultusunda oluşur. Söz konusu çı- karlar ise uygulanan ekonomik sistemin hâkim be- lirley'ıci etkisi altında şekillenir. Batı toplumlan, ka- pitalist üretim ilışkilerinin belirgin sonuçlarını yaşar ve yansıtırlar. 19. yüzyıl emperyalizminden günü- müzde savunulan ve uygulanan küreselleşmeye kadar tüm politika ve uygulamalar, kapitalist üre- tim ilişkilerinin sonuçlandır. Batı toplumlan, güçlü bir akım olan aydınlanma felsefe ve dönüşümünü de yaşamış bulunmakta- dır. Aydınlanma felsefesi, dinsel dogmalar yerine aklın gücünü ortaya çıkarmıştır. Bu muazzam güç, bilimde ve sanatta büyük ilerlemeler yapılmastna neden olmuştur. Ancak bu atılım ve kazanımlar, ekonomik alandaki sömürünün algılanıp bunakar- şı çıkılması yolunu açamamıştır. Bunun çok çeşit- li nedenlerinden biri de belki de bizzat düşünsel iş- lev ve taaliyetlerin güçlü ekonomik kaynakların et- kisi ve hatta denetimi altında bulunuyor olması ola- bilir. Politika, her zaman güçlü gruplann etkisinde kalmış ve onların iktidan açık ya da gizli savunul- muştur. Klasik demokrasinin ilk sözcülerinden Ef- latun da devlet yönetimini bilge kişilere bırakmış- tır. Zira ekonominin 0 döneminde hâkim sınıf, bil- ge kişilerden oluşuyordu. Batı'nın bugünkü demokrasi anlayışı, bir üstya- pı kurumu anlayışından öteye geçmemektedir. Böyle birgelişmeçizgisi. kendi koşulîan içinde faz- la yerilemez. Çünkü üstyapı kurumu biçiminde al- gılanan "kurumsal demokrasi", şimdiye dek olduk- ça iyi kazanımlar da sağlamıştır. Gelir dağılımı, is- tihdam, eğitim ve sağlık konularında tüm topium açıstndan olumlu sonuçlar alınmıştır. Olumlu so- nuçların alındığı bu altın çağda Batı, kurumsal de- mokrasi kavramını ve işlevini sorgulamamıştır. Sö- mürgecilik konusu da Batı lehine çatıştığından do- layı demokrasi bağlamında gündeme getirilmemiş- tir. Ne var ki bugün demokrasi, zorlu bir sınav ver- mektedir. Demokrasi mücadelesinin şimdiye dek ekonomik mücadele olarak görülmemiş olması, ekonomik olanaklann, dikkatleri başka noktalara çekebilecek düzeyde olması ile açıklanabilir. Bu- gün işler sıkışınca, klasik demokrasinin işlevi ve gücu de kaçınılmaz olarak sorgulanacaktır. Zira gi- derek daha büyük halk yığınlan üretim dışına atıl- dtkça demokrasi tartışmalarının içeriği de gündem- de birinci sırayı işgal ediyor olacaktır. Bu içerikte, temel altyapı kurumları. üstyapı kurumları aîeyhine alan kazanacaktır. \şte bu noktada demokrasi ile sol düşüncelenn kaynaştığına şahit olacağız. Bu- nun adı ise asla "yeni demokrasi" olamaz. Böyle bir açılım, dünya deneyimleri ile zenginleşen solun ve demokrasi olgusunun yeni yorumlarını işaret et- mektedir. GünümüzTürkiyesi' ndeki kaybolmaya yüz tutan demokrasi ve solun yerinı, giderek yükselen bir tempoda, yeni ya da yenıden canlandırılan akım- lar almaya başlamıştır. Bunların tartışılabilmesi için bence yukandaki basit düşünceleri göz önünde bulundurmak yararlı olur. ÇtFTÇt DOSTU SADULLAH LSUMİ Pamuktatrilyonlarca liralıkvurgun M eclis'te geçen gün belki de cumhuriyetin kurulduğu tarihten bu yana görülmemiş bir skandal yaşandı. Başbakan Tansu Çiller, DYP grup salonundan çıkarken kendisine yaklaşan TARİŞ, ÇUKOBİRÜK ve ANTBİRÜK yöne- ticilerine bazı bakan ve milletvekillerinin önünde ha- karet etti... Hatta kovdu!.. Hükümetin yanlış uygutamaları yüzünden sanayici ve tüccar tarafından sömürülen milyonlarca çiftçimi- zin haklarını koruyabilmek için sorunlannı anlatmaya gelen kooperatif temsilcilerine "Gidin kardeşim... gi- din... bir daha da gelmeyin..." diye bağırdıL Bu beklenmedik tepki karşısında herkes şaşkına döndü... Türkiye çapında saygmlığı olan ve 30 milyo- na yakın çiftçiye ömür boyu hizmet veren kooperatif yöneticileri de şok geçirdi!.. Kooperatif yöneticiierinin Ankara'ya kadar neden geldikleri belliydi. Başbakan Çiller de bunu çok iyi bi- liyordu. Türkiye'nin her yanında geçimini pamuktan sağlayan 4 milyon insanımızperişandı... Hükümetin de katkısı ile aldatılıyordu, kandınlıyordu!.. Biryıllıkemek- lerinin karşılığını üç-beş sanayici ve tüccar acımasız biçimde sömürüyordu. Çiller elbette bu acıklı gelışmeleri dinlemek ısteme- yecekti... Çünkü, kendisi sömürülen milyonlarca çift- çinin yanında değil, karşısındaydı... Onları sevmıyor- du... Sömürü düzenini de destekiediğini açıkça gös- teriyordu... Uretict, ikinci sınıf vatandaş Sanayici ve işadamlanna sonuna kadar açık olan kredi musluklan, çiftçinin kuruluş- tarına tamamen kapalrydı. Tüccar kredi isterse faizler düşüyor.. çiftçi isterse yüzde 198'lere kadar çıkıyordu... TARİŞ, ANTBİRÜK ve ÇUKO- BİRÜK'in zaten güçsüz olan malı kaynaklan, takviye gel- meytnce kısa sürede tı- kandı. Üreticılerin ısrarı- na rağmen, Çiller dü- şük faizli kredi sağ- lamaya yanaş- madı. Yüksek faizli kredilere de birliklerin da- yanmagücü yoktul.. Bu nedenle birlikler •10 günden beri pamuk alamaz hale geldi. Tüccar ve sanayici de rakipsiz kaldı- gı için. fiyatlan aşağıya çekme- ye başladt. Peşin paraya ihtiyacı olanüreticiler de çaresizlik içinde pa- muğunu düşük fiyatla tüccar ve sana- yiciye satmak zorunda kaldı!.. Sanayici ve tüccar bastınyor Pamuk bölgelerinde tam anlamı ile büyük bir "eko- nomik facia" yaşanıyor!.. Ege bölgesinde geçen yıl pamuk 48 bin liraya ka- dar çıktı. Bu yıl da TARİŞ, alımtan 42 bin lıradan baş- lattı. Parası bitene kadar da aynı fıyattan almaya de- vam etti. Bu arada tüccar ve sanayici de pamuk ala- bilmek için fiyatlan 42 bin liranın altına çekemedi. Ancak, TARİŞ'in peşin ödeme gücü kalmadığı an- laşılınca tüccar, pamuk fiyatlarını 37 bin liraya kadar düşürdü. Çukurova ve Antalya'da da durum Ege'den farksızgelışti... ANTBİRÜK alım yaptığı süre içinde 42 ile 43 bin li- raya satılabilen pamuk, son bir hafta içinde 34 bin li- raya geriledi. Çukurova'da ise pamuk alımlan 36 bin lira ile başladı. Hatta bir ara yükselme eğilimi göster- di. Ne yazık ki, ÇUKOBlRÜK'te de para bitince tüc- car, fiyatlan 26 bin liraya çekti!.. Hükümet, bu arada biıiiklere düşük faizli kredi sağ- lasaydı, üretici bu tatsız gelişmeleri yaşamayacaktıL. Milyonlarca üreticinin sömürülmesine yol açan bir başka neden daha var. Pamuk ithalatı serbest. Kapı- lar ardına kadar açık... Ister kaliteli ister kalitesiz, iste- diğiniz kadar pamuğu yurda sokabilirsiniz... Ancak, ihracatın yollan tıkalı... Bir kilo pamuk ihraç edebilmeniz için 60 sent fon ödemeniz gerekiyor. 60 sent ise 30 bin lira... 30 bin lirayı ödeyebilmek için ya pamuğun kilosunu üreticiden 15 bin liraya alacaksı- nız ya da dış piyasalarda 80 bin liraya alacak enayi müşteri bulabıleceksiniz... Eskici, buzdolabını zoraki geri aldı remıyor.. lece sonuçta gene kayt car ve sanayici oluyorL Üreticılerin fonun kaldınlması için hükümete yaptı- ğı baskı uzun süre sonuç vermedi. 60 sent- ten 20 sente düşürülmesi için hazırlanan kararname ise tam iki ay önce hazır ol- duğu halde, Resmi Gazete'de an- cak birkaç gün önce yayımlanabil- di... Artık, hem çoktan iş işten geçmişti... Hem de 20 sent fon bile çok yüksekti... Üstelik, uygulamalar- da her yıl sürekli de- ğişiklikleryaptığı- mız için dış pi- yasalarda Tür- kiye'ye güven ka!mamıştı...Bu ta- rihten sonra dış bağ- lantı yapmak da çok zor- du... A ğustos ayında bır eskici dükkânından, çalıştığı işyeri için 6 milyon lira ödeyerek pembe renkli polıüretan küçük buzdolabı alan okurumuz Serpil Kirpikçi, buzdolabının soğutmadtğını fark etmış. Kirpikçi. şikâyetini hemen eskici dükkânının sahibi Erhan Çrttçioğlu'na bildırerek buzdolabının değiştirilmesıni ya da parasının iade edilmesini istemiş. Çiftçıoğlu'nun iki üç gün süresınce kendisini oyaladığını belirten Kirpikçi, daha sonra buzdolabını görmek uzere bir tamirci yollamayı teklif ettiğini söyledi. Tamircınin de uzun süre gelmemesı üzerine. telefon numarasını alarak tamircıyi bizzat kendisi çağıran Kirpikçi, buzdolabının buzluğunda delik oldugunu öğrenmiş. Deliğin kapatılmasına karşın buzdolabı yine soğutmamış. Bunun üzerine Çıftçioğlu'nu tekrar arayan Kirpikçi. buzdolabının çalışmadığını. geri alınmasmı istemiş. Aradan birkaç ay geçmesine karşın Çiftçioğlu'nun konuyla ügılenmemesi üzerine bizi arayan Kirpikçi, buzdolabtnın hâlâ çalışmadığını vurgulayarak parasını geri almak istediğini söyledi. Okurumuzun şikâyetini iletmek üzere Erhan Çıftçioğlu'nu aradığımızda, eski buzdolaplan için hiç kimsenin garanti veremeyeceğini söyledi. Tamirci yollayarak buzdolabındaki arızayı gidermeye çalıştıklannı ifade eden Çiftçioğlu, "Aradan birkaç ay geçti, bu kadar süre sonra buzdolabını geri almam mümkün değıl" dedi. Buzdolabının ilk alındığı günden itibaren soğutmadığını hatırlatmamız üzerine ise buzdolabını satmadan önce çalıştırarak kontrol ettiklerini, herhangi bir anzası bulunmadığını iddia etti. Yıliarca kullanılmasına karşın, soğutma işlevini gören, teknik anlamda bir sorunu bulunmayan bırçok buzdolabı bulunduğunu hatırlatarak okurumuzun da böyle bir buzdolabına sahip olmak istediğini yineledtk. Eskiciden bile alınmış olsa soğutmayan bir buzdolabının kullanılamayacağını yinelememiz üzerine Çiftçıoğlu. buzdolabını alıp okurumuza parasını iade etmeye yanaştı. Ama aradan bir hafta geçmesini karşın, Kirpikçi'ye parasının ancak yansı olan 3 milyon lira iade edildi. Çitfçioğlu. paranın yansını ise bir dahaki hafta ödemeyi vaat etti. • Arçelik'in jesti sevindîrdî 850 bin ton pamuk ne olacak? Türkıye'de pamuk üretimi 2 milyon ton civarında. Bugüne kadar TARİŞ 145 bin, ÇUKOBİRÜK 70 bin, ANTBİRÜK de 30 bin ton pamuk alabildi... Sanayici vetüc- cann da satın aldığı pamuk miktan 900 bin ton olarak tahmin ediliyor. Bu duruma göre, üreticinin elinde 850 bin tondan fazla pamuk var... Eğer, hükümet birliklere düşük fa- izli kredi sağlamazsa veya gecikirse birkaç gün için- de tüccar fiyatlan daha da aşağı çekecek ve üreticiler 850 bin ton pamuğu dünya fiyatlannın en az 20 bin li- ra altında satmak zorunda kalacak!.. işte... TARİŞ Pamuk Biriiği Başkanı Mehnnet Baka- noğlu, ANTBİRÜK Yönetim Kurulu Başkanı Sabri Özen, ÇUKOBİRÜK yönetim kurulu üyeleri, Rama- zan Şenel, Fuat Çaçan ve arkadaşları eğer görüşe- bilseydiler. Başbakandan pamuktaki bu soygunun önlenmesini isteyeceklerdi. Amaçları, yardım ve iane istemek değil, tüccar ve sanayiciye verilen düşük fa- izli kredilerden kooperatiflerin de yararlandınlmasını sağlamaktı... Başbakan'a sorunlannı iletebilseydiler pamuk üre- ticileri belki bir şeyler kazanabilecekti. Ama, gözüken o ki, üreticinin hakkı olan trilyonlarca lira tüccar ve sa- nayicinin kasalarına akmaya devam edecek... HULYA GENÇ •socao» Cad 39.41 ^/oâîu.'tSTAMSUL 6IÎOSC6 511 O7 51 Y aklaşık 4 yıldır kullanmakta olduğum Arçelik Leydi 1700 marka bulaşık makinesi arızalandı. Problem, makinenin devamlı su akıtıyor olması idi. Yetkıli servisi çağırdık ve makine tamire alındı. Aradan 15 gün geçtikten sonra makınemiz tamir edildıği söylenerek teslim edildi. Fakat makineyi çalıştırdığımızda aynı problemin devam ettiğini gördük. Aynı ışler bir kez dahatekrarlandı, fakat anzaya bır türlü çözüm bulunamadı. Bız de durumu Arçelik'in Kadıköy Bölge şefliğine ilettik. Ünalan'dakı servis aracılığıyla makine tekrar incelemeye alındı. Aradan yaklaşık 2 hatta geçtikten sonra Arçelik yepyeni bir makine ile makinemizi değiştirdı. Kemal Kiş/İSTANBUL Danıştay Dergisi abonelere ulaştmlacak B en alışılmışın dışında araştırmacı yazın ve yaylmlartüketicisiyim. Danıştay Başkanlığı'nın önceleri yılda 4 kez, son yıllarda betirsiz zaman aralıkları ile yayımladtğı "Danıştay Dergı'sı"nin 1994 yılından bu yana abonesiyim. 1994'ten bugüne kadarki yayınlan ısrartı yazışmalarıma karşın elde edemedim. Hiçbir yükümtülüğüm olmadığı halde 'Danıştay Hizmetlerini Güçlendirmle Vakfı'na 250 bin lira bağışta bulunma zorlamasını yerine getirmeme karşın 89'uncu ve daha sonraki sayılara hâlâ ulaşamadım. 1994 ve 1995 yılı abonelik ücretlerini de ödediğimi hatırlatmak isterim. Süreyya Dirim/BOLU O kurumuzun bize göndermiş olduğu şikâyet mektubunu görünce büyük bir şaşkınlığa kapıldığımı söylemeden geçemeyeceğim. Süreyya Dirim'in mektubuyla birlikte yollamış olduğu belge niteliğindeki ekler, abartısız bir dosya dolduracak kadar çoktu. Süreyya Dirim'in gerçekten araştırmacı yazın ve yaytmlar tüketıcisı oldugunu kanıtlayan bu belgeler. devlet kuruluşlannın ise ne kadar ağır çalıştığını bir kez daha gözler önüne seriyordu. Süreyya Dirim'in sahip olmayı istediği 'Danıştay Dergi\eri'ri\ niçin hâlâ alamadığını öğrenmek üzere Danıştay Yayınlar Daıresi Müdüriüğü'nü aradık. Danıştay Yayınlar Dairesi Müdürlüğü Genel Sekreter Yardımcısı Ali Öztürk'le görüştük. Konuyla ilgili olarak açıklama yapan Oztürk, Danıştay Dergisi'nin 89. sayısının maddi yetersizlikierden dolayı bır süre basılamadığını hatıriatarak basımın bitmesi durumunda tüm abonelere dağrtım yaptlacağını söyledi. Gecikmelerden abonelerin niçin haberdar edilmediğini sormamız üzerine Öztürk, "Bu bir gecikme değildi. 20 temmuz itibanyla çalışmaya ara verdik. Bunu da tekrar bütün abonelere haber vermek bize ek bir külfet getirecekti" dedi. Kısa bir süre içinde tüm abonelere bu sayının postalanmış olacağı sözünü verdi. • 1
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear