Catalog

4 TEMMUZ1994 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Ecevit: SHP gibi ANAPve DYP de batıyor • Istanbul Haber Servisi - DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, "Tıpkı SHP gibi, ANAP'la DYP de batan birer gemi durumunda. O yüzden, ANAP'la DYP arasındaki transfer olasıbklan, çaresizlik içinde, bir batan gemiden başka bir batan gemiye geçiş anlamını geliyor" dedı. Bülent Ecevit, dün Fatih'te ve Beykoz'da yaptığı konuşmalarda ANAP, SHP ve DYP'yi, kendileri hızla küçülürken sağın uç kesimindeki partilerin, özellikle de Refah Partisi'nin, laikvedemokratik cumhuriyeti tehdit edecek kadar güçlenmesine neden olmakla suçladı. Yurdun dört bir yanında bu gerçeği gören SHP'liler,DYP'liler, ANAP'iılann olduğunu öne süren Ecevit, "Onlar, kendi batan gemilerinde kalmak veya bir başka batan gemiye atlamak yerine, Demokratik Sol Parti'de güçlenni birleştiriyorlar" dedi. Yrfmaz'dan Güneş Taner'eret •ANKARA(ANKA)- ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, ANAP'tan aynldıktan sonra kendisiyle görûşmek isteyen Güneş Taner'in talebini geri çevirdi. Başbakan Tansu Çiller'le görüşmesine tepki göstermeyen, ancak yapılan görüşmede bakanlık teklif edildigini kendisinden gjzleyen Güneş Taner'e sinirlenen Mesut Yılmaz, Taner'le tüm ilişkisini kesti. İstifasmı basın kuruluşlan araalığıyla duyuran Güneş Taner, daha sonra Mesut Yümaz'ın özel kaiemini arayarak randevu talebinde buJundu. Taner, hafta sonunu Istanbul'da geçirecek Yılmaz ilegörüşmek isteğini belirtti. Yıfînaz ise bu isteği geri çevirdi. SHPrRP r yidavaya haarlanıyop • ANKARA (ANKA) - RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan'ınDYPveSHP'li belediye başkan adaylanna "Bunlarcahil" demesi, SHP'li hukukçulan harekete geçirdi. SHPparti avukatlan, merkez yürütme kurulu üyelerinın başvurulan üzerinedava acmak üzere RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan'ın konuşmasını incelemeye aldılar. SHP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Timisi, Erbakan'ın sözleriyle ilgili açıklamasında, toplumun; kimin bilgi, aydınlık düşmanı; kimin karanlıktan yana olduğunu çok iyi anımsadığını belinirken "Siyaseti. demokrasiyi ayağa düşüren bu tip sözler, sarfedenlere yarar getirmeyecektir, Erbakan'a gülünür, komiklik yapmış" dedi. ; Seçümiş-atanınış tanüşması • İZMİR (ANKA) - Istanbul caddelerindeki kaldınm taşralannın rengiyle başlayan Vali Kozakçıoğlu ile Refah Partili Büyükşehir Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan arasındaki "seçilmiş-atanmış' kavgasına Izmir Valisi Kutlu Aktaş da katıldı. Vali Aktaş, valilerle belediye başkanlan arasında "seçilmiş-atanmış" aynmı yapılmasını doğru bulmadıgjru belirterek "Eğer bizler vahlik yapıyorsak seçilmiş kişilerin hazırladığı yasalara göre yapıyoruz" dedi. İzmir Valisi Kutlu Aktaş, geçmiş yıllarda da zaman zaman belediye başkanlan ile valiler arasında yetki çekişmesine neden olan belediye başkanlan ile valilerin yeüci somnuna ilişkin kendisinin de kısa bir süre belediye başkanlığı yaptığını haurlatarak valileri "atanmış" diye tecrit etmenın yanlış olduğunu söyledi. ABD dışuıda birçok ülkede valilerin atama ile geldiğini kaydeden Kutlu Aktaş, gerek belediye başkanlannın gerekse vaülerin görevlerinın yasalarla belli olduğunu belirterek "Her iki rnakamın sorumluluk ve yükümlülükleri kesin çizgilerle aynlmışür" dedi. DışişleriBakanı Çetin den Akdeniz ülkelerine çağrı: Terörekarşıbirleşelim HALUKGERAY ANKARA-İSKENDERİYE - Türki- ye. Mısır'da başlayan "Akdeniz İşbirüği Fonımu"nda, köktendinci ve etnik kö- kenli terorizme karşı işbirliği yapüması için sözleşme imzalanmasını önerdi. Köktendinci terör tehdidi altında olan Cezayir, Tunus, Fas ve Mısır'm, Tür- kiye'nin önerisine sıcak baktıklan, PKK'ye destek veren Yunanistan'ın ise nasıl bir tutum takınacağının merak edildıği bildirildi. Mısır'ın İskenderiye kentinde dün başlayan ve 10 ülkenin dışişleri bakan- lannın kaüldığı toplantı öncesinde Dı- şişleri Bakanı Hikmet Çetin, Mısır Dı- şişleri Bakanı Amr Musa ile yapuğı görüşmeden önce, toplanüda Akdeniz'- in "banş, güvenlik ve işbirüği bölgesi" olmasmı dilediklerini söyledi. Toplantı- ya kaülan Cezayir, Tunus, Fas, Fransa, Ispanya, îtalya, Portekiz, Yunanistan ve Malta dışişleri bakanlanyla bir gö- rüşme yapan Çetin, Avrupa Konseyi çerçevesinde terorizme karşı imzalanan sözleşmenin bir benzerinin, Akdeniz Forumu çerçevesinde de yapılmasını önerdi. kenin Türkiye'nin önerisine karşı olma- dığı öğrenildi. Köktendinci terör tehdi- di altında olan Cezayir, Tunus, Fas ve Mısır'ın ise Türkiye'nin önerisine sıcak baktıklan bildiriüyor. Akdeniz Forumu'na katılan Yuna- • 10 ülkenin dışişleri bakanlanrun kaüldığı Akdeniz İşbirliği Forumu'nda Çetin, köktendinci ve etnik kökenli teröre karşı işbirliği yapüması için sözleşme imzalanmasını istedi. Öneriye bütün ülkeler sıcak bakarken Yunanistan'ın tavnnın ne olacağı merakla bekleniyor. Kaynaklar, Akdeniz Havzası'nda köktendinci terör örgütlerine karşı, özellikle istihbarat alanında işbirlığinin gerekli olduğunu vurguladılar. Türkiye, terör sözleşmesinin hazırla- nabilmesi için uzmanlardan oluşacak bir komitenin önümüzdeki aylarda An- kara'da toplanmasını istiyor. PKK'ye destek veren Yunanistan'ın öneri karşı- sında nasıl bir tutum takınacağı merak ediliyor. Yunanistan dışmda hıçbir ül- nistan Dışişleri Bakanı Karolas Papul- yas ile Dışişleri Bakanı Çetin'in, An- İcara-Atina arasında karşılıkJı güvenin saglanmasına yönelik bir program üze- rinde görüşmeleri beklenirken Çetin ve Papulyas arasındaki dostluğun da gide- rek geliştiği öğrenildi. Bir süre önce Yunan karasulannı kir- lettiği gerekçesiyle gözaltına ahnan bir Türk teknesinin kaptanı, Çetin'in Pa- pulyas'a ricası üzerine hemen serbest bırakıldı. Çetin, Papulyas'ı "annesiııden fazla görduğünü" belirterek, "Çok iyi anlaşıyoruz"dedi. Bakanlann dostluğu, 2 ülke arasında başlatılan yeni banş sü- recinin ilk sonucu olarak değerlendirili- yor. Akdeniz Forumu toplanüsında, Ak- deniz Havzası'nda bulunan ülkelerin ekonomi, ticaret ve dığer alanlarda ya- pabilecekleri işbirliği ele alınacak. Akdeniz Forumu, Mısır'ın girişimiyle başlayan bir proje. Mısır'ın girişimleri- ne, Türkiye, Îtalya ve Fransa'nın da olumlu yakJaşımından sonra gerçekleşi- yor. Tunus ve Fas'ın da kaüldığı Akde- niz Forumu'na, Akdeniz ülkeleri sayıl- rnalanna karşın, Güney Kıbns, Israil ve Libya kaülamıyor. Çetin, İskenderiye'de bulunduğu süre içinde Mısırlı işadamlan ile bir araya ge- lecek ve Türk Konsolosluğu'nun açılışı- nı gerçekleştirecek. HADEP, DEP'in gücünü arıyor HADEP, 13 eski milletvekilinin partiyekatıJmamalan ve Kürt tabana seslenecek iki yeni partinin kuruluş hazırlıklan nedeniyle "çifte güçsüzlükle" karşı karşıya kaldı Şerafemn Elçi çevresiyle tbrahim Ak- ANKARA (ANKA) - İlk olağan ku- caklannı açıklarken, bu iki partinin ku- rultayını geçen hafta PKK yanlısı göste- ruluşunun DEP tabanının üç parti rilerle gerçekleştiren Halkın Demokrasi arasında bölünmesine yol açması bekle- Partisi (HADEP), yola çıkarken deva- niyor. mı olarak kurulduğu DEP'in potansiye- lini tam olarak çekememenin sıkıntısıy- la karşı karşıya kaldı. TBMM üyelikleri düşen 13 milletve- kilinin partiye gelmemelen ve "Kürt ta- bana seslenmek" amaayla iki yeni parti- nin kuruluşu çalışmalan nedeniyle "çif- te güçsüzlûk" yaşayan HADEP, devamı olduğunu behrttiği "HEP ve DEP süre- dnin en zayıf kadrolu partisi" olarak de- ğerlendıriliyor. HADEP'uler, DEP'in kapaülması- nın ardından topladıgı kurultaya katı- lımdan moral bulurken, parti yönetim- organlannda görev alacak deneyimli isim bulmakta güçlük çektiler. Bu güç- lük DEP'in 40 kişilik son parti meclisin- de yer alan ve HADEP'e üye olan 17 ki- şiye yönetim organlannda yer verilerek soy ve arkadâ^lannın kuracaklan parti- lerin DEP tabanını çekmek için HA- DEP'Ie rekabete girecekkri beklentisi, partinin "güçsüz kaküğı" değerlendir- melerine yol açü. HADEP'liler, kurul- tay sonrası yaptıklan değerlendirmeler- de partinin, 1990 yılında SHP'den ko- puşla başlayan "HEP ve DEP sürecinin en zayıf kadrolu partisi" nitelemelerine yer verdiler. EP'in son parti meclisinden ancak 17 kişinin üye olduğu HADEP'i, İbrahim Aksoy ve Şerafettin Elçi'nin kuracağı partilerle büyük bir rekabet bekliyor. HADEP, devamı olarak siyaset sahnesine çıktığını belirttiği"HEPveDEP sürecinin en zayıfkadrolu partisi" olarak değerlendiriliyor. aşılmaya çalışıldı. Ancak HADEP'liler, cezaevindeki Hatip Dide ve arkadaş- lanyla yurtdışındaİu eski milletvekilleri- ni partiye katılmak için ikna edememe- nin yanı sıra DEP'ten aynlan Şerafettin Elçi çevresi ve "Burkaycılar" olarak bi- linen tbrahim Aksoy ve arkadaşlannın "Kürt tabana seslenecek" yeni parti kur- ma çahşmalanna başlamalanyla çifte sorunla karşı karşıya kaldılar. Elçi çevresiyle, Aksoy ve arkadaş- lannın partilerini kurmak için yollannı ayırmalannın bazı sosyalist gruplann da HADEP'ten kopmalanna yol açtığı öğrenildi. Aksoy ve arkadaşlan temmuz aym- da, Elçi ise eylül ayında partilerini kura- DYP'den sünnet şöleni DYP Fatih ilçe örgütü 200 yoksul ve kimsesiz çocuğu sünnet ettirdi. Sünnet edilen çocuklar için düzenlenen törene devlet bakanları Nec- mettin Cevheri, Nurhan Tekinel. Baki Ataç, DYP Fatih belediye başkan adayı Reşat Akçay katıldı. Gazetecilerin soruian üzerine Güneş Taner'e bakanlık verihneyeceğini ifade eden Necmettin Cevheri Cevheri, DYP'nin sağda birlik için çahştığını söyledi. Cevheri bir gazetecinin Taksim'e cami tartışmalanyla ilgili sonısu üzerine "Taksim'e biz cami yapacağtz. Camivi siyasete karıştırmayın" diye konuştu. (Fotoğraf: KAAN SAĞANAK) Karayalçın, siyasi partilerin, artık kaçamayacağını söyledi: Mal beyanı içiıı, hodrimeydan • Pazargünü seçimlerin yenileneceği Fatih'te, SHP adayı Yusuf Günaydın'ın seçim çalışmalanna katılan Karayalçın, DYP'nin de seçim çalışmalannda iktidar gücünü koz olarak kullandığını anlattı ve "Kentlerehizmet götüren bütün bakanlıklann SHP'de olduğunu" söyledi. ÇİZMEDEN YUKARI / MUSA KART BATi TENiŞ KULÜBÜ Istanbul Haber Servisi - SHP Genel Başkanı, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mu- rat Karayaiçın, siyasi partilerin alınlan ak bir şekilde halbn önüne çıkabilmeleri için SHP'- nin servet beyanı verilmesi çağ- nsına yanıt vermeleri gerekti- ğini söyledi. Karayalçın, "27 Eylül 1993'ten beri diğer siyasi partilerin mal beyanında bulun- ması için peşlerinden koşuyo- ruz. Şiındi elimizden kaçamaz- lar. Hodri meydan" dedi. ANAP-RPişbirUği SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, bir hafta sonra se- çimlerin yenileneceği Fatih'te adaylan Yusuf Günaydın'ın se- çim çalışmalanna katıldı. Ye- dikule Zindanlan'ndan Sa- matya'ya kadar yürüyen Karayalçın, sahil boyunca pik- nik yapan vatandaşlarla soh- bet etti. Samatya'da halka^ hitap eden Murat Karayalçın.' ANAP ve RP'nin birbirinden farkı olmadığını söyledi. Ko- nuşması sık sık 'Türkiye laik- tir, laik kalacak" ve "Solda birlik" sloganlanyla kesildi. DYP'nin de seçim çalışma- lannda "iktidar gücünü koz olarak kullandığını" anlatan Karayalçın, "Kentlere hizmet götüren bütün bakanlıklann SHP'de olduğunu" anımsattı. Solda birük konusuna da değinen Karayalçın, DSP ve CHP'nin 10 temmuzda "güç- birliği" teküflerine olumsuz yanıt verdiklerini anlattı. Ka- rayalçın, 10 temmuzda yapıla- cak seçimlerde sandıkta birlik sağlanamaması halinde diğer sol parti yöneticilerinin "solda birlikten bahsetmeye yüzleri ve hakları oJamayacağını" söyle- di. Sağ partiler arasında mal- varlığı yanşı yaşandığını ifade eden Karayalçın, Türkiye siya- seti tarihinde ilk kez kendisi ve eşiyle birlikte partisinin de nıal beyanı verdiğini belirtti. 14 temmuzda TBMM'nin bu ko- nuyla ilgili olarak toplanacağı- nı ifade eden Karayalçın, söz- lerini şöyle sürdürdü: "27 Eylül 1993'ten beri djger siyasi partilerin mal beyanında bulunması için peşlerinden ko- şuyoruz, çağrı yapıyoruz. Şimdi elinuzden kaçamazlar. Kimin nesi >arsa ortaya koyacaklar. Siyasi aklanma tek bir kişinin aklanması ile olmaz. Yurttaşla- nn huzuruna çıkabilmeleri için SHP'ıün "hodn meydan" çağrı- sına cevap vermeleri gereki- yor." 'Taner'le ilgilenmiyorum' Fatih'teki gezisi sırasında Surp Hovannes Ermeni Kili- sesi'ni de ziyaret eden Karayal- çın, Başbakan Tansu Çiüer'in Güneş Taner'e bakanlık teklif etmesiyle ilgili bir soru üzerine şunlan söyledi: "Onu ben değeıiendinne du- rumunda değUim. Sayın Başba- kan teküfte buiundu mu, bulun- madı mı? Onun değerlendirme- sini ben yapamam. Bizim için önem taşıyan konu koalisyon protokolünün işlerliğidir. Pro- tokolün koşulları çerçevesinde DYP kendi içinde nasıl bir yapı- lanmaya gider? Onu ben değer- lendirme durumunda değflim; o beni ügüendirmez. DYPde ki- min bakan obnası gerektiğini ben söylemek durumunda deği- üm. Zaten Sayın Taner'in DYP'ye gjrmişligi de söz konu- su değil bu aşamada." Karayalçın, daha sonra Şişli Etfal Hastanesi'ne giderek ge- çen hafta kızı beyin kanaması geçiren SHP ll Yönetim Kuru- lu üyesi Yaşar Tezcan'a geçmiş olsun dileklerini iletti. DOSTUM M0ZART NadirNadi 8. bası 40.000 (KDV içinde) POLİTİKA GÖNLÜĞÜ HİKMET ÇETCSKAYA Hep Aynı Oyun••• ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz Istanbul'da seçim turuatıyor. Yılmaz, Istanbul'da "seçimturuatarken"Ye- niköy yalılarında "siyasi hesaplar" yapılıyor. Hesap şu: "Güneş Taner'in arkasından 25-30 milletvekili ANAP - tan ayrılır mı?" ANAP lideri Mesut Yılmaz bu olup bitenleri çok yakın- dan izlediği için tavrı çok açık: "Giden gider, kalanlar da bize yeter..." ANAP'tan gideceklerin sayısı 5'i aşmıyor yapılan he- saplara göre... Güneş Taner'in ANAP'tan istifasıyla sanki fırbna kop- tu. Oysa yaratılmak istenen şuydu: "Mesut Yılmaz'ın defterini dürmek." Bizim "medya" denilen gazetelerimiz ve özel televiz- yonlarımız, Yeniköy yalılarında hazırlanan senaryoların hemen etkisinde kalıp "lider değiştirme"yanş\na girer- ler. Geçmişte SHP'de "lider arayışına" giren gazete ve televizyonların anlı şanlı "köşe başları", en sonunda Sosyaldemokrat Halkçı Parti'nin başını yedi. Isterseniz dört yıl öncesine dönelim ve SHP'ye baka- lım. Göreceksiniz aynı senaryo yani Erdal inönâ'yü "de- virme operasyonu" tıpkı bugünlerde yazılmaya başla- nan Mesut Yılmaz'ı "çiğ çiğ yeme operasyonu"na benziyor. Ama arada bir fark var: Dün Inönü karşısında deneyimli ve iddialı Denfz Baykal vardı, bugün Mesut Yılmaz'ın karşısında ise kimse yok. Arada bir Cem Boy- ner, ilhan Keslci ve Lüthjllah Kayalar ın adı ortaya atıl- sa bile bir iki gün sonra unutulup gidiyor. Medya, 1990lı yıllarda SHP'nin başını yedi. 1989'da başta Istanbul, Ankara, İzmir, Adana gibi büyük kentler- de yerel seçimleri kazanan SHP, iki yıl sonra erimeye başladı. Çünkü medya, Inönü ile Baykal'ı karşı karşıya getirmişti. SHP kendi ideolojisinden böylecesaptırılmış- tı. Artık ilçe kongrelerinde "altı ok" tartışılır olmuştu. özellikle Baykal'ın çevresini kuşatan "ikinci cumhuri- yetçiler",SHP'yi "çağdaşmerkezsağa"çekmeyanşına girmişlerdi. SHP'nin durumu ise şimdi ortada... ••• Güneş Taner, ANAP'tan istifa edince yer yerinden oy- nadı. Medyanın "köşebaşlannı"\utanyak\r\arkadaşları kükremeye başladı: "Şu parlamentoda 20 tane Güneş Taner olsa Türkiye kurtulur..." Birileri Yeniköylü Tansu Hanım'ı yine kandırmıştı. Bir Boğaz akşamında belkı kulağına şöyle fısıldamıştı: "Güneş Taner'i ekonomiden sorumlu devlet bakanı yapın, 30-40 ANAP'lı partisinden istifa eder..." Tansu Hanım'ın gözleri faltaşı gibi açılmıştı, bu sözleri duyunca. Sormuştu" "Gerçekten ayrılır mı? O zaman SHP'ye gerek kal- maz..." Tansu Hanım, politikaya paraşütle indiği için böyle se- naryolara çabuk kanıyordu. Güneş Taner rüzgarı medyada esmeye başladı. Ar- dından Taner istifa etti. Bakan olup olmayacağı henüz kesin değil. Ama öyle bir şey gerçekleşirse DYP'de 15-20 milletvekilinin istifa edeceği gerçek. Tansu Hanım parti yönetmekle şirket yönetmeyi aynr* sanıyor... Elbet bu olup bitenlere ANAP lideri Mesut Yılmaz gü- lüp geçiyor. Yılmaz 10 yıldır siyasal sahnede yerini alı- yor. Bu yüzden böyle ayak oyunlarına, medya rüzgarla- rına önem vermiyor. En olumlu yanı da "köşe başlarını tutanlar"\a Yeniköy yalılarında pazarlık yapmıyor. Kimlerle görüşüyor Mesut Yılmaz? DYP örgütünün nabzını tutanlarla birlikte oluyor, on- larla göruşuyor. Hesabını bugune degıl, yarına gore yapıyor. Biliyor ki Tansu Hanım'ın rüzgarı diniyor. Kimi çevreler, kendi çıkarları için nasıl SHP'yi bölüp parçaladılarsa, şimdi de ANAP'ı aynı yöntemleyoketme çabasındalar. Ama çaldıkları kapı yanlış... Karşılarında ANAP var... Sosyal demokratlar gibi duygusal değiller, onlar gibi "medya gazına" hiç gelmezler. Aslında yanlış kapı çal- dılar. Tansu Hanım'a yapacakları şu olmalıydı: "Tansu Hanım politikayı bırakın, köşenize çekilin..." Yapmadılar, yapamadılar... ••• KOİ Başkanı Tezcan Yaramancı devletin para muslu- ğunu eline geçirmiş; reklamları ve ilanları THY gibi kul- lanıyor. Reklam ve ilanları keyfince dağıtıyor. 2-3 bin satışlı dergilere milyarlar akıüyor. DYP'nin hükümetor- tağı SHP'ye ve Başbakan Yardımcısı Murat Karayal- çın a soruyoruz: "THY'den sonra KOİ de Tezcan Yaramancı'nın baba- sının çiftliği midir?" Nevşehlr RP'li YalçınDemir yeniden başkan NEVŞEHtR (AA) - Nevşehir'de, Yüksek Seçim Kurulu tarafm- dan ıptal edilen belediye başkanlığı seçiminı, RP adayı Yalçın Demir yeniden kazandı. Nevşehirliler, 27 Mart seçimlennjn birle- şik oy pusulalannda, DYP ve RP amblemlerinin ters basılması nedeniyle iptal edilmesin- den sonra dün başkdnlannı belirlemek için yeniden san- dık başına gitti. 30 bin 408 seçmenin 128 sandıkta oy kullandığı seçime 8 parti f katıldı. Saat 08.00'den iti- baren sandık başına giden Nevşehirli secmenler. uzun kuyruklar oluşturdular. Yüksek katıhmın gözlendı- ği seçimde oy verme işlemi saat 17.00'de tamamlandı. Oy sayım işlemlerinin ta- mamlanmasından sonra da RP adayı Yalçın Demir'in kazandığı belirlendi. Seçi- me, ANAP'tan Yahya Yıl- maz, BBP'den EmruDah Uçraan. CHPden Hûseyin Çetin, DSFden Sadık Tır- kaz, DYP'den Taner Erdo- , . _ fe.Jfîî?îJİÎSü^Î!^ Sabahın erken saatlerinden itiba- ren oy kuUanmaya başlayan Nev- de belediye meclisi seçimleri Kuy™*!" oiuşturdular. (Fotograf AA> yenilendi. Bodrum'da yapılan seçimlerde, Anavatan Partisi 13, Doğru Yol Partisi ve Sosyal Demokrat Halkçı Parti 1 'er meclis üyeügi kazandı. Side'de yapılan seçimlerde ise DYP 8, ANAP 3 meclis üyeu'ği kazandı.