Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
0 OCAK 1995 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
poğu ve Güneydoğu'da zorunlu hizmet bir yıl uzatıldı, sağlık raporuyla atamalara koşul getirildi
Oğretmene Doğu'da mesaiEMİNE KAPLAN
'• ANKARA - Milli Eğitim Ba-
kanlığı. Doğu ve Güneydoğu
Anadolu Bölgesı'ndeki 20 ilde
Öğretmenlerin zorunlu hizmet
süresini 2 yıldan 3 yila çıkardı.
Zorunlu hizmetlerini tamamla-
dıktan sonra sağlık gerekçesiyle
yer değiştırmek isteyen öğret-
menlerin "isteğe göre" atamala-
h. "öğretmen gereksinimi*'dik-
kateahnarak yapılabılecek. Şe-
fıit öğretmen eşlerinin atamalan,
bu sınırlama dışında tutuldu.
• Askerliklerini Doğu ve Gü-
neydoğu'da yapanlar ile daha ön-
ce bu bölgelerde memur olarak
çalışan öğretmenlerin "zorunlu
hizmetten muaf tutulmasr ka-
prlaştınlırken. öğretmen alım-
lan yönteminin, müsteşar baş-
kanhğında oluşturulacak değer-
lendırme kurulunca belirlenme-
•Milli Eğitim Bakanlığı, ülke genelinde yaşanan
öğretmen fazlalığı ve açığının dengelenmesi için
Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nde köklü
değişiklikler yaptı.
•Yönetmelikteki değişiklikle askerlik görevini
Doğu'da yapan öğretmenler ve bölgede memurluk
yapanlara zorunlu hizmet muafıyeti getiriidi. Şehit
öğretmenlerin eşleri istedikleri yere atanabilecek.
si hükme bağlandı.
Milli Eğitim Bakanlığı, şehir
merkezlerinde öğretmen fazlalı-
ğını dengelemek, kırsal yöreler
ve olağanüstü hal bölgesindeki
öğretmen açığına çözüm bulmak
ve yer değiştirmelerde ortaya çı-
kan aksaklıklan giderebilmek
için Atama ve Yer Değiştirme
Yönetmeliği'nde köklü değişik-
likler yaptı. Milli Eğitim Bakanı
Nevzat Ayaz'ın onayından geçen
yönetmelik, Resmi Gazete'de
yayımlanarak yürürlüğe girecek.
Yeni düzenleme uyannca, zo-
runlu hizmet bölgesi kapsamın-
da bulunan "1. grup iflerde"zo-
runlu hizmet süresi 2 yıldan 3 yı-
la çıkanlırken, "2. grup iHerde"
4 yıllık hizmet süresi ilkesi ko-
rundu. Zorunlu hizmet süresi art-
tınlan "1. grup iller" şö> le:
"Adıyaman, Ağrı, Ardahan,
Barman. Bingöl, Bitlis. Diyarba-
kır. Erzincan. Erzurum, Hakkâ-
ri, Iğdır, Kars, Mardin. Muş, Si-
vas, Siirt, Şanhurfa, Şırnak, Tun-
ceB,Van."
İsteğe göre atamaya son
"1. grup illerde" 2 yıl görev
yapan öğretmenlerin istediği
bölgeye, 3 yıl görev yapan öğret-
menlerin de "koşubuz" istediği
ile atanması uygulaması yürür-
lükten kaldınldı. Yeni düzenle-
meye göre söz konusu illerde 3
yıl görev yapan öğretmenler, ter-
cihlerine göre "ögretmen gerek-
sinimi olmak koşulu\la~ istediği
ile atanabilecek. Bu kapsamdakı
öğretmenlere kapalı olan illerde
kadro boşalması durumunda ön-
celik tanınacak.
Kendisi, eşi. annesi ve çocuk-
lannın sağlık sorunlan nedenıy-
le. "hastaîığın belli illerde tedavi
edilebilecegr kayıtlı raporla ata-
masını isteyen öğretmenlere de
sınırlama getirildi. Eski yönet-
melik uyannca, raporun alındığı
il ya da bölgeye atanabilen öğret-
menlere. "'öğretmen gereksinimi-
nin bulunduğu ve hastalığın teda-
vi edilebilecegi yer'" koşulu geti-
rildi. Buna göre, sağlık raporu
alan bır öğretmen, kadrosu dolu
olan yada öğretmen fazlalığı bu-
lunan iller yerine hastalığın te-
davisinin yapılabileceği, ancak
öğretmen gcreksinimı olan baş-
ka bir yere atanabilecek.
Şehit öğretmen eşleri "atama-
ya kapalı iP durumuna bakıl-
maksızın istediği il veya bölge-
ye atanabilecek. Öğretmenler.
eşlennın ölümü ya da boşanma-
ları durumunda zorunlu hizmet
süresi ertelenerek 3 yıl istedikle-
ri yerde görev yapabilecekler. Bu
durumdaki öğretmenler. ertele-
menin ardından zorunlu hizmet
bölgesine atanacak.
Yeni düzenlemeyle askerliğini
ve öğretmenlik öncesinde me-
murluk görevini Doğu ve Gü-
neydoğu Anadolu bölgelerinde
yapan öğretmenler, zorunlu hiz-
metlerini yapmış sayılacaklar.
Sağlık ve eş durumu nedeniyle
zorunlu hizmetin ertelenmesi sü-
resi de 2 yıldan 3 yıla çıkanldı.
Yeni düzenleme uyannca. ilk
öğretmen atamalannın yöntemi-
nin belirlenmesi amacıyla müs-
teşar başkanlığında, personel ge-
nel müdürü, bilgisayar eğıtimi
genel müdürü ve dığer öğretim
dairelerinden 3 genel müdür ile
"değerlendirme kurulu" oluştu-
rulacak. Bu kurul, atama dönem-
lerinde, başvuranlann kontenjajı
oranına göre alımların. bilgi-
sayar kurası, mülakat ya da sınav
yöntemiyle yapılıp yapıl-
mayacağına karar verecek.
Yanyıl tatili
heyecam
başladı
•Ilk ve orta dereceli okullarda
yanyıl tatili yaklaştı. Tatilin
başlangıcı, Giresun ve Malatya'da
13 ocak, Tunceli ve Burdur'da 27
ocak, birçok ilde 20 ocak olarak
belirlendi.
ANKARA (AA) - Ilk ve orta dereceli
okullarda yanyıl tatıline Burdur, Giresun,
Malatya ve Tunceli dışındaki illerde 20
ocakta girilirken, ögrencileri de karne heye-
canı sarmaya başladı. Giresun ve Malatya il-
lerinde karne tatiline 13 ocak cuma günü,
Tunceli ve Burdur'da ise 27 ocak günü giri-
lecek.
Milli Eğitim Bakanlığı, okullarda her yıl
yaşanan karne parası tartışmalannı önlemek
amacıyla bütün illere genelge göndererek
velilerden belirlenen fiyatın üzerinde ücret
talep edilmemesini istedi. Milli Eğitim Ba-
kanı Nevzat Ayaz tarafından yayımlanan ge-
nelgede, karne ücretlennın 30 bin lira oldu-
ğu anımsatıldı ve ödeme gücü olmayan ai-
lelerin çocuklanna, belgelerin ücretsiz ola-
rakveriftnesi istendi. ' • •
Genelgede. belirlenenfiyatıh üstünde üc-
ret talep eden okul yöneticileri hakkında der-
hal yasal işlem yapılacağı belirtilerek il ve
ilçe milli eğitim müdürleri, şube müdürien
ve ılköğretim müfettişlerinin, okullan sü-
rek.li izlemesı istendi.
Bazı okullann ihtiyaçlannı karşılamak
için karne fiyatlannı yüksek tuttuğunu göz
önünde bulunduran Milli Eğitim Bakanlığı.
bu durumu önlemek amacıyla da yeni bir uy-
gulamayı yürürlüğe koydu. Buna göre, okul-
larda karne dahil öğrenci ya da öğretmenle-
re satılan her türlü belgeden sağlanan geli-
rin okullara bırakılan kısmı. yüzde 20'den
yüzde 45'e çıkanldı.
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından tatil ta-
rihlerini belirleme yetkisi valiliklere bırakı-
lırken, illerin büyük bölümü tatil için 20
ocak cuma gününü sectiler. Bu tarihte tatile
girecek okullarda ikinci yanyıl eğitimine 6
şubat pazartesi günü başlanacak
Yanyıl tatili ile birlikte ilk ve orta derece-
li okullardaki yaklaşık 12 milyon öğrenci
ile 435 bin öğretmen, 15 gün süre ile dinlen-
me fırsatını bulacak.
Iş bırakmaya
'cezalar'
sürüyor
İstanbul Haber Servisi - Kamu calışan-
lannın 20 aralıktaki iş bırakma eyleminin
ardından başlatılan sürgün ve soruşturma
üygulamalan sürüyor. Şişli Etfal Hastanesi
hekimlerinden Ali Haydar Karaboğa sürgün
edilirken. aynı hastanede çahşan Tüm Sağ-
lık-Sen Şişli Şube Yönetim Kurulu üyesi
Aynur Berna Şahin hakkında "20 aralıkta
basına demeç venne" gerekçesiyle soruştur-
rha başlatıldı. istanbul'da üç TEK çalışanı-
ran da 657 sayılı yasaya aykın olarak görev
yerlerinin değiştirildiği açıklandı. AA'nın
haberine göre de Gaziantep Cumhuriyet
Savcılığı, memurlan işi bırakmaya yönelt-
tjkleri gerekçesiyle kamu sendikalan yöne-
tjcileri hakkında dava açtı.
; Tüm Sağlık-Şen üyesi sağlık çalışanlan,
dün Şişli Etfal Hastanesi "nde bir basınaçık-
lİması yaparak sürgün ve soruşturma uygu-
lâmalannı protesto ettiler. Sürgün ve soruş-
turmalan protesto eden sağlık çalışanlan.
11.30'dahastanebahçesindetoplandı. "Bas-
kılar bizi yıMıramaz", *Yaşasın örgütlü mü-
cadelemiz" sloganlan atılırken Tüm Sağlık-
Sen Genel Sekreteri Sevil Erol da sürgün ve
spruşturmalanndurdurulmasını istedi. Erol,
Şişli Etfal Hastanesi hekimlerinden Ali Hay-
dar Karaboga'nın Gaziosmanpaşa Sağlık
Ocagı'na sürgün edildiğini ve Tüm Sağlık-
Sen Şişli Şubesi yöneticisi Aynur Berna Şa-
hin hakkında ise "basına demeç verdiği'' ge-
rekçesiyle soruşturma başlatıldığını anım-
sattı. Ener-Sen Basın Yayın Sekreteri Fat-
ma Balkanlı, TEK'in Beyazıt tşletme ve Ba-
kım Müdürlügü'nde çahşan üç bayan me-
murun 657 sayılı yasaya aykın olarak Emi-
nönü Belediyesi'nde görevlendirildigini
açıkladi. Ener-Sen üyesi, 15 yıldan fazlasü-
redir büro memuru olarak görev yapan Gö-
nül Çanak, Nurhan öndfin ve Mürûvet El-
çj'nin, Eminönü Belediyesi'ne vezne me-
muru olarak gönderildigini belirtti.
Van'daki uçak kazasından önce kule ile pilot arasında geçen konuşmalar çözüldü:
Pilot, kıdeyi dinleınedi•Ulaştırma Bakanı
Köstepen, yapılan ilk
inceleme ve soruşturmada
kule ve hava kontrol
trafiğinin hiçbir hatası
olmadığının belirlendiğini
söyledi.
ANKARA (Cumhuriyet Bfirosu) -
Van'da 57 yolcunun ölümüyle sonuçla-
nan uçak kazasında, pılot kabini ile ku-
le arasındaki konuşmalan içeren ban-
dın çözümü, kaptan pilot Adem Un-
gun'un, iniş için 4 bin 800 metre görüş
mesafesi gereken havaalanına 300 met-
re görüş uzaklığıyla inmekte ısrar etti-
ğini gösterdi. Ulaştırma Bakanı Meh-
met Köstepen, kazadaki kesin sorum-
lulann iki karakutunun çözümünden
sonra belirleneceğını açıkladı.
THY'nin "Boeing 737 400"tipi
"Mersin'" adlı yolcu uçağınm Van Ha-
vaalanı kontrol kulesinin alanına giriş
anından itibaren yaklaşık 40 dakika sü-
ren konuşmalarda, kulenin pilota uya-
n sayılabilecek yönde, görüş mesafesi-
ne ilişkin verileri 7 kez yinelediği gö-
rüldü. Alanı bır kez pas geçtikten son-
ra Ankara'ya dönmek isteyen. ancak
son anda "Gecikiyonız'' diyerek vazge-
çen pilotun, olumsuz koşullarda iniş is-
temine karşın, kulenin "Inme" deme
yetkisi bulunmadığı, sadece uçağa uya-
nda bulunabileceği belirtildi. Uçaktan
sadece kaptan pilot Adem Ungun'un
konuştuğu belirlendi. THY, Devlet Ha-
va Meydanlan Işletmesi ve Sjvil Hava-
cılık genel müdürlükleri uzmanlannın
çözdüğü bant kayıtlanna göre, Ungun
ile kule arasında geçen konuşma, aynen
şöyle:
PtLOT: Van kontrol, iyi günlerTHY
278.
KULE: 278 Van. İyi günlerefendim.
Devam lütfen.
PİLOT: Efendim şu anda 150"ye al-
çalmaya devam ediyoruz. Bayın çek et-
tik. Hava durumu hakında bilgi verir
misiniz lütfen?
KULE: Efendim rüzgâr sakin. Görüş
birkilometre. Mutedil karyağışlı SCT
800 feet, BKN 2500 feet, OVC 8000 fe-
et suhunet 0 işba- 3 al- ti metre 1021
efendim.
PİLOT: Frenleme durumu nasıl? Şu
anda, yani pist, yağış, kardan tutmuş
durumda mı? Sadece kar serpinti şek-
linde mi yağıyor?
KULE': Efendim çok hafif ıslaklık
mevcut. Pistin tamamı frenleme 3x iyi
kar yağışında herhangi bir tutma yok.
PİLOT: Anlaşıldı. Görüş bir kilo-
metre veriyorsunuz. SCT 800, BKN
2500, OVC 8000 feet 0 derece 1021, te-
şekkür ederim.
KULE: Tamamen mutabık efendim.
Şu anda göl üzen yoğun kapalı. Mey-
dan üzerinde tavan yüksekliği mevcut.
Güneş tşıklan belirli olarak alınabili-
yor
PlLOT: Bilgiler alındı. Teşekkür
ederim. 150'ye de yaklaşmaya devam
ediyoruz. 278
KULE: Okey efendim. 50 mil 150
ikaz lütfen.
PtLOT: 50 mıl 150anladım.
KULE: 278 malumatınıza efendim.
kule üzerindeki projektörler devrede
olacak ve pistin tamamı pist ışıklan beş
kuvvetinde açık olacak.
PlLOT: Anlaşıldı. teşekkür ederiz.
PlLOT: Van 278 50 mil 150 uçuş se-
viyesi.
KULE: VOR DME'ye devam edebi-
lirsiniz efendim. DAMAR 10500 ikaz.
PİLOT: 10500 ikaz edeceğim. VOR-
DME'ye devam ediyoruz.
KULE: 278 efendim malumatınıza,
03 pist başı zor gözükmekte şu anda. 21
biraz daha iyi durumda.
KULE: Anlaşıldı. Biz öncelikle
meydan üzerine geleceğiz. VOR üzeri-
ne gelecegiz, bilahare karanmızı vere-
ceğiz.
KULE: 278 şu anda okuduğumuz
DME?
PlLOT: Şu anda 48 mil.
KULE: Efendim 22 mil 10500 için
dinlemedeyim.
PtLOT: 22 mil 10500 ikaz edeceğim
size.
PtLOT: Van THY 278 22 mil 10500.
KULE: 7600 serbest efendim 10 mil
ikaz lütfen.
PtLOT: 7600 serbest 10 mil anla-
dım.
PİLOT: Van, şu anda nıeydanın du-
rumu nasıl? Yani siz kule civannda yu-
kanyı rahat görebiliyor musunuz? Par-
çalı veya..
KULE: Efendim bir kilometre. Göl
ucundan itibaren meydan üzeri pist üze-
Van'da meydana gelen uçak kazasında 57 Idşi yaşamını yitirmişti.
Pilotaj hatası sigorta kapsamına dahil edildi
Olenlere toplam 50 milyon dolar
Ray Sigorta Şirketi
yetkilileri, pilotaj hatasından
kaynaklananuçak
kazalarının da sigorta
kapsamında olduğunu
belirttiler. Kazada ölenlerin
hepsine 50 milyon, uçak için
de 36 milyon dolar sigorta
bedeli ödeneceği bildırildi.
TALPA:
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- THY uçaklannın sigortalandığı Ray
Sigorta Şirketi yetkilileri, ''pilotaj ha-
tası^ndan kaynaklanacak kazalann da
sigorta kapsamında olduğunu belirte-
rek, Van'da geçen hafta düşen uçak
için 36 milyon dolar. kazada yaşamı-
nı yitiren yolculann tümü için de yak-
laşık 50 milyon dolar sigorta bedeli
ödeneceğini bildirdiler.
Ray Sigorta yetkilileri. THY'nin
Uçağın düşiiş nedenini
karakutu belirleyecek
İstanbul Haber Servisi - THY
Pilotlan Cemiyeti (TALPA), düşen
Mersin uçağı ekibi ile Van
Havalimanı kulesi arasındaki
konuşmalann kamuoyuna
açıklanması üzerine, şu
değerlendirmeyi yaptı: "Bunlar
zaten bilinen konuşmalanfc.
Gerçek, karakutunun
ÇÖzümlenmesijle ortaya çıkacak.
Onemii olan uçağı kuBanan kaptan
pilotlann kendi anriarmdald
konuşmalardır. Acaba kaptan
pflotfar birbirterine ne söyledBer?
'Geri dönersek THY'yi zarara
ugrarttığımız için bizi işten atariar
mı?' dedilen yoksa, 'Uçağın şöyle
bir anzası mı çiktı?" dediler. Bu
sondann yanıtlan verüdiginde, her
şey ortaya çıkacak. Karakutunun
kpndeki bi^giterin bu kadar geç
açıklanması şüphelerimizi
artnnyor. Bant çözümleriyte bir
sonuca ulaşamavız. saghklı bir
değeriendirme yapamaytzT
uçaklannın sigorta bedelinin çok yük-
sek olduğuna dikkat çekerek, yurtdı-
şındaki başka bir şirkete ikinci sigor-
ta yaptırıldığını açıkladılar. Van'da
gerçekleşen uçak kazası sonucunda
ödenecek tüm sigorta bedellerinın
yüzde 98'ini bu şirketin karşılayacağı-
nı belirten yetkililer, ilgili sigorta şir-
ketinin uzmanlannın incelemelere de-
vam ettiğini kaydettiler.
THY ile yapılan anlaşmada "pilotaj
hatası"ndan kaynaklacak kazalann da
sigorta kapsamına dahil edildiğini bil-
diren yetkililer. Van'da düşen uçak için
36 milyon dolar, kazada ölen 57 yol-
cunun tümü için de yaklaşık 50 mil-
yon dolar sigorta ödeneceğini belirtti-
ler.
Yolculara ödenecek sigorta bedeli-
nin, kişınin yaşı. tahminen kalan öm-
rü, geliri ve kalan aile bireylerinin gi-
derleri düşünülerek hesaplanacağını
anlatan Ray Sigorta yetkilileri, çalış-
malara başlandığını, ödemenin 11 ay
içinde yapılacağını bildirdiler.
Yetkililerden alınan bilgiye göre
THY ile yapılan anlaşmada İcaza so-
nucunda doğacak sorumluluk da si-
gorta kapsamında bulunuyor. Yetkili-
ler. kazada yaralananlann veya ölen-
lerin yakınlannın THY'ye karşı aça-
cakları tazminat davalarının, kurum
aleyhine sonuçlanması durumunda,
bedellerin de Ray Sigorta tarafından
karşılanacağını kaydettiler.
ri tavan yükselmesi var. Güney tarafın-
dan ışıklar, güneş ışıklan belli belirsiz
belli oluyor, ancak şu anda tamamen
minima altındayız.
PİLOT: Güney taraftan ışıklar görii-
yorsunuz. Anlaşıldı, yaklaşmaya de-
vam ediyoruz.
KULE: 278 Van'a okunan DME.
PİLOT: Efendim 4,5 mil yaklaşma-
ya devam ediyoruz.
KULE: Anladım efendim.
PlLOT: Efendim 03 "e doğru yaklaş-
maya devam ediyoruz. Pist ışıklan ya-
nıyor. Mutabık mıyız?
KULE: Mutabık efendim. Tüm ışık-
lar açık vaziyette.
PİLOT: Şu anda yeri görerek yak-
laşmaya devam ediyoruz. Henüz pist
gözükmedi, yaklaşacağız.
KULE: 278 efendim malumatınıza,
şu anda pist başı tamamen kayboldu.
KULE: 278. şu anda meydan üzeri
geçildi tahmin ediyorum, ses aldığımı-
za göre..
PİLOT: Efendim alçalma limitlerine
kadar indik. Pisti göremedik. Anka-
ra'ya dönüyoruz.
KULE: Mutabık efendim. 280'e de-
vam edin lütfen 150 geçiş ikaz.
PİLOT: Efendim bir deneme daha
yapacağız ıptal ediyoruz. bir deneme
daha.... Gecikiyoruz.
KULE: Inbound (uçağın piste karşı
gelişi)oluşu ikaz. onun için dinlemede-
yim.
PİLOT: Anladım.
KULE: 278, efendim şu andaki son
görüş 300 metre.
PİLOT: Dönüp geliyoruz. Bakaca-
gız bilahare pas gececeğiz.
PlLOT: Efendim şu anda 10 mil
7600 tekrar alçalmaya devam ediyoruz.
KULE: 278, efendim şu anda şartla-
nniz nasıl?
PİLOT: Şu anda göl üzerindeyiz nor-
mal.
KULE: Görüş yok mutabık mı?
PİLOT: Burda görüş var. Göl gayet
güzel görülüyor.
KULE: Efendim yakıt durumunuz
nasıl?
PİLOT: Yakıt durumu müsait, tekrar
deneyeceğiz görebilirsek ne âlâ, aksi
takdirde tekrar Esenboğa'ya dönüş ya-
pacağız.
KULE: Dilerseniz yakın meydan ra-
satı bildireyim mevcut olan. Diyarba-
kır veya Erzurum. Daha yüksek seviye-
de bekletmeye alalım efendim.
PlLOT: Böyle de^am ederiz. Teşek-
kür ederiz.
PİLOT: atle (dikkatle ola-
bilir) yaklaşmaya devam ediyoruz.
KULE: 278 Van.
KULE: 278 Van
Veriler püotaj hatasını
gösteriyor
Konuşmalan, önündeki metinden ay-
nen okuyan Ulaştırma Bakanı Köste-
pen, kimseyi suçlamak istemediklerini,
ancak pilot dışındaki hiçbir unsurda ha-
talı bir durum gözlenmedigini belirte-
rek, kule ve hava kontrol trafıği çalışan-
lannın görevlerini eksiksiz olarak yeri-
ne getirdiklerini, alanda ve uçakta da
teknik anza olmadıgını söyledi.
Köstepen."Tabii ki pilotun. kuleye
u> ması gerekir. Ama pilot tek hakimdir.
Uçağı yere indirecek olan odur. Kule ge-
rekli doneleri verir. Kule pilotu uyanr,
'Hadise budur" der. Buna u>ar vevauy-
maz, ama u> ması icap eder. L luslarara-
sı havacüık kaidelerinde de kulenin in-
meye izin vermeme gibi yetkisi yok"
dedi.
HAFTAYA BAKIŞ
AHMET TANER KIŞLALI
Medreseler Yeniden
Kuruluyor!
Olay, birkaç yıl öncesine ait.
Genç bir siyasal bilimci, doçent olmak için başvurmuş-
tu. Çalışkan ve yetenekli idi. Bir bilim adamında bulunma-
sı gereken nıteliklere sahipti. Yayınlan yeterli sayıda ve dü-
zeyde idi.
fdeoloji olarak Kemalizme karşıydı. Yayınları arasında
yer alan en önemli kitap, Kemalizmin demokrasiyi içerme-
diğini savunuyordu.
Benim de bulunduğum doçentlik jürisini oluşturan pro-
fesörler ise, bu konuda kendisine kesinlikle" katılmıyor-
lardı.
Eleştirilerimizi -hem de oldukça açık ve sert olarak- yap-
tık. Kitabında vardığı sonuçlan "yan//ş"bulduğumuzusöy-
ledik. Ve sonra da doçent olması için "oybirliği" ile karar
verdik...
• • •
Aynntılan ile yazmıştım.
YÖK "baba"sı Prof. Doğramacı, bilime değil kendisine
hizmet edenleri, yasalara aykırı olarak profesör yapmıştı.
Kendi yanlışlanna karşı çıkmak "cüref/n/"gösteren çok de-
ğerli ısimlere ise, üniversitenin kapısını göstermişti. Baskı
yönetimlerinin hatın için bölüm bile kapatmıştı.
Emin Özdemir, Adnan Binyazar gibı değerler, birden
kendilerini işsiz bulurken. 35 sayfahk "makaleler ileinsan-
lar, profesör olmuştu. Kesme-yapıştırma yöntemi ile ha-
zırlanan makalelerin sahipleri gıderek rektör olmuştu.
Hatta YÖK üyesi olmuştu. (Universitelerin bilimsel dü-
zeyini yükseltmek için kurulan YÖK'ün üyesi...)
Universitelerin "Türk-lslam sentezcisi" olmayanlara ka-
panması için atılan ilk adımlardı bunlar. ABD-Evren-Doğ-
ramacı üçgeni, Türkiye'nin Kemalizmden uzak bir yörün-
geye oturması gerektiğinde birleşiyordu. Üniversite ise -
tıpkı TDK ve TTK gıbi- Atatürk'ün, direnmesini sürdüren
"son "kurumlarından birisıydi.
Yeniden "medrese"leşmesi gerekiyordu.
• • •
Cumhuriyet'in "Bilim-Teknik" ekinde Orhan Bursalı,
medreseleşme sürecinin birçok somut örneğini verdı.
35 uluslararası yayın yapmış, tam 446 bilimsel yayında
çalışmalarından söz edilmiş... Türkiye dışında çok büyük
araştırma merkezlerinde görev almış, dünyada belli bir ko-
nuda "ilk tez"\n altına imza atmış, yurtdışında en önemli
kuruluşların kapıları kendilerine açık olan genç bilim adam-
lan...
Ve -sırf kendi yurtlarına hizmet etme için Türkiye'ye gel-
miş olan- bu gençlere, doçentlığın kapıiarını kapatan "jü-
ri"\er... Üye çoğunluğu genellikle "aynı" isimlerden oluşan
jüriler...
Son bir örnek de benim önümde: Dr. Tülin Öngen.
Yasanın öngördüğü bütün koşullara sahip. Bilimsel ya-
yınlan ortada. Ama "doçent" olamaz!
Çünkü yayınlan hep "ideolojik". Işçi konularını fazla iş-
liyor. Dünyada "Marksizm yıkılmış ıken", kendisi "hâlâ"
Marksizmin etkisi altında. (Hareket noktası olarak, Marx
ile Weber'i birlikte almasına karşın...)
Çünkü yayınlannda Türkçe sözcükleri Arapça ve Fars-
ça sözcüklere tercih ediyor.
Çünkü t982-88 yıtlan arasında, YÖK yüzünden ünive>-'
:
siteden uzaklaştırıldığında, asıl bilim dalı dışı dallardâ ça-
lışmalar yapmış olması bile, doçentliğine "hayır" nedeni
olarak gösteriliyor. (O dönemde "kalkınma sosyolojisi" ve
"kadın sorunlan" ile ilgili işler bulmuş olması bile suç!)
Peki, aç kalmamak için sekreterlik ya da manikürcülük
yapsaydı?
Jüri raporlan açıklanmah. Açıklanmalı ki, o raporiarın al-
tında isimleri bulunanlar hakkında kamuoyu bir "fikir" edi-
nebilsin!.. (Kişilikleri hakkında, ideolojileri hakkında ve de
bilimsel "değerleri hakkında...)
• • •
1992'de yeni kurulan 23 üniversiteye "kurucu rektör"aia-
nırken, "Türk-lslam sentezcisi" bazı "ocak" ve dernekle-
rin etkili olduğu yalan mı?
Rahmetli Turgırt Özal'ın imzası ile göreve getirilen bu
rektörlerden 18 tanesinin "tahkatçı" olduğu yalan mı?
Bu atamalar karşısında, "kara ses" Cemalettin Kap-
lan'ın "üniversite tamam!" dediği yalan mı?
Bu rektörlerin çoğunun, bilimsel yayın veyabancı dil bil-
me gibi koşullan yerine getirmeden, "yasa" ile kolay pro-
fesör yapılmış oldukları yalan mı?
Ve adım adım, "medrese /ca/as/"nın tüm üniversitelere
egemen olması için, elden gelen her şeyin yapıldığı yalan
mı?
Yalan değil, yanlış da değil... Çünkü hedeflenen ortaçağ
toplumuna, ancak medrese yakışır. Ortaçağ'da üniversi-
te olmaz!..
tngiliz gizli belgelerinde Türkiye-1964:
Demirel Türk siyasi
yaşanunda yeni
bîr perde açıyor
LONDRA (AA) - Üzerindeki
gizlilik kaydı yılbaşında kaldı-
nlan 1964 tarihli Ingiltere Dı-
şişleri Bakanlığı belgeleri, o yıl-
larda Adalet Partisi'ndeki lider-
lik yanşı ve Süleyman Demi-
rel'ın genel başkan seçilmesi-
nin Ankara Büyükelçilıği tara-
fından yakından izlediğini or-
taya koydu.
Londra'ya iletilen telgraflar-
da. Süleyman Demirel'in. Ada-
let Partisi Genel Başkanlığı'na
adaylığını koyması için parti
teşkilatı ve halktan büyük bas-
kı gördüğü vurgulanıyor. Genel
başkan adaylanndan Sadettin
Bilgiç'in konumunun da irde-
lendiği raporda, şu ifadelere yer
veriliyor:
"Adalet Partisi kadrolan;
adavlan. başbakanlık ve parti
genel başkanlığı görevlerini ya-
pabilme yetenekleri açısından
ciddi biçimde tartiyor. Hitabet,
bakış açışı ve sosyal mükemme-
liyet açılarından bakıldığında
Demirel'in bü\ük çoğunlukla
Adalet Partisi Genel Başkanı se-
çilecegi görüşii ağır basıyor."
'Durum gereği'
12 Kasım 1964'te Ingilte-
re'nin Ankara Büyükelçili-
ği'nce yollanan telgrafta, Şadet-
tin Bilgiç'le ilgili olarak "Ordu
katında kabul görmüyor" söy-
lentisinin dolaştığı, bunun da
genel başkanlık şansını azalttı-
ğı kaydediliyor. Telgrafta, Sü-
leyman Demirel'in de en az Bi1-
giç kadar 27 Mayıs'a muhalif
olmakla birlikte. "halin icabına
göre" hareket ettiği görüşü sa-
vunuluyor.
Demirel silip sûpürdû
İngiltere Büyükelçiliği'nin.
Demirel'in Adalet Partisi Ge-
nel Başkanı seçilmesinden son-
raki değerlendirmesi de şöyle:
"Sülevman Demirel. genel
başkanlık seçimini silip süpüre-
rek kazandı. DemireL Türkiye
için yeni olan halkla ilişkilcr \ön-
temlerini kullandı. Bu yöntem-
ler arasında 'Neden aday ol-
dum' başlıklı bir de kitapçık \ar.
Son dönemde iyi bir konuşmacı
olarak iin yapan Demirel, istatis-
tikler ve projeleri açıklamaktan
hoşlanıyor.
Demirel'in seçilişi, Türk siya-
set hayatında yeni bir olgudur.
Köylü bir aileden gelen. bir tek-
nokrat olarak Türkiye'deki
mevcut lider sınıflamasına uy-
muyor. Yani İnönü \e Gümüş-
pala gibi asker kökenli değil.
Ayrıca Bölükbaşı gibi demagog
özelliklertaşımıyor. Adalet Par-
tisi Genel Başkanlığı'na seçilen
Demirel, Türk siyasi hayatında
yeni bir perde açıyor."