Catalog

Cumhuriye! İmtivaz sahibi: Berin Nadi Gcncl Ya\ın YönctmcnrÖzgfiı Aear •Gcncl Gorscl Yoncımcn Ali \car • DuzıMileme Mustafa Sağlamer Ankara TemvılciM Ciinejt Arcaviirek •tiaher Mudurlen l>ak kansu. I lakkı Lrdem Va\ın Koordın.ttoru Hıkmet Çetınkaja •Gcncl Ya>ın D;ınışmanı Orhan Erinç ' • Ya/ı İ^lcri '.^üdurü C'elal Başlangıç •Ha- ber Mcrkc/i Mudürıı: Mustafa Balba> »Istanbul Habcrlcn Şena> kalkan «Dı^ Hahcrler Ergun Balcı AlaturkBuN.ınNo 125. K.ıt 4 SBakanlıklar-Ankara Tcl 4195020 C Hai). Tofcx • İi • Ckononıı Dinç Tajanç «Yıırt Kahcrlerı Mehmet Ssrav 42^44. Fax:(4»4l95027 »l/mır TcmsılciM Serdar Kı/ık, H Zı> a Blv 1352 S2 3 Tel • Makalolcr Sami Karaören «Srnır \bdakadir Nucelman «Du- XH23OTelex 52359. hav 151)895^60 •AdanaTemsıkısı Çetin Yiğenoğlu InonuCd /ellnıc \bdullah ^am"i I I 9 S N Ü 1 Kal I.Tcl 522550-522601-522492 Telcx 62155.1 ax-( M)?22S7() MUCSSCM; Mııddrıı Erol Erkut •Koordınalor: \hmel kondsan • Muhascbe Büknt Vener • İd.ırc Hiise\in(,urtr • l^lctmc ÖnderÇelik • Bılgı-İ^lcm Nail tnal •Bı[j;ıvı>ar Sıslcm: Mürütet ( ikr #Rck!.ını Reha l^ıtman ^•>ııııla>in*eBaian: \ L'nıOun H.ıbcr Vj.ınsı B.tsımc^ auıKilık \ î> Tj'rkncı'gı t ad '^ 41 C jgjloylu M-t-tKt PK 246lsunhulTcl <l2Q<o<TJn 2224* F ..x 21 MAYIS1993 İrasak 3.45 Güneş. 5 34 Öğle 13 05 tkındi-17 02 Akşam: 20 27 Yatsı: 22 08 Özelradyocıılarisyaııetti• Radyo Televizyon Yayınalan ve Sahipleri Derneği, yaymlanna izin verecek anayasa değişikliğinin TBMM'nin iki aydır çoğunluğu sağlayamaması nedeniyle bir türlü gerçekleşmediğini hatırlattı. Dernek Başkanı, "Bu arada 25 bin kişinin işsizliği sürüyor, TriîyonJarca liralık yatınm çürüyor" dedi. • Dernek Başkaru Osman Ataman, radyo-TV'leri • RTSYT açıklamasında, "19 Mayıs Gençlik kapatan genelgeyi imzalayan Ulaştırma Bakanı Yaşar Bayramı'nın anlı şanlı sözlerle kutlandıgı bir günde, Topçu'yu hukuka aykın davranmakla, hükümet radyo ve televizyonlan kapatanlann, Türk gençliği programını tek başına çiğnemekle suçladı. Ataman. önünde, Türk milletinin vicdanında suçlu durumda TRT'nin yeni radyo kanalını da 'vatandaşla alay bulunduklannı ısrarla düşünüyoruz. TBMM'nin, etmek' olarak değerlendirdi. yasamızı derhal çıkartmasını istiyoruz" dedi. Magazin / TV Servisi - Rad- yo ve Televizyon Yayıncılan ve Sahipleri Derneği (RTSYD). "Yasaları güne uygun hak geti- remeyenlerin taribe hesap vere- meyecekkriıri" öne sürdû. Llaştınna Bakanı Yaşar Top- çu'nun, 15 Mart Genelgesi'yle ülkeyi radyosuzluğa mahkum ettiğini söyleyen Demek Baş- kanı Osman Âtamao. "Tüm si- yasi partilerin anlaşmasına karşın, özel radyo ve TV yayıncılığına ızin verecek ana- yasa değişıkliği iki aydır TBMM'nin, yeterli çoğunluğu- nu sağlamasını bekliyor. O zamandan bugüne 25 bin kişinin işsizliği sürüyor, TriîyonJarca Iiralık yatınm çü- rüyor" dedi. Meclis'ın, ancak "Sine-i millete dönü- febüir" endişesiyle cumhurbaşkanını se- çebildığini vurgulayan Ataman, "Tüm halkın beklentisini gerçekleştirebilecek degişiklikler için ilkelerde anlaşma sağ- lanması. toplantı için gerekli koşullann yerine getirilmesine yetmiyor" diye ko- nuştu. RTSYD Başkanı, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Özel radyo ve televizyonlann temsilci- Korsan yayınahapisistemiDENİZLl (Cumburiyet)- Korsan yayın yapan 'Pamukkale Radyo' hakkında kamu davası açıldı. Cumhunyet Savcıbğı, radyonun sahibi Gürhan Candoğan hakkında Telsiz Yasası'na muhalefetten 1 yıldan 3 yıla kadar ağır hapıs cezası istedi. FM kanah 100.3 bandından bir hafta süreylegizJi olarak yayın yapan radyoya baskın düzenJeyen polis, yasadışı faaliyet gerekçesiylecihazlan mühürlemiş, radyonun sahibi ve 8 çalışanı hakkında zabıttutmuştu. Cumhuriyet Başsavcısı V'eö Çiftçi, korsan yayın yapan radyo hakkında 2813 sayılı Telsiz Yasası'ran 32, A bendi u>annca dava açıldığını belirtti. Yasa uyannca ruhsatsız yayınlar için 1 yıldan 3 yıla kadar ağır hapis cezasının öngörüldüğünü ıfade eden Çiftçi, Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülecek davada radyo sahibi i)e çalışanlann tutuksuz olarak yargılanacağını bildirdi. Savcı, korsan yayın yapan dığer radyolar hakkında da gerekli tespitler yapıldıktan sonra dava açılacağını söyledi. Emniyet Müdürii DJıan Şener. Denizü'de 4 radyonun daha korsan yayın yaptığını belirterek bu radyolann belirlenmesi için teknik cihazlarla araştırma yapıldığını bildirdi. Ulaştırma BakanlığYnın genelgesinden sonra radyo sahiplerinin yasaf düzenlemeler yapılıncaya kadar yayınlannı durduracaklan yolunda Valiliğe dilekçe verdiklerini anımsatan Şener, "Yayın kuruluşlannın sahiplerinin ifadelerini aldık. Hiçbiri yayın yaptıklannı kabul etmıyor. Bu nedenle yayın yerini ve yayınlan tespit etmek zorundayız" dedi. Denizli Valisi O. Kağan Köksai da radyo sahiplerini uyararak yayınlannı durdurmalannı, aksı halde tespit edilmesi halinde gerekli yasal işlemin yapılacağını bildirdi. Denizli'de polisin Pamukkale Radyo'nun korsan yayınını suçüstü tespit etmesinden sonra diğer radyolar yakalanmamak için belirli aralıklarla yayın yapmaya başladı. len Ankara'ya gHtiklerinde. kendilenne, 'Bu iş tamam; gruplanmıza mensup parla- menterlerin toplantıda bulunmalarını sağ- iayacagjz' dıyen sıyası partı grup başkan- vekilleri, sözlerini tutamıyor. 10 nisan günkü gazetelerde, 'Özel radyolar 15 gün içinde açriacak' diyen. za- manın Başbakan Yardımcısı, bugünkü Başbakan Vekili Sa>ın Erdal İnönü, he- nüz bu yönde çözüm sağlayıa ciddi bir adım atmıyor." Radyo ve televizyonlann üzerinde "te- rör estiren" genelgenın Bakan Topçu ta- rafından "emaneten" imzalandığının be- lırtildiği açıklamada şöyle deniyor: "Yaşar Topçu, hükümet programını, tek başına çığnemeyi sürdürüyor. Deniz- cilik Bakanhğı'nı kurdurtmuyor, radyo- TV'leri kapatan genelgeleri imzalıyor, hukuka aykın bu hareketleri, hukukçu kimliğini kullanarak savunmaya çabab- yor. Radyo kapatma genelgesinin asıl mi- man ise, daha üst makamlara. demokrası bayraktan olarak çıkabiliyor. Bundan da acısı, benzerlerine mühür vurulmuşken, vatandaşla alay edilircesine, ortaya, özel radyolara özenen bir yayın anlayışıyla TRTFM çıkabiliyor" Ataman'ın açıklamasında yer verdiği öteki görüşler şöyle: "RTSYD olarak biz, 19 Mayıs Gençlik Bayramı'nın anlı şanlı sözlerle kutlandıgı bir günde, radyo ve televizyonlan kapa- tanlann, Türk gençliği önünde, Türk mil- letinin vicdanında suçlu durumda bulun- duklannı ısrarla düşünüyoruz. TBMM'- nin, yasamızı derhal çıkartmasını istiyo- ruz. Haftalardır oyalamaca, aldatmaca, politikalanyla gün geçiştiriliyor. Eğer bu durum. bu sonuçsuz haliyle sürdürüle- cekse, bir bakanın genelgesini, 446 parla- menter düzeltecek çaba>ı gösteremeye- cekse. bu aczın cezasını, Türk halkı daha fazla çekmeyecektir." Yaylalar turizmiçin potansiyel •Turizm Bakanlığı'run, yaylalan turizme kazandırmak için sürdürdüğü çalışmalann yanı sıra seyahat acenteleri de yörük yaylalan vekpylerine,tur kataloglannda daha fazla yer vermeye başladılar. ANTALYA (AA) - Yörük yaylalan, son yıllarda Antalya yöresindeki turizmcilerin başlı- ca tur güzergahlan arasmda yer alıyor. Turizm BakanlığYnın, yaylalan turizme kazandırmak için sürdürdüğü çalışmalann yanı sıra seyahat acenteleri de yörük yaylalan ve köylerine, tur kataloglannda daha fazla yer vermeye başladılar. Seyahat acentelennın verdiği bilgıye göre yabancı turistler için düzenlenen turlann büyük bölümünde güzergah üzerinde bulunan bir köye gidilerek et- kinlilder düzenleniyor. rurizm- ciler, yabancı turistlerin bir Türk köyünde içtikleri yorgun- luk kahvesinin bile tura ayn bir renk katüğını bildirdiler. Antalya Rehberler Derneği Başkanı Giray Ercenk, araştır- malar sonunda Antalya yöre- sinde tunzme kazandınlacak birçok yörük göç yolu belirle- diklerini kaydederek bu yolla- nn, kültürel ıçerikli turizm et- kinliklennde değerlendiriimesi gerektigıni söyledi, Türkiye Seyahat Acenteferi Birliği qÜRSAB) Akdeniz Bölgesi Yürütme Kurulu Genel Sekreteri Abdullah Tekin ise tu- rizmi çeşitlendirmek için bu tür etkinliklerin büyük önem taşı- dığını belirterek 'deniz - kum - güneş' turizminın artık yeterli olmadığını söyledi. öte yandan Antalya yöresin- deki köyleri ziyaret eden ya- bana turistler arasında lsveçli- ler ve NorveçL'lcr ilk sıralarda yer alıyor. Istanbul'da kısa süreli >ağan yağmur birçok bölgede su basknma neden oldu. Araç ve yaya trafiği kilidendi. (Fotoğraf: BÜLENT BİRİCİK) İstanbulsb veyağnnnrşaşkauHaber Merkezi - Bu yıl yaz biraz geç gelecek. Nisan ayı ortasında başlayan yoğun yağışlar mayıs sonuna kadar devam edecek. Meteoroloji yetkilileri, son 50 yıl baz alındığında, bu yıl mayıs ayındaki yağışlann ortalamanın üç kat üzerinde olduğunu vurguluyorlar. Tüm yurtta dün de yağışb ve kapalı bir hava yaşandı. Karadeniz Bölgesi'nde zaman zaman yoğunlaşan yağışlar taşkınlara neden oldu. Istanbul'da ise sabah güneşli başlayan gün, öğle saatlerinde birden karardı. Gökten boşanırcasma yağan yağmurla yollar su kanaiına dönüştü. Yağmura haarlıksız yakalanan İstanbullularçareyi kapalı yerlere sığınmakta buldular. Tarihi yerleri gezen turistler de gezi otobüslerinden yağmur dininceye kadar çıkmamayı yeğlediler. Istanbul'da yağış nedeniyle 150'ye yakın su baskını yaşandı. ÖzellıkJe Fatih.Gaziosmanpaşa ve Bayrampaşa semtlen yağışlardan daha çok etkilendiler. Istanbul'da yanm saatlik yağmurla Yeşilköy'de metre kareye 6 kilogram yağış düştü. Yağmurun ardından akşam üzeri basüran sis de Şehir Hatlan vapurlannın seferlerini aksattı. Meteoroloji Genel Müdürlüğü yetkilileri, yağışlardaki yoğuniuğun nedenini açıklamakta güçlük çekiyorlar. Yağış artışının genel sirİcülasyondan kaynaklandığını belirten yetkililer Cumhunyet'e şu bilgileri verdıler: "Genel sirkülasyonun sağanak yağışa dönüşmesini tek bir nedenle açıklamak mümkün değil. Bizim elımizdeki verilere göre yükseklerde bir soğuk hava yoğunlaşması var. Alt tabakalarda ise sıcaklık mevsim normalleri düzeyınde. Soğuk hava ile alt tabakadaki sıcak hava sirkülasyonu sonucunda yağış yaşanıyor. Bu yılkı yağışlar uzun dönem ortalamasının üç kat üzerinde." Meteoroloji Bölge Müdürlüğü yetkilileri, yağışlann özellikle kuzey ve doğu bölgelerinde süreceğini, bayramın bu bölgelerde yağışlı geçeceğin] beErtirken. güney kıyıJannda güneşli bir bayram yaşanacağmı söylediler. Son yağışlar narenciye ile sebze ve meyvede üreticınin yüzünü güldürürken pamuk ve tütüncüyü endişelendirdi. Izmit'teki kazı sırasında Roma dönemine ait eserler bulundu Tarihi eser katliamjna suçüstü İZMÎT (AA) - İzmit'te, bir inşaatın temel ka- ası sırasında çıkartılarak kamyonlarla şehir dışına atılan hafnyat sırasında, Roma dönemi- ne ait tarihi kahntılar bulundu. Izmit Müze Müdürü Mehmet Turgut'tan alı- nan bilgilere göre, kimliğini bildirmeyen bir ki- şi, Mehmet Ali Paşa Mahallesi Zincirlikuyu Caddesi üzerindeki bir inşaaün temel kazısı sı- rasında tarihi eserlerin çıktığı ihbannda bulun- du. İhbar üzerine inşa- ^ . ^ ^ _ _ ^ _ ^ ^ ^ « ^ at yerine giden Meh- met Turgut ve müze görevlileri, yaptıklan ilk araşürmada sonuç elde edemediler. Daha sonra eserie- nn atıldığı söylenen Turan Güneş Cadde- si üzenndekı Stat 2000 mevkiine giden müze yetkih'leri, bal- çıklar arasındaki tan- hi eserleri buldular. Kalıntılann, Roma ve Bizans dönemine ait bir kentin dikit ve duvarlan olabileceğinı belir- ten Müze Müdürii Turgut, çamur içindeki eser- lerin arasında kurban törenleri sırasında kulla- nılan bir adak taşının da bulunduğunu söyledi. Hafriyat atıklannın konıma altına ahndığını, gerekli çabşmalann hemen başlayacağmı anla- tan Turgut, özetle şöyle dedı: "Kazılar sırasında yok edilmeye çalışılan ta- rihi eserleri kurtarmak için uğraşacağız. Roma veya Bizans dönemine ait olduğunu tahmın et- tigımiz bu eserlen. tek tek elden geçirip yıkaya- rak müze koruması alüna alacağız." Müze yetkilileri balçıklar arasında adaktaşı buldulav Travertenler Doğaya inen kazmaya dava ÖMER YURTSEVEN DENİZIİ - Pamukkale'nin konaklama mer- kezi Karahayıt'takı renkli travertenlerin kaz- mayla tahrip edilmesi olayına el atan 'SOS İstanbul Çe\ re Gönüllüleri', Belediye Başkanı îbrahim Doğru hakkında dava açmak için ha- rekete geçti. Bu arada çevrecilerin incelemeleri sırasında, kınlan travertenJerin yüzeyinin özel bir amerikanbeziyle kaplandığı ortaya çıkü. Doğa katbamını ilk olarak gündeme getıren gazetemizin yayınlan üzerine olayı araşürmak üzere Pamukkale'ye gelen Çevre Gönüllüleri, Karahayıt'ta baro, meslek odalan ve demokra- tik kuruluşlann temsilcileriyle bir değerlendir- me toplantısı yaptı. Toplantıya haber gönderilmesine karşın Be- lediye Başkanı Doğru katılmadı. Av. AB Faik Ay«taı,JeologSer- _ _ ^ ^ _ _ ^ _ ^ ^ _ ^ ^ _ dar Akyüz, Biyo- log Seima özöğ- retmen ve Mak. Müh. Kemal Vr- genç'ten oluşan 'Çevre Gönüllule- ri'ninincelemehe- yeti, katliama se- yirci kaünmaması Karahayıt y taki renkli travertenleri kazma iletahrip eden Belediye piatform Başkanı îbrahim oruşruracaklannı, w\ -* t t t i aynca tüzeikişibk Dogru hakkınaa kazanan S.S. Sivil A n v a nnlnmk Organize Semtler OuVa aÇUUCUh.. Çevre Kültür "~~"™^~"™-"^-^~~' Işletme Kooperatifi araabğıyla belediye baş- kanı hakbnda dava açacaklannı behrtü. Pa- mukkale'deki beyaz travertenler gibi Kara- hayıt'takı kırmızı su travertenlerinin de dünya- da eşi ve benzerinin obnadığına dikkat çeken Çevre Gönüllüleri, konuya üışkin şu görüşlere yer verdi: •'Pamukkale'yi kurtanyoruz diye tüm dün- yaya örnek obnaya çabşuğımız dönemde yetki- si olmadığı halde bir belediye başkanının izin abnadan travertenJeri kazmalarla yıktırması utanç verici bir olaydır. Şu anda yabancılara bu olaya seyirci kal- madığınıızı göstermek zonındayız. Bunun için doğa cinayetinin hesabı sorulmahdır. Türkiye'- deki sivil toplum örgütleri artık bu jjbi konu- larda daha duyarlı hareket etmek zorunda." Ahııaııuzmandansiyanürlealtuıaıaıııayahayır ASUMAN ABAOOĞLU/ KAZIM ÖĞÜN İZMİR-BL RHANİYE Edremit Körfea'nde Mavran Ktiçükdere Koyü yakınlannda altın jnadeni aramak için işletme ruhsatı alan Tüp- Tag fırması yetkiüleri, kullanacaklan sistemin •ABD'de de uygulandığını savunurken bu ülke- de siyanürlü aükların açık havada depolan- masının geçen yıl yasaklandığı öğrenıldi. Siya- nürlü altın arama projesınin çevreye yönelik et- kilerini incelemek üzere bölgeye gelen Münıh Teknik Üniversitesi'nden Prof. Dr. Korte, dün- yada hiç bir teknolojinin siyanürün zarannı gi- deremediğini söyledi. Yöre halkının siyanürlü altın aramaya karşı direnişinın, işletme>i açrnalannı geciktirdiğin] belirten Tüprag yetkilileri, "Kamuoyunun has- sasiyeti nedeniyle şirketimizin ilgili bölümleri, çalışmalannı daha hassas, daha bilınçb daha aynntıb incelemelerle yürütüyorlar. Bu da tabii kı zaman alıyor. Araştırmalar gerçek baza otu- ruyor" dediler. Türkıye'de kullanılan 895 ton siyanürün nereye gıttiğinin araştınlması yerine "Hipotetik sızınularla, en kötü durumda bile olması çok zor ihtimaller üzerinde durul- masını" eleştiren şirket yetkilileri, bunu "Ya- bancı sermayeye tepkj" olarak nitelendirdıler. • Tüprag firmasmın Edremit Körfezi'nde siyanürlü altın arama projesinin çevreye yönelik etkilerini incelemek üzere bölgeye gelen Münih Teknik Üniversitesi'nden Prof. Dr. Korte, dünyada hiç bir teknolojinin siyanürün zarannı gideremedigini söyledi. Korte, 'Bu fırmanın Türk yasalarındaki yetersizlikler nedeniyle buraya geldiği belli. Kimya enformasyon raporlan yok. Çünkü bunu yazamazlar. Dünyada hiçbir teknolojinin, bu zararı telafı etmeye gücü yok' dedi. Kamuoyunda ve Edremit Körfezi yöresinde- ki halkta siyanürlü altın aramaya karşı oluşan tepkide kendilcrinin hatasının da bulunduğunu belirten Tüprag yöneücılennden Ahmet Tukaç, "Kamuoyunu yeterince bilgilendiremedik, he- men savunma durumuna geçtik" diye konuştu. Tukaç, "Şımdiye kadar bu yöntemin uygulan- ması sırasında bir tek kişi bile yaşamını kaybet- memiştir" görüşünü savundu. Atık havuzunun kesinükle sızdırmaz bir şekilde yapılacağını kaydeden Tukaç en kötü olasıbklan göz önüne alarak projeyi hazırladıklannı bildirdi. Yalnızca atık havuz tabanı 150 dönümlük bir araziye yayılacak tesis için çevresindeki koru- ma bantlanyla birlikte toplam 24 hektara yakın arazi şirket tarafından satın abnacak. Bu bölge- dekı zeytin ağaçlannı kesmek dunımunda ol- duklannı kaydeden Tukaç, "Biz araziyi doğa- dan ödünç abyoruz. Daha sonra burayı tekrar tanm yapıiacak duruma getireceğiz" diye ko- nuştu. Tüprag Genel Müdürü Dr. Rellens- mann ise yazılı olarak yaptığı açıklamada, dün- yada siyanürle altın arama yönteminin yüzlerce altın madeni işletmesi tarafından kullanıldıgını ve hiçbinnın çevreye zarar vermediğıni öne sür- dü. Tüprag yöneticilerinin bu görüşlenne karşın İnşaat Mühendısleri Odası İzmir Şubesi'nce ha- zırlanan bir raporda ABD'de bir yönetmelikle 1992 yılından sonra EPA (Çevre Koruma Ajansı) tarafından kimyasal tehbkelı maddele- rin arazide depolanmasının yasak olduğu bildı- rildı. Raporda, bu tür tesislerde tehlikeli mad- delerin antılmasından sonra alıcı ortama veril- mesi zorunluluğu getirildiğı belirtilerek şöyle denildi: "Bu yasaklamalar EPA'ca Amerika'da mev- cut 900 adetten fazla arazide tehbkeli atık depo- lama tesisinin incelenmesinde 800 adedinden fazlasında zemine atık su sızıntısının olduğu- nun, bunlann da >aizde 25'inin insan sağlığını tehdit ettiğinin saptanmasınm ardından yapıknıştır. " Yine ABD Çevre Koruma Örgütü EPA tara- fından hazırlanan "Maden Sanayiinden Bir Kesit: AJtın" başlığını taşıyan temmuz 1992 tarihinde yayımlanan raporda, siyanür sızma- lannın yol açüğı çevre felaketlerinden örnekler bulunuyor. Edremit yöresindeki belediye baş- kanlannın çağnsı üzerine siyanürle altın arana- cak bölgede incelemeler yapan Almanya'nın en ünlü ekokimyacısı Prof. Dr. Korte, proje sahibi Tüprag firmasının ÇED raporunda yalnızca varsayımJar ve tahminlere >er verildiğini söyle- di. Raporda ne kadar siyanür kullanılacağının belirtılmedığini vurgulayan Prof. Korte, "Bu fırmanın Türk yasalanndaki yetersizlikler ne- deniyle buraya geldiği belli. Kimya enformas- yon raporlan yok. Çünkü bunu yazamazlar. Dünyada hiçbir teknolojinin, bu zaran telafı et- meye gücü yok" dedi.