Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
ÎAYFA CUMHURİYET 15 KASIM 1995 ÇARŞAMBA
10 DIZIYAZI
SUNUŞ
Türkive ile Avrupa
Birhği (AB)
arasındaki ilişkiîer. 1
Aıvltk 1964 tarihinde
vüriirlüğe gircn Ankara Anlasması ve bıına ek
oiardk 1 Ocuk ]V?İ tarihindeyapılun kutma
protokoi çvrçevesinde gelişen ııyum prolokolleh
bptünlüğünde sürmektedir. 14 Nısan 1987 tarihli
tam iiyelik basvurusıı sonrasmda bir kısmı
ortakhk ihşkilerine de yansıvan, bir hazırlanma
ve ilişkih'i-de canlanma siireci başlamıstır. Tam
iiyelik başvurusu Tiirkiye-AB ilişkilerinde bir
d'öniim noktasım oluştunnakla birlıkte.
ilişkilenle vakın dönemde gerçekleşlirilmesi
öngöriilen gümriik bhiîği konusunıın ağırlık
taşıdığı uçıktır. Dünvada bir laraftan
küreselleşrtıe eğilimieri artarken ve diğer
taraftan ülke gruplanmn çesitli entegrasyonlar
vnluvla pazar pavlaşımlannı sürdürmeleri
günümüzün trendleri olanık göz önüne alımrsa
Türkive nin AB ile bütünleşme sürevini
oluftıının gümriik hirtigine gitmesi önemli bir
Jtrsat olaruk ortuya çıkmaktadır. Gümriik birliği
bir venle de AB ve arka kapıdan da olsa giriş
içirt bir adım olaruk göriilebihr. Gümriik birliği
sadece karşılıkh gümrüklen sıjıılunmk değil.
bımdan da öte, sanayı mulları arasındu serbest
dolaşımı sağlamak it,in. Avru/Hi Birliği'nin
üçiincü ülkelere kaışı ııyguladıgı ortak dı$
tarifevi kabul eimek ve üçiincü ülkelere karşı
ortak bir ticaret politikasının uyguUınnnısı,
orıak koruma koşuüannm tarajı olmak
anlammtı gelmektedır. Ortak gümriik turif'esi.
gümriik birliğine dahil olan iilkelerin üçiincü
ülkelere karsı aym gümriik tarifesinin
vygulanmast anlamına gelmektedir. Gümriik
birliğine geçildikten sonra ekonomide zorlvklar
belirdiği takdirde. 6 Mart 1995 ıe kabul edılen
artaktık konseyi karunnın 14. maddesi ııvanncu
Türkive geçiei olarak ortak gümriik tarifes'ı
uvumumı askıva alabilecektir. Gümriik hirliği ilt
birlikte Türkive nin de uvmak zorıında kalacağı
Avnıpu Bııiigi'ıün orıak ti<.aret politikası
çerçevesinde Türkive lek huşınu tıluslararası
platformda ticari ve ekonomik ııitelikli
anlaşmalar vapamaz ve otonom tedbirler
alamaz. Aym sekilde Avmpa Birliği de hu tür
anlaşmalar ve uvgıtlamaiur içiu Türkiye'ye
damşmak zonmdadır. Avmpa Birliği ve Türkive
arasında geı\eklesınesı beklenen gümriik birliği
önündeki engeller henüz tamanuyla kalknuş
değildir. 30 Ekim 1995 lanhinde Lüksemburgda
toplanan AB-Türkiye Ortuklık Konseyı. gümriik
birliği için gerekli olan teknik hazırlıkların
Türkive taraftndan hiiviik ölçüde
tamumlandıgını ve gümriik birliğinin öniinde
herhungi bir teknik engelin ulmadıgını teyid
etmiştir. Am.uk imzalanan anlaşma bu kez de
A\ rııpa Parlamentosu nun oııayım
bekiemektedir. Günuiik birliği, Ti'trki) e nin
Ankara Anlaşmatı yla elde ettiği bir iıaktır ve
başlama tarihi I Ovak 1996 olarak
öngöriilmüsıüı: Fokat Avmpa Birliği nin bu
k<mıtya \aklajinu Ankara Anlasmam'nm 6 ülke
ile imzalundığı ve 15 lerin Avrupası ınhı
komıının lekrar ele almması gerektigi
sekhndedir. Avmpa Parlamentosu nun 15 arulık
tarihinde anlasınavı uva sunması
beklenmektedir. Ancak Türkiye'de
demokratiklesme, Kürt sorıınu ve insan haklan
komılannda atılan adtmlur parlamento
tantimdan halen vetcrli hulunmamaktadır
AB'yearkakapıdangiriş
GümrükBirliği ve
TürkTekstil Sanayii
Türkiye Aruşiırmalur ,\ferkezû 1 Ekim
X5 tarihinde Federal Alrnanya'nın haşkenti
Bunn'da kuruldu. Almatı Bilim liıA/i Freııden-
berg l'akjı. Merkez'm kuntlustında finansal des-
lek Miğladılar.
% Türkive Araştırmalar Merkezi nin kunılıı-
şundan bu yuna değismeyen temel amacı. Tür-
kı\e ile Federal Almanya arasındaki geleneksel
ekonomik, sosyal ve politik ilişkileri incelemek.
bu komdarda ilelişimin artmasınu, meveııt //ıy-
kilerin güçlenmesine bilimsel bir zemın hazırla-
maktır. Türkiye Araştırmalar Merkezi. özellikle
ekonomi ve sosyal bilimler. üzel olarak da göç
konıdunnda faaliyet göstermektedir.
9 Kunılusundan buyana geçen lOyılda Tür-
kive Araştınnalar Merkezi. gerek kadro bakı-
nvndan. gerek.se hizmet vınliği kunıın \e kum-
tuşların savısı bakımtndun hızlı bir gelismegös-
termiştir Bugiin Türkiye Anıştırmahır Merkezi
<,ok savtda Türk. Alman ve uhıslararau kuruhış
için önemli birdanışına kıtntmu konumundadır
% Muyıs 1990'da Merkez Bürosu'mı Kuzey
Reıı U'estfalya E\aleti 'nin en biinik şehirlerin-
den biri olan E.ssen V taşıvan Türkiye Araştırma-
lar Merkezi, bu tarihten başluyuruk yeni birya-
pılanmava gitmiş, kudtvsunu genişletmiş, araş-
tırma komılannın sayısım arttınnı^tır. Diger
yandan Türkiye Ara$ıırmalar Merkezi 'nm Bonn
Bürosu da çalışmalarını Bonn - Gudesherg /
Wissensvhaftzentnım da sürdünnektedir. Mer-
kez 'in Briiksel Bürosu ise 1994yıhnda çalısma-
larına başlamtştıt:
% Türkiye Anı^tırmalar Merkezi 'nı oluşturan
kurumlann savısı artmıştır Alman Bilim Vakjı
Freudenbeıg \'akfı 'nm \aıu vra FederulBilim ve
Egiıim Bakunhğı. Federal Çaiışma \e Sosyal
Diizen Bakanlığı. Kıtzc) Ren IVesttulya Çalış-
ma. Suğhk ve Sosval Bakanlığı. Bilim ve Araş-
tırma Bakanlığı. Essen Lniversitesı. Essen Şe-
hir Yönelimi. Forsehungsgntppe Modelprojek-
tee V., Türkiye Aruttırmalar Merkezi nin çahş-
malarına destek veren. Merkez'ı oluşturan ku-
rumlardır.
% Çalışmalartnı Prof. Dr. Farıtk Şen inyöne-
timinde sürdüren Türkiye Arastırmular \ftrke~
:i. ekonomist. sosval bilinci. eınolog. pulıtik bi-
limei ve Türkologkırdun oluşan geni$ bir aras-
tırma kadrosımcı sahiptir.
T
ürkiye ve A\ rupa Toplulu-
ğu arasındaki ilişkiler Tür-
ki\e"nin 1959 vılındatop-
luluğa yaptıgı baş\uru ile
ba<jlamıştır.1
İ2Eylüll963
yılında imzalanarak 1
Aralık 1964 tarihindeyürürlü|e giren ve
Türkiye ile AET arasmda bir ortaklık
oluşturan Ankara Anlaşması, Avrupa
Ekonomik Topluluğu'nun akdettigı ılk
ortakhk «nlaşmalanndan biridir.
Türkiye ve A\ rupa Birliâi arasında im-
zalanan Ankara Anlaşması.Topluluk ile
Türkiye arasında kademeli gelişen bir
gümrük birliğinin kurulmasını öngör-
mektedir. Türkiye ile Topluluk arasında-
ki ilişkiîer başlangıçta öngörüldüğü bi-
çimde gelişmekteyken. 1973 sonrasında
bozulmaya başlamıs., 12 Eylül 1980 as-
keri müdahalesini izleyen dönemde ise
ilis.kiler donma noktasına gelmiştır. Ay-
nı yıl AvrupaTopluluâu,Türkiye"yetah-
sis edilen 4. Mali Protokolü dondurmus.-
tur ve bu protokoi halen işletümemekte-
dir. 1983 secımlerinden sonra işbaşına
gelen yeni hükümet. 1984 yıh başından
itibaren AT ile ilişkilerin canlandınlma-
sına yönelmis.tir. Eylül 1986'da ihşkile-
rin dondurulmasından sonra vlk kez top-
lanan ortaklık konseyi toplantısına ek
olarak 14Nisan 19S7\letamüyehkbav
vurusunda bulunulması ile yeni bir dö-
nemin eşigine gelinmiştir. Ancak bilin-
diği gibi Avrupa Toplulugu bu başvunı-
yu geri çev irmiş.tir.
1 Ocak 1973 tarihinden itibaren yürür-
lüğe giren katma protokoi, gümrük bir-
liği sürectnin tak% im ve koşullannı be-
lirlemektedir. A\ rupa Toplulugu, katma
protokolün yürürlüğe girmesinden son-
ra ithalatta Türkiye çıkışlı ürünlere uy-
guladığı gümrük \ergilerinibazı istisna-
lar dıs.inda sıfırlamıştır. Türkiye'nin Av-
rupa Birligf ne karşı yükümlüîüğü ise 22
yıîlık bir süreyle yayılmı^tır. Buna göre
Türkiye, 1971 yıhnda A\rupa Toplulu-
gu ülkelerine uyguladığı gümrük vergi-
krini 100 olarak kabul etmiş ve bu \er-
gileri 22 yılhk süre içinde sıfırlamayı ta-
ahhüt etmi^tir. Bu i-ıfırlama işleminin
tüm mallann iki ayrı liste içinde toplan-
masıyla yapılması kararlaştmlmıs.tır.
Buna göre bazı ürünler 12 yılhk lıstede.
daha hassas olduğu iddia edilen diğer
bazı ürünler ise 22 yılhk listede bulun-
maktadır. Ancak Türkiye'nin ge*;en yıl-
lar içinde üzerine düsjen yükün\lülükle-
ri yerine tümüyle getirdiği söylenemez.
Bu nedenle gümrük indiriınleri sürekli
aksamıştır.
12 vılhk listede bulunan mallar. suni
gübre mamulleri. kurijun ve mamulleri.
çinko ve levha mamulleri. cam. seramik
ve kauçuk. elektronik sanayiine aıt mal-
lar. buzdolabı ve diğer dayanıkh tüketim
mallan. kinıya sanayii ürünleri. bakır. ni-
kel ve bunlann mamulleridır. 22 yılhk
listede bulunan ise kâğıt. plastik, petrol
sanay iine aıt mallar. elişi dokumalar. ma-
kine mühendisligi mallan. tanm ve
' elektrik makıneleri. taşıt araçlan ve bi-
nek otomobilieri bulunmaktadır.
Türkiye'nin kayıpları
1994 \e 1995 ithalat rejimleriyle bır-
likte Türkiye 1 Ocak 1995 tarihi itibany-
la 12 yılhk listede gümriik indırimlerin-
de yüzde 95'e. 22 yılhk listede yüzde
90"a ulaşan bir uyum sağlamıştır. Ortak
gümrük tanfesınde ise 12 yılhk listede
yüzde 'X). 22 yılhk listede yüzde 85Tık
bir uyuma ulaşılmıstır. DolavKiyla günü-
müzde Türkiye'nin Avrupa Birliği ile
gümrük birliğine gitme aşamasmda üze-
rine düşen yükümlülükleri bazı aksakhk-
lara raamen yerine getirdtği söylenebı-
lir. Ancak Türkiye'nin ithalat rejimınde-
ki serbestle$me ile belirli bir miktar ge-
lirkaybına uğray acagı açıktır. Türkiye'de
ithalattan alman vergilerin toplam vergı
gelirleri içindekipayı yüzde 16.7"dir. Bu-
na göre s.u an Türkiye'nin kayıplannın
1996 yıh için fonlardan 1.8 milyar dolar.
gümrük vergılennden ise 800 milyon do-
lar olacaâı tahmin edıhnektedır.
Öte yandan Türkiye'nin önemli bir dış.
tiearet açığı bulunmaktadır ve dış borç-
lan 60 milyar dolan geçmektedir. Dış ti-
caret açığınm önemli boyutlara ulaştığı
bir ortamda Türkiye'nin gümrük vergi-
lerini indirmesi ve sıfırlaması bazılann-
ca eleştirilmektedir. Ancak dünya eko-
nomisine entegrasyonu amaçlayan Tür-
kiye bu riski göze almaktadır. Hazine ve
Dış Ticaret Müsteşarhğı'nın verilerine
göre Türkiye bugün ithalatının yüzde
AB'NİN SİYASAL YÜZÜ - AB Dış ilişkiîer Komisyonu Üyesi Hans van der Broek, (Soldan Sağa) Dış İşleri Bakanları Klaus Kingel (Almanya), Ala-
in Juppe (Fransa), Andrei Kozirev (Rusya) ve Javier Solana (tspanya), ticaret ittifakı olmanın ötesinde iilkelerin politikalannı da beliriiyortar.
50'sini gümrük \ergilennden muaf ola-
rak y apmaktadır. Halbuki Türkiye. itha-
lat rejiminde ciddi bazı değışikliklere gi-
derek ithalatı daha sıkı denetleyebilir.
Aynca Türkiye'nin A\rupa Birliği üye-
si ülkelerinyaptığı gibi 'tarifedışı engef
olarak tanımlanan damping soruşturma-
sı. standardizasyon. sağhk denetimleri
gibi yollara ba;;\ urarak ithalatı daha sı-
kı denetlemesi de tnümkündür.
Türkiye gümrük birliği modeli ile üye
olmadan Avrupa Birliği ile bütünle^me-
ye giden ilk ülke olma konumunu ka-
zanmaktadtr. Tam üyelik ko>ullartnm
bulunmadığı s.u ortamda Türkiye. güm-
rük birliği ile Avrupa'nın bir parçası ol-
masa da partneri olmaktadır. Bu çerçe-
vede Türkiye'nin. mevcut mali olanak-
ları en iyi şekilde kııUanması gerekmek-
an sadece üye devletlere açık olan çe^it-
li program \e projelere katılmanın yolu-
nu aramahdır.
Türkiye-Avrupa Birliği arasında güm-
rükbıriiğı protokolü 6 Mart 1995 tarihin-
de Brüksel'de yapılan Türkiye-AB 36.
Ortakhk Konseyi Toplantısı'nda ımza-
landı. üümrük birliği uygulamalarını be-
lirleyen 36. Ortaklık Konseyi toplantısı
karan hem AB-Türkiye ortaklığının ge-
çi^ dönemini sonaerdirmektedir. hem de
gümrük birliğine dayanan son döneme
ait uygulamaîara ilişkin kurallan belir-
lemektedir. Dolayısıyla bu karar daha
önceki anlaşmalarda şartlan avrıntıh bir
şekilde behrtilmemiş bulunan son döne-
me aıt kurumsal bır yapı oluşturmakta ve
Türkiye'nin A\rupa Birliği politıkalan-
na u>. umunu önsörmektedir Bu uvumun
Fonlan'ndan halen olduğu gibi 300-400
milyon ECL tutanndabırmiktardanya-
rarlanma olanağı sağlanmaktadır.
Mali is.bırliğininbırba<,katemel unsu-
ru. 1996 yıhndan bas.layarak 5 yılhk bır
dönem ıçin Türk ekonomisinin gümrük
bırhğıne ginşinı takıben rekabet edebı-
lirliğıni arttırmaya yönelık ıla\e Avrupa
"Satınm Bankası kredilerıdir. Bu kredıle-
riıı yaklaşık 750 milyon ECU'lukbirta-
\anda gerçekleşeceği beklenmektedir.
Aynca Türkiye'nin Avrupa Birliğinin
1996 yth başından itibaren tüm Akdeniz
ülkelerine sağlayacağı finansman kolay-
hklanndan (bütçe kaynaklan ve Avrupa
Yatınm BankaM K.redileri) yararlanma
olanağı bulunmaktadır. Son olarak Tür-
kiye'nın talebi ve özel ihtiyaç halinde.
uluslararası finans kurulus,lan ile koor-
tedir. Türkiye şımdıye kadar Avrupa Bır-
liğı'nden 827 milyon ECU yardım al-
mıştır. Bu miktar Türkiye'ye 1963 ve
1980 yılları arasında verilmıştir ve
1980'den sonra Türkiye"deki askeri rejim
nedeniyle, daha sonra da Yıınanistan'ın
engellemeleriy le Türkiye'ye Avrupa Bir-
hği'nden herhangi bir kaynak akmamış-
tir. Halbuki 1978-1992 "yıllan arasında
Avrupa Birliği'nden Cezay ir 854 milv on
ECU. Fas ise 1 milyar 900 milyon ECU
yardım almiştır. Avrupa Birliği üyesi
olan Yunanıstan ise 1981 ve 1992 yıila-
rt arasında 17 milyan bağıs,, 6 milyan
Avrupa Yatınm Bankası'ndan kredi ol-
mak üzere 23 milyar ECU almıştır. Bu
nedenle Türkiye. Avrupa Birliği'nin bir
partneri olarak gümrük birhği sürecinde
Avrupa fonlanndan yararlanmanın ve şu
teknik bazı düzenlemeler ve yasalar yo-
luyia gerçekleştirilmesi önaörülmekte-
dir.
Mali işbirhği alanında ise gümrük bir-
liğinin getireceği yeni rekabet ortamına
Türk sanay i sektörünün uyumunun sağ-
lanması v e Türk ekonomisi ile Topluluk
ekonomısi arasındaki farkın azaltılabil-
mesı amacıyla Türkiye'ye belirli bir
maddi kaynak aktanmı öngörülmekte-
dır. Bukapsamda 1996yıhndanbaşlaya-
ıak 5 yılhk bir dönem zarfinda Topjuluk
bütçe kaynaklanndan (375 milyon ECU)
aynlmaktadır. İkincı olarak Türkiye'nin
sunacağı projelerin kalitesine göre çe% -
re. eneni. uiaştırma ve telekomünıkas-
yon alanlarında altyapı projelerının fi-
nansmanı için 1992-1996 yıllarını kap-
sayan Yeniles.tirilmiş Akdeniz Pohtikası
dınasyon hahnde ve mevcut finansman
olanaklannın ıştğı altında. İMF onayh
programların y ürütülmesi için ilave ola-
rak olağanüstü v e orta v adeli makroeko-
nomik yardım verilmesı olasıhğı bulun-
maktadır.
Gümrük birtiğininTürk
ekonomisine etkileri
Ciümrük bırlığı. karşıhklı olarak güm-
rüklerin sıfırlanması ve buna ek olarak
üçüncü ülkelere karşı ortak gümrük ta-
rifesi uygulanması anlamına aelmekte-
dir. Türktye'nin AB ile gireceği gümrük
bırliâi tanm ürünlerını kapsamamakta
ve sadece sanay i mallarının serbest do-
laşimtnı öngörmektedir. 197O'lı yıllar-
dan bu v ana Türk sanavi mallan bazı is-
tisnalar dı^ında Av rupa pazarlanna günv
riıksüz giriş yapmaktadır. Burada en
önemli istısna ise tekstildır.
Öncehkle Türkiye ve Avrupa Birliği
arasında 1 Ocak 1996'da gümrük birli-
ğine geçılmesıyle Avrupa Birliği ülkele-
rinden gelen mallar Türkiye'ye gümrük
vergisi. miktar kisttlaması vb. engeller
kaldırılacağındari serbestçe girebılecek-
tır. Ancak avnı zamanda Avrupa Birli-
ği'nin üçüncü ülkelere tanıdığı ımtiyaz-
far nedeniyle Türkıye sanayisinin üçün-
cü ülkelerle de rekabet etmesi durumu
doğacaktır. Genel olarak artan rekabet
ile birhkte daha ucuz ve kalıteh mal it-
halatının ve ihracatının gerçekleşmesi
beklenmektedir. Türkiye'nin Avrupa
Birhğınden yaptığı ithalatın artması ve
ikı taraf arasındaki ticaret hacmının yük-
selmesiyle Türkıye'nin dış ticaret açığı*
nin da artacağmdan yola çıkılabılir.
Gümrük birliği hiç şüphesiz Türk eko-
nomisinde bazı dönüşümleri ve yenıden
yapıtanmayı zorunlukılacaktır. Aynı za-,
manda gümrük birliğinin Türk ekono-
misi üzerinde olumlu ya da olumsuz
önemli etkileri olacaktır. Bu Türk eko-
nomisinde ortaya çıkabılecek olan etki-
leri kabaca gelır. tıcari v e y atırım v e y a-
pısal etkikr olarak ayırmak mümkün-
dür. İlk önce yapılacak tespit. gümrük-
lerin kalkmasıyla Türkiye'nin AB mal-
lanndan elde ettiği gümrük gelirlerinin
sıfırlanacağıdır. Fakat diğer taraftan
gümrük mevzuatının ve bürokratik iş-
lemlerin kolaylaşması sonucu gümrük-
lcrde bir maliyet düşüşü ortay a çıkabilir.
Öte yandan sanayideki korumanın or-
tadan kalkmasıyla ekonomide zorunlu
değışım ve yapılanma ortaya çıkacaktır.
Kimi uzmanlar Türk sanayiınin Avru-
pa'ya karşı rekabette zorlanacağını sa-
vunmaktadır, Bu konuda şimdiye kadar
gerçekleştirilmişbirkaçaraştırmabüyük
ölçekli işletmelerin serbest piyasakoşul-
larında ni^peten daha rekabete hazır dü-
zeyde olduklannı. orta ve küçük ölçekli
işletmelerin ise rekabette zorlanacakla-
rını belirtmektedir.
Rekabet gücü vüksek olan sektörlere
örnek olarak genelde tekstil. konfeksi-
yon. makine. gıda. tütiin ve içki gösteri-
lirken. kâğıt. cam. seramik ve taş ürün-
lerı. kimyasal maddeler v e mobtly a alan-
lan rekabet gücü düşük olarak nitelendi-
rilmektedir. Gümrük birliği gerçekleşti-
ği takdirde rekabet gücü olabılecek diğer
sektörler arasmda dokuma. demir-çelik.
hah. metal. büyük taşıt araçlan. otomo-
tiv, çimento. selüloz. deri ve deri eşya
sayılmaktadır. Rekabet gücü olmayan ya
da yetersiz olan diğer scktörlcrarasında
ise otomotiv yan ürünleri. tanm. yem,
kozmetik. lastik-pbstik ürünleri ve
elektronik dahil edilmektedir. Özellikle
küçük ışîctmelerin yanya yakınının Av-
rupa Birliği karşısında rekabet ^ansı ol-
ınadığı ilcri sürülmektedir.
SÜRECEK
POLITIKA VE OTESI
MEHMED KEMAL
"ÖylevseGiap'..."Diyelim
Ülkesını Fransız ve Amerikan saldınsından kurta-
ran B3 yaşındaki General Vo Nguyen Giap Ameri-
kalı Robert Mc Namara'ya elini uzatırken şoyle de-
di:
"Adınızı yıllar önce duymuştum."
Mc Namara'nın yanıtr.
" Söylemeye gerek yok, ben de sizin adınızı yıllar
önce duymuştum.'"
Gerillayöntemleriyle Amerika'ya karşı bir savaşı bi-
tiren generalin adı, bir daha unutulur mu? Bu savaş-
larda 58 bin Amerikalı, 750 bın Kuzey Vıetnamlt as-
ker ölmüştü. Fransa da Amerika da yenik düşmüş-
tü. Dıen Bien Fu'daki savaş da unutulmaz.
General Giap. adına gerilla denilen yepyeni bir sa-
vaş tekniğiyle yola çıkmıştı. "Savaş bir deniz, gerilla
bu denizin içinde balık gibiydi." Nerede savaşsan
karşına gerilla çıkıyordu.
Böyle olunca niçin savaşa girmişlerdi? Savaş, bin-
lerce Amerikalının ölümü demekti.
General Giap'ın. savaşa zorlanmasının, bugünkü
gözle yorumu şöyle:
"Kenndy'nın niçin savaşa gırdiğini şımdi anlıyo-
rum. O dönemdeÂBD'dekomünıstlereduyulannef-
ret, o denli güçlüydü ki başkanın savaşa girmekten
başka çaresi yoktu." Ülkesinı saldından kurtaran Ge-
neral Giap şimdt 83 yaşında. Mc Namara da 79 ya-
şındaydı. Elbette banş "için savaşacaklardı. Bugün
dünyanın ıstedtği barıştır. savaş değil.
Her ikisinin el sıkışırken çektirdikleri fotoğraf çok
anlamlıdır. Bu, bana başka bir fotoğrafı anımsattı.
Bu fotoğrafta tzak Rabin'le Yaser Arafat el sıkı-
şıyorlardı. Arkalanndada Başkan Clinton görünüyor-
du. Başkan, gülucükler saçarak her ikisini banşa
özendiriyordu. Bundan bir yıl önce Izak Rabin'le Ya-
ser Arafat'ın dostluk eli sıkışacaklanni birileri söyle-
se inanıhr mıydı?
Büyük bir coşku vardı.
Birkaç ay geçmedi.
Banş ve dosttuk için toplanmış büyük bir kalaba-
lığın içinde banş türkülerı söylerken dostluk gösteri-
lennde bulunurken en umulmadıkbir zamanda f ana-.
tik bir Yahudi, izak Rabin'i öldürdü.
Bu beklenir miydi?
Hanı, "Bir Yahudi ötekini öldürmez" denirdi? Işte
öldürüyordu.
Gözlerimın önüne Osmanbeyli. Israil yurttaşı izak
geldı, Ona sormuştum bu soruyu:
"Ötdürür" demtşti.
Necati Cumalı söyledi. Ben gezideyken eski dos-
tumuz Erol Güney getmiş. Demek artık vize veriyor-
lar. Bir de muhabirlerimizin pazar günleri yazdıklan
Tei Aviv mektubu yazmış. bundan sonra sürekli ya-
zacakmış. Erol; Yahudi, Yahudi'yi Öldürür kanısında.
Yahut bana öyle geliyor. Bundan sonra bu mektup-
lardaTel Aviv'de olup bitenleri öğreneceğiz.
Biliyorsunuz bundan yıllarca önce Orhan Veli, Erol
Güney'in kedisı ıçin bir şiir yazmıştı.
Rahmetli Yılmaz Özkol, tavlada sıkışıp da her pul
vuruşta, "Öyleyse Giap!." diye bağırırdı. Atttkça za-
n bakar. "Öyleyse Giap!.." derdi.
Biz de Giap'la Mc Namara el sıkıştıkça,
"Öyleyse Giap!." dıyelim. . '.
"Öyleyse Giap'..."
B U L M A C A SEDAT YAŞAYAS
SOLDAN SAĞA:
1/ Halk edebıya-
tında "mahlas" 1
anlamında kulla- „
nılan sözcük. 2/ *-
Hz.Vtuham- a
med'in çevresm-
de toplanan Müs-
lümanlann tü-
mü... Bır gözren-
gı. 3/ Kuzu sesi ..
Gemilerin vükle-
me boşaltma yap-
tıkları yer. 4' Sü-
reyya da denilen
yıîdız takımı...
Güzel kadın. 5/ tşaret... Yü-
zün bır bölümü. 61 Müteah-
hit. II Askeri havacıhkta "çı-
kış" anlamında kullanılan
sözcük... Kuruyarak ya da
çürüverek ıçi boşalmış oîan.
8/ Bır soru sözü... Bir nota...
Olumsuzluk belinen bır
önek. 9/Bircet\el türü... De-
mırli betonla yapılmış yapı.
\X1CARIDAN AŞAĞ1YA:
1/ Bir mezann üzerini örten
büyük toprak ya da taş yığı-
nı. 2/ Bır kımsenin dinın buyruklannı yerine getirmek ıçm
yaptıklan... On dört dızeden oluşan bır Batı şiıri türü. 3/ Pro-
metyum elemervtının simgesi... Gevenden çıkarılan bir tür
zamk. 4/Şamatacı. edepsız. 5/Güzel koku... Ünletn. i>l Ak-
tinyum elementinm sımgesı... Miistahkcm yer. 7/ Eskiden
kuÜanılmış on para değenndeki sikke. 8/ Müşten...
Anadolu'da, özellikle Dogu K.aradeniz dağlannın vüksek
kesımlerinde yay gın geçıcı kırsal yerleşme. 9/Dört Mısır fi-
ravununun ortak adı.
Sevgili Eşim
Dr. NEJAT YAZICIOĞLU'nu
Ölümünün birinti yıhnda
17 Kasım 1995 Cuma günü (yartn)
Saat: 12.00'de Zinurlikuyu Mezarhğı'nda
Saot: 18.00'de İstanbul Tabib Odası'nda
iki oyrı toplontıyla anatatjıı.
Tüm dostlarımızı bekliyoroı.
Hatue Yazıuoğlu
Maslak Gazeteciler Sitesi'nde
sahibinden kiralık dubleks daire
TEL-.55669 35