25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CumhuriyeC70. YN.SAYI 24785 S A N A T K U L T Ü R M A G A Z İ N T E L E V İ Z Y O N 27HAZİRMMSg3P/UMI Akdeniz'de tekne ile bir hafta tatil yapmak eskisi denli lüks değil Dohnuş tekneleriyle Mavi YolculukASUMAN ABACIOĞLL tZ.VIİR - "Lüks tatil" kabul edilen "Mavi Yolculuk" şim- di "olmuş teknelerle" daha geniş bır çevreye sesleniyor. Mavi Yolcu- luk düzenleyen şirketler. tekne yeri- ne kabin satma yönteminin bu tatil bıçiminin kalitesıni düşürmesinden yakınsalar da "aç kalmamak" içın bu çareye başvurduklannı söylü- yorlar. Bodrumlu yat işletmerileri. ya- bana müşteriler için yüksek sezon olan temmuz ve ağustos aylannda çalışıp, diğer a>larda müşteri bu- lamamaktan yakınıyorlar. Yerli tu- nstlerden gerekb ilgiyi görmedikle- rini belirten işletmeciler, sezcnu ya>Tnak isteğiyle, "Bodrum'a nisan, mayıs ve eylül. ekim aylannda gelin. Hem daha ucuz, hem daha güzel" mesajı veriyorlar. Mavi Yolculuk, genellikle iki şe- kilde düzenleniyor. Kabin satı- şlanyla haftalık program ya da tek- ne kiralayarak istenilen sürede iste- nilen program gerçekleştirilebıbyor. örneğin Era Yat Işletmesinin fıyat- lan, gulet tipı tekne kiralandığinda. teknenin büyüklüğüne göre, tem- muz ve aeustos aylannda sünJük 300-450 dolar. 1500-2000 dolar arasında değişiyor. Bu fıyatlara tek- ne personelinin servisi, îiman mas- raflan, vergiler ve günde dört saatlik se>ir için yakıt masrafı dahil. En küçük tekne altı kişi. 20-24 metrelik lüks guletler de 12-14 kişiyi yolcu olarak alabiliyor. Era Yatçıhk, ka- bin kiralama yöntemi uygulamıyor. Kabin kiraiayan Motif Yatçıbk işletmesinin fiyatlan ise, yedi gün süren Mavi Yolculuk için kişi başı- na 500-550 dolar arasında değişiyor. Buna yüzde 20 oranında KDVekle- niyor. Bu fıyata kaptan. ahçı ve de- nizcinin servisi ile yiyecek de dahil. Kabin kiralayarak çıktığmız Ma.i Yolculuklarda üç çeşit program uy- gulanıyor. Bunlardan birini. Bod- rum'dan çıkış. Knidos, Mersincik, Çatı. Yedi Adalar, Tuzla, Kleopat- ra, Çökeltme ve Bodrum'a dönüş oluşturuyor. Diğerinde. Marmaris'- ten çıkış, Ekincik, Kaonos(Dalyan), Manastır, Tersane, Fethiye. Ölüde- niz. Kadırga ve Marmaris'e dönüş. gezilen duraklar. Bir diğer program Kemer'den başhyor, Porto Ceneviz, M.avi Yolculuk, genellikle iki şekilde düzenleniyor. Kabin satışlanyla haftabk program ya da tekne kiralayarak istenilen sürede istenilenprogram gerçekleştirilebiliyor. Adresan, Finike, Kekova, Demre, (burada Noel baba Kilisesfne ge- zinti). Porto Ceneviz, Olimpos'da öğle yemeği. Kemer'e dönüşle son buluyor. Motif Tur'dan tekne kiralandıği- nda Bodrum-Antalya arasında iste- ğe bağh olarak uygulanabilecek bir Mavi Yolculuk için, geminin bü- yüklüpne göre fiyatlar günlük ola- rak 900 ile 3 bin dolar arasında deği- şiyor. Bu fıyatlara yine KDV ekleni- yor. Bu tür Mavi Yolculuk için öne- rilen programda durakJar, Bodrum- Knidos, Knidos-Çiftlik, Çiftlik- Bozburun, Bozburun-Bozukale ve Serçe, Serçe-Marmaris, Marmaris- Kaonos ve Baba Adası, Baba Adası-Manastır, Manastır-Ter- sane-Fethiye, Fethiye-Ölüdeniz, Ölüdeniz-Kalkan-Kaş, Kaş-Keko- va. Kekova-Finike, Finike-Porto Ceneviz. Porto Ceneviz-Antalya olarak 14güneyayıhyor. Bu yıl sezonu pek parlak bulma- yan ve bu nedenJe istemedikleri hal- de kabin kiralama yoluna gittikleri- ni belirten Motif Tur yöneticilerin- den Şeref Sevi, şu görüşlere yer veri- yon "Tekne sayısı çoğaldıkça, tur operatörleri kabin satma yoluna gjt- tiler. Bu durumda Mavi Yolculuk'- tan kazanmamız gereken fiyatlar aşağı çekiliyor. Ancak kabin kirala- mazsak aç kalacağız. Yoğun iş yapılıyor gibi görünse de fiyatlar dü- şük oluyor. Kişiler grup oluştura- mayınca tur operatörlerine kabin satmak cazip geliyor. Oysa tekneyle taülde. 5 yıldızb otele göre insanlara daha fazla hizmel veriyoruz. Örne- ğin 6 kişilik bir yatta üç kişilik perso- nel bulunuyor. Yerli turistler ise grup toplama konusunda organize olamıyorlar. Yatla tatil abşkanbği olmadığından iç talep fazla değil. " Müşteri yok Era Yat İşletmeciliğinden Tansu Usal ise, yüksek sezon dışında yat kiralayacak müşteri bulamadıklan- nı bebrterek, yerli turistleri nisan. mayıs. eylül. ekim aylannda Bod- rum'a çağirdı. Yerli turistlerin, yük- sek sezon dışında kişi başına 400-500 dolara bir hafta tam pansi- yon yatJa tatil yapabileceklerini kaydeden Usal, bunun 5 yıldızb otel fıyatına geldiğini söyledi. Yabana tur operatörlerinin çok ucuz fıyat- larla anlaşmalar yaparak, yat turiz- minin kalitesini düşürdüİclerinden yakınan Usal, şöyle konuştu: "Yabancı tur operatörleri. çok düşük kültür düzeyine sahip turist- leri getiriyor. günlüğü 3 Pound'a otellerle anlaşmalar yapıyorlar, Kendi memleketlerinde lokantaya gjtmemiş insanlann. ellerinde su ve ekmekle restorana gidip yoğurt iste- diklerini duyuyoruz. Yatçıbk, daha maliyetli bir sektördür, bunu bu ka- dar ucuza düşürmek doğru değil. Yatın. otele göre bir esprisi vardır, her gün bir başka koya gidersiniz. Koylanmızda doğal güzellikler ve arkeolojik değerler içiçedir. Her gün emrinizde bir ahçı. bir denizci ve kaptan size hizmet verir. Bu, hiç bir otelde yoktur." Tansu Usal, Mavi Yolculuk dü- zenleyen acentalann çevre kirliliğine karşı çok duyarlı davrandıklannı. ancak bunun yeterli olmadığinı be- lirterek, yabancı yatçılar ve özel yat sahipleri üzerindeki denetimin arttı- nlmasını, marina ve yat bmanlann- daki pis su ve çöp depolanrun gerek- sinimi karşılayacak düzeye getiril- mesini istedi. Kuşlan koruma derneği işbaşında Haber Merkezi - Park edılmış ara- banın ön carruna iri kar taneleri çarpıyor, yan camlardan gizlice dı- şanya sarkıtıhnış teleskoplara sıçn- yordu. Dave Dick ve Staurt Benn, Britanya'nın en eski ve en büyük kâr amacı gütmeyen koruma örgütü olan. Kuşlan Koruma Kraliyet- Derneği'nin (Royal Soaety for the Protection. of Bİrds-RSPB) araştı- rmacılan, Iskoçya topraklannın en uç noktası Flovv Country of Caith- ness'ta yol kenanna park edilmiş arabadan dürbünle uzaktaki par- kalı ve Wellington çızmeli iki kişiyi izliyor. Bu kuşbiHm-dedektifleri, polis ve gümrük yetkilileri ile gizli bir işbirli- ği içinde çalışıp, yasadışı yollardan yabarul kuşlan ya da yumurtalannı rahatsız eden. vuran. zehirleyen. tu- zağa düşüren, satan ya da sahip olan kişiîerin kimliklerini belirleyip cezalandınyor. Tehlikedeki kuşlara önem RSPB Başkanı Andrevv Jones. "Yumurta toplamanın bir türün sayıca azalışırun başlıca nedeni ol- duğu pek söylenemez: ancak ender kuşlara yönelen yumurta koleksi- yonculan onanmı olanaksız hasara yol açabilir" diyor. Yumurla koleksiyonculuğu bir zamanlar saygın ve yasal bir eylem- di. Britanya'da Viktorya dönemin- de doruğa ulaştı. Amerika Birleşik Devletleri'nde de bu yüzyıhn ilk on yülanna dek, günümüz kuş izleyici- lerine taş çıkartacak bir coşku ve tutku iJe yumurta toplanmaktaydı. Yumurta ve kuş yuvalanru incele- yen bibm dab (Dology) ile uğraşan- lar arasmda Başkan Theodore ve Frankün Roosevelt bile vardı. Bun- lar için satıbk ve takas yumurta ilan- lan, kataloglar. fıyat bsteleri ve altın madalya ödüllü yarışmalar vardı. Yumurta toplama Amerika'da öldü. Toplamadaki aşınya kaçış bu araştırma gezilerine leke sürdü. 1940'lara vanldığında Amerika'- daki tüm amatör kuşçular ellerinde- ki tüm toplama araç ve gereçlenni dürbün ve fotoğraf makineleri ile ta- kas ettiler.50'b yülann ortalan ve 60'lann başında kuşbilimciler. At- lantik'in her iki yarunda yırtıcı kuş nüfusunun çöküşünün tehb'ke işare- tini verdiler. Yumurtabilimin korumaya olan büyük katkısının en çok a>ırdında olan kuruluşlardan biri hıç kuşku- suz Omurgablar Hayvanbilim Batı Vakfı (Western Foundation of Ver- tabrate Zoolgy = WFVZ). Vakıf araştırmacılan yumurtalardan çok, onlara iliştirilmiş bilgi kartlannın peşindeler. Kuşbibmciler en yeni üreme ka>ıtlanru, bir yumurta ko- leksiyonunun tarihsel bilgileriyle kı- yaslayıp, bir kuşun yayılma alanının darabp daralmadığını saptayabili- yor ve bu bilgileri soyu tükenmeye yüz tutmuş türlere çözüm için kulla- nabibyorlar. Koleksiyon oluşturnluyor Ed Harrison işte bu tür önemli bilgileri elde etme beklentisi ile "yu- murta dullan"ru ölen eşlennin tep- ladıklannı bağışlamaya ikna etmiş, daha sonra müzelerden de elde ettiği koleksiyonlarla VVFVZ'ji kurmuş- tu. Florida Audubon Ulusal Derneği araştırma bölümünden Fred, Shaff- ner da WFVZ koleksiyonundaki eski >oımurta kabuklanndaki oksi- jen oramm inceleyerek tüm ekosis- temin yararlanacağına inandığı bir projeyi gerçekleştirmek çabasında. Schaffner yumurta kabuklannın bize yarar sağlayıa bilgjlere ulaşma- da birer araç olduklan görüşünü sa- vunuyor. Ancak, yoımurtabilimci RatcüfTin dediği gıbi "Bir bakıma koleksiyonlardan yararlanmarruz. bu kişiîerin yapmış olduklanru haklı çıkarttı. Ancak bu, yasadışı yumur- ta toplama eyleminin sürdürülmesi için bir gerekçe olamaz. Caithness Flovvs'da onaysız yu- murta toplama -ya da arama- gün boyu sürdü. Dick ve Benn'in umut- lan tam suya düşerken, izJedikleri iki adam gizemb bir biçimde ceple- rinden bir şeyler çıkartıp diz çöktü ve sonra da çekip gitti. İşte Dick ve Benn'in bekledikleri an gelmişti Derhal pobse haber verip bu iki adamın görüldüğü yere gittiler. Bu- rası sanki el değmemiş bir kumluk- tu. Kazmaktan çekinerek elleriyle kumu eşelediler. 6 inc derinlikte in- cecik kağıda sanb 4 yumurtayla karşılaştılar. Bu yeni buluşlanndan ötürü başdöndürücü bir coşkuya kapıldılar. Bu arada pob's gebniş, fotoğraflar çekilmişti. Yumurtalar RSPB'ye teslim edildi. Yaşamı koyduk, ölümü şimdiük erteledik NATIONAL GEOGRAPHIC Amacmuz, sayfamn tam orta yerine kuş kondurmak değil.. yaşamuı kaçınılmaz uçları olan ölûm ile sevinci anlatmaktı. Ama ne var lu yavrusumı annelik güdüsü ve sevgisiyle besieyeo, bu fotoğrafm hemen yanı başmda yer alan ölü kuşlarm fotoğrafını koymadık. Sevgi ile kuşaülnuş bu resmin tomına acıyı katmamak için. Ama gerçek, yalıuzca bu kuşlarm katledilmesi değil, onun da ötesinde daha doğmadan yumurta aşamasında kimi acımasız koleksiyoncular tarafmdan yok edilmesidir. Değişik. nadir rasttanan yumurtalara sahip olmak için koleksiyoncular. dal üzerindeki hiçbir sevgiyi yaşarmamav a. bu güzelim görünümleri yok etmeye devam ediyorlar. BeÛd ileride, çok uzak değil. oldukça yakın bir zamanda onlann özgür ortamlan olan ormanlar da kentlere dönüşüverecek ve her daJ üzerinde olağan saydığntuz bu tür görünrüler ancak dergilerin ya da gazetelerin sayfalanm birer tablo olarak sûsleyeceklerdir.(Fotoğraf:STEVEMASLOWSKI) Türkiye Akdeniz ve AT ülkelerinde olmayan yayla turizminine ağırlık veriyor Deniz, kum? tarihten sonra şimdi de yayla CEMtLCİĞERİM SAMSUN - Ülkemizde 5-6 a>i gecmeyen türizm sezonunu tüm yıla yaymak ve çeşitlendirmek için Tu- rizm Bakanbğı bir çabşma başlattı. Turizm Bakanbğı, bölgeler arası dengenin sağlanması, yayla, yaya yürüyüş, dağ. kış sporlan ve termal turizm türlerinin bulunduğu bölge- lerin de turizmden nasibını alması ve tunzm yatınmlannın teşvık edıl- mesi için katkıda bulunacak. Akdeniz ve AT ülkelerinde olma- yan yayla turizminin ülkemizde Ka- radeniz için büyük bir şans olduğu zörüşünden hareketle yaylalarda ;irkin yapılaşmaya ve betonlaşma- « gidibnesı de yasaklandı. Yayla- arda yatınm yapmak isteyenlere de furizm Bakanbğı ileOrman Bakan- ıği arasında yapılan bir protokolle ceresteler Orrnan Bakanlıği tarafın- dan verilecek. Kendine özgü doğal bir yapıya, sosyo-kültürel ve ekonomik bir bo- yuta sahip olan Doğu Karadeniz'in son üç yıldan bu yana bir değişim süreci içerisinde olduğu bildiriîdi. Bu değişımi başlatan ve hızlandıran hem yöresel ve hem de dışsal etken- lerin bulunduğu, bu etkenierin en önemli nedenJerinden birinin Sarp Sınar Kapısının açıbşı olduğu ileri sürüldü. Komşu ülkelerdeki politik değişmeler ve dünyada çevreye. kır yaşamına duyarb yönelimlerin bu süreci hızlandıran diğer etkenler ol- duğu görüşü savunuldu. "Doğu Karadeniz Tunzmi" ko- nusunda Karadeniz'in Özelliklerini Koruma Derneği'nin yayını olan KÖK'de Turizm Bakanı Danışma- nı Atay Güngör'ün yer alan yaası- na gore bakanlık yayla turizmine büyük önem verivor. aylalarda yatınm yapmak isteyenlere Turizm Bakanlıği ile Orman Bakanlıği çeşitli kolaylıklar sağlıyor. Turizm aktivitelerinin çeşitlendi- rilmesi ve alternatifierin çoğaltılma- sı yönünde geb'şmelerden söz eden Turizm Bakanı Danışmanı Atay Güngör, "Karadeniz bu yaklaşım- lara birçok yeni olanaklar sağlaya- cak potansiyeldedir. Ancak. bu po- tansiyelin kullanımında bölge için yararlı ve uyumlu bir dengeyi sağla- mak gerekmektedir. Bu konuda yöre insamnın kendisi. kamu kurum ve kuruluşlan hatta uzak, yakın di- ğer ülkelerin insanlan da sorumlu- luk taşımaktadır. Yörenin turizm- den aldığı payda artış 1989'dan 1990'a yüzde 13.69. I990'dan 1991'e yüzde 28.6'dır. 1989'dan 1991'e artış yüzde 55.74'tür" dedi. Hiçbir fıziki ve sosyal altyapmın bu hızda bir nüfus hareketinin ge- reksinimlerini sağlıklı bir biçimde karşılamasının mümkün olmadığını bildiren Atay Güngör, hızla yapıl- ması gereken işler ve almması gere- ken önlemler konusundaki görüşle- rini de şöyle açıkladı: "Karadeniz'de yayla turizmi. ül- kemiz için büyük bir şanstır. Akde- niz ve AT ülkelerinde yaylacıük yoktur. Turizm. bu ülkelerde genel- bkle deniz, kum, güneş, tarih ve kül- tür turizmi şeklinde görülmektedir. Türkiye'de son yıllarda hızla geli- şen turizm yatınmlan aynı şekilde deniz ve ören turizmi şeklinde belb bir bölgede yoğunlaşmışür. Turizm sezonu 5-6 ayı Turizmi tüm yıla yaymak ve çeşitlendirmek için belli bölgedeki özellik ve avanta yaratan turizm çeşitlerinin öncelikle kulla- nılması gerekmektedir." Konuya ibşkin olarak yapılan açıklamada şöyle denildi: "Doğu Karadeniz Bölgemiz, do- ğal güzellikleri ve tarihi değerleri ile ülkemiz tunzminde önemli bir yer olma özelliğine sahiptir. Özellikle yaylalalarda ve kırsal kesimde bo- zulmadan kabruş mimari örnekleri, Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanb dönemlerinden günümüze kadar gelen tarihi eserleri, yüzyıldır yöre özelhklerini kaybetmeden kabnış ve el değmemiş bakir doğası, buraya yönelen turistik ilginin nedenlerini oluşturmaktadır. Bölgenin iklimi, bitki örtüsü ve topografik yapısı gö- zönüne alınarak öncelikle bu yöre- mizde yayla, yaya yürüyüş, dağ, kış ve termal turizme elverişli alanlann tespiti yapılmıştır Karadeniz Bölge- si yaylalan bakanlığimızca ele abna- rak, yörenin bize tanıdığı alanlar ve bu alanlann en doğru biçimde nasıl değerlendirileceği araştınlmış, ince- leme sonucunda, kültürel ve doğal kaynaklann titizlikle korunması ön koşulu ile turizm hareketlerinin ve turizm yatınmlannın bu bölgede teşvik edilmesi hedeflenmiştir." Olimpik Müzeye gönderilen St. Eudokia'nın ikonası Olimpiyat Müzesi'nde Türk eserleri Haber Merken-Uluslararası Olımpıvat Komitesı'nin kuruluşunun .vüzüncü yılı nedenıv le Lozan'daki Olımpık Müze'deaçılan sergıde, Türk eserlen de ver alıyor. 2000 Obmpiyatlanna talip olan Türkiye Milb Olimpiyat Komitesı'nin sergiye gönderdiği eserler arasında, Arkeoloji Müzesi'nden gümüş tabak. Sı.Eudokis'in ikonası. cami kandilı, Hıtit kabartması. Dıyonızos heykeb. Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nden tunç bpğa heykeb, Türk-İslam Eserleri Müzesi'nden işlemeb pirinç tas, 3. Murat'ın tuğralı mülknamesi, Topkapı Sarayı'ndan imparatorluk namaz seccadesi bulunuyor. 1915 yıbnda Baron Pierre De Coubertin'in teşebbüsüyle kurulan Obmpik Müze, bu yılki obmpik günde ilgi odaği habnegeldi. Dünyanın pek çok ülkesinden haüra eşyası, tarihi değeri olan eşya ve sanat eserleri müzede sergileniyor. Müzede. spor. obmpiyat ve tarihle ilgib her çeşit malzeme ve fotoğraf da yerabyor. Türk erkekleri prezervatifi tanımıyor ANTALYA (AA) - AIDS'e karşı abnacak önlemierin başında gelen prezervatıf kuîlanımının Türkiye'de yaygın olmadığı, Türk erkeklerinin büyük bölümünün prezervatifi tanımadıklan bildiriîdi. AIDS Savaşım Derneği Antalya Şubesi Genel Sekreteri Dr. Üner Beköz, Antalya Gazeteciler Cemiyeti'nde yaptığı basın toplantısında, Türkiye'de AIDS'e karşı savaşımda karşılaşılan en büyük güçlüğün. prezervatifgibi AlDS'le savaş araçlanmn tanıülmasının bile bir savaşım gerektirmesi olduğunu söyledi. ne kimse inanmıyor KALKtTA(AA)- Hindistan'ın Bengal eyaleti hükümeti, geçen ay ölen bir din adamının müritlerinı, liderlerinin gerçekten öldüğüne ikna etmeye çabşıyor. Müritleri,dini bderleri Balak Brahmachari'nin meditasyona daldığına ve yeniden dirileceğine inanarak. naaşı buz içinde tutuyor. Spor Bakanı Subhas Chakraborty, Brahmachari'nin müritlerine, "yüksek nitebkü" bir doktorlar ekibinin naaşı ınceleyeceklerini bildirdi. 50milyon Hindu'nun taptığı "Guru" Brahmaçhari, 5 mayısta kalp krizinden ölmüştü. Balak Brahmachari'nin müritleri ile cesedin en kısa zamanda yakılmasını isteyenler arasında çatışmalar çıkması üzerine hükümet, Brahmaçhari'ye inananlan liderlennin öldüğüne ikna etmekaranaldı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear