14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
6MAYB1993PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA KULTTJR 11 Wildfire DünyaTiyatrosu, "Wallukaga veKabaka" adlı oyunudünyabanşıiçin sergiliyor eletutuşup, sesimizi yüfcseltebiliriz 5 Kühür Servisi - "Sesimizi yûksettetim / Bu seçim bizün / Hw kfiy ve her kasabada /hepi- miz / El ele tutuşup / Sesimizi yüksettebiliriz..." Bunlar VVildfire Dünya Ti- yatrosu'nun amaçlannı özlü bir şekilde anlatan "Sesimizi yük- seltelim" adb şarkılannın sözle- ri. Onbeş gün süreoek ve İstan- bul, İzrnir ve Ankara'yı kapsa- yan bir dizi etkinlik gerçekleş- tirmek üzere Türkiye'ye gelen, Wıldfıre Dünya Tiyatrosu, kendilerine merkez olarak Avustralya'yı seçmiş bir gnıp amatör gençten oluşuyor. Dün- yanın çeşitli ırk ve milletlerin- den oluşan bu gençler, tüm bu çeşitli kültürlerden harmanla- dıİclan etkinliklerini yine dün- yanın dört bir yanında sergili- yorlar. "Bütün dünya kültürle- rini, bütün dünya insanlanna" sunduklan için Dünya Tiyatro- su ısmini seçmişler. ;rkesin anadilinin yanı sıra öğreneceği evrensel birdilin oluştunılmasını amaçlıyorlar. Bahai diru toplumuna bağlı topluluk üyekri, bir yıllannı Arnavutluk, Yunanistan, Ro- manya, Macaristan, Bulgaris- tan, Çekoslovakya, Polonya ve Baltık cumhuriyetlerini kap- sayan ve dünya banş ve birliği- ni yaymayı amaçlayan turneye adamışlar. Tüm etkinliklerini ücretsiz olarak gerçekleştıren ve çabşmalannın karşılığında hiçbir ücret almayan gençler, bunu dini inançlan doğrultu- sunda bir "hizmet yılı" olarak görüyorlar. VVildfire yani(Vah- şi Ateş)ismini seçmelerinin ne- deni de banş ve birlik mesajını aynen vahşi bir ateş gibi yayma- yı ummalan. Ceşjtfiük içinde birlik ~ Bahai dini topluluğu. çevre sorunlan,.dünya baaşk.cınsler, ırklar ve sınıflar arası eşıtbk, al- kol ve uyuştunıcu bağımbhğına karşı mücadele gibi bir dizi amaç etrafında birleşen ve Bir- leşmiş Milletler'e bâğb gayri- politik bir grup. Sınırlann kal- dınlmasını, uluslararaa bir hü- kümetin kurulmasını ve tüm in- sanlann paylaşacağı ortak bir dihn yaratılması gibi amaçlan olan Bahailer'in birincil sloganı "çeşiüilik içinde birlik". Bağım- sız tek tannh dinlerin en gençle- Bir grup amatör gençten oluşan VVildfire Dünya Tiyatrosu, 'banş ve birlik' mesajını vahşi bir ateş gibi yaymayı amaçladıklan için dünyayı dolaşıyor. rinden olan Bahai dini, kısa sü- rede dünyanın en yaygın din- lerinden bın haline gelmiş. Yedı.yıl önçe kurulan, VVild- fıre Dünya Tiyatrosu'nun sa- nat yönetmeni Simon Hinton, amaçlan banş mesajı iletmek olduğu için öncelikle Avrupa'- ya gelmeyi tercih ettiklerini açıklıyor. "Bu gösterimizi sun- mak için, sayısız savaşa sahne ohnuş ve olmaya devam eden Avrupa'dan daha iyi yer bula- mazdık" diyen Hinton, politik değil ruhani bir topluluk olduk- lannı da ekliyor. Her sanaün bir mesaj içerdiğini bebrten hin- ton, "mesajı olmamak bile me- saj"dır diyor ve sanatla propa- ganda arasında ince bir çjzgj bulunmasınm sanaün değerini hiç bir bîçimde azalt- mıyacağına inanıyor. Uganda'dan halk öyküsu Topluluk, ülkemizde Ugan- da'daki Baganda kabılesınin bir halk öyküsüne dayanan "Wallukaga ve Kabaka"'isimli bir oyun sergıleyecek. Mü- zik, dans, tiyatro ve rnaske gibi sanat dallannı birleştiren oyun, dünyadaki baskı ve zulümfer- den sorumlu Kabaka'nın (Kral) sıradan bir demirci olan Wallukaga, tarafından kasıtsız olarak tahtan indirilişini anlatı- yor. İnsanlann özde eşit oldu- ğuna inanari grup üyeleri oyun- daki konum farklıüklannı be- brtmek için maskelerden yarar- lanrruşlar. Maskeler aynca, ağırlığı, görece daha kolay olan mimiklerle ifade biçiminden daha etkib old-uğuna inandıkla- n beden diline kaydırma işlevi görüyor. Maskeler sayesinde bırden fazla karakteri canlandı- ran oyuncular sahneden in- meksizin, bir rolden diğerine geçebiliyorlar. Gösteriler arunda elektronik altyazı ile Türkçeye çevrilecek. Dil farkbbklannm mesajlannı iletmekte bir sorun yarattığını kabul eden Simon Hmton, yine de dib sanaün aynlmaz bir par- çası olarak gördükJerinden, tü- müyle hareketlere dayab bir ti- yatro biçimini tercih etmedik- lerini ve bu sonınu çeviriyle aş- maya cahştıklan belirtiyor. "Ancak bizim amaçlanmızdan biri, herkesin anadilinin yanı sı- ra öğreneceği evrensel bir dilin oluşturulması.Ancak o zaman gösteriler kusursuz olabüir." Topluluk, salı günü Jstanbul Teknik Üniverşitesi'nde, dün de Boğaziçi Üniverşitesi'nde oyunlannı sergiledi. Cumartesi günü ise Gülhane Etkinlikleri çerçevesjnde Gülhane Parkı'- nda gösterilerini yineleyecek. İstanbul'dan sonra Ankara'ya geçecek olan topluluk, Orta Doğu Teknik Üniversitesi ve Atakule'de birer oyun sergile- yecek. Buradan lzmir'e geçe- rek Ege Üniversitesi ve Konak meydanında izleyicilerle bulu- şacak olan topluluk, dünyanın başka yerlerinde banş ateşini alevlemek üzere Türkiye'den aynlacak. Steinbeck yeniden gündemde Kültûr Servisi - ölümünden yirmi beş yıl sonra, Nobcl ödüllü ya- zar John Steinbeck, günümüzdeki ekonomik durgunluk ve çevre bilinçlenmesı ışığında yeni birpopülarite ka2anıyor. Geçen ay, Steinbeck'in binlerce hayranı, onun kitabı sayesinde sanatçılan, fahişeleri ve balık fabrikası işçileri ölümsüzleşen Sardal- ya SokagVnda, doğum >Tİdönümünü kutlamak için bir araya geldi- ler. Kaüforniya kıyılanndaki gözde bir tatil beldesı olan Monte- rey'deki kutlamalara geien daha birçok kışi ise yerdarlığı yüzünden geri çevrildı. Kutlamalar topluca şarkılar söylenmesı ve Steinbeck'- in "Fareter ve İnsanlar" ile "Cenneün Doğusu" kitaplanndan pa- sajlar okunmasıyla başladı. Sonra Steinbeck'in gelini Nancy Stein- beck. "Steinbeck Büstü"nün açıhşını yaptı. Montere> Belediye Başkanı Dan Albert ise bu günü "Steinbeck" günü ilan etti. Nancy Steinbeck, yaşasaydı 91. yaş gûnünü kutluyor olacak Sti- enbeck"e gösterilen bu yeni tlgı hakkında şu yorumu yaptı: " C^le saruyorum lcı insanlann ona karşı bu yeni ilgısinın kökeninde yalnız- ca ekonomik durgunluk döne- minin yarattığı ruh hab' yatmı- yor. O, ekolojinin büyükbabası sayıldığı için Ügikniyorlar." Stembeck'in yaşadığı dönero- de Monterey, dünyanın sardal- ya merkezi olarak kabul edib- yordu ve Steinbeck'in kitabına verdiği ad nedeniyle Sardalya Sokağı otarak anılmaya başla- yan sokakta 30 tane sardalya fabrikası bulunuyordu. Bugün- lerde sokak. hediyebk eşya sa- tan dukkânlan, restoranlan ve hatta bir de Steinbeck Mumya Müzesi ile tam bir turist tuzağı habne gebniş durumda. Stein- beck zamanından kalma evler hâlâ duruyor, ama artık antika dukkânlan ve özel klüplere dönüşmüşler. Steinbeck; Nobel, Pubt- zer ABD Özgürlü Madalyası ödüllerinin ûçünü birden kazanan tek yazar. "Gazap Üzümleri" adb kitabı hâlâyılda yüzbin adetsatılı- yor. Geçen sene "Fareler ve İnsanlar" bir Hollywoodfibninekonu olurken "Gazap ÜzümlerT'nın Broadway'de sahnelenen oyun- laştınlmış versiyonu Tony Ödülü'ne layık görüldü. Her sene Steınbeck'ın doğduğu ve gömülü olduğu Salinas'ta ger- çeldeşürilen Steinbeck Festivaü, bu ağustosta 14 yaşına basıyor. Steinbeck Vakfı Sabnas Merkez Şube yönetıasi Pbyllis Meurer her yıl dünyanın dört bir yanından yaklaşık 4 binkişıııin festıvab ziya- ret ettiğini belirtiyor.Bu yû festivalın ana teması Steinbeck'in "AI Midilb" adb kitabı olacak. Ziyaretçiler tur otobüsleriyle, Steinbeck ve kızkardeşinin çocukken al midılb'lerine binip dolaştıklan Sabnas Vadisi'ndekı çiftlığe götürülecek. Vakıf, böylelikle Steinbeck ar- şivlerinin saklanacağı bir binanın yapımı için gereken parayı top- larnayı amaçlıyor. Yine de Amerikalann büyük birçoğunluğu Steinbeck efsanesine eskiden olduğu gibi şüpheyle bakmaya devam ediyor. Ekonomik kriz döneminin betımlendiği "Gazap Üzümleri" 1939 yılında ilk ke.z yayımlandığında, Kaliforniyalı toprak sahipleri, Sîeinbeck'i komünist ilan etmışlerdi Steinbeck, aldığı tehdıtlcryüzünden Los Angeles'a kaçmak zorunda kalmıştı. Tepkîler Salina«'ta kitabın yaJüJmasına kadar varmıştı. "Fareler ve fnsanlar"ın ÜU birçok kez ujrgunsuz olduğu öne sürülerek okul vc halk kütüpanelerine sokul- ması yasakiamıştı. Festivallerde hâld boylesi tcpkıler dılc gettren- lere rastlanabıbyor. John Steinbeck Ölümünün 7.yılında eşinin hazırladığı belgesel,TRT'de gösterilecek 'Istanbullubir sanatçı HaldunTaner' Magazin / TV Servisi - Türk öykü. tiyatro ve gübnece edebi- yatının önde gelen adlanndan biri olan Hakhm Taner'in ye- dinci ölüm yıidönümü, vann TRT-2'de saat 22.35'te hal- dun Taner Belgeseli' adlı bir programla anılacak. Yapım ve yönetimi Haldun Taner'in eşi Demet Taner'e ait bu programda, Demet Taner'in Marmara Üniversitesi Sinema TV Bölümü'nde master tezi olarak hazırladığı Haldun Ta- ner belgeseli gösterilecek. De- met Taner, belgesebn doğusu ve çahşmalannı şöyle dile getir- di: "Eşimi kaybettikten sonra bir boşluk içine düştüm. İçim- deki negatif enerjiyi pozitifedö- nüştürmek amacıyla ne yap- mam gerektiğini düşünürken Sinema TV'deki bir master programının sınavına girip ka- zandım. Tezimi çok iyi bildiğim bir konu olan eşim HaJdun Ta- ner'in İstanbul'Ia bütünleşmiş yaşamı olarak belirledim. Elim- de bir kısmı TRT tarafından çe- kilmiş bir kısmı tamamıyla bana ait hazine niteliğınde bir arşiv vardı. Bunlann içinden Taner'in ki- şibğinin belkemiği olan en be- ğendığim bölümleri, kitaplar- dan ona ait olan kısımlan bir araya getirdim. Kendim de çe- kimleryaptım. Benim zihnimde oluşturduğum 'İstanbullu bir ölümün yedjnd yılında, eşi Demet Taner'in MSÜ Sinema TV Bölümü'n- de master tezi olarak hazırladığı belgesel vann TRT2'de gösterilecek. sanatçı Haldun Taner' olgusu- nu yaşanılan mekanlar ve dış çekimlerle verdim. Bir sanatçı>ı en iyi kendisinin anlatabılecegi savından yola çı- karak kendi arşivi ve kitapla- nndan bölümler aktanp kendı görüşlerimle bir senaryo cerçe- vesi oluşturdum. Benim amacım Haldun Ta- ner hakkındaki bilgjlerin yal- nızca bende kalmaması için, onun kişiliğini oluşturan sente- zi tek tek elemanlanyla ele al- makü. Bunlar da aiîe, eğitim, doğduğu ve yaşadığı yerier ve eserleriydi. Başkalannın da onun hakkındaki görüşlerine otantik ohnası amacıyla TRT- de daha önce yapılan röportaj- lardan kayıt yapüm. Bütün bu çabşmam süresince objektif ol- maya çabştım." Belgeselın içeriğinde Mete Akyol, Refik Erduran, Münttaz Soysal, Şara Saym, Aysegül Yüksel, Selçuk Erez, Engin Cez- zar da konuşmaa olarak bu- lunmaktadır. Aynca Markiz Lokali'nde Alman televizyon- culann Haldun Taner'le yapüğı röportajdan da görüntüler yer abyor. 'Yepyeni bir edebiyat dili MEHMET BASUTÇU PARİS- Fransjz Külnlr Ba- kanlığı tarafından düzentenen "Les Beiles ttrangeres" diztsinin Türk edebi>atına aynlan >irmind progrartıı. 4 mav ıs gecesi, Sorbon- ne Üniverşitesi'nde vapılan bir tö- renle başladı. ] 7 mayts tarihine dek Fransa ve Belçika'da yaptlacak dcğişik top- lantı ve söyleşı'lerde yapıtlan tanıhlacak olan on bir kişilik ko- nak Türk yazar ve şairler grubu, şu adbrdan olnşuyor: Leyla Erbâ, Enis Batur. Ataol Behramoğlu, İnci AraJ, Nedim Gürsel, Özdemir tnce, Bi^ge Karasu, Puıar Kiir, Demir Özlü, Zafer Şenocak ve Latife Tekin. "Les Beiles Etrangeres"in açılışından bir gece önce, Fransız devlet kanalı olan "France 2"de ber geceyansından sonra yayımla- nan költûrel progranı "Le cerde de minuit"de, Türk edebiyatına ilişkin bu etkinlikler dizbinc, yak- laşık on dakika ayrıldı. Prog- ramın konuğu olan Bilge Karasu, "Başkalannı tanımanm, tanıya- bilmenin çokönemli birkonu oldu- ğunu" vurgıdadıktan sonra, "Edebiyat başka insanlan tanı- mak için önenıli bir araçtır anıa. başkalarını acaba ne oranda ger- çekten tanıyabib'riz ? Yabancı bir edebiyah tanımak söz konusu ol- duğunda, birçok yazann birçok yapitını okuyabilmek gerekir"- dedi. Progranı sunucusunun, "Tûrk edebiyatnun özeUiği nedir?"' soru- suna, "Bekkdiğimz, özeDikle Türk olan neydi kiT sorusuyla karşıiık veren Bilge Karasu, Türk edebivatındaki değisik gelenekler- den söz ettikten sonra, "özgön bir edebiyattan foUdorîk öğeler bek- lenmemesi gerektiğini vurguladı. Paris'te "Gece" (La nuit) adb ro- manı Fransızca yayımlanan Kara- su,sözlerini şöyle noktaladı: "Y ep- yeni bir edebiyat dili geJtştirdik: Türkçe yazıyoruz; bu herşey de- mekfor." Seçici kurullardan istifalar • Kültür Servisi - Orhan Alkaya ve Haluk Şevket Ataseven üyesı bulunduklan Tiyatro Ödüllen seçici kurulu üveliklerinden istifa etüler. Alkaya, Ulvi Uraz Tiyatro Ödüllen, Tiyatro Eleştirmenleri Birliği Tiyatro Ödülü ve Yavuzer Çetinkaya Armağanı seçici kuruJ üyeliklerinden isü'fa edişinin nedenini şöyle açıkladı: "Kim, kime, neyi, niye soruianna, arük hiçbir yanıt bulamadığım için, tüm ödül mekanizmalanyla aramdaki, zaten zayıfolan son bağlan da yitirmiş durumdayım. Beni bu karan almaya, yeniden sıfır noktasmı bulma çabası yönekmiştir." Haluk Şevket Ataseven ise Avni Dilbgil Tiyatro ÖdüUeri seçici kurul üyeliğinden istifasmı şu şekilde gerekçelendirdi: "Kısırçekişmelenn, anlamsızca taraf tutmalann. ucuz baskılann doludizgin koşuştuğu bir ortamda, bir seçici kurul üyesi olarak görevimi gcreğinceyerine getirebileceğime inanmıyorum." Woody Allen'in vesayet davası • NEVV-YORK (A.A) - Ünlü sinema sanatcısı VVoody Allen ile 12 yılbk sevgjb'si Mia Farrow arasında yedi haftadır süren vesayet davası sona erdi. Yargıçm, Elüot VVilkin 3,500 sayfayı bulan mahkeme tutanaklannı inceleyerek. ay sonuna kadar karan açıklaması bekleniyor. Dava boyunca yedisi psikoterapi uzmanı olan 30 kadar tanık dinlenerek çiftin, 5 yaşındaki kızlan Salchel ve evlat edındilderi 7 yaşındaki kızlan Dylan ile 15 yaşındaki oğullan Moses'e kimın bakmaya daha uygun olduğu sorusuna yanıt arandı. Mahkemenın son gününde taraflannavukatlandinlendi. Mia Farrovv'un avukatı Elenor Alter. Allen'in yetişkin evlatbğı Soon Yi ile cinsel ilişkıde bulunduğunu hatırlattı ve "Yedi yaşındaki evlatlıgı Dylan'a ne yapügını ise belki de hıç öğrenemeyeceğiz"dedi. AUen'in avukatı Elkan Abramovvitz ise müvekkilinin yedi yaşındaki kızıyla cinsel ilışkide bulunduğu yolundaki iddalan iftira olarak niteledi. Farrow'un, kın Soon Lee ile ilişkiyegiren Allen"den intikam almaya çalıştığını iddia etti. Allen'in avukatı konuşurken, Mia Farrovv'un ağladığı görüldü. Başaran'ın 40. sanat yılı • Kûltür Servisi- Şair ve yazar Mehmet Başaran'ın 40. sanat yılı yann birdizı etkinükle Edirne'de kuüanacak. Damla Sanat Dergisi ileTürk Kütüphanecibk Derneği EdirneŞubesinin ortaklaşa düzenledikleri etkinlikler çercevesindc Başaran ve Sami Karaören yann saat 16.00'da Halk Eğitımi Merkezi'nde Süreyy a Erjaşar'ın yönettiği bir söyleşiye katılacak. Söyleşinin ardından DSİ Sosyal Tesislerinde yemekb, şıirlı ve müzikli bir kutlama gecesi yapılacak. Aynca Edime'deçıkan Damla Sanat Dergisi, 22. sayısını Başaran'a ayirdı. Derginin bu özel sayısında Başaran'ın yaşam öyküsü, kitaplan, sanatçı kişiliği tanıtılıyor; hakkında yazılanlar ve yapıtlanndan örnekler yerahyor. öteyandan Kırklareli Kültür ve Da>anışma Demeği, Kırklareli'nın geleneksel "Kakava Şenlikteri" kapsamında "Trakya Şiır Günlen" başlıkb bir etkinlik düzenledi. Şiir günleri kapsamında 8 mayıs cumartesi günü ll Halk Kütüphanesi salonu'nda Mehmet Başaran, Sami Karaören, Süreyya Eryaşarn konuşmaa olarak katılacağı. Damla Sanat Dergisi şairleri Ulug Turanuoğhı ve Necdet Tezcan'ın da bulunduğu Trakyab 15 şairin şiirlerinden örnekler sunacağı bir toplanü yapılacak. Toplanüyı dernek başkanı Ali Coşkun Yanardağoğla yönetecek. 'Genç Sanatçılar Sergisi' • Kültnr Servisi- "Genç Sanatçılar Sergisi" bugün Etibank Sanat Galerisi'nde açılıyor. Mimar Sınan ve Marmara Üniversitesi'nin ilgıli birimlerindearaştırma görevlisi olarak çabşan genç sanatçılann yapıtlanndan oluşan karma sergi 28 mayısa kadar açık kalacak. Etibank Sanat Galerisi'nin "Atatürk'ü Anma Gençb'k ve Spor Bayramı" nedeniyle genç sanatçtlann yapıtlanna ayırdığı sergide Fatma Akyürek, Nurefrin Bektaş, Malunut Bozkurt, Anmet Umur Denlz, Cemil Ergün, Yalçın Karayağız, Emin Koc, Zafer Mintaş, İrfan Okan, İrfan Önürmen, H. AVTB öztopçu, Esma Filiz Paçal'ın yapuian sergılenecek. 'Gezi Anılan' Fotoğraf Yanşması •İSTANBLLOJBAh Aylık gezi dergisi "Atlas" tarafından "Gezi Anılan" başlıkb biryanşma düzenlendi. Yanşmada birincilik, ikincibk ve üçüncülük ödüllerinin yanı sıra 10 kişiye de mansiyon verilecek. Herkese açık olan yanşmada 'Türkiye ya da dünyamn herhangi bir köşesini gezerken yakalanabilecek, herhangi biran. coğrafya parçası ya da yöreyle özdeşleşmiş msan görüntüsü" fotoğrafın konusunu oluşturabilecek. Son başvuru tarihi 1 Ekim 1993 olarak belirlenen yanşmaya en çok 3 eserle katıbnabilecek. Yanşmaya gönderilecek fotoğraflann renkü-dia olarak veçercevelenmış olması gerekiyor. Seçici kurulu Mehmet Biber, Izzet Kehribar, Şemsi Güıier, Doç. Tunç Tüfekçi, Mehmet Demirel ve Mehmet YaşüTin oluşturduğu yanşmada bınna>eıki kişilik venedik tatili, ikinciye profesyonel fotoğraf makinası, üçüncüye güneyde iki kişilik bir tatü ödülü verilecek. Fotoğraflar, Atlas Dergisi. Gezi Anılan, Hürriyet Tesisleri. Güneşbköy adresıne gönderilebibr ya da elden teslim edilebilir. Sharon Stone Tûrkiye'ye geliyor • Kültûr Servisi-Bütün dünyada olayyaratan "Basic Instinct" (Temel İçgüdü) adbfilminsansasyonel yıldızı SharonStone yakında Tûrkiye'ye geliyor. Standart Film yetkililerinin verdiği bilgıve ğöre, Standart Film'in sahiplerinden Uğur Terzioğlunun davetlısi olarak Tûrkiye'ye gelecek olan Sharon Stone Türk-Amerikan ortak yapımı olarak gerçekleştirilecek bir filmde rol alacak. Hazıran ayı başmda Tûrkiye'ye geleceği bildirilen Sharon Stone, kalacağı bir hafta süre içinde başta İstanbul olmak üzere film çekımlerinin gerçekleştirileceği Ege ve Akdcnizsahıllerindeki mekan araştınnalanna da katılacak.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear