22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2SEKİM1995 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Yeni TMY tasansına göre düşünce suçu işleyen radyo ve televizyonlar 1-15 gün kapatılacak Düşünee yine suçANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)- DYP azınlık hükümetinın TBMM'ye sunduğu Terörie Mücadele Yasası'nda değışiklik öngören tasan, düşüncelerini yazıya ve- ya ya>ına dökenlerin "ülkenin bölünmez bütüntüğü"" gerekçesiylecezalandınlma- sı hükmünü değiştırmıyor. Tasan. radyo ve televizyonlan da ceza kapsamına ala- rak etki alanını genişletirken. düşünce suçlulannın mahkûmıyetlerinde ındirim yapılması, cezalann ertelenmesi ya da pa- ra>a çevrilmesı olanağı getiriyor. TMY'nin. bazı düşüncelerin açıklan- masını suç sayan 8. maddesi nedeniyle Türkhe genelindeki 16 Devlet Güvenlik Mahkemesf nde tutuklu veya tutuksuz yatgılanan sanık sa> ısı 5 bin 500'ü buldu. TMY'nin halen yürürlükte olan 8. mad- desi şöyle: "Hangi yöntem, maksat ve düşünceyle olursa olsun Türldye Cumhuriyeti devle- tinin ülkesi ve miDetiyle bölünmez büfün- lüğünü bozmayı hedef alan vazılı ve sözlü propagandaiktoplann, gösteri ve yürüyüş yapdamaz. Yapanlar hakkında 2 yıidan 5 yıla kadar ağır hapis >e 50 mihon liradan 100 milyon lira>a kadar ağır para cezası hükmolunur. Yukandaki fıkrada belirtilen propagan- dasuçunun 5680 sa> ılı Basın Kanunu'nun 3. maddesinde belirtilen mev kuteler vası- tası iie işlenmesi halinde. aynca sahipleri- ne de mevkute bir aydan az süreü ise bir önceki a> ortalama satiş miktannın; mev- kute niteliğinde bulunmav an basıb eserler ik jeni vayına giren mev kuteler hakkında ise en yüksek tirajlı günlük mevkutenin bir önceki a> ortalama satış tutannın > üz- de 9O'ı kadar ağır para cezası \erilir. An- Haluk Cerger protesto için cezaevinden çıkıyor '208 milyonu ödeyeceğim'ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Hapis cezasının tamamlanmasına karşın 'düsüncenin hâlâ suç olmasını protesto' içın 208 milyon liralık para cezasını ödemeyerek karşıhğında cezaev inde yaîma karan alan yazar Haluk Gerger, hükümetin 8. maddeyle ilgili değişiklik konusunda çalışma başlatması üzenne bu karanndan vazgeçtı. Parayı ödeyerek perşembe günü cezaevinden çıkacağmı açıklayan Gerger. "Hapisten 8. madde aldatnıacasıvla çıkmaktansa 208 müyonu zevkle ödeyeceğim" dedı. Haymana Cezaevi'nde bulunan Haluk Gerger. yaptığı yazılı açıklamada, giimrük birliği sürecinde artık zamanı kalmayan hükümetin bu amaçla 8. maddede "kozmetik değişiklik öngören bir yasa tasansı"nı Meclis Başkanlığı'na verdiğini öne sürdü. 8. madde konusunun "özelleştirmeye, demokrasi tüccarlığına, giimrük birliğine. sivasi bezirgânhklara ve daha pek çok konuva alet edildtğini" kaydeden Gerger. açiklamasında şu görüşlere yer verdi: "8,madde aldarmacasryla hapisten çıkmak istemivoum. Bu pariamentonun. bu Cumhurbaşkanının karar ve imzalanvla serbest bırakılmaktansa hapisten TC'nin kasasına 208 milyon bastırarak çıkmav ı tercih edivorum. Bu sahte demokratikleşme cüretini teşhir ve isfiskal için 208 milvon liravı zevkle ödeveceğim. Bövlece özgürlügün parayla sahn alınmasının avıbını da bir kara leke olarak dü/cnin alnına çalmış olacağım. Aynca bu * hukuki olanağa sahip olmavan banş ve düşünce suçlusu dostlanmın da veğlediklerini bildiğim davranışın bir ömeğini sergilediğime inanıvorum." cak, bu para cezalan 100 milyon liradan az olamaz. Bu me\ kutelerin sonımlu mü- dürlerine, sahiplerinc verüecek para ceza- sının yansı uygulanır ve 6 av dan 2 yıla ka- dar hapis cezası hükmolunur." TMY'de değişiklik öngören tasannın yasalaşması durumunda, 8. maddenin ye- ni şekli şöyle olacak. "Türkiye Cumhuriyeti devietinin ülke- si ve miüetivle bölünmez bütünlüğünü bozmavı hedef alan yazılı ve sözlü propa- ganda ile toplantı. gösteri ve yiiriiyüş ya- pdamaz. Yapanlar hakkında İ vıldan 3 yı- la kadar hapis \e 100 mihon liradan 300 milyon lira>a kadar ağır para cezası hük- molunur. Birinci fıkrada belirtilen propa- ganda suçunun 5680 sayılı Basın Kanu- nu'nun3. maddesinde belirtilen mev kute- ler vasıtası ile işlenmesi halinde, aynca sa- hiplerinc de mev kute 1 aydan az siireli ise. bir önceki ay ortalama sanş miktannın yüzde 9O'ı kadar ağır para cezası verilir. Ancakbu para cezalan 100 mihon liradan az olamaz. Bu me\ kutelerin sorumlu mü- dürlerine.sahiplerineverilecek para ceza- sının > ansı ıı> gulanır ve 6 ay dan 2 > ıla ka- dar hapis cezası hükmolunur. Birinci fıkrada belirtilen propaganda suçunun ikinci fıkrada >azıiı me\ kuteler dışında sair kitle iletişim araçlan ile işlen- mesi halinde. sorumlulan ve aynca kitle iletişinı araçlan sahipleri hakkında 6 av- dan 2 \ ıla kadar hapis. IIHtmilvon liradan 300 mihon lirava kadar ağır para cezası hükmolunur. V\nca bu fiilin radyo ve te- levizvonlar vasıtasıvla işlenmesi halinde mahkemeee ilgili radyo ve tele\İ7yon ku- ruluşunun 1 günden 15günekadaryayın- dan menine karar verilir. Birinci fıkrada vazılı fiillerin ikinci ve üçüncü tikralarda v a/ılı kitle iletişim araç- lan ile işlenmesi halinde beliıienen ceza 3'te birden vama kadar arttınlır." Tasannın 2. maddesiııe göre. terörsuç- lannın ertelenmemeM ve paraya çevnl- memesini öngören 13. madde, 8. madde ıçin uvgulanmayacak. \'asa> a eklenen geçici maddeyle de, dü- şünce suçlulannın dosyaları, yasanin yü- rürlüğe girdığı tanhten itibaren 1 ay için- de hüktnü \eren mahkeme tarafından ele alınarak. mahkûmiyet süreleri yeniden be- lirlenecek \e mahkûmlar. erteleme ya da paraya çevirme olanaklanndan yararlan- dınlacak. Mahkemeler doldu TVlY'nin X. maddesi nedeniyle Türki- ye genelindeki 16 Devlet Güvenlik Mah- kemesı'nde tutuklu veya tutuksuz yargıla- nan sanık sayısı 5 bin 500'ü buldu. 8. mad- de nedeniyle en çok dava açılan mahkeme Dıvarbakır DGM oldu. Halen Dıyarbakır DGM'de 1800, Ankara DGM'de'l95. lz- mir DGMde 46. Konya DGMde 45, Ma- latya DGM'de650, Kaysen DGM- de55 ve Erzincan DGM'de 12 sanık, 8. madde ne- deniyle yargılanıyor. 8. madde nedeniyle büvük bolümü aydın ve gazetecilerden oluşan hükümlülerin sayısı 120'yi buldu. Cezae\ inde bulunan bazı isimler şöyle: İsnıail Beşikçi, Ünsal Öztürk. Haluk Gerger. Numan Bektaş, SülejTnan -\ltun, Şabri Ok. Fevzi Yetkin, Nevzat Öztürk. Özkan Kılıç, Mustafa Yaşar. MehmetTan- boğa. Kemal Altıntaş. Tunca> Atmaca, Gü\en Özata. Cemile Yüriimez, Yıldırım Öztürk. Muharrem Karademir. Recep Maraşlı. Aslı Güneş. Yasemın Okuyucu. Ahmef Zeki Okçuoğlu. Edıp Polat. Enver Yüzen,Günay Aslan. Halil Dalkılıç, Ha\- rettın Soykan. HikmetÇetin, Kasım Öz- turk. Me^iüt Yiğit, Murat İKas Burak. Ömer .Agın, Suna Tan. Naile Tuncer, Ah- can Yıldız. AGİT, DEP LİLERİN SEÇİME KATILMASIM İSTEDİ Tutuklu DEPTiler için yeşil ışık C .A.NKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türki- ye'nin, kapatılan DEP'ın cezaevınde bulu- nan eski rrulleHekillerınin seçımlerde aday olabilmelen ıçin olanak yaratılabileceği me- sajı \ermesi üzerine AGİT Parlamenterler Asamblesi. bu isimlerin seçimlere katılması ve Güneydoğu'ya gözlemcı göndenlmesi yo- lunda talepte bulundu. AGİT. bu istemlenni içeren mektubu Türkiye'ye gönderdi. Avrupa Güvenlik ve Işbırliği Teşkilatı Par- lamenterler Asamblesi (AGİT-PA) Türk Gru- bu Başkan Vekılı DSP Ankara Milletvekıli U- luç Gürkan. AGlT'teki meslektaşlannın, kendısıne, DEP'lilerin seçimlere katılabile- ceğı ve gözlemcı göndenlmesi konusunda Türkiye'nin işaret verdiğini söylediklerini aktardı. DYP ile bir koalisyon hükümeti kur- ma çalışmalannı sürdüren CHP Genel Baş- kanı DenizBay kal'ın. geçen hafta Brüksel'de. Avrupa Parlamentosu'nun (AP) Sosyalıst Grup millet- vekılleri ile yaptığı görüş- me sırasında, İerörle Mü- cadele Yasasf nın (TMY) 8. maddesınin degiştınlmesı- nin zaman alacağını belır- terek, "Bu konunun üzerin- de durmavin. Ama önü- müzdeki seçimlerde ceza- evindeki DEP'üler için bir olanak yaratılacak" ıçerik- lı mesaj verdiği öne sürül- dü. TBMM ile ilişkileri ınsan haklan ihlalleri gerekçesiy- le askıya alan AP, Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) ara- sında planlanan eümrük bırliğinin 1 Ocak Î996'da gerçekleşmesıni, düşünce ögürlüğüne smırlama geti- ren 8. maddenin değiştiril- mesi ve DEP'lılenn serbest bırakılması koşuluna bağladı. Eski TBMM Başkanı Hüsamettin Cindo- nık. 32. Gün programındayaptığı açıklama- da. AGlT Başkanfndan aldığı mektupta DEP'lilerin serbest bırakılmasının talep edil- diğini söyledi. AGİT-PA Başkan Yardımcısı Alman Milletvekıli NVilly Wimmer'ın, "bü- gilendirme'" amacıyla 16 ekimde Türkiye >e gönderdığı mektubu AGİT-PA Dönem Baş- kanı ve aynı zamanda Belçika Parlamentosu Başkanı olan FrankSwallen'a yazdığı öğre- nildı. 1.5 sayfadan oluşan mektupta, Başba- kan Tansu Çiller'in TBMM'den güvenoyu alamamasının Türkive ıçin erken genel seçı- mi gündeme getirdiğı anımsatılarak bu duru- HP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın. Brüksel'de, tutuklu eski DEP milletvekilleri için seçimlerde bir olanak yaratılacağı yolunda ı işaret vermesi üzerine AGÎT Parlamenterler Asamblesi, Türkiye'ye gözlemci göndenlmesi ve DEP'lilerin seçimlere katılması yolunda talepte bulundu. AGİT. bu istemlerini içeren mektubu Türkiye'ye gönderdi. mun. 1994 Viyana Parlamenterler Asamble- si toplantısında alınan kararla bağlantılı ıki olanaği ortaya çıkardığı belırtilıyor. Mektupta, Türkiye"de son yıllarda meyda- na gelen gelişmelerin. TBMM'de, Doğu ve Güneydoğulu milletvekillerine ait çok sayı- da sandalyenin boşalmasına neden olduğu anımsatılarak şöyle deniyor: "1995 mayıs ayında Türkive've bir heyet ile yaptığımı/ zi- yaret sırasındaki görüşmelerde Türk tarafı bize.çoğunluğun Kürtçe konuştuğu söz konu- su bölgelerde uzun vıllardan beri halkı tem- sil eden milletvekillerinin bulunmadığı, dü- zenli bir temsil olayının olmadığını sö) ledi." Türk meslektaşianyla yakın işbirliği ya- pılmasını da öneren ÂGİT-PA Başkan Yar- dımcısı Wimmer. "Türkiye'nin içtihadanna halel gelmemek üzere en önemli görevimiz, Türkiye'deki yasamanın yarattığı imkânla- nn, cezaevinde bulunan meslektaşlanmıza uygulan- masını sağlamak olacaktır. Onlann parlamenter olarak serbest bırakılması için za- ten taraf olduk" görüşüne v- er venyor. Wimmer. AGfT Dönem Başkanı Svval- len'dan bu yönde uygun adımlar atmasını da talep ediyor. Lluç Gürkan. Türk dostu bir milletvekili olan VV'immer'ın böylesine bir mektubu, Türkiye "den işaret almadan yazmayacağını sa- vundu. Gürkan. metni alır almaz. DEP'le ilgili taleple- rin bulunduğu mektubu ne- den yazdıklarını sorduğu AGlT'teki meslektaşlann- dan şu yanıtı aldığını söyle- di: "Türk hükümeti verkili- leri sizden daha rahat bu ko- nuda. Bize DEP'lilerin ser- best bırakılması ve seçim için gözlemci gön- denlmesi yolunda işaret verildi." Merkezi Yarşova'da bulunan AGlT'e bağ- lı bir büro. öncelikle yeni bağımsızlığina ka- vuşmuş eski Doğu Bİoku ülkelerinde seçim- lenn demokratık yöntemler çerçevesinde ya- pılıp yapılmadığını araştmyor. Türkiye'de 50 yıldır demokratik v öntemlerle seçimlerin ya- pıldığını anımsatan dıplomatik kaynaklar, AGÎT'in Ankara'ya gözlemci gönderme is- teminin reddedileceğini söylediler. AGtT'in bu konuda zorlayıcı bir mekanızma olmadı- ğını belirten kavnaklar. ancak DEP'üler ko- nusundaki son gırişım ile örgütün Türkiye'yi rahatsız edebileceğine dikkat çektiler. A nadolu'da çocuklar bir başka gözle bakıvorlar çe>Teye_. Çok şe> görmüş, çok şey yaşamış bir insan edasıyla. Onlar daha çabuk büyüyor; sanki. feleğin çemberinden birkaç kez geçmişçesine... Eskişehir'in Odunpazan semtindeki çocuk da elindeki tespihi sallavarak evini bekliyor: Babasının yokluğunda ev ona emanet' (Fotoğraf: DENRİM BARAN) TBMM FAİLİ MEÇHUL SİYASİ CİNAYETLERİ ARAŞTIRMA KOMİSYONL NDA SKANDAL DYPTi üyeler: Rapor böKicülere yarayacak GÜNEŞGÜRSON .\NK.\R.\-TBMM Failı Meçhul Siya- sı Cınayetleri Araştırma Komisyonu'nun hazırladığı raporda de\ letin kusurlu bu- lunduğu bölümleri makaslamak isteyen DY'P'nın "budama" gırişimlen skandal boyutlanna ulaştı. "Bireysel hatalanndev- lete mal edilemeyeceğini" ılerı süren ko- misyonun 4 DYP'li üyesı. itiraz yazılann- da dıle getırdiklen bölümlenn ayıklanma- ması durumunda, DYP'ye mensup bir mılletvekjli başkanlığında hazırlanan ra- porun. "devleti yıkmak isteyen bölücüle- rin elinde belge olacağım" öne sürdüler. 33 ay önce katledılen gazetemiz yaza- n Lğur Mumcu'ya yöneltilen suikasta ilişkin soruşturmada görevını savsakla- yanlar hakkında suç duyurusunda bulu- nulması isteminin rapordan çıkanlmasını isteyen DYP'li üyeler. kamuoyunda bili- nen diğer faili meçhul siyasi cinayetler konusunda da ayıklama çabası içine gir- dıler. DYP'lilerin muhalefetyazısında, rapor- daki; gazetecı Çetin Emeç'in katil zanlısı CelalZehebi ile vazar MusaAnter ve mil- letvekili Mehmet Sincar'ın öldürülmele- rine kanştığı ılen sürülen Jandarma Istih- barat ve Terörie Mücadele Birimı (Jl- TEM) mensuplanna ilişkin bölümün çıka- nlması gerektiği savunuldu. JİTEM mensuplan hakkında soruştur- ma açılması ve Zehebi'nın Türk yurttaş- lığına alınmasına ilişkin Bakanlar Kuru- lu karannın iptalinın istendiği rapordakı bölümlenn "komisyonun görev alanına girnıediğj"" ve "yasal dayanaklan olmadı- ğı" gerekçesiyle çıkanlması istendı. Önümüzdeki günlerde TBMM Başkan- lığı'na sunulması beklenen rapora muha- lefet şerhi yazan 4 DYP'li milletvekili (İs- nıail Köse, McKh Pabuçcuoğlu, Nevzat Er- can ve Osman Seyfi). raporu "devleti ve güvenlik güçlerini küçük düşürücü" ola- rak nitelendırdiler. Güvenlik güçlerinınhaksızsuçlamalar- la yıpratılmak istendiğinı. lçişleri Bakan- lığı görevlilerine de haksızlık yapıldıgını ileri süren DYPIıIenn muhalefet gerekçe- sinde. "Rapordan bu bölümlenn çıkanl- maması halinde, devletimi/i ve onun gü- venlik güçlerini suçlay an bu rapor, TC dev- letini yıkmak ve parçalamak isteyen bölü- cü mihraklann elinde bir belge olacak ve TürkiyeCumhuriyeti dev leti, Avrupa Par- lamentosu'na, l'luslararası Af Örgürü'ne bu rapor sayesinde rahatlıkla şikâvet edi- lebilecek ve Türkiye Cumhuriyeti devleti zor durumda bırakılacaktır"" denildı. Muhalefet yazısında, rapordan, Silopı. Batman ve Silvan gibi yerlerde işlenen fa- ili meçhul siyasal cinayetlerin faillerinin bulunmamasının "devletin bunlan isteme- diği kanaatını ortaya çıkardığına" ilişkin bölümünün çıkanlması istenerek "Buifa- de ile devlet zan altında tutulmak isten- mektedir. Devlet. hiçbir zaman cinayet iş- lemez. işletmez. Bu amaçla bir örgüt kur- maz" görüşü dıle getirildi. Devletin görevınin. suç işleyenlerin ya- kasına yapışmak olduğunun anlatıldığı muhalefet şerhinde. şugörüşeyervenldi: "Yapılan bireysel hatalar varsa bunu devlete mal etmek de mümkün değildir. Suç işlendiği zaman, devletin ilgili makam- lan, derhal harekete geçmektedir. Ama herkesin de kabul etmesi gereken bir ger- çek var ki bu olavlann aydınlatılmasında tanık çok önemli bir delildir. Tanık bulu- namıjorsa kabahati de\lete yüklemek doğru değildir. Suçlulann bulunması için hiçbir makam v a da merciye dev letin bas- kısı da söz konusu değildir. Bu tür iddialar. dev let düşmanlan tarafından ileri sürülen hususlardır." İtirafçılar korunuyor Raporda ver alan. "devletin,samimiola- rak itirafta bulunanlan knnıv amadığı, kö- rü nivetli itirafçılan zaptedemediği"' bul- gusuna da karşı çıkan DYP'li üyeler. iti- rafçılık uygulamasını savundular. Itirafçı- lann, cezaevınden. güvenlik güçlerine yardımeı olmak üzere. "işin gereği icabı'". cumhuriyet savciMnın talebı ve mahkeme kararı ile birden fazla çıkanlabıldığinın kaydedildiğı muhalefet şerhinde. "İtiraf- çılığı dü/enleyen \asa. terör örgütterine kahlıp bu örgütler tarafından işlenen suç- lara iştirak etmevenler ile iştirak ctnıiş ol- makla birlikte. haklannda tahkikata baş- lanmamış olanlara karşı devletimizin şef- kat elini uzatmastdır" denildı Devletin. ıtırafçıların korunmaM ıçin her tiirlii özeııı ge»ierdıği de ılen sürüle- rck "bir kişi öldürülmüş dive. itirafla bu- lunanlann korunmadığını ileri sürmenin insafsızlık olduğu" kaydedıldi Alaattin Kanat adl ı itirafçımn dev let ta- rafı ndan "zaptedilemediği" yolunda ra- porda ver alan saptamav la ilgili olarak da "ttirafçı. itirafta bulunduktan ve kendisi- ne bazı kolav lıklann sağlanmasından son- ra,>enivaşanhsındaserbesttir. Normalbir vatandaşımız nasıl vaşıvorsa itirafçı da o şekilde vaşavacaktır. Alaattin Kanat gibi bir itirafçı, veni vaşantısında suç işliyorsa, devletimiz elbette onun vakasına yapışa- cak ve hesabını vermek üzere adli makam- lara teslim edecektir" aörüşüne yer veril- ck " 4 onay Devletin. Günevdoğu'da suç örgütleri (itırafçı-Korucu-jfTEM)oluşturduğunun kaydedildiğı komısyon raporunu. 11 üye- den sadece 4'u aynen onavladı. DYP Sı- nop Milletvekili Cafer Sadık Keseroğ- lu'nun ayn bir muhalefet şerhi verdiği ra- poru. CHP Malatva Milletvekili Mustafa Yümaz'ın da. "kontrgerilla" ıddıalanna yetennce yer verılmedığı volundakı mu- halefet görii^ü hazırladığı ıçin henüz im- zalamadığı belirlendi. HAFTAYA BAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI KÜPtler, KÜPtçülen ve W... Sait Faik, Yaşar Kemal'i şöyle tanımlardı: "Türk- lerin en Kürdü, Kürtlerin en Turk'ü..." Büyük yazarı yakından tanıyanların, duraksamadan onaylayacaklan bir tanımdı bu... Ben de, Yaşar Ke- mal-Leyla Zana karşılaştırmasını yaparken, oradan yola çıkmıştım. Birinden hak ettiğı birödülü esırgeyenler. niçin "in- sanlık dışı cinayetlen görmezden gelen" bir başka- sına, "Banş Ödütü" vermek ıçin kolları sıvarlardı? Çok kişi görüşümü paylaşırken. bir okurumdan cid- di bir itiraz geldi. • • • Abdülbaki Cebeci, Danışma Meclisi Erzincan üye- si. Emekli Kurmay AJbay. Sayın Cebeci bir mektup yollamış. Yaşar Kemal'in "Kürt kimliğini öne çıkarmadığı" savına karşı çıkıyor. Düşüncesinin kanıtı olarak da "Deniz Küstü" roma- nından parçalar aktarıyor. Önce, "Ağn Dağı 'nda Kürtier ısyan çıkarmışlardı. Ben o zaman Erzurum'da askerdım" diyen bir Çer- kez'in ağzından Orgeneral Salih Omurtak ın yap- tıkları var: "Salih Paşa (...) 'Elinize geçen Kurt'ü kurşunaan ge- çirin. Bir tanesini sağ bırakmayın bu yılanlann' dıye bağınyordu... ölen her askere karşılık bir Kürt köyü yakıyor, ne kadar erkek varsa köyde kurşundan ge- çirtiyordu (...) BirbaharAğn Dağı'nın eteklerını bir bir dolaşarak yaktık yıktık, yangın yerine çevırdık; öldür- medik, sürmedik adam koymadık, Kürtlenn kökünü kestik." Daha sonra -gene aynı Çerkez'in ağzından- Kürt- ier de şöyle anlatılıyor: "Bir sabah, biz Ağn Dağı 'nda bir ulu kayalıkta çar- pışmaya başladık Kürtlerle. Kayanın arkasındaydılar. Bizı vurmak istemiyorlardı. Vurmaya atmıyorlardı. Yoksâbirandahepimizıvururlardı... Belkiyanmızı ya- raladılar; ama bir tekimizi öldürmediler. Öyle nişan- cılardı ki, her attıklan yerden vuruyorlardı askeri. Ki- mimizi ayağımız kolumuzdan, kimimizi boynumuz- dan, elimızden vurdular. Bir tekımızı öldürmediler." • • • Yaşar Kemal. Kürt kökenli... Yaşar Kemal-Leyla Za- na kıyaslamasından sonra aldığım mektuplardan bı- risi de, gene Kürt kökenli olan Sayın Zahide Kara- kurt'a aittı. Şöyle diyordu: "Bizler Kürt kökenli Alevı vatandaşlar olarak, ken- dimizi hiçbir zaman bu ulkenın insanlarından soyut- lamadık. Iki tane, bilımi ve ulkesini çok seven üniver- site öğrencisı yetıştiriyorum. Bu çocuklaryetışırken, kendilennı Atatürk ılkelerine bağlı, Türkiye Cumhu- riyeti'nın koruyuculan olarak adlandınyorlar." Ve ekliyordu: "Nobel ödülünün sahibı, radikal ırkçılığa prim ve- ren, bir sürü masum ınsanın kanı yerde iken yurtdı- şına kaçan, orada sözde solculuğu savunanlar ola- maz. Hele Leyla Zana Hanım hiç olamaz!" • • • Kürt ile Kürtçü ve dındar ile dıncı ayırımlarına -bel- ki her zamankinden de fazla- özen göstermeliyiz. Tıp- kı Türk ile Türkçü ayırımı gibi! Yaşar Kemal bir bütündür. Ve her bütün gibi, çeliş- kileri vardır. O'nu sadece "Deniz Küstü"nün iki sayfasıylaya da Der Spiegel'deki bir yazısı ile değerlendiremeyiz... Buna hakkımız yok! Bana, "Cesaretim olsa, Ince Memed'in destanını yazdığım gibi Mustafa Kemal 'ın de destanını yaz- mak isterdim!" dıyen de aynı Yaşar Kemal 'dir... "Ana- dolum üç şeyı ile övünmelidir: Ataturk'ü, Nâzım'/ ve Tonguç'u//e/" diyen deaynı Yaşar Kemal'dır... 12 Ey- lül döneminde bile; Paris'te "Ülkemin (yani Türki- ye'nin) büyükelçisı davet edilmezse, ödülümü al- mam!" dıyen de... Yaşar Kemal Kürttür; ama Kürtçü değildir! Birçok Kürt ya da Türk aydını gibi. devletle sorunu vardır; ama bölücü değildir! Türkçenın en büyuk yazarlarından birisıdir... Ve kö- keni ne olursa olsun, "ö(z"den bırisidir! O "ö/z"e vereceğınız ad. ister "Türk" olmuş ister- se "Anadolulu"; "öz"de fark eder mi? TMY tasarısı komisyonda • TBMM Adalet Komisyonu'nda yarın ele ahnacak tasanyla ilgili olarak CHP lideri. Deniz Baykal. "'Meşhur 8. maddeyle ilgili bizim ölçülerimizin gerisinde kalan, ama var olan tabloyu da bir ölçüde düzeltmeye dönük bir hazırlık var" dedi. ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - Terörie Mücade- le Yasası'nın (TMY) dü- şünceyı açıklama özgürlii- ğünü sınırlayan 8. madde- sınin değiştınlmesine iliş- kin tasan. CHP'de tartışıl- maya başlandı. TBMM Adalet Komis- yonu'nda yann ele alına- cak tasanyla ilsili olarak CHP lideri Deniz Baykal. "Meşhur 8. maddevle ilgili bizim ölçülerimizin gerisin- de kalan, ama v ar olan tab- lovu da bir ölçüde düzelt- meye dönük bir hazırlık var" dedı. Eski Adalet Bakanı Mehmet Moğultay da tasa- nyla ilgili olarak "Düşün- ce suçu DC.M kapsamın- dan çıkmıyor.CMİ k kap- samına girmiyor. sadecece- za indirimi söz konusu. Şartlı salıverilmenin de ek- lenmesini istiyonız" değer- lendirmesini yaptı. TMY'nin 8. maddesinın değiştirilmesine ilişkin ta- san. D^'P azınlık hüküme- ti tarafından TBMM Baş- kanlıgı'na sunuldu. Seçim Yasası'nın çıkarılmasının hemen ardından yasalaştı- nlması amaçlanan tasanda. terör propagandası suçu- nun kapsamının daraltıl- ması ve cezaların indıril- mesi öngörülüyor. CHP Genel Başkanı Deniz Bav- kal. dün partisinın grup toplantısında yaptığı ko- nuşmada şu değerlendir- meleri saptı: "Demokrakitleşme ko- nusunda CHP'nin farkı, kendisini göstenli. Büvük iddialar. büvük beklentiler içinde değiliz. Ama yeni bir açılımı gerçekleştirmek isti- yoruz. Bu yönde de ciddi umutlar taşıvorunı. Meş- hur 8. madde konusunda bizim ölçülerimizin gerisin- de kalan ama var olan tab- loyu bir ölçüde düzeltmeye dönükbirhazırlıkvar. Bel- ki mütevazı ama. gözden kaçınlmaması gereken bir hazırlık. CHP olarak biz Türkive'yi dünyaya taşıya- eak olan partiviz. Türkive dümadan korkan. kendi paranovasında knranan bir ülke olmaktan çıkanl- malı. Lfkumuz dünyadır. CHP'siz bir açılım. dün> av - la bütünleşme boş bir umuttur." Eski Adalet Bakanı Mehmet Moğultay da tasa- rı\ la ilgili olarakgruba bıl- gı verdi. Edınilen bilgıye göre Moğultav. "Düşünce suçu DGM kapsamından çıkmıvor.CMLK kapsamı- na da «irmivor. Aynca gö- /altı süreleri de düşüriilmü- yor. Sadece ceza indirimi getirilivor. Hükümlü olan- ların davalannın veniden görülebilmesi de söz konu- su olacak. Bi/tasanva şart- lı salıverilmenin de eklen- mesini istivoruz" dedı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear