29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
17 MART1994 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Karakaş: Nevruz resmibâyram olmalı • ANKARA (AA) - SHP Grup Başkanvekili Ercan Karakaş, Nevruz'un resmi bayram olarak ilan edileceğinin açıklanmasını olumlu karşıladıklannı bildirdi. Karakaş, Ortadoğu'da yüzyıllardır kutlanılan Nevruz'un ü]kemİ2de birgerginlik günü olmaktan çıkanlarak kardeşlik gününe dönüştürülmesinin ileri bir adım olacağını belirtti. Karakaş, "Ashnda bu konu ile Kürt kimliğinin açıkça tanınması ve buna bağli olarak gereken düzenlemelerin yapılmasında çok geç kalınmışür"dedi. Ercan Karakaş, konuyla ilgili olarak yapüğı yazılı açıklamada şunlan kaydetti: "Önerimiz hem Nevruz'un hem de 1 Mayıs'ın en kısa sûrede yapılacak yasal düzenlemelerle resmen bayram ilanedilmesidir." İnönü'den Göymen'e destek turu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - SHP'nin Onursal Genel Başkaru Erdal tnönü, Tunalı Hilmi Caddesi'nde yürüyerek vatandaşlarla sohbet etti ve Ankara Büyükşehir Beiediye Başkan adayı Korel Göymen için oy istedi. Korel Göymen'e destek vermek için geldiğini belirten İnönü, bir Milli Piyango satıcısı ile sohbet ederken, Korel Göymen ile eşine birer ceyrek bilet aldı. Çiller'in seçim genelgesi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Başbakan Tansu Çiller, bugün başlayan propaganda döneminde kamukurumve kuruluşlannın, tarafsızlıklanna gölge düşürecek hareketlerden kaçınmalannı istedi. Başbakan Çiller tarafından yayımlanan genelgede, "belirtilen esaslara uyulması ve idarenin tarafsızlığına gölge düşürecek veya şüphe uyandıracak her türlü hal ve hareketlerden kaçınılması hususunda gereken dikkatin gösterilmesi veilgililerin bir defa daha uyanlması" vurgulandı. Karataş serbest bırakıldı • ANKARA (AA)-DEP eski genel sekreteri ve Adana Büyükşehir Beiediye Başkan adayı Ahmet Karataş, çıkanldığı DGM tarafından Ûk sorgulamasından sonra serbest bırakıldı. Karataş, yasadışı terör örgütü üyesi olduğu veçeşitli bombalama eylemlerine katıldığı gerekçesiyle gözlem altına alınmıştı. CHP'li Altun kaza geçirdi • BUCAK(AA)-CHP Antalya Milletvekili Faik Altun, Burdur'un Bucak ilçesinde trafık kazası geçirdi. Arabası şarampole yuvarlanan Altun hafıf yaralandı. 'Devletle barış sözlesmesi' • MERSI1N (Cumhuriyet)- Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Moğultay, "Devlet artık memuruna karşı eli sopalı olmayacak" dedi. Bakanlığıyla ilgili açılışlar yapmak üzere geldiği Mersin'de kamu çalışanlanna verilen sendikal haklarla ilgili bir basın toplantısı düzenleyen Moğultay, sendikal hakkın demokratik, sosyal hukuk devleti olmanın en önemli göstergesi olduğunu belırterek, "Kamuda çalışanlar sendıka kurabilecek, toplusözleşme yapabilecekvegrev yapabilecek. Ancak işveren lokavt ilan edemeyecek" şeklinde konuştu. Açıklama • Yurt Haberleri Servisi - Refah Partisi Tunceli Belediyesi başkan adayı M. Ali Öncü gazetemize bir açıklama göndererek adaylıktan çekildiği yolundaki haberlerin doğru olmadığını söyledi, Öncü açıklamasında, "İstifa etmediğimi hiçbir baskı alunda bulunrnadığımı ve bölgemüfettişi Burhan Sadak'ın bu konuda bana bir baskı yapmadığını RP'den aday olmayı kendi iradem ve isteğımle kabul ettim" dedi. Karayalçın Izmir'de, memurlara sendika hakkı için aldıklan karan tanımladı: Koalisyoııladevrim yaptık • Seçim çahşmalannı İzmir'de sürdüren SHP lideri, Çiller'in gündeme getirdiği gecekondu affîna karşı çıkarak, bu sorunun, 4-5 yılda bir af çıkararak çözümlenmeyeceğini söyledi. MERİHAK İSMET DEMİRDÖĞEN İZMİR- SHP Genel Başka- nı. Başbakan Yardımcısı Mu- rat Karayalçın. kamu çalışanla- nna sendika hakkı konusunda Bakanlar Kurulu'nun aldığı karan "devrim" olarak niteledı. Karayalçın, baa çevrelenn SHP'nin koalisyonda ne yaptı- ğını sorduğunu anımsatarak. "Bunu söy le> enler mahcup oldu- lar. İşte gördünüz, devrim y apı- yonız" dedi. Karayalçın seçimlerden son- ra solda birliğin gerçekleşeceğı- ni de belirtirken, "Zaten bu ola- cak. O balde şündi niye ol- masın. Oylanıuzı boşa at- mayın, bölmevin" diye konuş- tu. SHP lideri, Başbakan Tansu Çiller'ir gündeme getirdiği ge- cekondu afTına karşı çıkarak, gecekondu sorununun 4-5 yılda bir af çıkanlarak çözülemeye- ceğini söyledi. SHP Genel Baş- SHP lideri Ege gezisinde, Çiller'in gecekondu affına karşı olduğunu açıkladı. (Fotoğraf: A A) kanı Karayalçın. dün İzmir'de seçim çabşmalanna katıldı. Narlıdere, Balçova, Buca ve Bornova'da adaylarla seçim çalışması yapan Karayalçın, önceki gece yansı Bakanlar Kurulu tarafından kabul edilen kamu çahşanlannın örgütlen- mesinedaıryasa tasansı yüzün- den rahattı. Karayalçın. Anka- ra'dan gelişinde özellikle kamu çalışanlannın örgütlenmesine ilişkin gazetecilerin sorulannı yanıtlamak zorunda kaldı. Ba- kanlar Kurulu'nun bu konuda aldığı karan "devrim" olarak niteleyen Karayalçın, bu yoila herkesın sendika üyesi ol- masının önünün açıldığını söy- ledi. Karayalçın, "Sendika üye- liği olabildiğince geniş kap- samlı tutulmuştur. ILO'nun kararlarımla da ortaya konul- duğu gibi. bu konuda her ülke Yılıııaz: Ülkekötüyönetiliyor OSMANAYPOĞAN ERZİNCAN/ERZURUM/ESK4ŞE- HİR/KLTAHYA - Türkiye'nin kötü yö- netildiğını söyleyen ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, koalisyon partilerinin 1980 öncesinde kaldıklannı ve 199O'lı yıllann Türkiyesi'ne verebilecekleri hiçbir şeyleri olmadığını ileri sürdü. Yılmaz, Türkiye'- nin kurtulması için 27 Mart'ta iki olanak bulunduğunu belirterek, erken seçimin yolunu açmak için yurttaşlardan "bir taşla iki kuş" vurmalannı istedi. Yılmaz, aralıksız sürdürdüğü seçim ge- zilerine Karadeniz'den sonra Erzincan, Erzurum, Eskişehir ve Kütahya'da devam etti. Aynı gün düzenlenen mitinglerde hal- ka hitap eden Yılmaz, Türkiye'nin ışstzlik. terör, pahalıhk gibi sorunlan bulunduğu- nu, ancak en büyük sorunun "kötü yöne- tim" olduğunu bildirdi. Türkıye'nın kötü yönetilmesine çözüm bulunmadan hiçbir sıkıntının aşılamayacağını ıfade eden Yılmaz, yönetimin ehil insanlara venlmesı gereküğini söyledi. Başbakan Çiller'in, Türkiye'nin durumu kötüye gittikçe geç- miş dönemleri suçladığını, bu durumda kendisine "2.5 yıldır siz orada ne yaptınız" diye sorulması gerektiğini kaydeden Yılmaz, "Verdikleri hiçbir sözü yerine ge- tirmemişler. Türkiye'nin bu koalisyonla hiçbir sonınu çözmesi miimkün değil. Koa- lisyon ortakları en önemli meselelerde bile anlaşanuyorlar" diye konuştu. Başbakan Çiller'in Türkiye'nin kötüye epdişini değiştiremeyince gündemi değiş- tirmeye çalıştığını ve TV'den halka masal anlattığını öne süren Yılmaz, "Devlet ida- resini göz boyama, masal anlatma yeri zan- nediyor. Hiçbir şeyi halledemeyince çıkıp ağlıyor" dedi. Koalisyon partilerinin yerel seçimlerden önce tekrar halkı aldatmaya çalışacaklannı ve buna dıkkat edilmesi ge- rektiğini söyleyen Yılmaz. "Onlara oy ve- rirseniz, 2.5 yıi daha bu kötü gidişe katlan- mak zorunda kalırsınız" diye konuştu. Yılmaz, şöyle dedi: "Bu koalisyonun ülkeye verebilecekleri hiçbir şey yok.Onlar hala 80 öncesinde kalmışlardır. 9O'lı yılların Türkiyesi'ne ve- rebilecekleri hiçbir şey yok. ANAP ikti- dannda bir daha olmaz dediğimiz şeyler bu- gün yeniden olmaya başladı. Hizmetler aksıyor, darbe sövlentileri konuşuluyor, elekfrik kesintileri >ar, devalüasyon yapılı- yor. Bunlar beceriksiz koalisvonun eseri- dir." kendi mevzuatını düzenleme dunımundadır. Bizim almış ol- duğumuz karar, bu doğrul- tadır. Ana hatlarıyla merkezi yönetimde toplusözleşme oldu- ğunu; hükümet ölçeğinde toplusözleşme olduğunu, beie- diye ölçeğinde de hem toplu- sözleşme hem de grev uygula- masmın olduğunu, lokavtın kaldınldığını ifade etmek iste- rim. Hûkümetin ortakları ola- rak konunun üzerinde uz- laştık" dedi. Gecekondu konusunda Çil- ler'in tavnnı üstü kapalı eleşti- ren Karayalçın. "Gecekondu somnunu nasıl çözeceğiz? Yü- reğim parçalanıyer demekle ol- maz, yüreğim dayanmıyor de- mekle olmaz. Bunlar hesap ki- tap işi. Ama bunlar konuyu önemsememekten değil, hesap yapmasını bilmemelerinden kaynaklanıyor. Bilmiyorlar bu işi" diye konuştu. Gecekondu afTına karşı Karayalçın, Başbakan Ta- nsu Çiller'in gündeme getirdiği gecekondu affına karşı çıktı. Karayalçın, arsa mafyasının gözardı edilemeyeceğini belirte- rek. "Gecekondu sonınu 4-5 yılda af çıkanlarak çözülmez. Ölsa olsa yurttaşlan 5 yıl daha gecekondu yapmak için teşvik etmiş olursunuz" dedi. Karayalçın, Uşak mıtingin- de yaptığı konuşmada, hükü- met protokolünde yeralmayan konularda ortaklann aynı şeyi düşünmek zorunda olmadığına dikkat çektı. Seçimden seçime gecekondu affı çıkanlarak kentlerin gecekondulardan kurtanlamayacağını belirten Karayalçın. şunlan söyledi: "Her Başbakan kendi siyasi göriişüne göre af çıkarması, Türkiye kentlerinin gelişmesini önlemektir, önünü tıkamaktır. Hazine arazisini parselleyip ge- cekondu yapacaklar, kiraya ve- recekier, biz de afledeceğiz. Bunu kabul etmemiz miimkün değil." Karayalçın, gecekondu soru- nunun SHP'nin programında öngörüldüğü biçimde kentlerde 1 milyar metrekare arsa üretile- rek \e bunlann altyapısı hazır- lanarak yurttaşlara konut yapı- mı için tahsis edilmesiyle önle- nebileceğini kaydetti. Dcniz Baytcal Afyon'da Bütünpartileryolsuzlıık çamurunabulaştı POLAT YILMAZ AFYON - Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Deniz Baykal, 7 yıllık partilerin bile yolsuzluk çamurunda kirlendı- ğini, buna karşm CHP'nin 70 yıldır bir temizlik abidesi olarak ayakta kaldığını söyledi. Baykal, CHP'nin, devlet mahna el sürdürmemeye ka- rarb olduğunu ve devlet mahna uzanacak ellerin kınlacağını vurguladığı konuşmasmda. "Biz, Yunan'ı Afyon'dan kovan partiyiz. Biz, haşhaşı ektiren, Kıbns'a çıkan partiyiz. Biz Ku- vayı MiUiyeciyiz" dedi. Partisince. İmaret Meydanı'- nda düzenlenen mitinge, 1 saat 15 dakikalık bir gecikmeyle ge- len Deniz Baykal'ı 2 bin kişilik bir kalabalık ızledi. Baykal. sosyal demokrat hareketin Af- yon'da yeterince destek görme- diğinin bilincinde olduklannı belirterek şunlan söyledi: "Biz, her zaman ne söylediy- sek doğru çıktı. 1991'de yapdan genel seçimlerde, 8 yıllık ANAP iktidarının biteceğini, yerine ye- ni bir dönem başlayacağını san- dınız. Ne değişti? Demirel, Sızi ben kurtannm, düşün peşıme' dedi. 500 günlük süre istedi ve enflasyonu yüzde 10'un altına in- direceğini ilan etti. Ne oldu, ge- çen şubat ayında aylık enflasvon yüzde 10'un üzerine çıktı. Bunla- ra 27 Mart'ta gereken dersi ve- receğinize inanıyorum." Afyonlu seçmenle DYP ve ANAP arasındaki "hissi bağı" koparmak için çaba eösteren Baykal. "Hadi Demirel de köy- lü, halden anlar diye oy verdiniz. Şimdi Demirel, siyasetin dışına çıktı. Tansu Çiller de mi köylü? Köylü ama Yeniköylü. Boğazi- çili; yokluktan, pancardan, sı- kıntıdan, gübreden anlar mı? Bi- lir mi pancarın nasıl işlendiğini? Eski DYP ile şimdiki DYP arasında dünya kadar fark var. Bırakm üıadı, verin bunlara derslerini" şeklinde konuştu. Afyon adaylannın tanuıldığı mitinge katılanlann daha çok ilçe ve köylerden olması göze çarptı. ÇİZMEDEN YUKARI / MUSA KART POLITIKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA HAYDJ, A/£t/#UZ V LAYALlMf. Kuyruklan Sıkışınca... Apaçık demokrasi düşmanlığı yapıyorlar. Maskeleri yüzlerinden düştükçe çıldırıyorlar. 'Malum gazete'rim 'takkeli liboş'\an dün köşelerinde tıpkı biryerlerine 'şap sürülmüş' gibi hop hopluyorlardı. Birisi şöyleyazıyordu. Hani o 'bohçacı frad/n'kimliğini çok seven dedikoducu: "Necla Hanım rse çok farklı bir kişilik: Yırtıcı, atak, sal- dırgan, ama bu görüntüyü tam desteklemeyen bir fikri ve akademik yapı..." Vah zavallı vah! Vah, kurban derilerini toplayıp milyar- ları cebe indirenler vah! Vah Türkiye'yi 'ortaçaö'ın ka- ranlığına götürmek isteyen 'karayobaz çeteleri' vah! Vah Sıvas'ta onlarca aydının diri diri yakılmasına alkış tutan 'Aan/p/c/'lervah! Biznediyordukbudinbezirgânlarıhakkındaaylardır? Şöyle: "Bu kişilere inanmayın, kanmaym; hepsi demokrasi düşmanı yaratıklardır..." Show TV'de izledinız elmacık kemikleri çıkık kadını. Onun bir demokrasi düşmanı olduğunu gördünüz. Pro- fesör Necla Arat'm karşısında nasıl ezilip büzüldüğünü; 'de/; saçması' çıkışlarla nasıl yitip gittiğine tanık oldu- nuz. Dün sabah, gazetelerini okuyunca yine keyiflendim inanın Bu 'kaniçici'ler; panikleyince, maskeleri yeredü- şünce, çok komik oluyorlar. Hele 'bohçacı kadın' 'Bahri Koru', kuyruğu sıkışınca oradan oraya koşup, sağa sola tırmık atıyor Diyor ki: "Beyazcamm özelliği bu, ekranın öte tarafında konu- şanlarm duygularını bize taşımıyor. Biraz da o yüzden, biraz da Mehmet Ali Birand ile Can Dündar sürekli yere bakıp gözlerini bizden kaçırdıklarından utanıp utanma- dıklarını çıkaramadım... " Oldu mu şimdi 'Bahri', oldu mu? Elmacık kemikleri çıkık kadın, içindekilerini döktü. Iz- leyenler de kararını verdi: "Bu kadın bir ruh hastası, bir zavallı..." Bir başka 'takkeli liboş'da şöyle yazıyordu: "O halde Prof. Arat'm aradığı neydi? İşte bunu kendi- sine sormak lazım gelirdi. Tartışmanm yönü bu olmalıy- dı. Fakat E. Şenlikoğlu yanlış bir diyalektikle (tartışma metoduyla) Prof. Arat'm cüretini arttırıp zulmünü kolay- laştırdı..." Ne dersiniz? Güler misiniz yoksa ağlar mısınız? Necla Arat, Emine Şenlikoğlu'na açıkoturumda zu- lümde bulunmuş. Utanmadan, sıkılmadan yalan yazı- yorlar. ötekı 'takkeliliboş'ise Necla Arat'ın üzerine yüriiyor- du her zaman olduğu gibi. Zaten sıkışınca öyle yapardı. insanların özel yaşamına girer, kurtuluşu burada bulur- du: "Önce şunu kaydedeyim: Ara sıra, daha çok gözümü kapatıp sesleri izlediğimde tartışanlardan hangisi ilko- kul mezunu, hangisi profesördü karıştırdım." Ne derler? Sevsinler seni 'takkeliliboş'uml Devam ediyordu: "Emine Hanım bazen bayağı ders verir gibiydi. öteki- si de (Yani Necla Arat) fanatik birpropagandist edasıyla konuşuyordu. Necla Hanım öyle bakışlar fırlatıyordu ki, idam mahkûmunasonsözüsoruyorsandım..." Oteki 'faMe///;bO£'Emine'yekızıyordu.Tam 'seçimle- re beş kala' televizyona çıkmasına karşıydı. Üstelik ilko- kul mezunu cahil bir kadının böyle tartışmalara katılma- masının yararlarını 'kapalı biçimde' yansıtıyordu: "Keşke Prof. Arat'm karşısına o açıkoturumun telefon misafirleri olan Prof. Yaşar Nuri öztürfc ile Prof. Süley- man Ateş 'ten biri çıkarılsaydı. Merak ediyorum: Her da- vete icabet etmek gibi bir mecburiyet mi vardır?" Gerçekten bu 'takkeliliboş'\ar 'korcahil'. Yahu, bu a(?ı- koturum 'kadın haklarını' içeriyordu. Necla Arat'm karşı- sına da Emine çıkmıştı. Evet dün 'karayobaz çeteleri' panik halindeydi... Gerçek Müslüman yalan söyler mi? Söylemez... Ama bunlar 'sahte Müslüman' oldukları için söyler... Torbah'da izinsiz kurban derisini toplayan kimdir 'Bahrıi 'BahriKoru', atv'de Ali Kırca'nın programında 'Müslü- manlara baskı yapıldığı'na örnekler verirken Bayındır'- da izinsiz kurban derisi toplayan kişiyi neden savundu? Türk Hava Kurumu'nun 'Deri Toplama Raporu'nöa bu olay 'Fethullahçılar'\r\ izinsiz deri toplamalarına ilişkin- di. Milyarları cebe ındiren, devlete vergi vermeyen din bezırgânlarını elbet 'Bahri'savunacaktı. Çünkü işin için- de Fethullah Hoca vardı. Acaba kaçak deri toplarken (Fatih Öğrenci Yurdu adı- na) yakalanan Hasan Çimentay ı mahkemede savunan avukat kimdi? 'Malum gazete'n\n görünmeyen patronu Fethullah Gülen'in avukatı Feti Ün... Fetı Ün ayrıca başka kimin avukatıdır? Türkiye Cumhuriyetı Milli Eğitim Bakanlığı Yurtdışı Öğretim-Eğitim Genel Müdürü Aysal Aytaç'ın... Bayındır'da Fatih Öğrenci Yurdu kimin himayesinde- dir? 'Fethullahçılar'\n.. Bızım amacımız, dın bezırgânlarının maskelerini aşa- ğıya indirmek. Gerçek kimliklerinı sergilemek. Korkmayın bu din bezirgânlanndan. Yılmayın, üstleri- ne gidin. Solucan gibidirler kaçarlar... Ecevit, RP gibi diğerpartilerin de üzerlerinde yolsuzluk lekeleri bulunduğunu söyledi: Laik cumhuriyetiRefah'akarşı kıırtardık CGDolayıkınadı UFUKTEKİN ADANA - Refah Partisi'ne yönelik eleştirilerini Adana'da düzenlenen mitingde de sürdüren DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, "Çok şükür laik cumhuriyeti Refah Partisi tehlikesinden kurtardık"dedi. RP'yi "istismarcı" parti olarak değerlendiren Ecevıt, SHP. DYP ve ANAP için de "Hepsi aynı mal, üzerlerinde yolsuzluk lekeleri var" ifadesini kullandı. UğurMumcu Alanı'ndaki konuşmasına 45 dakika gecikmeyle başlayabilen DSP lideri. oldukça coşkulu bir kalabalığa seslendi. Konuşmasına gecmeden önce, "Bu meydana adını veren, Atatürk ilkelerine, laikliğe ve demokrasiye ödün vermeden sahip çıktığı için bunu y aşamıy la ödeyen Uğur Mumcu'yu saygıyla anıyorum" diyen Ecevit, partisinin büyükşehir, Seyhan ve Yüreğir başkan adaylan Şitai Çığ, Demir Görgûn (Karaman) ve Mehmet Büyükyılmaz'ı "başkanlarımız" diye tanıttı, dılınin sürçtüğünü fark edince de "Ailah söyletiyor"diyerekespri yaptı. Bölücü terör, Sovyetler Bırliğı v e Yugoslavya'nın dağılma olasılığı gibi konularda 1987yıhndaçeşitli tahminlerde bulunduğunu anımsatan DSP lideri Ecevit, söyîediklerinin harfiyen gerçekleştiğine dikkat çekerek şöyle konuştu: "Sırp saldırtsına uğrayan Boşnaklar, Ermenistan'ın saldınsma maruzkalanAzeriler, TürkiyeKıbnsı kurtardı, bızı de kurtaracakûr" diye umutlandı, ama umutlan boşa çıktı. Bunun sorumlusu Türk milleri değil, onu yönetenterdir, ileriyi göremeyen politikacılardır." "Türkiye'de Kürt sorunu yoktur, Güney doğu sonınu vardff" şeklındeki görüşünü tekrarlayan Ecevit, Türkiye topraklannda yaşayanlann hiçbir zaman "Sen hangi ırktansın" demeden kaynaşıp bugunkü Türk milleüni oluşturduğunuanlattı. Ağalarla pazarlık DSP dışındaki partilenn Güneydoğu'ya gidip "Benim cebimde 5 binov var" diyen ağalarla pazarlığa giriştiğini öne süren Ecevit; ANAP, DYP ve SHP'nin Güneydoğu'daki ağahk düzenine diyet borcu olduğunu söyledi. Türkıye'nın Körfez Savaşı sırasında "Amerika'nın kuyruğu"na takıldığını ve "Amerika'dan daha Amerikancı" bir tavır sergılediği görüşünü vurgulayan Bülent Ecevit, "Bu politikadan hem Güneydoğu'nun ekononüsi çöktü hem Türkiy e ekonomisi zarar gördü. Türkiye Amerika'nın isteklerine daha önceleri de uymuş olsaydı bugünyoktu" dedi. Türkiye'yi 10 yıldırANAP. DYP ve SHP'nin ' yönettığıni, ancak bu üç partınin dış ve iç politikada birbirini izleyen bir tavır içinde olduğunu savunan DSP lideri Ecevit, şöyledevam etti: "Bu üç parti de özde aynı, çünkü aynı politikaları izliyorlar. 3'ü de aynı yolsuzluk batağında. "Tenceredibin kara. benımkı senden kara' misali ANAP'm üzerinde hay ali ihracat, DYP'nin üzerinde İLKŞAN, SHP'nin üzerinde de katmerli İSKİ ve ASKİ lekeleri var. Birbirleriyle uğraşacak halleri yok. Hepsi aynı mal." RP lıden Necmettin Erbakan'ın güleryüzlü bir üslupla halkı istismar etüğini ve "adil düzen"den ne anladığını örnekler vererek anktan DSP liden Bülent Ecevıt. "Başbakan Ecevit" ve "Halkçı Ecevit" sloganlan arasında şunlan söy ledi: "Üç parti, laik cumhuriyeti yıkmak isteyen, Atatürk düşmanlarını kucağında banndıran bir partiye meydanı bırakmıştı. Çünkü RP'yi güçlendiren bu üç parrinin günahlarıydı. Ama biz meydanlara çıkarak RP'nin maskesini indirdik. Say ın Erbakan ne idüğü belirsiz adil düzenle her türlü sorunun üstesinden geleceğini söyiüyordu. Bankadan para alınacak faiz ödenmeyecek. herkes sosyal güvenceye kavuşacak, ama prim ödemeyecek, fabrika kurmak isteyen sermayeye gerek duymayacak. kimse vergi ödemeyecek' diyordu. Bunlann hepsinin aldarmaca olduğunu gür sesimizle anlattık. RP bir y andan cumhuriv etin ordusuna çengel atıyor, öte yandan "îslami cıhat ordusu kurduk. katılmayanın nikahı düşer' diyordu. Zekat RP'ye verilmeli" diyordu. RP insanların sadece dinini değil, parasını da sömürüyordu. Kısacası biz bu RP tehlikesinden laik cumhuriyeti çok şükür kurtardık. V ükselen oyunu tersyüz ettik." Çiflev'ingezisinde gazetecUer tartaklündı ŞEBNEMGÜNGÖR GLTÇİNtLCÎ ANTALYA/ISPARTA/ BURDUR -DYP Genel Başka- nı ve Başbakan Tansu Çiller, Burdur ve Isparta'da kalkın- mada bırinci derecede öncelik ve baraj sözü verdi. Çiller,"Yıl- larca borç almışlar. Faizi ucuz tutmuşlar. Ben bunu kıntıaya kararhyım" dedi. Başbakan Tansu Çiller'in dünkü seçim geasi olaylı başla- dı. Antalya Havaalanı'na bera- berinde Ankara'dan getirdiği yaklaşık 40 gazeteciyle birlikte inen Çiller. Isparta'ya gitmek üzere helikoptere yöneldi. Da- ha önce iki helikopterin haar bulundurulacağı bildirilmesine rağmen sadece tek helikopterin havaalanına getırilmesi basın mensuplan arasında panik ya- rattı. Tek helikoptere binmek için çok sayıda gazeteci heli- kopterin önüne gidince karma- şa yaşandı. Helıkoptenn kalkı- şının gecikmesi üzerine Başba- kanlık Koruma Müdürü Restd Kalkan, çevik kuvvete müdaha- le etmelen emnnı verdi. Güven- lik güçleri bir anda çember ha- lınde gazetecılerin etrafını sardı ve çıkan tartışma kavgaya dö- nüştü. Cop veyumruk kulianan çevik kuvvet, gazetecilerin, heli- kopterin yanındaki parti yetki- lilerine ulaşmalannı da engelle- di. Çıkan tarüşmada Flash TV muhabiri Tacettin Vural elin- den yaralanırken, Flash TV kameramanı özbey Özay. Ka- nal D muhabiri Serdar Cebe. Yeni Günaydın muhabiri Ha- san Polat, Türkiye gazetesi foto muhabiri Ertuğnd Onursal ile DYP Basın Müsaviri Turgut Ydmaz Güven de tartaklandı- lar. Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD), Başbakan Tansu Çil- ler'in seçim gezisini izleyen ga- zetecileri" polis tarafından dövülmt -nı sert bir dille kma- dı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear