25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
10ARALIK1994 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 11 İslam Konferansı __• Örgütü (İKÖ) liderleri bugün Kazablanka da bir araya geliyor İslam, 'imaj'ınıtartışacakOZGEN ACAR Türkiye'nin Bosna-Hersek için 'ay kaldırmak" istediği 51 Müslüman ülkenin devlet veiıükümet başkanlan ile dışişleri bakanlan bugünden itibaren Fas'ın Kazablanka kentinde 'Islamın diğer ülketerdeki imajı'nı tartışmaya başlayacak. 2'nci İslam Dışişlen Bakanlan Konferansı (tDBK) bugün gündemindeki iki temel konuyu tartışacak, aynca 55 maddeye göz atacak. Bu toplantıda Türkiye'yi Devlet Bakanı ve Dışişleri Bakan Vekili Yüdınm Aktuna temsil edecek. İki gün sürelı bu toplantıdan sonra salı günü devlet ve hükümet başkanlannın katılacağı 7'nci İslam Doruğu toplantısında Türkiye adına Cumhurbaşkani Süle> man Demirel bir konuşma yapacak. Dışişleri Bakanlığf ndan bir heyetin eşlik edeceği Cumhurbaşkanı Demirel. Kazablanka'da çeşitli devlet \e hükümet başkanlan ile de ikili görüşmeler yapacak. Toplantılar öncesinde Türkiye. İKÖ oturum başkanlığına bir önerge \ererek. gerek IBDK ve gerek doruk toplantısında alınacak kararlann Türkiye Cumhuriyeti anayasasının laiklik ilkesi ile sınırlı olduğuna ilişkin bir ön çekince' koyacak. İKÖ sekreteryası. örgüt bütçesine aralannda Türkiye'nin de bulunduğu altı ülkenin ödeneklerini düzenli ödediklerini. diğerlerinin ise kronik biçimde ödemediklerini vurgulayacak. Bu sorunun öteki ülkelerin lKÖ'den umudu kestikleri ve artık bir beklentilerinin olmadığı biçiminde yorumlanıyor. Müslüman bakan ve devlet başkanlan toplantı konulannı fazla dağıtmamalan için konferansta şu iki temel gündem maddesi saptandı: 1. İslam dünyası dışındaki ülkelerde İslam imajı, 2. Dünya ekonomisinin gelişmesinde ve ekonomik birlikte İslam ülkelerinin durumu. Özellikle 'İslam imajı'konusunun ilginç tartışmalara neden olacağı bildirilıyor. Gündemdeki öteki 55 madde arasında şu konular yer alıyor: 1. Ortadoâuöi ijşgal altındaki Müslüman topraklar,*2. Posna-Hersek olayı. Cumhurbaşkr.nı Demirel. Türkiye'nin bu konuda İslam dünyasını ayağa kaldıraca&nı JÇl k l a d l - 3 - Cammu- Keşmır anlaşmazlığı. 4. Somali. 5. Göçmenler, 6 Bulganstan Türklen. 7. Kıbns. 8. lslam'.v e t t e i n s a n hak'an tanımı. 9. Ter<>nzm. 10. Avrupa Birliği ile ilişkiler. 11. Üyelerin dış borçları, 12. Afganistan ve Arnavutluk'a dış yardım. Rabıta'da yeııibağLanü•İslam Kalkınma Bankası başkanı, 'Rabıta' adıyla tanınan şeriatçı örgütün başına getirildi. KorkutÖzal'ın Yönetim Kurulu'nda Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni temsil ettigi İslam Kalkınma Bankası (İKB) Başkanı Suudi Arabistanlı Ah- med Muhammcd Ali. kısaca "Rabı- ta'olarak bilınen 'Rabıtat-al-Alam al- İslami" adlı şeriat örgütünün başına ge- tirildi. İKB, Islam Konferansı Örgü- tü'nce (İK.Ö) 1976'da Cidde'de kurul- muştu. İKÖ üyesi ülkelerinin uzun vadeli proje, kısa vadeli ithalat ve ihracatını destekleme amacıyla kurulan İKB'nin sermayesi 6 milyar İslam Dinan (yak- laşık 8.4 milyar dolardır). 1985'lere kadar Türkiye bankanın sermayesine 40 milyon dolarla ortaktı ve yönetim kurulunda Pakistan ve Ka- tar ile dönüşümlü temsil hakkınasahıp- ti. tslam ülkelerinin bugüne dek gerçekleştirdikJeri zirvelerin çoğu, kavga ve anlaşmazlıkla sona erdi. Korkut Ozal temsilci Yönetim kurulunda sermayeleriyle güç oluşturan Suudi Arabıstan. Kuveyt, Libya ve Birleşik Arap Emırlikleri'nin her biri tek sandalyeye sahipken az ser- mayeli Afhkalı Islam ülkelerinin 10'u ancak tek üyeligi dönüşümlü kullana- biliyorlardı. Bankaya en ufak ortaklık payı 2,5 milyon dolar. Türkıye daha sonra sermayesini 160 milyon dolara yükseltip tek başına yönetim kurulun- da temsil edılme hakkını elde etti ve bu üyeligi DPT Müsteşarı Yusuf Bozkurt Ozal üstlendi. Özal'ın milletvekili ve ardından bakan oluşuy la boşalan bu gö- reve. bankanın araştırma kurulunda (İRTE) direktör olarak bulunan agabe- v ı Korkut Özal'ı kendi yerine atadı. Korkut Ozal, 45 günde bir yapılan bu toplantıda Türkiye Cumhuriyeti Hükü- meti'ni temsil için her Cıdde'ye gidi- şinde. bankadan 5-6 bin dolar (Yakla- şık 185-220 milyon TL) arasında deği- şen 'Hakkı huzur" alıyor. Banka, üye ülkelere yılda uzun vade- li proje kredisı olarak 300-350 milyon dolar. kısa vadeli ithalat finansmanı olarak da 800-900 milyon dolar veriyor ve aynca üye ülkelerin ihracatını teşvik amacıyla da Almanlann 'Hermes' kre- dilerıne benzer destek kredileri açıyor. Bankanın başkanı. Suudi Arabis- tan'lı Ahmed Muhammed Ali. kısaca Rabıta olarak bilinenveTürkçesi 'Dün- ya İslam Birliği' olan Rabıtat-al-Alam al-İslami' adlı şeriat örgütünün başına getirildi. Yerine ise bir başka Suud'lu olan Osama Cafer Fakih İKB başkan- lığına atandı. Bugün Yönetim Kurulu üyesi Korkut Özal'ın dışında bankada yüksek düzey- de herhangi bir Türk bulunmuyor. Dı- şişleri Bakanlığı yetkilileri bu konuda. şu değerlendirmey ı yapıyorlar: "İKB, Suudi Arabistan'ın ekonomik \e siyasal şemsiyesi altındadır. Kurulu- şunda genelde, Âfrikalı Müslüman per- sonel ve vahancı dil avantajı nedeniyle Pakistan \e Bangladeş'li elemanlar gö- rev yaptı. Bu oluşumda banka. Pakistan, Sivatı Afrika \e Araplar olmak Ü/CIT üç ayn çıkar örgütlenmesine sahne ol- du. Bu üç grup. banka>ı parsellevip ki- litledi. Bankada >önetici düzeyinde her- hangi bir Türk kalmadı." Türk dıplomatlan bu konuda şu öne- rileri yapıyorlar: "1- Türkiye, sermaye katılım payını 160 nıilyon dolardan en az düzeje, 2,5 milyon dolara indirmelkiir. Buradan çe- keceği sermayeyle bölgesel kalkınma bankası kurup, çevre ülkelerinde daha etkin bir kalkınma bankacılığı yapma- l»dır. 2- Eger Türkiye bunu yapmak istemı- yorsa, banka yönetiminde etkinlık sag- lanmalıdır. Yönetim Kurulu'ndaüyelik degil.başkanyardımcılığı ve aynca ör- güt içinde en az 2-3 direktörlük ve bun- lann altında bölüm şefliklen elde et- melidir." Osmanlı Imparatorluğu'nun dağılmasından sonra İslam ülkeleri, halifelik peşine düştüler Halifelikten Dünya îslam Birliği'netslam birliği düşüncesı. geçen yüzyıl sonlannda II. Abdülha- mid zamanında fıhzlenmeye başladı. II. Abdülhamid, dağıl- makta olan Osmanlı topraklannı koruyabılmek için ulusçuluğa karşı 'panislamist* bir siyasa güt- mek istediyse de, eşyanın doga- sı gereğı başarılı olamadı. Os- manlı topraklan dışında yaşayan tutsak Müslümanlar halıfenın emir ve isteklerinı yerine getirme yetenek ve gücünden yoksun ol- dukları gibi, Osmanh'ya bağlı uluslar da Istanbul'a başkaldır- mışlardı. Birinci Dünya Sava- şı'nda halifenin 'cihad' ilan et- mesine karşıttk Müslüman Arap uyruklular. Ingilız kuvvetlen ile bırleşıp Osmanlı birliklenni ar- kadan v ururken Hınt Müslüman- lan Ingilız, Kuzey Âfrikalı v e Se- negalli Müslümanlar da Fransız bayrağı altında para ile halife or- dularının karşısına çıktılar. lstanbul'u işgal eden müttefik ordularındaki fesli Müslüman mangalann Eyüp'te caka sattık- lannı anımsayan artık hemen hıç kalmamıştır. Panıslamizmin yalnızca laftan ıbaret olduğu ve dinın ulusal ege- menlikle çeliştığı gerekçesıyle cumhurıyetle birlikte Türkiye. kamu ve kışı hukukunda büyük bir temizlik yâparak laik yaşam düzenıne geçtı. • • • Islam Konferansı Orgütii nasüçalışır? İlk İslam konferanslan Birinci Dünya Savaşı sonunda panıslamizm, İslam konferans- lan isteklerine yansıdı. İslam konferanslan ancak Ikınci Dün- ya Savaşı"ndan sonra sık rastla- nan bir olguya dönüşmüştür ve 1960'lann sonunda kurumsalla- şabildi. 1926 İlk iki konferans. Tür- kıye'de halıfeliğın kaldınlmasına tepki olarak 1926 yılında Kahı- re'de ve Mekke'de toplandı. Mı- sır'daki konferansı İngiliz ışga- lindeki Mısır hükümetinin el al- tından desteği ile bugün de geri- cilik vuvası olan El Ezher Üni- versitesi 'Hilafet Kongresi' adı altında düzenledı Kongre. Ab- dülmecit Efendı'nın görevıne son verilmesıyle boşalan hilafet makamının "bir an önce' doldu- rulması geregı üzerinde konuş- malara sahne oldu. Mekke Konferansf nı Ingilte- re'nin sultası altındaki Suudi Arabıstan Kralı Abdül Aziz Ibn Suud topladı. O sırada henüz 6 aylık kral olan Ibn Suud'un bu özel konferansı. bir yandan sal- tanatına yasallık kazandırmak, öte yandan Türk halifeden boşa- lan, adı var kendı yok makama "kutsal" topraklann sahibi kral sı- fatıyla kendısıni Islamın önderı olarak kabul ettırmek için topla- İslam Konferansı Örgütü'ne halen 51 ülke iiyedir: .\zerbaycan. Afganis- tan. Arnavutluk. Birleşik Arap Emirhk- leri. Bahrevn. Bruneı. Burkına Faso, Bangladeş. Benın. Çad. Cezayır. Cibuti, Endonezya. Fas. Filıstın. Gabon, Gambi- ya, Gıne. Gıne-Bissau, Irak. Iran. Kırgı- zistan. Katar, Kamerun, Kuveyt, Komor. Lübnan. Libya. Maldivler. Mali, Malez- ya, Mısır, M'oritanya. Nijer, Nijerya. Oman. Pakistan. Suudi Arabıstan, Sene- gal. Sudan. Suriye, Sierra Leone. Soma- li. Türkiye. Türkmenistan, Tunus. Tacı- kistan. Zanzibar, Uganda, Ürdün ve Ye- men. Gözletnci €yeler:Kuzey Kıbns Türk Cumhunvetı. Mozambık ve Mora Milli Kurtuluş Cephesı Çağrılı Ülkeler: Bosna-Hersek. Özbe- kıstan^ Kazakıstan ve Makedonya. İKÖ'nün 3 ana organı vardır: İslam Doruğu. İslam ülkelen Dışişlen Bakan- lan KonferansHİDBK). Genel Sekretar- ya. tslam Zirvesi: Yasası uyannca İKÖ'nün en yetkili organı devlet ve hü- kümet başkanlannın katıldığı İslam Do- ruöu'dur. İslam Ülkeleri Dışişleri Bakanlan Kon- feransı (İDBK):Yılda bir kez toplanır. Aynca, olağanüstü toplatılar yapar. Ge- nel Sekreterlik:Merkezi Suudi Arabis- tan'ın Cidde kentinde olan Genel Sekre- tarya. sürekli personeli olan bir kuruluş- nır. (İDBK) Sekretarva'nın başında bu- lunan Genel Sekreteri. 4 yıl için bölgele- n dıkkate alarak Asya. Afrika ve Arap ül- kelerınden seçmektedır. 4 adet İslam üniversitesi bulunmakta- dır. Bunlar Nijer, Uganda. Malezya ve Bangladeş'tedir. İKO çerçevesinde, ba- kanlar düzeyınde özel konularla iştigal etmek üzere çeşitli ad-hoc komiteler de kurulmuştur. Bunlar Kudüs. Fılistin. Af- ganistan ile Günev, Afrika ve Namibya Komıteleridir. 3. İslam Zirvesi'nde üye ülkeler arasın- dakı çeşitli alanlardaki işbirliğini pekiş- tirmek ve eşgüdümü yapmak amacıyla her birine bir devlet başkanının başkan- lık ettiği üç Daimi Komite kurulmuştur. - Enfermasyon ve Kültürel Işler Daimi Komıtesi (COMIAC-Senegal) - Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komıtesi (COMCEC-Türkive) - Bilımsel ve Teknolojik İşbirliği Da- imi Komitesi (COMSTECH-Pakistan) Bunlann dışında yılda bir kez toplanan Ekonomik. Kültürel ve Sosyal lşler tslam Komısyonu bulunmaktadır. Bütçesi: İKÖ'nün bütçesi, üye ülkele- nn ödedikleri katkı paylanndan oluşmak- tadır. Katkı paylan. ülkelerin milli gelir- lerine göre saptanmıştır. En yüksek kat- kı payı yüzde 10 (Suudi Arabistan), en düşük katkı payı ise yüzde 0.5'tir. Türki- ve'nin katkı payı ise yüzde 4'tür. dığındakuşku bulunmuyor. Kon- feransa bugün de Suudi Arabis- tan'da benzerleri görüldüğü gibı. laik cumhuriyet düşmanı kaçak Türklerin katıldığı biliniyor. Konferansta Kral Suud'un In- gıltere'nin kuklası ve İngiliz çı- karlannın temsilcisi olduğuna bakılmaksızın 'Müslüman halk- lann çıkarlan için Islam düma- sında dayanışma sağlaması' ka- rarlaştınldı. Konferansın aldığı önemli bir başka karar da *İslam Dünyası Konferansı'' adını almak v e 'amaca ulaşıncaya kadar 1 her yıl düzenli toplanmaktı. Türkiye Türkleri dışındaki Müslümanlar o sırada şu ya da bu biçimde emperyalızmin tutsağı olarak yaşadıklanndan İslam Konferansı düşüncesi, kısa bir süre sonra-tkinci Dünya Savaşı sonrasında- yenıden su yüzüne çıkmak üzere rafa kalktı. Bu konteranslarda Türkiye'de- ki yenı düzene. din okullannın kapatılmasına. din derslerinin kaldırılmasına ya da Tevhıd-i Tedrisat Kanunu'na(Eğıtım Bir- liği Yasası'na)herhaldeteşekkür edılmıyordu. Gencılenn ve gen- cı düzenin. Atatürk ve laik cum- huriyet düşmanlığı yeni birolgu değıldir. 1931 tbn Suud "İslam Dün- yası Kongresi"ni bir daha topla- yamadı. Ancak bu fırsatı Kudüs Büyük Müftüsü. Filistin Müslü- man Konseyi Başkanı Muham- med Emın El Hüseyni ile Hınt Hilafet Komıtesi liderı Sevket Ali kullandılar. Bunlar 1931 "de düşük halife Abdülmecit Efen- di'nin yeniden halife ilan edile- ceğı dedikodulan arasında tüm Islam Dünyası'nı Kudüs"te dü- zenledikleri tslam DünyaM Kongresi'ne davet ettıler. Davetıyeler, devletlere ve bu arada Türk hükümetine de gön- derildi. Türkiye'nin yanıtı "Dı- nin siyasete kanştınldığı toplan- tılara ılke olarak katılamayaca- ğı" doğrultusunda oldu. Yobaz- lar ile II. Cumhuriyetçilerin. Ata- türk'te buldukları kusurlardan bıri bu olsa gerektir. Kongrenin kararlanndan ikisı dıkkate değer: Kudüs'te bir ts- lam Üniversitesi kurulması ve her iki yılda bir Dünya tslam Kongresi adı altında toplanılma- sı.El Ezher Üniversitesi. Ku- düs'te kurulması kararlaştınlan ünıversıteye kendi önemini azal- tacağı için karşı çıktı. Dünya ts- lam Kongresi örgütleri için bir de komite kuruldu. Böylece ts- lam Konferanslan'run kurumsal- laştınlması yolunda ilk adım atıl- mış oldu. Dünya tslam Kongre- si'nin yönetıcıleri için seçimler yapıldı. Büyük Müftü El Hüsey- ni başkanlığa. Hint Müslümanla- n Heyetı Başkanı Dr. Muham- med Ikbal ise başkan yardımcı- lığına getirildi. Ne var ki IDS sonrasına değin ne bu kongTe ne de başka bir kon- ferans toplandı ve İslam Birliği' düşüncesi yine rafa kaldınldı. 2. Dünya Savaşı sonrası Müslüman ülkelerin çoğu, Ikinci Dünya Savaşf ndan sonra Kurtuluş Savaşı aşaması geçir- meden bağımsızlıklanna kavuş- muşlardı. Bunlann birçoğu ya bağımsızlıklannın başında ken- dılerini yalnız v e korumasız his- settiklennden ya da hasım gayri- müslim komşulanna karşı siya- SÜrGCGK sal güç kazanma gereksınimi duyduklanndan Dünya tslam Kongresi toplantılannı canlan- dırma yoluna başvurdular. 1949i-51 Bunlardan binncı- si 1949'da. ikincisi 195 l"de yine Karaçi'de toplandı. Her iki kong- reye de hükümetler değil. özel kişiler davet edildi. Pakistan Baş- bakanı Liyakat Ali Han'ın açtı- ğı. Kudüs Müftüsü'nün yönettı- ği 1951 Kongresi nde'Motamar el-Alemel-tslami'. tslam Dünya- sı birliğe dav et edildi, Müslüman ülkelenn gereğinde birbirlerine yardım edebilecekleri bir örgüt- İenmeye gitmeleri istendi. Kuruluş nedeni din olan Pa- kistan" ın arka arkaya iki kongre düzenlemesindeki 'hikmeti' an- lamak güç değildir. tSLAM TARİHİ ÇEKİgMELERLE DOLU İslam birliği, birlikten uzakArapların ısteğını ve Arap sorunlannı (Israıl, Kudüs, El Aksa Camıı) göriişmek amacıyla Fas ve Suudi dıplomasının çabalan sonucunda. 25 ülkenin katılımı ıleRabafta22Eylül 1969'da bırıncı İslam Doruk Konferansı yapıldı "Islam Dayanışmasr sürecının ilk uyuşmazlık ve kav galan da bu konferansta görüldü Irak ve Sunye'nın yanı sıra. IsraıTle diplomatık ılışkılen bulunan 8 Afnka ülkesı konferansa katılmadılar. FKÖ'nün üyeligi üzennde ciddı uyuşmazlık çıktı. Mısır ve Cezayir FKÖ'nün tam üye olarak kabulünü önerirken, lsraıl'le ılışkısı olan Türkiye. lran ve ötekılen buna karşı çıktılar. Sonunda FKÖ bir ara formülle "gözfemci" olarak kabul edildi. Ikıncı uyuşmazlık Hındıstan'ın temsılı konusunda çıktı. Pakıstan'ın ısran üzerine ve gülünç bazı olaylardan sonra Hındıstan'ın konferansa katılamayacağı kararlaştınldı. Üçüncü uyuşmazlık, gündem saptamasında ortaya çıktı. Türkiye gündemın El Aksa Camıı ile sınırlı tutulmasından yana tutum izledı. Ancak Mısır'ın etkisıyle Arap-tsraıl çatışması ve Islam ülkelen arası işbirliği gündeme sokuldu. Konferansta bir "statii komitesi" kurulmak istendiyse de Mısır. Türkiye ve Endonezya'nın karşı çıkması üzerine bu konu ve sekreterya oluşturulması önensı sonrakı konferanslara bırakıldı. Türkiye bu konuda da yenılgıye uğradı ve İKÖ statüsü ve sekreteryası ile Islam Dışişlen Bakanlan Konferansı (tDBK) dogdu. Birinci İDBK Rabat Doruğu kararı uyannca I. Islam Dışişleri Bakanlan Konferansı Martl970'te 22 tslam ülkesinın katılımı ile Cidde'de toplandı. Konferans, daimi sekreterya kurma kararı alarak tKÖ'nün temelinı attı. Dışışlen Bakanlan Konferanslan'nın her yıl y ınelenmesi de bu konferansta kararlaştınldı. Müslüman ülkeler. öteki alanlar bağlamında "maneviyafalanında da "İslamın ölümsüz ögretilerinden esinlenerek" işbirliği yapmaya çağrıldılar. Işgalci Israıl şıddetle kınandı. Filistin halkının topraklannı kurtarmak için mücadele hakkı tanındı. Radikal Arap ülkelerinin Müslüman devletlen tsraıl ile diplomatık ve ekonomik ılışkılerinı kesmeye çağıran karar tasansı Arap olmayan ülkelerce reddedıldı. Ikinci İDBK tkinci İDBK 26- 28 Ara!ıkl970"te Karaçi'de 23 ülkenin katılımı ile yapıldı. Konferans, Malezya Başbakanı Tunku Abdül Rahman'ı genel sekreterliğe seçti. Arap-lsraıl uyuşmazlığı konusunda kalıplaşmış kararlar aldı. Ponek\z'ın Gıne'ye saldmsını kınadı. Uluslararası Islamı Haber Ajansı kurulmasını kabul ettı. Üçüncü İDBK Karaçi'de alınan karar uyannca 3'üncü konferansın Kabil'de yapılması gerekiyordu. Afgan hükümetinin halkı o yıl açlığa mahkum eden "kuraîdığı" gerekçe göstererek özür dilemesi üzerine konferans şubat 1972"de Cidde'de toplandı. Kasır ölmüş. kanlı bir ıç savaştan sonra Bangladeş Pakistan'dan aynlmıştı. Konferansa karşı Mısır'ın tutumu yumuşaktı. Caresizlik ıçındekı Bangladeş, Pakıstan'a karşı verdığı bağımsızlık savaşı nedeniyle kınandı. Konferans. Pakıstan'ın toprak bütünlüğünü(!) destekledi. Ne yazık kı Türkiye. 1958'de Irak devnmıne karşı aldığı tutuma benzer şekılde bu karara katıldı ve 1974 sonuna değin bu ülkeyi tanımadı. Konferansın en önemli karan, İslam Konferansı Örgütü (İKÖ) statüsünü kabulü oldu. Statü görüşmelerinde cıddi uyuşmazlıklar çıktı. tlk sorun. statünün amaçlar maddesının (Madde II) 5'inci paragrafı ile ılgıliydi. Araplar "Filistin halkının mücadelesiııi" vurgulamak istemişler, ancak Sıera Leone ve Gıne. Ftlıstın kurulduktan sonra bu kuralın anlamı kalmayacağını ılen sürerek karşı çıkmışlardı. Son gelışmelerın de gösterdiği gıbı Araplar ve Türkiye değil, Sıeara Leone ve Gıne'nin mantığı haklı çıktı. Paragraf Arap önerisınde olduğu gıbı kabul edildi. Amaçlar maddesınin 6. paragrafında "Tüm Müslüman halklann onur. bağımsıziık ve ulusal haklan için mücadelesini güçlendirmek" tanımını Atatürk cumhunyetının iaık yönetımlerı nasıl değerlendırıyorlar dersınız? Ikıncı uyuşmazlık, XII. maddede "Bu statü, BM yasası ile çelişecek herhangi bir kural içermez*' anlamında bir paragraf eklenmesı çabalan sırasında çıktı. Bu paragrafın eklenmesını özellikle lran istedı. Ancak Arapların karşı çıkması üzenne maddeye eklenmedi. Çok önemli bir başka anlaşmazlık. statü ile kuruluşu tamamlanan tslam Ülkeleri Konferansı Örgütü'ne üyelığın serbest bırakılıp bırakUmaması. statüye uymayı kabul eden ülkelerin şımdıden statüye ek bir tabloda gösterilıp gösterılmeyeceğı noktası üzerinde çıktı. Bu tartışmada Türkiye'nin susması ganptır. Sonunda Suudi Arabıstan ve ortaklannm dediği yerine "* geldı. üyeler lıstesı (Ek-1) adı altında statüye eklendı. O zaman uyanan Türkiye. Endonezya, Lübnan, Cad ve konferansa yenı katılan Suriye statüye bağlanmaya karşı çıktılar Endonezya, (adeta Türkıye'nin sözcülügünü yaparcabina) "Statü yerine üyelerin imzalanıak zorunda kalmavacaklan bir bildiri kabulünü" onerdı. Sonunda Endonezya'nın ısteğı reddedıldı, statü kabul edildi. Endonezya, Türkiye ve Lübnan statüyü onaylamadılar. Konferans; aynca "Uluslararası İslam Haber Ajansı"nın kurulmasını ve "Islam ideolojisi ve kültürünün vavgınlaştınlmasını ve korunmasınr kabul etti. Dördüncü İDBK Mart 1973 te Bıngazide toplanan konferansta bilınen Arap-lsrail konuları dışında. Fılıpin Müslümanlan, Hındıstan'daki Pakıstanlı tutsaklar. Filistin ıçın "cihad fonu" gıbı konular tartışıldı. Ikinci Islam Doruğu Ekım 1973 Arap-lsraıl savaşından sonra Araplar arası ilışkılerde önemli gelişmeler oldu. Savaş. Mısır ve Suudı Arabıstan'ı Kral Fa> sal bırbınne daha çok yaklaştırdı. Şunye Ürdün'le diplomatik iüşki kurmayı, Irak da tran'la sınır uyuşmazhğını (Şattül Arap) çözümlemeyi kararlaştırdı. Ürdün ve Tunus banştılar. 10 Afrika ülkesı savaş sırasında Israil'le ılişkılerinı kesmişlerdi. tkinci İDK o zamana göre rekor (38 ülke) sayılacak sayıda ülkenin katılımıyla şubat 1974'tePakistan'ın Lahore kentinde Kral Faysal'ın desteğıyle toplandı. Konferansın en büyük başansı Pakistan ile Bangladeş'ı banstırmak oldu. Yoksul Müslüman ülkelere yardım edılmesi konusu ilk kez bu konferansta görüşüldü. 1973 sa\aşı sonrası 4 kat artan petrol f<>atından "en fazla etkilenen Möslüman ülkelere yardım" edebiyatı yapıldı. Ancak bunlara değil çözüm, herhangi birvaatte dahi bulunulmadı. Sürecek
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear