Catalog

30 NİSAN1994 CUMARTESİ CUMHURIYET HABERLER Cindopuk öğrencilere konuştu • Haber Merkezi- Ankara ÜniversitesiHukuk Fakültesi'nin aralannda TBMM Başkaru Hüsamettin Cindoruk'un da bulunduğu I954yılımezunlan. mezuniyellerinin 40. yıldönümü dolayısıyla dün bir araya geldiler ve hukuk fakültesinde düzenlenen 40. Yıl Mezunlan Berat Verme Töreni'ne katıldılar. Cindoruk burada öğrencilere yaptığı konuşmasında, öğrencilerden hukuk bilimini duygulanyla değiştirmemelerini istedi. 1954 mezunlan. Anıtkabir'i de ziyaret ederek saygı duruşunda bulundular. Diyarbakır'da öğretmen öldürüldü • DİYARBAKIR (Cumhuriyet)- Diyarbakır'da, Recep Uyur adlı öğretmen. faili meçhul bircinayete kurban gitti. Olay, dün akşam saat 17.00'deMelikahmet Caddesi'nde meydana geldi. Gazi Ortaokulu matemaük öğretmeni Recep Uyur, sokakta yürürken kimliği belirlenemeyen bir kişinin silahlı saldınsı sonucu yaşamınıyitirdi. Katilin olaydan sonra yaya olarak kactiffl bildirildi. Karayalçın Habur'a gidîyop • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın, nakliyecilerin ve gıda ihracatçılannın sorunlanna çözüm arayışı kapsamında pazartesi günü Habur sınır ''apısına gjdecek. Irak'a gıda î ilaç taşıyan ve satan ..uruluşlardan gelen yakınmalan değerlendiren Karayalçın, incelemelerinden sonra konuyu Bakanlar Kurulu'na getirecek. Geçiciişçiler 'paket' kiırbam • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Köv Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nde çalışan 48 bin geçici işçi, "ekonomik istikrar pakeü"nin kurbanı oldu. 2 Mayıs Pazartesi günü işbaşı yapmalan 4 nisanda yayımlanan genelgeyle karara bağlanan geçici işçilerin çalışma süreleri. •'Ekonomik Önlemler Uvgulama Planı"nınilk 3 aylık hedeflerinin gerçekleşebilmesi için" ilk genelgeden bir gün sonra yayımlanan genelgeyle 1 ay ertelendi. Yol-İş Sendikası Başkanlar Kurulu. pazartesi günü toplanarak eylem takvimi oluşturma karan aldı. YÖK Genel Kurulu • Haber Merkezi-YÖK Genel Kurulu. yürütme kurulunun görevleri arasmda bulunan dekan atama ve yükseköğretim kurumlannın kontenjanını belirleme yetkilerini devraldı. Karar, YÖK Genel Kurulunun dünkü toplantısında alındı. Genel kurul aynca, yurtdışına öğretim üyesi yelişlirmek amacıyla öğrenci gönderilmesine devam edilmesini kararlaştırdı. Baykal, hökümeti istifaya çagırdı • BARTIN(AA)-CHP Genel Başkanı Deniz Baykal. bankalar skandah ile devletin milyonlarca dolar parasının battığını. bu durumda hükümetin istifa etmesi gerektiğini öne sürdü. Baykal, Bartın Belediyesi Sosyal Tesislen'nde partililerle yaptığı toplantıda. hükümet uygulamalannı eleştirdi. "Böyle bir skandal başka bir ülkede olşa hükümet istifa ederdi" diyen Baykal, özelleştirmenin gereğinin yerine getirilmediğini öne sürdü. Sağlar isyancılarıuyardı SHP Genel Sekreteri, parti içinde hükümet arayışlannm dile getirilmesine tepki göstererek disiplin mekanizmasının çalıştmlabileceği mesajını verdi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - SHPde parti içi muhalefetin yükselmesi ve yeni hükümet formüllerinin dile getirilmesi üzerine, SHP Genel Sekreteri ve Kültür Bakanı Fikri Sağlar disiplin kurullannın çalıştı- nlabıleceğı mesajını verdı. Sağlar. "ara rejim hükümeti, teknisyen hükümeti ara- yışlannın tehlikeli ve talihsiz söylemler olduğunu. meclis dışında oluşacak her- hangi bir çözüme karşı olduklarını" söv- ledi. Sağlar. İstanbul Milletvekili Nami ÇağaıTm, yeni bir hükümet kurulması- na ilişkin görüşleri konusunda da "Kişi- sel görüşlerin yetkili orgaıüarda görüşül- meden söylenmesine göz yummavacağız, bunu bazı arkadaşlarıma hatırlatmak is- terim"dedi. İstanbul Milletvekili Nami Çağan da ara rejim arayışlanyla kendisinin kaste- dilemeyeceğini belirterek "DYP-SHP l'a yaillt SHP Genel Sekreteri Fikri ağlar. parti içinde başlayan 'ara rejim ve teknisyen hükümeti' gibi tartışmalann tehlikeli olduğunu söyleyerek 'Kişisel görüşlerin yetkili organlarda görüşülmeden söylenmesine göz yummayacağız. bunu bazı arkadaşlarıma hatırlatmak isterim' dedi. ortaklığının altematifî, darbe değildir" diye konuştu. SHP içindeki isyancılar, küskünler. parti içi muhalefeıi genişletirken Ça- ğan'm "Bu hükümetin gitmeyeceği gö- rüldü. ANAP devreye girmeli" sözleri de genel merkez >önetimince lepkiyle kar- şılandı. Genel Sekreter Fikri Sağlar. dün dü- zenlediği basın toplantısında. Çağan'ı sert bir dille uyanrkcn "Partinin bir gö- riişü \ardır. bu konuda göriiş birliği vardır. Her arkadaşımızın sorumluluğu- nun bilinciyle hareket etmesi gerekir. Bunu bazı arkadaşlara hatırlatmak isti- yorum. Kişisel görüşlerin yetkili organ- larda konuşulmadan açıklanmasına bun- dan sonra göz vummavacağız" dedi. Sağlar. parti disiplininin önemıne dik- kat çekcrkcn "Bu konuda Nami Çağan konuştu. Sözleriniz onu kapsıyor mu" so- rusuna "Herkesi kapsıvor" yanılını ver- di. Nami Çağan ise Sağlar"ın sözlcriyle ilgili olarak Cumhuriyet'in sorulannı yanıtlarken. "Ara rejim aravışlarıvla be- ni kastetmiş olamaz. Hiçbirzaman darbe Başbakan, 'Kimse bugünden yanna mucizevi sonuçlar beklemesirf dedi Çülervadeyi3 aydan lyılaçıkardı • Ekonomik istikrar paketini açıkladığı 5 nisanda ahnan kararlann ilk sonuçlanmn üç ayda görüleceğini söyleyen Başbakan Çiller. dün bu süreyi 95'e erteledi. ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - Demokratikleşme paketinin kamuo- yuna açıklanmasını mayıs ortasına erteleyen koalis- yon hükümeti. ekonomik istik- rar paketinden ahnacak ilk ba- şanlı sonuçlar ıçin de vadeyi 3 aydan 1 yıla uzattı. İstikrar ted- bırlerini açıkladığı 5 nisanda ah- nan kararlann ilk sonuçlannın 3 ayda görüleceğini öne süren Başbakan Tansu Çiller. dün bu süreyi 1995"e erteledi. Ekono- mik sorunlann "iki-üç ayhk me- sele obnadığım" belırten Çiller, "Hiç kimse bugünden > anna mu- cizevi sonuçlar beklemesin" dedi. Çiller, partısinin Genel İdare Kurulu (GİK) toplantısının açıhşında yaptığı konuşmada. ekonomik duruma ilişkin görüş- lerini anlattı. 1 yıldan daha az bir süre önce göreve geldiklerini, ilk olarak terörle mücadeleve başladıklannı anımsatan Çiller, Demirel-İnönü başkanlığındaki birinci koalisyon hükümeU dö- nemıni değerlcndirirken. "Ülke- mizin üzerinde umutsuzluk bulut- lan esmekteydi" görüşünü dile getirdi. Terör için "Bu iş ya bite- cek, ya bitecek" dedığini v urgu- layan Çiller. "Şimdi ekonomi için de bu iş ya düzelecek, ya dü- zelecek diyorum" diye konuştu. Hazine'nin son 5 avdıren alt dü- zeyde börçlandığını da belirten Çiller. "Hiç kimse şüphe etmcsin. Sonucta mutlaka başaracağız. Bu bizim kararlılığımızın ve u>- gulamalanmızın sonucu ola- caktır" dedi. Yûzsüzleri açıkla baskısı GİK toplantısının basına ka- palı bölümünde söz alan Haluk Müftüler, Çiller'e "kayıt dışı ekonomiye" ilişkin endişelerini aktardı. Kayıt dışı ekonominin 1 katrilyonu aştığını söyleyen Müftüler'in, Çiller'e. "Merkez Bankasrmn emisyonu kadar or- tada serseri para var, buna dikkat edilmesi gerek" uyansında bu- lunduğu öğrenildi. Çiller'in. GİK üyelenne 1996 genel secimleri için "start" verdi- ği toplantıda, yerel seçim sonuç- lannındeğerlendinlmesi yapıldı. DYP Genel Başkan YardımcısıEsat Kıratlıoğlu. top- lanü sonrasında yaptığı açıkla- mada, GİK olarak. Türkiye ge- nelinde üye kayıtlannın yenilen- mesini, tüm il div anlannın top- lanarak seçim sonuçlannı değer- lendirmelerini. aynca il başkan- lannı ekonomik paket konusun- da bilgilendirmeyi karar- laştırdıklannı açıkladı. ÇİZMEDEN YUKARI / MUSA KART Demokrasi paketinin açılması ileri bir tarihe ertelendi! Yolsuzluk DYFde TMO kavgası ANKARA (Cumhurivet Bü- rosu) - Toprak Mahsulleri Ofı- si'ndeki (TMO) yolsuzluklan araştırmakla sorumlu TBMM komisvonu başkanı DYP Mil- letvekili İrfan Demiralp ilc Tanm Bakanı Refaiddin Şahin" arasındaki tanışma, DYP Ge- nel İdare Kurulu (GİK) top- lantısı öncesinde küfürleşmeye dönüştü. Demiralp bunun üzerine. Çiller'in yanına giderek Şahın'ı şikayet etti. Çiller'in. Demi- ralp'e. "Sorunu kendi aranızda halledin. Basın aracılığıyla tartı- şma>ın" ujansında bulunduğu öğrenildi. Demiralp'in. yolsuz- luklara ilişkin bilgi ve belgeleri kendilerine vermemekle suç- ladığı Şahin'in ıse toplantıda bu suçlamayailişkinolarak,"Orta- da bu derecede ciddiye ahnacak bir durum yok" dedi. DYP Genel Başkan Yar- dımcısı Esat Kıratlıoğlu toplanü sonrasında yaptığı açıklamada. "Arkadaşlarımız konuya ilişkin bilgi verdiler. Bü\ütülecek bir şe> jok" dedi. Demiralp'in. TMO'yu "mil- yarlarca dolar" .zarara uğ- rattığını iddıa ettiğı eski Genel MüdürAhmetÖzgüneş'ın "'icra- • Tanm Bakanı Şahin ile DYP Milletvekili İrfan Demiralp arasında, TMO'daki yolsuzluklara ilişkin tartışmalarGİK toplantısı öncesinde küfürleşmeye dönüştü. atlan"na ilişkin dağntığı belge- lerde. 3 önemlı yolsuzluk ıddı- asına yer veriliyor. Yolsuzluk- larla ilgili iddıalarşövlc - TMO-Beslen Niakama or- taklığı: Eskı Genel Müdür Ah- met Ozgüneş dönemindc TMO. ortaklık için para koşmak yeri- ne 47 bın ton buğdaj \ererek Beslen Makarna'şa ortak oldu. Ancak sözleşmede. ne kadar buğdava kar^ılık ortak olundu- ğuna ılışkın huküm yer al- mudığı için Bcslcn Makarna TMO alcvhıne dava açtı vc TMO 250 milvar lira ödcmck zorunda kaldı. - Depo >apım >otsuzluğu: TMO Tahıf Dcpolâma Daire Ba^kanlığı'nca şürıiıülcn Mer- sın. Antalva. Bandırrna vc Trab7on dcpolarında. maddi değeri bırkaç ıril>on lira olan suiıslımallcrin orlava çıkanldı- ğı bclırlıiişor Takas >olsuzluğu' TMO'nun Ankara Âkköprü'dckı arsa ve bınjlannın Kemal Sütçü've ail Bahçclıevlcr'dekı 24 daırcîik bı- nanın 16 daıresı ile lakasi nlemi sırasında döncmın genel müdü- ru Ahmel Öigüneş \e 18 kişinin sahıccılik vaptıkları ilcri sürülü- olasüığından söz etmedim. DYP-SHP ortaklığının alternatifi darbe değildir. Daha geniş tabanlı bir hükümete ihtiyaç >ardır. Fikir söylemek dLsiplinsi/lik de- ğildir. Düşüncelerimi ülke yararına söy- leme>e devam edeceğim" dedi. 'Teknisyenler hükümeti' Sağlar. ara rejim hükümeti arayışlan- nın yeniden gündeme getirilmesinden duyduklan rahatsızlığı dile getirdi. Bun- lann tehlikeli ve talihsiz söylemler oldu- ğunu vurgulavan Sağlar. "Hele CHP gibi demokrasinin öncülüğünü vaptığını sövleven bir partinin sözcüsünden teknis- venler hükümeti kurulmasınıteteyensöz- cükler duymak cok acıdır" dedi. Sağlar. ülkenin Sevr Antlaşması ile parçalandığı günlerde bile kimsenin ara rejim arzu etmediğine dikkat çekerek. sözlerini şöyle sürdürdü: "Özellikle siyasilerin, TBMM üyeleri- nin bu denli kurtarıcılar araması utanç \cricidir. Bunalımlı gün- lerde kurtuluşa giden >ol, ulus iradesinin >ansıdığı meclisten geçecektir. Kuşkusuz ki Meclis içerisinde değişik hükümet olu- şumları ortava çıkabilir. Ancak TBMM tartışılamaz. SHP, Meclis dışında oluşacak herhan- gi bir çözüme karşıdır. Özellikle ara rejim çağnşımları yapan teknisyenler hükümeti gibi arayışîann da içinde olma- yacaktır. Diğer \andan TC'nin hü- kümetini Meclis'in dışındaki birtakım giiçlcr tespit edemez. Medya, işadamları >e benzeri kurumlar ve kişileri uvarıyo- rum, kendilerinde böyle bir gücü görmesinler. Hele A lakımı. B takımı gibi yanlış betimlemeler- le dolu köşe va/ıları, demok- rasimiz açısından olumsuz ve güven sarsıcı sözlerdir." Sağlar aynca. Doç. Dr. Ha- luk Gerger'in 20 aylık cczasınm ohavlandığını anımsatarak "Bu son örnek, vasalanmızda düşünce özgürlüğünün en kısa dönemde güvence altına alı- nması gereğini orta\a çıkart- maktadır. Parti olarak bu dog- rultuda çalışmalarımı/ı sürdü- receğiz ve düşüncelerinden ötü- rii mahkum olan avdınlarımız, sanatçılarımız ve halkımıza yö- nelik bir af çıkarmaya kararlı olduğumuzu bir kcz daha kamu- oyuna açıklı>oruz" dedi. Sağlar bir soru üzerine. afla ilgili SHP'nin bir yasa önerisı oldu- ğunu. hükümet içinde dc bun- lann gcrçekleşmesi için müca- dcle cdeccklcrini söyledı. Kabine değişikliği Hükümetteki kabine değı- şikliğinin. demokraıikleşme paketinin açıklanmasından sonra gerçekleşurilmesı bek- lenivor. Kulislerde Genel Sek- reter Fikn Sağlar'ın bu görevle birlikte Kültür Bakanhğf nı da sürdürmek istediği. ancak de\- let bakanlığına da kaydınlabi- leceği konuşuluyor. Kabine de- ğişikliği sırasında parti içi den- gelerin gözetilmemesi duru- munda parti içi muhalefetin de genişlemesi bekleniyor. Genel merkez vönetiminde. "grubu toparlama) amadığım*" sÖNİeyen Grup Başkanı Aydın Güven Gürkan'ın bu görevden av rılması gcrcktiğinc iîişkin gö- rüşlcr dile gctiriliyor. Grup Yö- nctim Kurulu toplantılarına is- yancı milletvckilerinin dc katıl- madığı dikkati çekerkcn. kabi- ne değişikliğinden sonra grup vönetiminde de değişiklik ger- çckleşlirilebilcceği bclırtiliyor. SHP Gcncl Mcrkczi'nde. gö- rcv dağılımı ncdcniyle ortaya çıkan ruhatM7İıklar sürüyor. SHP lideri Murat Karayalçın'- ın gcncl başkan yardımcılanna "Siz benim fikri damşmanım olacaksınız" di\crek. bu >önc- licilerın görcvlerinı sınırlandı- nnasının. sıkıntı yaratlığı belir- lilıyor. Trabzon. Van ve Şanlıurfa'- daki bölgc loplantılarından sonra. SHP küçük kurullavı da hazıran avında toplanacak. Kuruliavda yeni örgüılcnmc modcli ilc seçim sonuçları dc- âcrlcndirilccck. POLniKA GUNLUGU HtKMET ÇETİNKAYA Kanıtı Ortada... Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz 27 nisan günü yayımlanan 'Laiklik Nedir?' başlıklı yazımıza bir açıklama göndermiş. Diyanet işleri Başkanı açıklama- sında şöyle diyor "Gazetenizin 27.4.1994 tarihli nüshasının 5. sayia 8. sütununda Hikmet Çetinkaya imzasıyla yayımlanan 'La- iklik Nedir?1 başlıklı makalede; Suudi Arabistan kökenli Al Rajhi Banking, Türkiye'deki Kuran kurslarına parasal destek veriyor; Diyanet İşleri Başkanlığı ise buna izleyi- ci kalıyor, sizler ne diyorsunuz?' şeklinde çıkan yazı ile ilgiıi olarak aşağıdaki açıklamanın yapılması başkanlı- ğımızca gerekli görülmüştür. Diyanet İşleri Başkanlığı 'na bağlı Kuran kurslarının cte- netimı 'Diyanet İşleri Başkanlığı Kuran Kusları Yönet- meliği' gereğince başkanlığımız tarafından surekli ya- pılmaktadır. Aynca '1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanu- nu'na göre 'Milli Eğitim Bakanlığı ve 5442 sayıiı il Idaresi Kanunu' gereğince de vali ve kaymakamlar tarafından zaman zaman denetlenmektedir. Şu ana kadar başkanlığımıza bağlı Kuran kurslarına herhangi bir ulkeden parasal yardım yapılmış değildir. Bu konuda başkanlığıma soyut deliller ulaştığı takdirde gereği yapılacaktır. Sadece zanla bazı yargılara varıl- ması doğru kabul edilemez. Bu nedenle, Basın Kanunu 'nun düzeltme hakkına iliş- kin 79. maddesi gereğince bu açıklamanın gazetenizin aynı sayia ve sütununda yayımlanması hususunda ge- reğini rıca ederim." Açıklamada yer alan soylıt deliller' sanırım somut deliller' olacaktı. Once Diyanet İşleri Başkanı'nın bu ya- zım yanlışını düzeltelim. Biz Al Rajhi Banking'in Kuran kurslarına parasal des- tek sağladığını 1 Şubat 1994teyazmıştık ilk kez. Sanırız Diyanet işleri Başkanı'nın gözünden kaçmış olacak ki bir açıklama göndermemişti. 27 Mart seçim sonuçlarından sonra başta Milli Eğitim Bakanlığı olmak üzere pek çok kuruluşun duyarlılık gös- termesi gerçekten bizi şaşırtıyor. Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz ne diyor? Şöyle "Şu ana kadar başkanlığımıza bağlı Kuran kurslanna herhangi bir ulkeden parasal yardım yapılmış değil- dir..." O zaman işte elimizdeki belge: Çek No: 0008816 Tarih: 12.8 1993 Alıcı Adresi: Merkez Kuran Kursu Aydıncık Müftülü- ğü/içel. Diyanet işleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz sanırız iş- lerinin yoğunluğundan olacak bizim yaklaşık üç ay önce yazdığımız bir olayı daha yeni öğreniyor ve bize "Yok öylebir şey" diyor. Al Rajhi Banking'e ait çekin fotokopisi bizim elimizde. 90 milyon lira 1993 yılının ağustos ayında Aydıncık Müf- tülüğü'ne gönderilmıştir. Diyanet İşleri Başkanı olayın üzerine gidebilir, salt Aydıncık Müftülüğü'nü değil diğer- lerini de denetletebilir. Şeriat düzeniyle yönetilen bir ülkenin bankasmın laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti'ne bağlı olan bir müftüluğe 90 milyon liranın üzerinde para göndermesi- nin amacı ne olabilır? Acaba Aydıncık ilçesi Müftülüğü, Diyanet işleri Baş- kanlığt'na ayrılan bütçeden yeterince yararlanamadığı için mi bu 90 milyon lirayı kabul etmiş? Yeni ilçe olan ve eskiden Gülnar'a bağlı bulunan 10 bın nüfuslu Aydıncık ilçesinde Merkez Kuran Kursu, Al Rajhi Banking'den gelen 90 milyon lirayı nerelere har- camış? Yoksa, Aydıncık İlçesi Müftülüğünün denetiminde olan Kuran kursundakı hocalara; Türkiye Cumhurıyeti Devleti, maaşlarını ödeyemediği için mi Al Rajhi Ban- king, 90 milyon lira yardım göndermiş? Sorular çoğaltılabilir. Biz somut bir belge sunduk. Milli Eğitim Bakanı Nevzat Ayaz, Içişleri Bakanı Nahrt Mente- şe, SHP'nin içel milletvekilleri Kültür Bakanı Fikri Sağ- lar, SHP Grup Başkanvekili Aydın Güven Gürkan Diya- net işleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz ısterlerse bu olayın üzerine gidebılırler. Al Rajhi Banking'in yakın dostu, birlikte şirket kuran kişı ise Izmir Büyükşehır Belediye Başkanı Burhan Öz- fatura'dır. Burhan Bey'in en yakın dostlarından bırisı de Fethullah Gülen dir. Işi biraz daha kanştırırsanız altın- dan kimler çıkacak görürsünüz... Bu olay ANAP dönemine dek iner. ANAP'ın 1985 yılın- da II Başkanı olan Atilla Yurtçu ekonomik bunalıma gi- rince Izmir Demir Çelikteki hisselerini kime sattı biliyor- musunuz? Bir bölümünü Arap sermayesi olan Al Rajhi Banking ile Mustata Kemal Atatürk'ün kurduğu iş Bankası'na. Bilmem anlatabiliyor muyum? Burhan Özfatura: KIT çalışanı60milyonun sırtındayaşayansülük İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)-Büy ükşehir Beledişe Başkanı v c Başbakan Tansu Çiller'in "ekonomik danışmanlarından" Burhan Özfatura. KlT'krde çalışan 600 bin kişiyi Türkive'de vaşav an 60 milv onun sırtında bir "sülük" olarak değerlendirdi. Özfatura. "Bugün bütün KİT'ler yüzde 100 kapasiteyle üretim yapsa 250 bin kişinin çaltşması lazim. Ama yüzde 30 kapasiteyle üretim > apıvor. Ancak 600 bin kişi burada çaltşıy or. Bu 600 bin sülük > üzünden 60 milyonu voksulluk sınınmn altına düşürüvornz" dedi. Özfatura öncckı gün Egc Bolgesi Sanayi Odası Meclis Toplantısı'nda ekonomik konularla ilgili dcğerlcndirmelerde bulundu. Özfatura. **Türki>e'de"KİT sorunu. vergi sorunu v ardır. ve bunlar mutlaka çözüme kavuşmalıdır. Avrıca > ılda 200 trilvona malolan terör beiasından da mutlaka kurtulmamız gereklidir" dedi. Prof. Dr. SAYAŞ TAŞKENT Taslakta aynca, sendikal haklann en et- kin kullanım yollanndan birinin katılım ol- duğu görüşünden hareketle. "yüksek yönet- sel kunıl" ve "kurum yönetsel kuralları" oluşturulmuştur. Böylelikle sendika ve kon- federasyonlar ile kamu işverenleri arasında çalışma koşullannın görüşülmesi ve demok- ratik katılımın sağlanması amaçlanmıştır. Sendikalann mali güçlerinin arttınlması bakımından "check-off" sistemi benimsene- rek, üyelik ödentisinin kaynakta. yani üye- nin çalıştığı işyerinde maaş bordrosu üzerin- de kesinti yapılarak kamu işverenince sendı- kaya gönderilmesi ilkesi kabul edilmişlir. Taslakta bunlar yanında. toplu pazarlık konusunda.da düzenlemelere yer \ erilmiş ve kamu hizmetinin gerekleri ve kamu görevlı- lerinin özellikleri ile kamu işvereninin tekliği dikkate ahnarak ve aynca ülkemizde yüı ür- lükte bulunan persone) rejimıni de aksatma- mak amacıyla, ülke çapında tüm kamu gö- Hükümet programında memur sendikacılığı/6 Sendikademokrasininvazgeçilmezunsuru revlilerini kapsayacak tek bir toplusözlesme yapılması öngörülmüştür. Toplusözleş- meden. yasa kapsamına gıren tüm kamu gö- revlileri yararlanacaklardır. Şayet toplu pazarlık görüşmelerini süresi içinde taraflar anlaşamazlarsa. Başbakan "L'zlaştırma Kurulu"nu göreve çağıracaktır. Uzlaştırma Kurulu karannın taraflardan herhangi biri tarafından kabul edilmemesi durumunda. yetkili konfederasyon grev ka- ran alabilecektir. Ancak. konfederasyonun grev karan üzenne. Bakanlar Kurulu. gre- vin ulusal güvenlik. kamu yaran ve kamu sağlığı >önlerinden değerlendirmesini yapa- rak: grev uygulamasının \er, zaman ve hiz- met kollan itibanyla kapsamını belirleyebi- lecektir. Tasanda grev hakkının öncelikle belediyelerde kullanılması ve aşamalı olarak uygulamanın yaygınlaştınlması öngörül- müş bulunmaktadır. Nihayet. 151 sayılı ILO sözlcşmesinin 1. vc 5. maddclcri dikkatc ah- narak. grevc katılmavacak kamu görcvlileri belirtilmiştir. Değerlendirme Türkive'de uzun \ıllardan bu yana "Sos- yal devlet" ılkesıni göz önünde tutmayan. "sosyal adalcte" yabancı politikalar izlene- gelmiştir. Vergi ve ücrct politikalan ile milli gelirin adaletli dağılımı sağlanacağı vcrde; vergi vükü çalışanların sırtına vüklenmiş, düşük ücret politikası lercih edilmiştir. Sivası iktıdarlann uvguladığı çarpık eko- nomik ve sosyal politikalar karşısında. bun- lann düzeltilmesi için gayret gösterecek ve toplumsal dengeyi gerçekİeştirecek yardımcı kuruluşlara ihtiyaç bulunmaktadır. İşte bu nedenledir ki sendikalar, demokrasinin vaz- geçilmez unşurlan arasında değerlendiril- mekledırler.Ülkemizde bugüne kadar. çalı- şan memurlanmızın. kendilerini temsil ede- cek, kcndileri adına söz söylevecek ve kendı- lcrinden yana kamu oyu oluşturmak için çaba gösierecck sendikalannın olmayışı bü- yük bir eksikliktir. Bu husus. ülkemizde de- mokrasinin işlerliği açısından da olumsuz bir yön olarak kcndini göstermekledir. De- mokrasimizdeki bu eksikliğin giderilmesinin zamanı çoktan gelmiştir. Ancak, yapılacak bir yasal düzenlemede işçi ile memur arasında nitelik bakımından fark bulunduğunu; özellikle ülkemizde me- murlanmızın çok güçlü bir "hizmet güven- cesi"ne sahip olduklannı göz ardı etmemek gerekir. Aynca işaret edilmelidir ki. memur- lanmızın özlük haklannı düzenleyen 657 sayılı "Devlet Memurtan Kanunu" toplam 239 maddesi ve çok sayıda ek ve geçici mad- desi ile "statü hukuku"nun tüm özelliklerini taşımaktadır. Bu kanunun öngördüğü me- mur rejiminin kaldınlarak bir yenisinin hazı- rlanması ise. tek bir bakanlığın görev ve yet- ki alanını oldukça aşar; çok uzun bir zaman alacak hazırlığı gerekli kılar. Aslında sorunun köktenci çözümü. me- mur statüsünde bulunan. ancak yaptıklan için niteliği bakımından "işçi" olmalan gere- kcn personeli. öncelikle de kamu bankala- nnda çalışan kişileri işçi statüsüne geçirmek- tir. Devlet. bu şekilde sayılan azalan ve ger- çekten memur işlevi görecek olan eleman- larına talmin edici bir ödeme de yapabi- lecektır. Bütün bu açıklamalann ışığında ve özel- likle memurlarla ilgili olarak diğer gelişmiş ülkelerdeki düzenlemeler de göz önünde tu- tularak. Meclis'e sunulmuş bulunan tasan- nın oldukça çağdaş ve ileri hükümler içerdiği söylenebilir. BİTl'İ I I I I 1