25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
28EYLÜL1993SAU • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLEREV DEVAMI 17 Sığınmacı parası • Baştarafi 1. Sayfada mahkemede, "Maalesef Di- varbakır VaKsi Cengiz Bulut ve dönemin Emniyet Müdürii Nec- det Menzir ile konuyla ilgili bir- kaç kişinin bügisi dahilinde dı- şarda sığınmacüara gelen v anton parası ve daha sonra de* - İet bütçesinden karşılanan pa- ranın usulsüz olarak Emniyet Müdürlüğü kantinine ak- tanldığını saptadım" ıddıasında bulunduğu ortaya çıktı. Yıldız"- ın, konuyla ilgili dönemin İçiş- leri Bakanı Abdülkadir Aksu'ya da dilekçeyle bilgi verdiği öğre- nildi. 1989 yıhnda Şanlıurfa'nın Akçakale ilçesi Kaymakamlığı görevinden İçişleri BakanlığY- nın emriyle Diyarbakır Vali Yardımcılığı'na atanan Caner Yıldız, dönemin Diyarbakır Valısı tarafından 5 bini aşkın sı- ğınmacının yaşadığı geçici ba- nnma merkezınde kaymakam olarak görevlendirildi. Yıldız, göreve başlar başlamaz 5 bini aşkın sığınmacıya her gün veri- len tonlarca gıda malzemesinin Emniyet Müdürlüğü kantinin- den fahiş fıyatla sağlandığını saptadı. Konuyu hemen Diyar- bakır Valisi Cengiz Bulut'a ilet- ti. Yıldız. aynı zamanda Emni- yet Müdürlüğü kantınınden fa- hiş fiyatla mal alımını durdu- rarak piyasadan teklıf usulüyle daha ucuza gıda malzemesi sağladı. Bu gelişmenın yaşandığı gün- lerde Diyarbakır Valisi Cengiz Bulut, yardımcısı Caner Yıl- dız'ı "disiplinsiz ve uyumsuz bir kişf" olarak niteleyip sicilini bozdu. Yıldız ise İçişlen Bakan- lığı'na itırazda bulundu, ancak bu itırazı üç ay gecikmeyle red- dedildı. Bu arada Vali Yardım- cısı Yıldız'ın tayıni Bıtlis'in Hi- zan ilçesine çıktı. Burada Kay- makam olarak aöreve başlayan Yıldız. 18 Haziran 1990'da "si- cil bozma işleminin iptali" için Diyarbakır İdare Mahkemesi'- ne dava açtı. Yıldız: Sicilim bozuldu Yıldız. İdare Mahkemesi'ne verdiği altı sayfalık savunma dilekçesinde, "usulsüzlüğü orta- ya çıkardığı için sicilinin bozul- duğunu" öne sürdü. Yıldız'ın savunmasmda şu görüşlere yer verdiği öğrenildi: "Bir memurun sicilinin bozul- ması için amiriyle en az altı ay çalışması gerekiyor. Oysa ben Cengiz Bulut'la sadece 2 ay 10 gün çalıştun. Bu nedenle uygula- mâ nnkuka ve mevzuata tama- men aykındır. Geçici bannma merkezınde çalıştığun süre için- de düriistlük ilkesinden taviz ver- medim. Canla başla çalıştım. Görev yaptığun süre içinde Vali Bulut'tan ne yazılı ne de sözlü tek bir uyarı almadım. Bir tek konu hariç. maalesef Diyarba- kır Valisi Cengiz Bulut, dönemin Emniyet Müdürii Necdet Men- zir ve konuvla ilgili birkaç kişi- nin bilgisi dahilinde, kampa alı- nan yiyecek maddelerinin dışarı- daki piy asa fıy atlarının çok üze- rinde emniyet kantininden sağ- landığını saptadım. Konuyu Cengiz Bulut'a aktararak bunun bir skandal olduğunu, sonımlu- luk alamayacağunı belirttim. Vali Bulut, bu fazla paranın em- niyet hizmetlerinde kullanıldığı- nı. tefrişat. diğer giderler gibi ne- reye sarf edildiği belli olmayan alanlara aktarıldığını. dışarıda- ki fîyatlar ucuz bile olsa emniyet «antininden mal alımının sürdü- Tİlmesini istedi. Konu üzerine artıştık, yazılı emir vermesini stedim. Bunu şiddetle reddetti. îunun üzerine olayın farkına ardığımız tarihten itibaren alı- nların, ilgili alrnı komisvonuna lışardan teklif usulüyle yapı- masını ilettim. Emnivet kanti- linden alışveriş. teklif almanın Uşında kesildi. Hatta Emniyet •lüdürü Necdet Menzir, benim le buiunduğum bazı ortamlarda, iulann kesıldığıne' dair bazı özler sarfetti. Daha sonralan ''ali Cengiz Bulut. emniyet kan- ininden mal alunı yapılması yö- ünde baskılarını sürdürdü. )aha sonra da gezi için ABD'ye itti. Yalinin gidişinden 18.5. 989 tarihinde görevden aynlışı- ıa kadar, alımlarda benim di- ekt sorumluluğum obnasına arşın, ilgili alım komisyonuna ;ulüne uygun tekliflerle piyasa- an ucuza mal aldırttım. Tah- ıın ediyorum, işin başından beri eellikle dışardan gelen para- xın Kızılay kanalı ile ilgili ko- lisyonca harcanmasından yüz ilyımlarca liralık usulsüz fazla ıra emniyete aktarılmıştır. Si- limin bozulmasının ardında mamen bu olay yatmaktadır." ddialar asılsız' Yıldız'ın tayıninin Bitlis'in ızan ilçesine çıkması nedeniy- Diyarbakır İdare Mahkemesi dosyayı yetkisizlık karanyla Mart' 1991 tarihinde Van are Mahkemesi'ne gönderdi. ın İdare Mahkemesi İçişleri kanlığı'ndan sa\ unma istedi. şlen Bakanlığı Hukuk Mü- .in Sefer Cansu. mahkemeye nderdıği savunmada. Yıl- •'ın usulsüzlükle ilgili iddiala- ı sadccc "asılsızdır" diyerck ;iştirdi. Bakanlık savunma- da Yıldız'la ilgili şu iddialar- da bulundu: 'Yıldız, barınma merkezinde göreve başlamasından sonra ba- nnma merkezindeki yönetiminin bozulmaya yüz turruğu, alan il- çesinde sık sık toplu gösteri ha- reketlerinin vuku bulduğu ve Yıldız'ın birkaç kez daha dik- katli hareket etmesi. oradaki gü- venlik güçleriyle daha sıkı işbir- liği yapması hususunda uya- nldığı. davacının güvenlik güçle- rinden ziyade barınma merke- zindekilerle doğnıdan Uişki içine girdiği ve oradaki yerli personel- den tercüman olarak istifade et- tiği görülmüştür. Bannma mer- kezinde yasadışı faaliyetlerin artmasına ve bazı apartmanlann bodrum katında Kürtçe eğitime göz yumduğu saptanmıştır. Bun- lar Emniyet Müdürlüğü'nün tut- tuğu istihbarat raporlarında da mevcuttur." 'Uyan almadım* Caner Yıldız. bakanlığın bu savunmasına verdiği yanıtta id- dialan reddederek özetle şöyle diyor: "Kamp yöneticiliğim boyunca şifai ve olumsuz hiçbir uyarı al- madım. Benim zamanunda kampta toplu gösteri de olmadı. Gerek MİT, gerekse emniyetçe davalı tarafından iddia edildiği gibi hiçbir şekilde bodrum katla- rında Kürtçe eğitim yapıldığı veya herhangi bir yasadışı faali- yetin olduğu tarafıma bildirüme- miştir. Tercüman olarak da ta- mamen emniyet mensuplarından yararlandım. İddia edildiği gibi yanlış davranışlar içinde ol- saydım, o zaman Cengiz Bulut beni niye görevden almadı? Tüm mesele emniyet kantininden baş- ka yerden devletin menfaatini gözönünde tutarak haksız. usul- süz yere para aktanmını önie- mek için yaptığun faaliyeder so- nucu maİ alımının olması, em- niyeün suyunun kesilmesi, bu- nun Emniyet Müdürü Menzir tarafından bana açıkça söylen- mesi, Vali Bulut'un bu konuda ısrarla her yerden pahalı bile ol- sa emniyet kantininden mal alı- mının yapılmasını istemesinden kaynaklanmıştır." Caner Yıldız Hizan Kayma- kamlığı'na atandıktan sonra Bitlis Valiliği araalıgıyla.döne- min İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu'ya da kişıye özel damga- sıyla aynntılı bir dilekçe gön- derdi. Yıldız, bu dilekçede de iddialanm yineleyerek şu gö- rüşlere yer verdi: "Şimdiye kadar sadece benim >e konuyla ilgili karşı taraftaki şahısların bildiği. ancak açıklan- ması ülkemizin itibarını, güve- nirliliğini, gerek içerde ve gerek- se dtşarda son derece sarsacağı kesin olan bir konuda \ ali'nin usulsüz isteği doğrultusunda iş yapmadığım, çok önemli gördü- ğüm ve son anda zorunluluk duy- duğum için açıklamaktan büyük esef duyduğum bir olay mevcut- tur. Maalesef Diyarbakır Valisi Cengiz Bulut, Emniyet Müdürü Necdet Menzir ve konuyla ilgili birkaç kişinin bilgisi dahilinde dışardan sığınmaeılar için gelen y ardun parası \e bütçeden karşı- İanan paranın usulsüz olarak emniyet kantininde çeşitli hiz- metlerde kullamldığını sapta- dım. Yüz milyonlarca liralık para, usulsüz olarak kulianılmış- tır. Konu çok hassas olduğu için ülkenin itibarını ilgilendirdiği için ve o anın şartlan bunun açı- klanmasında herhangi bir ne- ticeyi almama engel olduğu için memur olmam nedeniyle bunu açıklayamadım. Konu araştırıl- dığında belgeler üzerinde incele- me yapıldığında gerekçe derhal ortaya çıkacaktır. Bunidan kuş- kunuz olmasın. Hakkımda vapv- lan sicil bozma değerlendirmesi- nin düzeltilmesini arz ederim." Yıldız'ın bu dilekçeyle birlik- te Bakan Aksu'ya konuyla ilgili bazı belgeler de gönderdiğı, an- cak Bakan Aksu'nun usulsüz- lük iddialanyla ılgıb Yıldız'a yanıt verip vermediğı öğrenile- medi. Van İdare Mahkemesi 9 Ni- san 1992'de davayi sonuçlan- dırdı. Yıldız'ın 3 aydan kısa bir süre Vali Bulut'la çalıştığını. si- cil bozma için bu sürenin çok kısa olduğunu belırterek işle- mın iptaline karar verdi. Caner Yıldız böylece aklandı. Van İdare Mahkemesi dava boyunca en az üç kez İçişleri Bakanlığı' ndan usulsüzlük id- dialanyla ilgili bilgi istedi. An- cak İçişleri Bakanlığı buna yanıt vermedi. İddialar konu- sunda mahkemeye yansıyan bir soruştuıma açılmadığı gibi Yıl- dız'ın savlan dosyada kaldı. TÜRKİYEDE DÜNYADA Meteoroloı Genel Mûdurlğu'nden alınan bılgıye göre, yurdun Kuzey kesımlerı parçalı bulutlu, Doğu Karadenız ıte Doğu Anactolu'nun ku- zey doğusu yağmurlu, otekı yerler az bulutlu ve açık geçecek Ruz- gar kuzey ve batı yonlerden hafıf, ara sıra orta kuvverte esecek De- nızlerımızde ruzgar, Ege ve Marmara da yıldız ve poyraz. otekı de- nızlerımızde günbatsı ve karayelden 2-4 kuvvetınde, saatte 4-16 de- nız mılı hızla esecek Van Golü'nde hava, az bulutlu ve açık geçecek Adana Atyon A»ı AlAara Anlalya Avdın Bursa ÇanakkaJe Dıyartakır Edıme Erzurum Esktçehır Istanbul Izmır Kars Konya San«un Trabzon Zonguldak A 33 : A 23' , 2 S ' A 29' A 30' A 34' A 33' A 27' A 3 2 ' A 2 9 ' Y 2 4 ' A 29 A 26' A 32' Y 24' A 2 9 ' B23' Y23' A 24' 1 17' 1 4 ' 1 3 ' 1 10 • ' 17* 1 15' • 12' 1 14" • 16" • n ' • o ' • a ' • 15' ' 17 ' 1 2 ' ' 7 ' ' 16' 1 16' 1 16 - OslO r •Zürıh /;/ J :LHelsınkı t| \ ^ 3 tft PetersBurg J • Vıyana •Belgrad l • Mosnova t Cezayv • Amsterdafr Anynan Atına Bağdat Bonn Bfuksel C«nevre Cezayır Franklurt Lelkoşa PMersburg Londra Madrıd Mılano Mcskova Münıh Oslo Parıs Prag Rryad Roma Vıyana Y 13 A34 A28 A 35 Y 12 Y 13 Y 18 A 31 Y 14 A34 Y 9 Y 13 B 21 Y 24 Y 7 Y 17 Y 9 Y 15 B23 A 37 Y27 Y22 Yağmurlu ı Bulutlu Sıslı ^P Guneşlı K a r ! l Sözleşmeli subaylık askıda ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Türk Silahlı Kuvvetlen- nde (TSK) profesyonelleşme- nin ilk adımı olarak da tanımla- nan, "sözleşmeli subay" uygula- masına ilişkin kanun hükmün- de kararname taslağı, Anayasa Mahkemesi'nin Yetki Yasası'- nı iptal etmesi nedeniyle askıya alındı. Genelkurmay Başkanhğı- ndan alınan bilgiye göre düzen- lemenin yasalaşması durumun- da, ordunun profesyonelleşti- rilmesiçerçevesinde.TSK'ya 15 yılhk plan dahilinde 14 bin kişi abnacak. TSK'da, daha çok küçük rütbeli subay gereksinimini karşılamaya yönelik alımlar teğmen, üsteğmen ve yüzbaşı seviyesindeki subaylann, kıt'a görevlerini yapmalanna da ola- nak tanıyacak. 15 yıllık plan dahilinde, Kara Kuvvetleri Ko- mutanlığı'nda 8 bin, Deniz ve Hava Kuvvetleri'nde ise 3'er bin sözleşmeli subay istıhdam edilebilecek. Sözleşmeli subaylar, yüksek öğrenim görmüş adaylar arası- ndan seçilecek. Yasa, yedeksubaylara oran- la, sözleşmeli subaylann daha uzun süre istihdam edilebilme- lerine olanak tanırken birçok hizmetin de profesyonel kişiler Genelkurmay Başkanı Orgeneral Doğan Güreş'e Türkmenistan Devlet Başkanı tarafından bir at hediye edildi. Kara Harp Okulu Atltspor alanında yapılan teslim töreninden sonra Güreş, Doğan adı verilen ata şeker yedirdi. tarafından yürümesini sağlaya- meleri içeren KHK taslağımn askıya alınmast sonucunu doğ-cak. Sözleşmeli subay alımı ile TSK'nın personel mevcutlann- da da indirime gidilebilecek. Aynca bu yasanın çıkması, ye- deksubaylığın kaldınlmasını da gündeme getirecek. Kaynaklar, Yetki Yasası'nın Anayasa Mahkemesi tarafın- dan iptali sonucu. bu düzenle- rubileceğini söylediler. Öte yandan Türk Silahlı Kuvvetleri'nde kadın subay alımına hız verilirken okullara alınan bayan öğrenci sayısı. plantamalan da geçti. Alınan bilgiye göre 1992 yıhnda kara için 20, deniz için 12, hava için de 12 kadın subay öğrenci alımı planlarurken kara için 38. deniz için 25, hava için de 14 bayan subay öğrenci alındı. Bu yıl kara için 20, deniz için 10. hava için de 15 kadın subay alımı ta- sarlanırken uygulamada, kara için 25. deniz için 10. hava için de 13 bayan subay öğrenci alımı gerçekleşti. Bakan Şahin'in Acaristan'a gidişinden Çiller habersiz 'Kardeşimin işlerini takip etmedim' gerf acbnı AHMETŞEFİK TRABZON - Gürcistanın Acaristan Özerk Cumhuriyeti'- ne petrol ihraç eden kardeşinin işlerini takip ettiği öne sürülen Tanm Bakanı Refaettin Şahin, iddialan reddetti. "Kardeşim petrol işiyle uğraşıyor. Böyle bir iş yapamaz mı? Bunun benimle ne Ugisi var?" diyen bakan Şa- hin, kendisini Acaristan Cum- hurbaşkanı Yardımcısı Aslan Abaşidze'nin davet ettiğmi. sa- vaştan kaçan 20 bin kişi ile ilgili görüşmeler yaptıklannı söyle- di. ancak Başbakan Tansu Çil- ler'in konudan haberdar olup olmadığı yolunda net bir açık- lama yapmadı. Geçen cumartesı. gazetemiz- de "Bakan Şahin, kardeşinin iş takipcisi" başlığıyla yayımla- nan haberde. Tanm Bakanı Refaettin Şahin'in Acaristan'la petrol işi yapan kardeşı Saba- hattin Şahin'in işlerini takip et- mek için bu ülkeye gittiğinin öne sürükiüğü beürtilmiştı. Ba- kanın, bu konuya ıb'şkin iddia- lan yanıtlaması istenmiştı. Cumhuriyet'in sorulannı ya- nıtlayan Bakan Şahin. "Kime söylemişim? Kimin işini takip et- mişim? Acaristan'a gittim. Ya- nımızda konsolos da «ardı. Dev- letin bakanı olarak gittim. gö- rüştüm. Öyle şeyler konuşulur mu" diye sordu. "Kardeşinizin Acaristan'la petrol Uişkisi yok mu" şeklindeki soruya. "Karde- şim Kanada'da da petrol işi yapı- yor. Burada da yapıyor. Onu gi dip kardeşime sorun. Yani, kar- deşim böyle bir petrol işi ya- pamaz mı? Yapmamalı mı? Be- nimle ne Ugisi var? Bunun ispatı için mahkemeye başvuracağım" diye karşılık veren bakan Refa- ettin Şahin, şöyle konuştu: "Ben iş takipçisi değilim. Dev- lete 20 sene hizmet ettim. 2 defa genel müdürlük vaptım. Herkes iş yapmak hakkına sahiptir. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak iş yapma hakkı vardır. Ne oldu yani? " "Gidişinizden, Başbakan Tansu Çiller'in haberi var mıy- dı" sorusuna net bir karşılık vermeyen bakan Şahin. kendi- sini Acaristan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Aslan Abaşidze'nin çağırdığını. Gürcistan'da 20 bin kişinin savaştan kaçtığmı ve bunlann sınıra dayandığını. bunlann arasında 400 de çocu- ğun bulunduğunu, bu nedenle görüşme talep ettiğini savundu. Adapazaııııda Devlet vekâletle yönetiliyor Suhumi sevinci İLHAN UYGUN ADAPAZARI - Abhazya - nın başkenü Suhumı'nin Ab- hazlar tarafından ele geçirilme- si Adapazan'nda sevinç yarattı. Sakarya Kafkas Kültür Derne- ğı Başkanı Mecdi Cengiz, "Se- vincimiz büyük. Zafer hepimiz için kutlu olsun" dedi. Sakarya'da yaşayan yaklaşık 90 bine yakm Abhaz ve Kafkas kökenli vatandaşın sevınçleri dün büyüktü. Haftalardır sü- ren Gürcü-Abhaz çatışması Abhazya'nın başkenti Su- humi'nin ele geçirilmesiyle do- ruk noktasına ulaşü. TV ve radyolann Suhumi'nin Abhaz- lann eline geçtiği haberlerinden sonra Sakarya bir anda sevince boğuldu. Sakarya Kalkas Kültür Der- neği Başkanı Mecdi Cengiz, "Anavatanımızdaki Gürcü işga- linin sona ermesi bizi çok mutlu etti. Savaş sırasında şehit düşen kardeşlerimizin acısını yüreği- mizde taşıvoruz, ama biz inanı- yoruz ki şehitler öunez, onlar tüm Abhazlann kalbinde yaşar- lar. Asıl savaş bundan sonra baş- hyor "dedi. • Baştarafi 1. Sayfada ren" getirilmiş bulunan Osman Ünsal için de aynı soru gün- demde. Ünsal, kamudaki çalı- şma süresi yeterli olmadığı için bu göreve önce "vekaleten" ata- namamış, Başbakan Çiller ta- rafından "tedvir" (yürütme) ile görevlendirilmişti. Ancak daha sonra bir kanun hükmünde ka- rarname ile üst düzey görevliler için kamuda geçirilmesi gere- ken süre. 4.5 yıla indirilmişti. Bunun ardından Ünsal'ın HDTM'ye "asaleten" atanabil- mesi yolu açıldı, ancak Başba- kan Çiller, şu ana değin Ünsal'- ın atamasını yapmadı. Görevıni "vekaleten" sürdüren bürokratlardan birinin. Cumhu- riyet'e. "Başbakanımız çok yo- ğım. Henöz atamalara ftrsat bula- madı" demesıne karşın, bürokra- si çevrelennde şu yorumlar yapı- lıyor. "Başbakan, göreve geldiği ilk günlerde, 'Bürokratlan bir süre deneyıp, ondan sonra asaleten atayacağım' demişti. Eğer bu sozii veri kabul ederseniz, şu anda Baş- bakanlık Müsteşarı Yücel tdil'in denenmekte olduğu sonucuna ta- rırsınız. Oysa örtülü ödenek dahil, Başbakan'm en kritik konuları emanet ettiği biri için böyle bir du- rum onur kıncıdır." Spekülasyonlar "Atamalann Başbakan'm yo- ğun programı nedeniyle yapılama- dığı" gerekçesıne karşı çıkan bü- rokratlar, şu yorumu yapıyorlar: "Başbakan, Gelirier Genel Mü- dürii Zekeriya Temizel'i tam iki saat içinde görevden alarak, yeri- ne yeni bir atama vaptı. İstelik hiç tanımadığı bir ismi bu göreve asaleten atadı. Demek ki burada zaman bulamamak, bürokratı de- nemek geçerli değil. Başka bir ne- den olsa gerek. Bu atamalann bazılannın Köşk'ten onay alama- yacağı endişesinin mevcut olduğu, Sayın Başbakan'm bu nedenle atamalan yapmadığı gibi duvum- iar geliyor. Atamalann gecikmesi- ni, kasım ayında yapılacak DYP kongresine bağla\ anlar da var. Ne olursa olsun. bu önemli göre\lerin vekâletle yürütüünesi, devlet adı- na büvük eksikliktir." FATİH 2. SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN EsasNo 1992 364 KararNo 1993 464 Davacı Malıye vc Gümrük Bakanlığı İstanbul Muhakemat Mü- dürlüğü V'ekılı Av. Müeyjet Sevım tarafından. davalı A. Sabn Ba- voğlu alc\hine mahkcmcmızde açılan alacak davasının yapılan du- ruşmalurı sonunda. II) 5 1993 günu verılen kararla da\alı A. Sabri Bayoğlu'nun ibraz cdilen bclgclcre gore 13 2 1990 tanhınde ıhale ile muhlelıf eşvaları 5 3(K) (XX).- TL salın almı^ olduğu. ancak 7 gün ıçındc bcdclını ödcmc- dığınden. a\nı eş>aların 18.5 1990 tarihinde ycnidcn ihaleycçıkarlıl- dığı \c 3 XX() 000.- TL'yc Mustafa Doğanalp adındaki ^ahsa satılmış olduğu. aradakı 1.420.Ö00.-TL. furktanyatırmı^olduğu 63 0(X).-TL. güvcncc bcdclı duşuldükten sonra. I.357 0OO.-TL Hazinc >c zarar \crmi!; olduğu. toplanan delillcrlc sabit olduğundan 1.357 (XX).- TL'- nın IX 5 1990iarıhındcn ılıbarcn \asul laıziylcbirlıkledavalıdan lah- sılı ile davacıya venlmesınc. I35'7(H).- TL.'ucrciı vckalcl. 554 000.- TL. \argılamagıderınındavalıdanalınarakdavacıvavenlmcsınedaır temvızı kabıl olmak üzere vcrilmıij bulunan sonuç karann Sofular Mah. Açıklar Sok. No: I6'2 Falıh adresındc bulunmayan davalı A. Sabrı Bavoğlu'na karar tcblığı ycnne kaım olmak üzere ilanen tebliğ olunıır 21 7 1993 Basın: 405X4 T.C. PENDİK ASLİYE1. HUKUK MAHKEMESİ Esas 993 44 Dasacı Arsa Ofisi Gcncl Müdürlüğü tarafından mahkememizde açılan 2942 sayılı yasanın 16-17 maddelerı gcreğince lcscıl davasının yapılan açık yargılaması sırasında A^ağıda ısim veen son bıldınlen adresleri vazılı bulunan da\alılara mahkemcmız tarafından tcblıgat >apılması mümkün olmadığı gibi. yapılan lüm yazışmalara ve tahkıkatlara rağmen davalıların teblıgata yarar açık adreslcrınin lespitı mumkun olmadığından. davalılara du- ruşmagünu vesaatının ılancn teblığıne kar.ırverilmiştir. Aşağıda hüviyetlen \cen son bıldınlen adresleri vazılı bulunan da- valılarınduru^ma günu olan 26 10.1993 tarihinde s;ıal 10 (XVda mah- kememız duruşma salonunda lıa/ır bulunmaları. dava ile ılgılı her turlü >.ızılı belgc ve delıllerinı dosyanııza durusrruı gıınune kadar ıb- raz etmeleri. delillennı ıbraz elme/ler ve mazereı gosıeımeksızın du- ruşma günu ve saatinde mahkenıemızde hazır bulunmazlarsa >argı- lamanın gıvaplannda yapılarak karar venleccği. davalılara davelıve ycnnc kaım olmak uzere ilanen teblıü olunur. 2.9 1993 Davalılar: 1 NunyeÇakar Kartallepe M.ıh.ıllcsı. Atalurk Caddesı. No 112 Pendık İslanbul 2 Casım Boyral (Po>nız). Kavnarca Caddesı. Kılıç Sok Bulas Karşısı Pendık Ktanbul Hukuk Hûkimı: IX59X Tcseılı ı^tenen dava konusu ta^ınmaz Pendık ılecsı Şevhlı koyıı. I pal'la,94l parsel sayılı tasınmaz Basın: 405X0 ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - KİTlerde çalıştınlan ge- çici işçilerin 15 Ekim 1993 ta- rihine kadar işten çıkanlması için genclgeyayımlayan Başba- kan Tansu Çiller. bu girişimin- de geri adım attı. Genelgenin "yenklen düzenleneceği" bildı- nldi. . Türk-îş Genel Başkanı Bay- ram Vleral. geçici ışçi genelgesi konusunda dün Başbakan Tansu Çiller ile görüştü. Meral. Başbakanlık konutunda yakla- şık 15 dakika süren görüşme- den aynlırken. "Bu genelge dü- zeltilecek, bundan önceki vıllar- da işin seyri. akışı neyse aynı du- rum devam edecek" dedi. Me- ral, KİT'lerde uzun süredir dai- mi kadroya işçı alınmadığını da anımsatarak. "20 yıllık işçi var. 15 yıllık işçi var. Maliye Bakan- lığı'nca hazırlanan bir genelgey- le bunlann ekim ayının 15'inden itibaren iş akdine son verilecekti. Başbakan yurtdışmdaydı, dönü- şünü sabuia bekledik. konuştu Hükümette • Baştarafi I. Sayfada yenıden gündeme geldı. SHP'de. PTT'nin özelleştirilmesi konu- sunda farklı görüşler savunan grup ve parti yönetimi dün top- landı. Grup Başkanı Aydın Gü- ven Gürkan başkanhğında topla- nan Grup Yönetim Kurulu ve Genel Başkan Murat Karayalçın başkanlığında toplanan MYK"- da. "T"nin satışı ve koalisvona ilişkin tartışmalar yapıldı. Top- lantıda, Murat Karayalçın'ın, MYK üyelerine, "Gensoru konu- sunda sorun çıkarmayın. Bu konu- yu aramızda konuşalım. İletisûn eksikliği var. Bazı bakanlar, yan- lış anlaşılıyor. Bu bir özelleştirme değil. kamu ortaklığıdır** dedığı öğrenildi. Grup Yönetim Ku- rulu'nda ise. bir grup mılletvekılı- nın gensoru önergesıne "evet" oyu \ermesi ve koalisyon ortağı- nın "sıkıştınlması" görüşünu dıle getırildiği öğrenildi. Hükûmet bozulabilir MYK toplantısında, PTT'ye ilişkin tartışma açan Genel Sek- reter Yardıması Hilmi Yükseien. kararnamenin iptali için hazırla- nan başvuruya. özelleştirmeyi Türkiye'nin güvenliğini zedeleyi- a gördüğü ve Ulaştırma Bakanf- nı duyarlı olmaya çağınnak için imza attığını belırterek, grup top- lantısında bu konunun tartışıla- cağjnı ve grup yönetiminin. Karayalçm'a karşı görüşleri sa- vunabileceğini ifade etti. Bu ara- da ismınin açıklanmasını ısteme- yen bir parti yöneticisı. SHP'nin kurultayı bitirmesine ve bazı so- runlan aşmasi gerekmesine rağ- men son dönemde oldukca sıkın- tdı bir dönem yaşadığını belırte- rek. "PTT konusu hükümeti bozma nedeni olabilir. Bu dunırn- da. koalisyon ortağımızı sıkıştu- ma dunımunda kalabiliriz. Grup yönctimiyle. parti yönetimi farklı görüşler savunuyor. Bunlann dü- zeltilmesi lazım. Partiye yeni bir i\me kazandırmanuz gerekiyor" diye konuştu. Demiral: Yanlışlığı saptamaya çalışacağız GÖKSEL POLAT ANKAR.4 (Cumhuriyet Bü- rosu) - DGM Başsavcısı Nusret Demiral. yazanmız Lğur Mumcu'nun öldürülmesiyle il- gili soruşturmada. İslami Hare- ket Örgütü üvesi militanlannın İstanbul'daki operasyonda ya- kalanma tarihlenndekı tahri- fatlar ıçın. "Ben bir kasıt olabi- leceğini sanmıyorum. Ama bu hatalar yapılır mı? Yapılmaz di- ye bir şey yok. O tutanağı düzen- İeyen kişinin kendisine sormak lazım, nedir bu diye?" dedi. De- miral. konunun araştınldığını ve tutanaklardakı yanlışlığı be- lirlemeye çalıştıklannı beürtti. Sonılan yanıtladı Demiral. Cumhuriyet'in ko- nuyla ilgili sorulannı yanıtlar- ken, Vlehmet Ali Şeker ve diğer şeriatçı terönstlenn Ankara'da sorgulandıklan sırada. Mumcu'nun öldürüldüğü ta- rihte gözlem ahında olduklannı söyiedıklennı belirterek şunlan soyledi: •"İstanbul'a sorduk, gözlem altındaydılar diye yanıt geldi. Ben o adamları gördiim. Yani o adamlar. ancak örgüt içinde ola- bilirler. Aynı örgüt içinde değer- lendirilebilirler. Ama bombayı koydu mu. koymadı mı onu ke- sin olarak bugün hemen söyle- mek imkansH. Konuyu araştın- yoruz. Arkadaşunız, yeni bir değerlendirme yapacak elbet." 'Hafızam almıyor' Demiral, tanık Ayhan Ay- dın'ın ıfadesinin hayal mahsulü olduğunu da ileri sürerek, söz- lenni şöyle sürdürdü: "Bize soylendiğinde o zaınan dedik ki, 'Bu adam hayal mahsu- lü.' Yanlış hatırlamıyorsam, rahmetli Lğur Mumcu arabasını cuma akşamı bırakmış. Olay saatine kadar hemen hemen 36 saat veya daha fazla zaman var. Bu arada geçen zaman içinde hangi saatte, hangi zamanda ko- nulduğu belli değil bombanın. Tanığın anlattığı şekilde olay- dan 15 dakika evvel konulması- nı, benim hafızam pek almıyor." Demiral. gelişmelere göre ta- nık Ayhan Aydın'ın yeniden ifadesıne başvurulabileceğini belirterek, "Dondurduk, ama bu demek değil ki biz bu adamı bı- raktık. tekrar çağırmayacağız. En geçersiz iddia dahi değerlen- dirilir. Zaman gelir o itham defa'l dilimi içinde yerini bulabilir" de- di Hukukçular: 'Coşkun, işkenceyle ifade alan savcıdır 9 Haber Merkezi- Ankara DGM Savcısı Ülkü Coşkunun. Lğur Mumcucinayeti soruştur- masında kendisine gönd«rilen sanıklann "hırpalanmış" olma- lan nedeniyle ifadelerine itibar etmediğinı belirtmesi. hukuk- çular tarafından "şaşkınluVla" karşılandı. Hukukçular, "Ülkü Coşkun'un, önüne gelen birçok sanığı. sırf polisteki ifadesini reddettiği için yeniden işkence y apılmak üzere defalarca Emni- yete gönderdiğine tanık oldukla- nnrbelırttıler. Gazetemize konuya ilişkin görüşlerini açıklayan Avukat- lar. mahkeme dosyalannda. DGM binası altında birçok sa- nığın polıs ifadesini kabul etme- si için Savcı Coşkun tarafmdan dövdürüldüğüne ilişkin. belge. ve tanık açıklamalan olduğunu belirtiyorlar. ğş ; ğ Genel Sekreteri Avukat Aydın Erdoğan: " Ankara DGM Savcı Yar- dımcısı Ülkü Coşkun. Emniyet Müdürlüğünden önune geîen ve Emniyet ifadesini kabul et- meyen sanıklan. Emniyete ifa- desini yeniden alın ve bir daha burada reddetmesın diyerek iş- kenceye gönderen savcıdır. Coşkun. sanıklann mahkeme huzurunda dövulmesıne neden olan. bizzat kendısı ifade sırası- nda sanıklan döven savcıdır. Sanıklann poliste hırpalanmış olmalannı. ifadelenne itibar et- memeye gerekçe olarak göster- mesi. ınanılmaz birdavranıştır. Şimdiye kadar böyle bir tutum- lanna rastlamadık Ne Ülkü Coşkun ne de DGM'nin diğer savcıları. işkence ile alınmış ifa- deye itibar edılmez gibi birdav- ranış içine girmedıler. Uğur Mumcu cinayetinde böyle hareket etmelen. ancak bu so- ruşturmayı savsaklamak ve saptırmak şeklinde yorumlana- bılir. Soruşturmanın üstü örtül- mek isteniyor, başka türlü yo- rum yapabilmek mümkün de- l Birdal: Soruşturma açmalıydı İnsan Haklan Derneği Genel Başkanı Akın Birdal: "DGM'nin bugüne değin hukukun üstünlüğünü geçerli kı- labilecek, adil vargı ve savunma hakkını kullanılmasına olanak tanıyan bir tutumuna tanık ol- madık. Eğer Ülkü Coşkun bu sanıklann işkence gördüğünü saptadıysa o zaman, bu konuda sonışturma açmalıydı. Bunu halka açıklamalıydı. Ama ne yazık ki. DGM Savcılannın iş- kencelere davalı ifade alma konusunda genel bir alışkanlı- klafi var, ne hikntettir Lğur Mumcu olayında bu kez 'hırpa- lanmış" sanıklann ifadelerine iti- bar etmiyorlar. Bunu anlayabil- mek mümkün değil. Şimdiye ka- dar bunlann bu konuda hiçbir duyarlığına şahit olmadık." İnsan Haklan Demeği Genel Sekreteri Avukat Hüsnü Öndül de benzer görüşleri açıkladı- ktan sonra Kınkkale Mühim- mat deposunun havaya uçurul- ması davasında, Coşkun'un sanıklara polis ifadelerini kabul ettırmek için yeniden dövdür- düğünün. mahkeme kayıtlan- na geçtiğını bıldırdı. İstanbul Barosu avukatlann- dan Ergin Cinmen: "ÖzeUikle Ülkü Coşkun'un önüne giden hazırlık soruşturmasındaki sanı- klann büyük çoğunluğu işkence gördüklerini belirtirler, ama hiç bir soruşturmada bu ifadelerin tahkiki yapılmaz. Kutlu-Sargın da\ası bunun en iyi örneklerin- den birisidir." îtiraflar ciddiye alınmadı • Baştarafi I. Sayfada madıysa bu, ağır bir ihmaldir" dıyen avukat Mumcu. sanık- lann bitap olup olmadığının. hırpalanıp hırpalanmadığının ayn olarak değerlendınlmesı gerektığinı söyledi. Avukat Mumcu. sözlerinı şöyle sürdürdü: "Ortada böyle ciddi bir konuda itiraf varsa bu ifadeler zabta geçirilir. Sanıklar hırpalandılar mı. bitap mıydılar, yoksa taklit mi yapıyorlardı. bu sonra değerlendirilir. Adalet Bakanı, bir müfettiş göndererek bunu inceletmeüdir.'" Soruştuımadakı bu ciddiyetsizlıklerden sonra savalıklar- ca. mahkemelerce yürütülmesi gereken soruşturmaya TBMM'nin el koymasını anık doğal bulduğunu söyleyen avukat Mumcu. "Görevli savcılık, Adalet Bakanlığı. işini tam yapsa anlanm, ama bu durumda iş. TBMM'ye düştü anlaşı- lan" dedi. Soruşturmayı Coşkun • Baştarafi I. Sayfada "Cey han Mumcu'nun eleştirilerini bir serzeniş olarak kabul ediyorum. Benim bu konuda ne kadar duy arlı olduğumu herkes bilir. L ğur Mumcu dav ası adun adım izlediğim dav aların başında gelir. Son gelişmeler üzerine sanık olarak gösterilen bir kişinin cezae» inde bulunduğunu gösteren evrakta yapılan tahrifat konusu İstanbul DGM Savcılığı'nda sonışturuluyor. Aynca soruşturmanın genişletibnesi için Ankara DGM Savcılığı'ndan da bir savcı İstanbul'a gön- derildi. Ben DGM savcılannın yapacakları soruştumıadan umutluyum." PENCERE • Baştarafi 2. Sayjada Olabilir... Sonuçta sorumluluk doğrudan doğruya Ankara Cum- huriyet Başsavcıhğı'ndadır. • Uğur öldürulmeden önce yazmış: - Ankara DGM Başsavcısı Nusret Demiral görevden alınmalı, bu kişiye güvenilemez. Uğur'un dosyası, şimdi bu adamın masasında ve eli- nın altında bulunuyor.. Ve dosyada tahrifat yapılıyor. Allahaşkına: ınsanlarla. kamuoyuyla, Türkiye ve dün- ya âlemle alay mı ediliyor?..
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear