25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
19 AĞUSTOS1994 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER SHP'den Ecevit'e davet • fstanbul HaberServisi- SHPGenelSekreterive Devlet Bakanı Fikri Sağlar, DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'i SHP'ye davet etti. Deniz Ticaret Odası'ru ziyaret eden denizcilikten sorumlu Devlet Bakanı Fikri SağJar, gazetecilerin Bülent Ecevit'in bazı SHP ve CHP'lilere yaptıği "kapımız açık" çağnsıyla ilgili sorulannı yanıtladı. Türkiye'de aruk solda da, tarumlarda da farklılık olduğunu belirten Sağlar, sosyaJ demokrasinin Türkiye koşullannda SHP'de gerçekleşeceğini savundu. SağJar, "Dolayısıyla herkesi, Sayın Ecevit de dahil olmak üzere SHP'ye davet ediyorum" diye konuştu. İP'den laik eğitim çagrısı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bedri Gültekin, fen liseleri sınavında l din bilgisi sorusunun 3 matematik sorusuna eşdeğer tutulmasını, şeriatçüann din eğitimini bütün eğitim kurumlannda hakim kılma isteklerinin göstergesi olarak değerlendirdi. Mehmet Bedri Gültekin, yaptığı basın açıklamasında fen liselerindeki yeni uygulamanın Osmanlı İmparatorluğu'nda 16. yüzyılda medreselerdeki pozitif bilimlerin kaldınlıp yalnızca dini bilgilerin öğretilmesine geçilmesiyle aynı mantığı taşıdığını belirtti. MHP-DYP koalisyonuna yalanlama • ANKARA (ANKA) - M HP Genel Başkan Yardımcısı OktayÖztürk,DYPi!e koalisyon iddialannı reddederek "DYP'yle ortaklığımız şöz konusu değü"dedi Öztürk.MHP Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında DYPile koalisyon söylentilerinin tamamen kendi dışlannda birıakım kafalann ürünü olduğunu söyledi. DSP lideri Bülent Ecevit'in 'DYP-MHP koalisyonu artık düşünce olmaktan çıkıp fıili duruma gelmişür" şeklındekj sözlerint de yanıt veren Öztürk, "bu tamamen Ecevit'in kendi düşüncesidir" deai. Tiburun Güneydoğu iddiası • tstanbul Haber Servisi - Liberal Parti Genel Başkanı Besim Tibuk, Güneydogu'ya yapılacak yatınmlar ıçin "Bu sefer de bölge değil, birileri kalkınacak" dedi. Tibuk, dün yaptığı yanlı açıklamada. "Güneydoğu'nun kalkınması için uygulanacak en akıllı çözüm, vergi muafiyeti ve sırur ticaretinin serbestçe yapılabileceği ortamın sağlanmasıdır" görüşünü dile getirdi ANAP'tan SHP'ye suçtama •ANKARA (ANKA) - ANAP, Baymdırlık Bakanhğı'nın SHP'nin para musluğu olduğu ve bakanlığın taşra ihalelerinin SHP'nin müteahhitil başkanlan arasında paylaşürıldığını iddia etti. ANAP gazetesinde yer alan yazıda, 90 trilyon liralık bütçeye sahip Bayındıruk Bakanlıgı'nın SHP için büyük önem taşıdığı beürtilerek geçmişte Erzincan depreminden sonraki 357 milyar liralık ihalenin 11 SHP'li müteahhit arasında paylaştınldığı anımsatıldı. Şanhurfa ve Batman'da bakanlığın 1 trilyon lirayı bulan ihalesinin de SHP'nin Şanlıurfa İl Başkanı Mehmet Yıldız'ın şirketine verildiği öne sürülen yazıda Yıldız'ın üıaleye boş zarfla girdiğj ve sonunda ihalenin kendisine kaldığı iddia edildi. UyaıvCHP'ye gözkırpıyor •ANKARA (ANKA) - SHP'nin küçük kurultayının ardından parti içindeki çalışmalanna ara veren muhalifmilletyekilleri bekleme sürecine girerken, bir süre önce SHP'den istifa eden Hatay MiUetvekili Ali Uyar, Ankara'da "CHP'de birlik" konusunda çalışmalar yapıyor. Ali Uyar, ANKA'ya yaptığı açıklamada, tüm SHP'lilereçağnda bulunmak istediğini belirterek, "Hem SHP'den şikayet edilecek hem partide kahnacak, bu olmaz" dedi. Cevdet Selvi, sendikacılarla toplantılar yaparken milletvekilleri de taban yokluyor SHP'dekarar günleri• Bir süre önce SHP'den istifa eden Hatay MiUetvekili Ali Uyar, SHP milletvekillerine 'aynlın' çağnsı yaptı. Uyar, CHP, DSP ve SHP'nin 'temiz unsurlanyla' bir platform oluşturulabileceğini söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - SHP'de parti- den kopma nokta- sına gelen muhalif- ler, eylül ayı başında kararlannı kesinleştireceklerini bildirdiler. DSP'ye yönelen Genel Başkan Yardıması Cevdet Selvi, sendi- kacılarla an arda toplantılar yaparken, bazı milletvekilleri de son karar için tabanlannı yokluyorlar. Bir süre önce SHP'den istifa eden Hatay Mil- letvekili Ali L'yar ise SHP mil- letvekillerine 'ayrüın' çağnsı yapü. Ali Uyar, CHP, DSP ve SHP'nin temiz unsurlanyla' Ali Uyar birieşme platformu oluşturabi- leceğini söyledi. SHP'de parti içi muhalefetin temsilcileri, TBMM'run açıl- masıyla birlikte siyasal gelecek- leri ile ilgili kararlannı verecek- ler. DSP lideri Bülent Ecevit'in çağnsmdan onur duyduğunu söyleyen Genel Başkan Yar- dımcısı Cevdet Selvi, sendikacı- larla toplantılar yapıyor. SHP Genel Başkanı Murat Karayal- çm'ın "isteyen gider"sözleriyle ilgili olarak Selvi. "Ne diyecek ki? Aman gitmeyin. diyecek de- ğil. Herkes özgürce düşünür, ka- rar verir. Kimsenin kimsevi kı- Ender Karagül namaya hakkı yok" dedi. Selvi sendikacılarla önümüzdeki hafta geniş katılımlı bir toplantı yapacaklannı vurgularken, partisi içinde 'yeni milliyetçi Ecevit'in yanında ne işi var' eleş- tirilerine de, "Her yerden eleşti- riter olur. Benim üstünde durdu- ğum. Türkiye bir erken seçim yaşayacak. Bu göz ardı edilme- meli. Pratik, acil bir çözüm bu- lunmah" karşıhğını verdi. DSP'ye sıcak bakan milletve- killerinin de seçim bölgelerinde seçmenlerinin nabzını yokla- dıktan sonra, TBMM açılınca son kararlannı vermeleri bekle- niyor. Nami Çağan SHP'den İstanbul MiUetve- kili Nami Çağan ile Uşak Mil- letvekili Ender Karagül ün DSP'ye geçebüeceği belırtili- yor. Ecevit'i 'sağ'da gören bazı muhalifler ise istifa edip bafpm- sız kalacaklannı söylediler. Ecevit'in geçmişte de gruplar kurup, sonra da dağıttığını anı- msatan bazı muhalifler. "•Seçim şansı nedeniyle gidenler olabilir. Ama birkaç aya kalmaz dökü- lûrter. Ecevit'in solculukla ala- kası yokrur. Ecevit'i tanıyoruz, değişmez. Önce bazı arkadaş- larunızı alır, görev de verir, son- ra dışlar" değerlendirmesini yaptılar. Bir süre önce SHP'den istifa eden Hatay MiUetvekili Ali Uyar ise, SHP'deki rahatsız milletvekillerine istifa etmeleri çağnsında bulundu. Uyar, "Hem SHP'yi çıkarcj düzenle özdeşleşmiş, DYP'nin payanda- sı bir parti olarak göreceksiniz, hem de orada kaiacaksınız. Bu, olmaz. Ni>e duruyorsunuz, önce aynlın. SHP, solun birlikteliği- nin önünde en büyük engeldir"- dedı. CHP çaüsında bütünleşme arayışlanna sıcak bakan Uyar bu konudaki arayışlanyla ilgili olarak da şunlan söyledi: "Biz kapılarını temiz unsuria- ra açan kurumlasnuş bir kadro partisinde yer alırız. Şimdi, bazı yanlışlar yapdıyor. Bazı şeyleri Ecevit söylüyor, deniyor. Ama ben de emperyalizme karşıyım, Erbakan da karşı. Ne yani, şim- di RP'ye mi gidelim? Tabanda bir solda birlik plafftormu oluş- turulmalı. Ben Ecevit'in şahsına bir şey söyleyemem. Taban kime sıcak bakarsa, biz de ona stcak bakarız. CHP, DSP ve SHP içindeki temiz unsunlarla bir olu- şum gerçekieşririlebilir. Lider kim olur bilemeyiz. Solsuz bir TBMM tehükesine karşı, he- men bir platform oluşturmalı- yız." ÇİLLER: HABUR İKİHAFTADA AÇILACAK. SHP LİDERİ: TÜRKİYE, APO'YA MEZAR OLACAK 'Bozkıırtlar' Karayalçın'ı coşturdu • BaşbakanTansu Çiller ve Başbakan Yardıması Murat Karayalçın, Güneydoğu gezisini dün de sürdürdü. Çiller, Mardin'de Habur sınır kapısının iki hafta içinde açılacağı sözünü verdi. BÜLENT SARIOĞLU MARDÎN/KİLİS/GAZİ- ANTEP - Nisan ayında uygu- lanmaya başlanan ekonomik önlemler sonucu durdurulan yatınmlan Güneydoğu'da ye- niden başlatan hükümet, Ha- bur sınır kapısının iki hafta içinde açüacağını bildirdi. Gü- neydoğu'nun diğer illerinde ol- duğu gibi Mardin mitinginde de ön sıralan dolduran gençler, "Işsiziz, aç kurtlar kapıda bekli- yor" bağınşlanyla Başbakan Tansu Çiller'den yardım istedi- ler. Çiller Habur sınır kapısının iki hafta içinde açılacağı sözünü verdi. SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın Kilis'te. "bozkurt" işareû yaparak "Türkiye Apo'- ya mezar olacak" sloganı atan bir gruba, "Apo'ya da Apo ben- zerlerine de, kim bu ülkeye gözu- nü dikerse ona mezar olacak Türkiye" karşıhğını verdi. Başbakan Çiller, Genelkur- may Başkanı Orgeneral Doğan Güreş, Başbakan Yardımcısı Karayalçın ve çok sayıda ba- kan, Güneydoğu gezisinin ikin- ci gününde Mardin, Atatürk Barajı, Kilis ve Gaziantep'i zi- yaret ettiler. Mardin mitingi sı- rasında da ön sıralarda yer alan gençlerin. "Açız, işsiziz, aç kurt- lar kapıda bekliyor" bağınşla- nyla polis kordonunu yanp Çiller'e ulaşmaya çahşmalan Başbakan Tansu Çiller ile Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın, Güneydoğu gezisi boyunca gittikleri yerlerde kurbanlarla karşılandı. Kurban kanları, "AUah nazardan saklasın" denilerek Çiller'in alnına süriildü. (Fotoğraf: AA) dikkat çekti. Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar. kala- balığı yauştırmaya çalışırken gençlerin miting sonrasında kürsüden aynlan Çiller'e ulaş- mak için bağınşlarla polis kor- donunu zorlamalan, güvenlik güçlerine zor anlar yaşattı. Karayalçın, Güneydoğulu yurttaşlara. "Türkiye'nin her yerinde 24 saat demokrasi ola- cak. Gündüz de insan hakları olacak, gece de insan hakları olacak" sözleriyle demokratik- leşme vaadinde bulunurken ekonomik yatınmlan açıkla- mayı Çiller'e bırakü. Karayal- çın. bölgeye seçim için hazırlık yapmak veya sorunlan yerinde görmek için gelmediklerini. amaçlannın "bildikleri sorunla- n çözmek" olduğunu söyledi. "Bir büyük dönemin sonuna gel- dik" diyen Karayalçuı, şunlan söyledi. "İş yaratmak, yalnızca siyasi kararfarla olmuyor. böl- gede yatırun olanakları hareke- te geçirilmeli. 10 y ıl boyunca gü- venlik açısından çok ciddi sorun- lar yaşandı, ıstıraplar yaşandı. Sorun yalnız isrihdam değil. Türkiye'de demokratikleşme- nin, insan haklarınm en az isrih- dam kadar önem taşıdığını bilt- yorum. Buraya gelişimizi kimse yanlış yorumlamasın. Demokra- tikleşmey i hızla yaşama gecirme konusundaki kararlığımızı ifade etmek için geldik." Çiller, bölgedeki bütün okul- lann açılacağını ve E-24 kara- yolunun çevresinde bulunan yaklaşık 400 bin vurttaşa iş ola- nağı sağlayacak olan Habur sınır kapısının da açılacağını müjdeledi. Çiller. "Buraya bol- luk gelecek, bereket gelecek" dedi. Gfireş'e övgû Orgeneral Doğan Güreş'in doğum yeri olan Gaziantep'in Kilis ilçesinde görkemli bir tö- ren ile karşılanan Çiller ile Ka- rayalçın, Kilis'e il sözü verdiler. Karayalçın, coşkulu kalabalığa yaptığı konuşmada, Kilis'in il olmasına iki partinin de önce- likle önem vereceğini söyledi. Genelkurmay Başkanı Orgene- ral Doğan Güreş'e. "devlet işle- rini yönetme yeteneği" nedeniy- le şükranlannı sunan Karayal- çın, bozkurt işareti yapan ve "Türkiye Apo'ya mezar olacak" sloganlannı atan kalabahğı bir süredinledikten sonra. "Apo'ya da Apo benzerlerine de kim bu ülkeye gözümi dikerse ona me- zar olacak Türkiye" diye ko- nuştu. Karayalçın'ın bu sözleri alkışlarla karşılandı. 30 agustostan sonra Gihreş: Siyasete hayır,fahri daıuşmanhğa evet İZLENİMLER / MUSTAFA EKMEKÇİ Doğan Güreş •Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş, 30 agustostan sonra kesinlikle siyaset yapmayacağını, ancak isteyen siyasetçilere fahri danışmanhkta bulunabileceğini söyledi. GAZlANTEP (Cumhuri- ifade eden Orgeneral Güreş, yet)- Görev süresi 30 ağustos- ta dolacak olan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Doğan Güreş, kesinlikle siyasete gir- meyeceğini, ancak isteyen si- yasetçilere "fahri olarak" daruşmanlık yapabileceğini söyledi. Orgeneral Güreş, "Eski askerler hiçbir zaman öfanez, yavaşca çekilirler" dedi. Genelkurmay Başkanı Or- general Doğan Güreş, hükü- met üyeleri ve kuvvet komu- tanlanyla Güneydogu'ya yaptığı gezide, gazetecüerin sorulan üzerine, kesinlikle siyasete gjrmeyeceğini belirte- rek, "Beni bakan yaptınız, ne- ler nekr yaptnuz" diye gazete- cileri eleştirdi. Başbakan Tan- su Çiller'in kendisinden danı- şmanlık istemediğini belirten Güreş, 'isteyen olursa, fahri olarak damsmaouk yapabile- ceğini'' söyledi. Emekli ol- masmın ardından bir yıl, ki- tap okuyarak dinleneceğini bir soru üzerine İngilizce bir deyişi söyleyerek, "Eski as- kerler hiçbir zaman öhnez, on- lar yavaşca çeküirler" yoru- munu yaptı. DYP'li bir bakan ise, Cunîhuriyet'e. Güreş'in, memleketi olan Kilis'te çok yoğun ilgi gördüğünü anımsa- tarak, "Buradan milletvekili seçilebüir. Böyle bir olasdık var" dedi. Orgeneral Güreş. anılannı yazıp yazmayacağının sorul- ması üzerine. stratejik askeri politika üzerine yaalar yaza- cağinı. ancak "devlet sırlarmm kendisiyle birlikte gideceğini" söyledi. "Bakaum ilerisi ne gösterecek, biraz dinlenelim de" diyen Güreş, bölgedeki sorunlar konusunda da şu gö- rüşleri dile getirdi: "Ekonomik ve sosyal yatmmlann tam za- manı. Körfez Savaşı'nın sıkınttsı bizim üzerimize yıkıldı. Herkes göç etmiş, Di- yarbakır, Mardin patlamış. Bu çocuklara iş bulmak lazım." BaşbakanÇiller, Kilis'iilyaptı! MARDİN - Başbakan Tansu Çiller ile SHP'lı Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın. Genel- kurmay Başkanı Orgeneral Doğan Güreş ve bazı bakanlarla birlikte çıktıklan Güneydoğu gezisi- nin üçüncü günü Mardin'de aç. işsiz, perişan halk yığınlannın zaman zaman protestolu za- man zaman coşkulu alkış, ıslık ve dövizleriyle karşılaştılar. Alanı dolduran DYP flamalannın yanında SHP'nin alu oklu flamalan devede kulak ka- lıyordu. Anlaşılan örgütle yeterli ve gerekli ilişki kurulamamış ve SHP sanki DYP'nin koltuğu altında kalmışü. İlk konuşmayı yapan Murat Karayalçın, çe- şitli vaadleri sıraladığında kalabahk hep bir ağı- zdan "Ne zaman" diye soruyordu. Karayalçın'- ın konuşması sırasında alkışlarla zaman zaman yuhlar birbirine kanşıyordu. Murat Karayalçın özetle şöyle diyordu? "Sorunlarınızı biliyoruz. Mardin'de büyük su ihtiyacı var. Ödeneklere aktık talimat verdik. Su sorununu 1994 yılında çözümleyeceğiz. Şu anda büyük bir dönemin sonuna geldik. Iş, istihdam olanakları yaratılmaya çalışılıyor. Şimdi terörün geri çekilmesiyle birİikte yatırımlar başlayacak. Benden sonra başbakan trilyonluk yatırunları an- latacak." Büyük kalabalık Murat Karayalçın'a "Ha- bur, Habur" diye bağinyordu. Karayaçlın ise "Sırayla, geByonız" dedikten sonra şu bilgiyi verdi: "Sevgili kardeşlerim, ben biliyorum. Ha- bur'un önemini biliyorum. Burası eski canlılığına kavuşacak; Habur'un eski halini yeniden göre- ceksiniz. Ancak bölgede sorun Habur'un açılma- sıyla bitmez. Öğretmen, doktor, mühendis istek- leri var. Onları da gerçekleştireceğiz." Murat Karayalçın bu sözleri üzerine ilk kez çok uzun alkışlanıyordu. Çiller ise konuşmasına "Hazreti ömer yadi- gan Mardin" diye konuşmasına başladı. Anla- şılan bu bilgiler kendisine daha önceden veril- mekteydi. Hakkari'de de "Sultan Selim diyan Hakkari" deyince gazeteciler bazı bakanlan uyardılar. Yavuz Sultan Setim'in uzun yıllar Ale- vileri kılıçtan geçirdiğini, bu politikanın tutarlı olmayacağını savundular. Tansu Çiller nedense Osmanlı padişahlannı, İslam halifelerini anarak puan toplamayı sürdürüyor. İçtenlikli olup ol- madığıru bilemeyiz. ama rolünü çok iyi yapan aktöre benziyor daha çok: "İndirin şu pankratlan da sizi göreyim. Toplanü başlamadan önce Tansu Çiller'i çok ağır eleştireceklerini, yuhalayacaklannı söyle- yenler bile Çiller konuşmaya başladığında susu- yoriar, yumuşuyorlar, onu daha yakından göre- bilmek için neredeyse birbirlerini çiğniyorlardı. Tansu Çiller konuşmasında sesinin yumu- şaklılığını. tatlılığını, güler yüzlülüğünün bütün öğelerini kullanıyor ve kalabahğı inamlmaz de- recede avucunun içine abyordu. Asayişten sorumlu komutan Korgeneral Ha- san Kundakçı da gezi sırasında zaman zaman Başbakan'ın kafilesine katılıyor. Kısa söyleşi- miz sırasında Kundakçı, "Apo'nun sonu da er geç Çakal'ınkine benzeyecek" dedi. GAP'tan sonra Kilis'e gelen Çiller ile Kara- yalçın burada konuştular. Otobüsün üzerine Çiller, Karayaiçın'la birlikte Doğan Güreş de çıktı. Güreş, Kilisüydi. Tansu Çiller Kilis'in il olacağına söyledi. "44 ytllık isteğinizi bugün yeri- ne getiriyonız, bugün Kilis il olrouştur" dedi. Çil- ler daha sonra otobüse bindiğimizde, "Kilis ne zaman il olacak" diye sormam üzerine ise "Gider gitmez hemen yapacağız. Tek bu" yanıtını verdi. Çiller'in bu sözlerinden Kılisli Doğan Güreş'e önemli bir kıyak geçtiği anlaşıhyordu... Kilis'ten helikopterlere binmek üzere piste gi- derken Doğan Güreş Mahallesi'nden de gectik. Doğan Güreş, Çecen olmasına karşın Kilisli ol- makla da övünüyordu. POLÎTÎKAGtJIVLÜĞtJ HİKMET ÇETİNKAYA Ormanlarımız... Orman Bakanı Hasan Ekinci istanbul'da düzenlediği basın toplantısında şöyle diyordu: "Kasten yangın çıkaranlara 10 yıldan az olmamak üzere ağır hapis cezası ve 500 milyon liraya kadar ağır para cezası getirilecektir..." Bakan Hasan Ekinci ardından da ekliyordu: "Orman yangınına neden olanlar Ceza Mahkemeleri Usulü Yasası'nda (CMUK) yer alan erken tahliyeden de yararlanamayacak..." Basın toplantısından sonra Orman Bakanı Ekinci, An; kara'ya uçtu. Aynı saatlerde de Beykoz Poyrazköy'de orman yangını çıkrığı haberi ulaştı. iki hafta içinde Türkiye'de çıkan orman yangınlarında 10 bin hektar alan kül olmuştu. Pazarcık, Kuşadası, Gelibolu, Torbalı ormanları da yine bilinmeyen ellerce yakılmıştı. Son 15 gün içinde yurdun 8 yöresinde çıkan orman yangınlarının nedeni bilinmiyordu. Kimlerdi ormanları yakanlar? O güzelim Gelibolu Yarımadası yanmıştı. Kuşadası'- nda, Torbalı'da yangınlar sürüyordu. Tek bir yetkili açı- klama yapmıyordu. Ağıtlar yakılıyordu yanan ormanlar üzerine. Cumhur- başkanı Süleyman Demirel daha sonra da Başbakan Tansu Çiller Gelıbolu'ya gidiyordu. Herkes üzgündü, her- kes bir şeyler söylüyordu. Ama birkaç gün sonra yurdun bir başka köşesinde orman yangını çıkıyordu. Beykoz'un Poyrazköyü'nde çıkan ve bizim için "kimi kuşkuları da" ortaya koyan orman yangını "piknik tüpü" bahanesiyle bir başka noktaya çekilmek isteniyordu. 400 hektarlık orman alanı cayır cayır yanarken duman- lar Poyrazköy sırtlarından Istanbul'un üzerine çöküyordu. Anadolu Kavağı ndaki askeri birlikler boşaltılıyordu. Itfaiye yetersiz, yetkililerçaresizdi. Kim çıkarmıştı Poyrazköy'deki orman yangınını? Şöyle diyorlardı: "Piknikçilerin çıkardığını tahmin ediyoruz, piknik tüpleri bulundu..." • • • Türkiye'de en fazla orman yangınının çıktığı kent İstan- bul. istanbul'da orman alanları değişik nedenlerle yok ediliyor. Doç. Dr. Yücel Çağlar a göre 1993 yılında Türkiye'de yakılan 138bindönümormanınyüzde21'i Istanbul'dadır. Yanan 28 bin 700 dönüm orman ile İstanbul, 1976-1985 döneminde ortalama olarak altıncı sıradayken, 1993 yılında birinci sırayaçıkmıştır. Yücel Çağlar, bu konuda yaptığı araştırmada şunlan yazıyor: "7993yılında İstanbul'da çıkanlan orman yangınlarıyla yanan alanların yüzde 34 'ü yeni ağaçlandırılmış yerlerdir ki bu Türkiye ortalamasının tam yedi katıdır. Başka bir deyişle, orman yangınları Istanbul'un geleceğini yok edi- yor..." istanbul, orman yangınları sonucu kısa bir süre sonra nefes almakta zorlanacak. Bunun en tipik örneğini Poy- razköy'de gördük Yetkililerin beceriksizliğine tanık olduk. Acaba ormanlarımız nasıl korunur? Sizlerebiröneri: "İstanbul ve Türkiye'de ormanların korunması için artık özel koruma-geliştirme-yararlanma planlarının yapılması ve uygulanması gerekiyor. Yürürlükteki ormancılık düzeninin olanakları İstanbul'daki orman alanlarının korunması ve kamu yararına değerlendirilmesi için toplumun tüm kesimlerine somut hak, yetki ve sorumluluklar getiren bir ormancılık düzeni kurulmalıdır..." • • • Türkiye'de orman yakmanın iki temel nedeni vardır. Bi- rincisi tarım alanı açmak, ikincisi ise yapılaşmayı sağla- maktır. Bu iki temel olgu ormanların yok edilmesini ülke- mizde zorunlu kılar. Her Orman Bakanı koltuğa oturduğu gün "ormanlarımızısevelim"diye nutuklar atar. 1968'li yıllarda Kaz Dağlan'nda ve Toroslar'da hazırla- dığımız "Bir Orman Masalı"adlı dizi yazımıza dün şöyle bir göz attık. Aradan 26 yıl geçmişti ve değişen bir şey yoktu. Anayasaya göre Türkiye'de ormanları devlet korur. Bu koruma 10 bin orman muhafaza memuru ve 5 bin mühen- disle yapılır. Bir orman muhafaza memuru 20 bin dönüm ormanı korumakla yükümlüdür. Devletin korumayla ilgili araç ve gereci yetersizdir. Ha- vadan söndürme olanağı kısıtlıdır. Bu nedenle de orman- ların korunması olanaksızdır. Orman Bakanlığı yıllardır "laf üretir", başka bir şey yapmaz. Polise, askere "yan ödeme" verilir orman muhafaza memuru horlanır, sürülür. Yangın-çıkınca da suçlu olarak görülür. Yazık oluyor ormanlanmıza. Birileri yakıyor, politikacı- lar izliyor... En çok orman yangını İstanbul'da. İstanbul'un ormanları neden yakılıyor, kimler yakıyor? işte bu soruya yanıt vermek gerekiyor... Yine usulsüzlükle suçlamyor M. Ali Birand Bircmdiçin TRTdeniküui suç duyınusu ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - TRT, "32. Gün" prog- rammda usulsüzlük yaptığı suçlamasıyla yargılanan gaze- teci-yazar Mehmet Ali Birand- m yaptığı "Mozaik" ve "Kaley- deskop" programlan için de Cumhuriyet SavcılığTna suç duyurusunda bulundu. TRT Teftiş Kurulu uzman- lannın incelemelerinde. Bi- rand'ın, Mozaik ve Kaleydes- kop programlannda da "usul- süz harcamalar ve belgelerde tahrifat yaptığı" belirlendi. Kurul. Birand'ın. bu program- lann faturalanru. usulsüz ola- rak 32. Gün adına kestiğini: Türkiye'de yaptığı çekimleri yurtdışında yapmış gibi göste- rerek yüksek ücret aldıâını: aralannda Afganistan, Bağ- dat. Londra ve Güney Afrika Cumhuriyeti'nin de bulundu- ğu bazı yerlere gitmediği halde gitmiş gibi belge düzenlediğini iddia ederek suç duyurusunda bulundu. TRT Teftiş Kunılu'- nun, 'Mozaik' programına iliş- kin çalışmalannda. Mehmet Ali Birand'ın kuruma gönder- diği savunmasını ve savunma- ya gönderdiği "ekleri" içeren iki dosyanın da incelenmesi sonucunda ek rapor hazı- rladığı öğrenildi. TRT Teftiş Kurulu Başkan- lıgı, incelemenin sağlıkh yürü- tülebilmesi amacıyla, "Moza- ik" programına ilişkin 24 mad- deden oluşan sorulan Birand'a gönderdi. Birand'ın "savun- ma" olarak nitelendirdiği iki klasörlük dosyalann kuruma ulaşmasından sonra uzmanlar, kendi çahşmalan ile birlikte konuyu bir kez daha değerlen- dirmeye aldı. Teftiş kurulu, ra- porun sonuç bölümünde de şu görüşlere yer verdi: "Incelenmesinde görüleceği üzere, M. Ali Birand'ın, sorula- rımıza verdiği cevapiarın ve ek- lediği tanık ifadelerinin hiçbiri- si, tarafımızdan kesin belge ve delillere dayanılarak yapdan tespitleri ve esas raporumuzda ulaşılan sonucu değiştirebilecek nitelik arz etmemektedir. Esa- sen, kendisini savunabUmek için yapümtş tek taraflı ve kişisel açıklamalar olmaktan öteye bir anlam ifade etmeyen beyanla- rın, belgelerle ispat edilmiş ger- çekleri ortadan kaldırabilmesi de düşünülemez."
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear