Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 11 MAYIS1993 SALI
HABERLER
'Yarası olan
gocunup'
• ANKARA (ANK A) -
ANAP Genel Başkanı Mesut
Yıhnaz, cumhurbaşkanhğı
için ilk tur seçimlerinin
koalisyon oylannın
cumhurbaşkanını seçmeye
yetmeyeceğini ortaya
koyduğunu söyledi. Yılmaz,
Demirerin kendisi hakkında
MİT Raporu haarlatoğı
iddialanna da "Yarası olan'
gocunur. Endişem yok" dedi.
ANAP Başkanhk Divanı
Mesut Yılmaz başkanhğında
toplandı. Toplanü öncesinde
bir açıklama yapan Yılmaz,
cumhurbaşkanlığı seçimi
nedeniyle kendisini en çok
rahatsız eden durumun
"Zaten kötü işkyen devlet
mekanİ2masırun durması
olduğunu söyledi. Mesut
Yılmaz sorular üzerine
Demirerin kendisi hakkında
MİT Raporu hazırlanması
içintalirnatverdiği
iddialannı yanıtlarken
"Böyle bir bilgmı yok.
Endişem de yok, yarası olan
gocunur. Nevarsa
araşürsınlar" dedi.
Liselilerin
açlık grevi
•IstanbulHaberServisi-
Kocasinan Lisesi'nde
öğrenım gören bir grup
öğrenci, okuldan aülmalan
protesto amaayla açhk
grevine başladı. SHP'nin
Bahçelievler'deki binası
önûnde dün toplanan
öğrenciler, "öğrenci Birüği
Gırişim Komiteleri" adına
bir açıklama yapülar. ÖSS
sınavını protesto eylemi
sırasında altı öğrencinin
"elebaşı" olarak gösterilerek
okuldan atıldıklannı belirten
öğrenciler, "Okuldan atılan
arkadaşlanmızın maruz
kaldıklan durnmu,
özgürlüğü arayan, hûr
düşünceyi savunan,
demokratik lise talebini
haykıran her arkadaşın
başına gelebilecek durum
olarak görûyoruz. Okullarda
polis terörii estiriliyor,
öğrenciler Gayrettepe'de
işkence tezgâhlanndan
geçiriliyor" dedıler.
öğrenciler, SHPönünde
başlatüklan grevi, atılan
arkadaşlan okula geri
alınıncaya kadar
sürdüreceklerini söylediler.
Atamalara
smav koşulu
• ANKARA (ANKA) - tş ve
İşçi Bulma Kurumu bir
başka kuruluştan yapılan
atamalara farklı birunvan
vermeyecek. Kunım.eleman
unvan yükselmelerinde sınav
koşulu koydu. Resmi
Gazete'deyer alanİşvetşçi
Bulma Kurumu Genel
Mûdürlüğü Görevde
Yûkseltme Yönetmeliği ile
merkez ve taşra bırimlerinde
görevli personelin görevde
yükselmeleri hizmet
özellıkleri esas alınarak
kurallara bağlandı.
Yönetmelikle, üst unvanlı
kadrolara adanabilmek için,
dûzenlenecek hazırlama
cğiümlerine katılmak, yazıh
ve sözlü olmak ûzere ikı
aşamalı sınava katılmak
koşulu getirildi. Daire
Başkanı, Bölge Müdürû,
Bölge M üdür Yardıması ve
APK uzmanı kadrolannda
yapılacak atamalar sınav
kapsamı dışında bırakıldı.
'Omraniye
GûnleN'
ertelendi
tstanbulHaberSerrisi-
"Ümraniye Gûnleri",çöplûk
faciası nedeniyle ertelendi.
Ümraniye Belediyesi'nden
yapılan açıklamaya göre,
hazırhkları tamamlanan ve
programı kesınleşen üç
haftalık "4. Ümraniye
Günleri"nin ertelendiğini
duyuran afışlerde şenliğjn,
"hak edilmiş birmuthıJuk"
olduğu, ancak Ümraniye'nin
faciadan sonra bu hakkı
kullanmaktan vazgecüği
belirtiliyor. "Çöplük
kaldınlıncaya kadar"
ertelenen Ümraniye
Günleri'nin Hekimbaşı
Çöplüğü yerine kurulacak
çocuk parkında kutlanması
umutediliyor.
FATİH3.ASLİYE
HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
992/975
Davacı Maliye ve GumrOk Ba-
kanlığı'na izafeten Istanbul Muha-
kemat Mûdürlüğü tarafından dava-
lı Istanbul Defterdan Zekeriya Te-
mizel aleyhine açılan tescil-gaiplik
davasında;
tstanbul ili, Fatih ilçesi, Seyitö-
merMah. kaim:4ll pafta, I739ada,
5 parsel sayıh 38.88 m"lik vaşınma-
zjn malikı Yusuf oğlu Mehmet'ın
gaipliklen takp edildığınden adı ge-
çeni bilen ve görenlerin hayat ve me-
matından bilgileri olanlann hâkim-
liğimizin 992/975 esas sayılı dava
dosyasına ılan tarihınden ıtibaren 1
sene içinde bildinnekri, aksi takdir-
de adı geçenlerin M.K'.nın 32/2.
maddesi gereğince gaıpLiğine kaıar
venleceği ilan olunur. 7.4.1993
Basın: 29231
Erdal İnönü, Demirel'i tarafsız olacağına inandıklan için desteklediklerini söyledi:
HiçbirpazarbkyapmadımKoalİSyOII Baa çevreler kendi inandıklan partilerin girmesi için N8 yapacağimiZI kOIHIŞUyOIMIZ Cumhurbaşkam tarafsız
SHP'nin koalisyondan çıkmasını istiyor. İktidan bırakıp gitmek olacak. Demirel de bunu söylüyor. Tarafsız olması beklenen bir
mertlik olacaksadiğer partiler iktidarolmak için niye uğraşıyor? cumhurbaşkanına 'Gel bu koalisyon işlerini konuşalıırf denmez.
Basm da beklediği tepkiyi göstermediği için'Aaa bu da nereden Cumhurbaşkanlığı için pazarhk yapmıyoruz. Yann öbür gün ne
çıktı?' diye soruyor. yapacağız diye konuşuyoruz.
TUNCAYÖZKAN
ANKARA - Başbakan Yardıması ve
SHP Genel Başkanı ErdaJ İnönü, Baş-
bakan Süleyman DemireTe "Cumhur-
başkanlığı'nda tarafsız olacağına inana-
rak oy verdiklerini" söyledi. Demirerie
bir koalisyon pazarlığı yapmadıklannı
vurgulayan İnönü, "Ta-
rafsız olması beklenen bir
cumhurbaşkanına, 'Sen
gel, bu koalisyon işlerini
konuşalım' diye bir şey
söylenemez zaten" dedi.
İnönü, cumhurbaş-
kanlığı secimine yönelik
kendisine ve partisine yö-
neltilen eleştiriler ve siyasi
gelişmeler konusunda
Cumhuriyet'in sorulannı
yanıtladı:
Demirerm cumburbaş-
kanbğı adayltğmı destek-
lememz SHFnin oylannı döşürecek mi?
SHP tabaıunın, Demirerin destekJenme-
sinekarşıokhığuvesizituUrsızbulanyo-
rumlara ne diyorsunuz?
ÎNÖNÜ: Basınımızın yorumlannı
pek anlamıyorum. Benim tutarsız oldu-
ğumdan bahsedibyor. Ben, çok tutarh
olduğuma inanıyorum. Herkes herşeyi
bırakıyor, 'Cumhurbaşkanı kim ola-
cak' diye onla uğraşıyor. Beni sevenler
de bana, 'Neden aday olmadınız' diyor-
lar. Bizim partimizin elınde olsa bakıyo-
nım, çoğunluk arkadaşlar beni düşüne-
cek... Cumhurbaşkanlığı seciminde bü-
yük partilerin aralannda uzlaşrnayla ge-
nel başkanlannın dışında birisini seç-
meleri, daha kolay ve en cabuk sonuca
gidilecek bir yaklaşımdır. Sayın Demi-
rel geleneğe uygun olarak ve partisinin
de baskısıyla diyelim kendi hakettiğine
inanarak, bunu kabul etti. Şimdi o za-
man 'Hayır, bu fıkre uymuyoruz' diye
uzak durmak, aslında cumhurbaşkanlı-
ğı meselesini daha büyütmek anlamına
gelir. Çünkü, o zaman bü-
tün öbür mescleleri bir ta-
rafa bırakıp biz bu konu-
daki fikrimize bağlı kala-
cağız ve ne hükümeti düşü-
neceğiz, ne partinin geîiş-
mesini düşüneceğiz, anıa
cumhurbaşkanlığı konu-
sunda fıkrimızı hep söyle-
yeceğiz. Bu, bence daha tu-
tarsız bir ış. Bizim fikrimiz,
cumhurbaşkanlığı ko-
numunun çok önemli ol-
madığı şeklinde. Önemli
değilse bir an evvel seçim
yapmalı, ondan sonra hükümetle ilgile-
nilmeli. Bu, tutarlı davranış. Çok tutarh
davrandığıma inanıyonım. Ama basını-
mız istediğini söyleyebilir. Bunun parti-
mizin itibannı azaltacağmı da sanmıyo-
rum. Halkımız, bu görüşü pekala anlı-
yor. Halkunızdan ve partimizin örgütle-
rinden olumsuz eleştiri gelmiyor. Halk,
normal demokratik süreç içinde bunun
bıtmesini istiyor. Tepki, basından geb-
yor, basın benden belli birşey bekliyor-
du. Ben onu yapmayınca,'A bu da ne-
reden çıktı" diye bana kızıyor. tnşallah
bir gün, basınımız da iktidara geldiğin-
de istediğı gibi davranır.
Sayın Demirel ile bir "koalisyon pa-
zariı&nız" oldu ımı?
iNONÜ: Basınımız sürekli bunlan
düe getiriyor. En saygın gazetemizde çı-
kıyor: 'Demirerie konuştu İnönü, şu
şartlan söyledi, Demirel de kabul etti'
falan. Halbuki ben, o gün konuşmaya
gjtmişim. Doğrudan doğruya hükümet
işlerini konuşmuşum. Hiçbir şekilde
şart konuşmamışım. Do-
layısıyla belli haberlerin
gerçekle ilgisi yok. Bir de
başka birşey var. Deniyor
ki, 'Bu ne biçim saflıktır,
karşı tarafın -karşı taraf
denmez ama koalisyon için-
deki ortağa- başka bir par-
tinin gene
1
başkanını rahat
ettiriyorsunuz, cumhurbaş-
kam seçtiriyorsunuz,
karşılığında da hiçbir şey
almıyorsunuz. Böyle saflık
olur muT Bunu diyen pek-
çok basın mensubu var ve
bizi bu arada saflıkla itham ediyorlar.
Bir taraftan da pazarbk etüğimizi man-
şet yapıyorlar. (Gülerek) Bence bun-
lann tutar tarafı yok. Biz cumhurbaş-
kanın tarafsız olacağını söylüyonız. De-
mirel de bunu söylüyor. Biz Sayın De-
mirerin tarafsız olacağına inanarak,
kendisine oy veriyoruz. Tarafsız olması
beklenen bir cumhurbaşkanına 'Sen gel
bu koalisyon işlerini konuşahm' diye bir
şey söylenemez zaten. DYP ile konuş-
malar pazarlık şeklinde değil tabii.
Yann öbür gün ne yapacağız diye konu-
şuyoruz. Siyasi ahlaka aykın hiçbir şey
yapmıyoruz.
Bir takım komık eleştiriler vapılıyor:
Koltuğa yapıştılar. O zaman niye ikti-
dar olmak için uğraşıyor partiler? İkti-
dara gelince hemen bırakıp gitmek
mertlik olacaksa, yahut onurlu bir dav-
ranışsa, neden iktidar için uğraşıyor
partiler? Son derece tuhaf eleştirilerle
karşı karşıyayız. Bazı basm mensuplan-
mız kendi fücirlerini söylüyor, onlara
saygım var. Inanıyorlar
ki, yanlış yapıyonız.
Önümüzdeki günler
hangi tavnn doğru oldu-
ğunu gösterir. Ama bir
de maksatlı denebilecek
bir propaganda şekli
var. Amaç, bu koalisyon
bozulsun, başka bir koa-
lisyon kurulsun. Kendi
inandıklan partilerin ko-
alisyona girmesi için, bi-
zim çıkmamızı sağlama-
ya çabşanlar var.
Sayın DemirelMn Cum-
hurbaşkanuğı'na çıkmasnun ardmdan
oluşacak veni koalisyon hûkümetinde bir
ek protokol ya da bu protokolün yenilen-
mesi söz konusu olacak mı?
İNÖNÜ: Onlar, yeni hükümet kuru-
lurken söz konusu olacak. Bu koalisyon
protokolüne itiraz ne DYP'den, ne de
SHFden geldi.
Siz DYP'nin içinden her kim olursa ol-
san, başbakan olarak gelirse gelsin, koa-
lisyon devam edecektir mi diyorsunuz?
İNÖNÜ: Koabsyon kişilere bağlı de-
ğil. Koalisyon. Mech's'in yapısı, seçimde
yapılan vaatler ve bunlara bağb olarak
ortaya cıkan bir oluşum. Kişilere bağb
değil.
DYP liderinin cumhurbaşkam seçilmesi halinde 'meşruiyef tarüşması yapılmayacak
ANAP, Demirel'i rahat bırakacak
• Başbakan Süleyman Demirerin cumhurbaşkam
olmasıyla DYP'nin misyonunu tamamlayacağı
görûşünüsavunan ANAP'lıyöneticiler,Demirerden
sonra DYP'nin başına kim gelirse gelsin bu partinin
şimdiki gücünü koruyamayacağını öne sürdüler.
ANKARA (Cumhuriyet Bû-
roew) - ANAP, Başbakan Sü-
leyman Demirerin cumhurbaş-
kanbğına seçilmesi halinde
"meşruiyet" tarüşması yapma-
yacak. ANAP'ın Mesut Yılmaz
başkanhğında dün yapılan baş-
kanbk divam toplantısında
cumhurbaşkanbğı seçimleri de-
ğerlendırildı. Toplantıda Baş-
bakan Süleyman Demirel'in
cumhurbaşkam olmasıyla
DYP'nin misyonunu tamamla-
yacağı görûşünü savunan
ANAP yöneticileri, "Demirer-
den sonra DYP'nin başına kim
gelirse gelsin bu parti şimdiki
gücünü koruyamaz" dediler.
Başkanhk divam üyeleri, De-
mirel'in meşruiyetini tartışma-
yacaklannı, ancak ellerinde
bulunan ve Demirel'i de suçla-
yan dosyalan kamuoyuna açık-
lamayı sürdüreceklerini söyle-
diler.
Cumhurbaşkanlığı seçimi
ANAP lideri Yıhnaz ve RP lideri Erbakan, dün TBMM'de bir
araya gelerek cumhurbaşkanlığı secimini tartıştüar.
için yann yapılacak ikinci tur Başkanı Mesut Yılmaz ve RP
oylama öncesinde muhalefet Genel Başkanı Necmetün Er-
partileri yeniden "uzlaşma" bakan, dün uzlaşma koşullannı
arayışına girdi. ANAP Genel görüştüler, ancak somut bir uz-
laşma sağlanamadı.
RP ve ANAP grup başkanve-
killerinin de kaüldığı görüşme
öncesinde Mesut Ydmaz, ana-
yasanın ruhunun ve lafzımn
Cumhurbaşkanı'nın üçte iki
çoğunluk olan 300 oyla seçil-
mesini öngördüğünü belirte-
rek, Uk turda 234 oy alan Baş-
bakan Demirel'in tavnyla, bu
konuda uzlaşmanın önünü ka-
padığını söyledi. Demirel'in,
mecüsi Cumhurbaşkanı'nı 300
oy yerine salt çoğunluk olan
226 ile seçmeye mahkum ettiği-
ni anlatan Yıbnaz, ilk turda
SHP'lüerin tamamının Demi-
rel'e oy vermemesi nedeniyle
koalisyon desteğinin bile sağla-
namadıgını bildirdi.
GOZUYLE
MELİH CEVDET ANDAY
Tarihsel Kalıtım
Yontulmamış, hamhalat, gerzek birini gördüğümde,
"ilkel toplum insanı buna mı benzerdi yoksa?" diye dü-
şünürdüm eskiden. Sonra sonra, okuyup öğrendikçe il-
kel toplum insanına haksızlık ettiğimi anladım.
Antropolojiye merakım yıllardan beri süregelmekte-
dir. Morgan'ın temellerini attığı bu bilim, yeni araştrma
yöntemleriyle öyle büyük bir gelişme gösterdi ki (size
inanılmaz gelecek ama), belki bu yüzden ilkel toplum in-
sanını küçümsemekten kurtuldum. Buna bağlı olarak da
çağımızı pek yüceltmiyorum artık, çünkü kültürümüzün,
sanatlanmızın ilkel toplumdan kaynaklandığı görüşüne
katılıyorum.
Bilindiği gibi, ilkel toplum demek, bundan bilmem yir-
mi bin, otuz bin yıl önce yaşamış toplum demek değil; il-
kel toplum bugün dünyamızda var olan bir toplumdur.
Bu toplumlarda yazı yoktur, tanrı yoktur, tarım yoktur.
Bunlara karşılık animizm (her şeyi canlı görme inancı),
totem (insanla hayvan ve bitki arasırtda akrabalık bulun-
duğu inancı) ve avcılık, hazır besin toplayıalık vardır.
Işte bu kadar! Bu düzen içindeki insanı yontulmamış,
hamhalat, gerzek saymaya ne hakkımız var! Biraz sonra
göreceğiz ki, o nitemler ancak bizim çağımız insanına
uygun düşmektedir.
Şu bilimsel doğrudan yola çıkalım:
Insanın, insan olalı beri beyninde hiçbir gelişme olma-
mıştır. Demek ilkel toplum insanının beyni ile bizim bey-
nimiz eşdeğerdedir.
Peki, tarihin başlangıcından bugüne uygaıiığın ger-
çekleştiği büyük aşamaları yadsıyacak mıyız? Başka bir
deyişle, çağdaş insan bu büyük aşamalardan pay alma-
mış mıdır? Ve bu açıdan ilkel toplum insanını geride bı-
rakmamış mıdır?
Işte, yazılanmdan birinde söz konusu ettiğim "Tarih-
ten Dersler" adlı ilginç yapıtın yazarı bu soruları şöyle
yanıtlıyor:
"Uygarlık kalıtımla geçmez. Her kuşakta yeniden öğ-
renilmesi, kazanılması/kazandırılması gerekir."
Böylece kültür edinme, eğitilme sorununa gelmiş olu-
yoruz. Her kuşaktan insan uygarlığın tarih boyunca ger-
çekleştirdiği ilerlemeleri, birikimleri eğitim yolu ile ken-
dine mal edecektir. Bunu yapmadıkça, yapamadıkça
onun ilkel toplum insanından hiçbir aynmı kalmaz.
öyle ise, "yontulmamış" nitemi, uygarlığın ilerlediği
süreçler içinde yaşayıp da bunlan edinmemiş ya da edi-
nememiş olanlar için kullanılabilir; uygarlık birikimi ol-
mayan ilkel toplum insanı için değil. Yazımın başında,
"ilkel toplum insanına haksızlık etme" dediğim buydu.
işte burada eğitimin ne denli önemli olduğu sorunu ile
karşı karşıya geliyoruz. Unutulmamalı ki, öğrenme, bilgi
edinme hakkı, insan haklarının en başında gelir. Bu hak-
kını kuilanamayan insan, kendi aklı ile düşünebilme gü-
cüne eremez. Kendi aklımızda düşünebilmek ise "ay-
dınlanma" demektir.
Aydınlanmaya, tarihsel kalıtımı kazanarak varılır an-
cak.
Yüksekögretim yasasıTBMM yotanda
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hükümet, Bakanlar
Kurulu'nda kabul edildıkten sonra bir süredır Başbakanlık'ta "
bekleyen yüksekögretim yasa tasansflıı TBMM'ye sevk ediyor.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardıması Erdal İnönü, Milli
Eğitim Bakanı Köksal Toptan, Turizm Bakanı Abdülkadir
Ateş, Devlet Bakam Türkan Akyol ile Bayındırlık ve İskân
Bakanı Onur Kumbaracıbaşı'dan oluşan veeğitim reform
paketlerinin gerçekleştirilmesi için görevlendinlen eğitim alt
komisyonu, dün son kez toplandı. Köksal Toptan, tasan
üzerinde herhangi bir değişiklik olmadıgını ve son kez bir
gözden geçırilmesı amaayla bu toplantının yapıldığını bildirdi.
28 mart günü Senato ile Millet Meclisi'nin ortak toplantısında 532 üye cumhurbaşkanı seçimi için oy kullanıyordu
Cevdet Sunay, 461 evet oyuylayeni Cumhurbaşkam
Çankaya'dan gelip geçenler
Atatürkten
Özal'a
ALPAY KABACALl
Bu görüşmeden sonra Sunay'a cumhur-
başkanbğı yolunu açan işlemler
hızlandınldı.
önce parti liderlerinden olumlu görüşler
alındı ve bu, basın yoluyla duyuruldu.
Bu gelişmeler üzerine Cevdet Sunay, Genel-
kuraıay Başkanbğı'ndan istifa etti.
Sunay, 11 Mart 1966'da Cumhurbaşkam
Vekilhği görevini yürüten Senato Başkanı
tbrahim Şevki Atasagun tarafından konten-
jan senatörlüğüne atandı.
Cevdet Sunay 17 mart günü ant içti.
Bitkisel yaşama girmiş bulunan Cumhur-
başkam Cemal Gürsel, yine hükümet kara-
nyla 25 martta Ankara'ya getirildi ve Gül-
hane Askeri Hastanesi'nde hazırlanan özel
bölüme yaünldı.
26 martta, Başbakanbğm istegi üzerine, 37
kişilik. "Müşterek Sıhhi Kurul" tarafından
bir rapor düzerJendi. Bunda Gürsel'in göre-
vini sürdüremeyeceği, vücudunun öldüğü
bildiriliyordu.
Rapor Başbakanlıkça Türkiye Büyük
Millet Meclisi'ne gönderildi; cumhurbas-'
kanbğı makamının boşaldığı, yeni seçim
yapmak gerektiğj resmen saptandı.
28 mart günü Senato ile Millet Meclisi'nin
ortak toplantısında cumhurbaşkam seçimi
yapıldı.
532 üyenin kaüldığı oturumda Cevdet Su-
nay 461, Türkeş 11 oy aldı. Aday olmayan
kişilere 8 oy verilmiş, 47 oy da boş çıkmışü...
Bunahm çözûlmedi
Türkiye iç politika bunahmlanndan kur-
tulamıyordu. Sunay'm tutumu da bunalım-
lann çözümüne yardımcı olmadı. Tersine,
bunabmlan körükleyecek demeçler verdi,
bir cumhurbaşkanından beklenmeyecek
davranışlar şergiledi. Halk arasında da sevil-
miyor, "Çivit" diye anıbyordu.
Sunay'm Demirel hükümetlerine (1965,
1967, 1969) güçlük çıkardığı söylenemez.
Ancak kuvvet komutanlannın, "Parlamen-
Komutanlar artık siyasetin icindeydi. Genelkumıay Başkanı Orgeneral Faruk Gürlcr'in cumhurbaşkanı olması için baskı yapülar.
to ve hükümet süregelen tutum. görüş ve ic-
raatı ile yurdumuzu anarşi, kardeş kavgası,
sosyal ve ekonomik huzursuzluklar içine
sokmuş..." diye başlayan 12 Mart Muhtı-
rası'nı vermelerinden sonra birden saf değiş-
tirerek askerirejiminyanında yer aldı; o dö-
nemin hukuka aykın, demokrasi dışı "ic-
raat"ına ortak oldu.
Fahri Korutürk'ün altına cumhurbaş-
kanbğına seçilmesi öncesindeki oluşumlar
alabildiğine geniş ve karmaşıktır.
Kuvvet komutanlannın verdiği "12 Mart
Muhtırası"nın ardından parlamento baskı
altında tutularak "reform kanunlan"nın
çıkanlması istenmiş, ama yalnızca anaya-
sanın kimi maddeleri antidemokratik yönde
değiştiribnişti.
Pek çok yazar, gazeteci ve aydımn cezaev-
lerine alındığı. işkencertin yaygınlaştınldıgı
bu dönemde, siyasete girmiş olan ordu için
için kaynıyordu. Örneğin İstanbul Sıkıyöne-
tim Komutam Faik Türün'ün başında bu-
lunduğu "Kontrgerilla", işkence evlerinde
sorguya çektıği kişilere Kara Kuvvetleri
Komutam Faruk Gürler'le, Hava Kuvvetleri
Komutam Muhsin Batur'la ilişkileri olup ol-
madığını soruyordu; "Yakında onlann da
defteri dürülecek" denibyordu.
Bir süre öncejetler Ankara üzerinde, özel-
likle Çankaya üzerinde alçak uçuş yaparak
kara kuvvetleri komutanlığına atanan Ke-
mal Atalay'ın emekbye aynîmasını ve bu gö-
reve Faruk Gürler'in gelmesini sağlamı-
şlardı.
Memduh Tağmaç, 5 Eylül 1972'den önce
emeklibğini isteyerek genelkurmay başkan-
lığına Gürler'in gehnesini sağladı.
Sunay'ın öteki komutanlarla anlaşarak
Tağmaç'ı atlatıp göerv süresımn uzatıbrıası-
nı özlediği yolunda söylenüler de vardı.
Sonuçta, Faruk Gürler Genelkurmay
Başkanlığına gelmişti.
Demirel, uzlaşmayı reddediyor
Sunay'ın görev süresinin sona ermesinin
yaklaştığı 1973 şubatında Gürler'in adı çev-
resinde yoğun bir kulis başlatıldı. Genelkur-
maydakı karargahının subaylan, çengel atı-
lan ya da kendilıklerinden ortaya atılan sıya-
setçiler ve kimi yayın organlan Gürler'i
cumhurbaşkanhğına seçtirmek için kollan
sıvamışlardı. Ordunun Gürler'i cumhurbaş-
kanı olarak görmek istediğj yolunda propa-
gandalar yapılıyordu.
Daha önce üzerinde birleşilen Sunay'ın
görev süresinin uzatılması formûlü artık söz
konusu edilmiyordu.
Parlamentoda çoğunluğu Adalet Partisi
milletvekilleri ve senatörleri oluştunıyordu.
Gürler'i cumhurbaşkam seçtirmenin yolu,
önce bu partinin, ardından öteki siyasal par-
tilerin "ikna" edibnesinden geçiyordu. Bu
nedenle komutanlar, önceükle AP lideri Sü-
leyman Demirerie görüşmek istediler. AP'li
eski bakanlardan Turgut Toker araabğıyla
bu istek kendisine iletildiğinde, Demirel İca-
bul etmedi.
14 şubat günü genelkurmay başkanı Fa-
ruk Gürler'i temsilen geldiğini söyleyen An-
kara Sıkıyönetim Komutanbğı Kurmay
Başkanı General Recai Ergûn de, Demirel'-
den red cevabı aldı. Demirel, "Sakınca görü-
rüm. Suiistimal ettiler" diyerek bütün görüş-
me ısteklennı gen çevırdı.
Komutanlar öteki partilerin liderleriyle
görüştüler ve 21 şubat günü bir bildiri ya-
yımladılar.
12 Mart söylemi içinde, "Sorumsuzu veya
sorumluluğunu idrak edemeyen bazı pobti-
kacılarla sapık ideoloji ve çıkar çevrelerinin,
memleketin yüksek menfaatlerini hiçe saya-
rak ve Silahlı Kuvvetler'in vakur bir anlayış
içerisinde bulunmalanndan cüret alarak,
son aylarda gittikçe temposunu arttıran yer-
siz beyan ve yorumlarda bulunmalan esefle
müşahade olunmaktadır" diye başlanan bil-
dinde cumhurbaşkanbğı sorunundan söz
edilmiyordu. Bildıriye göre, içinde bulunu-
lan bunahm ve olağanüstü durumdan bir an
önce çıkılmasını sağlamak amaayla, üdener
ve yanlanndaki kurullarla "şahıs, zümre,
parti ve hükümet icraatı bahse konu edil-
meksizin samimi bir hava içinde" görüşme-
ler yapümış, AP Genel Başkanı kendine
özgü kimi nedenlerle yapılan çağnlara uy-
mamışü. "Bu hususta yanbş istikametlere
yayılmasma çahşılan her türlü haber ve yo-
rumlann hakıkatle hiçbir ibşkjsı yok"tu...
AP Genel Başkanı Demirel, aynı gün ya-
mt verdi:
"Memleketi buhrandan çıkarmak için
AP'nin katlandığı fedakarbklar ortadadır.
AP ne buhranın amili ne de uzamasının se-
bebidir. Yetki ve sorumluluklanmızı biliyo-
ruz. Bu ülkenin hür haklanm bilir kimsele-
riz. Haklanmızın teminatını da Türk anaya-
sasında buluyoruz."
Gürler'in seçileceğine inananlar...
Komutanlar şimdi siyasetin ıyice içindey-
di. İlişki kurduklan parlamenterler kendile-
rine AP'deki bazı kişilerin Gürler'e oy vere-
cekJerini; Genelkurbay başkanımn secinû
kazanacak ölçüde, hatta daha da fazla oy
alacağını söylüyorlardı.
28 şubatta Sunay, parti liderlerini Çan-
kaya'ya çağırarak görüştü. Komutanlann
görev süresinin uzatümasını istediklerini,
kendisinin bu isteğe partilerin hepsinin ka-
bul etmeleri durumunda uyacağını söyledi-
ğini, bu konuda kararsızlık gösterildiği için
şimdi Gürler Paşa'nın cumhurbaşkanı olma-
sında ısrar ettiklerini ifade etti. CHP Genel
Başkanı Ecevit ile Demirel karşı cıküîar.
1 Martta cumhurbaşkanı adayı olarak Is-
met İnönü'nün adı ortaya atıldıysa da, bu
pek çok çevre tarafindan tutuhnadı.
3 Mart günlü Hürriyet'e göre, "Gürler ve
İnönü'den sonra cumhurbaşkam adayı Tan-
sel"di. Hava Kuvvetleri Komutanbğı'ndan
emekli olan Tansel, Ottawa büyükelçisiydi.
Buda tutmadı...
Genelkurmay İkinci Başkanı Turgut Su-
nalp (12 Eylül'den sonra kurulan "iktidar
adayı" Milüyetçi Demokrasi Partisi'nin baş-
karu) Gürler'i seçtirmek için elinden geleni
yapıyordu. Artık seçileceğine hem Gürler'i,
hem kendisini, hem de kimi çevreleri inan-
dırmışü...
SÜRECEK