Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
31EKİM1995SALI CUMHURİYET SAYFA
EKONOM
İfadamları Mersin
Lnaıu'nı istiyor
• MERSİN (Cumhuriyet)-
Mersiniî sanayiciler ve
işaamlan. Mersin
Linanı'nın hem
kapısitesinin arttınlmasını
hert de kendileri tarafindan
işlenlmesini istiyorlar. Bu
korudakı yaklaşımlannı
Cunhurbaşkanı Süleyman
Denirel'e de anlatarak
destk isteyen sanayiciler,
"TCDD'nın limandaki
yükeme-boşaltmalan
sıraMnda skandal
boyıtunda olumsuzluk
yaşamvor" savındalar.
Currhurbaşkanı Demirel'i
önceki gün konuk eden
işadımlan. ziyareti fırsat
bileıek Mersin Limanı ve
havaalanının yeri
konısundaki görüşlerini
dilegetirdiler. Işadamlan
"Ha.'aalanının Adana
Karstas'ta yapılmasına
karşyız" yazılı pankartla
Currhurbaşkanrna ilk
mesijı yolladılar.
Fındık ihracatı
düştü
• TRABZON
(Cumhuriyet) - Türkiye'nin
en önemli ihracat
kalemlennden bırini
oluşturan ve son iki yıl
rekor kıran fındık
ihracatında önemli bir
düşüş gözleniyor. Fındık
ihracat sezonunun ılk 50
gününde yüzde I2"lik bir
düşü$ gerçekleşti. Fındığın
dünya borsalanndaki satış
fiyatı da düşüş gösterdi.
Karadeniz Fındık
İhracatçılan Birliği'nden
ahnan rakamlara göre l
eylülde başlayan fındık
ihracat sezonunun ilk 50
gününde 42 bin 974 tonu
l W5 ürünü olmak üzere
toplam 47 bin 776 ton iç
fındık ihraç edildi. Bu
ihracattan 156 mihon 511
bin Qf>0 dolar dövız gırdisi
sağlandı..
Çay antık
geçindirmiyor
• RİZE(AA)ı-Dogu
Karadeniz Bölgesi'nde 210
bin dolayında üreticinin
uöraştığı çay tanmının.
üreticilenn yüzde 85'inin 1
ila 5 dönüm gibı yetersiz
çaylığa sahip olması
nedeniyle artık istenen
düzeyde geçime katkı
sağlamadığı bildirildi.
Doğu Karadeniz
Bölgesi'nde 760 bin dekar
alanda çay tanmı ile
ugraşan 210 bin
dolayındaki üreticinin
yüzde 85'i. 1 ila 5 dönüm .
çaylık alana sahip
bulunu\ or. Çay üreticisi
ailelenn. sınırlı ekim
alanlan nedeniyle, elde
ettikleri gelirlerin yıl
boyunca yapacaklan
harcamalara yermediği
belirtiliyor.
ŞİRKETLERDEN
•SABAN
DIŞ
TİCARET'in
Türkiye
temsiîcilıgini
yaptığı
Grant's.
scotch viskide
geçen yıl ünlü
rakiplenni
gende bırakarak dünya
dördüncüsü oldu.
• LOFT Jeans'ın reklam
işlerini Asist Halkla
İlişkiler üstlendi.
• ELİDOR 11 Kasım- 1
Aralık tarihlen arasında.
üç büyük kentteki bazı
alışveriş merkezlerinde
müşterilerin ücretsiz
oiarak saç anaîizlerini
yapaçak.
• T İ TÜNBANK
Istanbul'daki 18. şubesini
açtı.
• MOTOROLA cep
telefonlannda daha uzun
konuşmayı sağlayacak
olan Lithium pilini
piyasaya sunacak.
BESAN Besin Sanayi,
Çapamarka'yı satın aldı.
• RAY SİGORTA
acentelertoplantısı
Antalya Belek'te
gerçekleşti.
•
başladıgı
Philips"
Matchline
telev izyonlannı
rüketiciyle tanıştırma
turlan düzenliyor.
• ILUSOY
OTOMOTİV Expofreight
Fuan'nda ziyaretçilerine
Ayşegül Aldinç konseri
sundu.
• LMVERSAL
SİGORTA Abaküs Eğitim
Sigortası isminde
çocuklann güvenliğini
amaçlayan yeni bir sigorta
sistemi başlatıyor.
• LOGO gramer bilgisi
yerine kelıme bılgisini
artırmayı amaçlayan yeni.
bir Ingilizce eğitim
programı başlatıyor.
Yatınm değer artışı sıralaması, "500 Büyük Sanayi Kuruluşu" araştırmasını çürütüyor
Sanayîde 'biiyiikHik9
aldaücıEkonomi Servisi - Büyük ölçüde
üretımden ranta kayan sanayi kuru-
luşlannın, finansal getirileri dışın-
da bırakılarak sadece yatınm ve-
rimliliği açısından değerlendiril-
meleri, Türkiye'deki sıralamayı
önemli ölçüde değiştiriyor. İSO ta-
rafindan yayımlanan Türkiye'nin
en büyük 500 sanayi kuruluşu sıra-
lamasında, yüksek orandaki faali-
yet dışı gelirleriyle üst sıralarda
yer alan özel sanayi kuruluşlannın.
yatınm verimliliğinde daha alt sı-
ralara düştükleri gözleniyor.
Amenka'da bulunan Stern Ste-
wart adlı uluslararası danışmanlık
kuruluşunun Türkiye tejnsilcisi
LBA Yönetım Danışmanlık. Tür-
kiye'deki büyük sanayi kuruluşla-
nndan ÎMKB'de ışlem görenleri
üretim dışı gelir ve giderlerini ha-
riç tutup sadece üretımleriyle elde
ettikleri yatınm deger artışlanna
göre sıralamaya tabi tuttu. Repo,
Hazine bonosu ve devlet tahvili gi-
bi üretimle ılgili olmayan kalemler
dildcate alınmayınca İSO sıralama-
sından İMKB işlem görenler ara-
sında ilk sırada olan Petkim bu ye-
rini korurken. 500 büyük içinde 2.
olan Arçelik 4,'lüge, 3. olan Erde-
mir 1O.'luga indi. İSO sıralamasın-
İMKB'de yer aian sanayi şirketlerinin rant dışı
j^& * ı v gelirlerine gör%Mk 10
İSO Yatırımın
Şirket sıralamasındaki değer artışı
yeri (milyon TL) ^ f Ö T J T L ,
Petkim
Petro< Ofisi
Tofaş Oto. Fab.
Arçelik
Ege Biractlık
Aksa Akrilik
Netaş Telekom
Erciyes Biracılık
Tat Konserve
Erdemir
1
21
4
2
29
5
18
27
46
3
27.653.408 J £jL
27.238.306 P t K
27.182.062 ) U,
19.072.220 J /^\\ LL
14.396.728 J f IJ// jT
13.013.017 . " S j , ff
10.220.784 *, _ .,_. . / r
8.593.438İ^JH^^^^HH
~8.546.772~m^^^^^HH
7.915.788 H H H H H H P ^
da 46. olan Tat Konserve yatınm
değer artışında 9.'luğa. 30. olan Er-
ciyes Biracılık da 5.'liğe yükseldi.
Şirketlerin performanslannı se-
ne sonunda elde ettikleri kâr mik-
tanna göre değerlendirmenin bü-
yük bir hata oluğuna dıkkat çeken
LBA Yönetim Danışmanlık Genel
Müdürü Levent Beriker.kendileri-
nin şirketlerin performanslannı de-
ğerlendirme yönteınlerini şöyle
açıkladı: "Şirkerin bilançosundan
esas faaihetleri ile ilgili olmayan
tüm gelir ve giderleri çıkanyoruz.
Böylelikle bilanço temizlenmiş olu-
yor. Daha sonra şirketin elindeki
• ABD'li bir
uluslararası
danışmanlık
şirketinin,
İMKB'de işlem
gören sanayi
kuruluşlan
arasında bono.
repo gibi faaliyet
dışı gelirlerini
değerlendirme
dışı bırakarak
yaptığı sıralama,
ISO'nun "500
Büyük Sanayi
Kuruluşu"
araştırmasından
çok farklı
sonuçlar ortaya
koyuyor.
kaynaklan ne kadar verimli kul-
landığına bakarak perfbrmansını
değerlendi rijoruz."
ABD'dekfStern Stevvartadlı ku-
ruluşun Türkiye'deki temsilcisi
oiarak çalıştıklannı ifade eden Be-
riker, özellikle Türkiye'ye yatınm
yapmak isteyen ABD'li ve diğer
yabanoyatınmcılann Türkiye'de-
ki sanayi şirketlerinin bilançolann-
da büyük yer tutan faaliyet dışı ka-
zançlarla hiç ilgilenmediklerini
söyledi. LBA Genel Müdürü. elin-
deki sermayeyı Hazine bonosu ve-
ya repo gibi finansal araçlarda de-
ğerlendiren sanayi kuruluşlannın
Türkiye'nin kaynaklarının israfına
neden olduguna dikkat çeke-
rek."Törkiye"deki tüm sanayi ku-
ruluşlan kaynaklannı en \erimli şe-
kilde üretimde kullansalar 5.5 mil-
yon kişiye daha istihdanı olanağı
açılırdı" şeklinde konuştu.
Türkiye'deki sanayi kuruluşlan-
nın ellerindeki kaynaklarla çok
yüksek mıktarda kazanç sağlaya-
bildiklerini, ancak bunun değerlen-
dirmelerindeartı değer olmadığına
işaret eden LBA Sermaye Piya_sa-
lan Araştırma Müdürü Cmit Öz-
dende "Reel ekonomidc repodan
ve>a diğer menkul kı\metlerden
kazanılan gelir kaynak gelir oia-
rak kullanılmaz. Bunlar sürekli
kayıt dışı bırakılır. Tabii sektö-
rünüze bağlı. Bir bankacı için
menkul kıymetler kaynak oiarak
değerlendirilirken bir sana>ici
için o şekilde değerlendirilmesi
mümkün değildir" dı>e konuştu.
Borçlanmalannın zorlaştınlması ve ücret düşüşünün sonuç vermesi bekleniyor
KİT'ler 1996'da kâra geçecek
ANKARA(AA)-
Türkiye'de birçok sorunun
nedeni oiarak gösterilen ve
son yıllarda sürekli zarar
eden KlT'ler. sonunda kâra
geçıyor. Kamu lktisadi
Teşebbüsleri'nin (KlTl
1996 ynlında dönem kânnın
31 rrilyon 721.2 milyar lira
olacağı hesaplandı.
Bu yılı 30 tnlyon 620.9
milyar lıra zararla
• kapatması beklenen
KlT'lerin, geçen yılki
zaran 84 tnlyon 439. l
milyar lira olmuştu.
KlT'lerin kâretmesinde en
önemli etken. Uluslarası
Para Fonu'nun (IMF)
performans kriterleri
çerçevesinde
borçlanmalannın
zorlaştınlması ve reel
ücretlerdeki gerileme.
1996 program verilerine
göre özelleştirme
kapsamındaki KtT'lerin de
aralannda bulunduğu
toplam 50 KİT'ten 28'inln
kâr etmesi, 22'sinin de zarar
etmesi bekleniyor.
Kâr edecek KlT'ler
arasında ilk sırayı ise 41
trilyon 316.7 milyar lira ile
PETKİM alıyor. TCDD ise
42 trilyon lirayla zarar eden
KlT'ler arasında birinci
durumda.
1996yılındaTürk
Telekom'un 21 trilyon 37.1
milyar lira. DHMl'nin 12
trilyon 486.2 milyar lira.
TEDAŞ'ın 11 tnlyon 276.1
milyar lira. Etibank'ın 9
trilyon 798.2 milyar lira kâr
edeceği hesaplandı.
Gelecek yıl özelleştirme
kapsamındaki Petrol
Ofisi'nin 12 rrilyon 585.1
milyar lira, Türk Hava
Yollan'nın 5 trilyon 226.9
milyar lira kâr etmesi
öngörülüyor.
Özelleştirme kapsamındaki
Sümer Holding'in
önümüzdeki yıl dönem
zarannın 9 trilyon 55.2
milyar lira. TÜPRAŞ'ın 16
trilyon 407.9 milyar lira
olması bekleniyor.
KlT'lerin dönem kar-zararları milyon TL.
KlT'ler
MKEK
ASİL ÇELİK
SEKA
ETİBANK
T.KÖMÜR İŞLT.
TEAŞ
TEDAŞ
TPAO
BOTAŞ
İGSAŞ
TÜGSAŞ
TÜRK ŞEKER
TARIM1ŞLT.
DMO
TÜVASAŞ
TÜDEMSAŞ
TÜLOMSAŞ
TELEKOM
DHMİ
PETKİM
POAŞ
THY
SEK
T.DENİZCİLİK İŞLT.
D.B.DEN.NAKLIYAT
ÇİNKUR
DITAŞ
ÇİTOSAN
Dönem kârı
2.202.866
539.024
3.414.888
9.798.227
4.238.641
2.824.288
11.276.135
4.611.983
1.366.649
5.168.397
397.973
2.417.328
1.691.761
1.645.353
21.267
280.392
776.774
21.037.159
12.486.282
41.316.748
12.585.164
5.226.937
15.732
3.501.203
1.144.883
352.748
427.061
2.829.929
KÎT'ler Dönem zaran
TAKSAN
TÜMOSAN
TDÇİ
GERKONSAN
T.TAŞ KÖMURÜ
TEMSAN
TMO
ÇAYKUR
TEKEL
TZDK
TCDD
POSTA İŞLT.
SÜMER HOLDİNG
PETLAS
TESTAŞ
TURBAN
TÜPRAŞ
ORÜS
EBK
YEMSAN
T.GEMİ SANAYİ
K.BAKIR İŞLT
GENEL TOPLAM
259.337
233.673
8.186.871
208.284
21.262.761
67.036
94.299
2.437.739
1.633.274
5.564.483
42.042.411
4.673.793
9.055.272
2.308.341
1.205.107
399.093
16.407.979
1.351.244
2.702.697
817.848
643.116
119.860
31.721.267
Işçinin
kıdemi
tüketiliyorANKARA(ANKA)-Özel sek-
törde yaşanan hızlı işten çıkaıma-
lara bağlı oiarak istihdanı edilen-
lerin oldukça bü\ük bir bölümü-
nü "kıdemsizJer"oluşturuyor. Bu
durum kendısinı en çok deri. in-
şaat \e turizm sektörlerinde gös-
teriyor.
Türkiye lşveren Sendikalan
Konfederasyonu'na üye işyerle-
rindc yapılan araştırma. özel sek-
tör işçisinın profilini orta\a çıkar-
dı. Ağaç. cam. çimento. deri, gı-
da.inşaat. kâğıt. kimya. metal. şe-
ker. tekstil. toprak\e turizm ol-
mak üzere 13 sektörü kapsayan
araştırmayla özellikle bazı alan-
larda işçilerin büvük bölümünün
düşük kıdemde olduğu saptandı.
Kıdemi 5 yıl ve daha az olan ça-
lışanlann oranı yüzde 45.1 diize-
yinde bulunuyor. Bu oran deri
sektöründe yüzde 90.9. tunzmde
yüzde 81.6. inşaat alanında yüz-
de 80.9'a ulaşıyor. Toprak sektö-
ründe çalışanlann yüzde 63 "ü. gı-
da sektörü çalışanlarının yüzde
58.3'ü beş yıl ve daha aşağı kı-
demdeler.
Tersane işçileri kıdem tazminatlannı alamama tehlikesiyle karşı karşıya olduklannı savunuyorlar
^Hisseden geçtik, kıdem elden gîdiyor'
CANAN SOYSAL
5 sendika yöneticisi tara
fından kurulan Gemi Sanayi
ve Ticaret A.Ş.'nin (GES-
TAŞ). özelleştirmede satın
aldığı tersanelere hissedar
olamayan işçileri. şimdi de
kıdem tazmınatı endışesi sar-
dı. Tersane işçileri. Özelleş-
tirme Yüksek Kurulu'nun
(ÖYK) karanna göre, Pendik
ve Alaybey tersaneleriyle,
Pendik Motor Fabrikası'nda
çalışan yaklaşık 2 bin kişinin
kıdem tazminatının tamamı-
nın GESTAŞ'a yüklendiğini
hatırlatarak, ortalama kıde-
min 14 yıl oiarak düşünülme-
si halinde. şirketin 879 mil-
yar lira yükümlülük altına
girdiğini belirtiyorlar. Işçiler
ihbar tazminatlanyla bu yü-
kümlülüğün 1 trilyonu aştı-
ğını ifade ediyorlar.
Işçiler. Dok Gemi-Iş Sen-
dikası Başkanı Nazım
Tur'un, bu tersanelerde çalı-
şanlann kıdem tazminatlan-
nı kabul etmelerinin nedeni-
ni bir konuşmasında "îhale
• Iki bin işçinin kıdem
tazminatlannın ihbar
tazminatları ile bir
trilyon liraya
yaklaştığını vurgulayan
işçiler, Dok Gemi-Iş
Sendikası Başkanı
Nazım Tur'un diğer
firmalann teklifinde
olduğundan tazminat-
lan üstlendiklerini,
ancak şu anda
ödeyemeyeceklerini
söylediğini ileri
sürüyorlar.
görüşmeleri sırasında teklif
veren Sadıkoğlu, bu tersane-
ierde çalışanlann kıdem taz-
minatlannı kabul efrikk-rini
söyledL Dilin kemiği \ok. Ma-
dem o kabul edi>or, bizde ka-
bul edhoruzdedik" şeklinde
açıkladığını kaydettiler.
Şu anda GESTAŞ'ın para-
sı olmadığını öne süren işçi-
ier. şirketin bugünkü duru-
muyla bir aylık elektrik ve su
Özelleştirmede satın aldığı
tersanelere hissedar olama-
yan işçileri şimdi de kıdem
tazminatı endişesi sardı.
faturalannı bile ödeyemeye-
ceğini ifade ettiler.
Çalışanlar. Nazım Tur'un
da geçen günlerde a>xılmak
isteyen işçilere. "Şu anda kn
denı tazminatınızı öde>e-
mem. Gitmek iste\en gidebi-
lir. ^'oksa. biraz daha sabre-
din" dedıöinı vur«ulu>orlar.
Öte yandan GESTA'Ş'a aıt
500 bin hısseden valnızca 10
bininın çalışanlara satılma-
sıyla ilgili oiarak daha önce
açıklamalarda bulunan Na-
zım Tur, konuyla ilgili oiarak
"İşcikr, paralan oünadığı için
yetcrlihissealamadılar' şek-
linde konuşmuştu. Ancak
sendika tarafından mayıs
içinde ilgili tersanelere ası-
lan tamimde. A ve B grubu
hisselerden tüm personele bi-
rer adet hisse devri yapılma-
sına karar \erildiği bildirili-
yor. Yine aynı tamimde, söz
konusu devir sözleşmelerinin
pul ve matbuat giderleri göz
önüne alınarak. 1000 lırası
nominal değerli hısse devri-
nin sadece 50 bin lira karşılı-
ğında vapılacağı kaydedilı-
yor. ^anı bir başka deyişle.
hem A grubu hem de B gru-
bu hisse almak isteyen bir iş-
çinin cebinden toplam 100
bin lira çıkması gerekiyor.
Tersane işçileri "Hepimizin
cebinde 100 bin lira var. Para-
mızolmadığı için hKstalama-
dığımız doğru değil. Bu hisse-
lerin kimleresahklığı bilinmi-
yor. Hisselerin satıldığı kişile-
rin arasında. emekli işçiler ve
tersane>le hicbir ilgisi bulun-
mayan insanlann >er aldığı
söv leniyor" di> or.
"23 Ekim 1995 tarihli Res-
mı Gazete'de yayımlanan ko-
nuyla ilgili Ö\'K tebliğinde.
" Kgili sendika ve işyeri çalı-
şanlanıunenaz>üzde5l ora-
nında hissedar olmasına ka-
rar verilmiştir" şeklinde bir
madde yer alıyor. Ancak,
Tur'un açıklamalanna göre
şirketin 500 bin hissesinden
10 bini işçilere satıldı. Böy-
lece tersane çalışanlan GES-
TAŞ" ın valnızca y üzde 2 'sine
hissedar oldu.
Öte vandan Türk-tş Baş-
kanı Bayram Meral. Cum-
hunyet'in sorulannı yanıtla-
maktan kaçınırken sendika
başkanıylagörüşmeden açık-
lama \apamayacağmı söyle-
di.
KONUK YAZAR Prof. Dr. EROL MANİSALI
6 Mart belgesi ne anlam taşıyor?
rürkiye'yi Avrupa Birliği'ne (AB)
değil, yalnızca AB'nin ticari çar-
kı olan gümrük birliğine soka-
cak olan 6 Mart belgesi, olağan
bir ortaklık konseyi karan oiarak sunul-
makla birlikte, içerdiği maddeler bakı-
mından Türkiye'yi tek taraflı bağlayan
özellikler dolayısıyla "çok önemli sonuç-
lar doğuran" bir anlaşmadır. Bu belge.
eğer yalnızca Türkiye ile AB arasında
gümrükleri kaldıran ve Türkiye'nin ortak
gümrük tarifesine uyumunu sağlayan bir
belge olsaydı, Türkiye üzerinde siyasal
etkiler yaratmayabilir ve normal bir ortak-
lık konseyi kararı oiarak algılanabilirdi.
Ancak işin aslı böyle değil: Özellikle
16. madde ile 53'ten 64'e kadar olan
maddeler, bir ticari bütünleşmeden çok
ötede, "tam üye olmayan Türkiye'yi bir
tam üye gibi yükümlülükler altına sokan
ve ülkenin AB üst organlan tarafından
yönetilmesine olanak sağlayan" çok
önemli hükümler içermektedir. Bu ne-
denle 6 Mart belgesi, doğuracağı sonuç-
lar açısından cumhuriyet döneminin en
önemli belgesidir. Bu yargının nedenleri,
şu şekilde sıralanabilir:
1-Türkiye, AB'nin dış ticaret politika-
sınauymayükümlülüğü altına sokulmak-
tadır (Maddeler 16, 52, 57, 64). Dün ol-
duğu gibi bugün ve yann da dış ticaret
polıtikalan, dış politıkanın bir parçasıdır.
Bu yüzden Türkiye, içinde yer almadığı
AB üst kurumlannın dış politikalarına ve
dış ekonomik ilişkiler uygulamalanna
bağlanmaktadır. Bunun ilk örneği Türki-
ye-KKTC ilişkilerinde ortaya çıkacaktır.
Türkiye 16. maddeye göre Kıbrıs Rum
Yönetimi ile ticari bütünleşmeye girme
yükümlülüğü altına sokulurken 64. mad-
deye göre de KKTC'ye ticari ambargo
uygulamak durumunda kalacaktır.
2-Türkiye, AB'nin üçüncü ülkelerle im-
zaladığı ve imzalayacağı bütün imtıyazlı
ticaret anlaşmalarına ve koyacağı kısıt-
lamalara uyum sağlamakla yükümlüdür.
Örneğin AB, yann Ermenistan ile imti-
yazlı bir ticaret anlaşması yaparsa Türki-
ye buna uymakla yükümlüdür. Aynı şe-
kilde Azerbaycan'a ticaret ambargosu
uygularsa buna da uymak zorundadır.
Çünkü ''Sistem, tam üyelerin yükümlü-
lüğüne göre kurulmuştur ve Türkiye tam
üye olmasa da madem ki gümrük birliği
içindedir, o halde sistemin bütünlüğüne
uymakla yükümlüdür" gibi garip ve den-
gesiz bir sonuç doğmaktadır 6 Mart bel-
gesi, bu nedenle hukuk ve siyaset man-
tığı olmayan çelişkileri içermiş olmakta-
dır. Bu tür yükümlülükler. tam üyeler için
çok doğaldır. Çünkü onlar, karar veren-
ler arasındadırlar. Ancak Türkiye, karar
mekanızmasının dışında olmakla birlikte.
yükümlülük altına girmektedir.
3- Türkiye'nin üçüncü ülkelerle imza-
layacağı anlaşmalar, AB'nin denetimi al-
tına girmektedir. Eğer Türkiye'nin üçün-
cü bir ülke (veya grup) ile imzalayacağı
bir anlaşma, gümrük birlığini etkiiiyorsa
-ki mutlaka etkiler- AB buna müdahale
edebilir ve engelleyebılir. Yalnızca güm-
rük birliğine etkisı bakımından değil. AB
dış ticaret polıtikasına uyum bakımından
da bu denetim ortaya çıkmaktadır. "Tür-
kiye madem ki gümrük birliği içindedir,
o halde tam üyelerin gümrük birliği ve dış
ticaret politikaları ile ilgili oiarak belirle-
diği kural ve politikalara uymak zorunda-
dır" mantığı, 6 Mart belgesinde hâkim
olan özelliktir.
Bu nedenle Türkiye. tam üye yapılma-
dığı halde. tam üyeler gibi yükümlülük
aitına sokulmaktadır. AB içinde sistem,
tam üyelerin çıkarlarının karşılıklı oiarak
korunduğu mekanizmalar üzerine otur-
tulmuştur. Bu nedenle önce tam uye ol-
mak,sonra da gümrük birliği içinde yer al-
mak gerekir. Kesinlikle yann da tam üye
yapılmayacak olan Türkiye, ulusal çıkar-
larla bağdaşmayan bir biçimde, yapay ve
dengesiz bir anlaşma ile sisteme monte
edilmeye çahşılmıştır.
4-Türkiye, tam üyelerin hâkimlerinden
oluşan AB Adalet Divanı'nın kararlarına
kesinlikle uymak zorundadır. AB Adalet
Divanı, uluslar üstü AB hukuk düzenınin
koruyucusudur ve tam üyelerin çıkarla-
rını, bu hukuk düzeni içindekorur, 6 Mart
belgesine göre bu divan, TBMM'nin üze-
rindedir.
Yukanda özetlenen noktalar. sonuçla-
rı bakımından 6 Mart belgesınin niçin
cumhuriyet döneminin en önemli belge-
si olduğunu da açıklamaktadır.
6 Mart belgesi içinde görülen Türkiye-
AB Ortaklık Konseyi, 'Ancak 6 Mart bel-
gesınin koyduğu kurallar içinde kalarak
karar verebilir. Hiçbirzaman 6 Mart bel-
gesinin sınırları dışına çıkamaz".
6 Mart belgesinin Türkiye'yi AB'ye ya-
kınlaştırdığı çok doğrudur. Ancak bu ya-
kınlaştırma. "Türkiye 'yi AB yörüngesıne
sokma, AB üst kurumlannın kararlarına
bağlama" biçıminde olmakta ve sonuç-
ta Türkiye vesayet altına girmektedir. Ya-
nn bu durum Türkiye için yalnız ekono-
mik değil, çok önemli siyasal sonuçlar da
doğuracaktır. Bu antidemokratik ve gü-
dümlü yapı, yann AB ile aramızda sürtüş-
melere neden olacaktır.
Bütün bu gerçeklerTürk kamuoyunda
henüz yeterince anlaşılmış değildir. Vıtri-
nı çok güzel süslemiş, ancak mutfağın-
da nelerin kaynatıldığı tartışılmamış 6
Mart belgesi, cumhuriyet tarihimizdeki
yerini, kafaların karıştınldığı ve gerçekle-
rin gizlendıği karanlık bir ortamda almak-
tadır.
IŞÇININ EVRENINDEN
ŞUKRAN SONER
...zedeler
Bankerzedeler, dövizzedeler, iflas eden bankaze-
deler, süperemeklizedeler, bitmeyen ya da iflas eden
kooperatifzedeler, medyazedeler, sendikacızedeler...
üsteyi istediğiniz kadar uzatabilirsiniz. Umutla bir
şeylere sarılıp, sonra oyuna geldiklerini, dolandınl-
dıklannı gören ne kadar da çok insanımız, ...zede ol-
muşumuz var? ...zedeler, deyim yerindeyse ancak
iş ışten geçtikten sonra uyanır, bazen de ucup giden
haklarını alabilmek üzere örgütlenmeye, tepki gös-
termeye çalışırlar. Oyuna geldikten, kazık yendikten
sonra gösterilen tepkiler, bazen gerçekten güçlü ör-
gütlenmeler, karşı koyuşlar geneilikle çok fazla bir işe
yaramaz. Atı alan Üsküdar'ı geçmiş. birileri vurgunu
vurup köşeyi dönmüş, kimileri ortalık yatışıncaya ka-
dar ortalıktan kaybolmuş, ...zedeler dolandınldıkla-
n ile kalmışlardır.
Kimi olayda ...zede olmak bir şansızlık sayılabilir,
kimilerinde ise insanlar göz göre göre işin içine gir-
miş, "dolandırılmaya" nerede ise davetıye çıkarıl-
mıştır. Matematik hesap tutmamakta, işin mantıksız-
lığı göz önünde durmaktadır. Bankere verilen para-
nın vaat edilen faiz karşılığının ödenmesi olanaksız-
dır. Ya da bankanın hesapları "batacak" sinyali ver-
mektedir. *
Ama elini kıpırdatmadan, oturduğunuz yerde pa-
ra kazanma, yüksek faiz almanın cazibesi dayanıl-
mazdır. "Birşeyolmaz. Benalacağımıalınm"düşün-
cesi egemen olur. Kimi zaman bir ömürtük çalışma-
nın birikimi paralar uçup gittikten sonra dövünme-
nin. kafaları duvardan duvara vurmanın pek bir ya-
rarı olmaz.
Geçen hafta, Kanal E'de "medya ve promosyon"
konulu bir açıkoturuma katıldım. Insan bazen içinde
yaşadıklarının çok fazla ayınmında olmuyor. Birkaç
kişı bir araya gelip "Olayın bir o boyutu, bir de şu
boyutu var" dendiğinde dehşete kapılınıyor.
içinde bulunduğum medya dünyasının son kapış-
ması, kimi karşılıklı kırli çamaşırtann ortaya dökülme-
sinin de katkısı ile gelen ek bilgilerin de ışığında or-
taya çıkan tablo ürkütücü boyutlarda. Bu ışini man-
tığı, matematik hesabı yok. Sankı ne alınan borç ve
kredilerin geri ödenmesi ne de okura vaat edılenle-
rin yerine getirilmesı gündemde. Önemli olan tek öl-
çü, çarkı döndürecek yeni finasman kaynaklarının
yaratılması.
Bu işı bilenler bir yerlerden bir şeylere dokunuldu-
ğunda, koca koca gazete ve TV kanallarının bir an-
da batacaklarını, iflas edebileceklerini anlatıyorlar.
Şomağızlılıkla, olanlann bu gazeteler ve televizyon-
larda çalışanlara. bir de aldatılan okurlara olacağını,
ortak ve büyük sahıplerin kişısel servetlerine hiçbir
şey olmayacağını söylüyorlar.
Evet, yakın zamanlar için. en büyük ...zedelere,
medyazedelerin katılacağı anlatılıyor. Şimdıden as-
lında promosyonlarda, lotaryada ufak ufak dolandı-
rılan okur sayısı hiç de az değil. Hoş 3.5 milyon ka-
dar eskiden beri belli ölçüde okur, yeni türemiş 3.5
milyonu ise sadece promosyon alıcısı konumunda-
ki vatandaşa okur mu müşteri mı demek daha doğ-
ru, o da belli değil.
Her ne ise. "Bir fabrikanın biryılda ürettiği ürünün
5-10 katı vaat edılmiş promosyonlar nasıl verilecek?
Promosyona bağlı her gün gelen gazete fiyatı artı-
şına rağmen, vehleceği ilan edilmiş çılgınlık boyu-
tundaki promosyon ürünleri nereden sağlanacak?.."
Hiç belli değil.
Bir de bu işten toplum oiarak yediğimiz kazıklann
kaç boyutu var. hiç düşündünüz mü? Gazete ile bir-
likte sözde bir armağan alınıyor. Adı promosyon ol-
duğu için, reklam kampanyası da dahil her şeyi ver-
giden düşülüyor, gidere işleniyor. Diğer yandan ürü-
nün sahıbı firma da ayrıca reklam kampanyasından
kurtuluyor, arada reklam şirketleri de işini kaybedi-
yor. Ana bayi. ara bayi, çalışanlan, kazançları ile bir-
likte ödenen vergıleri uçup gidiyor.
Türkiye'de çok daha kalitelileri üretilen ürünler,
özel gümrük muafiyetı ile sokularak eylere gereksiz
tüketimı tahrik etmiş oiarak ulaşıyor. Ülke ekonomi-
sinin, işçinin, vergi kayıplarının hesaplannı yapabilir,
boyutlarını hiç düşüneoilir misiniz?
Ve eninde sonunda büyük bir dolandınlma gün-
demde. Dolandırmayanlar, dolandıranlar peş peşe
gelirken, kendilerini aklayabilecekler mi? Toplumu bir
çılgın bedavacılığa, promosyona, lotaryaya alıştınp
gazeteciliği, kamuoyu ışlevini yok ettikleri için övü-
necekler mi?
Ve hepımizin kara kara düşünmesi gereken, olum-
suzun olumsuzu yarattığı bir kara tablo.
Her anlamda işlevinden kopmuş, kirlenmiş bir
medya, başta iktidar, siyasi partiler, pariamento, sen-
dikalar, tüm sivil toplum kurumlarındaki kirlenmele-
rin denetimini, kamuoyu işlevini doğru nasıl yapabi-
lir?
Ya da kirlenmiş siyasi liderler, kirlenmiş siyasi ör-
gütlenmeler, varlıklarını bağlı gördükleri medyanın,
başta tekelleşme, promosyon dolandırıcılıkları. her
tür kirlenmesıne karşı, yasal düzenlemeler de dahil,
gereken denetimi nasıl yapabilir, nasıl önlem alabi-
lirler?
Kirlenmiş sendikal hareket, sendikacı lider, siyasi
iktidar, sermaye cephesi. medya saldınsı karşısında
işçinin haklarını nasıl koruyabilir?..
Gerçek şu ki hasta tavuktan kötü yumurta, bozuk
yumurtadan da hasta tavuk çıkıyor. Bir yerlerden
olumsuzluklar kaousunu kırmak gerekiyor.
Bütün kurumlar için. içerden ve dışardan, her tür
kirlenmeye karşı savaş açmak, seferberlik ilan etmek
zamanı gelmiş geçmiş bulunuyor. Tabii, mazoşist bir
yapıyla, göz göre göre aldatılmak, haklanmızı yitir-
mek, ...zede olmaktan özel bir zevk almıyorsak.
DERBANK'ta
AZ PARA ÇOK PARA FARKI YOK
Miktarı ne olursa olsun
MEVDUATINIZA
T.Lirası Dol
1 Ay Vadeli
3 Ay Vadeli
6 Ay Vadeü
1. Yıl Vadeli
%75
%85
%90
%95
D.Mark
%6
ORANLARINDA FAİZ VERİLİR
DERBANK
Yenilmez Gücün Eseri
iButun tasarruf mevduatınız sigorta kapsamındadır.)
Şışlı Merkez Şubesi: Abide-i Hürriyet Cad. No: 125/1 ŞİŞLİ/İST
Tel: 231 47 61 Fax 231 47 59
Sırkeci Şubesr Dervışoğiu Sk. Dervış Han No:14 SlRKECİ/tST.
Tel: 512 10 59 Fax 513 90 87
Erenköy Şubesi: Bağdat Cad Kantarcı Rıza Sk
SeyranApt No V5 ERENKÖY'İST.
Tel: 3.216 363 18 26 Fax: 355 31 82
Ankara Şubesi: Cınnah Cad. No 24<A ÇANKAYA'ANKARA
Tel: 3.312 468 61 82 Fax-468 61 86