22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 1 MAYIS1993 CUMARTESİ 14 HABERLER Çöp altıııdaki 12 kişiyeulaşılamadıFİGENATALAY Ümraniye Hekimbaşı çöplü- ğündeki metan gaa patlaması sonucu çöp yığınlan altında ka- lan 12 kişiye henüzulaşıJamadı. İtfaiye Müdürü Abdurrahman Kıbç, açılan çukurlara su dol- ması nedeniyle göçük altındakı son eve ulaşılamadığını söyledi. Kayıp olduğu bildirilen 12kişi- dcn dördünün bu evdejaşadığı tahmin ediliyor. Üsküdar Cumhunyet Başsavcılığı, olay- da kusur ve ihmalleri olanlann belirlenmesi amacıyla adli so- 'ruşturma başlattı. Sorumlula- nn belirlenmesi için de bilirkişi oluşturuldu. CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Sevigen ve 10 arkadaşı, patlamanın nede- nınin belirlenmesi ve sorumlu- lann ortaya çıkanlması için Medis araşürması açümasını is- tedi. Yeni bir patlamaya karşı önlem olarak evleri boşaltılan aileler önceki geceyi Kıalay'ın kurduğu çadırjarda geçirdiler. Göçükte ölen Öztürk Ailesi'nin bireyleri dedün toprağa verildi. Kurtarma çalışmalan Hekimbaşı çöplüğûnde 27 kişinin ölümüyle sonuçlanan olayda çöp yığınları altında ka- lanlann kurtanlması için çalış- malar sürdürülüyor. Çabşma- lann zorjukla yüriitüldüğünü belirten İtfaiye Müdürü Ab- durrahman Kılıç. heyelanın or- tasında kalması nedeniyle gö- çük altında kalan son eve ulaşa- madıklannı söyledi. Kavıp olduğu bildirilen 12 kişiden dördünün bu evde ya- şadığı sanıhyor. İtfaiye Müdü- rü Kılıç, İstanbul Teknik Üni- versitesi'nden zemin mekanik- çiligi konusunda uzman isten- diğini de belirterek, " Çalışma- lar daha uzun bir süre devam edecek. Güvenliği de dikkate abyoruz. Çöplüğün arkasında biriken suyun ön bölüme akta- nlması için borular döşeniyor. Ön bölümde de kanal çalışma- lanna başlandf'dedi. Bölgede incelemeler yapan İSKİ Işletmeler Genel Müdür Yardıması Tevfık Tarakçıoğlu ıse suyun akıtılması için, biriktı- ği alana bir pompa yerleştirile- ceği, suyun 700 metre ilerdeki dereye akıtılacağını açıkladı. Üsküdar Cumhuriyet Baş- savcıhğı, olayda kusur ve ih- malleri bulunanlann belirlen- mesi amacıyla adli soruşturma başlattı. Başsavcı Özcan Şen, olaydan hemen sonra iki savcı- nın görevlendırildiğıni, Ümra- niye Belediyesi'nden çöplükle ilgili bilgjlerin ve yazışma ör- nekJerinin alındığını açıkladı. Olayın metan gazı patlaması olup olmadığının belirlenmesi için bilirkişi oluşturulduğunu da sözlerine ekleyen Şen, "So- ruşturmada, ilgili belediyeler- den başlamak üzere Anakent Belediyesi'ne uzanan zincir içinde olaydan sorumlu sanık- lar tespit edilecek. Ancak. bele- diyelerde çalışan kişiler memur olduklan için, yasa gereği lü- zum-u muhakeme karan alın- ması için dosyalan İl İdare Kurulu'na göndenlecek" dedi. Şen, sanıklann soruşturma sonucuna göre TCK'nın görevi ihmal ve tedbirsizlik sonucu ölümc neden olmak suçlannı kapsayan 230 ve 455. maddeler- den yargılanacaklannı da söz- lerine ekledi. 230. madde, hangi nedenle olursa olsun. memuri- yet görevini yapmakta savsak- lama ve gecikme gösteren veya üsıünün yasaya göre verdiği buyruklan geçerli bir neden ol- madan yapmayan memurlar hakkında. üç aydan bir yıla ka- dar hapis cezası, 30 bın liraya kadar da para cezasıru öngörü- yor. Sanık. memuriyetten de kısmen ya da tamamen yoksun bırakılabiliyor. Tedbirsizlik veya dikkatsizük sonucu birden fazla kişinin ölü- müne neden olma suçunu kap- sayan 455. maddenin cezası ıse 4 yıldan başlıyor 10 yıla kadar ağır hapıs cezasıyla sonuçlanı- yor. Göçük altında kalarak ölen öztürk ailesinin bireyleri dün Sahrayı Kebir Camii'nde kılı- nan cenaze namazından sonra toprağa venldiler. Kaymakam Öztürk ailesinin çocuklannın öğrenim gördüğü Haşim İşcan Lısesı'nde tören yapılmasına ızin vermedı. Bunun üzenne okulun öğrencıleri cami bahçe- sine geldiler. Ellerinde. "Biz çöplüğü çiçeğe. siz ölüme boğ- dunuz", "Ölüm çözüm ise ışte öldük", "Daha iyi koşullarda. daha iyi yaşamak istiyoruz". "Kaza gelıyorum demedi mi?"- pankartlan bulunan öğrenciler, cami imamının cuma hutbesin- de çöplük olayına yer vcrme- yip, İslamıyet üzerine konuş- masına öfkelendıler. Öğrencile- rin uyanlannın ılelilmesi üzerine, ünam vaaz konusunu değiştirdi. Çevre halkırun da katıldığı namazdan sonra Ayşe, Ayla, A>ça, Melek ve Recep Öztürk- ün cenazeleri toprağa verildi. Yeni bir patlamaya karşı ön- lem olarak evleri boşaltılan ai- leler önceki geceyi Kızılay'ın kurduğu çadırlarda geçirdiler. Cadırlarda kalanlann vemek ıhtiyaçlan da Kıalay tarafın- dan karşılandı. Bu arada DSP Genei Başkanı Bülent Ecevit ile yeni bir parti kurma hazırlannı sürdüren Ay- dın Menderes bölgeyi gezerek, yetkililerden bilgi aldılar. Toprak zemin üzerine evle- rinden getirdikleri kilim ve ya- taklan seren Hekımbaşılılar, hâlâ olayın şokunu yaşıyorlar. Nuriye Sağlam, biri sekiz ayhk dığeri beş yaşında iki çocuğu ve eşiyle birlikte bu çadırlardan bi- rinde. Sekiz aybk özlem, çadır- daki tek yataîcta hasta yatıyor. Üzerinde küçük bir battaniyey- le bir ceket örtülü. Ateşler için- de. Anne Sağlam, başını çadır- dan her çıkanşında Sağük Bakanlığı'nın ambulanslannı, •doktor ve hemşirelerini görü- yor ama "kızarlar" korkusuy- la "çocuğum hasta" diyemi- yor. Doktorlar, hasta çocuğun varlığını gazetecilerden öğreni- yorlar. Birbuçuk yıldır çöplüğe komşu yaşadıklannı söyleyen seyyar saücı baba Sağlam," Er- zincan'dan geldik. Köyde geçi- nemiyorduk. Burada da boyle oldu. Artık çöpün dibinde ya- şavamayız" diyor. Aslan Ambar da beş çocu- ğuyla çadırda. Patlamadan sonra başının ağnsı hiç geçme- miş. Çocuklar geceleri korku- dan uyuyamıyorlarmış. "Çöp geldi başımıza kondu. Bir daha patlarsa biz de ölürüz. Bize bir hak tanısınlar, ev versinler" di- yor. Nigar Demirkıran'ın oğlu, Nejat Demirkıran patlama sı- rasında şok geçirdiğı için hâlâ hastanede tedavı görüyor. O da evinden tek bir yatak ve KJZJ- lay'ın verdiği yemekleri içine koymak için birkaç tencere ge- ürmiş. Devletfcen çöp faciasına 10 ıııilvarliraANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - İs- tanbul Ümraniye'de meydana gelen ve şu ana kadar 27 kişinin ölümüne neden olduğu bebrlenen çöplük faria- sıyla ilgili gerekli tüm tedbirlerin abn- dığmı bebrten Devlet Bakanı Tansu Çiller, "Devleün sıcak eb afet bölgesi- ne ulaşmıştır" dedi. İlk aşarnada, İs- tanbul Valiliği emrine 50 milyon lira- hk acil yardım ödeneğının gönderildı- ğini kaydeden Çiller, önceki gün de Başbakan Süleyman Demirel'in istemi üzerine, afetler fonuna bu bölge halkı- na verilmek üzere 10 rrrilyar liranın aktanldığını söyledi. Çiller, dün düzenlediği basın top- lanüsında. Ümraniye Hekimbaşı çöp- Suçlananlar kendilerini savundu lüğünde meydana gelen patlama son- raanda yapılan çabşmalar hakkında bilgi verdi. Patlamanın olduğu bölge- nin imar planının bulunmaması nede- niyle çöp altında kalan ev sayısının kesin olarak belirlenemediğini kayde- den Çiller, ölü sayısınm artmasından duyduğu endişeyi dile getirdi. Olay- dan hemen sonra. Bayındırbk ve İskân Müdürlüğü başkanlığmda bir afet knz merkezinin kurulduğunu hatırlatan Çiller, 1992 yıbnda çekilen bölgeye ait hava fotoğraflanndan yığin altında kalan 11 konutun oldugunun anlaşıl- dığını. ancak zaman içensinde yeni ge- cekonducular yapılıp, yapılmadığı bi- linmediği için bu sayırun artabileceğini açıkladı. Olayla ilgili acil ve orta vadeli tedbirlerin alındığını ıfade eden Çiller, şunlan söyledi: "istanbul ve büyük şefiirlerimizin çöp sorunu vardır. Kısa vadede yapı- lacak iş, faciada ölenlerin yakınlanna ve evlerini kaybeden vatandaşlanmı- zjn zararlannL tazjnin etıpektir. Bu amaçla, gerekli kaynak afetler fonun- dan sağlanacaktır. Kjsa vadeli tedbir- ler çerçevesinde, kapanan çöplüklerin yerlerinin şehir imar planlannda mut- laka belirtılmesı ve bu alanlann iskâna kapalı tutulması sağlanacaktır. 1991 tarihli katı aüklann kontrolü yönet- meliğinde öngörülen çöplüklerle ilgili uygulamalar yakın izlemeye alınarak, standarılara u\gun çöplükler açıla- caktır." İstanbul çöpleri ile ilgili olarak çöp atıklan tesisleri, temizlik araçlan ahmı ve çöp sahası ıslahı projelerinin hazır- landığını ve 1993 yatınm programına dahil edildiğinı vurgulayan Çiller, çöp fabrikalannın kuruîmasına iiişkin ola- rak Lîbyaaa İslam Bankası çerçeve- sinde ön anlaşmalann yapıldığuu, aynca konuyla ilgili olarak Avrupa İs- kan Bankası nezdinde temaslarda bu- lunulduğunu açıkladı. ÇilJer, topjanan çöplerden kömür ve benzeri enerji üre- timınin sağlanması yönünde projele- rin de gündemde olduğunu kaydetü. Çiller, "'Çöp sorunu Türkiye'nin önündedir, büyükşehırlenmızın önündedir. Bunun üstesinden gelme durumundavız. Devletın sıcak efî. afet bölgesindedir" diye konuştu. Çiller, toplanü sonrasında bir gaze- tecınin. "Türkiye bir kadın başbakana hazır mıT' yolundaki sorusu üzerine de. "Konumuzla ilgili hiç değil. Bugün bir önemli bir facia için toplanü yapı- yoruz'" yarutını verdi. Meclis araştırması CHP, Ümraniye çöplüğündeki pat- lamanın nedenlerinin saptanması ve sorumlulann ortaya çıkanlması için Meclis araştırması açılmasını istedi. İstanbul Haber Servisi - Üm- raniye çopluğünde 39 kişi- nin ölümüyle sonuçlanan patla- maların sorumlulan, kendileri- ni savunurken birbirlerini de suçladılar. Anakent Beledi- yesı'nin eski başkanı Bedrettin Dalan'a göre, Sözen kendisıne bırakılan projeleri uygulama- makla suçlular arasında ilk sı- rayı abyor. Dalan Ümraniye çöplüğündeki pat- lamadan dolayı kendisinı suçla- yanlan, "Akıllannı peynir ekmekle yiyenler" olarak de- ğerlendiren Dalan. "Neredeyse Fatih döneminden de beni so- rumlu tutacaklar"dedi. Başkanlığı dönemınde çöp merkezlerinin kent dışına çıka- nlması için çalışmâlar yapıldı- ğını belirten Dalan, yapılan bir plan uyannca altı yerde imha istasyonu, 15 yerde de çöp top- lama istasyonu kurulmasının öngörüldüğünü söyledi. Haar- ladıkîan projelenn uygulanma- sı hatinde çöp rehabilitasyonu- nun dört yıl önce bitmesi gerek- tiğini de vurgulayan Dalan, şöyle konuştu: "Biz bu projeler doğrultu- sunda Soğanlık ve Halkalı'da, çöp sahalannın yanma toplu konut izni verdik. Bunun arıla- mı, buralan çöplükten temizle- necek ve yaşanır hale gelecek demektir. Ancak seçimleri kay- bettik. Aynca biz görevi bırak- üğımızda çöp alanlan böyle şehır içinde değiJdi. Gecekon- dulaşma böylesine pompalan- mamıştı. Çöpün depolanması Anakent belediyesine aittir. Şu andaki belediye başkanı da bcl- li. İstikamet Dalan değıl. Suçlu başka yerde aransın." Sözen Dalan'ın suçlamalannı, "O gajn ciddi bir adam Yanıt ver- mivorum" sözleriyle geri çevi- res Anakent Belediye Başkanı Niirettin Sözen, dün bir basın toplantısı düzenleyerek çöp projelen hakkında bilgi verdi. 1990 yılında çöp projeleriyle ilgOj çalışmalan başlattıklannı açıklayan Sözen. geçen yılın ekm ayına kadar gerekli kredi- nit sağlanmaması nedeniyle uyfulamaya gecemedıkierini söyledi. 16Haziran 1992"deka- u auk inşaat ve tesis yatınmı ihalesini gerçekJeştirdiklerini, bürokratik nedenlerle 11 ay ge- cikme yaşandığını da sözlerine ekleyen Sözen, DPT, İller Ban- kası, Türkiye Emlak Bankası'nı bu gecikmeler nedeniyle suçla- dı. Bu geb'şmeler üzerine Devlet Bakanı Tansu Çükr'den yar- dım istendiğini ancak yeterb desteği görmedikJerini de vur- gulayan Sözen şöyle konuştu: "Sayın Çiller. çöp için Islam Kalkınma Bankası'ndan kredi sağlanacagını acıkJadı. Ancak biz Hazine ve Dış Ticaret Müs- teşarbğı'yla tcmasa geçtiğimiz- de bankanın boyle bir kredi vermesinin mümkün olmadığı- nı öğrendik. Kredi sağlansa da bürokrasi nedeniyle 1.5-2 yılge- cikmeli gelecek. Aynca Çüler'in önünde ABD'li bir fırmanın be- lediyemize hazırladığı bir fizibi- lite japoru var. Bu rapor, çöple- rimizin kab'tesinin yakılmaya müsait olmadığını, yakma için yapılacak masrafın elde edile- cek faydanın on katı olduğunu belirtiyor." Öktem Hekimbaşı çöplüğune çöp döken Kadıköy, Üsküdar ve Beykoz belediyeleri hakkında dava açan Ümraniye Belediye Başkanı Şinasi Öktem. Ana- kent Belediyesı'ni de çöplüğün kapatılmasını engellemekle suçladı. Üç yıl önce çöp dökü- münün engellenmesi için açük- lan davada Anakent Beledi- yesi'nin itırazda bulunduğunu arumsatan Öktem. "Çevre, Sağlık ve Maliye Bakanlıklan- na davaya katıbnalan konu- sunda çağnda bulunduk ama bizi dinlemediler" dedi. Bölgede gecekondulaşmaya izin verdiği yolundaki suçlama- lan reddeden Öktem, ıslah planlannın sağlıklı bir yapılaş- mayı sağlamaya yönelik oldu- ğunu söyledi. Çöp yığınlan al- tında kalan derenin ıslah plan- lannda yeşil alan olarak göste- rildiğini belirten Öktem. "Orada yapılaşma 20 yıl önce- sine dayanır ve çöplüğe uzaklığı 400 mctre uzaklıktadır. Ayru uzaklıkta bir de cezaevı yapılı- yor. Gecekondular çöplüğe değı], çöplük gecekondulara yaklaşmıştır" dıyc konuştu. •'Sanayi toplumunun çöplüğü" Halkalı'da çöpler tehlike ve hastalık kaynağı obnanın yanında bir kazanç kapısı da. Çöp toplayıcı- ları ve çevredeki gecekondularda oturanlar işlerine yarar, para getirecek ne bulursa topluyerlar. Çöple yaşaııı Halkab'da buluştu BERATGÜNÇIKAN Sanayileşmiş toplumlann hali başka olu- yor. Çöplüklennde ne ararsamz buluyor- sunuz. Emaye tencere, anahtarlık, ıspanak, çamaşır leğeni, saç tokası, portakal, kaşık, bilumum içkilerin şişelen. kapaklan... Ve hatta şişme kadın, chanel parfüm. Sanayileşmiş toplumlann hali, gerçekten başka oluyor. Çöpleri cinslerine ve kullanı- lırlık durumlanna göre ayıran işçilerin ula- şım sorunlannı çözmek için çöp dağlannın üzerine tek odalı da olsa konutlar yapılı- yor. Yıne salt ulaştm düşünülerek, çöplük- ler, kent merkezlerinin, yerleşim alanlan- nın içinde tutuluyor. Sanayileşmiş toplumlann hab' gerçekten, ama gerçekten başka oluyor. Bir çöplükte metan gazı patlıyor, konutlar çöp yığmlan allında kalıyor, onlarca insan ölüyor. Erte- si gün, bır başka çöplükte, insanlar "kade- rimde varsa ölürüm" diye metan gazmı soluya soluya yaşamayı sürdürüyor. Söz konusu edilen "sanayileşmiş toplu- mun çöplüğü" İstanbul Halkalı'da. Ana- kent. Zeytinburnu, Gaziosmanpaşa, Bay- rampaşa, Fatih, Eminönü. Bağalar, Güngören. Küçükçekmece, Avcılar, Esen- yurt ilçelerinın, neredeyse beş milyon kişi- nin çöpü burada son buluyor. Kaç ton çöp miP Bunu yetkililer de bilmiyor. Kuzeyinde Başbakanhk Toplu Konut İdaresf nin, güneyinde Konutbirlik'in inşa- at bloklan yer abyor Halkab çöplüğünün. Sağında gecekondu mahalleleri Bezırgan- başı, Yenidoğan, Taştepe. solunda Yanm- burgaz. Uzakbğı üç yüz metre var yok. sebze bahçeleri başlıyor. Çöplük sıantılan- nın kanştığ dereden alınan suyla yıkanan bu bahçelerde yeu'şen marullar, yeşil so- ğanlar, salatalıklar. domatesler biraz daha olgunlaşınca tezgahlarda yerini alacak. Işçilerde ölüm korkusu Mustafa Çakmak. altı >ıldır Bağcılar Be- lediyesi'nde temizbk işçisi olarak çalışıyor. Hergün en aandan iki kez çöplüğe geliyor. Ümraniyeçöplüğündeki patlama. yüreğin- deki korkuyu daha da arttırmış. "Her gün" diyor. "Biz hergün bu korkunun ıçin- deyiz zaten". Halkalı çöplüğünün müdavimlerinden Oktay Akbaş. 1978"den bu yana. yani tam on beş yıldır temizbk işçisi olarak çabşma- sından bu müdavimlik. Çöplüğün girdisı- ni, çıktısını biliyor. Her an bir patlama olabilir, bunu da biliyor ama ne çare. Bu devırde başka bir iş bulmak kolay mı? Bilge Aras, hem belediye işçisi, hem de çöplüğe en yakın gecekondu mahallesi Be- zirganbaşrnın sakini. "Çöplükte çalışılır da korkulmaz olur mu" diye soruyor. Çöp üzerine toprak, onun üzerine yine çöp dö- küle döküle patlama zamanı yakınlaştınlı- yor Aras' a göre. Mahalleli ise duman ve koku yüzünden ne cam ne de kapı açabilı- yor. Parasızlık yüzünden doktora gidilemı- yor ki hastalık var mı. yok mu anlaşılsın. "Ama" diyor Aras. "Bakırköyden bir ço- cukla benim oğlanı bir karşılaştınn. Be- nimkinin yüzünü sapsan görürsünüz, onunkını pancar gjbi kırmızT. Çöp toplayıcılan, çöplükte uyur Binlerce ton çöp arasında ise yarar olan- lan ayınyorlar. Cam parçalan bir yana, plastikler. metal parçalan başka yana. Yüz kişiden fazlalar. Adlanna, "Çöp toplayıcı- lan" deniliyor. Hemen hemen hepsi Şivas- lı. 1986'da İcöyünü bırakıp iş peşinde İstan- bul'a koşmuş İbrahim Yaramış. Bakmış, öyle her isteyene istediği iş yok, çöplükte çalışmaya başlamış. İlk günler dumandan midesı bulansa, başı dönse de zamanla alış- Omer Özkan, 12 yıllık çöp toplayıcısı. Eşini, yedi çocuğunu. Sivas'ta, köyünde bı- rakmış. Üç oğlüysa. onunla birlikte çöp topluyor. İş için çalmadık kapı kalmadığı- nı anlatıyor Özkan. Sonunda da sigortasız, güvencesiz çöplükte çalışmaya razı olduk- lannı. Kendilerinin "iskele" diye adlandırdık- lan tepelerden bınnde kurulu barakalarda kalıyorlar geceleri. Osman Çaltaş, içtiklen suyu, banyoyu, yattıklan odalan gösten- yor. Metan gazının arasıra alev almasına alış'.aışlar, eğlencelik gıbı geliyor artık. Ge- çen yıl kayma olmuş. bir işçi arkadaşlan ölmüş. Bir patlama. hepsini götürür bili- yorlar. Korktuğunu gizlcmiyor Çaltaş. "Korksan ne yapacaksın, ekmek parası iş- te" diyor. ARAYIS TOKTAMIŞ ATEŞ Dış Politika ve Sorunlarımız Ismet Inönü zaman zaman "iyi bir dış politika uygula- yabilmek için" dermiş, "iki unsur gerekir: Sağlam bir ekonomik yapı ve iyi yetişmiş bir diplomat kadrosu." Sağlam bir ekonomik yapımız olmadığına göre galiba dış politikamız Dışişleri Bakanlığımızın meslek memur- larının sırtına yıkılmış durumda. Ve sanıyorum bu nite- likli ekip, hükümetlere iyi yol gösteriyor. Bana kaiırsa Sayın Ihsan Sabri Çağlayangil'in 1964 sonrasındaki ba- şarıları, uzmanların görüş ve önerilerini dikkate alma- sından kaynaklanmıştı. Ve bugünkü Dışişleri Bakanımız Sayın Hikmet Çetin de sanıyorum benzer bir tutum icin- de. Türk dış politikasının hedefi bellidir: Yurtta barış, dün- yada barış. Ve bu hedef akılcı ve gerçekçi bir hedeftir. Türkiye'nin ne Misak-ı Milli toprakları dışında kalan top- raklarda gözü vardır ne de Misak-ı Milli sınırlarından verilecek bir karışlık toprak ödününe tahammülü. Ve Türkiye, 1950-1960 arasında ABD'nin dümen suyunda dış politika izlerken yapılan birkaç çok ciddi hata dışında (Kore Savaşı'na giriş biçimi, Irak devrimi karşısındaki tutumu, Lübnan buhranı, Israil ve Cezayir konularındaki hatalar) bu politikasını belli birbaşarıyla yürütmüştür. Ancak Türkiye'nin günümüz uluslararası arenasında- ki kimi sorunlarına baktığımız zaman, "Acaba dış politi- kada bir yanlışlık mı yapıyoruz" sorusu akla gelmekte- dir. Fakat bana kaiırsa sorun uygulanan dış politikadan değil; Türkiye'nin yapısından, konumundan ve tarihsel gelişiminden kaynaklanmaktadır. Zira işın aslında, dev- letlerin dış politıkaları ıç politikalanndan, ekonomik poli- tikalarından, maliye politikalanndan bağımsız olamaya- cağı gibi o ülkenin coğrafi konumundan da, tarihinden de, jeolojik yapısından da bağımsız değildir. Herhangi bir uluslararası arenada masaya oturuldu- ğu zaman, tarafların tüm tarihsel geçmişleri de aynı masaya konur. Topraklarının altında zengin petrol ya da benzeri zengin ve değerli maden yatakları olan bir ülke- nin dış politikadaki manevra alanı ile bu potansiyele sahip olmayan bir ülkenin manevra alanı birbirinden çok farklıdır. Ekonomisini dış kredi ve borçlanma temelleri üzerine kurmuş olan bir ülkenin diplomatları ağızlarıyla kuş tut- salar, masabaşında güçlü olamazlar ve açık seçik haklı olsalar bile kimi zaman tuttuklarını koparamazlar. Mali- ye politikasındaki aksaklıklar nedeniyle ya da böyle bir maliye politikasını bilinçli olarak uygulayan ülkelerde; yeterince vergi toplamayan ya da toplayamayan ve ürettığinden çok tüketen bir yapı içinde, o ülkenin dış po- litikası çoktan belirlenmiştir. Aynı husus, kronik enflas- yonla yaşayan ülkeler için de söz konusudur. Ekonomik bağımsızlığı olmayan ülkelerın siyasal bağımsızlıkları olması mümkün değildir. Ve siyasal bağımsızlık olma- dan kişilikli ve bağımsız dış politika izlenemez, izlenme- si mümkün değildir. Yukandan beri sır,aladığımız hususlar, Türk dış politi- kasının da prangaları ve kamburlarıdır. Bu prangalar çözülmeden ve bu kamburlar sırtımızdan atılmadan bir yerlere varmak mümkün değildir. Öoğrusu istenirse tüm dünya devletleri bugün "karşı- lıklı bağımlılık" içindedir. Ancak karşılıklı bağımlılıkla tek yanlı bağımlılığı birbirjnden ayırmak gerekir. Zira karşılıklı bağımlılıkta, her iki tarafın da birbirteri- ne karşılıklı olarak gereksinimleri olduğu için her iki ta- rafın da (her zaman eşıt oranda olmasa bile) pazarlık gücü ve manevra alanı vardır. Kurulmuş bulunan den- genin bozulmasından, her iki taraf da belli oranda zarar görür. Oysa ki tek yanlı bağımlılıkta böyle bir şey söz ko- nusu değildir. Bağımlı olan taraf, bağımlı olunan taraf karşısında çoğu zaman çaresizdir. Ve uluslararası are- naya baktığımız zaman güçlü oian tarafın bu gücünü ve karşısındakinin çaresizliğini sonuna kadar sömürdüğü- nü görmekteyiz. öyle görünüyor ki günümüz uluslararası ilişkilerinde asıl tehlike, "dostlardan" gelmektedir. Düşmanlara kar- şı önlem nasıl olsa alınır. Not Tüm kol ve kafa emekçilerinin 1 Mayıs bayramını yürekten kutluyorum. İDEAL ÇÖPLÜK HARMANDALFDA Metaıı gazı borularla yüzeye çıkardıyor MERİHAK İZ.V1İR - Çevre Bakanlığf- nın 2 yıl önce belirledigi çöplük tanımı, günümüzdeki çöplük- lerdençok uzak kabrken, istan- bul Ümraniye'de metan gazı patlamasının ardından, gözJer Türkiye'de 'tek' olan Izmir Harmandab çöp alanına çevril- di. İzmır Anakent Belediyesi Uzundere Çöp ve Gübre Fabri- kası Müdürü Cihat Erdal, Har- mandab'da kurulan sistemk özellikle evsel atıklarda oluşan metan gazının borularla yüzeye çıkanldığiru ve burada doğaya bırakıldığını söyledi. Dokuz Eylül Üniversıtesi Çevre Mü- hendısliği öğretim üyelerinden Prof. Dr. Ertuğnd Entin ise, metan gazının atmosfere veril- mesinin yoğun olarak çevre kir- liliğine yol açtığmı öne sürdü. "Çöple şaka olmaz" diyen Prof. Dr. Erdin. 27 yıllık Çiğli çöp alanının üzennin yeşillen- dirrne çalışmalannı eleştirdi. Ümraniye'deki patlama, başta büyük kentler olmak üze- re tüm çöp alanlannı yeniden gündeme getirirken. olası tehli- kelere karşı en etkin önlemin yahıızca İzmir Anakent Beledi- yesi tarafından abndığı bildiril- di. Boğaziçi Üniversitesi öğre- tim üyesı Prof. Dr. Kriton Curi iledönemin Anakent Belediyesi Sağbk İşleri Müdürü Dr. Kud- ret Guven'in önderliğınde ger- çekleştirilen depolama alanı, kentin 15 yılbk kapasitesini karşılayacak düzende hazırlan- dı. Türkiye'nin ilk ve tek düzen- li çöp depolama alanı olan Harmandab Çöp Döküm Alanı'nda tehlikeli sanayi, has- tane ve evsel atıklar ayn ayn. özel yöntemlerle depolanıyor. İzmir'in günlük 2 bin 400 ton evsel çöpünün 300 tonu Uzun- dere Gübre Fabrikasfnda, 2 bin 100 tonu Harmandab'da depolanıyor. İki yıl önce yaklaşık 13 mil- yarlık bir harcamayla 900 bin metrekarebk alan üzerine kuru- lan Harmandab çöp depolama alanı, 4 bölümden oluşuyor. Vadinin en üstünde kuruiu olan havuzda ağır metallar ve zehirb atıklar depolaruyor. Ha- cettepe Üniversitesi tarafından yapılan jeolojik etüdlerde, ze- minin killi topraktan oluşması- nın özellikle ağır metal sızıntıla- nnı ortadan kaldırdığı saptan- dı. İkinci bölümde ise sanayi ve proses atıklar toplanıyor. Aük- lar özel yönternle gömüluyor ve üstüne ağaç dikibyor. Üçüncü bölümde Türkiye'de ilk kez hastane atıklan özel bir yön- temle depolanıyor. Vadinin en altına da evsel atıklar bırakılıyor. Metan gazı- nın yoğun olarak bulunduğu bu bolümde Prof. Dr. Curi ve Dr. Güven tarafından gebştiri- len bir teknikle zemine döşenen borularla metan çöp yığınlan- nın üzerine çıkanbyor ve bura- da atmosfere kanşıyor. Dokuz Eylül Üniversitesi Çev- re Mühendisbği öğretim üyesi Prof. Dr. Ertuğrul Erdin ise metan gazının serbest halde at- mosfere bırakılmasına karşı çj- kıyor. İzmir'in 27 yıldır çöpü- nün döküldüğü ve 800 dekarbk alanda 6 metre yüksekliğe ula>- şan çöp yığınında sondaj yapıl- ması ve içeride bulunan gazın atmosfere bırakılmayıp değer- lendirilmesi gerektiğini savu- nan Prof. Dr. Erdin, "Şimdi bölgeye bitki dikmck istiyorlar. yazarlartn evi Teras Bar Kuruçeşme ULVİ KIRIMLI MRANT-TEZER Pazartesi-Solı-Perşembe Tel . 257 67 87/257 67 88
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear