17 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
4NİSAN1993PAZAR * CUMHURIYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 17 GUNCEL CÜ1HEYT ARCAYÜREK • Baştamfi 1. Sayfada Tabıi soru dönüp dolaşıp "Türkiye'nin yapabilecekle- riyle yapamayacaklanna" gelıyor ve açmaz, bu soruda düğümleniyor Inönü, vurgulayan bir sesle, Türk askeri müdahalesi- nin "soz konusu" olmadığını açıklıyor Ama, bu kararlılı- ğın ardından sözlerine butun devletler, ozellikle ABD, Fransa, Ingittere nezdinde "diplomatik girişimlerde bu- lunduğumuz ve bulunmaya devam edeceğimizi" ekli- yor. Türkiye, soruna diplomasi yoluyla çözüm arıyor. Başbakan Demirel'in, Van-Bursa hattında ya havada ya da karadan Azerbaycan lideri Elçibey'le sık sık gö- rüştüğünü, Tunus-Cezayir gezisınde olan Dışişlerı Ba- kanı Çetin'in Rus ve ABD dışişleri bakanlarıyla konuştu- ğunu, Demirel'in önceki gün arayıp bulamadığı Yeltsin'- le dün görüşmeyi deneyeceğini, "diplomatik girişimleri- mize ömekler" diye sıralıyor. Dünya liderlerine başvurudan acil yardım ve yarar çıkmayınca, Türkiye, dün ya da bugün BM Güvenlik Konseyi'ne gidiyor. Kelbecer, güneyden ve batıdan sarılmış. Sıvilleri kur- tarmak ya da -varlığı ile yokluğu tartışmalı- milis güçleri- ni cepheye sürmek için Elçibeyin istediği helikopterleri "buradan oraya götürmenin kolay bir iş olmadığını" söylüyor Başbakan. Pratiğı yok, diyor. Mesafeler çok uzun! Gelişmeler saat başı değişim gösteriyor. örneğin, ön- ceki gece Inönü, Türkiye üzerinden Ermenistan'a yapı- lan Batı yardımını durdurduğumuza değinen soruları, durdurduk diye yanıtlamıyor "Durdurabiliriz diyoruz. Tabii saldın devam ederse durdurulur" derken, dün sa- bah Dışişleri yüksekdüzeyi, "yardımın akışını kestiğimi- zi" açıklıyor. Türk diplomatları, -Bao büyükelçilerine söyledikleri gtbt- Ermenistan'a "açtığımız krediyi" Erivanın çok kötü kullandığını düşünüyorlar. Yılçtteyı] Ne var ki, dün öğle saatlerine kadar Ermenistan üze- rinde etkileri önemli olan ABD ile Rusya'nın olası davra- nışlarının ne olacağı bilinmiyordu. Çetin'in Christopher- le yaptığı görüşmede ABD'nin savaşı hemen durdurma- ya egılimli bir "tavır sergıledığı" söyleniyor..Ek olarak, ABD'nin, "zor yoluyla toprak edinilmesine karşı çıkaca- ğını" bir kez daha vurguladığından soz ediliyor. Rusya, federasyonun Ankara'daki Büyükelçisi Çerni- şev aracılığıyla dün sabah yaptığı açıklamada, "Bu sa- vaşın galibi olmaz. Uluslararası toplum böyle bir duru- ma müsaade etmez" diyor. ABD'den gelen duyumlar, Moskova'dan yayılan yar- gılar, Batılı devletlerin cesaret aşıladıkları Ermenistan nezdinde girişimlerde bulunacaklan olasılığını akla ge- tiriyor. Cenevre'de barış yolları aranırken Kelbecer'le yeni- den parlayan Azeri-Ermeni sorunu, beri yandan Azer- baycan'ın "iç bünyesi ile ilgili kaygıları" yeniden can- landırıyor. Büyükelçileri Nevruzoglu, Azerbaycan'da "laik ve Atatürkçü yönetimi yıkmak isteyen şer kuvvetle- rinden" söz ederek, yakın ilgi duyduğumuz bu ülkede önlenemeyen siyasal ve bünyesel kargaşayı gündeme taşıyor. Inanılır bir kaynak dün bize, "Türkiye'nin a/fı yedı ay- dır Bakü'ye 'iyi hazırlanmalarını' salık verdiğini" söyle- di. Üstelik "gereken yardım yapılıyor'du. Beş bin kişi olduğu söyienen niiiis k~uwetlerindeki dağınrKlfl('Ve dtf- zenli ordu yükümlülüklerinden uzak davranışlara karşı, Ermenistan'ın yüz bini aşan düzenli orduyla savaşa gi- riştiği öne sürülüyor. Azerbaycan, Türkiye'nin "masaya yumruk vurma za- manının geldiğini" söylerken; Başbakan Demirel, Bursa'da "Budurumaseyircikalamayız"diyor. Herhalde diplomatik girişimlerin sonuç vereceğine güvenerek! HAVA DURUMU TÜRKİYE'DE DÜNYADA Mdeorolo)i Genel Muduriuğu'nden alınan bılgıye gore yurdun batı kesımlerı parçalı bulutlu, Marmara'nın batsı ile kıyı Ege sağanak yağışlı, otekı yerler az buluttu ve açık geçece* Hava sıcaklığı bıraz daha artacak Ruzgar. guney ve batı. yurdun öoğu kesımlerınde ku- zey ve batı yönlerden hafrf ara sıra orta kuvvette esecek Denızlen- mızde ruzgar. Batı Karadenız. Marmara. Akdenız ve Ege'de kıble ve loöoslan 4-16 denız mılı hızta esecek. Van Golu'nde hava. parçaiı bulutlu geçecek. Yağmuriu Bulutlu Sisli # GüpeşJİ § Karlı Radyocular sokağa çıktı Haber Merkezi- özel radyo- lar ve baa televizyonlann kapa- tılmasının yankılan sürüyor. Çcşitli kcntlerdc dün dc protes- to eösterileri düzenlendi. Izmir Alsancak'ta , Kordon FM 'Sokata yayın" eylemi yap- ü. Kordon FM'in prolesto ya- yinını sokakta toplanan yakla- şık 300 kişi izledi ve alkışlarla destcklcdi. Radyo görevlileri yayın araç- lannı kurduktan sonra sunucu Sinan Tez, Kordon FM'in ka- paülamayacağını anons ede- rek, Sevinç Paslanesi'nin önün- den yayınlanna devam etmenin kıvananı yurtlaşlarla birlikte yaşadıklannı söyledi. Sinan Tez'in ardından spiker Ayçe Aband, " Şu anda haber okumuyorum, çahnacak par- çalann adlannı açıklıyorum. Bizi susturamadılar, sustura- mayacaklar da. Yurttaşlann özel radyolann kapatılmasıyla ilgili karann açıklanmasından sonra yanımızda olduklannı bugün bir kez daha gördük. Mutluyuz" dedi. Kordon FM'in yayınını izle- mek için sokağı dolduran ço- ğunluğu genç yaklaşık 300 kişi müzik yayınını coşku ile izledi- ler ve alkışlarla radyolann ka- patılmasını protesto ettiler. Bu arada baa yurtlaşlar elle- nnde siyah bayrak ve "Radyo- muzu istiyonız' dövizlerini ta- şıdılar.Bu arada sokağa gelen güvenlik gücleri, Kordon FM yetkilileri ve yurttaşlan izinsiz toplanü ve gösteri yapüklan ge- rekccsiyle uyardılar vc yayıyı- nın yasal olmadığını bclirttikr. Güvenlik güçlerinin bu tutumu lepkilere yol açü. Güvenlik güçleri daha sonra slogan atıl- maması koşuluyla yayına izin verdiler. Yurtlaşlar daha sonra radyo yayını eşliğinde dans ede- rek eğlendiler.Kordon FM'in kokak yayanı 1 saat sürdü. öte yandan kapatılan Ana- kent Belediyesı televizyonu Kanal Ege ve özel radyolarla il- gili bir acıklama yapan anakcnt Belediye Başkanı Yüksel Çak- mur susan değil, konuşan Tür- kiye istediklerinı belirtü. Öte yandan Izmir'de yayın yapan Kordon FM, Genç FM ve Medya FM yöneticileri Sa- mos Adası'ndan yayın yapabil- mek için Yunanıstan'ın jzmir Başkonsolosluğu'na başvurdu. Samos Adası'nda yayın yapan bir radyonun olanaklanndan yararlanarak, yayın yapmayı planladıklannı belınen Kor- don FM'nin yönetıcısi Ali Dönmez. "Yunanıstan'daki özel radyolardan frekans kıra- lamak veya yeni frekans satın almak için çeşitli görüşmeler yapıyoruz. Yunanistan'm tz- mir Başkonsolosu'yla görüş- tük. Olumlu bir tavırla karşılaş- tık" dedı. Ozel radyo ve televizyoncu- lar, dün Bursa'da bir araya ge- lerek halkı hükümeti protesto etmeye çağırdılar. Ankara'daki eyleme Cum- hurbaşkanı Turgui özal'ın eşj Scmra özal da katıldı. Semra özal, makam arabasmın anten- lerine siyah kurdele takü. özel radyolann kapatılması- nı protesto için yurt düzeyinde ımza kampanyalan başlatıldı. Adana'da mağaza sahiplen iş- yerleri önüne "Radyomuzu is- tiyonız" pankartlan astılar. Araç sahiplen de antenlerine si- yah kurdele takarak eylemleri- nı dün de sürdürdüler. Şanlıurfa'da bazı yerel gaze- telerin salı gününden ıtibaren siyah başlıkla çıkarak uygula- mayı protesto cdecekleri bildi- rildı. Konya'da Gazi Lisesı'nde okuyan bir grup öğrenci, yaka- lanna siyah kurdele takarak özel radyolann kapaülmasını protesloetli. Açıkotunım Kapatılan radyo ve tcleviz- Mecliste özel radyo pazarlığı OLAYLAMN ARDBNDAKİ GERÇEK • Bojtorafi 1. Sayfada nun desteğine sahip olan ~*meniler, uygun gördükleri _jrnan saldın başlatmaktan çekinmemektedirler. Rusya'- nın Ankara Büyükelçisi Sayın Albert Çernişev'in yalanla- masına karşın Bakü, Rus as- kerlerinin Ermenilerin safın- da çarpıştığını sık sık ileri sürmüştür. Ermenilerin sa- fında birçok Batılı askerin de çarpıştığı bildiriliyor. Bati'nın desteğinin yanı sı- ra Azerbaycan'daki istikrar- sızlığın da Ermenileri yürek- lendirdiği söylenebilir. Bakü'de bir süredir şiddetli bir iktidar mücadelesi yasa- nıyor. Komünist egilimli gruplara karşı savaşan Halk Cephesi, kendi içinde de bolünmüş du- rurnda. Bu kargaşa da cep- hede savaşan birlikleri olum- suz yönde etkiliyor. Ermeni saldırısının durdu- rulması için ABD ve Rusya- ya önemli görev düşüyor. Bu iki ülke Erivan'ı en fazla etki- leyebilecek konumdalar. Washington'la Moskova'nın, • Kaflcaslar'da bir patlamanın, çok ciddi uluslararası bunalı- ma yol açacağının bilincinde olmalan gerekir. Türkiye ise Ermeni saldmsı karşısında kararlı biçimde ta- vır almak ve saldırının durdu- rulması için tüm diplomatik yolları sonuna dek zorlamak durumundadır. • • • Haber Merkezi- özel radyo ve televızyonlann kapatılması- na tepkiler sürerken, gözlcr Anayasa'nın bu konuyu düzen- leyen 133. maddesine çevrildi. özel radyo ve elevizyonlann kapaülmasına karşı olmadığını belirten Başbakan Süleyman Demirel, muhalefet partilerine -433. maddeyi değiîlinnek için çağnda bulunurken, ilk olumlu yanıt ANAP'tan geldi. ANAP Gümüşhane Milletvekili Oltan Sunguriu, "Mcclis'e teklif gctir- sinler, destekleyelim" dedi. Bursa gezisi sırasında gazete- cilerin, özel radyo ve leleviz- yonlann kapatılması konusun- dakı sorulannı yanıtlayan Demirel, yasalann uygulanma- sına karşı çıkmanın anlamı olmadığını söyledi. Demirel, "Biz hükümeti devraldığımızda bir tek Star vardı. Star'ı kapat- madığımız için de yanlış yapmı- şızdır. Esas bize sorulacak he- sap bu. Ama, bugün Türkiye'- de 'Kanunlan niye uyguluyor- sunuz' diye kıyamet kopartıh- yor" dedi. "Kanunlar nıye uygulanıyor?" diye ayağa kal- kan bir başka ülkenin dünyada mcvcut olmadığını öne süren Demirel, "Biz radyo ve televiz- yona karşı değiliz, Türkiye'de radyo vc lelcvizyon tekelinın kaldınlmasını savunuyoruz" görüşünü dile getirdi. Demirel, sözlermi şöyle sürdürdü:• "Bugun mecliste bulunan ve kanunsuzluğu savunmak gibi ganp dururnlara düşen kişiler vcya partiler, gelsınler mcclis- ten Anayasa'nın 133. maddesi nin değıştirilmesine oy versin- ter. Sonra, radyo televizyon kanunu yapalım, kim istiyorsa kursun. Bugün kapanan radyo televizyonlar ebediyen kapana- cak falan değil. Ancak, Tür- kiye'de kanunsuz hiçbir şey olmayacak, herşey kanunlara göre olacak. 'Kanunsuzluklara devam edilmiyor' diye Türkiye ayağa kalkabılir mi? Kalka- maz." ANAP'ta bu işle görevlendi- rilcn Adalct eskı Bakanı Oltan Sunguriu da, hükümet Ana- yasa'nın 133. maddesini deği- şirmek üzere bir teklifı Meclis'e gcurirsc destek vereceklerini acıkladı. Bu konuda Genel Başkan Mesut Yıtauu'la gönlş- tüğünü bildiren Sungurlu. Yıl- maz'ın TBMM Başkanlığı'nda kurulan partilerarası özel ko- misyonun, radyo ve tv yayınla- nnı düzcnleyen yasa taslağmı haarlamakta ncden bu kadar gcakliğini sorduğunu acıkladı. Sungurlu, şunlan söyledi: "Taslakla yer alacak düzen- lemelerin genel hatlan üzerinde tüm partilenn temsitaleri ola- rak anlaşmaya vardık. Bu ko- nuda pck fazla bir şey kalmadı- ğı için laslağın yaalmasına başlandı. Hükümet bu laslağı kısa bir süre içersinde lasan olarak Meclis'in huzuruna geü- rirse yasallaşmaması için hiçbir sebep yok. Bir an önce Meclis'- lcn gccmcsi için elimizden gelen gayretı göslereceğiz." yonlar konusu TRTnin 1. ka- nalında düzenlenen bir açıko turumda tartışılacak. Ali Baransel'in yönelecegi açıkotu- nım, çarşamba akşamı saal 22. 20'den itibaren canh olarak ya- yınlanacak. Açıkotunıma; Ulaştırma Bakanı Yaşar Top- çu, ANAP Jslanbul Milletvekili Bahattin Yücel, DYP Kırklare- li Milletvekili Sadık Avundu- koğlu, SHP Grup Başkanvekili Aydın Güven Gürkan, RP An- kara Milletvekili Melih Gök- çck ve CHP Grup Başkanvekili Uluç Gürkan katılacak. ANAPm protestosu ANAP, taraflı yayın yaptığı gerekçesiyle TRTyi insan zin- ciri oluşturularak protesto etü. ANAP Genel Başkanı Mesut Yrimaz'ın TRTyı "taraf tutan yayın yapmak" ve "bir siyasi partinin menfaatlerine alet ol- mak"la suçlayan protesto mek- tubu, dün partililerce oluşturu- lan uzun insan zinciri araalığıy- la, elden ele geçerck TRPye ulaştınldı. Demirel'i, "azgın parti başkanı" olarak nitelendi- ren Yılmaz mektubunda, TRT haber bültenlerinin "hüküme- tin reklam kuşağı" haline geldi- ğini söyledi. Yılmaz, yalmzca yurtiçindeki özel radyolann ka- patılması uygulamasnı da eleş- tirerek, "Bu hükümet, çok seslı demokrasi istemiyor. 'Konu- şan Türkiye' sloganı, dünde kaldı. Bugün istenen tek sesli Türkiye'dir" dedi. Mektubu. TRT Genel Müdürü Kerim Aydın Erdem'in buiunmaması nedeniyle, ANAP milletvekıii Yücel Seçkiner'den teslim alan TRT Genel Müdür Yardıması Nevzat Avcı da, TRTnin Ana- yasal bir kuruluş olarak deşüri- lere açık olduğunu söyledi. Bu arada, TRT yapımcılann- dan Nazmi Kal, "Değişen ne oldu? Şimdi mi aklınıza geldi? Tarafsıziık ilkesıni iktidardan düşünce hatırbyorsunuz" di- yince, ANAP'lılarla Kal arasın- datarlışma çıktı. ÇAĞBN1N TANIĞIÜÇ YAZAR Hikaet Çetinkaya 1 bas 20.000 lin (KOV içinde) Çtfdas Yvnılan Tarkocafı Cad. 39-41 l TEMSÜJVE KATILIMa OEMOKRAStNtN KÖKENt Doç. Dr. Suni Selçak 20.000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yayınlan Türkocağı Oıd. 39-41 Cağatoğlu-tstanbul ö MEKTUPLARLA KÖY ENSTİTÜSÜ YTLLAR1 t.MtkkıTongnç 20.000 hra (KDV içinde) Çağdaş Yayınlan TUrkocağı Cad. 39-41 Cağatoğlu-tstanbul Türkiye'de TS-ISO 9002 "Kalite Güvence Standardı"na sahip ilk petrol şirketi... SHELL 70 yıldır Türkiye petrol sektöründe pek çok , iIkIere imza atan hell, yine Türkiye'de tS-ISO 9002 Kalite ı Sûvence Belgesini alan "ilk' petrol şirketi oldu. Endustrıyel Madeni Yağ pazarında piyasa lideri konumunda olan Sheli'in, Madeni Yağ faaliyetlerindeki "kalite güvencesi sistemi" Türk Standartları Enstitusunce TS-ISO 9002 sertifikası ile belgelendirilmiştir. Sheli'in 70. yılında başarılarına eklediği bu yeni halka, daha iyi hizmet ve daha kaliteli ürün anlayışının doğal sonucudur. Yine Shell! Önce Shell! Öncü Shell! GOZLEM UCUR MUMCU • Baştamfi I. Sayfada önemli olan, bu devlet kredilerinin alınmasında siya- sal ilışkilerin etkili olup olmamasıdır. İktidar yakınlarının devlet olanaklanndan yararlan- malarına "nepotizm = yeğencilik" denir. DYP Genel Başkanı ve Başbakan Süleyman Demirel'i 1970 öncesinde en çok yıpratan olay, kardeşlerinin şir- ketlerine sağlanan devlet destekleri ile yegeni Yahya Demirel'in Ermeni kökenli eski milletvekili ve işadamı Mıgırdıç Sellefyan'ın birlikte planladıkları "hayali mobil- ya ihracatı"d\r. Altan öymen ile birlikte bu olayı, yurtiçi ve dışı bütün ilişkileri ve kanıtları ile inceleyip yayımlamıştık, bu ya- yınlar üzerine Yahya Demirel hakkında Zonguldak Ağır Ceza Mahkemesi'nce "top/u kaçakçılık" suçundan dava açılmış, Yahya Demirel de tutuklanmışt. O günleri yaşayanlar, Ziraat Bankası'ndan "Terakki Kolektif Şirketi"ne ve Türkiye Sınai Kajkınma Bankası'- ndan "Orma Armnim Şirketi"ne ve "Özel Yükseliş Ko- leji"ne verilen kredilerin nasıl kulaktan kulağa ve dilden dile dolaştığını anımsayacaklardır. Aynı günlerde Başbakan Süleyman Demirel'in kar- deşleri Hacı Ali ve Şevket Demirel'in şirketlerine, Emlak Kredi ve Vakıflar Bankası'ndan da krediler açılmış, açı- lan bu krediler, TBMM'de soruşturma konusu olmuştu. 1990'lara gelindiğinde Başbakan ûzal'ı ve ANAP'ı en çok yıpratan konular arasında özal'ın iki oğlu Ahmet ve Ele özal'ın zenginlikleri yer aldı. Hacı Ali ve Şevket Demirel biraderler, devlet bankala- rından kredi alarak zengin olmuşlardı. özal biraderlehn zenginliklerinde devlet bankalarından alınan krediler yoktu. O halde nasıl zengin olmuşlardı? Kısa sürede bu kadar milyarı nasıl kazanmışlardı? Nasıl olmuştu da televizyon kanalları açmışlardı? Neydi bu zenginliğin nedeni? Bu konular aydınlığa kavuşmuş değildir. Cumhurbaşkanı özal'ın "Allah'tan başkakimseyehe- sap vermeyeceğini" açıklayan ağabeyi Korkut Özal da Suudi ortaklıklarıyla milyarderler arasına katılmıştı. ANAP'ın yıpranmasında "Özal ailesi'nin çok büyük payı vardır. SHP Genel Başkanı Inönü'nün bacanağı Uğur Menge- necioglu'nun şirketine açılan devlet kredileri, herhalde, gerekli ve zorunlu "teminat" aranarak verilmiştir. Aynı kural, CHP'ye yakın olduğu ileri sürülen "Bayındır Inşa- at" için de geçerlidir. Bu konular, derinlemesinearaştırılmalıdır. Bu gibi ko- nular derinlemesine araştırılmadan kesin yargı sahibi olunamaz. Bu araştırmalan ve soruşturmaları başlatacak olan, TBMM üyeleridir. Bu konular bir an önce aydınlığa kavuşmazsa, gerek Inönü gerek Baykal, muhalefet partilerince ve parti içi muhalefetlerince yıpranlırlar. Bu yüzden görev onlara düşüyor. Bu konulann bir an önce aydınlığa kavuşması için ilk önergeler, Inönü, Bsykal ve arkadaşlarınca verilmelidir. Bu konu gözardı edilemez Devlet bankalarından alınan krediler bu olayla da sı- nırlı tutulmamalıdır. örneğin, son 15 yılda hangi yayın organları, hangi devlet bankalarından ne kadar kredi al- dılar? Bu paranın ne kadarı ödendi? Ne kadan "batık kredi- 1er" arasında unutulup gitti? ' örneğin, bugün artık çıkmayan Güneş gazetesinin "Güç/ü"adlı şirket aracılığı ile Ziraat Bankası'ndan aldı- ğı krediler ne oldu? Bunlar artık unutuldu diyelim. Bugün yüksek tirajlı ga- zetelerin devlet bankalarına ne kadar kredi borçları var? Hiç olmazsa Devlet Bakanı Cavit Çağlar'dan bu konu- yu ögrenemez miyiz? DiyarbakırDGM DİYARBAKIR(Cumhuriyet) - PKK lideri Abdullah öcaûn hakkında ilk kez Diyarbakır DGM'de gıyabi tutuklama ka- ran çıkanldı. 1992 yıh aralık ayında alınan bu karann ardın- dan öcalan'la ilgili haarlanan dosya Interpol'e gönderilirken, PKK liderinin Türkiye'ye gel- mesi halinde Diyarbakır DGM'de yargılanacağı bildiril- di. DGM yetkilileri intikamcı olmadıklannı, gelmesi halinde öcalan'm adil bir şekilde yargı- lanacağını söylediler. PKK lideri hakkında ilk dos- yalar, 1992 yılının sonunda Şanlıurfa ve Bingöl'deki yerel mahkemelcr tarafından hazır- landı ve dosyalar görevsizük karanyla Diyarbakır DGM'ye gönderikii. DGM'de bu iki itutuklama dosyası birleştirilerek tek bir dosyaya dönüştürüldü ve Apo hakkında gıyabi tutuklama ka- ran çıkanldı. Apo hakkında hazırlanan geniş kapsamlı bir dosya da Interpol'e ileuldi. Dosyada Apo'nun folograflan ve özellikleri anlatıldı. Ancak, lnterpol Apo'nun parmak izi- nin de gönderilmesini istedi. Bunun üzerine DGM yetkilile- ri, Apo'nun parmak izinin mev- cut olmadığını bildırdiler. Dosyasında "eylem suçu bu- lunmayan PKK lideri Abdul- lah öcalan'ın yasa dışı örgüt kurup devletin hâkimiyeti altm- dakı bir bölüm toprağı parçala- yıp bağımsız bir devlet oluştur- mayı hedeflemesi nedeniyle TCY'nin 125. maddesince yar- gılanacağı kaydedildi. 11 PKK'h öldürüldüHaber Merkezi - Kahraman- maraş'ın Pazarcık ilçesinde gü- venlik kuvvetleriyle PKK mıli- tanlan arasında çıkan çatışma- da 11 PKK'h öldürüldü, 2 militan da sağ yakalandı. Pazarcık ilçesinin Uzunçarşı mevkiinde arazi arama tarama- sı yapan güvenlik kuvvetleri. bir grup PKK militanıyla karşı- laştı. "TesLm ol" cağnsma si- lahla karşılık veren militanlar- dan 11 'i öldürüldü. ıkisi sağ olarak silahlanyla birlikte ya- kalandı. Çatışma sırasında 4 güvenlik görevlisinin hafıf ya- ralandığı bildirildı. OzaFdan ateşkese destek IBaştamfi 1. Sayfada kan Yardıması Erdal İnönü ile 'Özal'ın bu konuyla ilgili tu- d e b i r görüşme yapü. Talabani, tumunu çok iyi anladım. Eğer görüşmeden sonra yapüğı açık- Öcalan'ı görme fırsatım olursa. lamada, Kuzey Irak'taki banş durumunun devamını ve durum, kendisinin son temasla- kan akıülmasının, şiddetin ön- n v e P K K konulannda görüş lenmesini teşvik ederim. Bu ahşverişinde bulunduğunu söy- bölgede sorunlann çözülmesi le<İ1 - Talabani, Inönü'nün de banşçıl ve siyasal çözümdedir. kendisinin yapüklan konusun- Dünyanın hiçbir yerinde bu so- runlar şiddet yoluyla çözülme- miştir. Bunlan anlatınm." Talabani, "Özal'ın PKK ile ilgili gelişmelere yaklaşımı" ko- nusundaki bir soruya karşıhk, "Duyduklanmdan çok tatmin oldum. Söyledim, olumlu şey- ler duydum" dedi. Talabani. geasınin bitmesin- den sonra Apo'yla görüşmesi- nin, Başbakan Süleyman Demirel ile yapacağı konuşma- ya bağlı olduğunu vurgulaya- rak, "Ben Türk hükümetinin istemediği hiçbir şey yapmam. Ben Iraklı bir Kürdüm. Tür- kiye'nin iç meseleleriyle uğraş- mak benim görevim değil" dedi. Talabani, dün akşam Başba- da tatminkâr olduğunu düşün- düğünü söyledi. Göriişmeden sonra gazeteci- lerin sonılannı yanıtlayan İnönü, terör örgütüyle pazarlık yapılmasınm veya Talabani'nin aracüık yapmasının söz konusu olmadığını belirtti. Talabani'nin yann Başbakan Süleyman Demirel ile görüşme- si bekleniyor. HEPTflerie görüşecek KYB lideri Celal Talabani. HEP'lilerle görüşme isteğinde bulundu. Talabani'nin görüş- me isteğini kabul eden HEP, görüşmenin, Talabani onuruna verecekleri yemekte gerçekleşti- nlmesini kararlaştırdı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear