25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
^ 26 OCAK 1995 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 11 Msketter için temaslar sürüyop • ANKARA (Cumhıırnet Bürosu)-ABD'de üretilen misket bombalannın Türkiye'ye satışı konusundaki temaslann devam ertigi bildirildi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ferhat Ataman, düzenlediğı haftalık basın toplantısında, "yüksek teknoloji içeren silahlann satışının özei izne tabi olduğunu ve bu çeşit iznin çıkmasının genellikle zaman aldığının anlaşıldığım" söyledi. ABD'nin Türkiye'ye siiah ambargosu uyguladığına ilişkin haberlerin tamamen asılsız olduğunu belirten Ataman, "ABD'den savunma araç ve gereçleri alimı ile F-16 ve zırhlı muhabere aracı gibi savunma sanayii projeleri üzerindeki işbirliğimiz aksamadan sürmektedir. Sonın tek bir sılahla ilgilidir" şeklinde konuştu. Körfez'de askeri • KUVEYT (AA) - ABD. Körfez'de bulunan Arap ülkeleri arasında Irak'ın olası tehditlenne karşı askeri işbirtiğinin geliştirilmesi çağnsında bulundu. Kuveyt Haber Ajansı KUNA'nın haberine göre uluslararası gûvenlik işlerinden sorumlu ABD Savunma Bakanı Yardımcısı Frederick Thomas "Irak Devlet Başkani Saddam Hüseyinin iktidarda kalacağı görülüyor. Bu da gûvensizliğin işareti" dedi. Türkfye ve ABD, devrede • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk ve Amenkan Dışişleri bakanlıklanndan bir heyetin. Kuzey Irak'ta taraflar arasında çatışmalan durdurmak amacıyla önceki gün bölgeye gittikleri açıklandı. Türkiye ve ABD. Kuzey Irak'ta çatışmalann sona erdirilmesi ve uzlaşma sağlanması için çaba harcarken iki ülkenin, Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyın konusundaki görüş aynlıklannın yeniden ortaya çıktıgı beiirtiliyor. Ankara, Barzani ve Talabani'nin Saddam ile uzlaşması gerektığinde israr ederken, Irak'a istikrann gelmesini Saddam'ın gitmesinde gören ABD ise böyle bir uzlaşmaya karşı çıkıyor. AB, Kıbrıs içîn devrede• Türkiye'nin müdahil olmasını kabul etmediği Avrupa Birliği, Kıbns için hazırlamakta olduğu raporu bu ay sonunda Bakanlar Konseyi'ne sunacak. Ankara, Avrupa Birliği'nin ısrarla • devreye girmesinden rahatsızlık duyuyor. LALE SARIİBRAHİMOĞLU ANKARA -Avrupa Birliği'nin (AB); Türkiye'nin müdahil olmasına karşı çıkmasına rağmen, Kıbns konu- sundaki görüşlerini empoze etmeye yönelık yeni önerilen içeren raporu- nu bu ay sonuna kadar Bakanlar Kon- seyi'ne sunacağı öğrenildi. Türki- ye'nin tanımamasına karşın, Kıbns konusunda bir gözlemci atayan AB'nin, bu kez de bir rapor hazırla- ması, Ankara açısından yeni bir ra- hatsızlık olarak ortaya çıkıyor. Türki- ye'nin AB ile geçmeyi planladığı gümrük birliğinin önündeki engelle- nn kaldınlması yolundaki diplomatik trafik sürerken. Başbakan TansuÇil- ler, geleneksel Dünya Ekonomik Fo- rumu toplantısına katılmak üzere gi- deceği Isviçre'nin kayak merkezı Da- vos'ta, AB'nin genişlemeden sorum- lu yeni komiseri Hans Van Den Bro- okile 27 ocakta sabah kahvaltısında biraraya gelecek. ABD'nin gjrişimleri Yunanistan'ın. başta Kıbns Rum Kesimi'ne tam üyelik müzakereleri için AB'nin takvim venmesi dahil, bir dızi koşullar karşı lığında Türkiye'nin gümrük birliğine koyduğu vetoyu kaldırması sorunu aşılmaya çalışılır- ken. birlik üyesi olmayan ABD de, Kıbns sorununun çözümü için bir sü- redir başlattığı girişimlerini sürdürü- yor. Diplomatik kaynaklar, AB'nin Kıbns konusunda hazırlamakta oldu- ğu raporun. ABD'nin, Yunanistan'ın tepkisine neden olan, ancak Ankara ve KKTC'nin olumlu karsıladığı Kıbns sorununun çözümüne yönelik girişimleriyle çelişmediğini savunu- yorlar. Aynı kaynaklar. KKTC Cum- hurbaşkanı Rauf Denktaş'ın. Kıbns Rumlanna banş mesajını verdiği gün olan geçen cuma günü, ABD'nin Kıbns Özel Temsilcisi James Wîlli- ams'ın VVashıngton'da AB'nin dışi- lişkilennden sorumlu Genel Müdürü Gunther Bouchardt ile göriiştüğüne dikkat çekıyorlar. Diplomatik kaynaklar, Yunanis- tan'ın. KKTC'nin Rum tarafı ile ba- nştan yana olduğu yolunda net olarak verdiği mesaja, ABD'yi de suçlaya- rak gösterdiği tepkiye rağmen. Ati- na'nın da bazı tavizler vermek zorun- da kalabileceğine dikkat çektiler. Bir Batılı diplomatik kaynak, "Belki, Av- rupa'nın düşüncesi de ABD döşünce- si ue paralel olabilir" değerlendırme- sini yaptı. Türkiye ile AB arasında yapılması öngörülen gümrük bırliğı önündeki engellerın aşılması yolunda çeşitli Avrupa başkentlerindeki temaslannı sürdüren Dışişleri Bakanlıgı Müste- şan Büyükelçı Özdem Sanberk, dün AA'ya yaptığı açıklamada, Kıbns so- runu ve AB ile ortaklık konulannın ilişkılendirilmemesi gerektiği yolun- daki görüşünü yineledı. Sanberk te- maslanyla ilgili olarak "neryimserim ne de kötümser. Gerçekçivim" dedı. Türkiye'nin, müdahil olmasına iti- raz etmesine rağmen, AB'nin geçen yıl Kıbns Gözlemcisi olarak atadığı Türkiye Masası Şefi Sergei Abou'nun, Birleşmiş Milletler(BM) Genel Sekreteri'nin Kıbns sorunu- nun çözümü yolundaki gınşimleri çerçevesinde bir raporu hazırlamak- ta olduğu belırtildi. Yeni öneriler Cumhuriyet'in edindiği bilgiye gö- re. Abou raporunda. BM Gûvenlik Konseyi'nin bazı üyelerinin tavsiye- lerinin de yer alabileceğini ve Kıbns konusunda taraflara empoze etmeye yönelik yeni önerilenn yeralmasınm beklendiğini belirtiyor. ABD'den terör örgütlerine darbe• Washington, Ortadoğu banş sürecini baltalayan 12 terör örgütünün mal varlıklannı dondurdu. VVASHINGTON (AA) - ABD, 19 Yahudinin ölümüyle sonuçlanan fsla- mi Cihad saldınsmın ardından aşın dinci terör örgütlerine karşı sert ön- lemleraldı. ABD Başkanı Bill Clintonöncekı gün Ortadoğu banş sürecini yıkmak ıstediğınden kuşku duyulduğu gerek- çesiyle 12 radikal örgüt ve 18 kişinin mal varlıklannı dondurdu. Radikal örgütler arasında Filistin örgütlerinin yanı sıra bazı Yahudi örgütleri ile Mı- sır'da faaliyet gösteren örgütler de bu- lunuyor. Beyaz Saray, bu örgütlerin adını ve liderlerini kapsayan bir liste hazırla- dı. Söz konusu 12 örgüt şöyle: 1- Ebu Nidal liderliğindeki El-Fe- tih-De>Tİmci Konseyi. Filistinlilerin kurduğu hareket. geçmişte çok sayı- da terörist saldınnın sorumluluğunu üstlenmıştı. 2- Nayef Havvatmeh liderliğindeki Fifistin Demokratik Kurruluş Cephe- sL Şam'da üstlenen solcu örgüt, banş sürecıne muhalefeti ile tanınıyor. 3- Hizbullah. Iran yanlısı aşın din- ci örgüt. 4-Tslami Cemaat Mısır'da faaliyet gösteren bölücü örgüt. Örgüt, ülkede çok sayıda kişinin öldürülmesinden sorumlu ruruluyor. 5- Hamas ya da açık adıyla Islami Direniş Örgütü. Filistinli aşın dinci Ortadoğu banşını baltalayan örgüderden biri de HAMAS. Örgüt özellikle tsrafl'e karşı saldınlan ile tanınıyor. Mal varlığı dondurulanlar WASHJNGTON (AA)- Clinton'ın karan uyannca mal varlıklan dondurulanlar kişiler: Ebu Abbas. Şeyh Ömer Abdurrahman, Or. Eymen El-Zevahiri, Abdulaziz Avda, Hüseyin Fadlallah (Kör imam) George Habbaş, Naif Havatme, Muhammet Şevkı Islambulı Ahmed Cibril, Imad Faız Muğnıya, Talal Muhammed Raşid Naci, Hasan Nasrullah, Ebu Nidal, Talat Fuad Kasım, Fethi Şakaki, Subhı Tufeylı. Şe.vh Ahmed Yasin. •\lbay Abbud Zumar, örgüt. 6- lslami Cihad. Işgal topraklann- da faaliyet gösteren ve geçen pazar günü lsrail'de düzenlenen ve 19 kişi- nin ölümü ile sonuçlanan saldınnın sorumluluğunu üstlenen Iran yanlısı bölücü örgüt. 7- El Cihad. Mısır kökenli yasadı- şı silahlı örgüt. Örgüt, 1981 yılında Mısır Devlet Başkanı Enver Sedat'ın öldürülmesini üstlenmişti. 8- Kach. Arap karşrtı Yahudi örgût. örgüt tsrail'de yasadışı ilan edilmiş- ti. 9- Kahane. Arap karşıtı Yahudi ör- güt. lsrail'de yasadışı ilan edilmişti. 10- Ebu Abbas liderliğindeki Fflis- tin Kurtuluş Cephesi. Örgüt çok sayı- da terörist eylemlerini üstlenmişti. 11-GeorgeHabaşlıderliğindeki Fi- listin Halk Kurtuluş CephesL Şam'da üslenen sol görüşlü örgüt, banş cep- hesıne muhalefeti ile tanınıyor. 12- Ahmet Cibril liderliğindeki Fi- listin Kurtuluş Cephesi Genel Komu- tanük (FPLP-CG). Şam'da üslenen aşın dinci örgüt banş süreci muhali- fi. Beyaz Saray'dan yapılan açıklama- da, mal varlıkian dondurulan 19 ki- şinin arasında da Ebu Abbas, Geog- re Habaş, Ahmet Cibnl ve Ebu Ni- dal'in bulunduğu belirtildi. Bu arada Amerikan Kongresı'nden yayımlanan bildiride de ABD Başka- nı Clinton'ın, Ortadoğu banş süreci- ni tehlikeye sokan olaylar olarak dü- şündüğü eylemler de şöyle sıralandı: "Geçen hafta sonu IsraiTde düzen- lenen saldın ve öncekiler Mısır'da yö- netime karşı düzenlenen saldınlar,öz- erk topraldarda Filistinli \etkOilere karşı düzenlenen saldınlar, Arjan- tin'de bir Yahudi merkezine düzenle- nen saldın ve tngiltere'de Israil Büyü- keiçitiği'ne karşı park etmiş bir araca konulan bombanın patlatılması ile gi- rişilen saldın." Yüda 200 mflyon dolar Öte yandan, AmerikaJı bir anti te- rorizm uzmanı, ABD'den söz konu- su radikal örgütlere yılda 200 milyon dolar akıtıldığını belirtti. George Washington Üniversitesi Terorizmi lnceleme Bölümü Başka- nı Jonah Alexander, AFP'ye yaptığı açıkJamada, söz konusu paranın ce- maatlern ya da kişisel girişimler yo- luyla toplandığını belirtti. tLAN SODA SANAYİ1 AŞ YÖNETİM KLRULU BAŞKANLIĞI'>DAN BİLDİRİLMİŞTİR Şırketımız Yönetim Kurulu 20.01.1995 gün. 29 sayılı karan ile Ola|a- nüshı Genel Kurulun 13 02.1995 Pazartesi günü saal 14 00'te Barbaros Bulvan So 125 Camhan. Beşıkta^lstanbul adresınde aşa ğıdakı gündemı görûşmek üzere toplanmasına karar vermıştır Sayın pay sahıplennın bızzat veya yetkıye haız temsılcıleri vasıtası ıle loplantıya katılmalan nca olunur GÜNDEM: 1- Bajkaniık Divanı'nın teşkılı ve Dıvan'a Genel Kunıl adına top lantı zaptını ımzalama yelkısı venlmesı, 2- Esas mukavelenın sermaye>e ılışkın 6 maddesındc yapılan degı şıklı- ğm ona> lanması. i- Yı! ıçınde aynlan Yönetim Kurulu ü>elerinın yerine yapılan ata mala- nn onaylanması SERMAYE YENİ ŞEKJL (Madde 6) Şırketın sermayesı 1 500 000.000.000,- (Bırtrilyonbeşyûzmilyar» Türk Lirasfdır. Bu sermaye her bın 1000.- (Bın) lıra nomınal değerde hamıhne ya zılı I Tertıp 17.000.000,- II. Tertıp 11.000 000. III Tertıp 9 750.000. IV. Tertıp 10.250.000. V. Tertıp 16 000 000. VI. Tertıp 40 600.000. VII. Tertıp 78.400.000. VIII. Tertıp 72.000.000. IX. Tertıp 149.900 000. X. Tertıp 202.100.000. XI Tertıp 48.000 000. XII. Tertıp 275 100.000 ve XIII. Ter- tıp 569.900.000 olmak üzere toplam 1.500.000 000 paya bolûnmüştür. Yönetim Kurulu'nun karan ıle pay senetleri müteaddıt paylan ıh tıva eden kupürler halınde bastınlabtlir Eskı sertnayenın 59.000 000.000.- (ellidokuzmılyar) Türk Lıralık kısmı nakden ödenmış olup. 186 697.920.- (yüzseksenaltımılyonaltı yüzdoksanye- dıbındokuzyüzyırmı) Türk Lırası portfoyümüzde bulu nan ı^tırak hısselen- nın satışından do|an kârlardan 9.750.000.000.- (Dokuzmılyaryedıyüzellı- mılyon) Türk Lırası TTK'nın 146-151 ve 451'ıncı maddelenne göre Krom- san Krom Bıleşıklen Sanayıı \e Tı caret AŞ'nın tüm aktıf ve pasıfıyle kül halınde de\ır alınmasından 100 696.994.- (Yüzmılvonaltıvüzdoksanaltıbın- dokuz yüzdoksan dört) Türk Lırası 1987 yılına aıt ıhtıvat akçelennden kar- şılanmış. 614 975 720 434.- (Altıyüzondörtmılyardokuzyüzyetmiş besmıl- yon yedı>uzyırmıbındörtyuzoruzdört) Türk Lırası amortismana tabı ıktı sadı kıymetlerın yeniden degerlemesı sonucu oluşan fonlardan. 246 086 884 652,- (Ikıyüzkırkaltımılyarseksenaltımılyonsekızyüzseksen dörtbı- naltıyüzellııkı) Türk Lıralık kısmı ıştıraklerden alınan yeniden değerleme artış fonundan 3332 sayılı kanunla degı$ık VUK'nın mü kerrer 29S'ıncı maddesı hükmüne göre sermayeye ilave edılerek or taklara paylan oranında bedelsız olarak dağıtılmıştır Bu kez arttınlan 569.900.000 000.- (Beşyüzaltmışdokuzmılyar do kuz- yüzmilyon) Türk Lırası'nın 434 032.030 000.- (Dörtyüzotuz dörtmılyarotu- zıkımılyonotuzbın) Türk Lıralık kısmı amortısmana tabı ıktısadı kıymetlerın yeniden degerlemesı sonucu oluşan deger ar tış fonundan 135 867 970 000,- (Yüzotuzbesmılyarsekızyüzaltmış yedımılyondokuzyüzyetmışbın) Turk Lı- ralık kısmı ıse ıştıraklerden alınan yeniden değerleme fbnundan karşılanmıs olup, 3332 sayılı ka nunla degışık VUK'nın mükerrer 298'ıncı maddesı hükmune göre sermayeye ılave edılerek ortaklara paylan oranında bedelsız olarak dağıtılacaktır SERMAYE ESKİ ŞEKJL (Madde 6) Şırketın sermayesı 930 100.000.000,- (Dokuzyüzotuzmilyaryüz milyon) Türk Lirası'dır Bu sermaye her biri 1000.- (Bın) Jürk Lıra nomınal değerde hamı lıne yazılı I. Tertıp 17 000.000. II Tertıp 11 000 000. III Tertıp 9 750 000. IV Tertıp 10 250.000, V Tertıp 16 000.000. VI Tertıp 40.600. 000. VII. Tertıp 78.400.000. VIII. Tertıp 72 000 000. IX. Tertıp 149 900 000. X. Tertıp 202 100.000 ve XI Tertıp 48.000.000 ve XII Ter tıp 275 100.000 olmak üzere toplam 930 100.000 paya bölünmuştûr Yönetim Kurulu'nun karan ile pay senetlen müteaddıt payları ih tiva eden kupurler halınde bastınlabılır Eski sermayenın 59OOOOOOOOO,- (Ellidokuzmılyar) Türk Lıralık kısmı nakden ödenmış olup, 186.697.920.- (Yuzseksenaltımılyon altı yüzdoksan- yedibindokuzyüzyırmi) Türk Lırası portfoyümüzde bulu nan ıştırak hıssele- nnin satışından doğan kârlardan, 9.750.000 000,- (Dokuzmılyaryedıyüzelli- mılyon) Türk Lırası TTK'nın 146-151 ve 451'ıncı maddelenne göre Krom- san Krom Bıleşıklen Sanayıı ve Tı caret AŞ'nın tüm aktıf pasıfiyle kül ha- lınde devır alınmasından 100 696 994,-(Yüzmılyonaltıyuzdoksanaltıbındo- kuzyiız doksandört) Türk Lırası 1987 yılına ait ıhtıyat akçelennden karşı- lanmış 441 154. 730 434.- (Dörtyüzkırkbırmılyaryûzellidörtmılyon yedıyü- zotuzbin dörtyüzotuzdört) Türk Lırası amortısmana tabı ıktısadı kıymetlenn yeniden degerlemesı sonucu oluşan fonlardan 144.807.874 652.- (Yuzkırk- dörtmilyarsekızyüzyedımılyonsekız yüzyetmışdörtbınaltı yüzellııkı) Türk Lıralık kısmı ıştıraklerden alınan yeniden değerleme artış fonundan 3332 sayılı kanunla değışık VUK'nın mükerrer 298' ıncı maddesı hükmüne göre sermayeye ılave edılerek ortaklara payla n oranında bedelsız olarak dagıtıl- mıştır. Bu kez arttınlan 275.100.000.000,- (lkıyüzyetmışbeşmılyaryüz milyon) Türk Lırasf nın 173.820.990.000.- (Yüzyetmışüçmılyarsekız yüzyırmımıl- yondokuzyüzdoksanbın) Türk Lıralık kısmı amortısma na tabı ıktısadı kıy- metlerın yenıdeo degerlemesı sonucu oluşan değer artış fonundan 101.279 0J0 000.- (Yüzbırmıtyarikıyüzyetmış dokuz mılyononbın) Tûrk Lı- ralık kısmı ıse ıştıraklerden alınan yeniden de ğerlemc fonundan karşılanmış olup, 3332 sayılı kanunla değışık VUK'nın mükerrer 298'ıncı maddesı hük- müne göre sermayeye ılave edılerek ortaklara paylan oranında bedelsız ola- rak dağıtılacaktır. Teröre karşı işbirliğî çağrısı • ABD Başkanı Bill Clinton 'Ulusa sesleniş' konuşmasmda müttefiklerine, terorizm ile mücadelede birleşme çağnsında bulundu. VVASHINGTON (AA) -ABD Başkanı BU1 Clintoıv^merikan Kongresi'nin ikı meclisinin ortak toplantısında 81 dakika süren bir konuşma yaparak Amerikan halkına yeni bir sosyal sözleşme önerdi. Clinton, "Uhısa sesleniş" konuşmasmda aynca silahsızlanma, START II anlaşması, terör gibi uluslararası dış politikayı etkıleyen konulara da değindi. Terorizm ABD Başkanı Bill Clinton, ülkesinin müttefiklerine, terorizm ile mücadelede birleşme çağnsında bulundu. Clinton, Amerikan Kongresi'nin iki mecfisinin ortak toplantısında yaptığı konuşmada, 12 radikal örgütün ülkesinde mal varlıklannın dondurulduğunu hatırlatarak müttefik ülkelerden Ortadoğu banş sürecinin desteklenmesi için gerekli önlemleri almalannı istedi. Clinton. "Dünyada banşa tutkun uluslan ve müttefıklerimizi, terorizm ile mücadele için gösterilen ortak çabalar çerçevesinde yeni bir coşku ile bize katümaya çağmyorum" dedi. Israirde geçen pazar günü düzenlenen ve 19 kişinin hayatına mal olan saldında yakınlannı kaybedenlerin yanında olduklannı ifade eden Clinton, Israil ile Arap komşulan arasında toptan bir banş olması konusunda ısrarlı olduklannı ve bunu gerçekleştireceklerini söyledi. Clinton, Amerikan Kongresi'nin iki meclisinin ortak toplantısında yaptığı konuşmada, silahsızlanma konusuna da değindi. Clinton, Amerikan Senatosu üyelerine çağnda bulunarak ABD ile Rusya arasında 1993 yılı Ocak aymda imzalanan Stratejik Silahlann Azaltılması Anlaşmasını (START II) onaylamasını istedi. Clinton, söz konusu anlaşmanın ikı ülkenin, nükleersilahlannın büyük oranda azaltılmasını sağlayacagını ifade etti. ABD Başkanı aynca ülkesinin "Nükleer Silahlann Yayıimasını önleme anlaşması'ıu (TNP) imza ko>-an ülkelerin sayısının arttınlması. nükieer denemelerin yasaklanması ve Idmyasal silahlann yok edilmesi"1 ile ilgiîi olarak çaba sarfedeceğini belirtti. Nükleer silahlann azaltılması ile ilgili ilk anlaşma (START I) 1991 yılında imzalanmış ve geçen ay yürürlüğe girmişti. START I. 9 bin nükleer başlıgın, START H'de buna ilaveten 5 bin nükleer başlıgın ortadan kaldınlmasını öngörüyor. Sosyal sözleşme Clinton. Amerikan Kongresi'nin iki meclisinin ortak toplantısında. Amerikan halkına yeni bir sosyal sözleşme önerdi ve kongre üyelerinden düşük ücretlere zam yapılmasını kabul etmelerini istedi. Içinde yaşadığımız çağın getirdiklerine karşı koyabilmek için yeni bir sosyal sözleşme gerektiğinı ifade eden Clinton, "Bizim ulusumuz, banş ve refahtan yararlandığı haJde, çok sa>ida insan. azıcık bir şev kazanmak için giderek daha fazla çahşıyor" dedı. ÖNERt BENtMSENtYOR Kıbns'a, İsviçre modeli REŞATAKAR LEFKOŞA - Kuzey Kıbns Türk Cum- huriyeti Cumhurbaşkanı Rauf Denktaşile Rum Yönetimı Başkanı Glafkos Kleri- des'e bırer mektup göndererek "tki top- lumlu tek devlefüzennde anlaşmaya va- nlmasını isteyen ABD Başkanı Bill Clin- ton'ın Kıbns Özel Temsilcisi Rıchard Be- attie ilk gezisini iyimser olarak tamamla- dı. Beattie. Kıbns'tan aynlmadan önce Türk kesimine geçerek siyasi parti baş- kanlan ile işadamlannı ve bazı özel kişi- leri bir araya getirdı. Lefkoşa'daki Saray Otel'de 20 dolayında davetli ile gerçekleş- tirilen resepsiyonda herkesle ayn ayn il- gilenen ve son gelişmelerhakkındaİci gö- rüşleri saptamaya çalışan Richard Beattie "Bu ilk zharetinizin sonucundan memnun olduğunu/u sojieyebilir misiniz" şeklin- deki bir soruya "Evet memnunum ve umutluyum" yanıtını verdı. KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denk- taş'ın "Jsviçre Modeli" federasyon öneri- sini, geçmiş yıllarda Klerides'in de des- teklediğini, hatta bu konuda genış açıkla- malarda bulunduğunu anımsatan Yeni Kıbns Partisı Genel Başkanı Alpak Dur- duran'ın "Klerides'e şimdi ne okdu"soru- suna ise Beattie. şu yanıtı verdi: "Ashnda İsviçre modeüni her iki lider de benimsediğini sö\1ü>t>r. Fakatiki tarafin da değeıiendirmesi veyorumlan arasında ba- - zı farklılıklar vardır. Bizim çabamız da bunlan gkJermek yönündedir." Once devlet, sonra demokrasi HAKAN AKSAY MOSKOVA - Rusya iktidan- nın geleceğiyle ilgili tartışmala- nn çoğu, ilgınç bir özellik taşıyor. Hemen hemen bütün olası iktidar değişiklikleri. Kremlin içindeki dengelere ve entrikalara bağlı olarak ele alınıyor; muhalefet ne- redeyse tümüyle göz ardı edili- yor. Bu yaklaşım, şu gerçeğe da- yanıyor: Rusya iktidan. tıpkı Sovyet döneminde olduğu gibi muhalefeti önemsemıyor; çünkü ortada cıddi bir muhalefet yok. Başkan Yeltsın'ın anayasal yetkilenni kullanarak parlamen- toyu kapatabıleceğinden çekinen parlamento alt ve üst meclis yö- nerimleri. oldukça ılımlı, hatta si- lık bir politika izliyorlar. Son zamanlarda etkisi artan medya 'dördüncü iktidar' ise ık- tidann şimşeklerini giderek daha fazla üzerine çekıyor. Bazı tele- vizyon kanallannın yayın izninin iptal edilmesi. gazetelere yöne- lik ekonomik ve yasal baskılann arttınlması tartışılıyor. Böylelık- leon yıl önce MihailGorbaçav'la başlayan açıklık dönemının tü- müyle ortadan kaldınlması ve geriye dönülmesi tehlikesi gün- deme geliyor. Çeçen harekâtının başlamasın- dan sonra ortaya çıkan üç muha- lefet biçimine daha dikkat çeke- lim: Bırincisi, yalnızca düzenle- dikleri gösterilerle değıl, Çeçen- ya'ya temsılcıler göndererek sa- vaşa fiilen ve korkusuzca müda- hale eden Asker Analan Hareke- ti, yasalan ışlevsiz kılarak bazı askerleri çatışma bölgelerinden alıp dönüyor. ıkincisi. gerek Bağımsız Dev- letler Topluluğu lıderlerinin ge- rekse de Rusya Federasyonu"na bağlı özerk cumhuriyetlerin Ce- çenya'daki vahşete karşı sessiz kaldığı koşullarda, Rusya için- den güçlü bir ses çıkıyor: Çuva- şistan Devlet Başkanı Nikolay Fyodorov, Çeçenya'ya Çuvaş as- keri gönderilmeyeceğinı söyle- yerek Yeltsin'e karşı çıkıyor. Yeltsin. anayasal yetkileriyle teh- dıt edınce Çuvaş halkı liderlerini desteklemek için kitlesel gösterı- lere başvuruyor. Üçüncüsü, ordu içindeki hoşnutsuzluğun, istifa- lann ve görevden almalann nere- ye varacağını kimse kestiremi- yor. Atina'dan tümen engellemesi ANKARA Cumhuriyet- Yunanıstan'ın. NATO'nun 1992 yılında aldığı karara rağ- men Ege"de komuta ve konrrol hakkının kendısine aıt olduğu yolundaki savından vazgeçmemesı, ittıfakın güney kanadında çokuluslu bir tümen karargahı kurulması çalışmalannı engelliyor. Ankara, Atı- na'nın, topraklannda kurulması öngörü- len iki karargahı, Ege'de komuta ve kont- rol konusundaki NATO karannın amacına aykın olarak kurma gırişimlerine, ittifak usullenne uymadığı için karşı çıkıyor. NATO'nun Soğuk Savaş sonrası oluştu- rulan ve kriz bölgelerine esnek, harekat kabiliyeti yüksek çokuluslu güç yerleştiril- mesini öngören stratejisi çerçevesinde it- tifakın güney bölgesınde bu amaçla bir tü- men kurulması kararlaştınldı. Proje bölgesındeki ülkelerden ltalya, ka- rargahın güney kanat ülkelerinden birisin- de konuşlandınlması öngörülen tümen için önen getınneyince, otomatık olarak aday- lıktan çekildı. Türkiye ve Yunanistah ise çokuluslu tümen karargahı ıçın adaylıkla- nnı sürdürüyorlar. Üç ülkenin. savaş anın- da tugay vermelerinı öngören karargahın genel merkezinin tek ülkede kurulması ön- görülüyor. Ancak tümen karargahı komu- tanlığmın. dönüşümlü olarak üç ülke tara- fından \-ururulmesi öngörülüyor. YunanistaıTdan engel Yunanistan, Batılı ülkelerin Kıbns Türk banş harekatını engellemedığı gerekçesiy- le 1974 yılında çıktıgı NATO'nun güney kanadına. \ 1 Eylül askeri yönetımi sırasın- da Türkiye "nin vetosunu kaldırması üze- rine 1980 yılında gen döndü. Atina'nın ittifaka geri dönmesi üzerine NATO. Izmir'de bulunan 6. ATAF (Mütte- fik Taktik Hava Kuvvetleri Komutanlığı) ile kara karagahına paralel Yunanistan'ın Larissa kentinde 7. ATAF ile kara kararga- hının kurulmasını kabul etti. NATO yeni stratejisini belirlemek üzere yaptığı 1992 aralık ayı toplantısında aldığı bir kararla da esnek ve harekat kabiliyeti yüksek çoku- luslu banş gücü stratejisinin. belirli sorum- luluk alanlannda komuta yapıianna gerek olmadığına karar verdi. Dudayev: Hâlâ Grozni'deyim Çeçen kadın birkaç parça eşyası\ la beraber kenti terk ediyor. KOPENHAG (AA) - Çeçen- ya Devlet Başkanı Cahar Duda- yev, başkent Grozni'de olduğunu ve durumu konrrol altında tuttu- ğunu bildirdi. Dudayev. Danimarka'da ya- yımlanan Information gazetesin- de dün yer alan demecinde, "Grozni'deyim ve durumu kont- rol altında rutuyorum. Hükümet çabşmasını sürdürüyor. Taktik değiştirdik ve uzun süreli bir ça- tışmaya hazırlanıyoruz" dedı. Cahar Dudayev. uydu bağlan- tısı ile önceki gün gazeteye ver- diği bu demecinde, Rus birlikle- rinin başkent Grozni'yi kontrol altında tutmadıklannı belirtti ve uluslararası toplumun Çeçen hal- kına karşı işlenen cinayetlerde sorumluluk taşıdığını söyledi. Özellikle ABD Başkanı Bill Clinton. Almanya Basbakanı Helmut Kohl ve BM Gûvenlik Konseyi üyesi ülkelennı suçla- yan Dudayev." Bunlann onayıol- madan bu saldın otmazdı" dedi. Çeçenya'ya polis gûcü Rusya Güvenlik Konseyi, Devlet Başkanı Boris Yehsmbaş- kanlığında dün yaptığı toplantı- da, Çeçenya'daki askeri operas- yonun yerini polis operasyonu- nun almasını kararlaştırdı. Konsey toplantısında. operas- yonda Savunma Bakanlıgı birlik- lerinin yerinin Içişleri Bakanlıgı polis güçlerine devTedilmesi me- kanizmasmın aynntılannın ele alındığı bildirildi. Toplantıya iliş- kin olarak devlet başkanlığı tara- fından yapılan yazılı açıklamada da "Çeçenya'daki operasyonun askeri aşamasının geride kaldığı, ancak içişleri birükierinin ordu birlikleri ile koordinasyonunun devam edeceği'* belirtildi. Bu ara- da. Rus televizyonu Ostankino, Çeçenlerin direnişçilerinin Groz- ni'nin kuzeyindeki Tostoi Yurt kasabası yakmlannda 2 rus heli- kopterini düşürdüklerini bildirdi. Haberde. Helikopterlerde bulu- nan 6 mürettabatın öldüğü açık- landı. Heiikopterlerin Rus birlikleri- nin yığınak yen olan Tostoi Yurt kasabası ve Rusya'nin Çeçen Operasyonunun askeri kararga- hınm bulunduğu Oserya'daki Mozdok kenti arasında sürekli uçtuklan bildirildi. Öte yandan, Uluslararası Kı- zılhaç Komitesı (ICRC), Çeçen- ler tarafından esir alınan 56 Rus askerini daha kayıtlanna geçir- dikleriniaçıklarken, Rusesirlerin arasında subaylann bulunduğunu da kavdetti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear