25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
16AĞUSTOS1993PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER - Türk-lş'te solda bîriik kulisl • • ANKARA (ANKA)-SHP t- kurultayma doğru hız t kazanan solda birlik trafığine ;• Türk-İş Başkanı Bav ram ; Meralde katıldı. Eskı CHP'li ~. milletvekillerinden oluşan bir *, heyetle görüşen Bayram K Meral. solda birlik "- çabalanna duyarlı yaklaştı ve J? solda güçlübırpartının • clma\ışının""ağırlaşanişçi 1- sorunlannın çözümünü daha £ da zor hale getırdığini" ıfade £ eui.CHP'ninyenıden >l açılarak solda'ki parti *tf sayısınınüçeçıkmasından $ so'nra SHP. CHP ve DSP'yı f. tekçatıaltındatoplamak *! amacıyla solda birlik <: komitesioluşturaneskiCHP •; üst düzey yöneticisi Erol *; Tuncer. SHP kurultayma " • doğru temaslannı sıklaştırdı. • ANKA'nın edindiği bilgilere göre Erol Tuncer üç partinin yöneıicileriyle yaptığı görüşmelerden sonuç alamaması üzerine, partiler üzerinde birlik baskısı yaratmak amaayla sendikalar. kıtle örgütleri ve etkili kişilerle görüşmeleri kapsayan eylül ayına kadar sürecek birçahşma başlattı. Tuncer"in başkanhğjndaki komitenin solda birhk için "görüş alışverişinde bulunma" adıyla ilk görüşmesi Türk-!ş Başkanı Bayram Meral'le gerçekleşti. DEP'ten eteştiri • ANKARA (ANKA) - Demokrasi Partisi. İçişleri Bakanı Mehmet Gazioğlu'nu. Kars'ın Digor ilçesinde olaylar yaşanırken Galatasaray-Beşiktaş ' maçına gittiği için eleştirdi. ' DEP'ten yapılan - açıklamada. Digor'da meydana gelen olaylarda yaralananlarıçınkan bulmakamacıvla Gazvoğlu'nun arandığı. ancak bakanın o sırada • maçta olmasından dolayı bulunamadığı bildirildi. ' Digor olaylannda ölen ve yaralananlann sayısınm resmi v erilerin aksine daha '" yüksek olduğu öne sürülen , açıklamada, olaylan ' incelemek üzere partı meclisi üyelerivebirgrup mılletvekillerinin Digor'a gideceği bildirildi. Çiller'den bîriik • çağpısı ' • ANKARA (ANKA)- ' Başbakan Tansu Çiller, " büyük ve güçlü Türkiye hedefme hızla ulaşmanın •' yolunun DYP'de birleşme ve •' bütünleşmeden geçtiğini öne ': sürdü. DYPGenel Başkanı " ve Başbakan Tansu Çiller, ' partisinin Elazığ ve İzmir il • kongrelerine gönderdiği1 mesajlarda birlik ve beraberliğin sağlanmasında , ve güçlü Türkiye'nin ' oluşturulmasında DYP'yi ana sigorta olarak ] değerlendirdi. DYP • kongrelerinin'Kırat'ın yeniden şahlanışına kaynaklık ettiğjni kaydeden Çiller, "Bu şahlanışın verdiği • coşku, 2000'li yıllara açılan - yepyeni bir ufuk olacaktır. DYP. yenilik ve uygarlık - rüzgannı daha da ilerilere taşıyacaktır" dedi. SHP gençlik ve kadın kongreieri • İZMİR (ANKA) - SHP'de 11-12 eylülde toplanacak 4. 1 olağan kurultayından sonra illerde gençlik ve kadın kongrelerinin > apılması " istendi.SHPKarşıyakaİlçe Başkanı Ertam Özen. •'ANKA'ya yaptığı '• açıklamada. 1994martında • yapılacak yerel seçimler 1 • sonrası büyük bir olasılıkla erken genel seçimlerin gündeme geleceğini belirterek bu seçimlerde mutlaka SHP'nin ibresini .•: yukan çekmek durumunda olduklannı kaydetti. 12 Eylül öncesi eskı CHP döneminde görev yaptığı dönemde ' paninin diri bir kadın ordusu •' ile rnilitan gençlik örgütü ' bulunduğunu ve bu iki güç •' sayesinde partinin büyük ' başınlar elde ettiğini ifade edea Özen, "Şu anda " başınsızlıklanmızın altında • ise ladınlann. gençlerin ; bizc-e uzak durmalan yatnaktadır"dedi. Arpacıoğlu öldü • GAZlANTEP(AA). • Gadantep Belediyesi eski • ba^anlanndan Omer A.nacıoğlu öldü. Bir süredir texüvi gören . A.racıoğlu'nun, böbrek yetnezliğne bağlı üre yüıselmesi sonucu hayatını kabettığı bildirildi. • A.nacıoğlu,yann - b ü ükşehır belediyesi öınınde düzenlenecek tören ve Jlu Cami'de kılınacak ö ji; namazından sonra Asri N^izarlık'ta toprağa verlecek. DYPli iki bakan arasmda tartışmalara yol açan DYP Izmir Kongresi'ni Annç kazandı Kongredebakanlaryan stı POLTTIKA GTJNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA • Divan Başkanlığını Ayvaz Gökdemir'in yaptığı ve Köstepen ile Serdaroğlu arasında güç gösterisine dönüşen DYP İzmir İl Kongresi'nde Başkanhğa Turhan Annçseçildi. MERİH AK ~ İZMİR - Ulaştırma Bakanı Mehmet Köstepen ile Sağlık Ba- kanı Rıfat Serdaroğlu arasında büvük mücadeleye neden olan DYP İzmır İl Kongresı'ni Ser- daroğlu'nun desteklediğı Tur- han Annç kazandı. Annç. kongrede 418 oy alırken eskı ıl başkanı Ale\ Âkiş 166 oyda kaldı. Kongrede konuşan Sağ- lık Bakanı Serdaroğlu. kendisi- ne geçen hafta içinde yöneltılen eleştirilere sert yanıt verdi. Yeni İl Başkanı Turhan Annç da bir- lik ve beraberlik içinde partinin başansı için çalışacaklannı söv- ledi. DYP İzmir İl Kongresi. ıl başkan adaylan yerine iki ba- kanın mücadelesıne dönüştü Bakanlann konuşmalannda her ne kadar "birlik ve beraber- üV'ten söz etseler de. bırbırlen- ni üstü kapalı eleştirmeleri dikkat çekti Atatürk Spor Sa- lonu'nda dün gerçekletırilen DYP 4. Olağan İzmir İl Kong- resi'ne TBMM Başkanvckili Yıldırım Avcı, Saelık Bakanı Ulaştırma Bakanı Mehmet Köstepen, DYP İzmir İl Kongresi'ne gelişinde omuza alındı. Rıfat Serdaroğlu. Llaştırma Bakanı Mehmet Köstepen ile çok sayıdamilletvckıli vepartıli katıldı. Kongrevc, Cumhurbaş- kanı Sülevman Demirerın me- saj göndermesi dikkat çektı. Başbakan Tansu Çiller. Başba- kan Yardımcısı Erdal İnönii. İsmet Sezgin. Sümer Oral. Akın Gönen vc hükümetıekı bakan- lar kongreve kutlama mesajlan gönderdiler. Salonun sevırci hakimıvetı il başkan adavlanndan Turan Annç'ıavdı. Her ıkı bakan ile ıl başkan adavljn Alev Ak)$ \e Turan Annç'ın vilona gırişlerı partidekı huzursuzluğu uını olarak yansıtıyordu. Taraflar bırbırlerının adavları \e destek- cisı bakanın ginşinde ne ayağa kalktılar ne de alkışladılar. De- legelenn de buna kalılması dik- kat çekti. Divan başkanlığına oy bırli- ğıvle seçılen Gazıantep Millet- vekilı Ayvaz Gökdemir'ın gö- rev lılerı sik sık "sert tedbirler" almava çağırması dikkat çeki- civdı Gökdemir. İstiklal Marşi nin sövlenmesının ardın- dan. "Atatürk'ü seviyor musu- nuz. Celal Bavar'ı seviyor musu- nuz. Menderes'i sevivor musu- nuz. Demireri sevivor musunu/, ÇillerM sevivor musunu/, Allah'ı seviyor masunuz. Pevgamberi sevİYor musunuz? Bunları hepi- miz seviyoruz. Bunlan sevenler birbirleri> le kavga etmezler" de- mesi ilgi çekiciydi. Kongrede ilk konuşrnayı ya- pan İzmır Milletvekili Cemal Tercan. iki bakan arasında ge- çen mücadeleyı eleşlirdi. Ter- can. "İzmir'i bir karpuz gibi ikiye bölmeyin. Bakanlarımız buna müsaade etmemelidir" de- dı. Ulaştırma Bakanı Mehmet Köstepen de hafta bovunca sü- rcklı olarak vurguladığı. "şeref »e namus sözünü" kongrede de vıneledi. Köstepen'in sert üslu- bunu bıraktığı dikkat çektı. Köstepen. şıınlan söyledi' "Bu benim onur sa\aşımdır. İzmir için herşeyimizi ortaya koyduk. Büvük kongrede inan- dığımız bir kimsenin ardına ta- kıldık ve ona söz verdik. Sözü- müz söz dedik. Arkanda\ız dedik. Kötü mii ettik?" Sağlık Bakanı Rıfal Serdaroğlu da ko- nuşmasında son haftalarda kendisine yöncltilcn suçlamala- rı sert birdille eleştirdi. Konuşmalann ardından se- çimlere geçildi. 616 delegedcn 588'inin oy kullandığı seçimler- de 4 oy geçersiz sayıldı. Turhan Annç seçimler sonunda 418 oy alarak il başkanı seçilirken eski il başkanı Alev Akiş 166 oyda kaldı. Seçimlerden sonra yöne- tim kurulu şu isimlerden oluştu: u Önder Baysoy. Refik Şoyer, Alim Şenocak, Tekin Özker, Önder Limoncuoğlu, Şeref Şen- canbaz. Zeliha Çoşkun, Ertan Erbay, Melih Özsoy, Sezgin Çubukçu, Necip Kalkan, Salih Erkek, Ziya Bese. Dursun Ya- nardağ, Ka/ım Ozçoban. Nadi Karacalı, Mustafa Aktimur. ,*''iammer Müdüroğlu, Burhan Öiiürk, Kerem Özcan. Yalçtn Özbakır. Lütfii Parlaker. Mert Pala, Çetin Kocakurt. Hüdai Kurt. Taner Orhon, Nurettin Badem. Nevzat Turan." Turhan Annç. kongrenin ardından yaptığı açıklamada. DYP'nin başansı için çahşmalannı sür- düreccklcrini sövledi. Inönunün deniz keyfi Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Erdal İnönii, eşi Sevinç İnönii ile birlikte Bostancı İskelesi'nden yatla deniz turuna çıktı. Erdal tnönü ve eşi, dün saat 12.00'de Bebek'teki evlerinden aynlarak Bostancı İskelesi'ne geldiler. İnönii ve eşinin spor kıyafetler giydikleri görüldü. Bostancı İskelesi'nden "Hora"' adlı yatla denize açılan tnönü ve eşi, geziyle ilgili soruları y amteız bıraktılar, ancak akşam üzeri döneceklerirû belirttiler. İnönü'nün yakın korumasını da y ata almadığı görüldü. Erdal İnönü ve eşi Sevinç İnönü'ye, Bostancı İskelesi'ne geldikleri sırada v atandaşlar tarafından sevgi gosterisinde bulunuldu. (Fotoğraf: AA) ÇANKAYA Demirelmuhalefet liderleriylegörüşüyor ANKARA (Cumhurivet Bü- rosu) - Cumhurbaşkanı Sülev- man Demirel. bugün ana muha- lefet lıderı ve AN APGenel Baş- kanı Mesut Yılmaz'ı kabul ede- rek aylık olağan görüşmesini vapacak. Demirel daha sonra diğer muhalefet partisi lıderleri- ni de kabul edecek. Cumhur- başkanlığından yapılan açıkla- ma\a göre bugün saat 11.00'de Demirel. Mesut Yılmaz'ı kabul ederek ülke sorunlan üzennc genel bir değerlendirme yapa- cak. Bu toplantılann aylık hale getinlcceği öğrenildi. Demirel daha sonra yann saat 11.00'de RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan ile 18 ağustos çarşam- ba günü de CHP Genel Baş- kanı Deniz Baykal ile görüşe- cek. Demırel'in bu görüşmele- rin ardından TBMM'de grubu bulunmayan partilerin liderle- rini de Çankaya Köşkü'nde ka- bul edeccği bildirildi. Erbakan: 1994martında Ayasofya önünde olacağız İstanbul Haber Senisi - RP Genel Başkanı Necmettin Erba- kan, partilerinin iktidara gel- mesinin en büyük devrim ola- cağını ileri sürerek 1994 martın- da Ayasofya önünde olacakla- nnı v e ibadete açacaklannı söv- ledi. Necmettin Erbakan, Güngö- ren Belediyesi'nce Kemer ve Kazım Karabekir mahallele- Ûngilizce 9şletme üsans ve üsansüstü Eğitimi! AvListralya'daki kampüslerimizde siAmlan eğitlmi Ankara'ija taşıdık. Size 9ngilizce %letme tğitimi sımuyomz. Evinizde ders çalışırken, uzmanlarm görev aldığı bir Akademik Merkez tarafmdan destekleneceksımz. Ve soYiunda Q.SlA'n\An tüm ülkeler tamfmdan kabul edlkn Sşletme üsans Diploması'na sahip olacaksınız... - Ayrmtûı bilgi için lutfen ÇROŞIAR isteyiniz. CHARLES STURT U N I V E R S I T V lt-tifc>*»t B ü r o s u ^vi~ıi"t C a c i d e s ı Şafak >^.p> T a n d o ğ a n M e y d a n ı A N K A R A 0 5 Fax.: "5 Yargısız İnfaz.. rinde yaptınlan iki sağlık ocağı- nın açılışını yaptı. Havaalanı Mahallesi'nde tapudağıttı. Dü- zenlenen törenlerde yaptığı ko- nuşmada Erbakan RP'li ol- mayan belediyelen taklitçi ola- rak niteledi. 1994 martında yapılacak yerel seçimlerde baş- ta İstanbul Büyükşehir Beledi- yesi olmak üzere bin belediye başkanlığını kazanacaklannı ileri süren Erbakan, mart ayın- da Ayasofya önünde olacakla- nnı ve burasını ibadete açacak- lannı söyiedi. Erbakan, 440 bın öğrencinin üniversiteye alı- nması ile ilgili şöyle dedi: "İnsanlar okumak öğrenmek istiyor. F.ğitimin kelini böv le ka- patıyorsuntız. Martta bir kuş, iki kuş değil. bin kuş birden vura- caksmız. Kazakistanlı, Cezayir- li, Kuveytli Müslüman, dünva- daki bir buçuk milvar Müslü- man RP'nin Türkiye'de iktidara gclmesini istiyor." ANAP lideri Yılmaz: Kadının kucağında 1.5 yaşında bir kız çocuğu. Çocuk ağlıyor. Niçin, neden ağladığını bilmiyor. O çocuk büyüyecek. Yıllar sonra annesinin bir "yargı- sız infaz" sonucu öldürüldüğünü öğrenecek. Yüreğinde kin ve nefret çiçekleri açacak. Insan yaşamına bir bas- kınla sorgusuzca son verilmesine akıl erdiremeyecek. Gazetelerin bırınci sayfalarına bakıyorum.. Bir gazete şöyle yazıyor yargısız infazr "Perpa'ya baskırı... Dev çarşıda çatışma: 5 Dev-Solcu oldüruldü." Haberini okuyorurrr "Okmeydam'nda Perpa ticaret merkezine ihbar üzeri- ne operasyon düzenleyen çelik yelekli timler, 13 katlı bi- nanın 11. katında Beyaz Saray kafeteryasında terörist- leri kıstırdı. Teröristler tesiim ol çağnsına afeş/e karşılık verince çatışma çıktı..." Haber devam ediyor: "Dev-Sol Silahlı Devrim Birlikleri üyesi biri kadın beş teröristten ikisı kaçmak isterken uçü de saklandıklan buzdolabının arkasında öldürüldü. Orgutün dev çarşıyı üs haline getirdiği anlaşıldı..." Bir önceki günkü gazetelerin birinci sayfasında yazı- yor benzeri şeyler. Ama dun bu konuda hemen hemen tek satır bir haber yok Cumhuriyet, Aydınlık ve özgür Gündem'in dışında. Kendi kendime soruyorum: "Basm neden bu denli duyarsız kalıyor bu tür olaylar karşısında?" Selma Çrtlak'ın 1.5 yaşındakı kızının fotoğrafına baktı- ğımda yaşamın o kahredici yalnızlığının izdüşümünü görüyorum. Evden yayılan ve sokağı alabildiğine çınla- tan insan çığlıklarını duyar gibi oluyorum. Cumhuriyet istanbul Haber Servisi, kafeterya baskı- nında yargısız infaza kurban giden Selma Çıtlak'ın öykü- sünü anlatmış dünkü birinci sayfamızda. Şöyle başlıyoryazı: "Görele'den İstanbul'a üç yıl önce gelin geldi; şimdi Adli Tıp morgunda 'ölü olarak ele geçirilen terörist ka- dın' olarak yatıyor..." Selma Çıtlak'ın Okmeydanındaki evı yası ve başkaldı- rıyı birlikte yaşıyor Insan olmanın onuru, o yaşama hak- kı, acımasızlığın ortasında yitıp gidiyor. Sevgisizlığin baştacı olduğu bir ülkede polis suçluyu yakalayıp adale- te tesiim edeceği yerde öldürüyor. Diyelim ki teröristler Perpa'nın on birinci katındaki ka- feteryadan polise ateş ettiler Polisin burada yapacağı tek eylem beklemektir. Çünkü beş kişinin on birinci kat- tan atlayarak kaçmaları olanaksızdır. Polis ne yapıyor? Beş kişiyi yargısız öldürüyor... Kafeteryada bulunanlar panık içinde. Silah sesleri on birinci kattakı kafeteryayı inletiyor. Selma Çıtlak'ın eşi Nedim Çıttak konuşuyor: "Askere gideceğim için kanm çalışmak istedi. Perpa'- da iş buldu bir ay once. Sabah 08.30'da işe gider akşam 18.30'da dönerdi.. " Kızkardeş Saniye Aycı giriyor söze. "Kızkardeşimi katlettiler. O, böcekten bile korkardı. Niye öldürdüler onu?" Evet niye öldürüyorlar insanları? Terörist olsalar bile "kana kan intikam" çığlıklarıyla nereye varacak bu işin sonu? . , . •, . Demokrası bir yaşam biçimidir. Demokrasi belirli bir kesimin çtkarları için yaşama geçmez. Askerinden poli- sine, işçisinden varlıklısına değin uzanan bir çizgide ge- lişir demokrasi. Bizim halkımız böyle olaylarda elinde bayraklarla gösteri yapar: "Kahraman polis..." Oysa terorizmin panzehiri demokrasidir. Cezaevleri- nin "yolgeçen hanı"olduğu gerekçesiyleinsanlar öldü- rülmez. Ölenler bizim insanımız, bizim çocuklarımız. Asker ol- sun polis olsun, dağda ve kentteki gençler olsun tümü de bizim insanımız. Saatlerce bakıyorum 1.5 yaşmdaki kız çocuğunun fo- toğrafına. Gözlerindeki yalnızlığı yakalıyorum, umutsuz- luğu, öfkeyi, başkaldırıyı ofotoğrafta. Selma Çıtlak'ın yakınlarıyla konuşuyorum. Kocası Ne- dim Çıtlak bir atölyede kesimci. Tarifsiz acılar içinde kı- sık kısık konuşuyor: "Kanmın poiitik bir görüşü yoktu." Bir kez daha göz atıyorum gazetelere. Bu olay da öte- ki yargısız infazlara benziyor... Halkımızın sesi çıkmıyor... Sıvas'ta insanlar diri diri yakılırken nasıl izledilerse. bir iki gün nasıl gazete alıp okudularsa tıpkı bugün de öyle. Halkımız sessiz ve ağırbaşlı... Ama galiba onlar haklı. Onların suçu, günahı yok... On yılda bir demokrasi dersinden hep birlikte sınıfta kalmadık mı? Kızmaya da hiç hakkımız yok... îşadamı haraç \erıııek zorunda İstanbul Haber Servisi - ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, te- rörle mücadelenin daha uzun vıllar devam edece- ğini söyledı. Meselenin sadece güvenlik olarak ele alınamaya- cağını. dış desteğın de dikkate alınması gerektiğinı belirten Yılmaz. •'Ozellikle Suriye'ye karşı özel bir politika izlenmeli- dir" dedi. Yılmaz, Güney- doğu'daki işadamlannın eşkıya örgütlerine haraç vermeden fa- aliyetlerini sürdürmelerinin mümkün olmadığını ifade etti. Mesut Yılmaz dün Üsküdar ilçesinin Conrad Otel'dedüzen- ledıği "Türkiye'nin iç ve dış poli- tikada son durumu" konulu kahvaltılı sohbct toplantısma katıldı. Yaklaşık üç saat süren bir konuşma yapan Mesut Yıl- maz. koalisyon hükümetinin görevde bulunduğu 21 ayın Türkiye için bir kayıp olduğu- nu öne sürdü. Hükümctin. te- rörün kendiliğinden ortadan kalkacağını varsayan bir anla- yışla işc koyulduğunu ifade eden Yılmaz, "Koalisvon hükü- metinin, terör konusuıida ortaya koyduğu net bir politika yok. Bu rehavetin ve gecikmenin terörün tırmanmasındaki etkisi açık" dedi. Koalısvonu. "Sadece ima- ja, görüntüye ve zamana ovna- Mesut Yılmaz yan" bir hükümet olarak nitele- yen Yılmaz. Başbakan Tansu Çiller'in göreve geldiği altı haftanın her birine ayn bir re- form sağdırdığını belirtti. Son haftanın konusunun "YÖK re- formu* 1 olduğuna dikkat çeken Yılmaz. eleştırisini şövlc dile ge- tirdi: "Bu sadece uygulanmakta olan başarısız açık öğretim uv- gulamasınm genelleşmesinden başka bir şe\ değil. Sadece prim kazanma anıaeı güdülüyor. YÖK reformu sadece rakamı aıttırmavı dcğil. kapasileyi yük- seltmeve vönelik olmalıdır. Bu uygulamanın hüsranla sonuçlan- ması kaçınılmazdır. Diplomalı işsizler ordusuna 440 bin ilave demektir." Yılmaz, dış politika konu- sunda da hükümetin hangi amaçlara vönelik politika yap- tığını anlamanın mümkün ol- madığını kaydetti. Terör konu- sunda 2 ay önce Başbakan Tan- su Çiller'le de görüştüklerini hatırlatan Yılmaz. "Bize ne ya- pabileceğini sordu. Neyi vap- mak istediğini söylemedi" diye konuştu. Terörle mücadelede başanlı olmanın en önemli ko- şulunun "Halkı, devletin yanına çekmek" olduğunu vurgülavan Yılmaz. şövle devam etti: "1984'ten bu yana bölge hal- kının devlete olan desteği azal- mış, teröriste olan desteği art- mış. Sanayicilerin, eşkı> a örgüt- lerine haraç vermeden faalivetle- rini sürdürmeleri mümkün değil. Bunun nedeni, devletin üstüne düşen görevleri verine getireme- yişi, halkın can ve mal güvenliği- nin sağlanamayışı. Devlet bu gü- venceyi vermemişken sadece bölge halkını suçlamak olmaz. Bu sağlanırsa devlete olan des- tek yüzde yüz değilse de vüzde 99'dur." Bölge halkının, devlet ile eş- kıya arasında tercih yapmak zorunda bırakıldığını ileri süren Yılmaz. "Aynı dunımda kalsak hepimizin ne şekilde davranaca- ğı belli değil. Güne>doğu'daki durum Conrad'dan göründüğü gibi değil" dıye devam etti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear