22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
10 AĞUSTOS1993 SALI CUMHURİYET SAYFA DUNYADAN Yeltsin karşıtı Sivil Birlikittifakının lideri Volskiy, sanayicilerin parti kurma önerisinikabul etti: Rus ekonomisiiflasa sürüldeniyor önde gelen muhakfet grupleârtndan Sivil Birlik tttifaktnın lideriA Rusya Sanayiciler ve Ozel Ğirişimler BîrtiğVnin Başkam Arkadiy Volskiy'nin, Pravdaylayaptığı söyleşinin bir özetinisunuyoruz: E konominin, acil savaş önlemleri alınırcasına yönetilmesi. Rusya gibi ülkeleriçingeçerlı değildir. Bu [»litika. ekonomiyi çıkmaza sokmaktadır. Bunun iki temel nedeni vardır. Birincisi. Sovyetler Birliği'nin, daha da önemlisi. -1917 öncesi anlayışla bakacak olursak- Rusya'nınçökmüşolmasıdır. Bu, önemli biryıkım olmuştur. Çünkü ülkemiz. y üzyıllardan beri bir büyük fabrika gibi kurulmuştu. İkincısi. reformlann sondan başlayarak uygulamaya sokulmasıdır. Örneğin. 2 Ocak 1992'de başlatılan fıyat liberalleştırilmesı politikası, reformlann son aşaması olmalıydı. Siz hiç merdiveni son basamağından başlayarak kurmaya çalışan kimse gördünüz mü?.. Hükümet artık Rusya'run "istıkrarsız bır denge"ye kavuştuğunu, rublenin korumaya başlandığmı falan söylüyor. INapolyon'un sözleri Akhma Napolyon'un sözleri geliyor: "Profesörleri vegeneralleri aldatabilirim: ama yiyccek malzemesi almak için hcr gün pazara çıkan Parisli kadını aldatamam."' Bizdede böyle. Fiyatlaryükseliyor. paranın değeri düşüyor. Tüm bunlardan çıkan sonuç, Rusya'nın ekonomık olarak tam bir çöküşedoğrugittiğidir. Eğer reformlann şönünü değiştiremezsek, bu kaçınılmazdır. Bu değişimın gerçekleştirilebilmesi için herdüzeyde yöneticilerin yeniden seçilmesi. genel seçimler düzenlenmesi koşuldur. Kısa bir süre önce bir grup sanayıci beni ziyaret etti ve bana şöyle dediler: "Artık yeter. geçen seçimleri yitirdik. Çünkü hiçbirçaba göstermemiştik. Sızde hep bizi acele etmemeye. sakin olmaya çağınyorsunuz. Ama artık kendi Yeltsin'in yakın çevresinde bulunan bazı kişiler. başkana başkaldırmaya haarlanmaktadırlar. Aralannda bu tür kişilerin de olduğu 16 politikacı, gelecek devlet başkanlığı seçimlerinde aday olacaklannı şimdiden açıklamışdurumdalar. Ben bu tür adımlan zamansız buluyorum partimizi kurmalı. seçimlere hazırlanmalıyız." Ben de onlann bu önerisini kabul ettim. Partimiz. sanayiciler dışında. idareci veteknik kadrolann.işçilerinve memurlann. haıta sendikalann çıkarlannı temsil etmeyi amaçlıyor. Bu sos> al gruplar, kurulacak merkezci blokun dayanağı olabilırler. Merkezcilik. hepzor zamanlarda kurtana işlev göımüştür. Bloku geniş tutmak için. tüm politik güçlerle görüşmeler \ apıv oruz. Tabii aşın görüştekiler hanç, ister sağdan isterse de soldan olsun. Rusya'nın bölünmesini ya da silah elde sokağa çıkılmasını savunan aşın görüşleri kabul etmemiz olası değildir. Şımdi bazıcumhuriyetlerdeeski komünist yöneticiler ıktidara geliyor. Örneğin Haydar Alıyev. Ne yapılmasını ve nasıl yapılmasını bilen bin. Nerede pamuk yetışıvor ve nasıl toplanmalı. biliyor. Denevimı büyük. A>nca,geçmişten daha ileri bir noktada. Bilimadamı olan Elçibey'den çok faklı. Gerçı herkesın kendi artılan var. Bence Rusya'da da her iki aşınlığı tadan ınsanlar. sonunda merkezci bır çizgiyı yönetime getireceklerdir. Beni birzamanlar Komünist Partisi Merkez Komitesı çalışanı olduğum içın sorguladılar. Anayasa Mahkemesi'neçağırdılar. arama yaptılar. ICadıavcılığı Yeltsin'e yaramaz Bu tür uygulamalar. geçmişte komünist olanlara öncelik olarak başlatılan "cadı avcılığı." Yeltsin'in kendine zarar vermektedir. Son zamanlarda Yeltsin'in yakın çevresinde bulunan bazı kişiler. başkana başkaldırmaya hazırlanmaktadırlar. Aralannda bu tür kişilerin de olduğu 16 politikacı. gelecek devlet başkanlığı seçimlerinde aday olacaklannı şimdiden açıklamış durumdalar. Ben bu tür adımlan zamansız buluyorum. Bir yıl önce ben, Çin örneğjni incelememiz gerek tiğini söylediğimde, epeyce dalgalanma olmuştu. "Ne Rusya Çin'dir. nede Arkadiy Volskiy. Deng Şiyopıng'dir" demişti. Şimdi Çin'in önemi daha belirginleşti. Çin, 1 milyar 200 milyon insanı doyuruyor. Aynca bütün dünyaya ihracatyapıyor. Yılda 130 milyon dolarlık ihracatı var. Bizımki ise yalnızca 37 milyon dolarkadar. Çin örneğini daha derinlemesine incelemek zorundayız. Biz bu amaçla.yakında lOgazetecinin Çin'e gönderilmesini fınanse edeceğiz. Sizden de (Pravda) temsilci çağıracağız. Bülbülütenekekafese koymuşlar... NATIONAL GEOGRAPHIC Başka ülkenin vatandaşı olarak yaşayan bir çok kişi, anayurtlannın bağımsızlığa kavuşması nedeniyle dönüş yapıyor. Dönenlerin ya genç ya emekli ya da çok varlıklı olduklan dikkatçekiyor. Mesleğinde başanya ulaşmış kişiler ise, o kadar yurtsever olamıyor JOY ASCHENBACH Y ıllardır yaşamlannı anava- tanlanndan uzakta sürdü- renler, bağımsızlıklanna yeni kavuşan devletlere yardım et- mek için vatanlanna geri dönüyor. Aralannda Ermeni asıllı Fransız şarkıcı Charles Aznavour'un da bu- lunduğu bu ınsanlar. zor bir değişim dönemi geçirmekte olan anavatan- lanna yardım eli uzatmaya karar verdiler. Çoğunluğu. yıllardır Sovyetler Birliği'nin cumhuriyetleri konu- munda varlıklannı sürdürmüş ulus- lardan oluşan, bağımsızlıklannı yeni elde etmiş bu ülkelerin liderleri, girişimci bir pazar ekonomisinde başanlı olmalannı sağlayacak dene- yimlere sahip değil. Iİyi kalpli yurtseverler New York'takı Estonya Konso- losu Aarand Roos, "İki nesil bo- yunca dünyadan kopuk bir yaşam sürdük ve şu anda ne yapacağımızı bilemiyoruz. İyi kalpli yurtseverler, bize yardım etmek için geri döndü- ler" diyor. Doğum yeri olan Estonya'ya dö- nenlerden biri de ABD ordusundan emekli albay Aleksander Einseln. Einseln. ABD vatandaşhğını ve emekli maaşını yitirmeyi göze ala- rak ülkenin henüz acemi olan silahlı kuvvetlerine başkomutanlık yap- mak üzere anavatanına döndü. ABD ordusunda 35 yıl boyunca gö- rev yapan Einseln'ın bu hareketi, ABD hükümeti tarafından onay- lanmadığı için, ABD vatandaşhğını Erivan 1993 - Los Angeles'ta, Miami'de, Toronto'dayken ninelerin anlattığı Ermeni kcnti bu muydu? Aras > ine güriil gürül mü akıyordu? Ya Ağrılar? Onlann da bir öyküsü yok muydu? ve yılda 50 bin dolar olan emekli maaşını tehlikeye attığı belirtiliyor. ABD yasalanna göre aktif görevde- ki personel ve emekliler, yabancı bir hükümette görev almadan önce ser- vislerinden ve devlet bakanından onay almak zorunda. Yerleştikleri ülkeleri bırakarak Estonya'ya dönenler arasından üç kişi, devlet bakanlığı görevlerine ge- tirildi. Bunlar, Isveç'te tarih profe- sörii iken Savunma Bakanı olan Hain Rebas, yine İsveç'ten gelen Maliye Bakanı Madis Uurike ve Kanada'dan gelen Enerji Bakanı Arvo Niitenberg. Bir çoğu, hala ekonomik çabalar içinde olduklan için bu ülkelerin ya- bancı ülkelere yerleşmiş vatandaşla- n olan kişiler, eğer mesleklerinın do- ruğundalarsa, geri dönmeyı pek göze alamıyorlar. Bu.yüzden. geri dönenler \a genç ya emekli ya da çok varlıklı oluyor. İçlerinde en tanınanı. geçen yıl başbakan olarak Yugoslavya'ya dönen Sırp göçmeni Milan Panic. Californıa'da bir ilaç firmasının başkanlığını vaparken ülkesine geri dönen Belgrad doğumlu Panic, Bos- na-Hersek'te dökülen kanlara son vereceğine yemin etmişti Ancak. aradan birkaç ay geçtikten sonra başbakanhk görevinden uzaklaştın- lan Panic, martta yeniden Ameri- kan şirketindeki görevine döndü. National Geographic dergisi ya- zarlanndan Estonya doğumlu Priit J. Vesilind, ailesinin II. Dünya Sa- vaşı sırasında kaçtığı ülkesine. ora- da yaşananlan belgelemek için bir çok kez gitmiş biri. Vesilind. göç- menlerin duyduğu sorumluluk duy- gusunu şöyle açıklıyor: "ABD'ye geldiğimde henüz ço- cuktum. Ailem. denizin öteki ucun- da kalan asıl vatanımı, bır masal ül- kesi gibi anlatırdı bana. Buraya gel- mek. onlar için pek çokriskigöze al- mak demekti. Şimdi ınsanlar. ailelerine borçlan- nı ödeyebilme. >eni baştan bir anavatan kurmaya yardım etme şanslan olduğunu farkettiler bir anda." Berlin 50 yıl sonra Yahudi okulu açıldı H aber Merkezi - Y anm yüzyıldan beri ilk kez bir Yahudi lisesi kapılannı açtı. Böylece İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra, bu kültürün yeniden doğuşu için küçük bir adım atılmış oldu. Berlin'in merkezindeki Yahudi Lisesi'nde. 1942yıbndanbuyana hiçbir öğrencinin oturrnadığı sıralar, geçen hafta 34 öğrencı tarafından dolduruldu. Okulun ilk gününe anne babalanyla gelen öğrenciler karşılannda niçin bu okulu seçtiklerini soran muhabirleri buldu. İki yıl önce Moldavya'dan Berlin'e gelen 13 yaşındaki Elena Rosenberg için bu Yahudi kültürü hakkında bir şeyler öğrenmek için birfırsat. Berlin'de doğmuş olan 13 yaşındaki Max Goldberg ise İbranice öğrenmek istiyor. Moskova'dan gelen Daniel Sikiryawi iyı birdiploma alarak üniversiteyegidebilmek amaanda. Öğrencilerin yaklaşık yansı eski Sovyetler BirliğTnden gelen Yahudi göçmenlerinçocuklan. Naziler 1933'te iktidara geldikleri zaman Berlin'de 160 bin Yahudi yaşıyordu. 1942'de sayı 60 bine indi. Okul kapandıktan sonra, Gestapo burayı kamplara gönderilecek Yahudileri bir süre tutmak için kullandı. Bagandalar, krallanna kavuştu £t DUndt JEAN HELENE B agandalann 36. Kralı Ko- nald Muwemba Mutebi'nin taç giyme töreni sırasında kızkardeşiPrensesNabaIoga."Böy- le bir gün yaşayacağımızı ummuyor- duın" diyordu. Baganda Krallığı'- nın kaldınlmasından 27 yıl sonra yeniden kurulmasını temsil eden tören, kraliyet tepesi Buddo'da yapıldı. Töreni düzenleyen Make- rere Üniversitesi'nden profesör Se- semakula-Kiwamuka, "Böylece, obnaz diye bir şey olmayacağmı görüyonız!" diye haykınyordu. O gün. yabancı konuklar Afrika gerçeklerinden bırine tanık oldu: Bir halkın krahyete derin bağhhğı- na. Geleneksel taç giyme töreni. Baganda KrallığYnın kurucusu Kral Kintu'nun, 14. yüzyılın başı- nda Bemba tiranını yendikten son- ra taç gıydıği yerde yapıldı. IAğaç kabuğundan prens cübbesi Mutebi, gün ağanrken, Naa- galabi adlı yere gitmeden önce. bu savaşı yeniden canlandırdı. Naaga- labi'de muhafız, ağaç kabuğundan yapılmış prens cübbesini aldı. Mu- tebi, Bagandalı 52 kabilenin temsil- cilerinin sunduğu yeni giysilen gıy- dı. Önüne getırilen sığırı öldürür- müş gibi yaptı, sonra elinde bir mızrak ve kalkan olmak üzere. halkıru beslemeye ve korumaya ye- min etti. Tacı başına geçiren kişi. annesi- nin kabılesı olan Mkimalann (Maymunlar) şefı oldu. Fırtına nedeniyle aniden kararmış bir gökyüzü ve te- penin yüz yaşını aşmış ağaçlannı tıtreten sert bir rüzgar altında, taç giyme. davul sesiyle duyurul- du. Kabaİca'nın (kral) geri dönü- şünü kutlamak için toplanmış on binlerce ınsan. bu duyuruyu se- vinç çığlıklanyla karşıladı. II. Mutebi. Embogo (Man- da) kabilesinden bir adamın sırtında kraliyet salonundan dışan çıktı. Ken- disini bütün tö- ren boyunca sağında oturan kızkardeşi Prenses Nabaloga izli- >ordu. Geleneğe göre, prenses ikti- dan kardeşiyle paylaşacak. II. Mutebi. kabilesinin şelinın elinden tacını giydikten sonra, Uganda Protestan Kilisesi'nin şefı bir kez daha taç giydirecekti. Kato- lik, Ortodoks ve Müslüman dın adamlan. töreni başından bu yana izliyordu. Davetliler arasında. ülkenin öteki üç krallığının (Bunio- ro. Toro, Ankde) hükümdarlan. Basogalann şefı. Svvaziland krali- yet ailesi bulunuyordu. Kalabalık tarafından sıcak bir şekilde karşıla- nan Uganda Cumhurbaşkanı Yo- weri Museveni birinci sırada oturu- yordu. Cumhurbaşkanı, Uganda'- nın"kültürel yeni- den doğuşu" adı- na Baganda Kral- lığı'nın kurul- masını istemişti. Kralın hizmet- karlanndan biri cumhurbaşkanı- na şöyle sesleni- yordu: "Çok par- tili demokrasiye gereksinimimiz yok!" Altı yıl ge- rilla olarak sa- vaştıktan sonra. Ocak 1986'da Cumhurbaşkanı Milton Obote'nin çoğulcu rejiminı deviren Museve- ni. açık açık Ugandalılann gerçek birdemok- ratik sistem için hazır olma- dıklannı söyle- mekten kaçınmı- yor. Bağımsızlı- ktan sonra. partı- lerin neden olduk- lan düşmanlı- klann ülkeyi parçaladığını anı- msatıyor. Uganda Halk Kongresi {protes- tan) ve Demokrat Parti (katolik) tarafından paıtisiz sisteme son ve- rilmesı baskısı altındaki cumhur- başkanı. Ugandalılann hemen çok partili sisteme dönmeyi isteyip iste- mediklerini anlamak için önümüz- deki aylarda bır referandum yapılabileceğini söylemişti. IŞimdilik iyi, ama ya gelecekte? Gözlemcilere göre. cumhurbaş- kanı. halkın UHK ve DParasmda- ki etnik ve dini çatışmalar nedeniy- le bölünmesi nedeniyle. sandıktan "e>et" çıkacağından emin değil. Museveni, kralın kültürel oto- ritesini iade ederek. 1967 yılında monarşileri kaldıran Milton Obo- te'ye de bir darbe indırdi. Ayru za- manda. 16.5 milyon nüfuslu Ugan- da'nın yüzde 25'ini oluşturan Ba- gandalann desteğini almaya çalışı- yor. Bazılanna göre. cumhurbaş- kanı bu jestiyle. Obote rejimine karşı savaş sürdürürken verdıği bir sözü yerine getiriyor. Bir Batılı dip- lomat. "Kısa vadede akılİKa bir adım; ancak birkaç yıl içinde, karşısında kralın eski iktidarına geri dönmesini isteyen köktenci monar- şistleri bulabilir" dıyor. II. Mutebi. görevini kültürel alanla sınırlamak ve ülkenin sivil yöneticileriv le çatışmamak ister gö- züküyor. Ancak Baganda Meclisi'nde (Lukkiko) hangi eğılımlerin ortaya çıkacağını keslirmek şimdiden güç. AT raporu Ençok yardım Tiran'a Ncuı jjork eimcs HENRY KAMM A rnavutluk, Avnıpa'nın II. Dünya Savaşı'ndan beri görmediği bir yoksulluk yaşıyor. Czerinde konuşulabıle- cek bir ekonomisi >ok. Demıryol- lan artık ışlemiyor. Hastanelerde hemen hemen gerekli hiçbirmalze- me >ok. Öğrenciler kitap bulamı- yor. Birleşmiş Milletler. Arnavut- luk'u Avrupa'daki "en az gelişmiş ülke" olarak tanımlıyor. Arnavutluk, bugün büyük ölçü- de Batı'ya, özellikle Avrupa'ya bağımlı. Uluslararası örgütlerin yetkilileri, Arnavutluk'un en fazla dış yardım alan ülke olduğunu dü- şünüyor. Clkede işsizlik en üst dü- zeyde. Nüfusun onda biri iş bulma umuduyla yurtdışına gitti. İstikrarsızlık yatırımları baltalıyor Clkedeki krom ve bakır ma- denlerinin rekabetçi bir ortamda işlemesini sağlamak için, dış yatın- mlara gereksınim var. Fakat Bal- kanlarda. Yugoslavya'nın dağı- lmasıyla daha da güçlenen istik- rarsızlık, yatınmlan baltalıyor. Arna- vutluk'un ekonomik olarak ayaktakal- masını sağ- layan tek unsur, gur- betçi işçile- ringönder- diği para (yılda yak- laşık 400 milyon dolar-4.4 tnlyon lira) ile tanmsal etkinlikler. Toprağın özelleştirilmesiyle, tanm geri dön- dü. Ne var ki, artık yeterli üretimin gerçekleştirildiği geniş kolektif alanlar yok. Şimdi daha küçük parçalara bölünmüş toprak, eskisi kadar verimli değil. Avrupa Topluluğu'na göre. Ar- navutluk'a, OECD ülkelerince. 1991 ortalanndan beri 1.2 milyar dolarlık yardımda bulunuldu. Topluluk, ayda 30-40 bin ton buğ- day veriyor. Pek çok yetkili ise, ülkeye akan büyük miktarlardaki yardım fonlanna karşın hükümetin, bunu değerlendirmede yetersiz kaldığını düşünüyor. Uluslararası Para Fonu. geçen yıl temmuz ayında yaşamsal önemde gereksinimler için Arnavutluk'un kullanabilece- ği 40 milyon dolarlık bir kredi çıkarttı. Ancak, bu paranın yalnızca 12 milyon dolan harcandı. Yetkıliler, bunu Arnavutluk'un deneyimsiz- liğine, işbilir yetkililerin azlığına ve karar verme sorumluluğunu üst- lenmek yerine, karan bir üst düze- ye iletme alışkanlığına bağlıyorlar. IGeçmişin yumuşakbaşlılığı Komünist rejimde, çoğu Arna- vut için özgürlük, en düşük yaşam standartlannın yerine getirilmesiy- di. Dr. Berişa vı iktidara getiren devlet mülkiyetçiliğine karşı ilk hareketlenmelerden sonra, geçmi- şin yumuşakbaşlılığı yeniden göz- lemlendi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear